Katalog

SAYFA CUMHURİYET 17OCAK1999PAZAR .14 KULTUR İkinci albümü 'O' ile dinleyici kitlesini genişleten Teoman, kendi bildiği yolda ilerliyor Göntündeldler göriicüye çıksa... "Müzik kimin neyini değiştiriyor ki? Enindesonunda bir müzik...' ESRA ALİÇAVUŞOĞLU Kendı adını verdiği birinci albümünden bır yıl sonra çıkardığı 'O' ile büyük bir çıkış ya- pan Teoman, hıç kuşkusuz 1998'e damgasını vuran isimlerinden biriydi. 'O' ile fazla alter- natifi olmayan nıtelıkli 'pop'a hasret kalmış dinleyicilenn can sımıdı olan Teoman, yozlu- ğunu iyıce arttıran pop müziğin aksine, ne is- tediğinı bilerek kendi bildiği yolda ilerliyor. Rol yapmaktan hoşlanmıyor, rol yapanlar- dan değil: bu konuda kendisinı kabıliyetsız buluyor. Dmleyicilerinın çoğunluğu program yaptığı Barfly"ın önünde uzun kuyruklaroluş- turuyor. ama sevenleri büyük şehirlerle sınır- h değil. Malatya'dan, Diyarbakır'dan gelen 'harika' mektuplarla egosunun okşandığını söylüyor. Popülaritesinin ve albüm satışının abartıl- dığinı söyleyecek kadar dürüst ve samımi. Her şeyın mükemmel olmasını ıstıyor. "Nedenben kahramanlanm gibiolmayayım ki? REM çık- üğı zaman ara veriyor mu" dıyecek kadar da kendine güvenli. Bu işi hem-çok cıddiye alı- yorhemdehıçönemsemiyor... "Müzikkiınin neyini değiştiriyorki? Tamam oradaçıkıyoruz, eğleniyoruz, ama eninde sonunda bir müzik-.'' 'tçimdekileri söylersem rahatun' Kendisinı cefakâr sanatçı ayaklannayatan- lardan ayn tutuyor. Müziği sevdiği ıçin yapt- yor. "Bu işi bana paraödesin diye yapmıyorum. Bana hiç para kazandırmasa da soyut anlam- da müziğe müteşekkirim." 1986 yılında Boğaziçı Üniversitesı'nde kur- duğu Mıraj grubuyla müzik yapmaya başla- yan Teoman. artık kendı yolunda ilerliyor. Il- gı alanı sadece müzikle sınırlı değil. Boğazı- çi Üniversıtesi Kadın Araştırmalan Bölü- mü'nde "Çîzgi Romanda Kadın'1 üzerine yük- sek lısans tezi yapıyor. - •Teoman'dan sonra çıkardığınız ikinci al- bümfinfiz 'O' ile geniş kitlelere seslenme ola- nağı buldunuz. Bu başanyı bekliyor muydu- nuz? • Benim kendimi iyi hissettiğim, hayattan zevk aldığım anlar stüdyo sürecidir. Bestelerimi yapıyorum, onlan göriicüye çıkarmak istiyorum, ama beklemek zorundayım. 'O'da daha çok hit parçalar var. Çok sevdiğim, ama insanlann çok hoşuna gitmeyecek olan parçalar defterlerimde duruyor. Aslında ben birinci albümü de başanlı bu- luyorum. 'O' ile daha bir onaylanmış oldu ba- şanm. Birinci albümü yaptığımda da insan içine cıkmadan hoşnuttum. Ama tecrübe de- nilen bir şey varki ikinci albümlerde ortaya çı- kıyor. Böylelıkleneleriyapmanız, neleriyap- mamanız gerektığini anlıyorsunuz. 'O'da her şey daha ıyi yola gırdi. Pıyasaya bakıp neler oluyor burada, demıyorum artık. Kısır bir pi- yasa sonuçta. Müzik benım işim. bununla il- gılenen insanlan gen zekâlı gibi düşünmekte fayda var. Istediğin şeyleri baştan söyleyecek- sin. Konserde benım başıma ne tür kötülük- lergelebilir, diye düşünüyorum, zaten düşün- düğüm her şey geliyor başıma. - Arabesk ve pop dinleyen genîş bir müzik dinleyicisi var Türkiye'de. Siz bunun dışında kalan, daha çok yabancı müzik dinleyen din- leyiciye hitap ediyorsunuz. Peki bu dinleyicile- rin dışında hedeflediğiniz kirieter var mı? Şarkılanmı >aparken kendimin. bana ben- zeyen insanlann ve dostlanmm seveceğıni dü- şünerek hareket ediyorum. Ama iş rafine ha- le gelince ve pıyasaya yönelince ışin içıne baş- ka şeyler de girmeye başlıyor. Şarkının özü- nü bozmuyorum. ama ondan sonrakı aşama- larbirşekilde kısıtlıyor sizi. Örneğin hıç iste- medığıniz halde, sadece klibiniz Tngiltere'de çekilebılsin diye. ıstemediğiniz görüntülerle karşılaşabiliyorsunuz. birparfüm şişesi. nere- deyse suratınız kadar öne çıkabiliyor. Ondan Gerçekbir opemyüdmmn anısına Genç kuşak 'Zehra 'nın Öyküsü 'yle sanatçı olmanın ipuçlarını öğrenecek KültürServisi- "Sanat için ya- şadım, aşk için yaşadım / Hiçbir canh yaratığı incitmedim / Acı çekenJeregizüceyardımettim..." Operamızın yetiştırdiği en önem- li isimlerden soprano Zehra Yıl- dız. Türkiye'de Tosca rolüyle sahneye çıkmıştı son kez. 41 ya- şındakı sanatçının aramızdan er- ken aynlışı Türkiye'de ve dünya- daüzüntüylekarşılandı. Yıldız'ı geçirdiği beyin kanaması sonu- cu 12 Arahk 1997 tarihinde yi- tirdik. Oysa 'Daha oynayacak çok rol vardı. Söyleyecek çok ar- ya!'... Yıldız'ın aramızdan ayn- lışıntn birinci yılında, Evinth/a- soğhı'nun hazırladığı 'Zehra'nın Öyküsü' adlı kitap Kültür Ba- kanlığrnın katkılarıyla Boyut Yayın Grubu'ndan çıktı. İç ve dış basmdaki yazılar Yıldız"ın çeşitli temsillerde seslendirdıği aryalardan oluştu- rulan CD'nin de kapağına yerleş- tirildiği Zehra'nın Oyküsü adlı ki- tabın koordinatörlüğünü Aydın Büke, genel sanat yönetmenli- ğinı MuratÖneş, grafiğini Mu- rat Ydmaz \e kapak grafiğini Kutay Tanır üstlenmiş. Kitap. ll- yasoğlu'nun kaleminden Yıl- dız'ın yaşamöyküsü, yurtiçınde ve yurtdışında verdiği çeşitlı tenv siller üzerine basında yer alan yorumlar, ölümünün ardından yine iç ve dış basında yer alan ya- zılardan alıntılar ve dostlannın Yıldız'a son seslenişlerinden olu- şuyor. Yıldız'ın yaşamöyküsü ve opera kariyeri, sanatçının özel albümünden alınan fotoğraflar, yurtiçinde Yaşar Saraçoğlu, Mu- rat Şen, yurtdışında Bianco Ne- ro, Sigrid Meaner, Lossen tara- fından çekilen sahne fotoğrafla- n ve gazete kupürleri eşliğınde anlatılıyor. Kültür Bakanı tstemihan Ta- lay 'ın "Zehra Yıldız gibi üsrün ye- teneklere sahip bir opera sanat- K çısı her ülkeye nasip olmayan bir ayncalıktır. ~ Bugün görevimiz onun sesini koruyabilnıek,anısı- nı yaşatabilmek" sozlennın yer aldığı yazısıyla başlayan kitap. Yıldız'ın annesi Münire Hanım tarafından kızına yazılan şiir ve ardından sanatçının. Ilyasoglu tarafından kaleme alınan yaşa- möyküsüyle devam ediyor. llyasoğlu Zehra'nın Öykü- sü'nde önce, sanatçının. kendı- si de konservatuvann Türk Vlü- zıgı Bölümü'nde eğıtım gören annesi Münire Hanım \e baba- sı tsmail Hakkı Bey'le geçen ço- cukluk günlerine, operacı olma- ya karar verdiği döneme, konser- varuvar yıllanna, annesi Müni- re Hanım ve şan öğrermeni Atı- fet Usmanbaş'ın kendi ağızla- nndan Yıldız'la ıigıli anılanna yer veriyor. Bu ilk bölümden sonra Zehra'nın Öyküsü, sanatçının ts- tanbul Devlet Opera Balesi'nin solıst kadrosuna girmesiyle baş- la> an profesyonel kariyeri \ e eşı, tenor Süha Yıldız'la olan evlılı- ği ile devam ediyor. Hiç stüdyo kaydı yok Yıldız'm, dönüm noktasını 1985 yılında Pucdni'nin But- terfhp operasındaki rolüyle ya- rvin llyasoğlu 'Zehra'nın Öyküsü' adlı kitabında soprano Zehra Yıldız'ın yaşamöyküsünü ve doruğa tırmanışını aynntılı olarak anlatıyor. CD ile de sesi, gelecek kuşağa aktanhyor. şadıği, ardından Otello'da Des- demona, II. Mehmet'te Anna Erisso, Uçan Hollandah'da Sen- ta. Aıda ve Fidelio'da Tosca ola- rak her defasında sahne üzerin- de devleştiği sanat kariyeri, fo- toğraflar, basında yer alan övgü dolu sözler ve gazete kupürle- rinden bölümler eşliğinde aynn- tılı bir şekilde anlatıhyor. Orne- ğin Desdemona'nın ardından Milliyet'te yayımlanan yazısın- da Yıldız için şunlan söylüyor Fa- nık Yener: "Türk Opera evreni, adıyla sanıyia bir yıldız kazandı Otello ile™" Cumhuriyet'te yer alan yazısmda Filiz AB de şöyle anlatıyor Yıldız'ı: "Genç, saf, yumuşak ve güzel Desdemona. Bütün niteliklerin hepsinin bir opera sanatçısında ender bir ara- \ a geldiğini opera meraklılan i\i biBr. Ne var ki bu niteliklerin hep- si Zehra Yıldız"da \ar.r Yıldız'ın Heidelberg'de, Uçan Hollandah'da üstlendigi Senta rolündeki büyük başansı ve dış basından aldığı övgülere de ge- niş yer veriliyor kitapta. Örneğin Heıdelberg Morgen'den Stefan Koch. 'Senta rolündeki soprano Zehra Yıldız, bu oyun için yeni ve şaşırtıcı bir keşiT, Rhein-Nec- kar Zıetung'dan Heide Seele. Yıldız, Heildelberg Operası'nda tenor Alexander Spemann ile. "Oyunun en önemli sürprizi Zeh- ra Yddız'dL Etkili yüksek dra- matik soprano sesi ve ateşli oyun gücüyle Senta rolünü doldurdu" yorumunu yapıyor Yıldız için. Yıldız'ın yaşamöyküsü ve ba- şanlarla dolu opera kariyeri. He- ıdelberg'de sahnelenen Fidelio'da canlandırdığı Leonore ve İDOB'nin büyük prodüksiyonu Tosca ile son buluyor. llyasoğlu, sanatçının zamansız yitirilişin- den duyulan üzüntüye ve ne ya- zık ki bugün elimizde Yıldız'ın hiçbir profesyonel stüdyo kaydı- nın bulunmadığma değiniyor. Zehra'nın Öyküsü. Yıldız'ın ölü- mü üzerine iç ve dış basında yer alan yazılardan yapılan alıntıla- nn ardından dostlannın "Zehra için_." söyledikleriyle sona eri- yor. Yönetmen Esen Işık'ın ikinci filmi îsviçre'den SUISIMAGE ödülünü kazandı 6 Babamı Hırsızlar Çaldı' en iyi fîlnı seçildi Kültür Senisi - tlk kısa filmi 'Ölmeye Yatmak'la Is\içre Kültür Bakanlığı en iyi kısa film ödülünü kazanan yönetmen Esen Işık, ikinci filmi 'Babamı Hırsızlar Çaldı" ile lsviçre'nin en prestijli ödülü olarak kabul edılen SUISIMAGE (Ulusal Destek Fonu) en iyi film ödülünü kazandı. Geçen yıl Isviçre Zürih Film Akademisi'nden mezun olan genç yönetmen Esen Işık'ın ikinci 30 dakikalık denemesi Babamı Hırsızlar ÇaldıKarin Koch. lsviçre Kültür Bakanlığı ve belediyenin desteği ile gerçekleştirdi. Görünrü yönetmenliğini Pierre Menne'nin gerçekleştirdiği filmde Füsun Demirel, Nurettin Şen. .\lican AJtun, Sevinç Yıldız rol alıyor. Istanbul'da sesli olarak çekilen ve stüdyo işlemleri lsviçre'de tamamlanan film, altı yaşindaki birçocuğun gözünden kayıplar gerçeğini yansıtıyor. Film, babanın götürülme anı \e küçük çocugun masumca "babam nerede" sorusuyla gelişiyor. Çocuğun sorusuna sessiz kalan anne, filmin sonunda bir yanıt buluyor: "Babanı Hırsızlar Çaldı.-" Işık, yazdığı bu öyküyle kayıp öykülerine farklı bir noktadan bakmamızı sağlıyor. Işık, 26-30 Ocak tarihlerinde gerçekleştirilecek Solothurner Film Festivali'nde ödülünü ve gelecek projesinin desteklenmesi için ödenecek 20 bın frankı alacak. Babamı Hırsızlar Çaldı, Locarno Film Festivali ve tstanbul Film Festivali'nde de seyirciyle buluşacak. Işık, şubat ayında sonuçlanacak lsviçre Kültür Bakanlığı yılın en iyi filmleri seçimlerinden de umutlu. Işık, şimdi lsviçre'nin en önemli film yapımcılannın kendisine kapılan açtığını ve uzun metraj projesini çekmek için fınans sorunu olmayacağını söylüyor. sonra zaten yapabileceginiz pek bır şey yok. - Piyasada sizin tarzınıza \akın birçok mü- asyen var. Farkınızı nerede görüyorsunuz? tçimdekilen söylersem, saklamazsam, ya- lan söylemezsem rahat hissediyorum kendi- mi. Bu ahlakı bır şey olmasından dolayı de- ğil, ben kendimi rahat hissediyorum böyle ol- duğu için. Belki de bundandır. Başannın for- müllenni alt alta yazamıyorum; tabiı bu bir ba- şanysa... - Haftanın beili günlerûıde Barfly 'da prog- ram yapıyorsunuz\eçoğu dinleyici Barih'a sa- dece sizi dinlemek için geliyor... Evet. Barfly'ın bu kadar tutması benim sa- yemde oldu. Geçen sene Doors'ta çalıyordum. Orası da sadece cumartesi günleri iş yapıyor- du. Sonuçta mekânla ılgısi çok yok. Buraya ben gitsem nasıl eğleninm, diye düşünüyorum. Arkamda çalan orkestrayı da çok sıkı çalıştı- nyonım. Ben çok çalışkan değilim, ama on- lan çalıştınyorum. Örneğin iki parça arasın- da ara vermek yok. Bunun yanı sıra davulcu- nun terini silmesıne de izin yok. Ama bütün bunlar iyi bir şeyler çıkarmak için. Yoksa in- sanlann başına diktatör kesilmek değil ama- cım. tstiyorum kı oradan aynlırken mutlu ol- sun insanlar, beni de öyle hatırlasınlar. 'Kalburüstü insanlar dinlesin' -Nlü/iğinizin yanı sıradış göriinüşünüzlede ilgi çekiyorsunuz_ Aslında ikısı bırbınne koşut. Resımlerim- de yakışıklı görünmek istiyorum. Her şey iç ıçe. ayırmak çok mümkün değil. Sahneye çı- karken kendime özenıyomm. Kendimi yakı- şıklı hıssedersem daha büyük bır zevkle çalı- yorum. - Barfly "daki progranıınızda iki albümünü- zün yanı sıra kimlerin parçalanna yer veri- yorsunuz? tkı albümden sadece seçtiklenmı alıyorum. Mesela en çok sevdiğim parçalan seçmiyorum. En çok gece saat 01.00-02.00'de neler insan- lan mutlu ederse onlan çalıyorum. Şarkılann formatlan da değişiyor tabiı. Biraz daha hız- lı çalıyorum. ŞebnemFerahve ~ ~ ~ " ^ ^ Ozlem Tekin'in yanı sıra L'2. Ajda Pekkan ve MFÖ'den de çalıyorum. Bunlan da hem ken- dı beğenimle hem de insanla- nn eğlencesiyle örtüşecek bi- çimde seçıyorum. - Bu iki albümün başansın- dan sonra farklı bir sound de- nemeyi düşünüyor musunuz? İlk iki albüm benim özetım- le ilgili fikır verıyordu. Ola- bildiğince yeni şeyler dinle- meye çalışıyorum. Dinlediğim müzikleri kendi bestelerimde harmanlamaya çalışıyorum. Kimler neler yapmış, neleri kullanmış... Aranman anlamın- da alıyorum bütün bunlan. Ge- celeri yattığımda kulaklığımı alıp insanlann vokallerinde ne yaptiğmı, nerelerde nefes alıp almadıklannı dinhyorum ve sabahlan da onlan kopya edi- yorum. Çok güzel şarkılar yap- mam gerekiyor. Bu, genış bir kesıme hitap ederken beni din- leyen elit kesüni de göz ardı et- memekanlamında... tstiyorum kı kalburüstü insanlar beni din- lesin. Kendimi onlardan görü- yorum çünkü. 'Gönlûme göre albüm' - Live albüm yapmayı düşü- nüyor musunuz? lstiyorum, ama buna plak şirketlen karar venyor ne ya- zık ki. Bana kalsa ben altı ay- dabir albüm çıkanp rahatlanm. Çünkü stüdyoya girmedikçe kendimi zayif hissediyorum. Benim kendimi iyi hissettiğim, hayattan zevk aldığım anlar stüdyo sürecidir. O zamanlar- da kendimi bir şey yapıyor his- sediyorum. Ben bestelerimi yapıyorum, onlan göriicüye çıkarmak istiyorum, ama bek- lemek zorundayım ne yazık ki. - Peki 'O'da seni rahatsız eden pryasaya yöneHk parça- lar var mı? 'O' da daha çok hit parçalar var. Beni, plak şirketini ve din- leyiciyi memnun edecek par- çalar kısaca. Bu aynı zaman- da negatif bir durum. Benim çok sevdiğim, ama insanlann çok hoşuna gitmeyecek olan parçalar defterlerimde duru- yor. Duracaklar mı. yoksa çı- kacaklar mı? tnanın bundan çok emin değilim. Ama eğer ben hem kafama hem de gön- lüme göre bir albüm yapsam, belki de bir albüm daha yap- ma şansım olmaz. Ben de bu yüzden plak şirketimi, beni ve dinleyicilerimi memnun ede- cek bir formülün peşindeyim. Çok zor, ama başka da bir şan- sım yok. - Peki son yüiarda hay li eleş- tiri alan pop müzik piyasasını nasıl değerlendiriyonunuz? Türk pop piyasası denilen şey çok geniş. Birbirlenni des- teklıyorlar. toplu hareket edı- yorlar. Popçularcenazede, pop- çular Atatürk'ü ziyaret ediyor gibi... Hepsini orta halli bulu- yorum. Müzik, sanat kollan içinde en ortalama, vasat insa- nın bulunduğu alan. Müzis- yenlerden çok edebiyatçılan kendime yakın hissediyorum. Onlar daha başka bakıyorlar dünyaya. Müzisyenler çok sı- kıcılar genelde. Tentenin 70. yaşı için 11 kitap • Kültür Servisi -1929 yılında doğan Tenten. 70. doğum gününü tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de hayranlanyla bırlıkte kutlamay a hazırlanıyor. Yapı Kredi Yayınlan da, şimdiye kadar yayımladığı 22 kitaplık Tenten serisini özel olarak tasarlanmış kutulannda sunarak kutlamalara katılıyor. Georges Remı tarafından 14 yaşında bır izci olarak yaratılan Tenten, aradan geçen 70 yıla rağmen hâlâ 17 yaşında ve bir gazetecı. ilk macerısa olan Tenten Sovyetler'de ile okurlann kalbını çalmayı başaran bu genç gazeteci, Kızıl Korsan'ın Hikâyesı'nden. Hedef Ay'a. Esir Tüccarlarına Karşı'dan Turnusol Olayı'na \e son kitap olan Tenten ve Pıkarolar'a kadar 70 yılda pek çok toplumsal olayın içinde yer aldı. Karikatürist Abdülmecit Özbek öldü • Kültür Servisi - Genç kankatür sanatçısı Abdülmecit Özbek, Italya'da çalıştığı gemıde meydana gelen patlama sonucu hayatını kaybetti. Kazada agır yaralanan ve 10 gün yoğun bakımda kalan Ozbek'in cenazesi Türkıye'ye getınlerek geçen perşembe. doğum yeri olan Çarşambanın Kızılot köyünde toprağa \erildi. Kankatürde kısa sürede ustalaşan Özbek. ekonomık sıkıntılar nedeniyle sanat eğitimini yarıda bırakıp gemıciliğe başlamıştı. Kankatürcüler Derneğı'ne üye olan ve gemilerde çalışırken bir yandan da sanatını sürdüren Özbek, çok sayıda karma sergiye ve yanşmaya katılmıştı. 1972 doğumlu sanatçının kazandiğı ödüller arasında Samsun Çevre ll Müdürlügü Kankatür Yanşmasf nda Birincılik ve Ikincilık Ödülü (1991), Lions Kulüpleri Lluslararası Gençler Arası Kankatür Yanşması'nda Mansiyon Ödülü. Vaniköy Lions Kulübü Karikatür Yanşması'nda Büyük Ödül. Yorgun Mizah Dergisi'nın Kankatür Yanşması'nda Başan Ödülü, Taka Kankatür Yanşması'nda Ikıncılik Ödülü ve Musa Anter Karikatür Yanşması'nda tkıncilik Ödülü yer alıyordu. Metımet Aydoğdunun yapıtları İzmir'de sergileniyor • Kültür Servisi- Izmır Başak Sigorta Sanat Galerisi 6 Şubat'a kadar ressam Mehmet Aydoğdu'nun yapıtlanna ev sahipliği yapacak. 1976'dan buyana Türkıye. Belçika. Hollanda. Almanya. Fransa. KKTC ve ABD'de toplam43 kişisel sergi. ,_,,, „, gerçekleştiren sanatçı,-aynca 20 karma sergiye kauldı.' Yurtdışında yapıtlarını sergılediği mekânlar arasında Gallery G.B., Gallery 85. Gallery Centre Rops, Salon International de l'Art LIBR'ART, Provınce Museum (Belçika); Gallery 1756. Concordia Art Gallery (ABD); Studio Gallery Buchmall (Almanya) da yer ahyor. (0232 483 20 50ı Motion Pictune Arts Academy, Hindistan'da da çalışacak • Kültür Servisi - Motion Pıcture Arts Academy (Görüntü Sanatlan Akademisı) Hindistan'da da faaliyet göstermeyı planlıyor. Şırketin başkanı Bruce Davis. önümüzdekı günlerde Hindistan film yapımcılannın temsilcilenyle görüşmek ve aynı zamanda Hindistan TV ödülleri törenıne de katılmak üzere Bombay'a gidecek. Motion Picture Arts yetkilileri; yılda 300'ü aşkın yeni film yapıldığı ve binlerce yeni yüzün keşfedildiği, dünyanın en görkemli film sektörlerinden biri olarak nitelendirdikleri Hınt film pıyasasının, üstüne gidildığinde çok daha başanlı çalışmalara imza atabıleceğıni düşünüyorlar. Fotoğraf Dergisi Sanat Galerisi açıMı • Kültür Servisi - ANT Yayıncılık tarafından 1995 yılından bu yana yayımlanan Fotoğraf Dergisi'nin Sanat Galerisi, şirket merkezinın binncı katında gerçekleştirilen yeni düzenleme ile hizmete açıldı. Galennin ilk etkinliğı olan 'Türk Fotoğraf Sanatçılan Karma Sergisf. 40 fotoğraf sanatçımızın en beğendikleri birer fotoğraflanndan oluşuyor. Sergi 30 Ocak'a dek sürecek. (Tel: 0212-256 92 58) fanakkale Seramik'ten Hamiye İolakoğlu kitabı I Kültür Senisi - Çanakkale Seramik Sanat Yayınlan, her yıl yayımlamayı gelenek haline getırdiği. Türk seramik sanatçılannın yaşamlannı ve eserlerini konu alan kitap dizisıne bır yenisinı daha ekledı. Seramik sanatçısı ve öğretim görevlisi Hamıye Çolakoğlu'nun özyaşamöyküsü ve eserlerinın anlatıldığı 'Toprağin Erki Hamiye Çolakoğlu - The Poxer of Earth Hamiye Çolakoğlu' adlı kitap yayımlandı. Sıtkı M. Erinç tarafından yayına hazırlanan kitap, Türk seramik sanatı tarihine de panoramik bir bakış niteliğinı taşıyor. Daha önce Prof. Beril Anılanmert'ın "Daha Çok Ateş' ve Atilla Galatalı'nın "Toprağın ve Güneşin Ozanf kitaplannı yayımlayan Çanakkale Seramik Sanat Yayınlan. bu yıl Alev Ebuzzıya'nın kıtabını yayımlayacak. BUGÜN • CRR'de saat 19.30'da Kerküklü sanatçılann sunacağı 'Kerkük Tenzile Havalan" başlıklı dinleti yer alıyor. (232 98 30) • BEKSAV'da saat 14.30'da ,\li Berktay'ın katıldığı 'Çağdaş Tiyatro Czerine Sohbetler' başlıklı söyleşi, saat 18.00'de Arzu Görücü'nun dinletisi yer alıyor. (349 91 55) • BİLGİ ÜNİVERSİTESİ'nde saat 16.00 ve 20 30'da 'Romeo Bleeding", 18.00'de 'Exile' adlı filmler gösterilecek. (216 00 00) • tLERİ GÖZETLEME EVt'nde Naime Ekincioğlu'nun konuşmacı olarak katıldığı 'Meyerhold'un Tiyatro Kuramı' konulu seminer 11.00-13.00 saatleri arasında gerçekleşecek. (251 76 81ı • İDİL KÜLTÜR MERKEZİ nde Nâzun Hikmet'in doğumunun 97. yıldönümü dolayısıyla saat 16.00'da 'Nâzım Hikmet Belgescli" gösterilecek. (261 32 19)