23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
/• 15EKİM1999CUMA CUMHURİYET SAYFA D l Ş H A B E R L E R dishab@cumhuriyet.com.tr 11 : Robertson *görevebaşladı • BRÜKSEL(AA)- NATO'nun yeni genel ^ sekreteri tngiliz George Robertson, görevine dûn resmen başladı. Robertson, dün sabah NATO Genel Merkezi'ne geldikten sonra daimi temsilciler düzeyindeki NATO Konseyi ile ilİc toplantısını yaptı ve askeri komite yetkilileriyle görüştü. Robertson, Ittifak üyesi 19 ülkeye, gelecekteki krizleTe karşı koyabilraek için gerekli olan askeri yeteneklere sahip olmalan için yardım edeceğini, Rusya ile ilişkileri yeniden rayına oturtacağını söyledi. NATO'nun eski genel sekreteri Javier Solana, • geçen hafta görevinden • aynlmıştı. Robertson, Tony Blair yönetimindeki tngiliz Işçi Partisi'nin "sag kanadında" yer alıyordu. Robertson, Kosova harekâtı sırasında Miloşeviç'e karşı aldığı net tavnyla da dikkat çekmişti. cimpchjirm 'iyi niyetli' rüşveti • LONDRA(AA)- Ingiltere'nin efsanevi siyaset adamı, savaş yıllannın başbakanı Sir VVinston Churchill'in Ispanya'nın faşist gücûnün 2. Dünya Savaşı dışında kalması için bu ülkedeki generallere 13 milyon dolar tutannda rüşvet verdiği ortaya çıktı. Bazı Ingiliz ve tspanyol gızli servis belgelerinin açıklanmasıyla ortaya çıkan olay, 194O'Iı yı1larda yaşandı. Olay, ABD gizli servisinın de tam katılımıyla ve ABD Başkanı Franklin Roosevelt'in bilgisi dahilinde gerçekJeşti. Kaynaklarda Churchill'i tspanya'nın savaşa girmesi ıhtimalinde korkutan en büyük nedenin, faşist tspanyol cuntasının savaşa girmesi halinde Nazi askerlerine sağlayacağı Kuzey Afrika koridoru olduğu da belirtiliyor. Saddam'ın hayatı fitaı okıyor . ( • BAĞDAT(AA)-Irak "' Kültür ve Enformasyon Bakanlığı, Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in "tarihi kahramanlıklannı" konu alan bir belgesel fılm çekildiğini açıkladı. Filmin dünya televizyonlannda yayımlanacağını kaydeden Irak Sinema ve Tiyatro Dairesi Genel Müdürü Faruk Sallum "Böylece Irak'a yönelik düşmanca kampanyalara bir yanıt verilmiş olacak" diye konuştu. Ordu, Ulusal Meclis toplantısını önlemek için çalışanlan dışan çıkanp binayı mühürledi Paldstan'dâ ölağanüstü hal• Pakistan Genelkurmay Başkanı Pervez Müşerref, ölağanüstü hal ilan etti. Devrik Başbakan Navaz Şerif dün askerler tarafından Islamabad'dan Lahor'a götürülerek koruma amaçlı gözaltmda ahndı. Pakistan basını ülkede bir an önce sivil yönetime geçilmesini istedi. DtşHaberierServisi-Pa- kistan'da Başbakan Navaz ŞeriFi deviren Genelkur- may Başkanı Fervez Mü- şerref, ölağanüstü hal ilan edildiğini açıklarken ordu anayasayı ve meclisin ça- lışmaiarını askıya alarak parlamento binasını mü- hürledi. Müşerrefbir açık- lama yaparak kendısinin ülkenin tek yetkilisi oldu- ğunu bildirdi. Bir güvenlik yetkilisi, "Ordu biitün çahşanlar- dan binayı terk etmeterini istedi ve sonra da binayı mühürledi" dedi. Yetkiİi, binanın kusatıldığını ama askerlerin içeriye girmedi- ğiru söyledi. Daha önce ha- zırlanan programa göre, Ulusal Meclis'in dün ola- ğan toplantılanndan birini yapmayı planladığı, ordu- nun bu girişimi önlemek için bu önlemi aldığı ıfade ediliyor. Salı günküdarbe- den bu yana ev hapsinde tu- tulan Navaz Şerif dün as- kerler tarafından doğum yeri olan Pencap eyaleti- nin başkenti Lahor'a gö- türüldü. Şerif, burada ko- ruma amaçlı gözalnna alın- dı. Navaz Şerif'in Lond- ra'da üniversite öğrenimi gören oğlu Hasan Şerifba- basının güvenliğinden kay- gıduyduğunu söyledi. Ha- san Şerif darbeden bu ya- na babası ve diğer aile üye- leriyle iletişim kuramadı- ğını belirtti. Dün yabancı gazeteci- lere bilgi veren Dışişleri Bakanı Şamşad Ahmed, ordunun sıkıyönetim ilan etmeyeceğini söyledi. Navaz Şenf liderliğin- deki Pakistan Müslüman Birliği'nin (PML) başkan yarduncısı lyazül Hak, ye- ni parlamento lıderini seç- me hakkmın partisine tanın- masını istedi. Hak, parti milletvekillerinin Şerif'in yerine geçecek lideri seç- me hakkına sahip olduğu- nu söyledi. Pakistan'ın önde gelen gazeteleri darbeyle ilgili yaptıklan ilk yorumlarda, ülkede bir an önce sivil yö- netime geçilmesini istedi. Gazetelerde, askeri cunta- lann profesyonel bir ku- rum olan orduya da ülke- ye de zarar verdiği vurgu- landı. The News gazetesi- nin başmakalesindeyse, "Ordu. otoriter ve inatçı Şerif hükümetini azfetme- yemecburkakkSeçîmişsi- vil hükümetin demokratik oimayan yöntemieri ordu- ya müdahaleden başka se- çenekbırakmadı*1 denildi. Öte yandan dün Karaçi kentindepolisin Başbakan Şerif lehinde gösteri ya- panlan dağıttığı bildiriîdi. Görgü tanıklan çıkan olay- larda onlarca kışinin tutuk- landığını belirttiler. La- hor'da düzenlenen göste- rilerin ise olaysız geçtiği bildiriîdi. CHnton'uı çağnsı ABD Başkanı BfllCBn- ton, Pakistan'ı en kısa sü- rede sivil düzene dönmeye çağırdı. Clinton, Pakis- tan'ın geleceğinin sivil dü- zen ve demokratik kurum- lara dönüşte olduğunu be- lirtti. Hindistan Başbakanı Atal Behari Vacpayi, Pa- kistan'daki gelişmelerden kaygı duyduklannı söyle- yerek "Hindistan'ın Pakis- tan politikasırtjtartıveüke- Bdir. Pakistan halkmın iyi- ligini istiyoruz" dedi. \ Pakistan'ın eski Başbakanı ve muhalefet lideri Bena- zir Butto'nun ülkesine gövenli bir şekilde dönebilmek için darbe liderieriyle temasa geçmeye çauşöğı bikfi- rîldi. Halen Londra'da olan Butto, darbe yapan Ge- nelkurmay Başkanı General Pervez Müşerrefin Pa- kistana güzel bir gelecek hazırlayacağına inandığını, güvenlik içinde ülkesine geri dönebüirse kendisinin de yarduna hanr olduğunu belirtti. Buttotaraftarlan, Baş- bakan Navaz Şerif hükümerine karşı yapdan darbe üzerine sokaklara dökülerek sevinç gösterileri yapû. Şerifin asılmasını isteyen sloganlar atan göstericile- re askerin ve polisin müdahale etmediği gözlendi. Şe- rifin evinin önünde Butto taraftarlanna karşı polis- ler tarafından sıkı güvenlik önlemJeri aundı. Şerif, evinden almarak Lahor'a götürükiü. (Fotograf: REUTERS) ORUŞ/Prof. Dr. TÜRKKAYA ATAÖV Hindistan ve Pakistan'ın, ken- di uzun tarihlerinin olduğu den- li o görkemli birikirnin bir parça- sı olan sömürgeci Ingiliz yöne- timinin düşünce, kurum ve uy- gulamalannın mirasına da or- tak otmalan gerekır. Hindistan katılıma ve açık re- kabete dayalı bir parlamenter sistem geliştirmiş, Bayan İndi- ra Gandhi'nin kısa (1975-77) otoriter yönetimi dışında aske- ri gücü sivil denetim altında tu- tan temelde demokratik, laik, sosyal adaletçi ve federal bir yöneöm kurabilmiştir. Hind silah- lı kuvvetleri, görevini yalnız sa- vunmayla sınıriayarak siyaset- dışı kalmıştır. Bu gelenekte yal- nız Hind'in binlerce yıllık biriki- minin değil, devlet kurucusu ve büyük sentezci Nehru'nun da rolü vardır. Korunması gereken bu demokrasi geleneği bugün- lerde Hindistan'da da Hinducu Pakistan'da Ordunun Ağırlığı ve Islamcı aşıncılann birölçüde tehdidi altındadır. . Kuruluşu- nun temelinde Islarn olan Pakis- tan'da ise, ordu iktidarabirkaç kez el koymuştu. Bir dini 1947'den bu yana yeni bir ulu- sun terneli yapmaya çalışan Pa- kistan'ın yakın siyasal tarihi da- ha büyük komşusundan duy- duğu gerçek ya da düşsel teh- likenin duyarlılığı ile damgalan- mış sayılır. Pakistan'ın, doğu ve batı ol- mak üzere, o zamanki iki kana- dının arasında bin kilometrelik bir uzaklık bulunmasının da bu du- yaıiılıkta payı vardır. Sürtüşme- lerdoğunun, bağımsız Bangla- deş olarak aynlıp (1971) gitme- sine değin varmıştır. Hindistan'da Nehru'nun 1947'den 1964'e değin görev- de kalışına karşın, Pakistan'da Cinnah 1948'de ölmüş, Baş- bakan Liyakat Ali (1947-51)01- dürülmüş, Pakistan ilk on-biryı- lında yedı başbakan görmüştü. 1958'de Genel Kurmay Başka- nı (ve benim de o yıllarda yakın- dan tanıdığım) Eyüp Han iktida- ra el koyduğunda, halkın des- teğini almıştı. Bağımsızlıktan bu- yana, orduda (ve siyasette) Pen- caplı Müslümanlar ağır basmak- taydı. Hind ordusu ise, yapısı gereği tümune açıktı, hiçbir grup ağır basamıyordu. Gene Hindistan'dan farklı ola- rak G-eneral Eyüp Han 1950'de, Pakistan Silahlı Kuvvetler Baş- komutanlığına atanmıştı. Hin- distan Anayasasına göre ise, bu görev seçilmiş cumhurbaşka- nınındı. Pakistan'da gelişmeler Cin- nah'ın erken ölümü, istikrarsız siyasal miras ve ülkenin iki ka- nadının çekişmesiyle Hindis- tan'dan akın eden Müslüman göçmenlerle toprak sahibi soy- lulann çatışmasıyia geçmektey- di. 1965'deHindistan'lasonuç- suz 'Keşmir savaşı' ve onu iz- leyen kalp krizi Eyüp Hanı ikti- dardan aldı ve yerine General Yahya Han'ı getirdi. Onun ve onu izleyen Zütfikar Ali Butto dönemi Bangladeş trajedisi ve Hindistan'la üçüncü savaşın ağır bastığı yıllardır. Butto'yu dar- beyle deviren (1977) General Ziya-ül-Hak iktıdannın uzun yıl- lannı Afgan mücahitlerine Ame- rikan desteğiyle arka çıkmağa ve Şeriatı Pakistan hukukuna yerleştirmeye harcadı. Son dar- beyle iktidardan düşürülen Na- vaz Şerif, orta sınıfın temsilci- siydi. Bu yönüyle de büyük top- rak sahiplerinden aynlmaktay- dı. Feodalizme değil, büyük ser- mayeye dayalı bir düzen düşü- nijn çıkan gereği, zaman zaman siyasal sınırian küçümseyen ve bu yoldan komşu Hindistan'la ergeç uzlaşmayı uman işaretler de venmekteydi. Ekonomik kö- kenli bu tavır ordunun tercihle- riyle bir süredenberi çatışmak- taydı. Bu çatışma bugün yüzeye çıkmış ve Pakistan ordusu ikti- dara el koymuştur. Keşmir so- runu ve onun son aşaması olan Kargil gerginliği, hatta başka bağlantılı konular, kanımca, bu temel çatışmanın parçalandır. Umut edelim ki, bu değişiklik nükleer güce sahip bu iki kom- şuyu, konvansiyonel stlahlaıia bi- le olsa, bir çatışmaya itmesin. Antlasmaya ret Clinton 'ın nükleer yenilgisi • ABD Senatosu, Nükleer Deneme Yasağı Antlaşması'nı, Clinton'ın çabalanna karşm onaylamadı. Dış Haberter Servisi - Or- dunun darbe yapmasıyla iç kanşıklığa sürüklenen Pa- kistan'ın ve bu durumdan et- kilenen Hindistan'ın daha fazla nükleer deneme ger- çekleştirmesi olasılığı dün- yada kaygı yaratırken, ABD Senatosu, Nükleer Deneme Yasağı Antlaşması'nı (CTBT) onaylamadı. Antlaşmanın Senato'da ele alınmasının "hiç degüse er- tdenmea'' için Senato'yu ik- na etmeye çalışan Clinton bu çabalanna karşıhk ala- madı ve antlaşmanın onay- lanması için dünyaya vermiş olduğu sözü yerine gerire- medi. Antlaşma, 48'e karşı 51 oyla reddedildi. Sena- to'nun Cumhuriyetçi çoğun- luk lideri Trent Lott, antlaş- manın "defolu" olduğunu söyledi. 154 ülkenin imzala- dığı antlaşmanın yürürlüğe girebilmesi için nükleer ka- pasıteye sahip 44 ülke tara- fından onaylanması gereki- yor. Demokrat Senatör Arien Specter, antlaşmanın önemi- nin Pakistan'daki darbeyle bir kere daha vurgulandığı- nı belirterek, "Pakistan'da- ki olayiar bu ülkenin nükle- er gücünü kuüanmasına yö- neük korkulan hakh çıkan- yor" dedi. 'Partizanca' Clinton, ülkesinin "önün- desonnnda" Nüldeer Dene- me Yasağı Antlaşması'nı onaylayacağını bildinü. Clin- ton, karan "umursamazhk göstergesi ve partizanca" ola- rak nitelendirdi. Clinton, "ABD'nin çıkan için antiaş- mayı gfindemde rutacağız" sözleriyle yenilgiyi kabul et- meyeceğinin işaretini verdi. 1992'den beri süren nükleer deneme moratoryumunun geçerli olduğu güvencesini veren Clinton, "Rusya, Çin, tngütere ve Fransa bu mo- ratonııma kanldı. tngiltere ve Fransa antlaşmayı onay- ladLUmarun Rusya, Çin ve diger ülkeler de onavlar ve nükleer denemelerden kaçı- mr"dedi. Çin, ABD'den antlaşmayı onaylamasını istedi. Rusya da, antlaşmanın onaylanma- masını kaygıyla karşıladı. NATO karann endişe verici olduğunu bildirdi. BAŞSAĞLIĞI Köy Enstitülü ünlü yazar, öğretmen örgütçülüğünün unutulmaz önderi, arkadaşımız .. . FAKİR BAYKURT'U yitirmenin derin acısı içindeyiz. Öğretmenlerin, halkımızın - • ve dostlarının başı sağolsun. Mehmet AKÇASOY, llhan ALKAN, Niyazi ALTUNYA, Sûheyia ALTUNYA, Hacı ANGI, Halise APAYDIN, Talip APAYDIN, Ferhat ASLANTAŞ, Ali Aydın, Mustafa AYDOĞAN, Mehmet