28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 30 OCAK 1999 CUMARTESİ HABERLER DUNYADA BUGUN ALt SİRMEN Çok Şüküp Nlhayet! 28 Ocak günü, MGK, gündeminde Irak sorunu- nun ve doğallıkla Inciriik konusunun da bulundu- ğu toplantısını sürdürürken, Bağdat'ın bu üsseyö- nelik Scud saldırısı haberi bomba gibi patlıyor. Incirlik'te çoktan alarm verilmiş bile. Neyse ki, haberin doğnj olmadığı, Musul'un 25 mil kuzeydoğusundaki patlamanın böyle biryanıl- gıya yol açtığı anlaşılıyor. llk bakışta, çelişkili gibi görünse de, bu gelişme- nin çok yararlı olduğunu belirtmek gerek. Öyle ya! Türk kamuoyu ilk kez, bir olasılığı yük- sek sesle telaffuz etmeye başlıyor: Ya Irak Incir- lik'e saldınrsa. Eğri oturup, doğru konuşahm, böyle bir girişim gerçekleşirse, Irak'ın haksız olduğunu söyteyebı- lir misiniz? ABD, Incirlik'ten hareket eden uçaklanyla Irak'ı sürekli vuruyor. Irak halkı, 10 milyon çocuğu ilaç- sız ve gıdasız bırakan ambargonun yanı sıra, te- pesinde bombalarla yaşıyor. Neden? ABD'nin hamhayal politikası ya da kaprisi yü- zünden. VVashington, Saddam'ı devirmeye kararlı. Ama bu kararlılık yetmiyor, uygulanan politika ile Sad- dam'ın devrilmeyeceğini herkes bilip görüyor, ya- zıp söylüyor. ABD'nin bölgedeki en büyük müttefîklermden, Suudi Arabistan da bu politikaya karşı olduğunu açıkça ifade ediyor. Irak'ı bombalamakla, içerdeki muhaliflere dıştan desteklerie, Saddam'ı devirmek mümkün değil. A- ma bu politikanın irak'taki istikrarsızlığı arttırması, ülkenin kuzeyindeki iktidar boşluğunu yoğunlaş- tırması olasılığı çok güçlü. Bu durumun da.türki- ye'nin çıkarlarına aykın olduğu aşikâr. Körfez bunalımı baştan beri Irak'tan sonra en fazla Türkiye'ye zarar verdi. Ama olayın başlangı- cında, Ankara'da işbaşında bulunan Turgırt Özal ile destekçılerı, inanılmaz bir aymazlıkla ABD'nin yanında yer aldılar ve dahası, bir koyup üç alma hayalleriyle yaşadılar. Sonunda ne olduğunu hepimiz gördük. O günden bu yana da Türkiye'deki siyasi ikti- darlar, Irak sorununda net bir politika oluşturama- dılar. Neyse ki Türkiye Ecevrt iktidan ile birlikte, ha- rekete geçti, Bülent Bey'in ana hatlarını oluştur- duğu politika. Dışişleri tarafından geliştirildi ve 12 noktadasomutlaştırıldı. Cumhuriyetgazetesi, da- ha Scud alarmı verilmeden önce, bu gelişmeleri kamuoyuna duyurdu. Ankara'nın yeni Irak politikası dengeli; bir yan- dan Saddam rejimini gidişin sonu olmadığı, ülke- deki azınlıklara eşit davranılması, demokratikleş- me girişimlerinin yürürlüğe konması, kitle imha si- lahlarının yok edilmesi gerekliliği konusunda uya- nyor, öte yandan da ABD'nin uygulamakta oldu- ğu politikanın anlamsızlığı konusunu vurguluyor, ülkenin kuzeyindeki iktidar boşluğunun artması, Suriye ve Iran'ın İrak'taki Şiiler ile işbirliği yapma- sı halinde ortaya çıkacak olan tehlikelerin altını çi- ziyor, ambargoya son verilmesini istiyor. Bu politikanın nasıl uygulanacağı, Türkiye'nin güçlü müttefiğinin Incirlik'ten beri Irak'ı vurmasını caydıracak ne gibi kozlan olduğu ayn bir konu. Bu- nu zaman içinde göreceğiz. Ama şimdilik görünen o ki, iç politikada olduğu gibi, kimi dış konularda da, atalet içinde olan si- yasi iktidar ilk kez kendisini doğrudan ilgilendiren yaşamsal bir alanda politika oluşturuyor. Basın ilk kez, Amerikan saldınlan karşısında, net bir biçimde yüksek sesle tavır alıyor. Neyse çok şükür! Bu da küçümsenmeyecek bir gelişmedir. Bundan sonrası siyasi kararlılığa kal- mıştır. Ama siyasi kararhlığın ön koşulu, siyasi istikrar- dır. Türkiye bu istikrarı uzun süredir anyor, ama bir türlü bulamıyor. .,5ı . Anketlerden muhalif aday çıktı Çiller'in Ağar'ı 'harcama' planı ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu)- Ankara ve Is- tanbul büyükşehır beledi- ye başkan adaylığı konu- sunda sıkıntılı olan DYP, parti içındeki "muhalif" ya da liste dışı bırakmak istedıği ısımlen bu illerden aday yaparak "kurtulma" yöntemı izliyor. DYP yö- netimi, Ankara Büyükşe- hir Belediye Başkanlığı için yaptıkları kamuoyu yoklamasında en fazla ter- cihin Elazığ Milletvekili Mehraet Ağar olduğunu açıkladı. DYP Genel Baş- kan Yardımcısı Hasan Ekinci, kamuoyu yokla- masında halkın, Ağar'dan sonra sırasıyla Istanbul Millenekıli NamıkKema) Zeybek ve eski ANAP'lı Sağhk Bakanı Halil Şıv- guı'ı aday olarak görmek istediğini. bunlar arasın- dan parti yönetiminin se- çim yapacağını söyledi. Elazığ'dan yeniden mil- lervekjlı adaylığı için baş- vuruda bulunan ve bölge- sınde seçim çahşmalannı sürdüren Ağar, Elazığ dı- şında başka yerde aday ol- mayacagını söyledi. Hasan Ekinci dün düzenlediği ba- sın toplantısında büyük kentler için adaylan kamu- oyu yoklaması ile belirle- diklerinı, bu çerçevede Er- zurum'da eskı belediye başkanlanndan Mehmet Ali CnaJ'm adaylığının ke- sinleştığinı söyledi. Anka- ra ve Istanbul'da da anket yaptırdıklannı belirten Ekinci, Ankara'da en çok tercihin Ağar'a olduğunu söyledi. Ağar'la adaylık konusunun görüşülmedi- ğini aktaran Ekinci, "Par- ti yönetimi. kazanacak isinileri aday göstermekle görevlidir" dedı. FP'li Me- Bh Gökçek e karşı "milli- yeJçi" aday arayışında olan DYP'nin Ankara'da güçlü olmadığını dıkkate alan Ağar'ın ise bu öneriyi red- dedeceğine kesin gözüyle bakılıyor. Ekinci'nin sürp- riz biçimde Ankara'daki "kamuoyu yoklaması so- nucumı" açıkJaması genel başkan Tansu Çiller'in ge- leceğe dönük genel baş- kanlık yanşında karşısın- da "potansiyel raldp" ola- rak gördüğü Agar'ı "dev- re dışı bırakma planı" ola- rak değerlendirıldi. MffletvekiIIİğitçinT eğflim çabası ANAP'tadağılan"4eği- ttmin" mirasçısı olmaya çabalayan DYP, tarikatçı- lar, milli görüşçüler, eski ülkücülerden sonra bazı Alevi dernekkri ife de te- masa geçti. DYP yönetici- leri, Ehli Beyt Vakfı yöne- ticileri ile görüşmelerini sürdürürken vakfin başka- nı Fermani Alhın da DYP Genel Başkanı Tansu Çil- ler'i toplantılarına çağırdı. Gazeteci Abdi İpekçi'nin katili ve Papa suikastçısı terörist Mehmet Ali Ağ- ca'nın yurtdışına çıkışı için sahte pasaport düzen- lediği savlanan DYP Iğdır II Başkanı Timur Selçuk da bu ilden milletvekili aday adayı oldu. Yasama dokunulmazlığımn sınırlanmasına ilişkin tartışma sürüyor CHP Meclis'te direnisteANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yasama dokunulmazlığımn sınırlan- masına ilişkin düzenlemenin TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmemesiyle ılgili tartışma sürüyor. Bir grup CHP milletvekilinın yasa önerisinin görüşülememesini protesto etmek amacıyla önceki gün TBMM Genel Kurul salonunu terk etmeyerek yaptıklan eylem dün sabah sona erdi CHP Genel Sekreten Adnan Keskin. eylemlerini salı günü de tekrarlayacaklannı ve eğer sonuç alamazlarsa Anado- lu'nun değışik yörelerinde sürdürecekJerini söyledi. CHP'lilerin görüşmelerin yapılmasını engellemekle suçladıklan DSP'li TBMM Başkanvekilı Ultıç Gürkan ıse içtüzük hükümlerini uy- guladığını belirterek, "Do- kunulmazlıklar bir siyasi partinin şovuna kurban edilmeyecek kadar önemli" dedi. Genel kuruldaki eylemi "uyan amacıyla başlahlan temiz siyaset nöbeti" dı\c nitelendiren Adnan Keskin. " Milletvekili milletin ve hu- kukun üstündedeğikiir. An- cak ülkemizde yasalar. mil- letvekilinin. hukukun ve milletin üstünde ver tutma- sına neden olmaktadır. Son dönemde kirli ilişkiler için- de yer alan milletvekilleri- nin çoğalmasu sorgulanıp yargılanamamalan, toplu- mumu/da tepkinin doruk noktasına çıkmasına neden olmuştur" diye ko- nuştu. Keskin. bütün siyasi partilerin mil- letvekili dokunulmazlığımn sınırlan- dırılması konusunda taahhütleri bu- lunduğuna dikkat çekti 18 Nısan'da yapılacakseçımlere milletvekili doku- nulmazlıgı ile girilmesınin TBMM'ye yapılacak en büyük kötülük olacağını belirten Keskin. yaptıklan eylemın uyan niteliğinde olduğunu belirterek anayasa değışıklığının salı günü de gö- rüşülememesi durumunda aynı eylemi yineleyeceklerini. sonuç alınamazsa Anadolu'nun değişik yörelerinde ey- lemi sürdüreceklerinı belirttı. Gürkan'dan 'şov1 suçlaması CHP'lıierin yasa önerisinin görüşül- mesini engellemekle suçladıklan TB- MM Başkanvekili Uluç Gürkan da ba- Komutanlar BaşbakanlıkHa Genelkurmav Başkanı Orgeneral Hüseyin Krvnkoğlu ve ku\ \et komutanlan. Başbakan Bülent Ecevit'i maret ettiler. Genelkurmav Başkanı Orgeneral Knnkoğlu. Ha\a Ku»et- leri Komutanı Orgeneral Ilhan Kılıç, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Atilİa Ateş, Ik'iıi/ Kuvvetleri Komutanı Oramiral Salim Dervispğlu ve Jandarma Genel Komutanı Or- general Rasim Betir. dün Başbakan Ecevit'le Başbakanlık'ta yaklaşık 1 saat süren bir gö- riişme >aptılar. Krvnkoğlu ve kuv\et komu- tanlannın Başbakanlık'tan a\ nlması sırasın- da yaşanan arbede sonucu başına kamerası düşen gazeteci Ferhat Yalçıner yaralandı. sın toplantısı düzenleyerek CHP'lileri ''şovyapmakla" suçladı. Gürkan, TB- MM tçtüzüğü'nün hükümlerini uygu- layarak tartışmanın yaşandığı ilk gün salonda Anayasa Komisyonu Başka- nı'nın hazır bulurtmasını yeterli say- mayarak hükümetı de aradığını, önce- ki gün de toplantı yeter sayısı buluna- madığı için birleşimi kapattığını söy- ledi. Önerinin ilk kez 6 Kasım 1997'de görüşüldüğünü ve benzer bir tartışmanın yaşandığını anjm- satan Gürkan, bugün kendisi- ni suçlayan CHP Grup Baş- kamekili Önder Sa\'ın o za- man "hükümet temsilcisi sa- londa bulunmadan görüşme- lerin başlatılmasına itiraz etti- ğûıi" söyledi. CHP'nin ilk oylamadan bu yana bir yıllık süre içinde Anayasa Komisyonu Başkanı AtilaSav "ı salonda bulundura- rak önerinin göriişülmesını sağlamadığına dikkat çeken Gürkan, "55. hükümet döne- minde parlamento aritmeti- ğinde çok etkili olduğu dö- nemde CHP neden böyle bir tavır izlemedi. Edebi\atı, pro- pa«andayu sözde ey lemleri bir kenara bırakın, dokunulmaz- lıgın sınırlandınlmasını ağız- larına dahi almaya hakları yok. Dokunulmazlıklann sı- nırlandınlması bir siyasi par- tinin, bir grubun şovuna kur- ban edilmeyecek kadar önenv lidir" dıye "konuştu. MGV soruşturması flerliyor DGM savcılığının, anayasa aleyhine suç işledikleri gerekçesiyle Erbakan ile bazı eski RP yöneticileri aleyhine açacağı davada, 'idam' isteminde bulunabileceği öne sürüldü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-An- kara Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Başsavcılığı'nın Mılli Gençlik Vakfı hakkında yürüttüğü soruştuıma, eski RP yönetıcılenni de kapsayacak şe- kilde genışletiliyor. DGM savcılığının, anayasa aleyhine suç işlediklen gerekçe- siyle kapatılan RP'nın son genel başka- nı Necmetün Erbakaa ile bazı yönetici- ler aleyhine açacağı davada, "idam" is- teminde bulunabileceği ıddıa edildi. Ankara DGM Savcısı NubMeteYük- sel yürüttüğü soruşturmayla ılgili olarak dün bir televizyon kanalına bilgı verdi Yüksel şunlan söyledi. "Clkemizde Atatürk'ün kurmuşoldu- ğu laik cumhuriyeti \ ıkarak dini esasla- ra dayanan bir de\let kurmak için bir haneket var. Kapatılan RP bu milli görü- şün siyasi yapılanması. Milli Gençlik Vakn da gençlik içinde>apüanıyor. İktsi- nin arasında organik bağ \at Laik cum- huriyet aleyhindeülegal faali)*der\ürü- tıilüyor. Tamamenrejime,cumhuriyete. Atatiirk'c karşı olan faali\ettir." Nuh Mete Yüksel. bir soru üzerine. "Biz ülkenin bölünmez bütünlüğüne. la- ikliğe karşı olan bütün hareketleri takip etmekteyiz. RP'nin devamı olan FP'yi de takip ediyoruz" dedı. DGM'nın istemi üzenne genel merke- zi \ e Türkiye genelinde tüm şubelen ara- nan MGV'de laik cumhuriyet ve anaya- sa aleyhine belgeler bulunduğu savlan- mıştı. DGM savcılığı. MGV hakkında kapatma. yöneticileri hakkında da ceza davası açacak. DGM sa\cısmın eski RP yöneticileri hakkında dayanak göstereceği ıddıa edı- len Türk Ceza Yasasfnm "Devlet ku\- vetleri aleyhine cürümler" başlıklı 146. maddesi şöyle: "Türkiye Cumhuriyeti Teşküatı Esasiye Kanunu'nun tamamını ve>a bir kısmını tebdil veva ilga>a \e bu kanun ile teşekkül etmiş olan BüyükMft- let Meclisi'ni iskata veva vazifesini >ap- maktan men'e cebren teşebbüs edenler. idam cezasma mahkûm olur." Trilyonlar akıtılıyor En pahalı adayhk DSP ve DYP'de ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SeçimJer öncesinde adayhk yanşı başlarken. parti kasalanna trilyonlar aktı. DSP ve DYP, adaylığm en pahalıya mal olduğu partiler olarak görünürken; DSP. milletvekilliği aday adaylanndan "Seçildigim takdirde bir aykk ödenek ve yolluklarımı genel merkeze özel aidat olarak ödemeyi kabul ediyt>rum" dıye taahhütname aldı. DSP'nin. seçilemeyenlere ise parasınm yansını geri vereceği bildirildi. 18 Nisan seçimleri öncesinde ANAP, FP ve DSP'ye 3 bin dolaymda milletvekilliği adaylığı başvurusu yapıldı. DYP'ye başvurular'l 750'de. CHP'ye başvurular ise 820*de kaldı. DYP'ye belediye başkanlığı için il, ilçe ve beldelerde toplam 6 bin 500 civannda başvuru oldu. CHP ve DSP adayhk başvurulan için 500'er milyon lira alırken; ANAP 250 milyon, FP 200 milyon lira aldı. CHP önseçime gırecek adaylardan 250 milyon, kontenjan adaylanndan 500 milyon lira topladı ANAP ve CHP, kadın aday adaylannı dcsteklediler. ANAP kadın adaylardan 25 milyon lira alırken. CHP 50 milyon lira aldı. DSP, belediye başkanlığı aday adaylanndan da 250'şer milyon lira topladı. Bazı örgütlerde adayhk başvurulan için toplanan paralann daha yüksek miktarlarda olduğu bildirildi. Bu yıl merkez soldaki aday adaylannın gözde partisi olan DSP, milletvekilliği yanşına girenlerden aynca bir taahhütname aldı. Burada. "Milletvekili seçildiğim takdirde bir ayhk ödenek ve yolluklarımı genel merkeze özel aidat olarak ödemeyi kabul ve taahhüt edivorum" deıuldi. Partilerin kasalan adaylardan akan milyonlarla dolarken; en yüksek hasılatı DSP, ANAP ve DYP'nin sağladığı bildirildi. Bu partilerin kasasına trilyonu aşan miktarlarda para aktığına dikkat ^çekıJMken; seçimlere katılan 21 - partinin topladığı paralann 10 trilyon liraya ulaşabiieceği ' • kaydedildi. Bergama 'da, Foça 'da, Aliağa da, Dikilide, Fethiye de, Ören 'de, Çanakkale de... Ege'de' 1989 ruhu' yeniden aday• Kültüre ve doğaya saygılı belediyelerin 1989-1994 döneminde Ege'de sergiledikleri demokratik yerel yönetim anlayışı, kimi belediyelerde 5 yıl kesintiye uğradıktan sonra şimdi yeniden halktan oy istiyor. OKTAY EKİNCİ MUĞLA- 12 Eylül 1980 rejiminı iz- leyen ilk seçim döneminın ardından ye- rel yönetimlerde '"demokrasi ve çevre" rüzgân estiren EgeBölgesı'ndekı beledi- ye başkanlan, aynı rüzgânn kazanımla- nnı 2000'lere de taşımak üzere bir kez daha aday oluyorlar. îzmir'in kuzevindeki Bakırçav havza- sından Bergama, Foça. Aliağa ve Diki- li'de gözlenen bu "kararlılığa" koşut ola- rak, güney Ege'dekı Fethiye, Ören gibi merkezlerde de çevreve duyarlı politika- lara ımza atan belediye başkanlan. mü- letvekilliğı yerine "eski görevlerine" adaylar... Ta;kın'ın rakibi "Eurogold" 1989-1994 dönemindeki Belediye Başkanliğı'nda "Bergama Sunağı'nın Anavurduna Dönmesi" kampanvasına önderlik eden Sefa Taşkın. 1994-1999 dönemini ise "siyanürle alüna karşı köy- lü direnişinin kurmay başkanı" olarak ta- mamlıyor. Bu büyük direniş kesinleşmiş yargı ka- rarlarıyla da birlikte zafere ulaşmış gibi görünse de "içi rahatolmayan" Sefa Taş- kın Bergama Belediye Başkanlığf na \e- niden aday. Çünkü CHP dışındaki parti- lerin adaylan arasında "Eurogold'a avu- katlık yapan". "siyanürle altıncılan des- tekleyen'' ve hatta halkın "altın vülalar" dediği Eurogold konutlannın "müteahni- di" olanlar bile var. Bu tablo karşısında "seçimlerdeki tek rakibimiz sivanürcü- ler" diyen Sefa Taşkın. adayhk gerekçe- sini ise şöyle özetlıyor: "EurogokTakar- şı biryurtgönevi2000'lerisivanürsuzja- şamamız gerek..." Dirlm, "sabıkalıya" Karşı... Arkeolojık, kentsel ve doğal SİT'ler belde- si Foça'da ise tarihi ken- Eurogold şirketine karşı Bergama halkının ba\ raktariığını yapan Sefa Taşkın yeniden beledive başkanlığına aday. tı 1984-1989 dönemı >ağmasından kur- taran Nihat Dirim 3. kez belediye başka- nı adayı. 10 Öcak 1999'da ilçedeki tüm CHP üvelerının katıldığı bir önseçimle "göre- vüıi sürdürmesine" karar verilen Dırim: U O eski SİT düşmanlan veniden beledi- yevi ele geçirmek istevince adavlığım za- ten kaçınılmaz oldu..." dıvor. Dınm'ın sözünü ettiğı diğer aday ise 1984-1989'da SİT alanların! yağmaya açan ve Koruma Yasası 'nı çiğneyerek ar- keolojik alana ımar onayı ve inşaat ruh- satı verdığı ıçın vargılanıp "hapisvatan" dönemin belediye başkanı Serdar Mer- sin... Kente ve tarihe karşı "sabıkası" olan bu ANAP adayı, partisi adına •'talihsiz- likr saytlsa bile Nihat Dirim için "şansr olarak görülüyor... Ülkü, "demokrasi meydanında..." Beledıyecılıkle "ye- rel demokrasiyi" ku- rumsal bir sürece otur- tarak "kent parlamentosunu" oluşturan Aliağa Beledive Başkanı Hakkı Ulkü de "göreve devam" ıçın yeniden oy ısteyen- ler arasında. Her yıl düzenlenen ".\liağa Emek Şenlikleri'vle" de beldesinı demokrasi ve insan haklan bılıncinın "yerel okulu- na" dönüştüren Hakkı Ülkü. yeniden adayhk kararını da zaten kentin "De- mokrasi Mevdanf nda" açıkladı... Dikilide "eski günlere" Yine 1994 öncesin- deki "banş şenlikleriy- le" ilçesıni aydınlan- manın ve demokrasınin "özgürlük forumuna" dönüştüren Dikili eski Belediye Başkanı Os- man Ozgüven de 5 yıldır uzak kaldığı gö- revıne dönebilmek içm kollan sıvadı. CHP İzmir İl Başkanlığı yaparken "parti disiplinine" aykın davrandığı ge- rekçesiyle üyelikten çıkartılan Ozgü- ven'in "yasaİdı sflresi 5 Şubat'ta bitece- ği" ıçın adaylığını açıklaması. Dikili'de "eski günfcre" dönmek ısteyenleri sev in- dırdığı gıbı. partı ıçı dargınlıklann gıde- rılmesine çahşanlan da umutlu ediyor... Ege'nin en güneyinde ise kültürel ve doğal mirasa duyarlı çevrelerin gözü Fet- hiye'de... Çünkü, 1994 önce- sindeki Belediye Baş- kanlığı döneminde or- manlık koylann yağma- lanmasına karşı eylem- ler düzenleyen ve özel- likle Kayaköyü'nün "Banş ve Dostluk Kö- vıi" olması kampanyalanna etkin destek veren ÖzerOlgun, eğer 14 Subat'taki ön- seçimi kazanırsa "aday" olabilecek. Muğla il politikasındakı saygm geç- mişiyle CHP'den "miltetvekilligi adayh- ğını hak edenlerin" başlannda sayılma- sına rağmen tercihini yine belediye için yapmış olması da Özer Olgun'un Fethi- ye'ye olan bağlıhğının ürünü. Önseçim- de Olgun"a karşı yanşacak dığer aday Ahmet Çaçaron ise "parti içi demokra- si" adına delegelerden oy isteyecek... ören'de "umutlar" sürecek 1980 sonrasındakı "çevreduyarsızlığı- nın simgesi" olan Gökova Termik Sant- raü'nın bulunduğu Ören'de de daha pro- je aşamasından ıtıbaren bu doğa düşma- nına karşı dırenerek Belediye Başkanlı- ğı'nı üstlenen Kazım Turan yeniden a- day... Antik Ceramos kentiyle de iç içe ya- şayan Örenlilerin tarihe ve Gökova'ya meydan okuyarak vükselen bu santrala "onay " v e "açık destek" v eren sağ parti- lerin adaylannı seçmeleri zaten mümkün görünmüyor. Kazım Turan da zaten CHP'nın iktidar ortaklığı döneminde "santrabn inşaatını durdurmayan partisini" bile eleştirdiği için Ören halkının umudunu 21. yüzyıla da taşımakla göreviendirilecek... Çanakkalede "barış" için Marmara Bölge- si'nde sayılmasına rağ- men Ege'nin en kuze- yindeki güzelliklen ba- nndıran Çanakkale'de ise yukandakı örnekle- re koşut sürecın temsil- cisi, yeniden aynı göreve aday olan Be- lediye Başkanı İsmail Özay_ Siyasal tarihimize "Turgut ÖzaPın karşısında ayağa kalkmadığı için görev- den aunan" belediye başkanı olarak ge- çen Özav. vargı tarafından aklanıp halk tarafından da yeniden seçildikten sonra özelhkle Çanakkale Boğazı Köprüsü'ne karşı çıkarak "farkını" perçınledı. Kent merkezınin SİT ilan edıhnesı ve imar yenne "koruma" planınm devreye sokulması sürecinde de bu çalışmalan vürüten "sivil güçlere" destek veren İs- mail Özay. şımdı tüm bu çabalann "esen- liği" için bir kez daha adayhk heyecanı yaşıyor. Gelibolu Tarihi Milli Parkı'nm "Dünya Banş Parkı" olmasını öngören projeyi "Arazivağmacılanna karşı koru- mak" ise seçımı kazanması halinde Özay' ın "yeni dönem görevini'' oluştura- cak... Demokrasinin esenliği Işte bu gibi "birikimli" adaylar 18 Ni- san'da da halktan "devam" oyu alabilir- lerse. son yıllardaki kimi yağmacı bele- diye yönetimien yüzünden unutulmaya yüz tutan "yerel demokrasi" kavramı da yeniden Ege'de yayılmaya başlayacak. "ülke demokrasisi" ise benzer adayların diğer bölgelerimızde de başanlı olması durumunda "esenliğe" kavuşacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle