Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 9 EYLÜL 1998 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Sendikacılara
siyaset yasağı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Belediye-lş
Sendıkası Genel Başkanı
Efendi Güvercin, sendika
liderlerine fıilen görev
yaptıklan dönemde
seçiiebilme yasağı getiren
anayasa maddesinin
degiştinlmesini ıstedi.
Millen'ekillerine. parti
liderlerine. bürokrat ve sivil
toplum örgütlerine mektup
gönderen Güvercin.
''Anayasanın 82.
maddesindeki yasağın
kaldınlmasıyla sendikalarla
siyasi partiler arasındaki
ışbırliğı daha da artacak,
ülkemızin ve milletımizin
birliği ve bütünlüğü daha da
güçlenecektir" dedi.
OPÜÇ cinayeti
davası sürüyor
• MALATYA (Cumhuriyet)
- Inönü Üniversitesi
öğrencisi Ümit Cihan
Tarho'yu ramazan ayında
sigara içtiği gerekçesiyle
öldürdükleri öne sürülen 2'si
tutuklu 7 sanığın
yargılanmasma devam edildi.
Dünkü duruşmada mahkeme
heyeti, 7Ocak 1998
tarihınde meydana gelen olay
sonrası ele geçirilen iki
bıçaktan hangisinin öldürme
olayında kullanıldığmın
belirlenmesi için Adli
Tıp'tan istenen raporun
gelmemesi üzerine
duruşmayı 26 Ekim 1998
tarihineerteledi.
Küçük, Tüpkiye'ye
dönüyop
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-Pariste 1993
yılından beri kaçak yaşayan
Prof. Dr. Yalçın Küçük'ün.
29 Ekim günü Türkiye'ye
döneceğı öğrenıldı. Terörle
Mücadele Yasasf nın 8.
maddesine muhalefetten
hakkında açılmış iki ayn
davadan 1 'er yıl kesınleşmiş
hapis cezası bulunan Küçük.
Türkiye'ye döner dönmez
cezaevine gırecek. Küçük
içın "'Cumhurbaşkanı'na
hakaret. Dernekler Yasası'na
muhalefet \e ızinsiz
üniversite kurup kurs
vermek" suçlanndan açılmış
ve halen yargılaması devam
eden 5 ayn dava daha
bulunuyor. Son yazılannda
lşçi Partısi'ne yakınlaştığı
dikkat çeken Küçük'ün, 29
Ekim gününü özellıkle
seçtiğı bıldırildı.
Öğrencilere taciz
• ERZURUM(AA)-
Atatürk Üniversıtesi (AÜ)
Iktisadi ve idan Bilimler
Fakültesı"nde kız öğrencilere
sözlü ve tiilı tacizde
bulunduğu iddıa edilen
öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr.
Engin Öner hakkında
soruşturma açıldı.
Soruşturma sonucu olayın
üniversite disiplin kurulunda
görüşüleceğini belirten
Rektör Prof. Erol Oral, daha
sonra da konunun YÖK'e
bildırileceğıni belirttı.
Türban mitingi
• DÖRTYOL (Cumhuriyet)
- Hatay'm Dörtyol ilçesinde
imam-hatıp lisesi ve
Anadolu imam-hatip lisesi
öğrenci ve velileri "türban
yanlısr miting düzenlediler.
Mitingde konuşan Anadolu
imam-hatip lisesi ile
Anadolu imam-hatip lisesi
okul aile bırliğı ve miting
komite başkanı Orhan Bayar
"'Türban genelgelerle
yasaklanmış durumda. Oysa
genelgelerin üzerinde yasa,
onun üzerinde de anayasa
var. Anayasanın 24.
maddesınde insanlar
ibadetlerinde serbest
bırakılıvor" dedi.
Orakoğlu, Çakıcı'ya yönelik operasyonu engellediği suçlamasmı reddetti
Iddialar bflmeceye döndüANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Alaattin Çatacı'ya ABD'de
fırarda bulunduğu sırada gerçek-
leştirilmesi planlanan ancak yapı-
lamayan operasyonla ılgili iddi-
alar. bilmeceye dönüştü. Operas-
yonu Akşener'in talimatıyla dur-
durduğu öne sürülen eski İstihba-
rat Daire Başkanı BüJentOrakoğ-
lu iddialan yalanladı.
REFAHYOL hükümeti döne-
minde dinlemeye alınan Çakı-
cı'nın ABD'de Long Island'da bu-
lunduğu sırada dönemin lstihbarat
Daire Başkanı Bülent Orakog-
lu'nun bu ülkeye operasyon dü-
zenlemek üzere 2 emniyet görev-
lısini göndermek istediği ve bu
amaçla toplantı yapıldığı, ANAP
kaynaklannın ardından bazı emni-
• Içişleri Bakanı Akşener'in "Türkiye'den ekip gönderilmesine gerek
olmadığını söylediğini" kaydeden emniyet kaynaklan, Çakıcı'nın
ABD'den aynlarak 1.5 ay Kanada'da kaldığının belirlendiğini bildirdiler.
yet görevlilerince de doğrulandı.
Gelişmelerle ilgili bilgi verilen dö-
nemin Içişleri Bakanı Akşener'in
"Türkhe'den ekip gönderilmesi-
ne gerek olmadığını söylediğüü"
kaydeden bu kaynaklar, Çakı-
cı'nın ABD'den aynlarak 1.5 ay
Kanada'da kaldığının belirlendi-
ğini bildirdiler.
Iddialarla ilgili olarak Cumhu-
riyet'in sorulannı yanıtlayan Bü-
lent Orakoğlu, emeklıye aynlmış
bir devlet memuru oldugunu
anımsatarak "Şu anda bukukçu
arkadaşlanmla bbiikte iddialan
inceiiyonız. Vereceğimizyamtlann
devlet sırn olup olmadığuu değer-
lendireceğiz. Sonra bir açıklama
yapmayı planlıyorum" diye ko-
nuştu. Akşener'in görev yaptığı
dönemde ülkedeki mafya oluşum-
lannın varlığma dikkat çekerek
yoğun mücadele edilmesini istedi-
ğini savunan Orakoğlu, "Sayın
Akşener'in başlamakta olan bir
operasyonu engellediği iddialan
doğnı değü" dedi.
Devlet Bakanı Burhan Kara ıse
REFAHYOL dönemindeki ope-
rasyon hazırlığıyla ilgili olarak
şunlan söylemişti:
"Emniyetten gelen bilgiye göre,
opcrasyonun yapümama sebebi
Interpöl belgelerinin eksik oluşu-
dur. Akşener ise, Aşık'uı bilgi sız-
dırdığını belirtiyor. Halbuki ope-
rasyon karan Akşener'in bakanb-
ğı döneminde konutunda alındı.
Karar almırken vanında Mehmet
Eymür ve Bülent Orakoğlu bulu-
nuyordu. Buna göre. operasyonu
bilen bu üç kişiden birinin Çakı-
cı'ya bilgi sızdırmış olması olasıb-
ğıvar."
ANAP Genel Başkan Yardımcı-
sı YaşarOkuyan da Eyüp Aşık'tan
aldığı bilgiye göre. operasyon ha-
zırlıklannm MlT, Emniyet ve Dı-
şişleri Bakanlığı tarafından yürü-
tülmüş olması gerektiğini belirte-
rek "Belge eksiköği nedeniyleABD
yargı makamlannca operasyon iz-
ni verilmediği smleniyor. Eğer öy-
leyse bununla ilgili belgeler Dışiş-
leri Bakanlığı'nda vardır" dedi.
Hükümetin yasadışı oluşumlar-
la mücadelesinin başanyla sürdü-
ğünü belirten Okuyan, Çakıcı'nın
6 ay önce yaptığı bir konuşmada
hükümeti düşürmekle tehdit etti-
ğini söyledi. Okuyan, "Hükümet
uyuşturucu ve kumann önünü
kesti. Bunlann rann 1 katrihona u-
laşıyor. Hükümete düşmanlıklan
bundan" dedi.
DSP lideri: 0 zaman tammıyordum
Bülent Ecevit'ten
Çakıcı'ya teşekkür
mektubu iddiası
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakan Vekıli
Bülent Ecevit'in 1992
yılında mafya elebaşısı
Alaattin Çaİacı'ya "ulusal
birlik
r>
konusundaki
görüşleri nedeniyle
teşekkür mektubu
gönderdiği ileri sürüldü.
Ecevit, mektubun
kendisine gösterilmesi
üzerine "Ben 1992'de
bö> le bir ismi hiç
duymamıştım. Bize her
gün binlerce mektup
geliyor. Muhtemelen
nezaketen bu mektuplan
cevaplanz" dedi.
Van'dan dönen DSP lideri
Ecevit, Esenboğa
Havaalanı'nda kendi
imzasıyla Çakıcı'ya
gönderildiği ileri sürülen
mektupla ilgili
gazetecilerin sorulannı
yanıtladı.
"Sayuı Çakıcı, ulusal birtik
konusundaki görûşlerinizi
takdirie karşıhyonım.
Teşekkür ederim"
ıfadesinin yer aldığı ve
1992'de Bahçelievler
PTT'sinden gönderildiği
öne sürülen mektupla ilgili
şu değerlendirmeyi yaptı:
u
Alü yıl önce, bu mektup
gönderilmiş diyorsunuz.
Ben o zaman bu ismi hiç
duymamıştım. Bize her
gün sayısız mektup gelir.
Onlardan olumlu ya da
olumsuz bir şey varsa
durumuna göre vanıtlanır.
Muhtemelen o zaman da
ulusal birtik konusunda
gelen bir mektupsa cevap
verilmiştir. Ama ben o
zaman böyie bir ismi hiç
duymanuştun. Nezaketen
bu mektuba da cerap
verümiştir." Gazetecilerin,
"Çakıcı o zaman da
büinenbirisimdr
anımsatması üzerine
Ecevit, "Hayır ben
duymamıştım. Peki ne
dememi bekiiyorsumız"
diye tepki gösterdi.
ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART
Kohl çekiliyor
Çete kavgasında kriz istemeyen üst yönetim sadece soruşturma açılmasmdan yana
CHP gensoruya karşı çıkıyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP.
gensoru ve soruşturma önergelenyle mer-
kez sağdaki "çete kavgası"nı TBMM'ye ta-
şımaya hazırlanırken hükümetin kaderinin
CHP'ye bağh olduğuna dikkat çekildi. CHP
yönetimi, seçime giderken hükümet buna-
lımı yaratılmaması için gensoruya "hayır",
soruşturma önergesine ise "evet" deme eği-
limine girdi. CHP Milletvekilı Fikri Sağiar.
"Bu hükümetçok kirlendi. DYP ile ANAP'ın
da birbirinden farkı \ok" derken Merkez
Yürütme Kurulu Üyesi Sinan Yerlikaya,
"Soruşturma önergelerininönünün açıhna-
sını. halkın seçime giderken bilgi sahibi ol-
masını isteriz. Ancak bu aşamada, seçime
giderken hükümet krizi yaratmak istemiyo-
ruz"dedi. DYP Grup Başkanvekili Turhan
Güven ise "Gensorumuzadestekvermeyen-
ler, bunun gerekçesini gküp halka anlanrlar"
sözleriyle CHP'ye yüklendı.
Devlet Bakanı Eyüp Aşık ile mafya ba-
bası Alaattin Çakıcı'nın konuşmalanyla il-
gili ses bantlannın yayımlanmasının ardın-
dan, TBMM denetim mekanizmalannın da
devreye sokulması gündeme geldi. DYP,
Başbakan Mesut Ydmaz'a gensoru, Aşık'a
da soruşturma önergesi vermeye hazırlanı-
yor. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal,
bantlar yayımlandıktan hemen sonra "So-
rumlu Yüînaz" demesine rağmen Aşık'ın
istifasını açıklamasından sonra, seçime gi-
derken bunun "yeterlibulunduğu" mesajla-
n verilmeye başlandı. CHP üst yönetiminin
"Protokol işliyor, nasılsa yılbaşında Yümaz
istifa edecek. Gensoruyla düşürmeye gerek
yok" görüşünde olduğu kaydedildi.
CHP içindeki muhalif millervekilleri ve
yöneticilerin, gensoruya daha sıcak baktığı-
na dikkat çekildi. CHP tçel Milletvekili Fik-
ri Sağiar, konunun henüz parti yetkili or-
ganlannda konuşulmadığını, ancak "Bizde
gensoru verelim ya da verflecek gensoruyu
destekleyeUm" görüşlerinin dile getirildiği-
ni söyledi. Sağiar, "Kişiselgörüşüm,bu hü-
kümet Susurluk meselesini çözemez. DYP
InöniVden 'Kam Ses 'e hakaretdavası
COŞKUNYAMAN
BALJKEStR - Sahibi oldugu Adalet
gazetesınde yayımladığı buhnacada
okurlara yönelttiği "Omriinü Nurculukla
mücadekye adamış kör âyasetçinin sağır
vamağı ldmdir'' sorusuyla Atatürk ve
Ismet Inönü'ye hakaret eden
•Bahkesir'in Kara Sesi' İsmail Yurdakök
hakkında Prof. Dr. Erdal İnönû'nün de
dava açacağı öğrenildi. Bulmacada
Atatürk ve Ismet tnönü'ye hakaret eden
Yurdakök hakkında Erdal înönü de
devreye girdi. CHP Balıkesir II Başkanı
Orhan Sür ile görüşen Erdal Inönü.
İsmail Yurdakök'ün, bulmaca ile ilgili
olarak kendisini savunmaya çalışırken
Ismet tnönü'ye yine hakaret ettiği ikinci
yazısını istedi. Inönü, babasına hakaret
eden gazete ve Yurdakök hakkında ceza
ve tazminat davası açacağım bildirdi.
Yurdakök. 24 eylül tarihli gazetesınde.
"İsmet Paşa'nın sadece Nurculara değjl,
bütün Mnslflmanlara zaran ounuştur.
tnönü, anayasadan tslam keGmesnin
çıkanlması için dilekçe v<eren adamdr"
diye yazdı. Bu arada TSK, Orgeneral
Çevik Bir, Balıkesir'de yayımlanan Yeni
Haber gazetesi sahibi Ekrem Balıbek de
Yurdakök hakkında üç ayn dava açtı.
Yeni Haber ve Baiıbek'le ilgiü, "Kuduz
bir yerel gazetenin \aşh koduz yazan
mevsimlik ha\ lamasuıı > ine >aptı. yine
kudurma alanıetleri göstermeye başladı"
diye yazan Yurdakök hakkında, kişüik
haklanna saldın savıyla dava açıldı.
ile A> AP'ın farkı yoktur. Sağ zihniyet y^ka-
Lanmıştır. Bu hükümetin çok kirlendiği dü-
şüncesindejim" dedi. CHP Partı Meclisi
üyelennden Hasan Fehmi Güneş de,
"CHP'nin, çetelerie ilgili hiçbir konuda to-
leransh olmak hakkı yoktur" diye konuştu.
CHP MYK Üyesi Sinan Yerlikaya ise
"Seçimlere giderken hükümet krizi yarat-
mak istemhoruz, Bu hükümet çetelere bu-
laşo, halk da bunu görü\or. Biz bunlara kö-
tünün iyisi diye destek verdik. Şu anda pro-
tokol çauşıyor. Soruşturma önergelerinin
önünün açılmasinı isteyeceğiz. Seçimlerden
önce halkın bilgi sahibi otması. yollannın
açık tutulması zonınlu" dedi.
DYP grup başkanvekilleri ise TBMM
gündemi ve denetim mekanizmalannı çalış-
tu*maya dönük önergelerine destek turlann-
da bekledikleri sonucu alamadılar. CHP ta-
rafından "soğuk" karşılanan DYP grup baş-
kanvekillen, dün yapmayı planladıklan
ANAP grup başkanvekillerine ziyareti de
ıptal ettiler. DYP Grup Başkanvekili Tur-
han Güven. denetimyollannı çalıştıracak-
lannı yinelerken "Önergeleri vermemiz
CHP'ye bağh değü. CHP'liler. birinci gün-
kü beyanlannda kalsa. gensonıya 'evet' de-
meleri gerekirdi. Destek vermezlerse gider
milleteanlaunz" dedi. Güven. CHP yöneti-
cilerinın "seçime az kaMı" gerekçesini de.
"Nerede az süre kaunış? Bu, bir kehanettir.
Ben seçim istemiyorum, deyip dururlarken
nasıl seçime az kaldı, denebilir" sözleriyle
eleştirdi.
ÜZ YAZII ORHAN BİRGİT Faks: 0212- 6770762. E- Mailrobirgit posta:cumhuriyet.com
Tayyip Erdoğan'ı mahkûm eden Di-
yarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi
Başkanı'nın, Istanbul Belediye Başka-
nı ile ilgili hükmün Yargrtay tarafından
onandığı gün, kendi isteği ile emekliye
aynldığını kaçımız biliyoruz?
Haber, sanınm sadece "Milliyef ga-
zetesinde ve büyütülmeden yayımlan-
dı.
Yargıcı, mesleğinden kendi isteği ile
de olsa emekli ettiren neden, bana ka-
lırsa haberin göze çarpıcı olarak veril-
mesini gerektirirdi.
Mahkemenin Erdoğan için mahkû-
miyet karan vermesinden sonra başkan
sürekli tehditten bunaldığı için mesle-
ğini bırakıp Diyarbakır'dan aynlmaya
karar vermişti.
Tehdit sahipleri, o yargıcın yerinde ol-
saardı, önlerine getirilen dosyada söy-
lerılenler ile var olan yasa hükümleri
karşısında acaba nasıl davranırlardı?
Hâkim ile hakemi ayıran şey, birinci-
sirin kararlanndan taraflardan sadece
binsinin hoşnut olmasıdır.
Dysa hakemin yönettiği maçta, taraf-
Bu Nasıl Hoşgörü...
lann berabere kalma olasılığı da vardır.
Ben de Erdoğan'ı siyasi haklardan
yasaklayan kanun hükümlerinin hiçyü-
rürlüğe sokulmamasını isterdim.
Ama bugün hoşgörü şampiyonluğu-
nu kimselere bırakmayarak insanlann
dilediği gibi konuşmasını veyaşaması-
nı savunanlar, bu tür yasaklar yasalaş-
tınlırken ağız açmadılarsa, hele bu kim-
seler arasında o dönem pariamenterlik
görevini üstlenmiş olanlar varsa, bu-
günkü konumlan sadece riya sözcüğü
ile açıklanabilir.
Aynı kimselerin, Erdoğan için mahkû-
miyet karan veren mahkemenin baş-
kanına yapılan tehdftleri göğüslemeye-
rek hoşgörü şampiyonasında yanşa ka-
tılmalan da yine aynı sözcüğün çağnşı-
mını gerektirir.
• • •
Önceki günkü gazetelerde bir başka
"tehdit" haberi de Sıvas Cumhuriyet
Üniversitesi Rektörü ile ilgiliydi. Sayın
rektör, yasalann ve YÖK'ün yürüriükte-
ki hükümlerine uyarak öğrencileri ara-
sında türbanlı olanlar için yasaklan
anımsattığından kendisini açık açık zi-
yaret eden kimi kuruluş temsilcilerince
tehdit ediliyormuş.
Yasalan uyguladığı için tehdit edilen
bir rektörün karşısına oturanlann da ar-
dına sığınmak istedikleri kavramın
"hoşgörü" oldugunu bilmem hatriat-
mak gerekiyor mu?
Aslında hepimiz biliyoruz kj dini po-
litika silahı olarak kullanmak isteyen ve
bir metrelik bir bezi de bu amaçla te-
settür bayrağı olarak gören ve göste-
renler, özgürlük ve hoşgörü kavramla-
nnda aslında kendi söylemleri ve ken-
di yaşam biçimlerinin egemenliğini
amaçlamaktadıriar.
Dün, devlet üniversitelerimizin he-
men hepsinde yeni öğrenim yılına baş-
landı.
Eskişehir Anadolu Üniversitesi de ku-
ruluşunun 40. yılı ile biriikte yeni öğre-
nim yılına başlaması nedeniyle birîakım'
etkinlikler düzenlemişti.
1958 yılında Eskişehir Iktisadi ve Ti-
cari llimlerAkademisi olarak kurulan bu
bilim yuvası; gelişmiş, 1982'de üç fa-
külte ve beş yüksekokulu kapsayan
Anadolu Üniversitesi haline gelmişti.
1992 yılında Anadolu Üniversrtesi'nin
Kütahya'daki birimleri Dumlupınar, Af-
yon'dakilerde Kocatepe Üniversitesi'ni
oluşturdular.
Bir yıl sonra da tıp, mühendislik ve
mimarlık, fen-edebiyat fakülteleri Ana-
dolu Üniversitesi'nden aynlarak Eskişe-
hir Osmangazi Üniversitesi'ni oluştur-
dular.
Bir yüksek bilim yuvasının, kendi
bünyesinden üç ayn üniversite daha
oluşturması elbette azımsanmayacak
bir başan sayılmalı.
Dörtyıldırgelemediğim Anadolu Üni-
versitesi'ninîngiliz üniversitelerini çağ-
nştıran binalan, sosyal tesisleri ile çağ-
daş bir görünüm içindeki yerleşkesin-
de (kampus) kızlı erkekli gençlerimiz
üçer beşerli gruplar halinde yurüanna
yerleşiyorlardı.
Rektör Prof. Dr. Engin Ataç'a "Hu-
zursuzluk var mı" diye sordum.
Birkaç gün önce bir grup genç kızı-
mızın geldiğini ve türban konusunda
yardım istediklerini söyledi.
Rektör, öğrencilerini oturtmuş, onla-
ra yasalann ve yönetmeliklerin bu ko-
nudaki hükümlerini bilip bilmediklerini
sormuş. Olumlu yanıt alınca "Çocuklar"
demiş "siz rektör olsanız ne yapardı-
nız?"
Kız öğrenciler başlannı hafif öne eğ-
miş ve gülümseyerek Prof. Ataç'a ve-
da etmişler.
Engin Ataç, "Politikacılar bizi rahat
bırakırsa türban diye bir sorunumuz
yok" diyor.
Türkiye'nin cumhuriyetin 75. yılında
yara kaşımaktan vazgeçmiş, hoşgörü-
ye gerçekten inanmış siyaset adamına
ihtiyacı o kadar çok ki...
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
!•••Doğu Perinçek.
lşçi Partisi Genel*Başkanı Doğu Perinçek,
DGM'ye çıkarılıp salıverildi, ancak 14 aylık kesin-
leşmiş cezası nedeniyle tutuklandı. İP Genel Sek-
reteri Mehmet Bedri Gültekin ise serbest bırakıl-
dı.
İP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Yalçın, Pe-
rinçek'e yöneltilen iddiaları "Kargalan bile güldü-
recek" biçiminde yorumlayıp şöyle dıyor:
"öncü gazetesınde istihdam edilen, Çiller aile-
sinin eline düşmüş bir PKK itirafçısına, gene Ön-
cü gazetesınde sahte birbelge düzenlettirip Nuh
Mete Yüksel'e veriyorlar. Güya PKK, lşçi Parti-
si'nin silah ve para yardımlan için Doğu Perin-
çek'e teşekkür ediyormuş.
lşçi Partisi'nin PKK'ye karşı, Sevr'e karşı, Batı
destekli Kürt milliyetçıliğine karşı politikalannı şu
dünyada en iyi bilmesi gerekenler, DGM savcıla-
ndır. Bilmeyenler varsa, her gün ve her hafta İP'ye
ve Doğu Perinçek'e saldıran PKK'nin yayın or-
ganlanna bakabilirler.
Psikolojik savaşa eyvallah, olacaktır, bir müca-
deledir bu. CIA'nın bu işleri nasıl yürüttüğünü de
biliyoruz. Ama biraz da akıl gerekmez mi? Terti-
bin de birzemini olmalı değil midir?
PKK'nin silah ve para kaynaklarını herkes bili-
yor. Tertipçiler, Meclis Susurluk Komisyonu'nun
tutanaklanna, Şemdin Sakık'/n ifadelerine, em-
peryalist istihbarat örgütlerinin açıklamalarına hiç
mi bakmamışlardır. Çatlı'/ar/n ve devlet içindeki
CIA bağlantılı bazı görevlilerin PKK ile biriikte
uyuşturucu ticareti yaptığı da aynı unsurlann P-
KK'ye silah sattıklan da oralarda vardır.
Anlaşılıyorki tertipçilerde mantıklı biryalan uy-
durabilecek kadar bile akıl yoktur. Suçluların tela-
şı içindedirler, panik halindedirler, gülünç olmak-
tadırlar.
lşçi Partisi'nin PKK'ye maddi veya manevi her-
hangi bir yardımda bulunması söz konusu ola-
maz. Ama lşçi Partisi'ne karşı yapılan bu operas-
yon, PKK'ye en büyük destektir. Türkiye'nin birii-
ğini savunan, yeni Sevr'e karşı canla başla müca-
dele eden lşçi Partisi'ni yıpratmanın başka hiçbir
sonucu olamaz."
• • •
Doğu Perinçek ile Mehmet Bedri Gültekin'in gö-
zaltına alınmasına neden olan PKK itirafçısı Sami
Demirkıran kim? DGM Başsavcısı Nuh Mete Yük-
sel, Demirkıran'ın ifadesini neden ihbar kabul et-
ti?
Gazeteciler, itirafçı Demirkıran'ı çok yakından
tanıyorlar...
Bitlisli olan itirafçı, televizyon kanallanna sık sık
gidiyor, kimi politikacılara "elımde önemli belge-
ler'var" deyip para istiyor...
Acaba Demirkıran'ın, Çiller ailesi ve Öncü ga-
zetesiyle bir ilişkisi var mı?
Doğu Perinçek'in düşünceleri belli...
İP ve Perinçek'in PKK'yle ilişkisi olmadığı çok
iyi biliniyor...
Nuh Mete Yüksel, Perinçek'in konuşmalarını
dinlememiş olabilir, ama Aydınlık dergisinde baş-
yazılarını da mı okumadı?
Aydmlıfççje/öisinin eski sayılanna^b.akarsanız,
Perinçek ve Gültekin'in niçin gözajfana ahndıkları-
nı görebilirsiniz... . . .
Hasan Yalçın bu konuda şöyle diyor:
"Patron: CIA, Tertipçi: MıT ve emniyet içindeki
Susurluk kalıntıları; planları İP ve Aydınlık'a saldı-
nlarda bulunmak ve sorumluluğu bazı sol örgüt-
lerin üzerine atmak. Amaçlan: lşçi Partisi'ni tecrit
edip zayıflatarak solda güç biriiğini önlemek..."
Aydınlık dergisi bugüne dek tarikatların devlet
içindeki örgütlenmesini, Abdullah Çatlı'nın Meh-
met Özbay sahte kimliğini kullandığını kamuoyu
1
na ilk kez yansıtmadı mı?
•••
Doğu Perinçek, Aydınlık'ın son sayısında şöyle
yazıyor:
"Suç işliyorfar. Sahte oldugunu bildikleh bir bel-
geye dayanarak operasyon yapıyoriar. Gericiliğe
ve bölücülüğe hizmet ediyoriar. Bu bir komplodur.
Türban savaşlannın öncesinde gündemi değiştir-
meye çalışmaktadırlar. Savcı Mete Yüksel, büyük
suç işlemektedir. Belgelerin sahte oldugunu bil-
diği halde beni gözaltına aldırdı. PKK'ye asıl yar-
dım eden kendisidir. Nuh Mete Yüksel, adaletiya-
nıltmaktadır. Onun bu. suçuna ortak olmayaca-
ğım. Hürriyetim iade edilene kadar tek lokma ek-
mek yemeyeceğim. Adalet Bakanlığı'na ve Hâ-
kimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na onu şikâyet
edeceğim. Biz burada hücreye atıldık. Beni hüc:
reye attılar. Bu hücrelerde bundan sonra Cumhu-
riyet Devrimi'nin düşmanlan kalacaklardır. Vatan-
daşlar nerede kalırsa, ben de orada kalacağım.
Hiçbir özel isteğim yoktur ve bu hücrelerde yemek
yemeyeceğiz. Hümyetimiz iade edilene kadar tek
lokma yemeyeceğiz!"
lşçi Partisi'nin PKK'ye maddi ve manevi bir
yardımı söz konusu olur mu?
Olamaz!..
lşçi Partisi'ne yapılan bir saldın PKK'ye en bü-
yük destektir...
Cumhuriyet Devrimi'nin düşmanlan Hasan Yal-
çın'ın yazdığı gibi kaldırdıkları taşın altında kala-
caklardır...
hikmet.cetinkayaCacumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Ç A G D A Ş Y A Y I N L A R I
CAĞININ TANIĞI ÜÇ YAZAR
2. BASI
4CC0CCT1
KUBİIAY OLAYI VE TARİKAT
KAMPLARI
4 BASI
55C OCC -_
SANCILIYIILAR KU$ATILMIS
SOKAKUUt
4 BASI
«COOOTL
KUZU POSTUNDA KÜRT
2 BASI
BCC DCO TL
ZAMBAK SANA DA BULMTI KAN
2 BASI
BOO X0 TL
DİN BARONUNUN KAZLARJ2. BASI
9O0DO0TI
Â$IK KADINLAR SOKAĞI
2 BASI
900 000
T
L
ŞERİAT PAZARI
8oooaT
SEVDANIN ADRESİ BELLİ DEĞİL
1 OOOOÛOTL
Çağ Pazarlama A.Ş. Turkocağı Caddesı No:39/41
•Ü (34334) Cağaloğlu-lslanbul Tel: (0212) 514 01 96