Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyel î
İmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Ya>ın Yonetmenı: Orhan Erinç
T Genel Yayın Koordınatöru. Hikmet
Çetinkaya 0 Yaznşlerı Mudurü İbrahim
Yıldız • Sorumlu Mudür. Fikret tlkiz
# Haber Merkezi Mudüru Hakan
Kara # Görsel Yönetmen Fikret Eser
tstıhbarat Cengiz Yıldınm 9 Ekonomı Özlem
Yüzak 0 Kültür Handan Şenköken • Spor
Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler Sami
karaören # Düzeltme Abdullah Yazıcı 0
Fotograf Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge:
Edibe Buğra 0 Yurt Habeıien. Mehmet Faraç
Yaym Kurulu llhan Selçuk
(Başkan), Orhan Erinç. Oktay
Knrtböke. Hikmet Çetinkaya,
Şükran Soner. Ergun Balcı,
Ibrahim Yıldız, Orhan Bursalı,
Mustafa Balbav. Hakan Kara.
AnkaraTemsılcısı: Mustafa Balba> Ataturk Bulvan
No: 125. Kat:4. Bakanlıklar-Ankarâ Tel 4195020 (7
hat). Faks 4195027 0IzmırTemsilcısı Serdar Kıak,
H.ZıyaBlv. 1352S 2 3 Tel 4411220, Faks 4419in
0AdanaTemsilcısı:ÇetinYiğenoğlu, inönuCd. 119
S No:l Katl.Tel:363 12 11, Faks: 363 12 15
Muessese Muduni îstün Akmen 9
Koordınaîor AhmetKonılsan 0 Muha-
sebe Bülent >. ener • Idare Hüseyin
Gûrer» Bılgı-lşlem NûlİnalABıİgı-
sajarSıstem Muıüvet Çiter#SaU5
FazUetKnza
MEDYA C: • Yönetım Kunılu
Başkanı - Genel Mudur Gülbin
Krduran # Koordınator Reha
Işıtman # Genel MudürYaniııncısı
Se>daÇobao Tel 514 07 53 -
51395 80-51384«Ml.Faks:SI384G
Vavımlayan \e Basaa: Yenı Gûn Haber Ajansı, Basm \e Yavmcılık \ Ş
Tûrkocagı Cad 39 41 Cağaloğlu 34334 Ist PK.246 Sırkccı tstanbul Tel «K212I 512 05 05 (20 hat) Faks (0 212)513 85 95
6MART1999 lmsak:4.59 Güneş: 6 25 Öğle: 12.23 Ikindi: 15.32 Akşam: 18.06 Yatsı:
THY'nin sigara
yasağı
• ANKARA (ANKA) -
Türk Hava Yollan, iç hat
seferlerinde uyguladığı
sigara içme yasağını 1
Nisan'dan itibaren tüm dış
hat seferlerinde de
yürürlüğe koyacak. Türk
Hava Yollan'ndan yapılan
yazılı açıklamada, sigara
tiryakiliğinin kişısel bır
karar oldugu belirtilerek.
kapalı yerlerde içilen
sigaranın kullanıcı
olmayanlann da sağhğını
olumsuz yönde etkilediği
kaydediidi. Açıklamada.
'"Dünyanın belli başlı
havayolu şirketlerinde
yürürlükte olan sigara
içme yasağını
seferlerimizde
uygulamaya başlamak
çağdaş. bir davranıştır"
denildi.
Lisansüstü
eğitim
• ANKARA (ANKA) -
1999 MayısDönemi
Lisansûstû Eğitime Giriş
Sınavı (LES) başvurulan
8-19 Mart günleri arasında
gerçekleştirilecek.
Yurtiçinde veya
yurtdışında lisansûstû
eğitim görmek isteyen
adaylann LES"e girmesi
zorunlu bulunuyor. LES,
23 Mayıs günü yapılacak.
2. çocuk isteği
azaldı
• ANKARA (ANKA) -
Evlı kadınlann üçte
ikisinin ilerde başka çocuk
ıstemedıklen, gebelikten
korunmak için tüplerinı
bağlattıklan bildirildı.
Hacettepe Üniversitesi
Nüfus Etütleri Enstitüsü
tarafından hazırlanan
Nüfus ve Sağlık
Araştırmasında.
kadınlann çok fazla çocuk
doğurmak istemedikleri
belirlendi. Araştırmada,
kadınlara geleceğe
yönelik dogurganlık
tercihlerinin sorulması
ûzerine, evli kadınlann
üçte ikisı ilerde başka
çocuk istemedikleri
yanıtını verdi.
