Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 NBAN 1999 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 15
Mengü Ertel'in 'Büyütmeler' sergisinde son dönem grafik çalışmalan yer alacak
Resmin sımrlanııda dolaşıyor
ESRA ALİÇAVTŞOĞLU
fvtesleğinde 40 yılı gende bırakan,
Tûrk grafik sanatının önde gelen isim-
lerinien bın Mengü Ertel. 'Düşünürken
çizmek. çizerken düşünmek...' Bualar,
birbrinden hiç ayumaksızın süreklı şap-
tıgı şeyler... Mengû Ertel'i salt grafik
sanatçısı olarak nitelemek sanınz doğ-
ru bir tanımlama olmayacaktır. O da tıp-
kı grafik gibı pek çok sanat alanından iz-
ler taşıyor.
Uluslararası pek çok başanya unza
atan, 1959'da Muhsin Ertuğrul'un ısra-
n üzenne başladığı tiyatro afişleri ıb bu
alanm duayenlerinden bin olan Enel'in
afişleri Varşova \ e Münih Şehir Mize-
si ile Wilanow Afiş Mûzesi'nin kole'Ksı-
yonunda yer alıyor.
llk uluslararası ödülünü Cannes Fılm
Şenlıği Afiş Yanşması'nda alan sanat-
çı, Çekoslovakya Devlet Tiyatrosu'nun
sahnelediği 'Keşanlı Ali Destanf -:yu-
nunun dekor ve gıysile-
ri ilede 1975 yılın-
da Pans Ulusla-
rarası Sinema
Sergısi'nin
büyük ödü-
lüne değer
görülmüştü. Çalış-
malan Graphis (Is-
viçre). Novum (Al-
manya). Graphıc
(Almanya) ve Mo-
dern Publıcity (ln-
giltere) gibi dergi ve yıllık-
larda genış bir şekilde
yer alan Ertel, ilk tiyat-
ro afişleri sergisini
1969 yılında Istanbul'da
Türk-Alman Kültür Mer-
kezı'nde açtı.
Mengü Ertel'in son çalışmalan 17 Ni-
san'dan itibaren Dolmabahçe Kültür Mer-
kezi'ndesergılenecek. 'Bü>ütmeler" baş-
lığını verdiğı sergisinde sanatçı, dıjıtai bas-
lu tekniği kullanılarak çok büyük ebat-
lara getirilen son dönem grafik çahsna-
lannı sergiliyor. Sergi, 30 Nisan'a dek her
gün 10.30-19.30 saatleri arasında Dokna-
bahçe Kültür Merkezi'nde izle> icilere su-
nulacak.
Kamış kalem, aüp götürdü beni
I. thap Hulusi Ödülü'nü Türk grafik
sanatçısı thap Hulusi'nin elinden alan
Ertel, 1988 yılında lstanbul ŞehırTiyat-
rolan 'nda yeniden sahnelenen Keşank AIi
Destanı'nın dekorlanyla Tı> atro \e TV
Yazarları Derneği Ödülü'nü kazandı.
1989'da Colorado Internatkmal FosterEx-
hibition'a katıldı 1992 de Muhsin Ertuğ-
rul Yüz Yaşında etkınliğınde scrgı açtı.
1993 yılında lstanbul Holiday Inn Ote-
li'ninbütündekoratifpanolannı tasarla-
dı ve gerçekleştirdi.
Grafik Sanatçılan Derneği "nin turu-
cu üyeleri arasında yer alan ve bu <kr-
Bugün artık hiçbir şey sanat
değildir, her şey de sanattır.
Günümüz sanatçılannın
enstalasyonlannda, aykın
öğelerle birçok güzellik ya da
gözden kaçmış peİc çok
aynntıyla karşılaşabiliyoruz.
B'u gibi yapıtlar 'resim'
tanımlamasına girmiyor, ama
sanat tanımlaması içinde...
Ben, resmin sınırlan içinde
dolaşıyorum. Çağdaş
olanaklardan da
vazgeçemiyorum. Günümüz
çağdaş sanatçılannın yaptığını,
grafik sanatçısı çok önceden
beri
yapıyordu.
"TeüiTurna"
neğin başkanlığmın yanı sıra çeşitli dö-
nemlerde Sinematek'in genel sekreter-
liğı ve başkanlığını da yürüten Mengü Er-
tel, 1994-98 yıllan arasında TRT'nin
Cumhuriyete Kanat Gerenler yapımın-
da dizinin sunuculuğunu yaptı. Dizinin
bır bölümü Koç Sistem tarafından CD-
Rom olarak önümüzdeki günlerde piya-
saya sunulacak.
Mengü Ertel'in Dolmabahçe Kültür
Merkezi'nde yer alan yapıtlan, çok et-
kilendıği. böceklerin yaşamını anlatan
'Mkrocosmos' filminden de izler taşıyor.
Sergide. özellıkle böceklerin omurgala-
n ve bacaklanndan yola çıkılarak gercek-
lestirilmiş işler dikkat çekiyor.
Mengü Ertel ile son sergisi ve grafik
sanatı üzerine konuştuk.
- Dolmabahçe Kültür Merkezi'nde
açüan serginizde dijital baskı yöntemiy-
le bü\ütülmüş vapıtlannızı sergüiyor-
sunuz. Büyütülmüş işleriniz sergiye adı-
nı da veriyor. 'Büyütmeler' nereden yo-
laçıkryor?
MENGÜ ERTEL - 2000 yılına gir-
meden bir sergi açmak istiyordum. Ti-
yatro ve sinema lcahramanlannm yer al-
dıgı bir dizi yapmak, bunlan amblemleş-
tirmek gibi bir düşünceydi bu. 1998'in
Haziran ayında çalışmalara başladım.
Yıllardır birikmiş olan eskizlerden de
yola çıknm. Ve elıme birkalem geçti. Hat
sanatında kullanılan kesık, kamış uçlu,
hat kalemi... Bununla çalışmaya başla-
dım. Hat sanatında kalem oyunlanna,
gölgelemeye, birbirinı takip eden çizgi-
leri meydana getirmeye çok müsait bir
kalem bu. Bu kalemle portreler çizme-
ye başladım ve 15 resim yaptım.
Dijital baskıyla bûyütüldü
- Peki, bu çahşmalan büyütme fikri
nasıldoğdu?
Bu sergiyi önce, Maçka Sanat Gale-
risi'nde açmayı düşünüyordum. Bu ga-
leride açılmış olan pek çok sergi, mekâ-
na göre tasarlanmış çalışmalardan olu-
şuyordu. Ben de çalışırken. burada açıl-
mış daha önceki sergilerden farklı ola-
rak, enstalasyonun dişmda, resimsel bir
şey yapmaya çalıştım. Galerinin karele-
rindenyolaçıktım. 10/10.20/20 ve 30/30
boyutlannda çalıştım. Maçka Sanat Ga-
lerisi taşınınca başka bir mekân aramak
zorunda kaldık ve Dolmabahçe Kültür
Merkezi'nde açmaya karar verdik. Fakat
burası büyük bir alana yayıldığı için yap-
tığım çalışmalan büyütme zorunluluğu
doğdu. Böylece çalışmalar dijital baskı
ile bûyütüldü. Aslında birkaç tane res-
mi büyütmek istiyordum, ama orijinal-
ler çok küçük olduğu için ve mekâna
uygun olması amacıyla bütün yapıtlar bü-
yütüldü. Dijital baskı böyle bir amaçla
ilk kez kullanılıyor. Dijital baskının kom-
pozisyonu bozmadan büyümcye ohmalr
tamması da çok önemliydi benim için.
- Sergiyi teknik ve biçim olarak daha
önceki calışmalannızdan farklı bir yere
koyabüir miyiz?
Bu tamamen benim sergım... Doğurdu-
ğu heyecan oluşuma güç katıyor. Top çı-
kıyor, karşımdakine gidiyor, sonra tekrar
bana dönüyor. Kısaca, çığ gibi büyüyor.
- Retrospektif düşünüyor musunuz?
Yaşım itibanyla bu serginin önce ret-
rospektif olduğunu düşündü herkes. Ama
bu sergi tamamen yeni çalışmalardan
oluşuyor.
- Çahşma sürecinizde belli bir kısrtla-
ma içine giriyor musunuz?
Rastlantısal öğelere yer veriyorum.
Rastlamaya çalışıyorum, eski çalışmala-
nma bakarak. Ömeğin bu sergide kul-
landığım kamış kalem, alıp götürdü be-
ni... Akışkanlığı içinde olağanüstü bir
devingenlik var.
- Grafikle haşır neşir okluğunuz ilk
günlere dönecek olursak, değişen ya da
değişmeyen çok fazla şey var mı?
Sanata sevgim hiç azalmadı, hep ço-
galdı bu süre içinde. Çocukluğumdan
bu yana hep sanatın içinde, sanatçılarla
birlikte oldum. Bu büyük bir mutluluk.
Bu işe başladığımız 1950'li yıllarda atöl-
yeler açük. O zaman guaj, boya, kâgıt yok-
tu. Teknıkler çok zayıftı, her şeyi kendi
kendimize icat etmek zorunda kalıyor-
duk. Akademi'nin ve güzel sanatlann
ilk mezunlan, yani okullu olanlar, Bü-
lent Erkmen, Sadık Kanunustafa gibi
bugünün önemli isimleri. Onlar resmi
grafikçiler. Ondan önce alaylılar vardı,
ben de alaylıyım.
Grafik her şeyden beslenebiHyor
-Grafik sanaünı, sanat alanlannın tü-
münden birtaknn öğeier taşKhğı için 'piç'
olarak değerlendiriyorsunuz...
Evet. Bugün artık hiçbir şey sanat de-
ğildir, her şey de sanattır. Aklınıza ge-
len her şey sanatsal bir biçimde ortaya
konabiliyor, tartışılabiliyor. Günümüz
sanatçılannın enstalasyonlannda, aykı-
n öğelerle, birçok güzellik ya da gözden
kaçmış pek çok aynntıyla karşılaşabili-
yoruz. Bu gibi yapıtlar 'resinı' tanımla-
masına girmiyor, ama sanat tanımlama-
sı içinde... Ben, resmin sınırlan içinde do-
laşıyorum. Bu sergide olduğu gibi çağ-
daş olanakJardan da vazgeçemiyorum.
Grafik her şeyden beslenebiliyor, yarar-
lanıyor. Günümüz çağdaş sanatçılannın
yaptığını, grafik sanatçısı çok önceden
beri yapıyordu.
- Kurumlara bağh olarak yapbğınız
işler lasıtiamalar getiriyor mu?
Belli bir üne sahip oldukça, ticari iş-
lerde daha serbest davranabiliyorsunuz.
Örneğin. bir amblem konusunda daha
ustaca, daha rahat hareket edebiliyorsu-
nuz. Söz hakkınız daha fazla.
- Onat Kutlar. 'Gündemdeki Sanatçı
Mengü Ertel'' başhklı yazısında stzi 'med-
ys yarabcılanndan* biri olarak nitelen-
diriyordu, buna katüryor musunuz?
Benim çok yönlü bır yapım var. Sine-
mayla, tiyatroyla, resimle -tıpkı grafik sa-
natı gibi- her alanla ilişki içindeyim. Bu
yanlış bir tanımlama değil. Örneğin
TRT'de 'Cumhuriyete Kanat Gerenler'
adlı bir program yaptım. Yapılması ge-
rekiyordu, yapabileceğıme ınandım ve ce-
saretle girdim bu işe.
lstanbul Devlet Opera ve Balesi, üç bölümlük 'Kanşık Duygular' adlı yapımı sunuyor
'Sonkiüçdört' Erdal Uğuriu, 'Eski Şarkılar' Nil Berkan ve 'Aşka DairNe Yoksa' Hülya Aksular'm koreografısryle sunulan soyut, teatral ve komikçizgilere \akın baleler. (Fotoğraflar: KUBlLAY TUNTUL)
Üç koreograf ve üç yenilikçi çalışma...
GÜL ERÇETİN
Erdal Uğuriu. Hülya Aksular \e Nil Berkan' ın
ayn dünyalan. ayn tarzlan. ayn duygulan yan-
sıtan deneysel çalışmalan. îstanba'ı Devlet Ope-
ra ve Balesi'nin yeni yapımı Kan^k Duygular'da
bir araya geldi. Dekor tasanmını Ernin Uçer'ın,
kostüm tasanmını Şanda Zjpçı rm hazırladığı
yapımın ışık düzeni de Metin Koçtürk'e ait. So-
yut, teatral ve komik çizgilere yakın baleleri bir
araya getiren Kanşık Duygular 9. 23 ve 30 Ni-
san tarihlerinde AKM Konser Sılonu'nda izle-
nebilecek.
Kanşık Duygular'ın ilk bölümünde koreogra-
fısini Erdal Uğurlu'nun hazırladığ;! 'Sonkiüçdört'
yer alıyor. Yapıtta Michael Nyman % e Michael Re-
issler'in müzikleri kullanılıyor. Soyııt, sürTealis-
te yakın bir üslup taşıyan yapıtın adı. Uğurlu'nun
hazırlıklann hayatımızdaki yerini gösterme ça-
basından kaynaklanıyor: "Yaşamımız boyunca
her şeye hazniaıuyoruz. Aşka, gc«sterr>e, sınava,
hatta öliune_. Bütün du\guları bir hazuiıktan
sonra yaşıyoruz. Duygunun performansa geçme-
si, başlavıp bitmesi ise bir anlık bir şey.' Sonkiüç-
dört. Yaşandı ve bittı..." Yaşlıbirin«anındaönem-
li bir hastahgı \arsa ölüme duygusal olarak yak-
laşır, yaklaşın.. Sürekli sorun eder bunu kafasın-
da ama performans bir kerede yaşaıur biter."
Sanatında Salvador DaU'den çoi etkilendıgıni
belirten Erdal Uğuriu da sahne üzerinde resim ya-
pıyoradeta: "ÖzeUikle çekmeceü kadınlanndan
• Erdal Uğuriu, 'neoklasik' olarak tanımladığı 'Sonkiüçdört' adlı yapıtta
Nyman ve Reissler'in müziğiyle, hazırlıklann yaşamımızdaki yerini
gösterme çabasında. Hülya Aksular 'Aşka Dair Ne Yoksa' adlı teatral
koreografisinde 'gerçeği', Kürşat Başar'm metniyle Eleni Karaindrou'nun
müziğini anlatıyor. Nil Berkan ise ilk kez Türk sanat müziği bestelerinden
yararlanarak yaptığı koreografisini komik unsurlarla zenginleştiriyor.
ve desenlerinden çok etkileniyorum Dali'nm. Biz-
de deklasik balede danstekniğindeki flgürler ger-
çekdışıdır. Normal insanlar parmak uçlarında dur-
maz örneğin. Çok gerçek dışı geliyor bu bana. Do-
layısiyla neoklasik bir iş benim yaptığım. Neokla-
sikte ise merkezkaç kuvvetinin etkisi çok yoğun-
dur. O merkezkaç kuvveti Dali'nin desen format-
lannda da çok belirgindir. Bu ikisini bağdaşürdun."
Söz, izleyici üzerinde etki yapıyor
Kanşık Duygular'ın ikinci bölümünde Hülya
Aksular'ın 'Aşka Dair Ne Yoksa' adlı teatral ko-
reografisi yer alıyor. Eleni Karaindrou'nun mü-
zikJerinin kullanıldığı bölümde kullanılan me-
tinler Kürşat Başar'a ait. Daha önce Beko Dans
Tiyatrosu'nun 'Kozalak' adlı yapımında yine
Kürşat Başar'ın metninden yola çıkmış olan Ak-
sular, dansla sözü birleştirme nedenıni şöyle açık-
lıyor: "Yaşamımın her döneminde duygularunı
birebir, hemen aktarmaktan yanayım. Yaşam çok
kısa. İçimizde sakladıgımız şeyleri paylaşırsak
doğruyu daha kolay ve rahat bulunız gibi geliyor.
Bu nedenleyapıtlanmda da hep gerçeğe değimne-
ye karar verdün ve gerçeği anlatırken işin içine söz
girdiği zaman izleykiyle çok daha kısa >oldan bu-
lusuyorsunuz, kalplerini mıncıklayabiliyorsunuz."
tlİc kez sadece koreografi yaparak dans etme-
yen sanatçı. kendi bölümünde sesini kullanıyor
yalnızca ve üç dansçınm da aslında Hülya Aksu-
lar'ı anlattığını söylüyor. Ancak yine de dans
ederken ortaya çıkan yapıtı göremediği için da-
ha çok heyecan duyduğunu belirtiyor sanatçı.
Hülya Aksular, Devlet Opera ve Balesi için ilk
kez bir koreografi yapıyor. Kozalak'tan sonra
idareden teklif almanın kendisini çok keyiflen-
dirdiğini, şimdi bir smav verdiğini belirtiyor. Ge-
lecekle ilgili çok gerçekçi düşleri olduğunu söy-
leyen Hülya Aksular, büyük sahneler olursa çok
daha farklı işler ortaya koyabileceğini vurgulu-
yor: "Yirmi-\inmibeş dakikada küçük bir sahne-
de derdinizi anlatabilmeniz çok güç. Ancak en
büyük avantajım üç büjük starta çahşmak. On-
lara çok güveniyorum."
Aksular'ın koreografısinde terk edilen Cem'i
canlandıranOktayKeresteci, bir sonraki bölüm-
de komik bir rol üstleniyor. Kariyerinde ilk kez
bir komik balede rol alan Oktay Keresteci hem
komik bir balede rol almanın hem de çok farklı
iki karakteri canlandırmamn kendisi için heye-
can verici bir tecrübe olduğunu belirtiyor.
'Çok keyifli bir çahşma gerçekleştirdik'
'Eski Şarkılar' başhklı son bölümde ise Türk
balesinde ilk kez Türk sanat müziği bestelerin-
den yararlanılıyor. Arif Sami Toker, Alaattin Ya-
vaşça, Erol Sayan, Zeld Müren ve Amir Ateş'in
bestelerinin kullanıldığı bölümün müzik yönet-
meni Serdar Yalçın.
Daha önce de Bayram Sabahı adlı çalışmasın-
da Balık Ayhan'm müzikleriyle Türk ezgilerin-
den yararlanmış olan ve koreografilerini genel-
likle komik unsurlarla zenginleştirmeyi yeğle-
yen Nil Berkan, başlangıçtaki kaygılannı şöyle
dile getiriyor: "Hiç denenmemiş bir ise kalkışır-
ken çok endişeli oluyorsunuz. Proje oluşurken dü-
şünce aşamasında bile iki buçuk ay harcadun.
Ancak sonuçtan memnunum. Dansçılar da artık
tarzıma ahşmışü ve çok ke>ifli bir çahşma gerçek-
leştirdik."
Bayram Sabahf nın yurtdışı turnesindeki başa-
nsı üzerine yönetimden yine Türk müziğiyle bir
koreografi yapma teklifi alan Berkan'ı en çok mut-
lu eden şey, bu çalışmalar sayesinde kayıtlarda kal-
mış çok değerli Türk bestecilerini yabancı izle-
yicilerle buluşturabilmek.
L A R ?
Andrea Bocelli
opera sahnesinde
• JUdl Dench'e bir
ödüldaha... 21 Mart'ta
en iyi yardımcı kadın
oyuncu dalında Oscar'ı
kazanan, 17 Mayıs'ta
Barrymore'da
düzenlenecek olan
törende Shakespeare
Birliği tarafından
verilen Drama
Sanatlannda
Mükemmellik
Ödülü'yle
onurlandınlacak. Dench
şu an New York'ta
David Hare'in 'Amy's
View' adlı oyununda
oynuyor.
• Andrea Bocelli
pop kanyenne son
vererek opera dünyasına
gırmeye hazırlanıyor.
Albümleri 20 milyon
adet satan, Celine Dion
ile Oscar töreninde bir
düet seslendiren Italyan
tenor, sonbaharda
Detroit'teki Michigan
Opera Tiyatrosu'nda
Massenet'in Werther
operasında başrol
üstlenecek. Sanatçı
operada başanlı olursa
pop kariyerini tamamen
bırakacağını açıkladı.
• Emir Kusturica
yaptığı açıklamada,
NATO'nun
Yugoslavya'ya
müdahalesini haksız ve
mantıksız saldınlar
olarak değerlendirdi.
1954 yılında
Saraybosna'da dünyaya
gelen yönetmen,
annesinin ve oğlunun
|Bnîefmi1)omba tehdidi
altında geçirdiklerini, bu
bombalann sivil
Anıavutlara da bir yarar
getireceğini sanmadığını
belirtti. Uzun süredir
Yugoslavya dışında
yaşayan Kusturica,
Miloşeviç'in
yaptıklannı kesinlikle
onaylamadığını. ancak
onunla aynı yöntemi
kullanan NATO'nun,
Miloşeviç'in yerini
sağlamlaştırmaktan
öteye gidemeyeceğini
vurguladı.
• Pablo Picasso ya
esin kaynağı olan
sevgililerinden Dora
Maar'ın bir büstü Paris
Bulvan'ndan çalındı.
1936-43 yıllan arasında
Picasso ile birlikte
yaşayan Maar'ın büstü
Paris'te açık havada
sergilenen tek Picasso
yapıtıydı. Dört kopyası
daha bulunan yapıt bir
milyon frank değerinde.
• Gabrlele
Salvatores geniim
türündekı "Chromosoma
Calcutta' projesini
şimdilik erteledi.
Salvatores, önümüzdelu
günlerde Domenico
Starnone'nin 'Denti'
adlı kitabını sinemaya
aktarmaya hazırlanıyor.
• Gwyneth
Paltrovv Âşık
Shakespeare'den sonra
yeni filminde de erkek
kılığına girecek.
Paltrow, Jeanette
Winterson'ın 'The
Passion' adlı
romanından sinemaya
aktanlacak olan filmde
Villanelle karakterini
canlandıracak.
• Hayat Cüzeldlr
ve Âşık Shakespeare,
Oscar zaferlerinin
ardından şimdi de
gişede rekor kınyorlar.
Ikı film de, ABD'de en
çokizlenen 10 film
listesinde yer alıyor.
• BeatleS üzerine
yayımlanan bir
biyografik çalışmada
John Lennon ve Paul
McCartney'e ilişkin
ilginç bilgiler yer alıyor.
Kitapta, ikisi de
annelerini çok küçük
yaşlarda kaybetmiş olan
sanatçılann kendilerine
birer anne aradıklan için
evlendıklen. Lennon'ın
cinsel açıdan az geliştigi
ve McCartney'in de
cinselliğe karşı tamamen
ilgisiz olduğu
belirtiliyor.
• Clancarlo
Clannlni yeni
filminde, cinayete
kurban giden bir
sanatçının katilinin
peşine düşen
homoseksüel polis
komiserini
canlandınyor. Emidio
Greco'nun yönettiği
'Milonga' ısımli filmde
Claudia Pandolfi ve
Carlo Cecchi de rol
alıyorlar.
• Spice ClrlS'ün eski
üyesi Geri Hallivvell ilk
solo single'ını mayıs
ayında yayımlıyor.
"Lookat Me' adlı
şarkının video klibi
Prag'da çekilmiş.
Single'ı izleyen albüm
ise yaz aylannda
piyasaya çıkacak.
• Charlie Parker m
(Bırd) bronz heykeli.
yaşamını geçirmiş
olduğu Kansas City'ye
dikildi. Heykeliıı altında
'Kuş yaşıyor' yazıyor.
Caz müziğinin efsane
isimlerinden olan
Parker, heykelin
dikildiği tarihi Vine Jazz
District'de Count Basie
ve Dizzy Gıllespie gibi
sanatçılarla konserler
vermişti.
• Martin Scorsese
yeni filminin
hazırlıklanna başladı.
Sicilyalı ünlü banker
Michele Sindona'nm.
Vatikan'dan mafyaya
uzanan maceralı
yaşamını anlatacak
fılmin yapımcılığmı
Walt Disney Company
üstlenecek.
• Kevln Reynolds,
The Mexıcan adlı yeni
komedi filminin
çekimlerine önümüzdeki
yaz başlıyor.
• Chartie'nin
Melekleri film
oluyor... Bir zamanlann
ünlü TV dizisınden
esmlenen'filmde
Jacklyn Smith'i
Angelina Jolie. Kate
Jackson'ı Dre\\
Barrymore, Farrah
Fawcett'i de Cameron
Diaz canlandıracak.