Katalog

SAYFA CUMHURİYET 23 NİSAN 2000 PAZAR HABERLER DUNYADA BUGÜN ALİ StRMEN CimbomDüşü . , Sevgılı, Yuzyrlımızın en buyuk duşu, "Amencan Dre- am" dedıklen, Amenkan ruyasıdır. Herkesın bır ucundan bır parçasını yakalaya- cağı, fırsatlar cennetının sızı servete ve mutlu- luğa ulaştıracağı duşu, uzun sure, Amenkalıla- nn çoğunluğunu kaplamıştı Hollyvvood'un yapımlan bu duşu uzun sure besleyıp dunyaya ıhraç ettı 1930-40'lı yıllann ılk bakışta yaklaşımı eleştı- rel gıbı görunen onde gelen sınemacılanndan Frank Capra, butun filmlennın sonunda şu me- sajı vererek duşu desteklerdı "Aslında aksayan yanları bıle olsa bu, lyılenn, doğrvlann herzaman kazandığı, bağnnda mut- luluğu ve adaletı besleyen bıryaşam yoludur " Doğrusu, ABD duşunu butun dunyaya ıhraç etmeyı çok da iyî becermıştı öyleya, Jacques Brel bıle "Madeleıne"şar- kısında, sevdığı ama ulaşamadığı, hep bekle- dığı halde, hıç gelmeyen sevgılısıne olan hay- ranlığını şu dızelerte dıle getınyordu "Madeleıne noelımdır benım/ Benım Amen- kamdıro " Alain Resnais'de "Mon Oncle d'Amenque" 'filmınde ıronık bır anlatımla bu duşe değınır. ••• Sakın Sevgılı, madalyonun obur yuzune eğı- lenler de yok sanma1 Steinbeck, Salınas Vadısı çevresınde gelı- şen olaylarla, yapıtlannda bu duşu acımasızca hırpalar John Ford onun Gazap Uzumlen'm beyazperdeye aktanrken aynı tutumu benımser Norman Mailer, "Amenkan Ruyası" adlı ya- pıtında aynı yolu tutar ABD yazınının sısteme en fazla eleştınler yö- nelten, ılk bakışta salt polısıye gıbı gorunen ka- ra roman turunde -kı temsılcılen arasında Das- hiel Hammet ve Horace MacCoy gıbı usta- lar da vardır- bu duş dıdık dıdık edılır Bu sonuncunun "Atlan da Vuruhar" yaprtı, knz yıllan Amenkası'nın acımasız bır eleştınsı- dır kı, "Akbaba'nın Uç Gunu" adlı filmınde de, Amenkan Ruyası'nın hangı pıslıklen de bann- dırdığını şaşılası bır curetle ortaya koyan Syd- ney Pollack tarafından beyazperdeye aktanl- mıştır Gunumuz Hollyvvood'u, bır yandan ınsanlan aşın şıddete uyuşturucu gıbı alıştırırken ote yan- dan Oliver Stone gıbı rejısorlerıyle, Vietnam sendromu ıle buyuk darbe yemış olan bu du- şü, acımasızca sorgular ••• ' ' 20 yuzyılın en buyuk değışımlennden bırinı yaratan Turkıye'de kırklı yıllann ortalarında bu- yük bır kınlma yaşayan Cumhunyet rejımı, ılk on on beşyılın, "Onuncu YılMarşı"ndadılegetın- len bu onur vencı ve de kısmen yaşama geçı- rilmış duşunu surduremedı, sondurdu Toplumsal coşkular, utopyalar uretemeyen bır topluluğa donuştuk Taaa son yıllara kadar Son yıllarda artan bır ıvme ıle başanlanna ba- şan katan ve nıhayet perşembe gecesı, masa başında oynanan tum oyunlara, kendısıne kar- şı uygulanan tum çıfte standartlara karşın UE- FA Kupası finalıne çıkan Galatasaray, Cumhu- nyet'ın 77 yılında yenı bır toplumsal duş yarat- tı. Cımbom duşu, iyî başlangıcına karşın çağını yakalamak yolunda baştakı kadar başanyla yu- ruyemeyen bırtopluma yoksulluğunu, yoksun- luğunu, Avrupa kapısında beklemesını, horlan- masını, ıtılıp kakılmasını unutturuyor llhan Selçuk haklı Bu yalnızca bır futbol o- layı değıl "Cımbom duşu"nu iyî ırdeleyıp değerlendır- melı, sınırlan abartılmış bu duşten başka alan- lardakı darbelerle uyanırken neler hıs- sedebıleceğımızı bugunden gormelıyız öyle ya. bıraz değıştırerek de aktarsak şaır pek haksız değıl "Bıruykuya Cımbom'la (canan) bıriıkte dalan- lar. ömrun butun ıkbalını kupada (vuslatta) bulanlar Bır hazzı tukenmez gece sanmakla zamanı. Gormezler ufuklarda şafak soktuğu anı." Yazıcı'nın yaralanmasına tepki 4 Tiim Yargı-Sen çetelere karşı' DİYARBAKIR (Cnmhuriyet Bürosu) - Tüm Yaıgı-Sen Dıyarba- kır Şubesı, Yargı-Sen Is- tanbul Şube Başkanı Ali Yana'ya yonelık sılahlı saldınyı mafyanın ger- çekleştırdığını one sur- dü Tüm Yargı-Sen Dıyar- bakır Şube Başkanlı- ğı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Alı Yazı- cı'nın 20 Nısan'da meç- hul kışılerce ayaklann- dan kurşunlandığı anım- satılarak "Tüm Yargı- Sen, cezaevlerinde maf- yaya karşı devletin elini kolunu bağlayarak sey- rettiği bir dönemde, çe- tetere karşı mücadele ve- riyor. Bu onuriu mücade- le nedenivle, son zaman- larda üst üste saldınlara maruzkaknaktadır" de- nıldı Yıllardır cezaevlenn- de çalışan personelm can güvenlığının bulunma- dığı dıle getınlen açıkla- mada şoyle denıldı "MaalesefAdaletBa- kanlığı yetküileri buna kulak tıkayarak ve bu personelin canııu, içerde ve dışanda mafyanın tn- safina bırakarak ne ka- dar duyaraz olduğunu göstermiştir. Mafya ve bunlann cezaevi içinde ve dışındaki uzantüan eğer bu saldınyla bizleri sindireceklerini sanıyor- larsa aldanıyorlar. Grt- tikçe yok olduklaruun farkına varan karanhk güçler, bu korkulannı saldırüarla bastınnaya çauşsalar da başanfa ola- mayacaklanm bilmett- dirler. İstanbul şube baş- kanımızasıkıian kurşun- lan,sadeceonadeğflsen- dikamıza,yargıyavetflm infaz personeünesıkrimış kurşunlar olarak değer- lendıriyoruz. Yapılan bu hainvepianhsakhrryı la- nıyor, faillerinin bir an önce açığa çıkantanasuu beldiyoruz." Amerika Atatürk Derneği tarafından düzenlenen konferans Washington'da yapıldı 4 Zaman Atatiirkai hakh çıkardı'• ABD'nın eskı Ankara büyükelçılennden Richard Clark Barkley, Atatürk'ün, Türk kültür ve toplumunda üç önemlı radıkal devnm yaptığını söyledı Bunlan 'tanh, dıl ve kıyafet' olarak sıralayan Barkley, "Atatürk, köktendıncılığın, yapısı ıtıbanyla ulus devlet kavramına karşı olduğunu bıhyordu" dedı VVASHINGTON (AA) - Eskı ABD Ankara büyükelçılennden Richard Clark Barkley,Atatürk'ü '20'ndyüz- yıbn en önenili şahsiyetierinden biri' olarak nıtelerken kendısının de Ata- tûrkçü olduğunu söyledı VVashıngton'da, Amenka Atatürk Demeğı tarafından düzenlenen ''Ata- türk refbnnlan' adlı konferansta ko- nuşan Barkley, 'Atatürk modern, la- ik, Baü'ya dönük Türkiye Cumhuri- yeti'ni kurmakta radikal reformlara başvurduğu ve modern Türkiye'nin demokradk duzenine zarar verecek böluculuk ve dini haklı olarak reddet- tiği jçin" kendısının de Ataturkçu ol- duğunu kaydettı Atatürk'ün, Türk kültür ve toplu- munda üç önemlı radıkal devnm yap- tığını belırten Barkley, bunlan 'tarih. dilvekıyafet'olarak sıraladı Barkley, Atatürk'ün, Islamı köktendıncılığın, yapısı ıtıbanyla ulus devlet kavramı- na karşı olduğunu bıldığını ve kökten- dıncılıkle ılgılı olarak haklı çıktığının bugun de gorulduğunu söyledı Barkley, Atatürk'ün ırk ve toprağı bırleştıren mıllet kavramını oluştur- duğunu kaydettı Lahn alfabesıne ge- çılmesının, Turkıye'yı modern Batı dunyasına bağlayan önemlı bır unsur olduğunu vurgulayan Barkley, Ata- turk'un, Türkçemn sadeleştınlmesı- ne de çalıştığını anımsattı Barkley, modern Turkçenın, Türkı- ye'nın ulusal bırlığının muhafazasma katkıda bulunduğunu da belırttı Barklev, resmı dıl olarak Türkçe mu- hafaza edılırken Turkıye'de bazı etnık dıllenn kulturel kullanımının genışle- tılmesını umduğunu da kavdettı Kryafet devrimi Sank benzen başlıklann Osman- lı donemınde dını anlam taşıdığını söyleyen Barkley, Atatürk'ün, 'laik Turkive'nın kurulmasında gerçekten başanlı olacaksa sank konusuyla kar- şı karşıya geunesi gerektiğini' bıldığı- nı ve Batı'ya doğru ılerlerken halkın kıyafet olarak da Batı'ya yaklaşması gerektiğini kavradığını ıfade ettı Turban konusunda bugun de sorun yaşandığını kaydeden Barkley, radı- kal tslamı tehdıt olarak algılamayan Amenkalılann, bu konuyu kavraya- madığını belırttı Barkley, buna karşılık, daha bılınç- lı olan Fransızlann okullarda turban takılmasına ızın vermeyı reddethğını de söyledı Barkley, Ankara'da buyükelçı oldu- ğu donemde bır Turk profesorunun, kendısınden turban takma haklannı korumasını ısteyen köktendıncı bır grup oğrencıye karşılık, "Diğerieri- nin takmama hakkım destekleyecek misiniz" sorusunu sorduğunu, ogren- cılerın ıse "Elbettehayır. Turban tak- makdiningereğjdir" yanıtmı verdığı- nı anlattı IMF ve Dünya Bankası'ndan Akkuyu Santralı'na garanti verilmemesine destek 'Gruplar MIGA'ya başvursun' ANKARA (Cumhunyet Bürosu) - Akkuyu'da yapılması planlanan nükleer santral ıhalesı 3 ay daha uzatıhrken Hazıne'nın TEAŞ tarafından yaptınlacak olan Akkuyu projesıne garanti vermeme görüşü, IMF ve Dünya Bankası tarafından desteklenıyor. Dünya Bankası, santralı yapmak ısteyen gruplann garanti konusunda Hazıne yenne bankaya bağlı Çok Taraflı Garanti Yaünm Anlaşması Kurumu'na (MIGA) başvurabıleceklennı düşünüyor ABD'lı yaünmcı ışadamlannın oluşturduğu Uluslararası Anlayış tçın Iş Konseyı'nın (BCIU) ağırlıklı olarak enenı şırketlennden oluşan üyelen, Washıngton'da pazartesı gunu Devlet Bakanı Recep önal, Hazıne Müsteşan Seiçuk Denüralp ve Merkez Bankası Başkanı Gazi ErçeJ'ın katıldığı bır toplanh gerçekleştırdıler BCIU üyelennın Hazıne garantısı olmadan, nükleer enerjı projesı başta olmak üzere, dığer enerjı projelennm gerçekleştınlemeyeceğmı kaydettıklen öğrenıldı IMF ve Dünya Bankası yetkılılen, Türkiye'nin enflasyon ındırmeyı amaçladığı bır ortamda, venlecek bır garantının programı bozabıleceğmı belırttıler Hazme yetkılılen de, projenın 5 yılyada 10 yıl sonra yapılmasırun önemlı olmadığını, garantının, bu yıldan ıtıbaren geçerlı olacağını ve bu güvencenın programa ek yük getıreceğıne dıkkat çektıler Enerjı ve Tabu Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer, "Daha önceBakanlar Koruhı'nda santraon yapüacağı karanna vanldL O zamana kadar bir sorun yoktn, şimdi Hazine garanti vermiyor. Hazine'nin bu konuda bir izahat yapması laznn" dedı 1ĞNELÎ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN Kıbrss lcanştı IZTO'nun düzenlediği iş gezisi sonucunda ortak hareket etme karan çıktı îşadamkiH polîtikacılardan yakındı OZANYAYMAN ATİNA -Izmır Tıcaret Odası'nın (IZ- TO) Yunanıstan'a düzenlediği ış ve ınce- leme gezısının Atına bölumu sona erdı tşadamlan ıkı ülke arasındakı ılışkılenn polıtıkacılara teslım edılmesı durumun- da yıne bır kaya parçası ya da bayrak kn- zı yüzünden çeşıtlı olumsuzluklann do- ğacağını belırttıler İZTO Başkanı Ekrem Demirtaş ve meclıs başkanı Necip Kalkan'm oncülü- ğünde dün Atına ve Pıre Tıcaret Oda- sı'yla gerçekleştınlen görüşmeler sonu- cunda, "Başlanlan görüşmeler yine siya- sflere bakıhrsa ya kaya parçası ya da bir başka nedenk ilişkiler çıkmaza girer. Ekonomik anlamdaki dayamşmamızı kendimiz geüştirmeliyiz" gorüşü vıırgu- landı Atına Tıcaret Odası Başkanı Joan- nis Copndos, Türkiye ıle ışbırlığıne ha- zır olduklannı, ozellıkle Türkıye'nın AB adaylığı sonrasında bu ülkeye yatınm yapmak ısteyenlere fırsat doğduğunu söyledı Pıre Tıcaret Odası Başkanı Ge- orgjeKassimatis. Pıre Lımanı'nı lzmır'le bırleştırmek ıstedıklennı de kaydederek "Hem havadan hem denizden bu bağlan- nvı kurmalıvız. KoMna savaşı sonrasında oradakı kentlerin yeniden yapunında be- raber çalışabiliriz" dedı İZTO Başkanı Demirtaş da uzun süre- den ben Yunanıstan'la tıcan ılışkıde bu- lunmak ıstedıklennı ancak surecın bu gunlerde başlatılabıldığını belırterek "tki ulke bugun fırsat \akaladi. Bunu siyaset- çilerin zi\an etnıesine izin vermeyelim. Onceüikledenizcilik,ze>1inyağı konusun- da beraber çahşabiKriz'' dıye konuştu Demirtaş, Pıre Lımanı'nın kapasıtesının buyuklugune değınerek bu alanda Türki- ye'nin kapasıtesının çok genlerde oldu- ğunu ve her yıl ıkı mılyar dolann vaban- cı ulkelere \enldığını belırterek "Bu ta- şunacıhğı neden birlikte yapmalvahm. Anlaşmazhklann giderilmesi için siyasi- lere baskı yapalım. Ege turizmi irtifa kay- bediyor. Doğu \kdeniz'deTurkıye,Vuna- nistan, Mısır \e Israil'in guç birüği oluş- turması gerekıyor** dedı Kesseryanı Beledıye Başkanı Yorgos Katmarci, beledıyenın I923'ten sonra Anadolu'dan göç edenlenn bır araya gel- mesıyle kurulduğunu belırterek "Bizim dedelerimiz strin geldiğiniz yerdc doğ- muşlar. Ozellikle tzmir'in ozlemini çeki- yortar. Onlann Izmir'i tekrar gormesini çok istiyoruz" dedı 21 Nısan gununun kendılen ıçın önemlı tanh olduğunu soy- leyen Komunıst Partısı üyesı Beledıye Başkanı Katmarci. "21 Nisan 1%7'de Yu- nanistan'da cunta iktidara geldı. Bu tari- hi hatuiamak istemi\oruz" dedı Bakanlıktan açıklama 'Emlakbank'uı şaibetibir işlemiyok' ANKARA (Cumhunyet Bürosu) - Emlak Bankası'ndan sorumlu Devlet Bakanı Sadi Somuncuoğlu'nun, Kızı- lay Genel Mudurluğü'nün 55 tnlyon lı- rasınm komısyon adı altında Emlak Bankası'na aktanldıgı yönündekı ıd- dıalar doğrultusunda, Emlak Banka- sı'nda ınceleme yapılması ıçın talımat verdığı bıldınldı Inceleme sonucunda, Emlak Bankası 'nın herhangı bır şaıbe- lı ışlemle ılgısı olmadığının görüldüğü belırtıldı Emlak Bankası'ndan sorumlu Dev- let Bakanlığı ndan vapılan yazılı açık- lamada "Devlet Bakanınuz Somuncu- oğlu'nun talımatlan ile yapılan incele- melerde bankamızın vonetkilerinin bu şaibeli işlemle herhangı bir bağlantısı gorulmemiştir" denıldı Açıklamada, Kızılay Genel Müdur- luğu yetkılılennın 2000 Ocak ayında Emlak Bankası'na "mevduat müşteri- si kapsanunda" başvunılan olduğu, an- cak ısteklennın ekonomik görülmedı- ğı ıçın kabul edılmedığı belırtıldı Ko- nunun Emlak Bankası açısından bu aşamada kapandığının kaydedıldığı açıjdamada. "Ancak, Emniyet bügüe- rinden anlaşıldığı kadanyta sonradan bir şebeke Kızılay'm mevduan ile ilgiti bazı çalışmalar vapmıştır. Bu çahşma- lar Emiakbank'uı dışuıda cereyan et- miştır Bundan dolayı Emlakbank'a açıunış bır hesap ya da yapumış bir iş- lem yoktur" denıldı Emlakbank'tan yapılan açıklamada da Kızılay Denıegı ıle derneğın mev- duatlan konusunda herhangı bır pro- tokol ımzalanmadığı vurgulandı Okuyan iddialı 'Neyopmak istedi&mizi iyî anlatUk' İSTANBUL (AA) - Çalışma ve Sosyal Guvenlık Bakanı Yaşar Okuyan. "HalkncyapOğımızı,ne yapmak istediğimizi, niye 30 yri konuşıdanSosyal Güvenük Yasa- sı'nı Meclis'ten çıkard^nmzı çok iyî kavradı'' dedı Okuyan, dün partısınm Kadı- köy llçe Teşkılatı'nın aylık top- lantısmda yaptığı konuşmada, Turkıye'dekı 65 mılyon nüfusun 32 mılyonunun SSK'h, 14mılyo- nunun Bağ-Kur'lu olduğunu ha- tırlattı Okuyan, "SSK'ninsonm- lannı çözmek, Türkiye'deki hal- kın yansının sağhkla UgiH sorun- lannıçözmekdemektir. SSKhas- tanelerinde az imkânlarla halka hizmetediliyor'"dedı IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Millı Istıhbarat Teşkılatı (MİT) eskı Kontrterör Daıresı Başkanı, unlu ıs- tıhbaratçı Mehmet Eymür, bır sure- dır basında 20 cıvannda MİT ajanı olduğunu soyluyor Bu ajanlardan bı- nnın de adını verdı Adını verdığı kışı Hümyet gazetesınde ve Kanal D'de çalışıyor, unlu bır gazetecı Eymur, aynca eskı bır solcunun şu anda bu- yuk gazetelenn bınnın başında bu- lunduğunu, onun da MİT ajanı oldu- ğunu ıddıa edıyor Eymur'un bu ıddıalannın ıkı ayağı var Bınsı basın, dığen MİT Hakkın- da MİT ajanlığı suçlaması yapılan ga- zetecı şımdıye kadar bır açıklama yapmadı Mensubu bulunduğu medya grubu da bu haberlere du- yarsız davrandı Aynı gazetecı hak- kında daha once de bıriıkte çalıştığı meslektaşlanndan benzer bır suçla- ma yapılmtştı Haluk Şahin, Radı- kal'dekj bır yazısında bu gazetecının "Sıyah" kod adlı ajan olduğunu soy- lemıştı • • • Gunlerdır, basın ve medya dünya- sında tartışılan ve buyuk medya te- Medyada MİT Ajanlan kellen dışında yazılan bu konu, Nail GüreJi'nın açıklamasıyla gundeme geldı Turkıye Gazetecıler Cemıyetı Başkanı Gurelı, Içışlen Bakanı Sa- dettın Tantan'a ve MİT Başkanı Şenkal Atasagun'a, bu ıddıaların doğru olup olmadığını sordu Gurelı, sormakla iyî ettı de bır ce- vap alması, doğru bır cevap alması mumkün mü'' MİT, basın ıcındekı ajanlannı Naıl Gurelı sordu dıye açık- larmı' GızJı gorevverdığı kışılenn de- şrfre olmasını ıster mı9 Gurelı sorsa bıle bızım ıçımızdekı ajanlan oğren- memız kolay değıl • • • öncekı gun eskı Içışlen Bakanla- nndan Hasan Fehmi Güneş'le MİT uzenne konuşurken kendısı önemlı bır noktayadıkkat çektı "Bızdeıstıh- baratı yapan da operasyona karar venp uygulayan da aynı kurum Bu ıkısının kesınlıkle aynlması ve MlT'ın baştan aşağı sıvılleşmesı gerekır" dedı Medyada MİT ajanlan var mıdır'' Gazetecılenn ortak ınancı, mutlaka vardır Bunun kım olduğunu bızler bı- lemeyız, ama MİT yetkılılerı bılırier Bır soru daha soralım MİT, basına neden ajan sızdınr? Kamuoyunu yonlendırmek ıçın mı? Istıhbarat top- lamak ıçın mı' Dezenformasyon yo- luyla, ıstedığı gıbı bır toplum yarat- mak ıçın mı ? Bırulkenın ıstıhbarat orgutu, med- yayı neden bu kadar kontrol altında tutmak ıster^ Son yıllarda, bırçok ga- zetecının, devletin belırledığı polıtıka- lara muhalıf olduklan ıçın başlarının belaya gırdığını, mesleklennı yıtırdık- lennı bılıyoruz Yine bazı gazetecıle- rın ıse çok fazla marıfetlen olmadığı halde, aşırı kışkırtıcılık, şovenızm ve saldırganlıkla pnm yaptıklannı da DI- lıyoruz Yine son yıllann önemlı gazetecı- lerının, hızla yukselen yenı yıldızla- rın, asıl marıfetlerının polısten ve MlT'ten ıstıhbarat almayadayandığı- nı da bılıyoruz Basındakı kırlenme- nın en tehlıkelı olanı, mesleğı çuru- tenı de ışte bu ılışkı Guvenlık guçlerıyle ve ıstıhbarat orgutlerıyle ıç ıçe olmak medyada prım yapıyor Bunu yapan gazetecı- ler şohret basamaklarını hızla tırma- nıyorlar, yıldız halıne gelıyorlar ve bu- yuk paralara kavuşuyorlar Medya ıse bu arada, ıktıdarların, kuvvet odaklarının bır parçası halıne donu- şuyor Istıhbaratçı gazetecıler, butun hayatımıza yon veren toplumsal fı- gurler halıne gelıyorlar • • • Bızım bunlan tartışmamız gerekı- yor Eğer, basın meslek ılkelerı haya- ta geçırılebılse, ıstıhbaratçı gazetecı- lenn fazla kıymetı harbıyesı kalmaz Irkçılık ve guç odaklanyla ılışkı başın- da reddedılse, ıstıhbaratçılık yerıne gerçek gazetecılık pnm yapar Mes- leğın kırlendığı, önemlı koşebaşları- nın "kötû gazetecıler" tarafından tu- tulduğu bır gerçek Bu durumu ter- sıne çevınrsek ajanlann onemı kal- maz. Tabu, bu ulkeyı yonetenlenn de artık demokratık bır ulkenın yonetı- cılerı gıbı hareket etmesı gerekır Medyanın ıçıne ajan sokmak, ger- çeklerden korkanlann, toplumu ıs- tedıklerı gıbı gutmek ısteyenlenn, baskı rejımı meraklılannın arzusu olabılır Açıklıktan korkan, halkın gerçeğı oğrenmesını ıstemeyen, medyanın ıçıne ajan sokar, kışkırtı- cılık yapar Devletin, medyanın tepe noktala- rına "ıstıhbarat" ajanı sokmaktan vazgeçmesı gerekır Zaten şu anda basın oylesıne buyuk bır çokuş ya- şıyor kı, resmı gorevlı ajana gerek bı- le yok Aşın mıllıyetçılık, ırkçılık, sal- dırganlık, devlet yağcılığı had safha- da' • • • Umanm Içışlerı Bakanı ve MİT Başkanı, basındakı ajanlan açıklarlar Bu kara ve yuz kızartıcı ılışkıye son venrler Açıklamazlarsa bıle, hıç ol- mazsa gorevlenne son versınler Bu ayıptan bızı kurtarsınlar