Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2SNİSAN2000SAU CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Anayasa
Mahkentesi
• ANKARA
(Cumhuriyet Bûrosu) -
Anayasa Mahkemesi
Başkanı Ahmet Necdet
Sezer, üyeler ve
raportörler, yüksek
mahkemenin bugün
kutlanacak 38. kuruluş
yıldönûmü nedeniyle
Anıtkabır'i ziyaret ettiler.
Sezer başkanlığındakı
heyet, mozoleye çelenk
koyarak, Atatürk'ün
manevi huzurunda saygı
duruşunda bulundu.
Milli Misak Kulesi'ne
geçen Sezen, Anıtkabir
Ozel Defteri'nı imzaladı.
Anayasa
Mahkemesi'ndeki
kuruluş yıldönümünde
Sezer, Avrupa Insan
Haklan Mahkemesi
(AÎHM) Başkanı Luzius
VVildhaber ve AİHM'deki
Türk yargıcı Dr. Rıza
Türmen birer konuşma
yapacaklar.
Esrar
operasyonu
• HAKKÂRİ
(Cumhuriyet) - Hakkân
ll Jandarma Komutanhğı
ekiplerinin PKK'ye
yönelik olarak kırsal
alanda gerçekleştirdıkleri
operasyon sonucu tespit
edilen sığınakta 350
kilogram toz esrar ile 2
Kalaşnikof marka
otomatik silah ve çok
sayıda mermi ele
geçinldı. PKK'ye ait
olduğu tahmın edilen
uyuşturucuyla ügili
soruşturma sürdûrülüyor.
Hkokultfa aypim
idüası
• GAZtANTEP(AA)-
Merkez ilçe
Şehitkamil'de bulunan
Kaşıbeyaz llköğrenm
Okulu'nda kapıcı
çocuklan ıçın ayn sınıf
açıldığı yönündeki
yayınlar üzerıne yapılan
soruşturmada, Gaziantep
Mılli Eğitım Müdürü
Mesut Aykaç, böyle bir
aynmın söz konusu
olmadığını kaydetti.
Hkyartfıııı
eğtthni
• tstanbul Haber Servisi
- Bizım Ülke Demeğı ve
TU-MER Eğitim
Kurumlan girişimiyle
başlatılan, Türkiye'de
okullarda "Acil
Müdahale ve Ilk
Yardım" derslerinin ilk
adımı atıldı. tstanbul II
Milli Eğıtim
Bakanlığı'na bağlı
okullarda görevlı 97
öğretmenin 32 saat
uygulamalı Ilk Yardım ve
Acil Müdahale eğitımi
tamamlandı.
Konuk meclis
başkanları
• Istanbul Haber Servisi
- TBMM Başkanı
Yıldınm Akbulut'un
davetlisı olarak
TBMM'nın 80. açıhş
yıldönûmü törenlerine
katılan Amavutluk,
Azerbaycan, Bosna
Hersek, Makedonya,
Romanya, KKTC,
Türkmenistan ve
Özbekıstan'ın meclis
başkanlan tstanbul'a
geldi.
Depremzede
çocuklar
M tstanbul Haber Servisi
- Kara Kuvvetleri
Komutanlığı'nca, 23
Nısan Ulusal Egemenlik
ve Çocuk Bayramı
etkınlikleri çerçevesinde
tstanbul'a getirilen 90
depremzede çocuk, dün
saat 11.00'de yanlannda
kaldıklan subay ve
astsubay aılelen
taranndan
memleketlerine
uğurlandı.
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, sessizliğini veda konuşması için bozdu
'Mahkeme kadıya ıııülk değiPANKARA (CumhuriyetBü-
rosu) - Cumhurbaşkanı Süky-
man Demirel, yenıden seçılme
yolunun kapanmasının ardın-
dan sessizliğini bozarak veda
mesajlannı iletti. Cumhurbaş-
kanlığı gibi görevlere gelme-
nin gitmekten daha kolay ol-
duğunu belirten Demirel,
"Mahkeme kadıya mülkdeğfl-
dir; geünir gkfiHr" dedi. Rahat
olduğunu belırterek gelecek
cumhurbaşkanına başanlar dı-
leyen Demirel, "Hüzün yok,
biz kocaman adamlanz" dedi.
Cumhurbaşkanı Demirel,
dün Türk Parlamenterler Bırh-
ği Başkanı ZeJd Çeüker ve be-
rabenndekı heyet ıle görüştü.
Çeliker, görüşmelerinin veda
zıyareti olacağını akıllanndan
hiç geçırmediklenni söyledi.
Demirel de görüşmede özetle
şunlan söyledi:
Benim için gelmek kadar
gıtmek de doğaldır. Hatta böy-
le büyük hızmetlere gehnek
gitmekten daha kolaydır. Çün-
kü gelirken bir ıdealıni gerçek-
leştirmek için gelirsin, gider-
ken belkı bu ideallerinizi ger-
çekleştırememiş olabilirsiniz.
Ben buraya gelirken yaptığım
yeminin gereğini yerine getir-
dim. Hiç kimse bana "Parti-
zanhk yapün, tarafrutrun" de-
medi. Bundan sonra da derler-
se canlan sağ olsun. Yani 7 se-
ne demedin, ondan sonra...
Herkese eşıt mesafede oldum.
Hep beraber 40 senedir yaptı-
ğımızın hedefinde "sistem
otursun" vardı. Sistemin otur-
masında en önemli mesele, ku-
rallar ve her şey meşruiyet için-
de cereyan etmeli, halkın gözü
önünde cereyan etmeli. Dctı-
darlar kansız, kavgasız, hılesız
el değiştirmeli. Makam ve
mevkilerin el değiştirmesi de
yine kansız, kavgasız, hilesiz
olmalı. Bırakan da görev alan
da bu ülkenin evladıdır. Şunu
ifade edeyim ki 7 sene burada
hizmet görmek zordu.
Terör, dış politika gibi büyük
meseleler 1990'daki durumun-
dan daha iyi. Türkiye 2000'li
yıllara önünü görerek giriyor.
Nereye gidersenız Türkiye bi-
lıniyor. Dünya şartlan 10 sene
evvele nazaran çok değişiknr
ve bu değişiklikler içinde Tür-
kiye puan kaybetmemiştir, par-
Vural Savas
Hükümete
erotik
eleştiri
ANKARA (ANKA)
- Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcısı Vural Sa-
vaş, 23 Nisan Ulusal
Egemenlik ve Çocuk
Bayramı dolayısıyla
TBMM'de verilen re-
sepsıyonda gazetecile-
rin ilgi odağı olurken
hükümetefikraheleşti-
ride bulundu.
Savaş, hükümetin af
girişimini anımsatan
ve bunu nasü karşıladı-
ğını soran bir gazeteci-
ye, fikrayla yanıt ver-
mek istediğinı söyleye-
rek şu anekdotu anlat-
tı: "Genç ve gûzel bir
kadm erkekbirhukuk-
çuya gkkrek bir konu-
da fDdristemiş. Kadm,
avukata'Sayın Avukat,
şayet bir tecavüz girişi-
miyle karşı karşıya ka-
lırsam ne yapmalıyım'
diye fuar sonınca avu-
kat, 'Hanımefendi,
eğer karşıdakı yakışık-
lı bir kışiyse dırenmeyı
bırakın tadmı çıkarma-
ya bakın' demiş. Bizim
terör karşısındakihali-
miz de buna beariyor."
ÇÎZMEDEN YUKARI MUSAKART
*=<
layarak çıkmıştır. Bütün bunlar
zordu. 10 ayda değışen hükü-
metlerle cumhurbaşkanı ne ya-
pacak? Meclis'te temsil edilen
siyasi partilerimizin hemen he-
men hepsi ya ortak ya da başı
olarak hükümet oldu. Bu işler
cereyan ederken hepsine yar-
dımcı oldum. Hiçbir tanesi bi-
ze yardımcı obnadın diyemez.
Hatta bazı şeylen üstüme ala-
rak yardımcı oldum. Ülkenin
şartlan öyle gerektiriyordu.
Ben 7 sene çok dedim. Çün-
kü 7 senede çok şey değişiyor
bir ülkede. Kendi vicdanıma
muhasebesini yaptığım
zaman bu hizmeti ihlasıy-
la, Allah nzası için yap-
nm. Bu ülkenin her kan-
şını ve her köşesini ku-
cakladım. Erozyon mese-
lesinden trafik meselesine
kadar her şeyle meşgul ol-
dum. Ülkenin ne eksiği
varsa, Allah'ın bana ver-
diği gücü bu istıkamette
kullandım. Ben kendimi
methedıyor değilım, vic-
danımla sizin önünüzde
hesaplaşıyorum.
Buralara gelinir ve gi-
dilir. Yahıız iyi isim bıra-
kılıp da gidilır, bırakma-
dan da gidilır. Allah bızi
korudu. Yani kötü iz bı-
rakmıyoruz. Milletimiz
sağolsun, biz yine nerede
olursak olalım, ülkenin
hizmetindeyiz. Mutlaka
makam veya bir unvan
şart değil. Her zaman da
olmaz makam ve unvan.
Bu büyük bir memleket,
çok hareketli, heyecanlı
ve biraz gürültülü... Öyle
tartışıyoruz. Bu açık re-
jim sürmeli.
Şımdıden 10. cumhur-
başkanına hep beraber
başanlar dileyelim. Tür-
kiye bir tanedir, ikincisi
yoktur. Türkiye'ye bir
gölge düşmesine, zarar
gehnesine hiçbirimizin
vicdam razı olmaz. Onun
için bunun dışında hiçbir
şeye itibar etmeyeceğiz.
Hüzün yok, biz kocaman
adamlanz.
DYP yönetimi, DSP ile MHP'yi ANAP'ı dışlaması için anlaşmaya zorluyor
Çiller, Akbulut'un adaylığından memnunANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
DYP Genel Başkanı Tansu ÇûTer, cum-
hurbaşkanlığı seçimı konusunda hükü-
met ortaklan DSP ve MHP'nin ANAP'ı
dışlayarak uzlaşmalan koşuluyla ortak
adayı destekleyebıleceğı işaretini verdi.
Tavnnı "3'lü uzlaşma olmazsa, üçüncü-
yü de çekebilecek 2'K
ıi7taşma olsun" sözle-
riyle ifade eden Çiller,
Başbakanlık'taki zir-
veden gelen önerileri
değerlendirmek için
başkanlık divanı üye-
lerini geceyansı konu-
tunda da topladı.
DYP kurmaylan, hü-
kümet ortaklan arasın-
daki Çankaya pazarlı-
ğını izlemek için dün
genel merkez ve ÇUler
ailesinin Bilkent'teki
konutunda toplantılar
düzenledi.
Çiller, DSP ile
MHP'nin bir aday üze-
rinde uzlaşmalan du-
rumunda destek verebileceklerini orta-
ya koyarak koalisyon ortaklannı yön-
lendirmeye çalıştı. TBMM Başkanı Yü-
dınm Akbulut'un adaylığına olumlu
yaklaştıklannı vurgulayan DYP yönetı-
cilen, taktiklerini ANAP Genel Başka-
nı Yılmaz'ın adaylığını engelleme yö-
nünde yoğunlaştırdı. Başkanlık divanı
toplantılannda Kilis Milletvekili Doğan
Gûreş'in parti desteğıyle adaylığı de-
ğerlendinldi.
Uzlaşma olmazsa partinin ilk iki tur-
da kendi adayını desteklemesi benım-
sendi. Cumhurbaşkanı Süleyman Detni-
Öymen: Ismaü Cem iyi bir isim
HOPA(AA)-CHPGenel Başkanı Al*
tan Oymen, partisinm artık barajın altın-
da düşüp düşmeme gibi bir korkusunun
kahnadığını söyledi. Öymen, Dışişlen
Bakanı IsmaflCem'incumhurbaşkanlı-
ğına aday olması konusunda, "Ismafl
Cem cumhurbaşkanhğıiçinfenabir isim
değüdir, tecrübefidir'' diye konuşru.
Artvin ü ve ilçelerinde incelemelerde
bulunan ve parti örgütlennin düzenledi-
ği toplantılara katılan Oymen dün de
Borçka ve Hopa ilçe teşkilatlannı ziya-
ret etti. Öymen, CHP Hopa tlçe Örgü-
tü'nde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin
hangı köşesinde, hangı sorun varsa on-
lan tespit etnklerini ve bunlan iktidara
geldikleri zaman çözeceklerini belirte-
rek şöyle konuştu: "CHP'yeolan ihtiyaç
artmışnr. Bu ortada bir manzaradır.
Meclis"teki 5 partinin hiçbirinin halkm
sorunlan ile ü^&endiği yok."
_ Cumhurbaşkanı seçımıne de değınen
Oymen, Cumhurbaşkanlığı içın başvu-
rulann bitimıne saatler kala liderlerin
anlaştığı bırkişi bulunmadığını anımsa-
tarak şunlan kaydetti: "Telaffuz edilen
isimfcrden lsmafl Cem fena isim değiktir.
Poütikada çok eskiden beri bir arkada-
şımızdır. Aocak üzerinde anta.yba bfle
sonucunueçıkacağıbeflidegidnf
rel'e karşı aday olacağını açıklayan
DYP Tunceli Milletvekili Kamer Genç
ise Demirel'e adaylık yolunun kapatıl-
masından sonra karannı değıştırdı.
Genç, "Şimdi partinin karannauyanm.
Ama Mesut Vılmaz ada> olursa onun
karşısına çıkanm" dedi.
Kuhslerde Çiller'in hare-
ket tarzını "hükümet hesap-
larma göre" belırledığı dile
gehrildı. "Hükümet krizi-
ne" oynayan Çiller'in, or-
taklannm ıtırazına karşın a-
day olarak çıkması duru-
munda "alternatif ortak"
olarak DSP ve MHP ile ha-
reket edeceğine işaret edildi.
Adaylık başvurusunu
bugün yapacağını belirten
Yıldınm Akbulut, dün
Tansu Çiller'in de bu ko-
nudaki görüşünü aldı. Çil-
ler, Akbulut'un Meclis
Başkanı olarak adaylık ko-
nusunda daha avantajh bir
konumda olduğunu vurgu-
ladı.
Jj TlRMIK IAYDIN ENGtN aengin@doruk.nettr.
Pazar günü Oral Çalışlar
yazdı. Medyadakı MlTajanla-
n olgusunu sorguladı. Pazar-
tesi günü de Tırmık aynı konu-
yu ele aldı.
Doğaldır. Bizim ipten kazık-
tan kurtulmuşlarodasını dağıt-
madan siz daha çoook aynı ko-
nuya değinen Srfır Noktalan ya
da Tırmıklar okursunuz.
Aynca "gazetecilik ve MİT
ajanhğı" gibi meslek ahlakı ba-
kımından yaşamsal önem ta-
şıyan bir konu ne kadar çok ir-
delenirse o kadar iyidir.
Bu konu irdelenmesine irde-
leniyor da, "Siyah" kod adı ta-
şıdığı, hafla sonlan bir MİT üs-
süne gıziice gıdip "zarf ^e tali-
mat" aldığı ısraria söylenen
"köşeyazan gazeteci" susuyor.
İyi etmiyor.
Hayır, "Sükût ikrardan ge-
lir" diyen o eski Osmanlı özde-
yişine itibar ettiğimiz filan yok.
Arna gene de "köşe yazan ga-
zeteci" susmakla iyi etmiyor.
Çünkü bu meslek, saydamla-
şabildiği ölçüde saygın; gaze-
teci, kamuoyunun karşısına
çınlçıplak çıkabilecek kadar
temizse saygıdeğer.
Gazeteciler ve Gizli Servisler
Eğer o "köşe yazan gazete-
ci", MİT ajanı filan değilse;
ona, onu sevmeyenler çamur
atıyoriarsa çıkıp bunu açıkça
söylemelkJir. O zaman, "Müd-
dei ıddiasını ispat ile mükellef-
tir"diyen, yani bir iddiayı orta-
ya atanın onu kanıtlamakla yü-
kümlü olduğunu söyleyen hu-
kuk kuralı geçerlilik kazanır. Bu
mesleği kirlenmeden, pisliğe
bulaşmadan, ajanlık gibi bir
düşkünlüğe itibar etmeden
yapmaya çalışan medya
emekçilerine düşen de, gö-
rüşlerine hiç katılmasak bile,
bir meslektâşımızın "yargısız
infaza kurban edilmesine"
karşı çıkmak, iddiasahiplerini,
kanıtlannı ortaya koymaya ça-
ğırmak olur.
Nitekim bu satırlann yazan
da "KGB ajanhğı" ile suçlan-
dı. Sovyet Havayollan Aerof-
lot'tan ılan karşılığı Istanbul-
Kâbil (Afganistan) uçak bileti
edinilmesi bir belge olarak su-
nulup cadı kazanlan kaynatıl-
mak istendi. Duraksanmadan
mahkemeye başvuruldu ve İs-
tanbul Asliye Hukuk Mahke-
mesi iddiayı yayımlayanları
mahkûm etti.
Aynı yol "köşe yazan gaze-
teci" için de açık.
•••
Amaaaaa...
Ama eğer iddialar doğruy-
sa; o "köşe yazan gazeteci"
gerçekten de kod adı taşıyan,
MİT merkezlerinden birine giz-
lice gıdip "zarfve talimat" alan
bir MlTgörevlisı ise...
Istihbarat servislerinde çalı-
şanlann bu konudaki yargılan
belli. Nitekim MlTelebaşılann-
dan Mehmet Eymür, Inter-
net'teki sitesinde bu konuda
aynen şöyle yazıyor
"...gelişmiş toplumlarda
milli teşkilatlara hizmet, onur
kıncı ve şerefsiz bir davranış
olarak algılanmıyor. Çünki
orada insanlar istihbarat teş-
kilatlannın devletin vazgeçil-
mez ve yarariı bir unsuru oldu-
ğuna inanıyohar. Milli teşkilat-
lannı ve orada çalışan insan-
lan seviyortar. Onlan cemiye-
tin dışındaki vahıklar gibi gör-
müyortar..." Bu satırlar istih-
baratçının görüşünü, gızli ser-
vislerin soruna bakışlannı yan-
sıtıyor.
Ya gazeteciler? Meslekleri-
ni "halkın evrensel hukuktan
kaynaklanan doğru haber al-
ma hakkını gerçekleştirmek"
olarak gören, kavrayan ve uy-
gulamaya çalışan gazetecile-
rin bu konudaki görüşü ne?
Çok yalın.
Gazeteci gizli servislerde
çalışamaz. Çalıştıysa (çalışı-
yorsa değil, bir zamanlar ça-
lıştıysa bile) gazetecilik yapa-
maz. Bu meslek bu kiri kakjır-
maz. Halkın doğru haber al-
ma, bağımsız, özgüryorumlar
okuma hakkı, gizli servislerin
kirli hesaplanna alet edildi mi,
meslek biten gazeteciliğe bu-
laşan o kişinin de meslek ya-
şamı biter.
• * •
Ama kod adlar taşıyan, "zarf
ve talimat" alanlann meslek-
ten uzaklaştırılmasıyla sorun
bitmez.
Kod adı filan olmayan, hat-
ta gizlice MİT merkezlerine gi-
dip "zarfve talimat" da alma-
yan kimi meslektaşlar için ne
diyeceğiz?
Şemdin Sakık ifadeleri di-
ye bize yutturulan haberleri
anımsayınız. Kürt sorununa
"ferW/"yaklaştıklan için "tü ka-
ka" ilan edilmiş kimi gazeteci-
leri ve kişilerı harcamak için
uydurulmuş sözüm ona ifade-
leri, medyaya herhalde sorgu-
cular arasında yer alan fukara
birastsubaysızdırmadı. Daha
sonra anlaşıldı ki haberin kay-
nağı (bugün emekli olan) bir
generaldi.
Peki doğruluğunu araştır-
maksızın, bu güya gizli ve bal
gibi sahte bilgileri okuyucuyla
bölüşmenin meslek ahlakıyla
ilişkisi ne? Unutulmasın ki bu
meslek ayıbına imza koyanlar
bunun hesabını bugüne dek
vermediler.
Mesleğin kirlenmesine, salt
"zarf ve talimat" alıp, kod adı
taşıyan gizli servis ajanlan mı
yol açıyor?
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETtNKAYA
Çağ Atlamak!..
Galatasaray'ın mutluluğunu paylaşanlar Türki-
ye'ye döndüler, şimdilerde yeni sevinçleryaratma-
nın telaşına düştüler...
Bir dönem Turgut Özal'ın peşine takılıp "Çağ
Atiayan Türkiye" masalıyla halkın kafasını karış-
tnp 1980'lerden 1990'lara geldiler; "bir koyup üç
almak" için de çabalayıp durdular...
Yani göle çalınan yoğurt mayası tutmadı...
Türkiye çağı yakaladı mı?
Bilgısayar, elı kulağında dijrtal televizyon, cepte-
lefonu...
Demek ki hem çağ atladık hem de yakaladık!..
Ikisi birden oldu!..
Ama 20 yaşındaki gençler ne Edip Cansever'i,
ne Oktay Rifat'ı, ne Orhan Kemal'ı ne de Sait
Faik'i tanıyorlar!..
Bizim medya yeni sevinçler arayadursun, ben
Türkiye'de gazete satışlanna merak sardım bu-
günlerde...
Sağcısı, solcusu; dıncısi, dınsizi tüm gazetele-
rin toplam satışı 4 milyon 300 bin filan...
Peki Türkiye'nin nüfusu kaç?
65 milyon!..
Sözlü kültürden yazılı kültüre geçemeyen top-
lumlarda isterseniz gazeteyi bedava dağıtın, bu
sayının 6 milyona bile ulaşmadığını göreceksıniz!..
Şimdi bazı dostlarımız bıze kızıp şöyle diyebi-
lir
"Kendini solcu sananlar ortalığa yine kötülük
saçıyor..."
• • •
Gelişmiş demokratik toplumlarda gazete ve
dergi, okumak için alınır...
Türkiye'de ise bunun tam tersidir...
Bakmak için!..
Azgelişmiş toplumlarda yazılı kültüre geçilme-
diğınden televizyon en önemli iletişim aygıtı ola-
rak tanımlanır...
Hem göze, hem kulağa seslenirl.
Yoksul halk, yerti ve yabancı dizılere bayılıp ma-
gazin programlarında kendı geleceğını görür... '
Bazı gazetelenmız 100 bin liraya satılryor...
Acaba neden?
Sandılar ki 100 bin lirayla 1 milyonun üstünde
satış yapacaklar. Yurttaş, ucuz gazeteyi her gün
işine giderken alıp okuyacak; yurtta ve dünyada
ne var ne yok öğrenecek!..
Ama gazetedekı hesap, satışa yansımadı...
Hiçbiri, bırakın 1 milyon satışı, 750 bine bile da-
yanmadı!..
Satışlar (üç gazete) ortalama 400 bin ile 700
bin arasında kaldı...
Düş kurmak güzel şeydir!..
Ben de düş kurar, sevinçlerımi çoğaltırım hep!..
Galatasaray'ın Diyarbakır'da Antalyaspor'la ku-
pa finali oynaması güzel bir olay!..
Galatasaray'ın Diyarbakır'da Antalyaspor'la ku-
pa finali oynaması bir banş, kardeşlik, sevgi me-
sajı mıdır?
Olabilir!..
Galatasaray'ın başansıyla çalkalanan bu top-
raklarda Fatih Terim'in 'ımparator' olarak görül-
mesi, medyamızın da bunu körüklemesi doğal
sayılmalıdır. Çunku az gelişmiş ve gehşmekte olan
ülkelerde 'futbol' bir oyalama oyunudur, statları
dolduran onbinler sanki bir büyücünün etkisi al-
tındagibidır...
On beş yıl önce Turgut Özal'ı 'Ikincı Atatürit',
Tansu Çiller'i 'demırleydi' olarak gösteren bizım
medya bugün Fatih Terım'ı "vatan kurtaran aslan"
diye baştacı ediyorsa, bilin ki yakın bir gelecekte
ayaklar altına alıp ezecektir...
••*
Söz Diyarbakır'dan açılmışken bazı fotoğrafla-
n göstermekte yarar var:
Diyarbakır'da 25 yıl önce 20 krtapçı vardı, aca-
ba bugün kaç tane var?
Diyarbakır'da gazeteler 25 yıl önce kaç tane sa-
tıyordu, bugün kaç tane satıyor?
Diyarbakır'da 25 yıl önce açlık sınınnda yaşa-
yan insan sayısı yok denecek kadar az değil miy-
di?
25 bin seyyar satıcı var bugün Diyarbakır'da...
Bugün Güneydoğu'da 'sol kavramı' yok ama
Hizbutlah ve PKK kavramı hâlâ etkinlığini sür-
dürmüyor mu?
Bugün Güneydoğu'da şeyhler, şıhlann egemen-
liği eskisinden daha güçlü değil mi?
Bugün Güneydoğu'da terk edilen köyler. iç göç
hangi boyutta, neden yazılıp çizilmryor?
Öğretmen, ebe, hemşire, doktor niçin Güney-
doğu'ya gitmek istemiyor?
Toplumun acılarla değil sevinçlerle yoğrul-
ması gerekli...
O zaman yaşam çoğalır, sevgi pekişir!..
Önce iş, aş.. sonra da maç!..
hikmet.cetinkaya(§ cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Cu
kitap
mhuriyet
ap kulübü
ÇAĞINIH TANIİI ÜÇ YAZAR
2 BASI
KBBİLAY OLAYI VE TARİKAT
KAMPURI
4 BASI
SANCILI YILLAR KB$AT1LMI$
SOKAKLAR
4 BASI
KUZ|POSTUNDAKURT
ZAMBAK SANA DA BULAJTI KAN
2 BASI
DİN BARONUNUN KAZLARI
2 BASI
A$IK KADINLAR SOKAİI
2 BASI
PAIARI
SEVDANIN ADRESİ BELLİ DEĞİL
TÜRKİYE'NİN SEYTAN ÜCGENİ
ZLERİN POYRAZ
Cumhuriyet Kitap Kulubu Çağ Pazarıama A Ş Turkocağ>
No 39/41 (34334)Cağaloğlu-lstant}ul Tel'514 01 96
Cad.