Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1SEKİM 1999 CUMA • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERİN DEVAMI
TURKI
Isfenbul _Y 18 Sinop Y 17 Adana B 26
Ecrne PB 19
Kcsaelı Y 19
pgiakkale PB 19
irmr Â~ 24
Meıisa A 23
Ayiin A 2 5
Deıizli A 24
Zcnguldak Y 16 Antalya
Samsun
Trabzon
Giresun
Ankara
Eskişehir
Konya
Sıvas
Y
Y
Y
PB
PB
B
PB
20
23
22
17
17
18
17
B 26 Kars
Mersin
Dıyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siirt
Hakkâri
Van
B
B
B
B
B
B
B
25
26
26
23
26
22
16
PB 14
Yurdun kuzey kesım-
teri parçalı çok bulut-
lu, Maımaranın doğu-
su ıte Karadenız bö)-
gesı yağmurlu, diğer
yetier az bulutlu ve
açık geçecek. Hava
sıcaklığı kuzeyfoatı ke-
stmlerde azalacak,
Doğu kesımlerde biraz
artacak. Ruzgârkuzey
ve batı yönlerden ha-
fjf ara sıra orta kuvvet-
te esecek.
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
PB
Y
Y
PB
PB
PB
PB
PB
10
10
9
14
15
14
16
19
Berlin PB 14 Moskova
Budapeşte PB 10 Aşkabat B 25
Madrid PB 23 Astana B 13
Viyana PB 14 Taşkent
Betgrad PB 16
B 29
;u B 23
Sofya PB 18 Bişkek B 27
Roma PB 24 Tiflis B 17
Atina PB 23 Kahire B 28
Münih PB 14 Zürih PB 15 Şam B 28
Paryalı bulutlu ^ Çok bulutlu
• •
GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK
UBaştarafı 1. Sayfada
teoiği bir süredir öne sürüluyor.
Hatta, IMF'nin önümüzdeki yıl bütçesinde neler
olnası gerektiğini hükümete bildirdiğinden söz
edtiyor. Bu haberter yalanlanmadı.
Jstelik, doğrular nitelikte haberler 2000 yılı büt-
çesinin Yüksek Planlama Kurulu'nda görüşülme-
siye biriikte kamuoyuna yansımaya başladı.
Ûstüne üstlük bir bakan; kamuoyu vicdanında
ye-tutan gerçeği seslendirdi.
Bürokratlann eleştirilere IMF'nin "bektentilerini"
öne sürerek karşı çıkmalan sert tepki gördü:
Sanayi Bakanı Kenan Tannkulu'nun IMF dayat-
malannın Türk hükümetinin hazırlayacağı bütçeye
tenel dayanak yapılmasına isyan eden şu sözle-
rin yadsımak olanaksız:
Bakan, YTP'de bürokratlann tutumuna dayana-
mayıp "Bu iş böyle olacaksa; çağıralım IMF'deki
Türk masası şefi Cottarelli'y, bize bir bütçe yap-
sır" dedi.
Bürokrasinin bütçeyi hazırlarken IMF'nin dayat-
malan doğrultusunda hareket ettiği böylece bir
kez daha ortaya çıktı.
Bu sonuç; yazım ışlemı dışında bütçenin hemen
her ana öğesinin IMF'den kaynaklandığını kanıtlı-
yor.
Getelim, demokrasimizi AB'nin onarmasına:
Avrupa Komisyonu raporu medyamızdaki aşırı
sevinç gösterılerini hak etti mi acaba?
Türkiye; AB'den yıllardır adaylığımızı kabul ve i-
lan etmesini istedi.
AB, yıllardır bize "birtiğin saptadığı kriteriere uy-
mamızı" söyledi.
Maastricht ve Kopenhag "kriterlerine göre" Tür-
kiye'nin atması gereken demokratik adımlan (ya-
ni üyelik koşullannı) sıraladı.
Açıktanan son Avrupa Biriiği komisyon raporun-
da üyelik müzakereJerine başlamak için öne sürü-
len "kriterler" ile düne kadar her başvurumuzda
karşımıza çıkanlan "kriterler" namı altındaki ko-
şullar aynı.
Yok dünle bugünün farkı!
Dün gibi bugün
Bugün ne dıyorlar: Işkence sıstematik olmamak-
la biriikte yaygındır. Insan haklan ve azınlıkların
(Kürtlerin) korunması konulannda ciddi eksiklikler
sürmektedir. Türkiye'nin Kıbrıs tutumu hem BM
karaıian hem de AB'nin pozisyonuna olan "uzak-
lığını" korumaktadır. MGK ve askerler, ülkenin si-
yasal yaşamında temel rol oynamaya devam edi-
yor. vs vs.
Dün de bunlan önkoşul olarak söylüyoriardı. Dü-
ne göre, AB "kriterierinde" azalma yok, artış var:
Dolaylı bir ifadeyle Öcalan'ın asılması istenilmiyoc
Raporda, "Türkiye, şitndi aday ülke olarak ka-
butedilmelidir" diyor. Ammavelakin ve "ancak, si-
yasi kriterleri tatmin edinceye kadar tam üyelik
müzakereleh bu aşamada başlatılamaz" diyen vu-
rucu bir saptamada bulunuyor.
AB'nin "kriterierini" yerine getirdikçe yenileri çı-
kar mı ya da Türkiye "kriterieri" eksiksiz çözümle-
yerek üyelik müzakerelerine kaç yılda hak kazanır?
Orası Allah'ın bileceği bir süreç.
Tam üyelik müzakereleri kaç yılda sonuçlanır, o
da denklemin bilinmeyen bir başka yanı.
AB'ye kaç yıl sonra üye olabiliriz? 5 yıl, 10, 15
ya da 20 yıl sonra mı?
Lafı geçince kimi bilgiçler 2020 yılında diyor, ki-
mileri de 2030. Üyelik Malta'dan sonra.
O günleri görmek istiyorsanız, uzun ömürlü ol-
maya, ta 2030'lara dek yaşamaya bakın.
Nasılsa 2020'de ya da 2030'da Demirel Cum-
hurbaşkanı, Ecevrt Başbakan.
AB raporunu olumlu bulduklanna göre yanna
hazırlanıyortar.
Üyelik müjdemizi onlardan duymak istemez
mtsiniz?
Yagmuriu
w
Atiııa yalııız kalacak'• Baştarafı 1. Sayfada
lığı'ndan üst düzey bir yet-
kili, komisyon raporlanrun
çok nadiren Konsey tara-
findan kabul edümediğini
belirterek "Bu rapor Hei-
sinki'de çıkar. AB, adayhk
statûsûnûn verilmemesi-
nin Türidye'yi daha da zo-
ra sokacağını biliyor. Bu
noktadan sonra daha da
uzaklaşürmamalan gerek-
tiğiııi düşünüyortar" dıye
konuştu.
Türkiye'nin adaylıgına
itirazlann Isveç, Danimar-
ka ve Yunanistan'dan gel-
diğine işaret eden yetkili,
îskandinav ülkelerinin ik-
na edilmesi dunununda
Helsinki'de tek başına ka-
lacak olan Yunanistan'm
daha fazla karşı çıkamaya-
cagını söyledi. Türkiye ile
Danimarka arasında geçen
hafta yapılan siyasi değer-
lendirme görüşmelerinde
Kopenhag yönetiminin
Ankara'nın adaylığı konu-
sunda yumuşadığı bildiril-
mişti.
Dışişleri yetkilisi, Yuna-
nistan'da gelecek yıl mart
ayında seçimlerin olacağı-
nı belirterek Kostas Simi-
tis hükümetinin başanlı ol-
makiçınülkesini EMU'ya
sokmayı planladığını kay-
detti.
Yetkili, Atına yönetimi-
nin bunu gerçekleştirmek
ıçin Almanya ile iyi geçin-
mek dunımunda olduğunu
söyleyerek "Almanya da
Türkiye'nin adaylığının
tescil edilmesini istiyor. Yu-
nanistan'uı Almanya ile
karşı karşıya kalmak iste-
meyecegi düşünülüyor"
dıye konuştu. Yunanistan,
Türkiye'nin adaylıgına
evet diyebilmek için Kıb-
ns sorununun çözümü ya
da Güney Kıbns Rum Yö-
netimi'nin tam üyelik sü-
reciyle ilgili bazı jestler
koparma peşınde. Atina
yönetimi, Ankara'mn
adaylık yolunun Kıbns'tan
geçtiğini belirterek istedi-
ği formülü açıklamıştı.
Dışişleri yetkilisi, Tür-
kiye'nin aday olmasının
diğer 12 ülkenin aday ol-
ması ile eşit ağırlıkta bir
durum yarattıgını belirte-
rek "Türkiye, 65 milyon-
luk nüfusuyla ve büyük
ekonomisiyle diğerlerin-
den farkhdır. Avrupa Par-
lamentosu'nda en az Al-
manya kadar ağırhğı ola-
caktır.
Bu da Avrupa'daki tûm
dengeleri değiştirecektir.
Almama bu değişiküği gö-
ze almıştır ve Türkiye'yi
yanına çekmek niyetinde-
dir. Çûnkû Almanya'da 3
milyon Türk nüfus var, di-
namik bir ekonomisi olan
Türkiye'de Alman yaö-
nmlan var, ild ülke arasın-
da bü>ük ticaret ortakhğı
var" dedi.
'Ekonomi yolunda9
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su>-Avrupa Birliği (AB) Komisyo-
nu'nun raporu, Türkiye'nin ekono-
mik alanda gelişme içinde olduğu-
nu, ancak siyasi kriterleri karşıla-
maktan uzak bulunduğunu göster-
di.
Raporda, Türkiye'nin büyük
orandaki genç nüfusundan kalitesiz
eğitim ve kötü ücretler nedeniyle
yeterince yararlanılamadığı belirti-
lerek, deprem sonrasında yaşanan
olaylann sivil toplumun güç kazan-
dığını gösterdiği görüşlerine yer ve-
rildi.
AB Komisyonu'nun önceki gün
Brüksel'de açıkladığı 38 sayfahk
"Üerieme Raporu", Türkiye'nin
sosyal, siyasi ve ekonomik alanda
AB standartlannın ne kadanna uy-
duğunu gösterdi. Aynntılı olarak
hazırlanan raporda, her alanda ya-
şanan en küçük ilerleme bile yer al-
dı.
Türkiye'ye uygulanan Avrupa
stratejisinin gerekli mali fonlann
kullandınlmaması durumunda tam
olarak uygulanmasınm zor olduğu-
nun belirlendiği raporda şu aynntı-
laryeraldı:
-ıktidardaki koansyon parbunen-
toda kesin bir çoğunluğa sahip (550
koituktan 354'ü). Yeoi parlamento-
nun kurulmasıvla biriikte, demok-
ratikleşmedeyaşamsalönernesahip
yasalann çıkanİmasına yöneük yo-
ğun yasatna faaüyetkrine başlandL
Yerd seçünlerde Kürt yanhsı HA-
DEP, aralannda Diyarbakır da c4-
mak üzere7 kentteçoğunluk ekleet-
ti.
- TBMM, DGM'lerdeki askeri
yargıçlann yerine sivil yargıçlann
getirilmesine ilişkin anayasal ve ya-
sal degişiklik yaptı. Bu reformun
doğnıdan etkisi Öcalan davasında
görüldü.
Bu reform DGM'lerin fonksiyo-
nunu geliştirmekle biriikte, savun-
ma makamına bu mahkemelerde
tüm haklann kullandınlması konu-
sundaki kaygılan değiştirmedi.
- Içişieri Bakanhğı'na göre arala-
nnda lsmaıl Beşıkçı'nin de bulun-
duğu 21 kişi Eylül 1999'da serbest
bırakudL
Ancak yasadışı örgütüyesi olmak
suçundan tutuklanan gazetecilerin
durumunda bir degişiklik olnıadı.
Saglık nedenkriyle serbest bırakı-
lan. ancak6 ay sonra yeniden eleab-
nacakolan Akın Bırdal'ın durumu
kajgı yaraöyor.
- Bir başka kaygı konusu sivil
toplum kuruluşu olan Toplumsal
Araştırmalar Vakfı'na (TOSAV)
Mayıs 1999'da yargı yolunun açıl-
ması. TOSAV, AB'nin 1997 yılında
finanse ettiği bir dergide "bölücü
propaganda" yaptığı gerekçesiyle
yargılanıyor.
- Basın özgûrtüğü açtsından du-
rumda son yılda berhangi bir deği-
şiklik yaşanmadı. Pölisin gazetecik-
re karşı uyguladığı şiddet, yerd ve
uluslararası insan haklan kuruluş-
lan tarafindan rapor edfldL
- Din özgürlüğü açısından. Lo-
zan Antlaşması ile tanınan, dini
azınlıklar ile diğer azınlıklara karşı
farklı uygulamalar sürüyor.
- Öcalan'a verilen cezanuı uygu-
lanması, Türkiye'nin öNim cezasını
kaldırmay a y önelik çabalannın bo-
şa gjtmesine neden olacakür. Bu
kapsamda ölüm cezasunn kaldınl-
masına yöneKk taslak yasanın TB-
MM"nin gündeminde olduğu anım-
sanmalıdır.
- Başbakan Ecevit'in Mart
1999'da Güneydoğu Anadolu'nun
sosyo-ekonomık kalkınmasına yö-
nelik olarak 100 milyon dolarlık ek
bir yatınmm iki yıllık bir sürede ya-
pılacağını açıklaması önemlidir.
- 1990'dan bu yanaflkkez tûketi-
ci fiyaüanndaki enflasyon düştü.
Borçlanma ve tanma beklenenden
dahafazlatransfer vapıunasua kar-
şın genel hükümet bütçesindeki açık
azaldı. Yapısal reformlan yaşama
geçirmeye kararb olan hükümet
parlamento gündetnine bu konula-
ngetirdi.
Yunanistan rahatsız olduHaber İvierkezi - ABiCDmJsyomt
?
mnv Târkiyc
ile ilgili raporu Atina'da rahatsızhk yarattı. Kotnis-
yonun Türkiye Raporu'nun açıldanmasından son-
ra Avrupa Parlamentosu'nda yapılan taruşmalar sı-
rasında olumsuz bir tavır sergileyen Alman sosya-
list parlamenter Klaus Haensch, Sosyalıst Grup
tarafindan ağır bir dille eleştirildi.
Atina muhabirimiz Murattlem'in haberine gö-
re Yunan Dışişleri çevrelerinden alman bilgiler
çerçevesinde Atina'nın raporla ilgili rahatsızlığı üç
önemli noktada toplanıyor. Buna göre raporda Ko-
penhag kriterlerine değinilirken Lüksemburg zir-
vesinden çıkan Türkiye ile ilgili maddelere yer ve-
rilmiyor. Yine raporda Yunanistan'ın taleplerini
içeren yol haritasına da değinilmiyor. Atina'yı en
çok rahatsız eden nokta ıse Türkiye'nın AB ile or-
taklık ilişkisıne girdiğı andan iribaren önemli mad-
di kazanımlar elde edecek olması. Yunanlı diplo-
matlara göreraporTürkiye'nin beklentılerinin de
ötesinde olumlu çıktı ve Ankara bu durumu sonu-
na kadar kullanacak.
Yunanistan Hükümeti Sözcü Vekili NikosAtfa*-
nasalds, düzenlediği basın toplantısında, AB Ko-
misyonu'nun raporuna ilişkin sorulan yanıtlar-
ken, "Abna'nu Türk-Yunan iüşkueri ve Türkiye-
ABSşkaerihakkındakitederiaçıktırvebinnınek-
tedir''dedi.
Basına yansıyan bilgılere göre ise Simitis. AB
toplantısına katılarak hükümetinin rapordan duy-
duğu rahatsızlığı dıle getirecek. Yunan basını AB
Komısyonu'nun raporunu, "Avrupa Türkiye'ye
kınnız) hah serdi" şeklınde değerlendırdı.
Muhalif gazeteler Simitis hükümetinin, rapo-
run hazırlanması aşamasında aktıfpolıtıka yapma-
dığını iddia ederken hükümete yakın basın organ-
lan Türkiye için her şeyin yeni başladığını behr-
tip "Çıkar oyunu şündi başhyor" yorumunu yap-
tılar. Türkiye Raporu'yla ilgili Avrupa Parlamen-
tosu'ndayapılan tartışmalar sırasında olumsuz bir
tavır sergileyen Ahnan sosyalist parlamenter Kla-
us Haensch, Sosyalist Grup tarafindan ağırbir dil-
le eleştirildi. Öte yandan Türkiye Araştırmalar
Merkezi Direktörü Prof. Dr. Faruk Şen, AB Ko-
mısyonu'nun açıklanan raporunun olumlu sinyal-
ler verdığıni söyledi. Prof. Şen şöyle konuştu:
"Avrupa Komisyonu'nun aldığı bu karar, Tür-
kiye'ye yönefik olumlu bir yaklaşun anlanuna gel-
meldedir.Böykceyeni komisyon, Lüksemburg Zir-
vesi'nde yapılan hatayı tamiredip Türkiye'ye aday
üye stanİsûnü venne konusunda adım atrnıs. obi-
caknr. Bu adımia biriikte. Günter Verheugen'm
önerikri doğrultusunda. Türkiye özeüikle ekono-
mideki iyikştirme kapsammda, pakette AB kay-
naklanndan yararlanmahdır. Bugüne kadar yılda
88 mttyar Euro'luk AB bütçesindcn yok denebile-
cekkadar azpay alan Türkiye,aralıkaymdaki Hel-
sinkiZirvesi'nde konu karara bağlandıktan sonra,
diğer aday ülkeler gibi bu fonlardan yararlanacak
fakat tam üyelik görüşmeleri Türkiye'nin Kopen-
hag kriterlerine uymasından sonra başlayacaktır.
Türkiye,Kopenhagkriterleri çerçevesinde. demok-
rasi ve insan haklan gibi konularda somut adım-
lar atmaya başlamışbr. Yaşanan deprem felaketi-
nin sonuçlanna rağmen AB. Türkekonomisüü bir
sorun olarak görmemektedir. Bu, aslında bizhn
tam olarak yapüğımız araşurmalarda gayet açık
bir biçimde ortayaçıkmaktadır. Son duyumlardan
hareket ettıgimLz zaman. Türkiye'nin üyeüğinin,
2011 ile 2014 yıUan arasında gerçekleşecek bir ge-
Bşme olacağmı görüyoruz. Böylece Türkiye, ileri-
deAvrupaParlamentosu'ndaItalya.Fransa,tngfl-
tere gibi büyük ülkelerin yanında ve 87 parlamen-
terle temsfl edilen, AB Komisyonu nda da 1000'in
üzerinde uzman çahşaran bir devlet konumuoa u-
laşacaknn" ; ş*
Askeri ceza yasa tasarısı
Komisyonda
iffet tarbşması
'Rektörler başörtüsü
terörü uyguluyor'
ChgenAcafa TÜRSAB ödiilü
tstanbul Haber Servisi - Türki>'e
Sevahat Acentalan Biriiği'nin
(IİJRSAB) geleneksel "1 milyon
dolann üzerinde döviz getiren sevahat
acentelerinin ödüllendirilmesi töreni"ne
katüan Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel, 1999 \ihnda turizmde dûş
kınkhğı yaşandığuu bildigini, olumsuz '
şartlardan birisinin de terör olduğunu
belirterek
tt
Almanya, resmen haJkına
'Türkiye'ye gitmeyin' diye çağnda
bulunmuştur. Buna biz ne yapabüiriz"
dedi. Demirel, Cemal Reşit Rey Konser
Salonu'nda düzenknen törende yaptığı
konuşmada, bu yıl geçen seneye göre
turist olarak y aklaşık \iizde 25'lik bir
azalma görûldüğunü söyledi. Daha
sonra Türkije'ye geçen yıl 1 milyon
dolar ve üzerinde döviz getiren 170
sevahat acentesinin temsilcisi sahneye
geİerek Cumhurbaşkanı Demirel ve
Turizm Bakanı Erkan Mumcu ile
biriikte objektiflere poz verdl Bu arada,
'Karun Hazineleri' Ue Elmah
Sikkeleri'nin Türidye''ye
getirilmesindeki katkılanndan dolavı
gazeted Özgen Acar'a, "TÜRSAB Özel
Odülü" verildi. Demirel, daha sonra
Metal Sanayicüeri Sendikası'nın
(MESS) 40. kuruluş yıldönümü
nedeniy le yapılan törene kaOldL
Törende Demirere "Türkiye'nin
Sanayikşmesinde Yüzyıhn Önderi
Ödülü" verildi Toplantı sonunda, Türk
sanayisine yaptıklan katkıdan dolayı
başanlı sanavicilere ödül verildi.
Ödüneri Koç Holding Yönetim Kıırulu
Başkaru adnıa Koç Holding Sanayi
Gnıbu Başkanı Mustafa Koç, Profilo
Holding tcra Komitesi üyesi Jak
Kamhi, Zatel AŞ adma Şevket Belgin,
Nursan Holding adına Alberto Penhas,
Türk-tş'e bağh Türk Metal tş Sendikası
Başkanı Mustafa Özbek, DİSK'e bağh
Birieşik Metal İş Sendikası Başkanı
Kamil Kinkır, Hak-tş'e bağh Oz Çeük
tş Sendikası Başkanı Recai Başkan ve
Dr. Şahap Kocatopçu ile Prof. Dr.
NusretEkin verdi (UĞUR GÜNYÜZ)
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - TBMM Milli Sa-
vunma Komisyonu'nda as-
keri ceza yasa tasansı görü-
şülürken subay olan eşi için
önerge veren DSP Amasya
Mılletvekili Gönül Saray
Alphan, yurtdışuıa izinsız
çıkan TSK mensuplarının
izin alma sürecinın kolaylaş-
tınbnasım isterken "Ben ko-
camı 3-5 kere izin almadan
yurtdışuıa götürdüm" dedi.
Bu sözler üzerine Milli Sa-
vunma Bakanlığı Kanunlar
ve Kararlar Daire Başkanı
Tuğgenerel Yıhnaz Hızh,
"Kocanızı ihbar ediyorsu-
nuz. Ben duymamış olayun,
yapünnu çok fazla" dıye ko-
nuştu.
Alphan, tasannın "fahişe-
Bğiveyaiffetsizligi anlaşılmtş
olan bir kadmlabilerekev le-
060" SAibaylaruı TSK'dençı-
kanlmasmı öngören madde-
sinin görüşümıesi sırasında,
ifFetsiz erkeklerle evlenen
bayan subaylann da ordudan
atılmasını istedi. Alphan,
"21. yüzyüa girerken fahişe-
lik neyse de ifTetsizlik kavra-
mını anlamıyorum, bu tar-
oşmakonusu. Neden madde
sadece kadın üzerine kuru-
hıpdnsiyetayrunı yapüıyor"
dedi. Alphan' ın sözlenne
tepki gösteren Tayan, "Bir
subay eşi nasd ohır da bu
maddeye karşı çıkar, anla-
maktagüçlükçekiyoruın. tf-
fetsizliği ortaya çıkan bir ka-
dnua evienmek sadece bir
subay için değU, herkes için
onaylanamaz" dıye konuş-
tu.
Komisyondakabul edilen
tasanya göre, askerlik yap-
mamak için çürükraporual-
mak amacıyla sahteciUk ya-
panlann cezalan ertelenme-
yecekveparaya çevrilmeye-
cek.
Askerlerin yabancı ülke-
lerde işledikleri suçlar Tür-
kiye'de işlenmiş sayılacak.
Bu kişiler. haklannda ya-
bancı ülkelerde hüküm ve-
rilmiş olsa bile Türkiye'de
yargüanacaklar ve o ülkede
aldıklan ceza Türkiye'de al-
dıklan cezadan indırilecek.
Ölüm, ağır hapis, bir sene-
den fazla hapis ile mahkûm
olanlarla zimmet, ihtilas, ir-
tikap, rüşvet, hu^sızlık, do-
landıncıhk, sahtecilik, inan-
cı kötüye kullanma ve do-
laıüı iflas gibi yüz kızarücı
suçlar, resmi ihale ve alım
sanmlara fesat kanştırma,
devlet sırlannı açığa vurma
suçlanndan mahkûm olan
asker kişiler, haklannda as-
keri mahkemeler veya adli-
ye mahkemelerince asıl ce-
zalan ile biriikte mahkeme
hükmünde belirtihnemiş ol-
sa bile TSK 'den çıkanlacak-
lar.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - TBMM Plan ve
Bütçe Komisyonu'na katı-
lan YÖK Başkanı Kemal
Gürüz, FP ve MHP sözcü-
lerinin eleştırilerine hedef
oldu. FP Istanbul Millerve-
kili AB Coşkun. üniversite
rektörlerini "başörtüsü te-
rörü" uygulamakla suçla-
dı. MHP Çankın Milletve-
kili Hakla Duran da "üni-
versheterdekibaşörtüsü so-
rununun" çözümlenmesi-
ni istedi. ANAP îstanbul
Milletvekili Aydm Aya>-
dın, öğretim üyelerinin
devlet üniversitelerinde
900 dolar karşılığı çalıştı-
nldıklannı, vakıf üniversi-
telerinin ise daha fazla ola-
nak tanıdığvm söyledi. Bu
nedenle öğretim üyelerinin
vakıf üniversitelerine geç-
me isteğinde bulundukla-
nnı belirterek maaşlann
2000 dolardan az olmama-
sı gerektiğine işaret etti.
^CvÇj
Sukjfcr kGökgûrûltülü
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
bir iki görüşme için Almanya 'ya gitmişken, ona da
bakbracağım. Ben yokken yazılarda bir kesinti ol-
masın..."
Mahmut Hoca'nın vermek istediği haber sırala-
masında, salı-cuma yazıtannda bir sorun olmaya-
cağı birinci sırada, gözünün alınma olasılığı ikinci
sıradaydı...
Muayenelerden sonra doktortar, "Gözü alacağız.
Hastalığın öteki göze sıçrama olasılığı görünmü-
yor" demişler. Ertesi gün telefon etti:
"Gözü alacaklannı söylediler. Bugün ameliyata
giriyorum. Bütün arkadaşlara selam... Ha, ameli-
yat sorunsuz biterse, belki son yazıyı değiştiri-
rim..."
Almanya'da kalışı öngördüğünden biraz uzun
sürdü. Yazılarından birini ucu ucuna yetiştirdi.
Hoca döndü. Sağlıklıydı. Öyle görünüyordu.
Sanki tırnağını biraz fazla kesmişler gibi aniatıyor-
du:
"Işte, gözü aldılar. öteki göz sağlam. Sıçrama-
mış. Böyle idare edeceğiz..."
Geçen hafta sonu gazeteye uğradı. Kendisini
pek de iyi hissetmiyormuş. Doktortar hemen gelin
demişler. Hafta başında hastaneye yatmadan ön-
ce, yine üç yazı. 15,19,22 Ekim günü yayımlana-
cak köşe yazılan.
Çarşamba sabahı durumun çok kötüleştiği ha-
beri geldi. Amansız hastalık bütün bedenini sarmış.
Ibni Sina Hastanesi Hematoloji Bölüm Başkanı
Prof. Haluk Koç u aradım:
- Hocam yaşamının devam etme şansı hiç mi
yok? Lütfen bir yüzde verin...
Prof. Koç açık konuştu:
- Her şeyi yaptık... Yüzde srfır!
Aynı gün 15.30'da, daha Fakir Baykurt'un acı-
sını damrtmadan Mahmut Hoca aramızdan aynl-
dı.
Mahmut Hoca'nın bugünkü köşesi dolu. önü-
müzdeki salı ve cumanın yazılan da hazır. Kim bi-
lir.. belki durumu biraz daha ciddi görseydi, 5-6 ay-
lık stok bırakmadan gitmezdi.
Sabah tıraş olurken kılı döndüğü için, rahatsız-
lığı nedeniyle o günkü yazısını yazamayacağını du-
yuran ya da köşesinı tıraş olayına, bunun yaşamı
üzerindeki olumsuz etkilerinin sona erdirilmesi güç
sonuçlanna ayıran yazariann kabul gördüğü günü-
müzde, Mahmut Tali öngören'in aramızdan ayn-
lış haberi de çok satışlı gazetelerimiz için Erzu-
rumlu Naim Hoca'dan sonra geldi. Gazeteler, Er-
zurumlu Naim Hoca'nın örnek kişiliğine, at sever-
liğine, hatıra fotoğraflarına neredeyse tam sayfa
ayınrken, Mahmut Hoca'ya iki sütunu yeterli bul-
dular.
Mahmut Hoca bu tür "kişisel" konulan öne çı-
karmayı sevmezdi, geçelim.
Kavgayla dolu sakin yaşam
öngören'in önümüzdeki hafta yayımlanacak
yazılarına baktım. Birinde teknolojinin getirip gö-
türdüklerini konu etmiş. ötekine "Tıyatroda özerk-
lik" başlığını atmış. TRT'nin bağımsızhk ve özerk-
liğinin sadece 8 yıl sürdüğünü anımsatmış. Sonra
Devlet Tiyatrolan'nda olup bitenlere değinip yazı-
sını şöyle bağlamış:
"Uzun yıllardan ben çalkalanan ve sık sık siya-
sal baskılar aftında çırpınan Devlet Tıyatrolan Ge-
nel Müdürlüğü'nün de özerkleştırilmesi; sanatsal,
yönetsel ve izleyiciler açısından kaçınılmazdır."
Son tümce aslında öngören'in yaşamından ke-
sitleri içeriyor: Bağımsızlık... Özerkleştirme... İn-
san Haklan... Sanatsal... Yönetsel... Izleyici...
öngören'in boynundaki altı madalya.
öngören'in 196O'lı yıllan, Ankara Radyosu ve ilk
televizyon yayını için geçti. 1970'li yıllan; öğretim
üyeliği, Işçi-Kültür Dernegi, Ankara Sinematek
Demeği ile geçti. 1980'li, 9O'lı yılları; Çağdaş Ga-
zeteciler Derneği başkanlığı, insan haklan savunu-
culuğu, film festivalleri yaratıcılığıyla geçti.
1972'den beri de Cumhuriyet'te "Mercekle Bakın-
ca" köşesini dolduruyor.
Üretimle, mücadeleyle, inatla, onurla, kavgayla
geçen sakin bir ömür...
Bundan böyle iletişim dünyasında olup bitenle-
re "merceksiz'' bakmak çok zor olacak!
Konya-İstanbul selenteri
15 gün süreyle yapılmayacak
• tstanbul Haber Servisi- Türk Hava Yollan'nm
tstanbul-Konya, Konya-Istanbul karşılıklı uçak
seferleri 15 gün süreyle yapılamayacak. Türk Hava
Yollan Satış Müdürlüğu yetkilileri, Istanbul-Konya
arasında her gün karşılıklı olarak yapılan uçak '
seferlerinin, 3. Ana Jet Üssü'ndeki pistte yapılacak
bakım nedeniyle 22 Ekim-7 Kasım arasmda
yapılamayacağj belirtildi.
Tüm Ariston beyaz eşyalar
peşin fiyatna 8 taksitle,
Ariston Yetkili Satıcılarında.
Ostelik hemen teslim!
ARİSTONi s t e y i n