Lise ve üniversite mezunu kadınlann üçte ikisi, gecekondu bölgesinde oturan kadınlann yüzde 60'ı kocasmdan dayak yiyor
'Erkek egemen kiiltiir kachnı eziyor'İPEK YEZDANİ
Dünya Kadınlar Günü Türkıye'de de
coşkuyla kutlanırken, Türk kadırunın Cum-
hunyet dönemindekı kazanımlanna ve sa-
yısız yasal düzenlemelere karşın araştır-
malar. kadının gerek ış ve ev yaşamında,
gerekse sosyal ve sıyasal yaşamda hâlâ
"erkek egemen" kültürün baskısı altında
olduğunu ortaya kojTjyot Kadın Dayanış-
ma VakfVnm "Orta ve Üst Sosyo-Ekono-
mik Düzeydeki Ailelerde Kadına Vönelik
Şkldet" konulu araştırmaMna göre. Türki-
ye'de lise ve üniversite mezunu kadınla-
nn üçte ikisi, gecekondu bölgesinde otu-
ran kadınlann da yüzde 6O'ı kocasından
dayak yiyor.
MorÇatı Kadın Sığınağı Vakff nın araş-
tınnasında da. şiddete maruz kalan kadın-
lann yüzde 54'ünün sosyal güvencesinin
• Kadın Dayanışma Vakfı'nın araştırmasına göre, evli
erkeklerin yüzde 25'i eşlerine hizmetçi gibi davranarak
emir veriyor. Erkeklerin yüzde 76'sı geçim sıkıntısı çekse
bile eşinin ücretli bir işte çalışmasına izin verfniyor.
olmadıgı, yüzde 42'sinin ise ailesindeki er-
kek üyelerin kocanın şiddetini destekledi-
ği belirlendi.
Kadın Dayanışma Vakff nın araştırma-
sına göre, evli erkeklerin yüzde 25'i eşle-
rine hizmetçi gibi davranarak emir veri-
yor. Erkeklerin yüzde 76'sı geçım sıkıntı-
sı çekse bile eşinin ücretli bir işte çalışma-
sına izin vermıyor.
Kadınlann yüzde 41 'ı kocası tarafın-
dan küçük görülüyor, yüzde 26"sının ze-
kâsı da kocası tarafından küçümsenıyor.
Kocalann yüzde 62'si kadın onun düşün-
cesine katılmazsa kızıyor, yüzde 42'sı ev
işleri zamanında yapılmadığında sinirle-
niyor, yüzde 74'ü bağınp kızıyor, yüzde
35'i de başkalannın yanındakadını küçük
düşürüp hakaret ediyor.
'Geleeeğim Elimde'
MorÇatı Kadın Sığınağı Vakfı'nın ge-
çen yıl 8 Mart'ta çıkardığı "Geleceğun
Elimde" adh kıtapta ıse 1990-1996 yılla-
n arasında Mor Çatı'ya başvurmuş ve sı-
ğınmaevinde kalmış kadınlann deneyım-
lenyle bırlikte istatistıki bilgiler yer alıyor.
MorÇatı Kadın Sığınağı Vakfı'nın araş-
tırmasına göre. 1990-1996 yıllan arasın-
da sığınmaevıne başvuran şiddete maruz
kalmış kadınlann yüzde 54'ünün sosval
güv encesi yok.
Bu kadınlann yüzde 71'ı ev kadmı \e
yüzde 75'ine şiddet kocası tarafından uy-
gulanmış. Şiddete maruz kalan kadınla-
nn yüzde 42'sinin ailesindeki erkek üye-
ler kocanın şiddetini desteklerken, ailele-
rin yüzde 20'si kadına ılgisiz kalıyor, ka-
dına destek olanlarsa sadece yüzde 7 ora-
nında.
Mor Çatı'nın araştırmasına göre sığın-
maev ine başvuran kadınlann yüzde 95' inin
çocuğu var ve eşlerden yüzde 60"ı çocu-
ğa karşı da şiddet uyguluyor.
Araştırmaya göre kadınlar şiddete en
çok 19-29, sonra da 29-39 yaşlan arasın-
da maruz kalıvorlar.
Yükseköğretimde kalite sorunu
'Öğrendmerkedi
eğitim anlayışı
benimsenmeli'
e-posta : tan (S prizma. net.tr
İstanbul Haber Servisi -
Yükseköğretimde kalitenin
sürekli geîiştinlmesi ıçineği-
timin heraşamasında üniver-
site bileşenlerinin katılımcı-
lığının sağlanması ve kalite-
nin her aşamada denetlen-
mesi gerektiğı vurgulanarak
öğrenci merkezli bır eğitim
anlayışınınbenimsenmesı ıs-
tendi.
Üniversite Ögretim Üye-
leri Derneği'nce İTÜ lşletme
Fakültesi'nde dün "Yükse-
köğretimde Sürekli Kalite
Geliştirme'* konulu bir kon-
feransdüzenlendi. Üniversi-
te Öğretım Üyelen Derneğı
Başkanı Prof. Dr. KadirEr-
din. derneğin. öteden berı
yükseköğretımın sorunlan-
nı ortaya koymayı ve sorun-
lann çözümünde çağdaş çö-
zümler geliştirmeyi amaçla-
dığını belirtti.
Erdin, derneğin özgürce
bilim üreten ve sorgulayan.
I
Belki yakında kapağı
Troy gibi çevrilerek
açılan başka bira
şişeleri de üretilecek.
Ne var ki, hiçbirinin
içindeki bira Troy
olmayacak.
Ekim 1998.. Türkıye çevrilerek açılan bira
şişesi ile tanıştı Ve Troy'un Türk biracılığına
getirdiğı tek yenilik kapak değil.
bilgiyı toplum yaranna sunan
bir üniversite için çalıştığını,
ancak yükseköğretim siste-
minin merkezıyetçi yapısi)-
la bilimsel üretimi azaltan ve
suskunluğa neden olan bir
durumda oldugunu kaydetti.
Konferansı veren Marma-
ra Üniversitesi Mühendislik
Fakültesi Dekanı Prof. Dr.
Nüket Yetiş, fakültelerinde
eğıtimin kalitesinı arttırmak
amacıyla uyguladıklan "Top-
lamKaHteYönetimi" ^ K Y )
yaklaşımını anlattı. "Sürek-
li Kalite Geliştirme" (SKG)
ve TKY'de liderlığin çok
önemli oldugunu anlatan Ye-
tiş. bu sistemde misyonun ve
vnzyonun iyi belırienerck hiz-
met olarak kabul edilen eği-
tim sürecinin her aşamasın-
da kalite denetıminin yürü-
tüldüğünü söyledi.
Yükseköğretimde sürekli
kalite geiiştirme yöntemiyle
yöneten ve yönetilen aynmı
yerine; eğitim sürecinin öğ-
renciler, ögretim elemanlan,
toplum. iş dünyası ve girdi
sağlayanlar arasında paydaş
ilişkisini ön plana çıkardığı-
nı kaydeden Yetış, eğitim sü-
recınde her sorunun yaşa-
yanlarla birlikte yürütülen
ortak çalışmayla çözüldüğu-
nü belirtti.
Yükseköğretimde kaynak-
lann yeterli oldugunu ancak
kaynaklann yanlış kullanı-
mı nedeniyle sorunlar yaşan-
dığını söyleyen Yetiş, kalite
düşüklüğünün nedeninin kö-
tü yönetim oldugunu belirt-
ti.
Kadınlar ne istiyor?
'Eşit işe eşit
ücret verilsin'
Kadınlann beklentilen şunlar:
- Cinsel taciz ve kadına >önelik şiddet son bulsun.
- Her türlü dil, din, cins, ırk aynmcılığı ortadan kalk-
sın.
- Kadını aşagılavan yasalar uygulamadan kaklınlsın.
- Kadın haklan lehıne venıden düzenlenen yasala-
rın yaşama geçınlmesını sağlayacak mekanızmalar
oluşturulsun.
- Kadınlann calışma koşullan yeniden düzenlensin:
eşit işe eşit ücret verilmesi sağlansın.
Ferre'nin 2000yüı kürkü
Gianfranco Ferre. kürklere yer verdiği 1999-2000 sonbahar-kıs, kre-
asyonunu İtaha'da tanıttı. Modacmın defılesine katılan mankenler
oldukçacesurgörüntülersergilediler. Milano'daki modagünleri dün,
Versace'nin koleksiyonunu tanıtmasıvla noktalandı. (Fotoğraf: AP^
İmza kampanyası
Oğrencflerin
OSS tepkisi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Ankafa lise ve dershane öğrencileri
temsilcileri, ağırlıklandınlmış ortaöğ-
retim başan puanı ile alan tercihi uy-
gulamasınınkaldınlması istemiyle im-
za kampanyası başlattı.
Ankara lise ve dershane öğrencileri
temsilcileri; 1999 ÖSS için Yükseköğ-
retim Kurulu (YÖK) tarafından getiri-
len ağırlıklandınlmış ortaöğretim ba-
^arı puanı vealanagöretercıhin "eşh-
sizliğe" >ol açtığı gerekçesiyle ıptalinı
ıstedi. Yüksel Caddesi'nde dün birba-
sın açıklaması yapan öğrencıler. yenı
sistemin meslek liselerine üniversite
kapısını kapattığına da dikkat çektıler.
Meslek lisesı öğrencılenne sadece mes-
lek yüksekokullannı tercıh hakkı tanı-
yan sistemin müktesep haklan ihlal et-
tiğini söyleyen öğrencıler, ağırlıklan-
dınlmış ortaöğretim başan puanının
adil olmadığını savundular.
Eğıtim-Sen, İHD. Öğretmen Dün-
yası. Emeğın Partisı. Öğrenci Velileri
Derneğı. Tüm Sosyal Sen ve Tüm- Bel
Sen'in de desteğıni alan öğrenciler, şu
görüşlen dile getirdiler:
"Anav asadaîd eşitlik ilkesi gereğince
agırtıklı ortaöğretim başan puanı uv-
gulamasının sona erdirilmesini ve her-
kese eşit koşullarda üniversite egitimi
hakkı verilmesiniistiyonız. Reform ya-
pıyorum. diyerek üniversitc giriş sına-
vını tek basamağa indiren deviet arbk
herv ıl daha fazla insanın üniversite ka-
pısında kalnıasına ncden olacak. Ağır-
lıklı ortaöğretim başan puanı. Anado-
lu. fen ve kolej öğrencilerinin yarartan-
dıklan bir avncalık haline gelivor. Da-
ha önce özel okullar arasında var olan
eşitsizlik şimdi devletokullan arasında
yarahlıyor. İstanbul'daki bir dev let li-
sesi öğrencisi ile Hakkâri'deki bir dev-
let lisesi öğrencisi. sınavda aynı başan-
vı göstermiş olsalar bile aralannda on-
İarea puan farkı olacak. Ağıriıklı orta-
öğretim başan puanı nedeniyle yıllar-
ca dersanelere taşınmak ve milyonlar-
ca lira ödemek zorunda kalacağızT
MESELA DEDIK ERDAL ATABEK
/
şte siz de gördünüz kı dünyanın
en mutîu insanlan arasındayız.
Macar Profesör Dr. Mihali Faİan-
filan (soyadı uzun ve söylenmesi
zor) dünya ülkeleri arasında •
4
ldm
daha muthı?" araştırması yapmış.
Biz, Italya'yı, Ispanya'yı, Isveç'i,
Batı Almanya'yı, Kanada'yı. tsviç-
re'yi sollamış geçmişiz. tşte bu ha-
ber hepimize ilaç gibi geldi. Öteki
ülkelerin neden mutsuz oldugunu
da araştınnz, ama öncelik Türki-
ye'de. Neden mutlu oluyoruz? Işte
bu haftaki konumuz bu.
Mutluyuz işte, n'aber?..
Yaptığın isten keyif
alacaksın...
Mutluluğun püf taraflanndan
birisi buymuş. Bizim de bu iş-
te üstümüze yoktur. Çalışmayı tam
bir keyif durumuna getirmişizdir.
Sabah işe giderken canımız sıkıhr-
sa da işyerine gidince kafamızı to-
parlamak için keyif çayımızı içeriz.
Günlerden pazartesi ise haftanın
maçlan konuşulup etraflı bır ana-
liz yapılır.
Salı günlerinin sabah sohbeti
muhtelifkonularüzerindedır. Çar-
şamba günü siyasete aynlmıştır.
Perşembe günü alışveriş, cuma gü-
nü ise hafta sonu ne yapılacağı mu-
habbet konusu olur. Bu arada ikin-.
ci çaylar içilip biraz işe bakılır. Ney-
se ki öğle tatiline az kalmıştır ve ça-
lışma temposu daha yükselemeden
düşmektedir. Temponun düşmesı
tansiyonlan da düşürür ve keyif ar-
tar. Oğle tatili yanm saat önceden
başlar, bir saat sonraya sarkabilir.
Öğleden sonra sindirim için bir sa-
at rehavete aynlmıştır. Sonraki sa-
atler içinde zaten yolunda gitmek-
te olan işin bir parçasına bakılır,
tam hızını alacakken çalışma günü
biter.
Yani bizim çalışma hayatımız ol-
dukça keyiflidir. Canımızı sıkan tek
nokta alınan paralann azhğıdır ki
Macar profesör de zaten mutluluk-
ta paranın rolünün az oldugunu söy-
lüyor. Bu arada sayıları oldukça
fazla olan ve durmadan artan vatan-
daşımız da işsiz kalarak iş stresin-
den kurtulmuşlardır. Bu da mutlu-
luğumuzun artmasında önemli bir
puandır. Herhalde Almanya ile în-
giltere'yi bu ek puanlarla geçtik.
Avrupa Avnıpa, duy sesimizi...
Milletçe spor yapıyoruz...
Oporun mutluluk nedenlerinden
O birisi oldugu da ortaya çıkmış
bulunuyor. Bu alanda da pek çok ül-
keyi geride bırakmış durumdayız kı
mutluluk yanşını kazanıyonız. Bir
kere. otomobili olanlar için bütün
yollar bir yanş pistidir. Sabah ak-
şam yollarda ne ralliler yapılıyor
ki görenlerin dudağı yanhr. Yanş-
mak için değil de bir yerden bir ye-
re gitmek için araba kullanan biça-
reler yollarda kendini korumak için
neler yapıyor neler.
Rallicilerbirarabanın arkasına ta-
kılıp selektörlerini yakıp söndürür,
sağınızdan girip solunuzdan çıkar.
lki üç araba birden yanşa girer ki
nerenizden neyin geldiğini bile-
mezsiniz. Ama tek sporumuz oto-
yollarda değil. Yayalanmız da iki ya-
nı park etmiş arabalarla dolu yol-
larda gelıp geçen arabalann arasın-
da yürümek için kimi zaman engel-
li koşu. kimi zaman yüz metre, ki-
mi zaman da maraton olan bir spo-
ru yapmak zorunda kalırlar. İşte
milletçe turp gibi olmamızı bu spor-
lara borçluyuz. Yolunuza araba gi-
remiyorsa o zaman da yollar çeşit-
li nedenlerle köstebek yuvasına çev-
rilip bırakılmıştır. Burada çukurla-
ra düşmeyip irili ufaklı çıkıntılara
basıp sıçramak için dağcıhk, sual-
tı sporlan, yamaç paraşütü gibi spor-
larla uğraşmış gibisine bir perfor-
mansınız olmalıdır. Memleketin
doğusunda kış aylannda yollar kar-
la kaplandığı için buradaki vatan-
daşlanmız da kış sporlan yapma
olanağına kavuşmaktadır. Kısaca-
sı milletçe spor yaptığımız için ts-
viçre'yi bu puanlarla geride bırak-
tık. Mutluyuz mutlu.
Hobilerimiz çok
çeşitlidir...
J jTobilerin de mutluluk nedeni
l î oldugunu ortaya koyan araş-
tırmacı gazeteci (pardon psikolog)
Macar meslektaşımız. hobilerimi-
zin önemini de bize göstermiş ol-
du. En önemli hobilerimizden bi-
risi, köprünün kenanna dayanıp de-
nıze saatlerce bakmaktır. tşte bu
hobi çoğumuzu günün stresinden
kurtanr. Sonra biri gelir, köprünün
kenarına dayanır ve başını göğe
kaldınr.
Haydi bakalım, bu kez de topla-
nan kalabalık dakikalarca göğe ba-
kar. Kimse de "Bu adam neyin ne-
si, gökte ne gördü de bakıyor?" de-
mez. Bu "bakma hobimiz"
1
hemen
heryerde geçerlidir. Kahveninönü-
ne oturup gelen geçen kıza kadına
bakmak da pek sevdiğimiz bir ho-
bımizdir. Bunlar erkek hobileri. Ka-
dınlanmızın hobilerine gelince, on-
lar da kim kiminle ne yapmış mu-
habbetine gönül vermişlerdir.
Bu hobiyle içlerini döküp stres
atarlar. Eğer bu muhabbet stresi
kesmezse o zaman da kimin başı
derde girmişi bulup ağlayıp sızla-
yarak içlerindeki hicranı boşaltır-
lar. Bu da büyük bir ferahlama yön-
temidir. tşte böyle hobilerle bütün
Avrupa ülkelerini geçmişizdir. Ame-
rika'yı da geçiyorduk ki onlar şu
Clinton - Monica dalgasıyla üstü-
müze çıkıverdiler. Alacağın olsun
Amerika. Bizim başkanlarda biraz
Amerika'ya bakıp ders alsınlar. Bi-
zi nasıl mutlu edeceklerini de öğ-
rensinler.