AYHAN, Avni AYTAN, Emine AZBUZ, Nazım BAYATA, Mustafa BEYKÖYLÜ, Sabri CEYLAN, Fevzi COŞKUN, Erdal ÇALI, Halit ÇELENK, Şekibe ÇELENK, Tahsin ÇOPUR, Yüksel DALGA, Emin DEĞER, ALİ DÜNDAR, Mehmet EMİRAÜOĞLU, Ayyuk ERENBERK, Cemal ERYILMAZ, Şinasi ESKİÇIRAK, Nusret ERTÜRK, Mustafa GAZALCI, Hulusi GÖKÇE, Sami GÖKMEN, Sema GÜLEN, Müge GÜLSES, Ismail GÜMÜŞ, Galip GÜRLER, Perihan GÜRLER, Ihsan GÜVENÇ, Nevzat HELVACI, Mehlika HEPDİZDAR, Aydın İPEK, Zeliha KANALICI, Mustafa KARABELA, Halil KARGIN, Abdullah KAYGISIZ, Veysel KAYMAK, Turgut KAVRAAL, Mehmet KEPENEK, Yıidız KESKİN, Ismail KIBIK, Ali KINACI, Mahmut MAKAL, Naciye MAKAL, Cengiz ÖKSÜZ, Ülker ÖZER, Fevziye ÖZGEN, Abdullah OZKUCUR, Zeki SARIHAN, Nedim H. ŞAHHÜSEYİNOĞLU, Garip TUNCER, Musa UYSAL, Hasan ÜREL, Hasan YALINCAKLI, Nuri Çelik YAZICIOĞLU, Şıhca YAVUZ ACI KAYBIMIZ Türkiye Insan Haklan Vakfı Kurucu üyesi ve eski Genel Sekreteri, insan hakları savunucusu; MAHMUT TALİ ÖNCÖREN'İ yitirdik. Hepimizin başı sağolsun. TÜRKİYE İNSAN HAKLARI VAKFI YÖNETİM KURULU VE TÜM ÇALIŞANLARI insan haklannın kararlı ve inançlı savunucusu Kurumumuz Yönetim Kurulu üyesi Değerli dost MAHMUT TALİ ÖNCÖREN'în beklenmedik bir anda aramızdan aynlışının acısını yaşıyoruz. Dostlanna ve yakınlanna başsağlığı dileriz. TÜRKİYE İNSAN HAKLARI KURUMU (TİHAK) Türkiye öğretmen hareketinin unutulmayan önderi, Köy Enstitülü devrimci yazar FAKİR BAYKURT'U yitirmenin üzüntüsü içindeyiz. Halkımızın başısağ olsun; anısı bundan sonraki mücadelelere önder olsun. İSTANBUL EĞİTİMCİLER DERNEĞI Her konuda yol göstericimiz, vakfımız danışmanı, sevgili MAHMUT TALİ ÖNCÖREN'İ yitirdik. Yakınlanna, dostlanna, tüm sinema ve karikatür dünyasına başsağlığı diliyoruz. KARİKATÜR VAKFI VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Sedat Simavi Vakfı Radyo-Televizyon Ödülleri Seçici Kurul üyesi MAHMUT TALİ ÖNCÖREN 13 Ekim 1999 Çarşamba günü vefat etmiştir. öngören'in cenazesi 14 Ekim 1999 Perşembe günü Ikindi Namazı'ndan sonra Ankara Maltepe Camii'nden alınarak Cebeci Asri Mezaıiığı'nda toprağa verilmiştir. Kederli ailesine ve basın- yayın camiasına başsağlığı dileriz. TÜRKİYE GAZETECİLER CEMİYETİ Dürüst, çalışkan, sevecen, doğrudan ve sevgiden yana mücadele etmiş sevgili ÖMER YILMAZ GÜVEN'İ kaybettik. Amavutköy halkı yeri doldurulamaz muhtannı daima özlemle anacaktır. ARNAVUTKÖY HALKI BAŞSAĞLIĞI Türkiye / AJmanya Kültür Forumu; insan hakları ve demokrasi alanındaki yoğun katkılarıyla kuruluşundan bu yana çalışmalanna büyük destek veren Danışma Kurulu üyeleri FAKİR BAYKURT ve MAHMUT TALİ ÖNGÖREN'İn anıları önünde saygıyla eğiliyor, yakınlarına ve toplumumuza başsağlığı diliyor. Onların sınırian aşan ödünsüz ve saygın çalışmalannın iki ülkedeki genç kuşaklara da aktanlması için çabalarımızı sürdüreceğiz. Köln/btanbul Türkiye / Almanya Küttür Forumu Yûrütme Kurulu AJmut Eichner / Doriies Polmann (GuJöz) / Osman Ökkan
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle