18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 13 MAYIS 1999 PERŞEMBE HABERLER DIMYADA BUGUN ALt SİRMEN İran'ın Amacı iran'ın Ankara'daki Büyükelçisi Hüseyin Lava- sani, dün Dışişleri Bakanlığı'na çağınlarak uyarıl- dı. lyi de oldu. Çünkü Iran Türkiye'de laik rejimi yık- mayı kendine hedef edinmiştir. Humeyni Rejimi'nin en büyük düşmanı, ne ABD'dır ne yıllarca gırtlak gırtlağa savaştığı Sad- dam Irak'ı. Humeyni'nin en büyük şeytanı Musta- fa Kemal Atatürk'tü ve Humeynicilerin en büyük düşmanı da laik Türkiye Cumhuriyetı'dir. Bu du- rum, Humeyni'nin iktidar olduğu gün de böyleydi, bundan sonra da böyle kalacaktır.Çünkü Iran'da- kı mollalar rejiminin anti tezi, laik Türkiye Cumhu- riyeti'dir. Bugün tran'da ılımlı Hatemi'nin cumhurbaşkan- lığı koltuğunda oturması da kimseyi yanıltmasın. Evet Hatemi Cumhurbaşkanıdır, ama Iran'da diz- ginler, sertlik yanlısı mollalann elindedir. Iran. Türkiye'de laik rejime karşı olan bütün ku- ruluşlar veTürkiye'nin toprak bütünlüğüne kaste- den PKK ile yakın ilişki içinde, hepsine destek ve- ren bir durumdadır.Emniyet Genel Müdürlüğü'nün hazırladığı raporda, Iran'ın Tahran'da PKK, Ha- mas, islami Cihad ve Hizbullah temsilcilerini bir araya topladığı ve toplantıya bizzat bu ülkenin giz- li servisının başı Fallahiyan'ın başkanlık ettiği be- lirtilmektedir. Bu bilgilerin ışığında, Hamas ile yurtdışında da ilişkileri olduğu ortaya çıkan FP'nin türbanlı Ame- rikan vatandaşı Merve Kavakçı'ya Iran'da destek gösterileri yapılmasında şaşılacak bir yan yoktur. Iran, türbanı Türkıye'yi şeriat yönetimine götü- recek sürecin sembolü olarak görmekte ve o yüz- den desteklemektedir. Merve Kavakçı olayında iran ile Fazilet Partisi'nın tam bir görüş ve eylem birlığı içinde olduklarını görmemek için gerçekten gafil olmak gerekir. Aynı şekilde Malatya'daki türban gösterilennin ardındaki Ramazan Keskin'in de Iran'daki kimi güçlerle sıkı ilişki içinde olduğu bilinmektedir. Tahran, Türkiye'ye karşı niyetlerinı açık bir küs- tahlıkla sergilemekten hiçbir zaman kaçınmamış- tır. Ankara'ya gelen ilk Iran cumhurbaşkanı olan Rafsancani 1991 yılında anıtkabri ziyaret etme- mıştir. Ne yazık ki bu ziyaret sırasında Türkiye Rafsan- cani'ye karşı gereklı tepkiyı göstermemiştir. O za- man yapılması gereken, Rafsancani'nin bütün gö- rüşmelerinin iptal edilmesiydi. Yapılmadı. Yapılmadığı ıçin de 1993'te Iran Cumhurbaşkan Yardımcısı Habibi de Ankara'yı ziyareti sırasında anıtkabre gitmedi. Neyse ki o kez Başbakan Yar- dımcısı olan Murat Karayalçın, görüşmesini ip- tal etti. İran'ın Türkiye'nin ıçişlerine kanşması zaman za- man küstahlık boyutlarını bile aşmıştır. Unutmaya- lım, değerlı gazeteci yazar dostum.Enis Berbe- roğlu'nun dünkü köşesinde de belirttiği gibi Iran, 1989 yılında Türkiye'nin Tahran'daki Büyükelçisi Semih Akbel'den, Türkiye'deki türban yasağının kaldınlmasını resmen isteyecek kadar ileri gidebil- miştir. Tahran'ın Türkiye'deki dostlan arasında eski Re- fah ve yenı Fazilet'in seçkin bir yer tutmasında da şaşılacak bir yan yoktur. Eski Refah'ın resmi, yeni Fazilet'in fıili başkanı Erbakan'ın iktidara gelir gelmez Iran'ı ziyareti sı- rasında ve Türkiye'ye dönüşünde, mollalann ağ- zından konuşması, Tahran'ın amaçlan konusunda yönetimlere yeterli bilgiyi veren Türk istihbarat bi- rimlerini yalanlaması işte bu ittifakın doğal sonu- cuydu. Evet İran'ın amacı belli, laik Türkiye Cumhuriye- ti'ni parçalayıp yıkmak, peki ya kafadaşı eski Re- fah, yeni Fazilet'in amacı ne? Yüce Divan tartısması Çiller: 99 kere daha hesap veririm • Çiller, Yılmaz'ı "Bu öyle 'beni gönderin' demekle olmaz ki, bu arkadaşına 'hadi kahve içmeye gidelim' demeye benzemez ki, bunun prosedürü vardır" diye eleştirdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, "Yüce Divan'da yargdanmak istiyonım" diyen ANAP liden Mesut Yılmaz'ı, "Bu öyle 'beni gönderin' demekle olmaz ki. bu arkadaşına °hadi kahve ıçme\e gidelim" demeye benzemez ki, bunun prosedürü vardır" diye eleştirdi. Yılmaz'ın açıklamasının ardından kendisine yönelik de "kampanya" başlatıldığını ileri süren Çiller. "Ben Meclis'te de, bağunsız vargıda da 9 kere hesap verditn, 99 kere de hesap vermeye haanm. Ama, hakkımda verilmiş tek bir Yüce Divan karan yoktur, 7-8 dosya da yoktur" diye konuştu. DYP lıderi Çiller, dün partisinin grup toplantısını, "Yüce Divan sav unmasına" ayırdı. Meclis'in soruşturma mekanizmasının. siyasi amaçlarla kullanıldığını ileri süren Çiller. parmak hesabıyla "aklama- suçlama-karalama" yöntemınin Meclis'in saygınlığını hırpaladığinı vurguladı. Kendisinin hem Meclıs hem de bağımsız yargıda, malvarlığı ve diğer suçlamalarla ilgili defalarca aklandığını ileri süren Çiller, "Daha bir hafta önce bağımstz yargı. Çiller ailesinin malvariiğı ile ilgili iddialann Yüce Divan'a sevkedilsey dik bile mesnetsiz olduğuna karar vermiştir. Aına bunlan dikkate almayacaksın, bir daha, bir daha aynı dosyayı açacaksın. Bu hukukun üstünlüğünü zedeler" görüşünü savundu. Çiller, hakkındaki soruşturma konusunda şunlan söyledi: "Bir tek Parsadan konusunda bir soruşturma vardır. Bu konuda da bağunsız yargL, bi/im suçsuz olduğumuza karar vermiştir. Şimdi de 'biz istediğimiz karan yok sayanz' demek, hukuk devteti ilketeriyle bağdaşmaz." Tansu Çiller, Başbakan Bülent Ecevit'in, hükümet görüşmelcri sırasında. öncelikli 4 konudan ikisini anayasanın 83 ve 100. madde değişikliği olarak saymasından memnuniyet duyduğunu söyledi. Çiller, FP'li Merve Kavakçı konusunda, "Şimdi hepimiz, yargının karannı beklemeüviz" görüşünü dile getirdi. FP'li Mustafa Bayram'ın da bulunduğu 5 sanığa ait dava dosyasmm çahnmasıyla ilgili soruşturma sürüyor Istifada lıiifle kuşkusu var Mustafa Bavram Yurt Haberleri Servisi - Van Ağır Ceza Mahkeme- si'nde cinayet su- çuyla yargılanan, aralarında Fazilet Partisi Van Millet- vekili Mustafa Bayramın da bu- lunduğu 5 sanığa ait dava dosyası- nın çalınmasıyla ilgili soruşturma sürüyor. Olayla il- gilibir gecebekçi- si gözaltına alındı. Van'da bir basın top- lantısı düzenkyen Bayram, türban olayı- nı gerekçe gösterereİc partisinden istifa ettiğıni açıkladı. FP'nin kapatılması du- rumunda mılletvekilliğinin düşmemesi için kapatma davasının açıldığı 7 Mayıs gününden önce partıden aynldığını ka- nıtlamaya çalışan Bayram. istifasını 5 Mayıs günü noter aracılığıyla parti genel merkezine gönderdiğini iddia etti. Van Adliye Sarayı'nda önceki gece Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Celal Ünal'ın odasma giren kimliği belirsiz ki- şi ya da kişiler. cinayet suçuyla yargıla- nan, aralannda Fazilet Partisi Van Mil- letvekıli Mustafa Bayram'ın da bulundu- ğu 5 sanığa ait dava dosyasını çaldılar. O- lay, hâkim Celal Ünal'ın sabah mesaiye gelmesiyle ortaya çıktı. Van Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma- nın ardından bir gece bekcısi gözaltına alındı. Van Cumhuriyet Başsavcısı Vuslat Di- rim, makamında basın toplantısı düzen- leyerek konuyla ilgili hazırladığı metni okudu. Valilık binasmda yer alan adliye- ye. 11 Mayıs gecesi tutuklulann getiril- diği arka kapıdan ginlerek Ağır Ceza Mahkemesi kalemı kapısı ve dosyanın bulunduğu çelik dolap kapısının zorla açıldığını belirten Dirim. dolaptan Mus- tafa Bayram'a ait "adam ökJürme dosya- sı"nın çalındığını bildırdi. Dirim, olayın çok yönlü soruşturulduğunu belirtti. Bayram savcıyla görüştü Adliyeye gelen milletvekili Mustafa Bayram da Başsavcı Vuslat Dirim ile bir süre görüştü. Bayram bürosunda düzen- lediği basın toplantısında, siyasete atıl- dığından bu yana, medyanın kendisini yıpratmak için yalan haberler yayımladı- ğını iddia etti. Bayram şöyle konuştu: "Bu kadar ca- hil değiiim. Dosyayı calmakla. imha et- mekle bu olay dan kimse kurrulamaz. Manüksızca yapıian bir iştir. İntihar sal- dınlanndan sonra adliye binaları ve hü- kümet konaklan muazzam bir koruma amna ahnmıştır. Oraya girebilmek için çelik yürekli olmak gerekir. Kimse oraya girip kapılan ve çelik kasalan kınp dos- >alan alamaz. Anlaşılan birileri ortak ha- reket etmiş ve bu dosyayı beni rencide et- mek için alnuşlar. Dokunul mazhğım söz konusu değildir. Cumhuriyet Başsavcı- sı'na, bu konunun faillerinin bulunması için ne gerekiyorsa yapmaya hazır oldu- ğumu söyledim. Gerekirse ifade vermeye de haanm." Bayram, bazı aşiretlerle kan davası bu- lunduğunu ifade ederek çalınan dosyay- la ilgih şu görüşleri savundu: "Bundan 9 yü önce de Burkan aşireti ile bir olayv nuz oldu. Bu olayda iki kişi öldü. tki ldşi- yi öldüren kişi suçunu itiraf etti. Tedbir için 42 gün cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edildim. 4 yıl süreyle duruşmala- ra katddım. Bu dosyada benim hakkım- da hiçbir zaman menfi karar çıkamaz. Babasının katili olduğum bir kişi yargıç olsa bana ceza veremez. Çünkü dosyada benim ale> bime herhangi bir suç yoktur. Bu tamamen shasi bir komplodur. Mil- letvekili seçildiğün zaman ,\NAP'tan is- tifa ettim. Dönemin Vğır Ceza Reisi de AN.\P'holduğu için dosyav ı aleyhime ge- liştirip Yargıtay'a gönderdi. Sivasi bir olavdan sonra dosya tasdik edilip geri gönderildi. Bir vıl önce dokunulmazlığım kakhnldıveduruşmalara katüdım. Hak- kımda herhangi bir menfi karar çıkma- dı ve çıkmayacak." Bayram. basın toplantısında 5 Mayıs günü partisinden istifa ettiğini bildirdi. Bavram, istifa nedeninin Kavakçı buna- lunı olduğunu savunarak şunlan söyle- di: "FP ve DSP, TBMM'vi bir bayaıun başörtüsü yu/ünden küiüediler. Merve kavakçf nın TBMM'ye başörtüsüyle gir- mesini tasvip etmiyorum.Aynca DSP' nin tepkisini de tasvip etmiyorum. Gerek inancuıdan gerekse sivasi yönden bir ba- şörtüsüv le bu kadar uğraşıbnaması gere- kirdL"" öcalan davası Sakık tanıklık için DGM'ye başvurdu ENVERSEVİŞ DrYARBAKIR - Dıyar- bakır Deviet Güvenlik Mahkemesi'nde ölüm ce- zası istemiyle hakkında dava açılan PKK'nin önde gelen isimlerinden Şemdin Sakık, 31 Mayıs'ta tmralı Adası'nda yargilanmasına başlanacak ojan PKK lide- ri AbduUah Öcalan'ın da- vasında tanıklık etmek için Diyarbakır DGM Cumhu- riyet Başsavcılığı'na baş- vuru yaptı. Güneydoğu'da 113'ü si- vil. 125'i güvenlik görev- lisi olmak üzere toplam 238 kişinin öldürülmesi eylemlerinden sorumlu tu- tulan Sakık, dün Diyarba- kır Deviet Güvenlik Mah- kemesi Başsavcılığı'na bir dilekçegöndererek31 Ma- yıs'ta yargılanmasına baş- lanacak olan PKK lideri Abdullah Öcalan'ın du- ruşmasında tanıklık etmek istediğini belirtti. Şemdin Sakık'ın, dilekçesinde Ab- dullah Öcalan'ın emri ile gerçekleştiğini söylediği Bingöl'de 1993 yılında 33 erin şchit edilmesi olay ı ve Suriye'de yaptığı görüş- meleri konusunda tanıklık etmek istediği öğrenildi. Sakık'ın başvurusunun Diyarbakır Deviet Güven- lik Mahkemesi Başsavcı- lığı aracılığıyla Ankara Deviet Güvenlik Mahke- mesi Başsavcılığı'na gön- derildıği belirtildi. Öte yandan Başbakan Bülent Ecevit Öcalan da- vasıyla ilgili tüm yetkileri bir kararnameyle 15. Ko- lordu Komutanı Korgene- ral Hurşit Tolon'a devret- tiği yönündeki haberlerle ilgili sorulan yanıtladı. Söylentiler üzerine yanıt vermeyeceğini ifade eden Ecevit. "Türkiye'de adalet bağımsızdır. Yargı organ- laruun verecekleri karara göre davTanıhr. Söylentile- re dayanarak bir yanıt ve- remem, bilemiyorvun" şeklinde konuştu. Erzurum'da çatışma: 5 ölü Yurt Haberleri Servisi - Erzurum'un Çat ilçesi Köy Hizmetleri Bakımevi'ne önceki gece saldırarak 1 bekçiyi öldüren ve 4 görev- liyi de yaralayan 5 saldır- gan, güvenlik güçlerinin düzenlediği operasyon so- nucu öldürüldü. Operasyon sırasında çı- kan çatışmada bir astsubay ile bir er öldü, bir er de ya- ralandı. Yetkililer. bölgede operasyonlann devam etti- ğini bildirdiler. Osmaniye'de de yola dö- şenen mayının patlaması sonucu iki asker öldü, iki asker de yaralandı. Alınan bilgiye göre Osmaniye'nın dağlık kesimlerinde ope- rasyon düzenleyen askerle- re, il jandarma komutanlı- ğındanögle saatlennde ku- manya götüren askerı araç, Cebel beldesinin Karataş Köyü yoluna döşenen ma- yına çarptı. Mayının patla- ması sonucu, komando on- başı Bayram Demirci olay yerinde, er Yavuz Ayhan da kaldınldığı Çukurova Üni- versitesi Tıp Fakültesi Bal- calı Hastanesi'nde öldü. r tĞNELİ FIRÇA ZAFERTEMOÇtN BUTUN URKfrE B i r l î d e r d a h a b ı r a k t ı Cindoruk: Yeni bir soluk yakalanmalı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-18 Nisan seçim- leri, şaşırtıcı sonuçları ile siyasi tarihe geçti. MHP'nin >1ikseldiği se- çimlerde umduğunu bula- mayan siyasi partilerden 2'si "fesih" yolunu seçer- ken CHP ve DTP liderlen istifa etti. Seçimlerde önemli oy kaybına uğrayan DYP ve ANAP liderlerinin koltuklan ise ilk kez parti- lerinde tartışmaya açıldı. Seçimlerde partisi yüzde 1 'ın altında oy alan Hüsa* mettin Cindoruk. seçım yenılgisinin sorumluluğu- nu üstlenerek "yeni bir so- luk yakalamak umudu Ue" DTP genel başkanlığından çekildiğinı bildirdi. Türk siyasi yaşamında ilk kez, bir seçim sonrasın- da 4 siyasi parti lideri kol- ruğunu, "seçim yenilgisi'"ni kabul ederek kendiliğin- Prof. Dr. Çağlar'a göre türban bunalımına Avrupa'dan destek çıkmayacak AİHM'de 'Iskmfidanna'geçityok tstanbul Haber Servisi - tstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretim üyesi ve Av- rupa Insan Haklan Mahkemesi'nde (AİHM) Türkiye'nin eski savunmanı Prof. Bakır Çağlar, FP'li Merve Kavakçfnın yemin bunalımını AİHM'ye taşıma planlannınkesin olarak boş çı- kacağım belirtti. Prof. Çağlar. AtHM Komisyonu'nun "tslam fulan" olarak nitelediği türbanı ve dinsel emper- yalizmi yasakladıgmı, laiklıği, demokratik top- lumun korunmasında etkili bir prensip saydığı- nı vurguladı. İslami fundamentalizmin Avrupa için hâlâ ciddi bir "hayalet" olduğunu belirten Prof. Çağ- lar, Refah Partisi'nin kapatılması ile ilgili baş- vurunun da Strasbourg'da reddedileceğini söy- ledi. Prof. Bakır Çağlar, Merve Kavakçf nın TB- MM'de türbanla yemin girişimini insan haklan bağlamında ve AİHM'nin içtihatlan çerçeve- sinde değerlendirdi. RP'nin kapatılması ile Ka- vakçı'nın türban davasının başvuru yapılması • Avrupa tnsan Haklan Komisyonu, yükseköğretimde türbanla ilgili başvuruyu, "Ortünmenin, kamu düzeni ve başkalannın görüşlerine saygı ilkesini tehdit edebileceği" gerekçesiyle kabul edilebilirlik aşamasında reddetti. halinde AİHM'de kesin olarak reddedileceğini belirten Prof. Çağlar, "Dinsel fundamentaüzm sadeceTürkiye'nin defil. AvTupa'nın da sorunu- dur. Strasbourg hâkimleri dinsel anlamdaki dü- şünce özgürlüğüne hiçbir zaman sıcak bakma- dı" dedi. AİHM'nin türbanı bir özgürlük ve farklıhk olarak değil "herkesi üniformah hale getirerek farkh olma hakkını yok etmenin işareti" olarak değerlendirdiğinı savunan Prof Çağlar. "Tür- ban farklı olma hakkını yok eden bir üniforma- dır. Farklı olma hakkuu yok etmekistediginiz za- man Strasbourg bunu kabul etmez" dedı. Türkiye'deki liberal yazarlann "dünyada ka- musa) alan. özel alan suuriannın gkierek silik- leştigi" değerlendirmesini de "cahflce" bulan Prof. Çağlar, "Bu ayrun eskisinden dedaha güç- lü olarak var r diye konuştu. Prof. Çağlar'ın, Avrupa tnsan Haklan Ko- misyonu ve Mahkemesi'nin türbanla ilgili ka- rarlanndan verdiği örnekler şöyle: İlk karar, Anayasa Mahkemesi'nin devletin yaikseköğretim kurumlannda baş örtmeye ola- naktanıyan yasal düzenlemeyi laiklik ilkesi adı- na anayasaya aykın bulması sonrasmda komis- yon, 3 Mayıs 1993 tanhli karannda sözleşme- nin 27. maddesinin 2. fıkrasına göre başvurunun açıkça temelden yoksun olması nedenine daya- narak başvuruyu kabul edilebilirlik aşamasında reddetti. Komisyon, gerekçesinde, örtünmenin kamu düzeni ve başkalannın görüşlerine saygı ilkesi- ni tehdit edebileceğini bildirdi. den bıraktı, 2 siyasi parti de aynı gerekçeyle tarihe kanştı. İstifa mekanizma- sını ilk harekete geçiren ise CHP lideri Deniz Baykal oldu. Cumhuriyetle yaşıt partisi ilk kez "baraja takı- larak" parlamento dışı ka- lan Baykal'ın istifasının ar- dından, ANAP'tan aynl- dıktan sonra Yeniden Do- ğuş Partisi'ni kuran Hasan Celal Güzel, partisini de feshermek zorunda kaldı. Siyaseti "profesyonel" kadrolarla yapma iddiasıy- la yola çıkıp. "maaşh par- ti yöneticisi" tutan Banş Partisi lideri Ali Haydar Veziroğlu da partisinin ka- pısına kilit vurmak zorun- da kaldı. Partiyi "şirket" anlayışıyla yönetme iddi- asıyla yola çıkıp, onlarca arabadan oluşan bir "filo" kuran, partiye büyük bir mali kaynak aktaran Vezi- roğlu da 18 Nisan seçimle- rinde umduğunu bulama- yınca fesih karan aldı. tstifa eden son lider ise Hüsamettın Cindoruk ol- du. Daha önce genel baş- kanlık koltuğunu, DYP kö- kenli eski Muğla Milletve- kili Yalun Erez'e sunan. Erez'in vazgeçmesi üzeri- ne partinin başında kalma- ya devam eden Cindoruk önceki gün genel başkan- lıktan çekıldi. Cindoruk, dilekçesinde, "Yeni bir so- luk yakalamak umudu ile" parti genel başkanlığından çekildiğinibüdirdi. Cindo- ruk, DTP Genel Başkanve- kili İsmet Sezgüı'e ilettiği dilekçesinde, seçimlerde partisinin hedeflerini hal- ka anlatamayanın, genel başkan olarak kendisi ol- duğunu ifade etti. DTP Genel Idare Kuru- lu da dün sabah saatlerin- de • partiyi olağanüstü kongreye götürecek genel başkanvekilini belirlemek üzere toplandı. iddianame partiye daha sonra teblıg edilecek Anayasa Mahkemesi 'ekbelge'istedi F a z i i e t p a r t i s i y a r g ı y l a k a v g a l ı Kutan'dan Savaş'a suç duyurusu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkemesi, Fazilet Partisi (FP) hakkında açılan kapatma davası ile ilgili olarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş'tan ek bilgi ve belge istedi. Yüksek mahkeme, laiklik karşıtı eylem ve söylemi bulunan FP yöneticileri, milletvekilleri ile beledi- ye başkanlan hakkındaki kanıtlann ta- mamlanmasımn ardından iddianame- nin FP'yetebliğ edilmesini kararlaştır- dı. Anayasa Mahkemesi heyeti. dün Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Savaş tarafından FP'nin kapatılması istemiy- leaçılan davada ilk ıncelemeyi yaptı ve şu karan açıkladı: "İddianamedeld,FP Genel Başkanı dahiL tüm yönericiler, milletvekilleri ve belediye başkanlan, vatandaşlanmızın bir kısmının dinsel inançlannıenkotoıbuyoklansömürüp laik devtet düzenimizJecaüşmaya soka- bileceklerinin bflincinde olarakve Ana- yasa Mahkememizin anılan kararını hiçe sayarak meydan meydan, köy köy dolasjp tüm televizyonlardaki açık otu- rum ve söyleşilere kaülarak 'kamu ku- rumlannda ve ümversitelerde basörtü- sü ile çalışma ve öğrenim görmenin vazgeçilmez bir insan hakkı olduğunu, yasaklar getiren mevzuat \e bunlan uy- gulayan kamu görevlüerinin laikliğe aykın da\Tamşta bulunarak suç işle- dıklerini' iddia ederek 'halkımızın bir bölümünü devletimize karşı kışkırtma- yı ahşkanlık haline getirmişlerdir' sa- vı karşısmda davalı parti genel başka- m.yönetkileri, miDetveküleri ve betedi- yebaşkanlanndan, hangierinin nerede vene zaman, ne rür eylem w sö\1emler- de bulunduklaruun ve bunlara ilişkin karutiarmcumhuriyet bassavcıhğmdan istenmesine karar verikniştirr Anayasa Mahkemesi Başkanveküi GüvenDinçer, yaptıgı açıklamada, ga- zetecilerin "Deffller mi yeterli değfl" sorusu üzerine. "Hayır öyle dep. Baş- sav cııun bize getirdigi bazı konularda, getirdiği bazı deliller konusunda yeni bazı bflgifcr istedik" dedi. FP Genel Başkanı RecaiKutan grup toplantısında partili arkadaşlan tara- fından uzaülan bir not üzerine, "Ana- yasa Mahkemesi dosyayı iade etti" de- di. Bunun üzerine FP grubunda alkış koparken Kutan "Bunun aniamışudur: Böyle ınanasız iddia Uedava açuamaz" görüşünü dile getirdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - FP Genel Başkanı Recai Kutan. Ana- yasa Mahkemesi'ne sunduğu iddiana- medekullandığı bazı ifadeler nedeniy- le Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vu- ral Savaş hakkında Yargıtay Başkanh- ğı'na suç duyurusunda bulundu. FP Genel Sekreteri EyûpSanay, Ku- tan adtna suç duyurusunu Yargıtay Başkanlığı Özel Kalemi'ne verdi. Ku- tan dilekçesinde, Savaş'ın iddianame- deki "FP Genel Başkanı dahil tüm yö- neticileri ve belediye başkanlan adeta kandan başka bir şeyle beslemeyeo vampirler gibi" ifadesinı anımsatan Kutan, "Genel başkanı bulunduğum 4 mfiyonun üzerinde oy ahnış, Meclis'te 110 milletvekili bulunan, Türkiye'nin en büyük parrilerinden birisi olan FP'ye, şahsıma ve partimizin mensup olduğu bir kitleye ağır saldında bulun- muştur" görüşünü kaydetti. Birçok kö- şeyazannın Savaş'ı kınadığını belirten Kutan, "Başsavcının yargıianraasına karar verilmesi için gerekli soruştur- manın bir an evvei basiablmasını talep ediyorum"' dedi. FP'nin 21. dönem ilk Meclis grup toplantısı da dün Kutan başkanhğmda yapıldı. Kutan, köşe yazarlan Can Dündar,Güiay(»ktürk,PerihanMağ- den ve Cengiz Çandar'm yazılanndan alıntılar yaparak Merve Kavukçı'yı sa- vundu. Kutan. 21. dönem ant içme tö- renleri sırasında yaşanan olayiann, "miDetin yeni döneme bağladıklan ümitieri de kararrağını'" söyledi. Baş- bakan Ecevit'in 2 Mayıs günü kışkırtı- cı ve hırçın bir tutum sergilediğini ile- ri sûren Kutan, uzlaşmadan yana ol- mayan, zorbalığı ve provokasyonu yeğ- leyenlerin Kavakçı'yı Meclis'e sokma- dıklannı söyledi. Milletvekillerinin, devletin memuru değil, milletin temsil- cileri olduğunu anlatan Türkiye'de öz- gürlüklerin giderek kısıtlandığını ileri süren Kutan, "Ecevit'in tavrı, mflleti Sdye böldü. Merve Kavakçı ve aitesine karşı tam bir yargısjzinfazve linçteşeb- büsünde bulunuldu" dedi. Kutan parti adı vermeden MHP, ANAP ve DYP'yi kastederek ürkekta- vırlarla bir yere vanlamayacağını. se- çim meydanlanndaki sözlerin tutul- ması gerektiğini ifade ederek sessiz ta- vır sergileyen dığerpartilerin Ecevit'in "zorbahgma'" destek verdilderini söy- ledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle