Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 18 ARALIK 1999 CUMARTESİ
HABERLER
DUN\ADA BUGUN
ALtStRMEN
Gâvura Gâvur Demek
Gözümüz aydın a dostlar! Hepimiz hızJa Avru-
palılaşıyoruz. Soldan sağa, yukandan aşağıya
Avrupalılaşıyoruz.
Neredeyse, sokakta dikkatsiz terbiyesizin biri
. karşıdan gelene çarpsa, çarpılan adam, şapka-
sını kibarca çıkanp soracak:
- Ne o Beyöfendi, yoksa siz Avrupalılaştırama-
dıklanmızdan mısınız?
Utanan hamervah hemen tutum değiştirecek:
- Affınızı istiıtıam ederim Beyefendi, Avrupalı-
iaştınlabilmeye çabalayanlardanım.
Avaıpalılaşma çabaian zaman zaman gözleri-
mi yaşartıyor.
Siyaset sahnesinde bir türiü yerini bulamamış
olan, mafya ilişkileri söylentileri bir zamantar ay-
yuka çıkmış bulunan, bir ara da, "Laikliğin yeni
tanımını anyorum" diye onu kuşa çevinmeye ça-
lışan Mesut Yılmaz, şimdilercte özgürlük hava-
riliğine soyundu.
Yalnız Mesut Bey değil, FP'den de ne numa-
ralarnenumaralar...
istanbul Belediyesi'ndeoruç tutmayanlara ye-
mek çıkıyor, kimi çevreler ramazanda oruç tut-
mayanlara hoşgörü gösterilmesini istiyor.
Daha ileri gidenler de var.
Fazilet Partili Mehmet Elkatmış, Başbakan
Ecevrt'e mektup yazarak, Nevşehir'e gelen Hıris-
tiyan hacı adaylan için kilise yapılmasını istiyor.
Bilmem siz bunlan nasıl karşılıyorsunuz? Ben
acı acı gülüyorum.
•••
Şimdiden söyleyebilirizfciartık yeni bir döne-
me girdik. Bundan böyle her türlü herzeAvrupa-
hlaşmak adına yenecektir.
Bilmem neden, kıyakemeklilik isteyen kimi mil-
letvekilleri. kendi aylıkJannı Avrupalı pariamenter-
lerie karşılaştırarak haklılıklannı ileri sürmediler?
öyle ya! Öyle bir devirde yaşıyoruz ki "Avru-
pa 'da böyle bizde de olmalı" dediniz mi akan su-
lar durur, herkes "Haaa Avrupa'da öyle ise me-
sele yok, daha önce söyteseydinizya kardeşim"
deyip susar.
Eskiden bile kullanmışlardı bu yöntemi; Türki-
ye'de benzin fiyatlannın yüksek olduğunu söyle-
yenlere, "Eee Avrupa'da da şu kadar" demişler-
di. Gerçi birkaç münafık çıkıp da, "A be karde-
şim, Avrupa'da öğretmenin, memunın, üniver-
site öğretim üyesinin, işçinin de ücreti şu kadar;
onu neden hiç dile getirmiyorsun?" yanıtını ve-
rip pişmiş aşa biraz soğuk su katmıştı ama, on-
lar yine bildiklerini okumuşlardı.
Bu arada kimi FP'liler de takryyelerinin yanı sı-
ra, asıl amaçlanna yürümeterini kolaylaştıracak
bazı önlemleri de hemen gündeme getirdiler.
Örneğin FP'li Bülent Annç, siyasi parti kapat-
malannı eleştirdi.
Oysa siyasi parti kapatma Yunanistan hariç
Avrupa'nın bütün ülkelerinde var.
Yine aynı zat, TCK'nin 312. maddesinin tüm-
den kaldınlmasını talep ediyor.
Oysa Avrupa'nın bütün ülkeierinin ceza yasa-
lannda demokrasiyi korumak için 312 benzeri
maddeler var.
Evet, bizim 312. madde bugünkü şekliyle de-
mokrasiye ve de ceza ilkelerine aykın, ama yapıl-
mast gereken onu düzettmek, kaldırmak değil.
•••
Her neyse, hummalı bir Avaıpalılaşma çabası
içindeyiz. "
Biz bu yola ilk, Avrupa'nın o zamanki efendisi
Ingilizlerin dürtüsüyle 1839 Tanzimat Fermanı ile
girmiştik. İlk insan haklan bildirgemiz sayılacak
metin, Avrupa patentliydi. Artık ırk, dil, din aynlı-
ğı ortadan kalkıyordu.
Tanzimat kafasıyla ilgili kanımcaen güzel hikâ-
ye şudur
Bir gün biri, bir gayrimüslim vatandaşa sokak-
ta "gâvur" demiş.
Adam hemen karakola gkJip şikâyet etmiş.
Zaptiye de, şikâyet edileni bir güzel paylamış:
- Ulan sen artık gâvura gâvur demenin yasak
olduğunu bilmiyor musun?
Avrupalılaşryoruz a dostlari Artık gâvura gâvur
demek yasak, sakın unutmayın!
ANAP'ın bölge toplantısı
10 maddelik
Güneydoğu reçetesi
MAHMUTORAL
DhARBAKIR
ANAP'ın 11 ilın il ve mer-
kez ilçe başkanlannın ka-
.nlmuyla iki günden bu ya-
na sürdürdüğü genişletil-
miş Güneydoğu bölge
toplantısı sonuçlandı.
Toplantının sonuç bildir-
gesınde Güneydoğu Ana-
dolu'nun demokratikleş-
mesi ve ekonomik kalkın-
masının sağlanması için
10 maddelik bir reçete
açıklandı.
10 maddelik reçete
şöyle: "Temelhakvehür-
riyetierin önündeki engd-
ler kaldırumah. Sağtanan
bans ortamnu korumaya
özen gösterümeli. Mevcut
OHAL uygulaması kakb-
nlmah, OHAL Valiliği
böigenin ekonomikve sos-
yal yapısuu koordine ede-
cekbir yaprya kavuşturul-
mah tnsan hakhn laının.
mah, demokratik hak ve
özgürtükkr Bah standart-
lanna uygun halc getiril-
meli. Terörden zarar gö-
reo vatandaşlara devlet
mutiaka yardun etmeli.
Köyedönüş projesi tudan-
dınlmah. GAP 2000 yıb-
na kadar tüm sosyal hiz-
metkmiebnükte tamam-
lanmah. Özfemle bekknen
yerel yönetimler reformu
yasa tasansı bir an önce
Mecfis'te yasalaştmlmak
Eğhim konusundaki böl-
gesel dengesizlikler mutia-
ka düzettilmeti. Doğu ve
Güneydoğu Anadohı böt-
geteri memuriann sürgün
yeri olarak görûhnemeli,
bu vasıtayla bölge insanı
h *
Yıhnaz'm açtklamas
Öte yandan ANAP Ge-
nel Başkanı Mesut Yıl-
maz'uı önceki gün Diyar-
bakır'da yapüğı açıklama-
lanHADEPDiyarbakırll
Başkanı Ali Ürkut yo-
rumladı. Ürküt, partüeri-
nin milyonlarca insanın
oyunu almasına karşın
Meclis'te temsil edilme-
diğini belirterek erken se-
çünin gündeme gelmesi
gerektığinı söyledi.
Mesut Yılmaz'ın "De-
mokrasi Kürtün de Tür-
kündehakkT dedığıni be-
lirten Ürküt, "Daha önce
verflen sözler gibi havada
kalmamasını umuyoruz"
diye konuştu.
Kamuoyundan gelen tepkilerle 3 milletvekili imzasmı çekti. Öneriyi verenler, sahiplenemiyor
DSP, 'kıyak'tafireverdiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ka-
muoyunda "kıyak eroekühk'" olarak bili-
nen öneriye gelen sert tepkiler üzerine baş-
ta DSP olmak üzere bazı milletvekillen
destek olmamakaran aldılar Ancak, siya-
siparti gruplan, daha önceki Danışma Ku-
rulu karan gereği, bugün görüşülmesi ka-
rarlaşünlan öneriyi bu sabaha kadar çalı-
şıp çıkarma konusunda uzlaşmaya vardı-
lar. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nun
DSP'li üyelerinden Ramts Savaş, 150 bin
depremzede ailesinin yaşam mücadelesi
verdiği bir ortamda böyle bir önerinin ge-
tınlmesının "yakışıksız'' olduğunu, ret oyu
vereceğinı söyledi.
TBMM kulislennde milletvekillennin
birbölümü önenye karşı oy kullanacakla-
ruıı açıklarken MHP ve ANAP grup yö-
Iiderier
Anadohı'da
ZONGULDAK/ELAZIĞ
(Cumhuriyet)-Elazığ'daya-
pımı tamamlanan Özlüce
Barajı Cumhurbaşkanı Sû-
kyman Demirel'in kaalaca-
ğı törenle hizmete girecek.
Başbakan Bülent Ecevit de
bugün uzun bir aradan sonra
politıkaya aüldığı ilk seçim
bölgesi olan Zonguldak'ta
Madenci Anıtı önünde dü-
zenlenecekmıüngde jıırttaş-
lara seslenecek.
Cumhurbaşkanı Demirel,
bugün Elazığ'da ilk olarak
Özlüce Barajı'nı hizmete
açacak ve tesiste inceleme-
lerde bulunacak. Demirel,
Özlüce Barajı'ndan sonra,
Elazığ'da Kaya Karakaya
Fen Lisesi, Salim Hazar-
dağlı llköğretim Okulu ve
Hıdır Sever Lisesi'nin açı-
lışlannı yapacak.
Başbakan Ecevit de bu-
gün 13.00'te Zonguldak
kent merkezindeki Maden-
ci Anıü önünde miting dü-
zenleyecek. Ecevit daha
sonra vilayeti, ardından da
Genel Maden-tş sendikası-
nı ziyaret edecek. Daha son-
ra Türkiye Taş Kömürü Ku-
rumu Genel Müdürlüğü'ne
geçecek olan Ecevit'e bura-
da bir brifıng verüecek.
neticileri, diğer siyasi parti gruplanna kı-
yak emekliliğin, bugün yerine dün gece-
den başlayarak gerekırse sabaha kadar ça-
hşıp çıkanlması önensıni götürdüler. Par-
tiler. gündemdekı dığer tasanlarla birlik-
te, kıyak emeklilik yasası çıkartldığı tak-
dirde de, genel kurulun bugün çalışma-
ması ve yann da bütçe görüşmelerinin baş-
latılması konusunda uzlaşmaya vardılar.
Siyasi partilerin grup başkanvekilleri, TB-
MM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı
Metin Şahin ile Emekli Sandığı bürokrat-
lan bu çerçevede dün gece bir araya gele-
rek dunım değerlendirmesi yaptılar.
Emekli Sandığı bürokratlannın öneri ya-
salaşırsa, milleuekıli emeklilerine ek bir
zammın söz konusu obnadığuu ilettikleri
öğrenildi. Kulislerde, milletvekillennin
sürekli kıyak emeklilik önerisini tartıştık-
lan gözlenirken "gece yansı operasyo-
nu"nun altında. yasanın bir an önce çıka-
nlıp tepkilenn daha da büyümesinin en-
gellenmesinin yattığı ifade edildi.
İmzalarmı çekenler
Hükumet ortaklan bu- yandan öneriyi
"geceyansıoperasyoDu" ile MecUs'ten ge-
çirmek için harekete geçerken kamuoyun-
dan gelen tepkilen de dikkate alan bazı
mılletvekıllen öneriden imzalannı çekti-
ler. Imza sahıplerinden DSP"lı Hasan Me-
tin, GaRar Yakın ve FP li lrfan Gündüz
imzalannı çektıklermı açıkladılar.
Öneri, DSP grubunda da tartışma yarat-
tı. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu üye-
lerinden Ramıs Sa\-aş, önerinin göriişüldü-
ğü gün hasta olduğu için toplantıya katıl-
madığını vurgularken öneriyi "j'akışıksız''
olarak niteledi. Savaş, "Bir yandan bütçe
imkânlan kKrth dn-erek devlet memuria-
rma ancakyüzde lŞmaaşartışıöngörülür-
ken milktvekili maaşlannda bir kalemde
300 miht>nun üzerinde arüş yapdmasının
hiçbir haklı gerekçesi olamaz. Diğer \-an-
dan sadece 2 \ıl mflkrvekifliği maaşı üze-
rinden Emekli Sandığı'na primödeyen bt-
rinin millervekilliği maaşı esas alınarak
emekh >apıfanası da doğru değüdir. SSK
banyor,diyeemekHikyaşmıdaha>
i
wıiyük-
setttik t lkemizde kamu personel rejimin-
deld adaletsiziiğ] düzehmek için çaba sar-
fetme\en millenekili arkadaşlanmızu
bö\1e bir kanun teklifini kinılerden kazet
alârak haorladıklaruıı soru\orum. Ret
oyuvereceğim. Eğer kanunlaşırsa da Ana-
yasa Mahkemesi'nde açılacak iptal davası
için ilk imzayı ben atacağım" dedi.
DSP İstanbul MıUet\'ekdi Erol Al da,
öneriye karşı oy kullanacağını açıkladı.
DSP 'den çok sayıda milletvekilinin öneri-
ye karşı oy kullanması beklenirken bazı
milletv'ekilleri haberler nedeniyle dün gün
boyu kulislerde gazetecilerle tarüştı.
DYP lideri Tansu ÇiBer de kamuoyun-
dan gelen tepkilen dikkate alarak dün par-
ti grubunu "bu önerinin karpsında ohm"
diye uyardı. Ancak bu konuda bır grup ka-
ran alınmazken aralannda Grup Başkan-
vekili Saflet Ankan Bedük. Genel Başkan
Yardımcısı Hayri Kozakçıoğtu'nun da bu-
lunduğu bazı D\'P'lüer. önennın aleyhin-
de oy kullanacaklannı bildirdıler.
1ĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇlN
TABÎİ KI AHAVA5AMAHKENlEfl
VASADAKİ M
Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, verdiği uyarı cezasını kaldırdı
Yiîksel, Ankara DGM'de kahyorANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Hâkimler ve
Savcılar Yüksek Kurulu
(HSYK),AdaletBakanlı-
ğı Teftiş Kurulu'nun An-
kara DGM Cumhuriyet
Savcısı Nuh Mete Yük-
»el'in görev yerinin değiş-
tirilmesi istemini yennde
buhnadı. Kurul, Yüksel'e
önce uyan cezası verdi,
daha sonra da bu cezayı
"geçmiş skâinin iyi olma-
a* nedeniyle kaldu-dı.
HSYK, dün yaptığı
toplantıda Adalet Bakan-
lığı Teftiş Kurulu'nun
Yüksel hakkmda başlatı-
lan sonışturma çerçeve-
sinde görev yeri değışikli-
ğiyle cezalandınlması is-
temini içeren raporunu
sonuçlandırdı.
HSYK'nin Başkanı Adalet Ba-
kanı Hikmet Sami Türk ile Adalet
Bakanlığı Müsteşan thsan Erbaş
dünkü toplantıya katılmazken ba-
karun yerine Yargıtay'dan gelen ye-
dek üye Yalçın Kalay, Erbaş'uı ye-
rine de müsteşar yardımcısı Hüse-
yin Turgut kurulda yer aldı.
HSYK, teftiş kurulunun Yük-
sel'e hâkim ve savcılara verilebile-
cek en ağır disiplin cezası olan
Kırsehir valisi İrfan Kurucu'dan suclama
Resmi doiredeMHP scdtaruıtı
MEHMET ATILGAN
KOtŞEHtR- Vali İrfan Kurucu. MHP'li
II Daimi Encümen Üyesi Omer Yaşar"a agır
ithamlarda bulunarak, resmi kurumlara alm-
maması konusunda kaymakamlıklara, bele-
diye başkanlıklanna birer genelge gönderdi.
Kurucu, II Özel Idaresi'nde bir odayı MHP
amblemleriyle süsleyerek parti bürosu gibi
kullanan Yaşar'ı. "4ş takipcüiği nüfus suiisti-
mattiği, parti nüfuzunu kötü>e kuDanma ve
dolayısi}1a kendine çeşitii menfaat sağiaına
amaa gütmtkk" suçladı.
Kurucu'nun, Ömer Yaşar'a karşı ahnroa-
sı gereken önlemleri de şöyle snaladı: "Ü
"meslekten çıkarma"dan bir önce-
ki ceza olan "görevyeri değişikliğr
cezası verilmesi istemini kabul et-
medi. Kurul oybirliğiyle aldığı ka-
rarla, Yüksel'e önce en hafif ceza
olan "uyancezas'' verdi, daha son-
ra da bunu Hâkimler ve Savcılar
Kanunu'nun 70. maddesine göre
kaldu"dı. Söz konusu madde, hâkim
veya savcı hakkında ilk kez disip-
lin cezası isteniyorsa, o kişinin geç-
Özel İdare Müdüriüğü binasında daha önce
kanunsuz ve usulsüz olarak Omer Yaşar'a
tansisedidiğj anlaşüanodadakieş\abr tama-
men boşaitdaca&r. Özel İdare Müdürtüğü,
adı gecenin bu oda>i kuflanmaya başladığıve
tetefon tahsisinden itibaren bu telefonla >ap-
öğı tüm görüşmelerin ajTintıb faturalan ay-
hk olarak tek tek çıkanlacak, faturalar ken-
disinden tahsili ediletektir.
Kamu kurum lannda her ne sebepk ve her
kimohırsa otsun iş takq>çifiğine.pepoe adam
talap kapı kapı dolaşttran, parti ve nüfuz su-
nstinıaEyapanlaraveher ne sebepieohırsa oi-
SUB kendierine menfaat sağlamakiste>enbu
gibi insanlara izm verihneyecetir."
mişteki sicil durumu dikkate alına-
rak verilen uyan cezasınüı kaldın-
labileceğini öngörüyor.
Ankara DGM Cumhuriyet Sav-
cısı Nuh Mete Yüksel, TBMM'de
"türban şovu" yapan FP'den istan-
bul Milletvekili seçilen MerveKa-
vakçıhakkındayürüttüğu soruştur-
ma çerçevesinde TBMM Başkan-
lığı'na Kavakçı'nın milletvekilli-
ğinin kaldınhnası istemini içeren
fezleke gönderdi. Yüksel,
Meclis BaşkanlığYndan
Türk vatandaşlığı kaybet-
tirilen Kavakçf nın doku-
nuhnazlığuun kalduılma-
suıa ilişkin bir ışlem yapı-
lamayacağı yönünde yanıt
gelmesi üzerine de hare-
kete geçti.
Yüksel, Kavakçı'ya
yurtdışı yasağı konulma-
sma ilişkin başvurusu ka-
bul edildikten sonra, Ka-
vakçı'nm ifadesinin alın-
ması için emniyete yazı
yazdı. Kavakçı, kendisine
bu yazıyı tebliğ etmeye
gelen görevlilere kapıyı
açmamış ve bazı FP'li mil-
letvekillerin kendisine
destek vermeye gebnesi
üzerine de olay büyümüş-
tü. Akşam saatlerinde Ka-
vakçı'nın evine gıden Yüksel, en-
gelle karşılaşınca tebligat ıletile-
memişti. Yüksel'in bu hareketi
eleştirilmiş, Adalet Bakanlığı da
Yüksel hakkmda sonışturma baş-
latmıştı. Sonışturma sonucunda,
Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu,
" Yüksel'in görevini doğru ve taraf-
sız biçimde yerine getirmediği" ge-
rekçesiyle "görevyerinmdeğiştirfl-
mesi" önerisinde bulunmuştu.
Damştay tetkik hâkimleri
'Veküleryasoma
yetkisini kötiiye
kullatuyor'
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Damştay tetkik hâ-
kimleri, Anayasa Mahkeme-
si'nce 8 kez iptal edilen dü-
zenlemenin yenıden günde-
me getirilmesinin yasama
yetkisinın kötüye kullanıl-
ması anlamına geldiğini
vurguladılar. Düzenlemeyle
yürütme orgamna özellıkle
yargı organı üzerinde etkili
olma olanağı sağlanarak
yarguun siyasallaştuıhnası-
nın amaçlandığı bildinldı.
İstanbul Işçi Sendikalan
Platfomıu. 20 Aralık'ta "b-
>-akemeknliği
n
protesto gös-
terisı düzenleyecek.
Damştay tetkik hâkimleri
imzasıyla yapılan açıklama-
da, kamuo>
r
unda "kıjak
emeklilik'" olarak adlandın-
lan ve yasama organı üyele-
nnin kimi emeklilik haklan-
na ılışkjn düzenlemeler ge-
tiren *8 Vasânın^tfeha önte
Anayasa Mahkemesi'nte
iptal edildiğı anımsatıldı.
Yeniden TBMM gündemine
getirilen yasa teklifinın 5.
maddesinde makam ve yük-
sek hâkimlık tazminatı al-
mayı gerektiren kadrolarda
görev yapan kamu persone-
linden Bakanlar Kunılu'nca
belirlenecek olanlara "tem-
sfl tazminatı" adı altında ek
mali olanak sağlanmasının
da kamuo>
T
unda "rüşvet"
olarak değerlendirilmesi ne-
deniyle açıklama yapıldığı
belirtıldi.
'Hukuk devletine
aykın bir uygulama'
Hâkımlerin açıklamasın-
da şu görüşlere yer verildi:
"Anavusaya aykınhğL Ana-
yasa Mahkemesi'nce 8 kez
saptananve bu nedenle ipta-
ttne karar verilen düzenle-
menin yeniden gündeme ge-
tirilerek yasalaştınbnası
anayasa ile belirknen Türki-
ye Cumhurheti'nin sosyal
huknkdevkti nheliğine a> kı-
n ohnası yanında yasama
yetkisinın kötüye kullanıl-
masıdır. Ulkenm içinde bu-
huıduğu ekonomikve sosyal
kosultar gözardı edilerek ya-
sama organı üyeleriyie T-
SK Personel Kanunu, Hâ-
kimler ve Savcılar Kanunu,
Yüksek Öğretim Personel
Kanunu ve Devlet Memurla-
n Kanunu hükümlerine gö-
re makam tazminatı ve yük-
sek hâkimlik tazminatı alan
personetin mah' ve özlük
haklaruun iyilestirümesi yö-
nündeki bu düzenleme hem
ayncaukiı meslek gruplan
hem de aynı meslek gnıbu
içinde ayncahkh kesimler
oluşturnıaktadır."
Prof Dr Doğan Soyaslan,
kıyak emekliliğin yasalaş-
ması durumunda bunu
Emekli Sandığı'nın uygula-
yacağını anımsatarak yasa-
nın uygulanmaması için ku-
ruma başvııracağını söyledi.
Emekli Sandığı'nın üyesi
olmasının baş\
r
unı için ye-
terli olduğunu bildiren Do-
ğan So\aslan, "menfaat ba-
ğı" çerçevesınde bunun ın-
celeneceğini söyledi. Soyas-
lan, Emekli Sandığı'nın ya-
sayı uygulaması ve başvıı-
rusunun reddedılmesi duru-
munda idan mahkemeye
başvuracak. - /
-
Protesto gösterKİ
İstanbul Işçı Sendücalan
Platformu, "kıyak emekHi-
ğı" protesto edecek. lşçilerin
kitlesel protesto gösterisi, 20
Aralık Perşembe günü öğle
saatlerinde istanbul Büyük-
şehir Belediyesi önünde ger-
çekleşecek.Türk-lş'e bağlı
Türkiye MotorluTaşıt Işçile-
ri Sendikası (TÜÎvtTlS) Ge-
nel Sekreten Yurdal Şenol
yaptığı açıklamada. halkı
temsil etmek için halkın oy-
lan ile parlamenter olanla-
nn. tüm çahşanlar için "me-
zardaemekBBk" yasasını çı-
kartmışken şimdı de kıyak
emeklilik yasa tasansını
Meclis Komisyonu"ndan ge-
çirdiklerüıı ifade etti.
Bazı bılim adamlannın
"idambk suçtur" niteleme-
sıyle eleştirdiği "kıyak
emekhlik" girişimi tasansı-
m protesto eden DİSK Ege
Bölge Temsilcisi Musa
Çam. bölge mılenekillerini
uyararak tasanya karşı TB-
MM'de ret oyu kullanmala-
rau istedi. 'DlSK'e bağlı
Tüm Emekli-Sen Başkanı
Şevket Tunca da çalışan
emekçi kesimlerde bıçağuı
kemiğe dayandığına dikkat
çekerek "Emekh' maaşlan-
na 15 dakikada 367 milyon
fira zam yaparak rekor kı-
ran \ekillerimiz, SSK'H
emekUlere yüzde 15. Bağ-
Kurlulara da 1^-2 milyon
hrahk konıik zammı reva
görmekten arlannuyorlar"
diye konuştu
^FIR NOKTASIIORAL ÇALIŞLAR oralcatislar@turk.net
Ortaokul öğrencilerini, 12-13 ya-
şındaki çocuklan, yani küçücgk be-
beleri, öğretmenleri gelsin diye pan-
kart açtıklan için yakalayıp sorgula-
yan ve savcıya teslim eden Türk po-
lisi, Alaattin Çakıcı'yı sorgulayamı-
yor. Alaattin Çakıcı'nın sorgulana-
mamasına neden olarak Fransa ile
yaptığımız özel sözleşme gösterili-
yor. Tam güler misin, ağlar mısın tü-
ründen bir komedi.
Türk yargı sistemi yıllardır, Türki-
ye'nin altına imza attığı uluslararası
sözleşmelere rağmen, insanlanmızı
sırf yazıp çizdikleri için her gün yar-
gılıyor. Merak edenler gidip Anka-
ra'daki, Istanbul'daki, Izmir'deki, Di-
yarbakır'daki Devlet Güvenlik Mah-
kemeleri'nin gündelik yargılama tra-
fiğini izleyebiliıier. Büyük çoğunluğu-
nun Avrupa İnsan Haklan Sözleşme-
si'nin 10. maddesinde yer alan
"Herkes rfade özgürlüğü hakkına
sahiptir" hükmüne aykırı davalar ol-
duğunu görebilirler.
Yanlış anlaşılmasın, madem
DGM'lerde sözleşmelere aykın yar-
Çakıcı'nın Sorgulanması...
gılamalar yapıyoruz, o zaman Ala-
attin Çakıcı da sözleşmelere aykın
şekilde sorgulansın demek istemi-
yorum. Amacım bu çarpıklığa dik-
kat çekmek. imzaladığımız hangi
sözleşme, 12 yaşındaki ortaokul
öğrencisini sırf barışçı bir eylem
yaptı diye gözaltına alma olanağını
veriyor? Oradaki tereddütsüz polis,
ne oluyor da birden elini kolunu
bağlı hissediveriyor?
Haluk Kırcı yakalandığında İs-
tanbul Emniyet Müdürü Hasan Öz-
demir, yine bir çaresizlikten(!) söz
etmiş ve biz gazetecilere Kırcı gö-
zaltındayken şöyle bir açıklama
yapmıştı: "Adam bizi açlık greviyle
tehdit ediyor. Şekerhastasıymış, bu
yüzden konuşmuyor." Ben de o za-
man Özdemir'e şöyle bir cevap ver-
miştim: "Türkpolisisorgulama ala-
nmda çokyeteneklidir. Kimleri, kim-
leri konuşturmadı... Bu kez ne oldu
da eli kolu bağlanıverdi?"
• • •
Çakıcı, yaptığı çeşitli telefon ko-
nuşmalarında devletin üst düzey
yöneticileriyle ilişkisi olduğunu açık-
lamıştı. Bu ilişkilerin, çeşitli çıkarbo-
yutlan oiduğunu da bilmeyen kim-
se kalmadı. Çakıcı'nın, getirildikten
sonra hiçbir polis sorgulamasına
uğramadan hapishaneye gönderil-
mesinin ardında bu ilişkilerin rolü
mü oldu sorusu, herkesin aklına ge-
liyor. Hatta büyük çoğunluk, kesin-
likle böyle olduğunu düşünüyor.
Adalet Bakanı Türk ise bunun im-
zalanan sözleşme yüzünden yapı-
lamadığını söylüyor. Aslında, Alaat-
tin Çakıcı şu anda Türkiye'de ve ce-
zaevinde. Onu savcının da polisin
de sorgulaması mümkün. Cezaev-
lerinden kaç kez, hükümlü siyasile-
rin zoria polise ve MlT'e götürüldü-
ğünü biliyoruz. Çakıcı olayında zo-
ra da gerek yok. Kendisinin ortaya
attığı iddiaları bile sormak, bugüne
kadar karanlıkta kalmış birçok ola-
yı aydınlatabilir.
Burada can sıkıcı olan, Çakıcı'nın
neden ve nasıl sorgulanması ge-
rektiği konusunda bir umutsuzlu-
ğun yayılmış olması. Susuıiuk'un
ortaya çıkmasından bu yana, dev-
letin ve yargının sergilediği tutum
birçaresizliğe neden oluyor. Birçok
insan, "Alaattin Çakıcı sorgulansa
ne olur, sorgulanmasa ne olur? O-
nun devlet içindeki güç odaklany-
la ilişkisi olduğunu biliyoruz. Kim,
kime, neyisorup ortaya çıkaracak"
diyorlar.
Birtarafta 12 yaşındaki çocukla-
rı bile sorgulamaktan çekinmeyen
bir polis gücü, öte yanda hakkında
ortaya dökülmüş iddialan sormanın
bile birçok gerçeği aydınlatması
mümkün olan Alaattin Çakıcı karşı-
sında çaresizlik sergileyen Türk po-
lisi. Bir yanda, her gün yeni bir Av-
rupa sözleşmesinin altına imza atan
siyasetçiler.
Alaattin Çakıcı ile 1987 yılmda bir-
likte cezaevinde kalmıştık. Onunla
uzun uzun sohbetlerimiz olmuştu.
O zaman henüz yolun başındaydı.
Sonra, oyunun kendi kurallarını uy-
gulayarak, devlet içinde irtibatlar
bularak gücünü arttırdı, bir korku ve
para imparatorluğu kurdu. Şimdi
yolun neresinde merak ediyorum?
Çünkü, bu işlerde ayakta kalmanın
temel koşuîlarından birisi, devlet
içinde güçlü ilişkilere sahip olmak.
Onu Fransa'da yakalatan güçler,
bugün hangi noktadalar?
Çeteler dünyasıyla, devlet güçle-
ri arasındaki ilişki, Susurluk'ta bir
yara almıştı. Bu yara şimdi yeniden
onanldı mı? Yoksa, çetelerle hesap-
laşmaya çalışan bir eğilim güç mü
kazandı?
Türkiye, Avrupalı olduğu için mi,
yoksa çeteler devlet içinde hâlâ gü-
ce sahip olduğu için mi Çakıcı'yı
sorgulayamıyor?..
Bu soruyu sormak, hepimizin gö-
revi...