21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 29 MAYIS 2002 ÇARŞAMBA HABERLER tzg, IVW idertne desteh vermedl • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Başkını Ömer bgi. MHP Cenel Başkanı Devtet Baiçei'nın Öcalan dosyasınır TBMM Genel Kurulu'na ixarJıaesiru istemesino "ooğai ve normal' ok±uğunu, ancak AtHMkaran açıklanmadan dtosyanın TBMM Genei Kurulu'na indırilmesının yanhş olacagını aktardi. İzgi, idamın kaldırunastru isteyenlerin, "Savaş, yakın savaş ve terör suçlanndan idama mahlcûn edilenlerin hi<pir şekilde affedilmeyeceği ve cezalarının indirilemeyeceğine ilişkin anayasa defişüdjfini gerçekleştirmesi gerektiğini" scyledi. Hodni meyöan' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - MHP Genel Başkan Yardımcısı Şev'set Bülent Yahnici, dün MHP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında, hükümeti "gökkuşağı koalisyonu' olarak niteledi. Yahnici, idam konusunda hükûmete seslenirken •Bırakınız oylamayı, anayasanın 38. maddesi ile ılgih değişiklıği getinn. Zaten o değişiklik Apo'nun idamının oylanması demektir. Oylayın çıkann. Bu çoğunluğunuz var" dedi. Yahnici, konuşmasında diğer partilere de seslenerek "Bir araya gelin. kanun teklifi verin, hükümet tasansı olarak uğraşmaktan vazgeçin. 5- 6 parti ilan ediniz, 'Biz idamı kaldınyoruz* deyin, kaldınn. Hodri meydan"' diye konuştu. 42 idam dosyası geri gönderflıf • ANKARA (ANKA)- TBMM Adalet Komisyonu, Anayasa Mahkemesi'nin dün iptal ettiği Şartla Salıverme Yasası çerçevesinde uygulamadan yararlanan 42 idam hükümlüsü hakkındakı 34 idam dosyasını Başbakanlığa geri gönderdi. TBMM Adalet Komisyonu"nun karan Meclis Genel Kurulu'nda okunarak milletvekillerinin bılgisıne sunuldu. Anayasa Mahkemesi'nin Şartla Salıverme Yasası'nı iptal etmesinden önce alınan karar uyaruıca 42 idam mahkûmu sahverilecek. Öcalan kararı sonbaharda • STRASBOURG (AA) - Avrupa Insan Haklan Mahkemesı (AİHM), terör örgütü PKK lıderi Abdullah Öcalan'ın avukatlarının yaphğı başvuruyla ilgili karannı sonbahar aylannda verecek. AİHM Sözcûsü Roderick Liddell, karann yaz aylanndan önce verilmesinin beklenmediğini belirtti. Liddell, AİHM karannın büyük üıtimalle sonbahar aylannda verilmesınin beklendiğini söyledi. Türkiye'den AGSPuyarısı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Tûrkiye, Avrupa Güvenlik ve Savunma Polinkası (AGSP) konusunda Yunanistan'ı ikna edemeyen Avrupa Birliği'ne (AB) "AGSP bütûn Avrupa'yı kucakladığı zaman banşı ve istikran getirecektir" uyansrnı yaptı. Genelkurmay Plan Prensipler Başkanı Korgeneral Reşat Turgut, Türkiye gibi önernlı yükümlülükler üstlenen müttefiklere aynmcılık uygulanmaması gerektiğini belirtirken, NATO ile AB arasında henüz uzlaşma sağlanamamasının nedeninin de bu ajnmcılık olduğunu kavdetti. Bahçeli'denAB için 5 koşulHaberMerkeâ-Çin Halk Cum- huriyeti'nde temaslannı sürdü- ren Başbakan Yardımcısı ve MHP lideri Devlet Bahçeli, dün hükü- metin 3 yılını değerlendirdiği ba- sıntoplantısındaAB üyeliğine iliş- kin 5 koşul öne sürdü. Bah- çeli, bu şartlann yerine getiril- mesi duru- munda Türki- ye'den iste- nenidamce- zasınınkal- dınlması, Kürtçe ya- yınveegi- tim hakkı gibi ko- nulann müzakere edilebileceği me- sajrnı verdi. Bahçeli'nin 7 Hazi- ran'da Çankaya Köşkü'nde yapıla- cak olan ve Meclis'te grubu bulu- nan partilerin genel başkanlannın ka- tılacağı AB zirvesinde de dile geti- receğini açıkladığı 5 koşulu şöyle: Öcalan dosyası Meclls'e: Bahçeli'nin öne sürdügü koşul- lardan ilki, halen tmrah'da turuk- lu bulunan terör örgütü PKK'nin lideri AbduOah Öcalan'ın ceza- sının üıfazma ilişkin. Öcalan dos- yasının Avrupa Insan Haklan Mah- kemesi'nin vereceği karar ne olur- sa olsun "süratie" TBMMye sevk edilmesi gerektiğini belirten Bah- çeli, "Bu dosya hakkmda yapıla- cak işlem TBMM'nin iradesine ve kararma bağh olmah" dedi. Öcalan F Tipi'ne aktarıl- SIH: Bahçeli aynca Öcalan'ın Im- ralı'dan F tipi cezaevine nakledilme- sini istedi. KADEK de Hsteye alınsın.- "Avrupa Birtiği terörle mücadele konusunda samirrü ve kararfa okiu- ğunu sonnıt ve açık bir biçinıde or- taya koymahdır'' diyen Bahçeli, bu amaçla KADEK'in terörle mücade- le listesme alınmasını istedi. Terörden vazgectik' de- Slnler: Bahçeli, PKK ve KA- DEK' in terörden tamamen vazgeç- riğini inandrncı bir şekilde duyur- ması gerektiğini voırguladı. Bağlılıklarını acıklasın- lar: Bahçeli, son olarak da terör ör- gütü yöneticileri ve militanlanrun devlete teslim olmalannın koşul ol- duğunu ifade etti. Bahçeü'nin sözteri Hükümeti oluşturan partilerin li- derlerinin. Öcalan için verilen idam karannın ardından yaphklan zirve sonrası hazırladıklan "protokoP niteliğindeki açıklamada. "Anaya- sannzdan ve uluslararası taahhüt- lerimizden kaynaklanan süreç ta- mamlandığında dosya gereği için rvedüikk TBMMye göoderilecek- tir" deniyordu. Bahçeli'nin bu söz- leriyle "AİHM'in karan farkhyön- de otea bfle" Öcalan'ın dosyasınuı TBMM'ye sunulması gerekfiği me- sajrnı verdiği yorumu yapıldı. Başbakan Bülent Ecevit, hükümetin 3 yılını değerlendirdi ve MHP'yi uyardı: idam knlkıııazsa iiyelik lıayal ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Bülent Ecevit, Çankaya Köş- kü'nde yapılacak AB zirvesi öncesin- de, idam, Kürtçe eğitün ve yayuı konu- lannda geri adım atmayan hükümet or- tağı MHP'ye uyanlarda bulundu. Ece- vit, AB'ye girişin "olmazsa olmaz" ko- şullannın '•idamın kaklınlnıasu kültü- rel haklar ve eğitim haklan" olduğunu belirterek "Bunlar yoksa AB'ye tam üyeük ha\al olur" dedi. Ecevit, idam konusuna TBMM'de çözüm bulunabi- leceğini vurgulayarak MHP'nin de bu konuda yapıcı bir rutum içinde olaca- ğına inandığım söyledi. Ecevit, rahatsızlığından 24 gün son- ra ilk kez dün bir basın toplantısı dü- zenleyerek hükümetin 3 yılhk icraatı- nı değerlendinrken gazetecilerin başta AB ile ilişkiler olmak üzere güncel ko- nulara ilişkin sorulannı da yanıtladı. MHP'li Edip Özbaş Hükümete soruşturma önergesi ANKARA (Cnmhurhet Bürosu) -MHP Kahramanmaraş Millerveki- li Edip Özbaş. Abdullah Öcalan'ın idam dosyasının Başbakanlık'ta bek- letilmesi nedeniyle Başbakan Bülent Ecevithakkında görevıni kötüye kul- landığı gerekçesiyle soruşturma önergesi hazırladı. Önergede, MHP liden Devlet Bahçeli ile ANAP Ge- nel Başkanı MesutYümaz'ın "ikin- ti derecedesuçlu" olduğu \airgulan- dı. Özbaş'ın imzaya açtığı önerge- ye. MHP'li Abdulhaluk Çay ile Sa- di Somuncuoğtu da ımza attı. MHP Özbaş, Öcalan"ın idam dos- yasının Başbakanlık'ta bekletilme- si nedeniyle hükümet hakkında ha- zırladığı soruşturma önergesini im- zaya açtı. Önergenin gerekçesinde, Ece\it, Bahçeli ve Yılmaz'ın gö- rev ve yetkilerini aşarak Öcalan'la ilgili hukuki süreci yanda kestikle- ri belirtildi. Dosyanın Başbakan- hk'ta bekletilme karannın yetki gas- pı olduğuna dikkat çekilen gerek- çede, AÎHM'nin \erdiği tedbir ka- rannın muhatabının hükümeti oluş- turan 3 sıyasi partinin lideri değil Bakanlar Kurulu olduğu, bu neden- le karann hukuki geçerliliğinin bu- lunmadığı kaydedildi. • İdam, Kürtçe eğitim ve yayın konulannda geri adım atmayan MHP'yi uyaran Ecevit. bu konulann AB'ye giriş için şart olduğunu belirtti. 57. hükümetin büyük bir uyum içinde çalıştığını belirten Ecevit, hükümet olarak erken seçimi kesinlikle düşünmediklerini de yineledi. Toplantıyı lOO'ünüzerindebasmmen- subu izledi. Ecevit, hastane önünü "pa- nayn- yerine getiren" gazetecilerin ge- ce-gündüz görev yaptığını söyledi. Ecevit, "'Büyük yapısal refornüara imzaaroğınj" söylediği 57. hükümetin büyük bir uyum içinde çalıştığını ve verdiği sözleri yerine getirmeyi bir gö- rev bildiğini kaydetti. El atılmamış so- runlara el attıklannı kaydeden Ecevit, AB'ye tam üyelik yolunda çıkanlan uyum yasalannı da anımsath. Daha sonra gazetecilerin sorulannı ya- nıtlayan Ece\it. AB'nin olmazsa ohnaz koşullan arasında yer aldığını söyledi- ği "İdam.eğitim ve kültür konulannda" da çözüm bulunabileceğini kaydetti. Öcalan'nın idam dosyası Ecevit, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli'nin Çin'de yaptığı gezide U PKK lideri Abdullah Öcalan'ın idam dosyasının TBMM'ye sevk edilmesi ve F tipi cezaevine akta- nlması" yönünde koşullar öne sürdü- ğünün sorulması üzerine şunlan söyle- di: "Bahçeli'nin odemecini henüz oku- ma firsaü bulamadım. O nedenle ay- nnüta > anıt verecek durumda değiüm. Anıa hükümetin üç ortağı da Türkj- ye'nin AB'ye üye olnıasmı istenıekte- dirter. Bunu da her vesik ile açıklamak- İĞNELÎ FIRÇA m lü ZAFER TEMOÇtN Î L TlP OToRİ7Tgl,ÇRlWih! Hjm 5?. HtitöMfTfi\f f a F ı PİMPÖC taduiar. AB'nin olmazsa olmaz koşul- lan olan idam, kültür ve eğitim konula- nnda uygun adımlar anlmazsa AB'ye tam üyelik bir hayal olur veya tam üye- lik çok daha ileri bir tarihe ertelenir. Onun için hükümetin bir kanadı olan MHP'nin bu konuda yapıcı bir davra- nış içinde bulunacağına inanıyorum. Zaten başka türlüsünü de düşünmek mümkün değildir. MHP de AB'ye tam üyehlcanıacıruzonarnaolrnaksEUi,kerı- di istegi ile kabul etmiş durumdadır." AB ulusal yükümlülük AB'ye tam üyeliğin ulusal bir yü- kümlülük ve kararhhk durumuna gel- diğini anlatan Ece\it, koalisyonu oluş- turan partiler arasında farklı görüşler ne- deniyle güçlükleryaşanabüeceğini, "de- mokratik süreç içindeama eninde sonun- da uvuma vTanlacağmı" sa\oındu. Ece- vit, idam konusunda MHP'nin direncinin kınlamaması üzerine nasıl bir yol izleneceğine yöne- lik soruya da şu yanıtı verdi: " Saym BahçeH, her konuda de- ğü. çok sayida konuda degiL istis- nai durumlarda. koalis\ on dışm- daki partilerin ortakhğıikbazı gi- rişimlerde bulunabileceğini söy- lenüştL Bunun başında da idam konusu gelmekteydi. Eğer TBMM'de yeterli çoğunluğun sağjanması umudu befirecek ohır- sa. ki bu konuda parlamento dü- zeyinde bir adrnı atılabUir ve so- run çözülebilir diye umuyorum. Bu sorunu çözmek mecburiye- tindeyiz." 'Erken seçim yok' Başbakan Ecevit. hükümet ola- rak erken seçimi kesinlikle düşün- mediklerini de yineledi. Ekono- miden sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş'in erken seçimin kaçınılmaz olduğu yönündekı görüşünün anrmsatıhîiası üzeri- ne "Her vatandaş gibi Derviş'in de siyasal konularda kişisel gö- riişleri olabiür'' diyen Ecevit, an- cak "Deniş'in de içinde yer akb- gı hükümetin erken seçimi uy- gun bulmadığını açıkladığını" anımsani. Bu aşamada "erkense- çimin memlekete hiçbir yaran ol- mayacağınr, tam tersine zararlı olacağını vurgulayan Ecevit, "Ama Saym Derviş hangi döşün- ce ile bunu söylemiş, onu bile- mem. Kendisi de bu hükümetin üyesidir. Hükümet içinde bu ko- nu, tarnşınna gündenûne bile gel- memiştir" dedi. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Öz^ürlük ve Dayanışma Par- tisi (ODP), 1999 seçimlerinde en çok oyu olan sosyalist par- ti olmuştu. Çok oy aldı da ne kadar diye sorarsanız, binde dokuzdu. Yani yüzde biri bile bulmamıştı. Diğerlerini varın siz düşünün. Sosyalist solun ÖDP dışındaki örgüt ve parti- lerin neredeysetamamı AB'ye girilmesine karşı. Sosyalist sol AB ile ABD arasında bir fark görmüyor. ÖDP'nin durumu ise ikircik- li. Pazar günü ÖDP'nin Istan- bul il konferansı toplandı. 1000 civarında üyenin katıldığı kon- feransta Vahrt Genç 564 oy- la yeniden il başkanlığına se- çildi. Toplantının en heyecan- lı tartışması AB ile ilgili olarak verilen bir karar tasarısı sıra- sındayaşandı. Yoğun tartışmalara neden olan ve karar haline gelmesi için oylanan tasanyı buraya aynen alıyorum. Birlikte okuduktan sonra kısa bir değerlendirme yapmak niyetindeyim. Tasarı şöyleydi: "Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne Üyelik Sürecinde ÖDP, AB ve Solun Geleceği Emeğin ve Dayanışmanın Av- rupa 'sı İçin Mücadele: ÖDP; Türkiye'nin AB'ye tam üyelik sürecinin emekçilerin, ezilen- lerin çıkarlan ve haklan açı- sından takipçisi olarak; ikinci kongre kararlannda da yeralan 'Emeğin Avrupa's; yaklaşımın- dan hareketle; Türkiye hükü- metinin üyelik kriterterinin si- yasal koşullannı yerine getir- mesi; idam, anadilde eğitim ve yayın hakkı, örgütlenme ve düşünce özgürlüğü de dahil Türkiye'nin demokratikleşme- si mücadelemizin de birpar- çası olan demokratik reform- lann zaman geçihlmeden ya- pılması; Kıbns'ta uluslararası hukuk kurallan çerçevesinde iki halkın eşitliğine dayalı adil bir çözümün gerçekleşmesi; Avrupa Biriiği ve Türkiye ara- sında imzalanmış bulunan an- laşmalardan doğan haklann, yurttaşların serbest dolaşımı da dahil uygulanması için ça- ba göstermeyi; Türkiye'nin AB'ye katılım sürecinde ser- mayenin egemenliğinde bu- günkü Avrupa Biriiği karşısın- da; emeğin, eşitliğin, özgürtük ve demokrasinin Avrupa 'sı için mücadele yürüten antikapita- list sol partilerie Avrupa çapın- da ortak bir mücadele ve ey- lem programı oluşturmayı; Av- rupa'nın antikapitalist sol par- tileri ile örgütsel ve siyasal iliş- kileri geliştirerek Avrupa Par- lamentosu Sol Partiler Foru- mu toplantılarına düzenli ka- tılmayı; 'Sosyal ve Yurttaşla- rın Avrupa 'sına yönelik müca- dele ve eylem programının Türkiye özgülünde gerçekleş- mesi için mücadele etmeyi; kararlaştırır..." • • • Lehte ve aleyhte konuşma- lardan sonra oylamaya geçil- di ve tasan 206! ya karşı 260 oy- la reddedildi. 35 üye de çe- kimseroy kullandı. Konferan- sı izlemediğim için bu tasarıyı 260 üyenin hangi gerekçeler- le reddettiğini tam olarak an- layamadım. Bu tasannın internet sitele- rinde dolaşmaya başladığı sa- atlerde, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin ve Genel- kurmay İkinci Başkanı Orgene- ral Yaşar Büyükanrt'ın AB'yi eleştiren açıklamaları geldi. Devlet Bahçeli idamın kaldı- nlması için beş şart öne sürü- yordu. Şartlara bakıldığında, Devlet Bahçeli'nin idamın kal- dırılmasından yana olmadığı ortaya çıkıyordu. Türkiye'nin AB ile üyelik mü- zakerelerine başlayabilmesi için olmazsa olmaz koşullar- dan birisi idamın kaldırılması. Yani tercüme edersek Bahçe- li, "Biz buna yokuz arkadaş" diyor. Işin aslı AB'ye girmek istemiyor. Istiyorsadademok- ratikleşme olmadan bu hali- mizle girelim diyor. Orgeneral Yaşar Büyüka- nıt'ın eleştirilerdeki temel he- defiAB'ydi: "Herfırsattainsan haklannı ön plana çıkaran dü- şünce sisteminin terörle mü- cadele konusunda ve gerçek anlamda bu tutarsız tutumu- nun, insanlık açısından man- tıklı bir açıklaması yoktur. Te- rör denilen veba mikrobunu avuçlanna alan bu kişi ve ül- keler, er ya da geç bu veba mikrobundan nasiplerini ala- caklardır." AB istegi, ÖDP Istanbul Kon- feransı'nda da çoğunluktara- fından reddedildi. Türkiye'de iki yüz yıldır de- mokrasi, özgüriük ve adalet kavgası yürütülüyor. Bu kav- ramlara en çok ihtiyaç hisse- den kesimler ise çalışanlar. Ya- ni solun hitap ettiği ve örgüt- lemeye çalıştığı kitle. AB tartışması ise ne yazık ki demokrasi ve insan haklan ko- nusunda atılacak adımlara ki- litlendi. Bu noktadadirenenler- le, ileriye gitmek isteyenler ara- sında bir gerilim ve siyasi mü- cadele yaşanıyor. ÖDP'liler o tasarıyı neden reddettiler, anlamayaçalışıyo- rum. Anlayamıyorum. GLOBALPOLİTİKÜLTÜR ERGtN YILDIZOĞLU ABD, Avrupa ve Rusya-ll Pazartesi günü, Rusya ile ABD arasında başlayan yakınlaşmanın, ABD ile Avrupa arasındaki büyük as- keri eşitsizliği daha hissedilir kıldığını, ABD açısından Avrupa'nın önemini azalttığını vurgulamıştım. Bu ye- ni jeopolitik iklimin bazı özelliklerine, bugün biraz da- ha yakından bakmayı deneyeceğim. Eski dostlar ve sorunlar Soğuk savaş sırasında Avrupa, ABD'nin en yakın dostu ve en temel müttefikiydi. Geçen hafta Bush, Al- manya ve Fransa'da, soıunlarla dolu ve çok dostça olmayan bir iklim buldu; bu sorunlann hiçbirini çöze- meden gezisini tamamladı. Bush, ABD'nin "soğuk savaş "ın sonuna doğru "Şeytan imparatorluğu" sı- fatını layık gördüğü ve halen eski bir KGB subayı ta- rafından yönetilen Rusya'da ise büyük bir dostluk gösterisiyle karşılandı; "tarihsel" bir anlaşma imzala- dı, hatta dünya jeopolitiğinde Avrupa'nın konumunu daha da zayıflatan bir "stratejik işbirliğinin" de temel- lerini attı. Bush'un gezisi başlayana kadar ABD ile Avrupa arasındaki çekişmelerin öncelikle Fransa'nın düşman- catavnndan kaynaklandığı inancı ABD dış politika çev- relerinde oldukça yaygındı. Schröder Almanya'sı ABD'ye çok daha yakın duruyordu. Üst düzey bir Fransız diplomatına göre, Bush Fransa'dan aynldıgın- da, ABD ile çelişkilerin Avrupa tarafı, artık Alman- ya'nın tepkilerini de kapsayacak bir biçimde genişle- mişti (The Independent, 27/05). Ortadoğu sorunu, te- rorizme karşı savaş, "şerekseni", savaşın Irak'ı da he- def alacak bir biçimde genişletilmesi. füze savunma kalkanı gibi jeostratejik konulann yani sıra çelik ve ta- nm ürünlerinde uygulanan korumacılıkla devlet des- teği. genetik olarak değiştirilmiş ürünlerin denetimi, çev- re (küresel ısınma) sorunlan gibi ekonomik ve ölüm ce- zası, Savaş Suçları Mahkemesi gibi hukuki/ahlaksal ve kurumsal özellikleri olan sorunlar yumağında Al- manya'yla Fransa'nın tutumu birbirine çok daha yak- laşmıştı. Schröder ve Chirac bu sorunlan Bush'la çe- şitli biçimlerde ve bir sonuç alamadan konuşmaya ça- lıştılar. Bush ise Chirac'ın adını, sık sık "Başkan Jak", "Başkan Şrak" şeklinde yanhş telaffuz ederek Avru- pa'ya ne kadar önem vermekte olduğunu da göster- miş oldu. Eski düşmanlar ve yeni jeopolitik Bush'un Rusya gezisindeyse bambaşka bir hava vardı. Genel olarak dikkatler nükleer silahlan azaltma anlaşmasında ve "Soğuksavaşgerçekten bitti" söy- lemindeyoğunlaşırken esas önemli gelişme, Le Mon- de muhabirinin Moskova'dan geçtiği yorumda özel- likle altını çizdiği gibi, ABD ve Rusya arasında gerçek- leşen ve Avrasya jeopolitiğini yeniden biçimlendirme- ye başlayan anlaşmalardı. İkinci önemli gelişme ise ABD sermayesinin Rusya'yagirişini hızlandıran yakın- laşmalarla ilgiliydi. Putin ve Bush nükleersilahlann azal- tılmasının yani sıra Orta Asya'da "terorizme karşı" birlikte mücadele edeceklerini, Kafkasya-Hazar böl- gesi enerji kaynaklannın işletilmesinde işbirliği yapa- caklannı açıkladılar. Carnegie Moscovv Centre'dan DimHryTrenin, Moscovv Times'taki yorumunda, Rus- ya, Çin ve ABD arasında, bölgesel istikrann sağlan- masına ilişkin üçlü bir işbirliğinin oluşmaya başladığı- na dikkat çekti. Le Monde'un aktardığına göre, bu iş- birliğinin gündeminde, haziranda ABD. Rusya, Çin'in yani sıra Kafkasya ve Orta Asya ülkeleriyle Afganis- tan ve Türkiye'nin de katılacağı terorizme karşı bir bölgesel konferansın düzenlenmesi de vardı. 11 Eylül öncesinde Putin, henüz çokkutupluluk po- litikası izlerken Avrupa'nın, ABD denetimindeki Orta- doğu petrollerine olan bağımlılığını, Rusya aracılığıy- la Hazar petrollerine ulaşarak azaltabileceği düşünü- lüyordu. 11 Eylül'den sonra bu ortam hızla değişme- ye başladı. Afganistan operasyonu ABD'ye Avrasya platformunda yeni konuşlanma, bir müstakbel petrol boru hattı güzergâhını da denetleme olanağı getirdi. ABD, Avrupalı güçleri, özellikle Almanya ve Fransa'yı bu ülkelerin talebine rağmen operasyon bitene kadar Afganistan'asokmadı. Sonra geldiklerinde, bir ABD'li analistin ifadeleriyle, Kosova'da olduğu gibi burada da yemeği ABD pişirmiş, Avrupa'ya da yine bulaşık- lan yıkamak kalmıştı. Bu stratejik işbirliği anlaşmalan, ABD'nin Kafkasya ve Hazar bölgesine, dünyanın ikinci büyük petrol ve doğalgaz rezervlerinin hinterlandına doğrudan yer- leşme, ABD petrol şirketlerine Rusya petrol sanayi- ine doğrudan ortak olma, Rusya'nın petrol taşıma alt- yapısı yetersiz olduğundan liman ve petrol boru hat- tı inşaatlannda tatlı kontratlar elde etme olanaklan getiriyordu. Rusya bu bölgenin Avrupa'ya değil ABD'ye açılmasına yardımcı oluyor. Tabii Avrupa açısından bu sorunu aşmanın bir yolu Rusya'yı Avrupa ile bü- tünleştirmekten, hatta Avrupa Birliği'ne almaktan ge- çiyor. Rusya'nın NATO'da söz sahibi olmasınaolanak sağlayan Bush hükümeti de Rusya'nın Avrupa Birli- ği'ne alınmasından yana görünüyor. Bu ise teknik ne- denler bir yana, AB'yi iyice genişletip sulandırarak Al- manya-Fransız ekseninde bir süper güç olarak yük- selmesini engelleyecek cinsten, dolayısıyla da Alman- ya ve Fransa için gerçekleşmesine izin verilemez bir öneri. Özetle dünya jeopolrtiğinin ağırlık merkezi ye- niden Orta Asya ve Kafkaslar'a kaymaya başlarken ABD'nin Avrupa ile ilişkileri de düşmanca bir platfor- ma kaymasa bile, gerilemeye devam edecek gibi gö- rünüyor. Belki de bu yüzden, Perle gibi ABD "impa- ratorluğu" politikalannın teorisyenlerini şu günlerde en çok rahatsız eden konular, Avrupa'nın yukanda say- dığım yakınmalan değil de kendi "küresel konuşlan- dırma uydulannı" ve savaş uçaklannı yapmakta ısrar etmeye devam etmesi... Cazetelere tam sayfa ilan verildi TÜSİAD acele edilmesini istedi ANK\R\ (Cumhu- riyetBürosu)-TÜSlAD, bu yıl sonuna kadar AB 'den müzakere tarihi aluıması için parlamen- toya çağnda bulunarak Cumhurbaşkanı Ahmet NecdetSezer'in konuyu partilerüsrü platforma taşımasrna destek verdi. TÜStAD, dün yayım- lanan bazı gazetelere tam sayfa ilan vererek AB konusunda "acele edü- mesini" istedi. llanda^ "ölüm cezasının kaldb- ntanası, anadilde yayın ve anadffîn serbestçe öğ- renimi" konulannda Ko- penhag kriterlerine uyul- ması gerektiğini vurgu- layan TÜStAD, bu yıl sonuna kadar AB'den müzakere tarihi ahnmaz- sa 'ih'etiksürecmdeTür- krve'nin yalnız kalaca- ğı" görüşünü kaydetti. Flanda, AB üyeliğinin kaçrnlması durumunda yatınmcılann "AB'jeye- ni üye olan ülkderi" ter- cih edeceği uyansrnda bulunuldu. tlanda, "AB üyeliği konusu Türki- ye'nin iç siyaset arena- smda mücadelearaa ha- line getirilmemelidir" görüşü de kaydedildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle