25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13MAYIS 1999 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Türbanlılann İnönü Üniversitesi'ne girmeleri yeniden serbest bırakıldı Malatya'da şeriat isteyenlere tavizHaber Merkezi - Malatya Inönü Üni- versitesi Rektörlüğü tarafindan yayımla- nan kılık kıyafet genelgesıyle yerleşkenın kapaJı alanlanna girmesı yasaklanan tür- banın, şenatçı kalkışmamn ardından ye- nıden serbest bırakıldığı ortaya çıktı. Ma- latya Valilığı'nin, II Mayıs'tasıyasıpar- tiler, beledıye başkanlan, muhtarlar, gö- nüllü kültür kuruİuşlan, \akıf, dernek ve oda temsılcıleri ile gerçekleştırdıgı "hu- zurtoplanüar nın ardından yapılan açık- lamada."CMaylara gerekçe gösterilen üni- verstede okuyan evlananmızın mağdu- riyetini önlemek üzere, ümversite yöneti- mi girişimleri anla>işla karşdamış,çocuk- lanmmn tüm imtihanlara gimıesi. vize- lerini vermesi temin ediuniş, kampus için- de serbestçe hareket etmeİeri sağlanmış. imtihanlara mazeretleri nedeniy le kanla- mayanlar için aynca bir değeriendirme yapdacağı ifade edilmiştir" demldı. So- kak hareketlennın bu ıtıbarla hıçbır sebe- binın ve gerekçesinm kalmadıgı vurgula- nan valılik açıklamasında, Akpınar Mey- danfnda her türlü göstennin yasaklandı- ğı kaydedıldı. Açıklamada. "Buyasağauymayanlara derhal müdahak edilerek haklannda 2911 sayılı yasa ile TCK'nin 526,312'inci maddeieri ve TeröıieMücadeie Yasası'nın 8. maddesi gereğince kanuni işlem vapıla- cakür" denıldı. İnönü Üniversıtesı Senatosu'nun kılık kıyafet genelgesinde şöyle denılmişti- "L'niversitenıiz yönetinu kıhk kıyafet ile UgUi mevzuaün uygulanmasında öğrenci- lerimize, yeni dunıma u>~um sağlamalan için yeterince süre verdiği ve hoşgörii gös- terdiği kanaatine varnuşor. Bu konuda kı- hk kıyafet mevzuaüna uymayan suurlı sa- yıda öğrencimizin yöneticfleri ile sürekli olarak davab olmasının maddi ve manevi ka>ıplar getirdiği açılan mükerrer soruş- turmalara harcanan zaman ve emeğin as- li görev ve sorumluluklanmıza a> nlması gereken kaynaklardan alınıgı değerlen- dirmesi ile üniversiterniz senatosu küık k> yafet mevzuatına uymayanlann 26.04.1999 tarihinden itibaren üımersite- miz kapab alanlanna girişlerinin yasak- lanmasına. görevlilerin bu konudaki çahş- malanna engdkme girişiminde bulunan- lara, eylemlerine uyan vapünmlann ödünsüz olarak uygulanmasına oybuüği ile karar verümiştir." Malatyaüa, son iki haftadır cuma na- mazı çıkışında şeriatçı gösterilere katıl- dıklan iddiasıyla gözaltına ahnanlardan 153"ü daha tutuklandı. Daha önce tutuk- lanan 28 kadınla birlıkte tutuklu sayısı 181 "e çıktı. Şenat gösterilerinın elabaşı- sı olduğu öne sürülen imam Ramazan Keskin ıse halen yakalanamadı Soruş- turmalar sonucu 30 kişi daha gözaltına alındı. 'SevgiBayrağı' Ankarayolunda CEMİL CİĞERİM SAMSLN-19MayısAta- türk'ü Anma Gençlik ve S- por Bayramı kutlamalan sı- rasında. Cumhurbaşkanı Sü- leyman DemireTe sunulacak olan "Sevgi BayrağT Sam- sun'dan >ola çıktı 12-25 Mayıs 1999 tanhlen arasın- dakutlanacak olan "Samsun 19 Mayıs 80. Yıl Gençbk Şö- leni" de "GeDçlik Ba\rak Koşusu" ile bırlıkte başladı. Liman alanında sahıl gü- venlik botlan eşliğınde kara- ya çıkartılarak Valı Metin Ö- yas Aksov'a teslim edılen Sevgı Bayrağı, Valı Aksoy tarafindan Samsunlu atletle- re teslim edildi. Bayrağı tes- lim alan atletler "Gençlik Bayrak Koşusu"nu başlattı Törende konuşan Vali Ilyas Aksoy. "Mustafa Kemal de- nilen güneş, 19 Mayıs 1919'da Samsun'da doğdu, her sabah tekrar doğu>or. Ebedi\ete kadar da doğa- cak" dedi. Türk ulusunun büyük ön- derınin ardında başlattığı mücadelenin 9 Eylül 1922'- de zaferle sonuçlanmasına karşın mücadelenin henüz bitmediğıne de değinen Va- lı Aksoy şöyle devam ettı: -Türk'ün bulunduğu bu müstesna coğrafyadaki var olma savaşL bugiin de de>am etmektedir. tç vedış düşman- lar, 80 >ıl önce hangi emelle- re sahipse bugün de aynı he- saplann içindeler. Gazete sayfalanndan. televizyon ek- ranlanndan eksik olmayan şehittörenleri bu ahniyetin, bu hesaplann sonucudur. Eğer, Milli Kurtuluş Sava- şı'ndaki Türk'ün azmini. dünyaya hatııiatabilirsek. de\letin bekası karşısında caıumıan dahi bir değeri ol- madığını yeniden öfretebi- lirsck. Türidje Cumhuriye- ti'nin her kutlanan Genç- lik ve Spor Ba> ramı ile nasıl güçlendiğini, kök saklığını onlar da görecektir." 12-25 Mayıs 1999 tarih- leri arasında kutlanacak olan "Samsun 19 Mayıs 80. Yü Gençfik Şöleni" de dün baş- ladı Şenlık süresınce kültü- rel, müzıkal. sanat sokağı ve sportif etkınlikler başta ol- mak üzeTe sergi ve fuarlar açılacak. meydan gösterile- rinı konserler ızleyecek. Kültürel etkınlikler konfe- rans. panel, sempozyum, ti- yatro ağırlıklı olacak. Kara- yollan Genel Müdürlüğü Daıre Başkanı lsmaıl Tümay "Karadeniz Otmolu" Emeklı Büyükelçı Bılal N. Şımşır "Dış İlişküer Açısın- dan 19 Mayıs". Cengiz Tür- kay "thracat " Hayretrjn Karaca u Temave 19Ma>Ts". ADD Genel Başkanı Yekta Güngör Özden de "19 Ma- yns" konulannda konferans \erecek. Çevrekoruma ödülü TEMA Vakfi'na Henrj Ford A\nıpa Çevre Koruma Ödülleri öncekijgece Yıldız S a m ı Süahhane Binasrndagerçekleştiriten Türkiye LlusalOdülTöreniŞlesa- hiplerini buldu. Bu \il 153 projenin kaükfağı Henry Ford A\rupa ÇevTe Koruma Ödülleri'nde TEMA Vakfi, "10 Mflyar Nİeşe Palamudu Ekme Kampany^sı" ile birinci seçüdL TEMA Vakfi Başkanı Hayrettin Karaca birinciliködülünü Koç Hokting Yönetim Kunılu Başkanı Rahmi Koç'un eiinden akü. "10 MiKar Meşe Palamudu Ekme Kampany^sı" AJman- ya'nın Aachen kentinde 34 ülkenin kaOlacağı Avrupa L luslararası Ödül Töreni'nde ülkemizi temsil edecek. Gecede, "OrmanJann korunması amacıyiaayçiçek saplanndan kâğıteldeedilmesi" projeaBeTrabzon Yor- ma Fen Lisesi öğrencikri Beray Hacıahmetoğiu \e F.sra Sipahi de maıı- siyonla ödüUendirikiL (Fotoğraf: AYKUT KUÇÜKKAYA.) ZihniAnadol, bugiin toprağa verUecek İstanbul Haber Servisi - Sosya- lizm mücadelesinı baskı ve ış- kenceye karşın bugünlere taşı- masını bilen Zihni Anadol bu- gün Şişli Camıi'nde kılınacak ikindi namazmın ardından Feri- köy Mezarlığı'nda törenle top- rağa venlecek. Florya Şenlik- köy'deki evinde önceki akşam saat yaşama veda eden Anadol, 10 yıl önce geçırdığı mıde ame- liyatından bugüne dek kanserle mücadele ediyordu. Emeğin Partısi Genel Başka- nı LeventTüzel, Anadol'un genç bir işçı iken katıldığı sosyalızm mücadele- sinı baskı, işkence ve zindanlara karşın bu- günelere taşımayı bildiğıni kaydederek tüm işçileri ve emek- çıleri, demokrası ve özgürlük mücadele- sıne inanan herkesi, Anadol'u onurlu ya- şamına yakışır bı- Zihni Anadol çımde uğurlamaya çağırdı. İşçı Partisi İstanbul ll Başka- nı Turan Özlfi de yaşamını Tür- kiye işçı sınıfının bağımsızlık, devrim ve sosyalizm mücadele- sine adamış olan Anadol'u kay- betmenın üzüntüsünü yaşadıkla- nnı bildirdi. KESK Genel Baş- kanı Siyami Erdem de Ana- dol'un yaşamı boyunca emek, banş ve özgürlük.iıjücadelesin- de her zaman en ohdlMduğunu belintı Anadö! Î918 yılında Zonguldak'm Öc4rek ilçesinde doğdu, ılkokulu Devrek'te oku- du. Anadol, Ankara Musiki Mektebi 'nde öğrenci ıken Cum- huriyet'in 10. yılında Onuncu Yıl Marşı'nı ılk kez okuyanlar arasında yer aldı. Liseyi Hay- darpaşa Lisesi'nde okudu. Ana- dol, Karabük DemirÇelik'te işe başladı. Işçilere "örgütlennıele- yiz" dıyen Anadol, TCY'nin 142. maddesinden yargılandı ve altı aya mahkûm oldu. Hapisten çıktığında ışsız kalan Anadol. 23 Nisan 1944'de 15 işçiyle birlik- te tekrar tutuklandı. Türkıye Ko- münist Partisi'nin Karabük ör- gütünü kurmakla suçlanan Anadol, 1945Mart'ında3yıl 6 ay hapse mahkûm oldu. Muğla"da Ses dergısını çıkaran Yfo- suf Ahtskalı nın mat- baasında çalışmaya başladı. Anadol, ya- şamının bundan son- raki döneminı sendi- kal faaliyetlere ver- dı. Ses'te yazdığı "Şafakta" şı- irinde geçen 'larnuzı gül' ve 'kasket' sözcüklerı nedeniyle " Birsuunndiğer bir suufa tahak- kümü"nü amaçlamakla suçlan- dı. Dr. Hikmet Krvılcunu'nın kurduğu Vatan Partisi'nde mer- kez yönetim kuruluna seçildi Sekız yıldan fazla hapıs yatan Anadol, siyası mücadelesinden vazgeçmedi. Anadol'unanılan- nı da ıçeren yedi kitabı yayımlan- dı. Anadol, 18 Nısan seçımlerin- de Emeğin Partısi'nden millet- vekıli adayı olmuştu. ARAYIS TOKTAMIŞ ATEŞ Nerede ve Ne Zaman Başladı? Türkiye'de Islam şeriatı özlemini dile getiren par- tilerden; biri kapanıyor, biri açılıyor. Bataklık, tüm "üretkenliğiyle" sivrisinek üretmeye devam eder- ken; evlerde filit sıkılarak ya da elektronik sıneksa- varlarla sıtma mücadelesi yapılmaya çalışılıyor. Korkarım boşuna bir mücadele bu. Aslolan, sinek üreten bu bataklığı kuaıtmak. Ve eğer bu bataklı- ğı kurutma niyeti varsa, o zaman bu bataklığın ne zaman ve nasıl oluştuğunu saptamak gerekir. Son yazacağım şeyi, gene ilk başta yazarak baş- layayım. Bu bataklık, Türkiye'de eğitim sisteminin yozlaştınlmasryia başladı veçok partili yaşama ge- çilmesi, bu yozlaşmanın zeminini oluşturmuştu. Toplumdaki uyanıştanendişelenen "egemensı- nıf"; Köy Enstitülerinin kapısına, "komünizm tehli- kesi" bahanesiyle kilit vurarak egıtimi din temeline dayandınp, imam-hatip okullannı devreye sokun- ca, "sonun başlangıcı" görülmüş oldu. Imam-hatipler, işin başlangıcında, belki bu amaçla devreye sokulmamıştı. Ancak özellikle 1960 sonrasında, "uyutma" politikasının temel ara- cı olarak benimsendiler. Buradaki "uyutmanın"; bir başka uyanışın, "Islami uyanış"\n başlangıcı ola- cağı düşünülemedi. Ve Türkiye'de egemen sınıf- lar, şimdi ödlerınin koptuğu bir "Frankenstein"ı, böylece kendi elleriyle ortaya çıkardılar. Bu arada eğitim enstitüleri ve öğretmen okulla- n da hızla "temizlendi" ve "sağ"ın emri altına so- kuldu. Gelecek nesiller, böylece ipotek altına alın- mış oldu. Öğretmen okulları ve eğitim enstitülerindeki "operasyon", dinci olmaktan çok "ırkçı" idi. Ama dincilenn ve ırkçılann "sağ cephede" birleşecek- leri de hiç hesaba katılmadı. Daha sonra "Türk-ls- lam sentezı" devreye sokulunca, beklenmedik bir görüntü ortaya çıktı. Son Malatya olaylannda, yani cuma namazı son- rasında gerçekleştirilen şeriatçı gösterılerde, MHP'li gençlerın "ağııiığı" ibret verici idı. Birileri hâlâ, "MHP değişti" hayali içindeyken; MHP'lile- rin bu tür gösterilerdeki ağırlıklan, çok anlamlı... 12 Mart ve özellikle 12 Eylül sonrasında; "de- mokrat" öğretmenler ve eğitimciler hızla "tasfiye edilır" ve aklın almayacağı baskılara maruz bırakı- lırken, meydan "ırkçılara" ve "şeriatçılara" bırakıl- dı. Hattademokratolmalanbıryana, "demokratol- masından kuşkulanılan" ve "demokrat yakınları olan" insanlar bile, aynı kaden paylaştılar. Özellikle Doğu ve Güneydoğu'da, o dönemlerin CHP'sine yakın olmak, en ağır baskılara hedef ol- mak için yeteriı sebepti. Bana öyle geliyor ki, PKK ve daha sonra HADEP'in bölgede taban tutması ve güçlenmesinin kökeninde, bu politikalar yatar. özellikle 1975 ve 1977'deki 1. ve 2. Mılliyetçi Cephe dönemlerinde, milli eğitim ve içışleri bakan- lıklanndakı "sağcı örgütlenme", doruk noktasına çıkmıştı. Bugün, "eski ülkücü" olarak tanımlanan sağcıların; polisle işbirliği halinde neler yaptıklan- nı, yıllardan beri ibretle okuyor Türk halkı. Oysaki bizler o yapılanlan, çok yakından yaşamış insan- lardık ve çok iyi biliyorduk. MArkası 19. Sayfada veezy.com
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle