Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
&YFA CUMHURİYET 30 OCAK 1999 CUMARTESİ
14 KULTUR
Don. giderayak ödüi aldı.
Bocelli'yle
Dion'dan düet
Doksanlann ikinci yansında yıldınm hı-
zvla zirveye yükselen Kanadalı yıldız
GtmeDion. imajının fazla yıprandığı ge-
recçesiyle uzun bir süre ıçın kameralann
karşısmdan çekileceğini açıkladı. ama şov
dinyası onu bırakmaya niyetli değıl. Son
olırak geçen hafta başında Sihirü Kıhç
fıminde de kullanılan The Prayer adlı
parçadaki yorumuyla Carol Bayer Sager,
Tmy Renis ve David Foster'a Altın Küre
verilmesinde önemli bır pay sahıbi olan
Don'ın karannı yeniden gözden geçır-
rresı gerektiğini yazıyor Batı basını.
Bu arada Dion'un Italyanlann yenı yıl-
dızı Andrea Boceüi' yle yan lngılizce. ya-
n ftaly anca yorumladığı Altın Küre ödül-
lüparça The Prayer" ın da ıçınde bulundu-
ğı These Are Special Tunesadlı single da
Türkıye piyasasmda satışa çıktı. Batı'da,
Noel döneminde satılsın diye "hediydik''
olarak hazırlanmış bu yapıtta The Pra-
yer'm yanmda, Dion'un Tttank fılmuıden
sonra -ferkedenJer* ıçin Don'tSave ItAfl
For Christmas Day adında bir lokomotif
parça daha var.
Müzik ajanslanndan gelen son haber-
lerde bu zaferden sonra Dion'in Andrea
Bocelli'yle bir "düo albüm'" yapmadan
tatile çıkmayacağının ıddıa edildiğıni de
ekleyelim.
Listede Nirvana ikinci sırada.
Yeniler
önegeçti
'Rock tutkunlanmn zevkleri değişi-
yor mu', BBC Radio One'ın dinleyici-
leri arasında yaptığı bir anketten çıkan
sonuçlardan sonra müzik basını bu so-
runun yanıtmı aramayabaşladı. BBC'nin
füm zamanlann en fazla sevilen rock
parcalannı saptamak amacıyla başlattı-
ğı anketin sonucuna göre ilk beş sırayı
Masshe Attack (Unfınished Sympathy
ile). Nrvrana, Verve,Underworldve Ra-
diohead gibı genç gnıplar alırken RoJ-
Bng Stones çok çok gerilerde kaldı: Be-
arJes'ın hiçbir parçası listede kendine
yer bulamadı. John Lennoo, Imagineile
ilk 20'ye girip prestijini kurtanrken Ma-
donna 71.. Geroge Michael da 99. oldu.
Asıl sürpnz ise halen rock ıstasyonlann-
da en fazla istek alan Led Zeppefin'ın ef-
sane parçası Stairvvay To Heaven'ın lis-
te dışı kalmasıydı.
Hootie & The Blovvfish.
Endüstriden
kötü şaka
Hootie & The Bkavfish, Doksanlar' ın
en ilginç grubu kabul edilebılir. İlk al-
bûmren Cracked Rear'la (1994) rock pı-
yasasına hiçbir yenılik getirmemekle
beraber, yalnız ABD'de 16 milyon adet
satmalan özellikle eleştirmenleri çok
hiddetlendirmişti. Yola böyle çıkan bir
grubun basm desteği olmadan fazla bir
şey yapması zordu ve nıtekım ikinci al-
büm Faimeather Johnson büyük satı-
şa ulaşamadı.
Sıra şimdi grubun Musical Chairs ad-
lı üçüncü çalışmasında. Amerikan
rock'ında Hootie & The Blovvfish'den
dahabaşanlı birçok grup var. Örneğin
\VaIHkwers ya da Counting Cro»?'ın
ürettiği müzik çok çok ileride; ancak on-
lar marjinal sularda yol alırken Hootie
ekıbi (Mark Bryan: gitar, Dean Felber:
bass, Darius Rucker: gıtar. Jîm Sonefeid:
davul) kitle grubu olmayı yeni albüm-
de de başanyor. Eleştirmenler bu yeni
albümü yine müzik endüstrisinin kötü
bir şakası olarak nitelendinrken Dari-
us Rucker' ın grubu özelIikle I \Vfll Wa-
h, Eagies stilli düzenlemesi olan Ans-
wer Man ya da Onh Loneh/'deki gibi ba-
sit ve direkt mesajlı şarkı yazmaktaki us-
talıklan sayesinde listelerde üst sıralar-
da geziyor.
Grubu sevmeyenlerin fıkirlerini de-
ğiştirebilecek bir albüm değil Musical
Chairs.
Cahit Berkay, Al Yazmalım- Film Müzikleri Volüm 2'yi şubatta çıkartıyor
Müzîğin Yeşilçam seriiveniYerli film müzıği deyince ak-
la gelen ilk isımlerden bıri olan
Cahit Berkav yapıtlannı albüm-
lerde toplamaya devam ediyor.
1997"de on parçasını Füm Mü-
akJeri Volüm 1 'de bır araya ge-
tiren Berkay, Al Vazmaiun-Filnı
Müzikleri Volüm 2 (düzenleme-
ler: Moğollar'dan Serhat Ersöz)
admı verdiği serinin ikinci çalış-
masını da şubatın ikinci hafta-
sında çıkartıyor. 1974'teDeBV\ı-
suf(yön: AhfYdmaz)adlı filme
müzik yazarak bu sahaya ginş
yapan Berkay, kendisine üç Al-
tın Portakal. Ankara Film Festi-
vah'nden ıki ve Sınema Yazar-
lan Derneğı'nden bir ödül geti-
ren bu uğraştan sanatsal tatmin
dışında ekonomik olarak fazla
bir şey kazanabilmiş değil...
Berkay"dan Yeşilçam"daki se-
rüvenini dınledik ve yeni albüm-
le ilgili bılgiler aldık:
149film,59TVdizisi
- Yeşilçam için en fazla müzik
yazan besteci kabul ediliyorsu-
nuz. Kaç film müziği var karive-
rinizde?
Geçenlerde MESAM 'a onay-
latmak amacıyla bütün arşivi göz-
den geçirdim ve ortaya 149 uzun-
metrajlı film müzıği. 58 televiz-
yon dizisı müzıği çıktı. Bu ara-
da on beş, yirmi tanesinin kay-
dının da bende olmadığmı düşü-
nürsek önemli bir toplam ediyor
hepsi. Aynca reklamlar için yap-
tıklarımı da not almamıştım. Bir
de her film için en az üç tema yaz-
mak gerekiyordu geçmişte. Bun-
lar kızla oğlanın aşk teması, kö-
tü adamın teması, kavga-gürül-
tü ya da zaman doldurma tema-
sı şeklinde ısimlendirildi. Tema-
lann sayısı bazen yirmiye kadar
uzardı. Bunlardahesaplandığın-
da Yeşilçam'a hayli emek verdi-
ğimiz ortaya çıkıyor.
- Bu büyük uğraştan ikinci al-
büme hangi örnekier yansıdı?
Önce bu albümde bir yanlışı
düzeltiyorum, birinci albümde
Anf Yıünazın Selvı Boylum Al
Yazmalım filminin ismi altında
iki tema vardı. O temalarŞerifGö-
ren'in Köprü fılmininmiş. Tam
• "Eskiden insanlar filmlerde müziği
fonda bir aynntı gibi değerlendiriyordu,
emekler uçup gidiyordu. Şimdi müzik
güzelse sinemadan çıkan insan kaseti ahp
evinde defalarca dinliyor ya da arşivine
koyuyor. Bugünleri de gördük sonunda."
pacağım ve ardmdan dizi mü-
ziklerinın bır araya geleceği ıki
ya da üç albüm çıkaracağım.
Elektronik sound az
Cahit Berkay'ın Yeşilçam'dan üç Altın PbrtakaTı var.
yırmi günde bant arşivımı dü-
zenlerken fark ettim. yanlış ha-
tırlıyormuşum. Albümün kapa-
ğına bunu bir özürolarak yazdım.
Esas Al Yazmalım'ı da bu albü-
me koydum. İkinci parça İbrahim
Tathses'in yönetriğı ve Hülya Av-
şar'la başrolü paylaştığı Hülya
filminin aynlık teması Üçüncü
parça Sinan Çetin'in yönettiğı
Uyas Salman'ın oynadığı Çiçek
Abbas. Daha sonra Jrfan Tö-
züm'ün Hülya Avşar'la çektiği
Fazilet geliyor. Hülya filminin
jeneriğinden sonra Teşekkür Ede-
rim Büyükanne'nin müziği var.
Osman Seden'in bu filmınde ttal-
ya'dan gelen Sonia Vrviani oyna-
mıştı. Kemal Sunal'ın başrolde
olduğu Öğretmen'den "Ek İşler"
teması. yıne Kemai SunaTdan
Koltuk Belası (Kartal Tıbet) ve
Koltuk Belası ikinci tema, Öğret-
men'den (Kartal Tıbet) "Çik"
teması, HüKa Kocyiğit. Tank
Akan ve Cihan Ünal'ın oynadı-
ğı Av ve en son yine Kemal Su-
nal'ın oynadığı Kılıbık (Kartal
Tibet. Ahmet SezereU MuzafTer
Hicdurmaz).
- Neye göre sectiniz bu parça-
lan?
Kronolojik sırayla yapıyorum
film kasetlerini. İlk albümde
1974'ten başlayarak değerlen-
dirmeye başladım, bu albümde de
sırayla hoşunıa gıdenleri. melo-
dilerı iz bırakan parçalan bir a-
rayagetırdım. Bundan sonra film
müziklerınden ıki kaset daha ya-
- İlk albümde fazla elektronik
sound olması tepki çekmişti. Bu
kez nasd yapünudüzeniemeleri?
Bu sefer onjınalınde bağlama
kullanmadığım parçalarda bile
bağlama. akustik gıtar. yaylı tam-
bur, cura kullandım. hepsini üst
üste ben çaldım. Mümkün oldu-
ğu kadar elektronik sounddan
uzak durduk. Nasıl tepki alaca-
gını merak ediyorum.
- İlk albümde çok iyi melodi-
lerolmasına karşın kDp >apılanıa-
dığı için geni$ kitkvt ulaşılama-
dı. Bu kez klip çekme olasılığı
doğdumu?
Atıfagabeyden Selvı Boylum
Al Yazmalım'ı aldık; içinden bir
takım sahneleri kullanacağız. Ar-
da L skan senaryosunu yazacak
\ e çekımi de o yapacak. Aklı ba-
şında bir klip çekeceğiz. Pıyasa-
nın kurallanna göre oynamalı-
yız artık.
- Son dönemde verli film mü-
zikleri büyük ilgi görüvor. Bu ge-
bşimi nasıldeğerlendiriyorsunuz?
Türkiye'de insanlarenstrüman-
tal müziği keşfettiler öncelikle.
Özellikle gençlerin büyük ilgisi
var. Aynca sınemayla paralel film
müziği kasetleri de iyi bır satış
yapıyor. Çok memnun oluyorum.
Bu ortam. başladığım dönemler-
de olsaydı herhalde ben bu satış
tırajlan sayesinde özel uçaklar-
dan inmezdim. lşin şakası tabiı
bu; ama eskiden insanlar filmler-
de müziği fonda bir aynntı gibi
değerlendiriyordu. emekler uçup
gidiyordu. Şimdi müzik güzelse
sinemadan çıkan insan kaseti alıp
evinde defalarca dinliyor ya da
arşivine koyuyor. Bugünleri de
gördük sonunda.
"Sclv i Bo\ lıını \l >a/nıalım"
B.B. King 40
9
laradöndü
L sta. yeni albümünün yapımcılığını da üstlendi.
73 yaşındaki B.B.Kingaynı enerji ve heyecan-
lablues üretmeyi sürdüriiyor. Geçen yıl gerçek-
lestirdıği etkınlikleri saymışlar, 225 konserlik bir
liste çıkmış ortaya; albüm çalışmalan da cabası.
Usta bugünlerde BluesOn The Bayou adlı ye-
ni bır albümle blues"daki efsane kuşağın varlıği-
nı sürdürmeye çabalıyor listelerde. Lafayette ve
Lousıana'dadört günde kaydedilen albümde B.B.
Kıng (Blues Boy King) adeta yeniden Güney'e
dönüp en iyisi böyle yapılır gibı gövde gösteri-
sınde bulunuyor. Kendi orkestrasınm adamlany-
la orkestranın gücünü arttıracak hiçbir teknolo-
jik hıleye başvurmadan canlı çalınmış. 15 parça-
lık tertemiz bir kayıt var albümde...
Bır yenilik de şu: B.B. King ilk kez kendi al-
bümünün prodüktörlüğünü yapıyor ve bu yolla
4O'lı yıllarda Memphis'te ya da savaş sonrası Şi-
kago'daki kuiüpierde yorumladıklannı tekrar
gündeme getiriyor.
Yüzlercegitarcının taklıt ettiğı bir ısim olan ve
Lucille adını verdiği Gibsongitarıyla adeta tarih
yazmış B.B. King'in zaten en verimlı yıllan da
o dönem. 16 Eylül 1925 'te Riley B. King adıyla
doğuyor usta. Fakır ailesine pamuk tarlalarında
çalışarak katkıda bulunnıaya çahşiyor. Müzik
yardımıyla kötü günler sona eriyor ve kuzeni
Bukka Whiteile Mumphis'e gidiyor. Biryandan
sokaklarda çalarken diğer yandan radyoda disk-
cokeylık yapıyor. Blues. Chıcago \e Memphis'te
elektronik bir dil ararken. beyazlann blues'a il-
gisi artarken ve caz ıle be-bop flört ederken ge-
Hşmeleri yakından izleyen B.B. King kısa süre-
de onlar arasında özgün bir sentez yaratmayı ba-
şarıyor. O sentez o gün bugündür ustayı zırvede
tutuyor; endüstri herkesten değişmesinı talep
ederken B.B. King'den özellikle 'değişmemesini'
istiyor.
Plakçılarda da
her şey çok güzelCem Yılmaz'la Mazhar .Alan-
son'un başrollerini pay laştığı Her
Şey Çok Güzel Oiacak son gelen
rakamlara göre salonlara850bin
izleyici toplamış durumda. Ömer
V'argı'nın ilk yönetmenlik deneme-
sı olan film, daha da ileriye gıdip
Eşkı>a'nın ardında 90'lann en faz-
la izlenen ikinci filmi unvanını
alacakmış gibi gözüküyor. Bu ba-
şarıda Yılmaz'ın popülaritesinin
yanmda geçmişte tiyatro eğitimi
almış ve sahnenin tozunu yutmuş
Alanson'la Selim Naşit ustanın
oyununun da payı var şüphesiz.
Alanson'un sahnelerle iyi ör-
tüşmüş kompozisyonlanndan olu-
şan filmin müzigini de unutmamak
gerekiyor. Televizyonlarda sık. sık
tekrarlanan parça Bu Ne Biçim Hi-
kâye Böyie'nin klibinin topladığı
ılgıye bakılırsa müzığın
gışeye dışe dokunur katkı-
sı olduğunu söylemek ola-
sı.
Fılmın, dört tanesı söz-
iü olmak üzere. 26 parça-
lık müzik albümünün bu il-
giden ne derece olumlu et-
kılendiğini şu anda bile-
miyoruz. Dağıtıcı şırket
net rakamlann daha eline
ulaşmadığını söylerken ta-
lebin gıderek arttığını göz-
lemledıklenni belirtiyor.
Alanson. albümde yine birçok
türe gınp çıkarak hem melodı hem
de söz açısından tıpik MFÖ soun-
dunu ve kolaylıkla tüketilenle duy-
gu yoğun parçalar arasında gidip
gelen MFÖ felsefesini aynen ya-
pıta taşıyor. Bu açıdan da albü-
mün tıcari şansı yüksek.
Bir not daha. TV'de albümün
klibini izleyen bazı okurlanmız
ekranda Cem Ydmaz ve Maz-
har Alanson'un yanında görü-
nen üçüncü kişinin kım olduğu-
nu soruyorlar. Albümde iki par-
çada vokal yapan bu kişi Sami
Özer. Daha önce grubun 1992
albümü AgannagaMa yer alan
Rüşvet ve Belediye Nerede adlı
parçalarda gazel okuyan Özer,
tanınmış bir gazelhan.
Unkapanı^nda korsan liste bollıığu
Geçen pazar gecesi Kanal 6'da Nedim
Saban'ın sunduğu Dr. Stres adlı program-
da müzik sektörünün de önde gelen ısim-
leri albüm listelerinin ne kadar sağlıklı ol-
duğunu tartışmak için bir araya gelmışti.
Sektör temsilcileri kendilerinin bizzat şe-
killendirdiğı listelerdeki çarpıklıklarla il-
gili ortaya. üçüncü şahıslara bir dolu laf
söyledikten sonra bir programı daha su-
ya sabuna dokunmadan savmarun rahat-
lığıyla evlerine döndüler.
Bu sayfada konunun bu şartlarda ne
kadar çözümsüz olduğunu defalarca yaz-
dık; perakendecılerde satılan malm özel-
liklenni okumaya yarayacak optik tek-
nolojiye. yani barcode sistemine geçil-
meden bütün listelerin sağlıksız olacagı-
nın altını çizdik.
70'lerin başında ayTintılı listeleriyle
müzik sektörünü harekete geçiren ancak
belli bir bölgedekı satışı yansıtan He>
Dergisi''nin listelerinden bu yana teknık
olarak fazla bir gelişme sağlanamadı. Ay-
nı sorun bizim için de geçerli; cumhuri-
yet olarak altı büyük kentteki plakçılar-
dan her hafta aldığımız taze verilerlc lis-
temizi olabıldiğince sağlıklı oluşturma-
• Tüketicinin müzik listelerinden çok
etkilendiğini bilen şirketler pastadan büyük
dilimi kapabilme endişesiyle, sıralamalan
kendi lehlerine döndürmek amacıyla türlü
yollara başvuruyor.
va çalışırken Anadolu'nun herhangi bir
yöresindekı yerel sanatçılann satış grafı-
ğini ne yazık kı yansıtamamanın sıkıntı-
sını yaşıyoruz.
Bu hayli kanşık ortamda. tüketicinin
müzik listelennden çok etkilendiğini bı-
len şirketler pastadan büyük dilimi kapa-
bilme endişesiyle, sıralamaları kendi leh-
lerine döndürmek amacıyla türlü yollara
başvuruyor Bunlardan en etkılisi müzik
kanallarında yayımlanan listeler oluyor.
Ev lere kadar 'en hyiler'i sen ıs yapan bu
listelerin 900'lü hatlara izleyıcılerin tele-
fonla ılettiöi oylarla saptandığını söylü-
yor müzik kanallan.
Türkiye'de fiyatı bir milyona ulaşan
yerli kaset satışlan geçen yıl yaklaşık
yüzde40azaldı Müzik kanal lannmsöy-
îedikleri doğruysa, kasete para ayırama-
yan müziksever. hiçbir ödülü olmayan bu
araştırmaya. sırf sevdiği şarkıcı birinci
seçilsin diye 900'lü telefonlara her hafta
700-800 bin lıra ödeyip katılıyor ve Tür-
kiye'nin müzik gündemini belirliyor.
Pepolann verileri sağlıksız
Bu arada müzik kanallannda yayımla-
nan listelerin hatır gönül ilişkisiyle. para
karşıhğında ya da kanalın sahip olduğu
plak şirketinın sanatçılannın kollanmasıy-
la yaralandığını ıddıa eden Müzik Ya-
pımcılan Derneği (MÜYAP)medyayı ve
kamuoyımu doğru bilgilendirmek amacıy-
la yurdun çeşıtli bölgelerine yayılmış de-
polardan aldığı haftalık verileri bir araya
toplayarak liste oluşturuyor ve altma ım-
zasını atıyor. Bu seçimde de önemli yan-
lışlıklarvanbirkereodepolarlaçalışma-
yan şirketler direkt olarak devre dışı ka-
lıyor. Aynca Anadolu'dakı depoya ula-
şan hermal satılmışmalanlamınagelmi-
yor.
Örneğin ünlü bir popçunun kısa süre-
de çok satacağını düşünen Anadolu'daki
bir depo sahibi kendını garantiye almak
için on bin adet kaset istiyor Unkapa-
nı'ndan. Küçük bir kasabadaki peraken-
deci de bu popçunun albümüne talebın ne
kadar artacağını ve ne kadar sürede ekst-
ra malın dükkânına ulaşabileceğini bile-
mediğınden rizıkoya girmemek için nor-
malden dört. beş kat fazla mal çekiyorde-
podan. Bir bakıyorsunuz, ilk haftadan
sonra o popüler kasetin satışı bıçak gibi
kesiliyor ve depodan yapılan çıkışla pe-
rakendecinin satışı birbirine uymuyor.
Özetle.. müzikteki liste sorunu televiz-
yonlararasmdaki reytingsavaşlannıanım-
satıyor. tsteyen istediğini, çeşitli metot-
larla birinci yapıyor ve çok az satmış ma-
lını cıcıli bicılı hanımlann, beylerin sun-
duğu programlarla parlatıp vitrine koyu-
yor. Bu çarpıklığı bile bile. herkes sıicıl-
madan hilelı listeler üzerinden prım sağ-
lamaya çalışıyor.
C Ö R Ü Ş fN
L
D
M
A
'K
Akbank'ın Cat İçin
Önemli Bir Hizmeti
Evrensel müzik dünyasında uzun yıllara va-
ran, tarihsel ve sanatsal kökeni açısından ba-
zen tartışmalı, çelışkili tanımlamalara da neden
olan 'caz (jazz)' artık 'ölümsüz bir müzik' türü
olarak dünyaya kendini kanıtlamıştr.
işte caz müziği konusunda ülkemizde ilke-
li girişimleri, ilginç etkinlikleri, olumlu hizmeti
Akbank yapıyor. 50. yılında Akbank, kültür ve
sanat yolunda değişik dallardaki atılımlannın
yanı sıra 'Akbank CazFestivali' ile biıiikte 'Caz'
adlı büyük boyuttaki kitabı yayın hayatımıza ka-
zandırmakla önemli bir görevi gerçekleştirmiş
bulunuyor.
Akbank'ın Kültür ve Sanat Yayınlan'nın 67.
ürünü olan 'Caz' kitabının yazan John Ford-
ham geniş doküman, bilgi, anekdot, foto, caz
tekniği bölümlerini içeren bu yapıt için yoğun
ve yararlı emek sarfetmiş. Kitabın önsözünü,
değerli bir müzik yorumcusu olan Sonny Rol-
lins yazmış. Bu tarihsel ve belgesel nitelikli, caz
müziği üzerine yoğun konulan içeren kitabın
dilimize çevirisini ise Sadettin Davrart doğru,
düzgün, gerçek ve uyumlu bir dılle gerçekleş-
tirmiş... Kitabın sunuş yazısında Akbank Ge-
nel Müdürü Özen Göksel okurlara ve müzik-
severlere sunmaktan kjvanç duyduğu bu ya-
yın için özetle şöyle diyor: "Her ulus kendi sa-
natı ve kültürünü oluşturvrken evrensel değer-
lerini başka uluslarla da paylaşacaktır. Kültü-
rün ve sanatın ortak noktasıdırbu. Sözünü et-
tiğimiz dallardan biri de caz sanatıdır... Uma-
nz Caz adlı kitabımız bir boşluğu doldurur."
Sonny Rollins, Önsöz'de kısaca şunu belirti-
yor: "... New York'un Hahem'indeyetişen bir
genç olarak caz, erken yaşta yaşamıma gir-
mişti. Sadece müzikdeğildıbeniçeken;bumü-
zikten yansıyan ıçtenlikti, doğruluktu. Insan-
lan gülümsetmek, ruhlannı ısıtmakiçin biryol-
ducaz. lyiylekötüyü, doğruyla yanlışı, dürüst-
lükle düzenbazlığı ayırt etmeye yarayan bir
yol... Caz, insanlann, halklann birbirlerini an-
layabilmelen ve banş içinde yaşayabilmeteri
için çok önemli bır güç. Caz olmasaydı dün-
ya şu anda çok daha berbatbıryer olurdu. Bu-
gün cazgençleri hergeçen gün daha çok çe-
kiyor". Kitabın çevirisini yapan Sadettin Dav-
ran şöyle yazmış: "Caz, biraynkotu. Öksüzbü-
yüdü. Sokakta yattı. Pek okul yüzü görmedi.
Sokağın dilini konuşuyordu. Kendi dilini ken-
diyaratmıştı. Okur-yazanazdı. Yazıylaarasıiyi
değildi... Ama kısa zamanda yeryüzünün en
çok konuşulan dilı oldu. Bu kitabı Türkçe'ye
aktanrken cazın kendisine özgüyeheşik terim,
kavram ve deyişlenne dokunmadım. Ama ba-
zı teknik sözcüklen Türkçe karşılamaya çalış-
tım."
Bu kitap Ingıltere'de Dohıng Kindersley U-
mited tarafından 1993'te ve 1995'te basılmış.
Türkçe telif hakkı 1998'de Akbank'a ait olmuş.
Kitabın içindekı konular: Cazın Tarihi, Çalgıla-
nnAnatomisi, Cazın Devleri, Teknikler, BirKla^
sik KaffHarGalerisi ve özellikle T&kiye'dWtaz
bölümlerini içeriyor.
Evet, dünyadaki sağlam kökenli, bilinçli ve
kaliteli müzik türterinden etkilenen. ilgilenen
ve uğrasan müziksever, sanatsever ve müzis-
yenlerin yararlanacaklan bu kitap caz türürtü
belgeliyor... Doğduğu ülkede (Amenka) 'sana-
tın gayhmeşru çocuğu' sayılarak öncelen aşa-
ğılanan, sonralan değerini bulan caz, kayna-
ğını Batı Afrikalı kölelerin müziği ile Avrupa
müziğınin kanşımından alır. Doğuşu ise Ame-
rika zencilerinin 'Negro Spirituals' denilen ila-
hileriyle Mississippi Nehri kenarlanndaki pa-
muk tarlalannda başlamış, sonra haik kaynak-
lanna dayanmış.
Yerli popta geçen hafta sıralama değişmedi:
Sezen Aksu, yeni albümü Adı Bende
Sakh'yla binnci; Haluk Le^ent beşinci ' •
albümü Yine Aynlık'la ikincı'Yaşar. ikinci
albümü Esirinim'le üçüncü.
Türk sanat müziğinde Muazzez Erso>;
Nostalji 4-5-6 adlı toplamasıyla liderliğini
sürdüriiyor. Hürva Avşar, Hayat Böyle ile
ikinci. Müzeyyen Senar, popun ünlüleriyle
birlikte yorumladıgı şarkılann toplandığı Bir
Ömre Bedeladlı albümüyle üçüncü.
Halk müziğinde Musa Eroğlu, Kavimler
Kapısı Anadolu adlı albümüyle 1
numara'daki yerini korudu. Bej'azılk albümü
Türküler'le ikinci, Şükriye Tutkun'un
Çiğdem Der ki adlı yeni albümü üçüncü.
Yabanct müzikte toplama albüm Pövver Hits 6
yine zirvede. Mariah Care>, l'sadlı
albümüyle ikinciligini korurken Metalüca
grubu Garage Inc. albümüyle üçüncü bitirdi
haftayı.
- The Essential - Peter Seeger
- Greatest Folksingers Of the Sbrties - Various
- The Essential - Paul Robeson
- Beethoven at Bedtime - Vanous
- Chopin & Champagne - Vanous
- Mozart For Your Mind - Various
- Özgürlük Flamenkolan - Hasta Los Huesos
- Ekim De\Tİmi Kantatlan, Prokofiyev -
Novaya Filarmonia Orkestra
- The Boy VVrth The Arab Strab - Belle &
Sebastian
- The Oranj Album - Oranj Symphonette
- Bach For Breakfast - Vanous
- Debussy For Dreaming - Various
- Mozart in The Morning - Various
- Mozart at Midnight - Various
- Mozart For Meditation - Various
- Münir Nurettin Selçuk
- Yelkenin Gözyaşları - Murat
Yılmazyıldırım
- O ve Z Hikâyesi - Ünlü
- Aşkınla Sarhoşum - Yılmaz Sarper
- İbreti Âlem - Emre Altuğ