Katalog

I TIEMMUZ 1998 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3a^bakanlık Teftiş Kurulu'nun, ilk özelleştirme örnekleri Aktaş ve Kayseri Elektrik AŞ ile ilgili raporu Kaııııı zarara uğratüdıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Baş- ıkanl ık Teftiş Kurıılu. enerji özelleştir- elerinın ilk örneklerinden olan Aktaş ve ayseri Elektrik AŞ'de kamunun yüzler- trilyon lira zarara ugratıldığını belirle- . Tefiiş Kurulu. şebekeler için işletme ıkkı devır bedeli bile ödemeyen şirket- rin "lıer iş\e ışlem kalemini" haksız ka- nç sağlamak için istısmar ettiğini ve ektörde verimliliği arttırma" olarak ıklaraan varlık nedenlerının ortadan .lktığını bildirdi. Soruşturma raporun- . kay ıp-kaçak oranlarının yükseltildiğı. tan Manmarabanka"a da şaibeli biçim- kaynak transferi yapıldıgı kaydedildi. Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun 8 Ağus- s 1997 tarihli soruşturma raporu. özel- jtirmelerdegizlenen birçok aksaklığı ve iistimali ortaya koydu. Soruşturma ra- ırunda, gereklı denetımın zamanında ya- Imaması sonucu, görevli şirketlerin ge- lde dayanaktan yoksun ve yapay gerek- lerle kazançlannı gizledıklen. zararet- .lenni öne sürerek. bunun dev let tarafın- n karşılanması isteminde bulunduklan lırtildi. K.ayseri bölgesı için yüzde 15. anbul Anadolu yakası için yüzde 20 ci- /îaşbakanlık Teftiş Kurulu'nun 8 Ağustos 1997 tarihli soruşturma raporu, özelleştirmelerde gizlenen birçok aksaklığı ve suiistimali ortaya koydu. Soruşturma raporunda, gerekli denetimin zamanında yapılmaması sonucu. görevli şirketlerin genelde dayanaktan yoksun \'e yapay gerekçelerle kazançlannı gizledikleri, zarar ettiklerini öne sürerek bunun devlet tarafından karşılanması isteminde bulundukları belirtildi. varında enerji bedeli indirimi yapılarak zararın giderilmeye çalıştldığı bildirilen raporda. bu uygulamanın özelleştirmeden beklenen yararyerine. giderılmesi güç za- rarlann oluşmasına neden olabileceâi kav- dedildi. Raporda. şirketlerin güvence olarak verdiği kav ıp-kaçak oranlarının. hesaplaş- ma işlemlerı sırasında Enerji ve Tabii Kay- naklar Bakanlığı'nınonayıyla. fiilideger- ler esas alınarak y ükseltildigi v urgulandı. Kayseri ve Cıvarı Elektrik AŞ'yle hesap- laşma ışlemleri sırasında. yüzde 6.5'lik kayıp-kaçak oranı yeriııe y iizde 8.43: Ak- taş Elektrik AŞ'vle hesaplaşma işlemle- nnde ıse yüzde 8.43 kayıp-kaçak oranı ye- rine yüzde 16.28 oranı üzerinden bedel tespıtı yapıldı. Şebekelerin özel sektöre devredilmesi karşılığında alınması gere- ken işletme hakkı dev ir bedelinın hâlâ be- lırlenmediği kaydedilen raporda. kayıp- kaçak oranlarının 1 puanının I994yılıpa- rasal karşılığı Aktaş için 48 trilyon 240 milyar 800 milyon lira. Kavseri için 10 trilyon 385 milyar 200 milyon lıra olarak hesaplandı. Raporda şu saptamalaryeral- dı: Tahsiledilemeyen alacak: Aktaş AŞ gö- re\e başladığı tanhten sonra TEKe yap- tığı ödemeleri. son ödeme tarihinde veya daha sonra çekle yapmakta iken 1994 Mart ayı enerji bedelinın son ödeme güııü 30 Nisan 1994 olmasına karşın 240 mil- yar liralık ödemey i Mamıarabank aracılı- ğıyla 20 Nisan 1994 günü \e "\irman (transfer)" işlemıyle yapnııştır 240 mil- yar lıranın ödeme tarilıı ve ödeme şekli şüphe ve dikkat çekerken, bu şekilde ya- pılan ödemenm Aktaş ve iflas eden Mar- marabank yetkililerinin anlaşarak yaptık- ları danışıklı bir işlem olduğu açık bir şe- kilde görülmüştür. Repo ve gecikme zammı gelirieri: Kay- seri ve Aktaş ile yapılan hesaplaşma ış- lemlerı sırasında repo ve gecikme zammı gelirlerinin hesaplaşma dışında tutulması uygulaması yanlış oldugu gıbi 3096 sayı- lı vasaya da aykındır. Bu gelirlenn hesap- laşma ışlemlerinde kurum yetkilılerince firmalara bırakılmasında, hesaplaşmaya dahil edilmemesınde. işletme hakkı devır bedelinın talısıl edılmemesinde kanıu hak ve mentaatlarının takıbinde. yetkililerin sorumlulukla ve basıretle hareket ettikle- rini söylemek mümkün değıldir. Şözİeşmelerin, yasalara aykırı olama- yacağı esası ve anlaşmaların anayasanın imtiyaz hükümlerine ay kın olarak Danış- tay'ın onayından geçirilmeden inızalan- mış olması nedeniyle. Danıştav'ca iptal edildiği hususu da degerlendirildiğinde, görev li şirketlerin tüm gelir ve kabul edi- lebilir giderlerinin hesaplaşmada dikkate alınması gerekmektedir. Yan kuruluşlara kaynak aktanmı: 10 milyarsermayesı olan Kayseri'ye yaklaşık 80 milyar lira makul temettü verilirken: 20 milyar sermayesi olan Aktaş'a 2 milyar 200 milyon gibi çok düşük oranda makul temettü verilmesi ve Aktaş'ın da bunu iti- razsız kabul etmesi şüphe ve dikkat çek- mektedır. Aktaş. gelirlerını azaltıcı. gider- lerinı arttıncı bırtakım ışlemlere başvura- rak. hepsi aynı adreste faaliyet gösteren yan şirketlerine kavnak aktarmak suretiy- le makul temettüsünü fazlasıyla aldığı. bu nedenle de 2.2 milyar olarak belirlenen dü- şük bir makul temettüyii itirazsız kabul et- tığı. Bakanlık yetkililerinin Aktaş'ın bu iş- lemlerınden haberdar oldukları halde, gö- revlerini yapmayarak duruma müdahale etmedıkleri. ancak makul temettüyü dü- şük göstermek suretıyle bu durumu telafı etmeye çalıştıkları anlaşılmaktadır. Sekiz sendika üyesi, Temizelin Türk-İş Başkanlar Kurulu'na katılmasını protesto ederek toplantıyı terk etti remizel'e özelleştirme protestosuANKARA (Cumhuriyet irosu) -Petrol-İş. Liman-lş. •lüloz-İş. Hava-İş. JMTİS. Tez Koop-lş. Deri- ve K.ristal-iş sendikaları Tisilcileri; Özelleştirme jksek Kurulu (ÖYK) üyesi aliye Bakanı Zekeriya Te- izel'ın Türk-İş Başkanlar ırulu'na katılmasını protes- ettiler. Temızel'in nezdinde kümetin özelleştirme poli- alarını protesto eden sendi- ların tepkisinin anlayışla rşılanmasını isteyen Türk- Genel Başkanı Bayram eral de. "Özelleşrirmeler- n bağnmız yanık. Tepkimi- bir yere not etmeni/i istiyo- z" dedi. Maliye Bakanı Te- zel ıse tek başlarına hükü- Molnıadıklannı belirtırken. tepki kendi arkadaşlann- n gelse b>Je göze almak zo- ıda oldiİklannı söyledi. Türk-İş Başkanlar Kurulu, iendika temsilcisinin özel- .tirme protestosuna sahne iu. Petrol-lş Genel Başkanı Bayram klınm. Türk-İşGenelBaşkanı Meral'ın .ütfen sayın başkan. Önce sayın bakanı ıleyelim. sonra göriişlerinizj açıklareı- '- Birazsaygılıolalım" sözlerine karşın. ayın bakan Ö\K üyesidir. Bugüne ka- r yapılan özelieştirmeler sonucu 35 bin ;i kapı önündedir. Bu konuda sayın ba- n tavır koymaclı. Randevn taleplerimi- yanıt alamadık. Şimdi biz de onu dinle- ,>k zorunda degili/" dedi. Yıldırım'ın jtestosuna katılarak. Liman-lş Genel Başkanı HasanBiber. Hava-IşGenel Baş- kanı Atilay Avçin. Tez Koop-lş Genel Baş- kanı Sadık Özben. TLMTİŞ Genel Baş- kanı Sabri Topçu. Şelüloz-lş Genel Baş- kanı DatutBozkan. Krıstal-İş Genel Baş- kanı Mustafa Bağçeci. Deri-lş Genel Baş- kanı ^ener Kaya salonu terk ettiler. Bu sendıkaların daha sonra yayımladıkları bildıride. "ÖYKüyesiolmasneözelleştir- me işlemlerinin hı/lı bir şekilde devam et- mesi nedeniyle Temizel'in Başkanlar Ku- rulu'na katılmasını uygun bulmadığımız için bakanın nezdinde hükümerin özelleş- tirme uygulamalannı protestoiçin toplan- tıyı terk ettik"denıldı. Bayram Meral ıse Başkanlar Kurulu'nun açılış konuşmasın- da. 55. hükümetın halkın beklentılerine yanıtveremediğınıbelirtirken.özelleştir- melerle ilgili şu eleştırilerı sıraladı: **Sosyal dev let anlay ışı kenara atılmak- ta. hukuk devleti anlay ışı ayakiar altına alınmaktadır. Sat, kapat. kurtul mantığıy- la y ağma \e talan devam etmektedir. l'lu- sal ekünomimi/in vv ulusal sa\ unnıamızın temeldireğikuruluşlar.devletimizindene- timinden çıkmaktadır. Liusöte$i sermaye, özelleştirmeyle ulusal[ de\letleri zayıfiat- nıaya çalışmaktadır. İ'lkemize hiçbir ya- rar getirmeyen özelleştirme uygulanıala- n. işsizlere yeni işsizter katmaktadır. Hal- kıınız. gün gelecek bu zarariı politikalan uygulayanlann mezaıiannı taşlayacaktır." Meral. hükümetın bütçeaçıklannı ka- patmak içinözelleştirmeyegıttiğinedik- kat çekerken. kâreden kuruluşlann bazı holdinglere peşkeş çekildigini anlattı. Jnyît işletmesi talan ediüyor L L A L Y I L M A Z İZMtR - Soma Ege Linyit işletmeleri Lİ) talan ediliyor. Türkiye Kömür İşlet- •leri'ne(TKİ) bağlı ELt'nin üç havzasın- ı biri olan Eynez"de faaliyet gösteren ve latasaray yöneticisi İrfan Kurtoğlu'nun ortağı olduğu Hüssamlar Maden Sana- İşlermeleri~Tic. AŞ'nin (HÜSTAŞ). sı- tecavüzüyle dev lete ait 2 milyon ton kö- ırükaçakolarak çıkardıgı veyaklaşık3.5 yon liralık haksız kazanç sacladıöı sap- ıdı. ELİ'nin başvurusu üzerine Soma Asliye ıkuk Mahkemesi "nce oluşturulan komis- nun 22 Haziran 1998 ve ELİ'nin görev- ıdirdigi komisyonun da 9 Temmuz 1998 ihli raporlannda HÜSTAŞ'ın kaçak ola- : bir milyon 921 bin 902 ton kömür üret- ı belirtilerek satış bedelinin 1988 Nisan atlarına göre yaklaşık 9 trilyon liraoldu- v urgulandı. Üretimdeki sınırtecavüzüy- jev letı üretim giderlerı dışında net 3 tril- ı 429 milyar lira zarara uğratan HÜS- Ş"ın. 1979 yıhnda bölgede yapılan dev- leştirme dışı kalan tek özel fırma oldu- ğu da ortaya çıktı. HÜSTAŞ'ın Eynez kö- mür havzasında 1979 yılından bu yana sa- hıp olduğu tabanı 200! yüksekligi de 2900 metre olan üçgen kama biçimindeki İT 7304 ruhsat no'lu alanın Başbakanlık Yük- sek Denetleme Kuruiu'nun (BYDK) 1985. 1986.1987. 1988 ve 1989 yıllanndaki ra- porlarıyla devletleştirilmesi istennıesine karşın. ay nı raporlarda TKl'nin bu uyarıla- rı dikkate almadığına dikkat çekiliyor. BYDK"ninsözkonusu raporlannda. ~Ö- nen-Eynez bölümünde. nıhsati müesseseye ait olan sahalar arasında bulunan. ha\za madencili0ni engelley iei durumdaki. ruhsa- tı özel kişilere aito/an sahanın ELİ'yekazan- dırılması için ELİ ve TKİ'nin gerekli çaba- ları göstermesi temenni olunur" ve "Üçgen alan içinde normaJ bir işletmf uygulanma- sı mümkün olmayacağı gibi sık sık ELİ'nin ruhsatlı alanlanna yapılacak tecavüzler mü- essese ile özel şirket sahipleri arasında sürek- li itilaflı durunılar yaratacakfır" biçimin- deki açık uyanlara yer verilerek gerekenin yapılması konusundaTKl Genel Müdürlü- ğü'nün görev ini savsakladığının altı çi- zilivor. İstanbul emeklilik. askerlik, rotasyon kıskacında Oğretmen açığı kapanmtyor İstanbul HaberServisi-lstanburda ye- ni ögretim yılında emeklilik. askerlik. ta- yin, yatay geçiş ve rotasyonlar nedeniy- le oğretmen açığı büyüyecek. Eğitim- Sen. önömözdeki eğitim-öğretim yılında İstanbul'un ögretmen açığtnm 10 bini aşabileceğini vurgulayarak oğretmen açı- ğını giderici önlemler alınmaması duru- munda 1998-99 öğretim yılında eğitimin İstanbul'da "bitkisel hayata girecegı' uya- nsmda bulundu. Eğitim-Sen İstanbul 2 Nolu Şube Ba$- kanı Alaattin Dinçer. 14 eylülde başlaya- cak yeni öğretim yılında Istanbul'da oğ- retmen yetersizliğinin sürecegini vurgu- layarak, 1990 sonrasında göreve başla- yan öğretmenleri kapsayan rotasyon uy- gulamasında. "eş durumuniin büe gözar- dıedilerek' oğretmen ataması yapılması-. nın sorunlan arttırdığmı söyledi. Dinçer. i!detemnıuz-ağustosaylannda yalnızca emeklilik nedeniyle 2 bin öğret- nıenin görevden aynlacağını, oğretmen açığının 10 bini aşabileceğini söyledi. Eğitim-Sen. oğretmen açığının gide- rilmesi için Mitli Eğitim Bakanlıgrnın öğretmenlerin Istanbul'daki hizmetlerini zorunlu bölge hizmeti saymasını istiyor. Dinçer. bu yıl zorunlu hizmet nedeniy- le başka illere yapılan atamalann iptat edtlmesi gerektiğini belirterek. kısa dö- nem askerlik görevine gönderiten öğret- menlerin askerliklerinin kalan bölümü- nü İstanbui'da oğretmen olarak yapmala- nnın açığın giderilmesine yardımcı ola- cağını savurtdu. Dinçer, okullann gerek- sinimini karşıîayacak sayıda yardımcı personel atanmast gerektiğini söyledi. 3 bin 800oğretmen rotasyonia. 600 öğ- retmen de kendi isteğiyle başka illere atandı. Askerlık ve yatay geçişle 500 oğ- retmen ayrılırken yalnızca Kadıköy. Os- küdar. Ümraniye ve Beykoz'dan 250 oğ- retmen emekliiik için başvurdu. Maliye Bakanı Temizel de. Türkıye'nin özelleştirmelere gitmesinın nedenini açıklar- ken. ekonominin iç borç bata- ğı nedeniyle kımıldayamaz hale geldigini anlattı. Temi- zel. 8 katnlyon liraya ulaşan iç borç stokunun yıl sonunda 10 katrilyon liraya ulaşacagına Jıkkat çekerken. 12 katrilyon lıra olarak belirlenetıbu raka- ıııın aşagı çekildigini kaydet- tı. Hükümetin aldığı önlem- lerin uluslararası çevrelerde saygı ile karşılandığını belir- ten Temizel. kamu finansman sorununda ikinci bir olay ola- rak nitelendirdiği KlTierın >atışıyla sağlanacak ek kay- nağm yatırımlara kullanılaca- ğını söyledi. Temizel. hükü- met ortağı olarak özelleştir- melerin sonuçlarına katlana- caklannı belirtirken. "Bizbu hükümetin içindeviz. Belirli uzlaşmalar sağlamak zorun- dayız. Belki kendimize yakın bildiğjmiz arkadaşlann pro- testolanyla karşılaşınz. Tek başımıza hü- kümet programı uygulayacak konumda değiliz" dıye konuştu. Temizel, bütçede ayrılan 400 trilyon lira dışında özelleştir- me gelirlerinin bütçe finansmanında kul- lanılmasına izin vermeyeceklerini kay- detti. IMF'ye sunulan ekonomik politi- kalar bildirgesinde. özelleştirme gelirle- rinin kamu açıklarının kapatılmasında kullanılacağı taahhüdü yer alıyor olma- sına karşın Temizel. "Türkiye düzyolda gjderken, kendi kendine çelme takmazsa, bu olaylann altmdan kalkar. Özelleştirme olayının da al- tından kalkar" dedi. Sonuç bildirgesinde. özel- leştirmeye karşı Türk-İş Ge- nel Sekreterliği başkanlığın- da Petrol-İş. Selüloz-Iş. Tes- İş, Hava-İş ve Liman-İş sen- dikaları genel başkanların- dan oluşan 'Özelleştirmeye Karşı Sosyal De\leti Koru- ma Komisyonu' kuruldu. Komisyonun. Kamu Işlet- meciliğini Geliştirme Mer- kezi Vakfı'yla işbirliği için- de gerekli teknik çalışmayı yapacağı kaydedilen bildir- gede. özelleştirme uygula- malannın 'ülkenin bağımsız- lığı açısından sakıncalartaşı- dığı. kamu eğitim, sağlık hiz- metlerini > e SSK'yi çökertti- ği. kamu mallannı uluslara- rası ve yerli sermayeye. maf- yayayağmalattığı' belirtildi. Başkanlar Kurulu'nun Türk-İş ve bağlı sendıkala- rın. seçimlerde izleyeceği tavrı belirlemek için özel 2Ündemle toplanacağı bildi- rıldi. BAŞSACLIGI Gazetemizin Yönetim Kurulu üyesi ve Müessese Müdürümüz Sayın ÜSTÜN AKMEN'in sevgili annesi NERİMAN AKMEN'in ölümünü üzüntüyle öğrendik. Akmen Ailesi'nin ve yakınlarının acısını paylaşır, başsağlığı dileriz. Cumhuriyet Çalışanları BİR SEVGİ KAYBOLUŞU DAHA... Sevginin sabırlı olduğunu yıllar yılı eşi Lütfi Akmen'de gören: sevme yolundaki engellerin insan tarafından oluşturulduğuna inanan merhum oğlu Yüksel Akmen'in sevgisini yaşadığı süre içinde bir nehir gibi içinde akıtan; gelinleri Letafet ve Şaylan Akmen'e dinamik bir karşılıklı etkileşim olan sevginin tüm yaşamımız boyunca yaşandığını anlatan; Behiç ile Yöntem'in "babaanne", Emrah ve Asur Dağdeviren'in "büyükanne" dedikleri; her an sevgi ile heyecanlanan; bana da insan gibi duyumsamayı ve insan gibi sevmeyi öncelikle oğreten ANNEM NERİMAN AKMEN de yitti, bitti, gitti işte. Onu 01.08.1998 (Cumartesi) günü, Söğütlüçeşme Camii'nde kılınacak öğle namazından sonra, Karacaahmet Mezarlığı'nda sevgi ile anarak sonsuzluğa uğurlayacağız. OĞLU ÜSTÜN AKMEN HAFTAYA BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALÎ Seçim Umut mu? Seçimin umut olması iki şeye bağlı. Önce, bugünkü siyasal dengeleri olumlu yön- dedeğiştirmesine... Sonra da daha düzeyli, da- ha bilinçli. sorumluluk duygusuna daha sahip milletvekillerinden oluşan bir Meclis yaratması- na... Acaba öyle mi? Gelecek yıl nisan ayında yapılacağı anlaşılan seçimler, acaba bu umudu veriyor mu? • • • Eğer iki turda seçileceklerse.. belediye baş- kanlığı için yapılacak seçimler, siyasal dengele- ri olumlu yönde etkıler. Ve Fazilet Partisi, haksız olarak sahip bulunduğu bir büyük gücü yitirir. Yüzde 20'ler düzeyinde oylarla sağlanan ye- rel egemenlikler ortadan kalkar. Onlarla birlikte, önemli parasal kaynakların "dinci" güçlere ak- tarılması ve yeni taban kazanılması amacıyla kullanılması da sona erer. Bu çok önemli!.. Ama aynı iyimser tahmini milletvekili genel se- çimleri için yapmak olanağı ne yazık ki fazla de- ğii- Fazilet Partisi -bilinen nedenlerden dolayı- gü- cünü koruyor. Sağdaki ve soldaki bölünmeler gene onun işine yarayacak. Dengeyi değiştirebilecek tek güç ise MHP. Eğer bu parti. DYP ile seçim işbirliği yaparsa, siyasal dengeler daha da olumsuz etkilenebilir. Ama ANAP'ı seçerse, Fazilet Partisi'nin ve DYP'nin işi çok zorlaşır. CHP-DSP cephesinde ise değişen bir şey yok.. Ikisinden birinin oy patlaması yapması söz konusu değil. Ne yazık ki bir kez daha denge- leri sağın kendi içindekı hesaplaşma belirleye- cek. Sol ne birleşebiliyor. ne güçbirliği yapabiliyor. ne de düzenin dışladığı kitleleri -1977'deki gi- bi- kanatları altına alabiliyor. Bunun için gücü de yetersiz, ideolojik çözümleri de. ;,' • • • Seçimler Meclis'in insan kalitesini yükseltebi- lir mi? Daha dürüst.. daha sorumlu.. daha kişiliktL daha bilinçli milletvekilleri gelebilir mi? Kişisel çıkarlarını her şeyin önüne geçirmeye- cek... Meclis'in saygınlığını korumanın önemini bilen.. yalancı, hırsız "önder"lerin bile etekleri- ne yapışacak kadar onursuz olmayan. Zor... Çok zor! İdeolojik çizgisinde katılmadığım noktalar var. Ama Aydın Güven Gürkan düzeyli bir siyaset adamı... Bilgili, birikimli, dürüst, kişilikli, onurlu, bilinçli... Peki CHP'den niçin dışlandı? İdeolojik nedenlerle değil. Oeniz Baykal eki- binden olmadığı için. Fınldakları ve bazı sağcıları TBMM'ye kazan- dıran DSP'de. Mümtaz Soysal ve Cevdet Sel- vi gibi bazı güzel siyasetçiler acaba niçin barı- namadı? İdeolojik nedenlerle değil, Bülent Ecevit'e ya da eşine sevimli gelmedikleri için. Varlığı ile Meclis'e saygınhk kazandıran isim- lerden ANAP'lı Kaya Erdem. acaba hangi ne- denden, seçimlere katılmama kararı aldı? Tüm amacı kendini kurtarmak olan birTansu Çiller DYP'sinin. bu kez Meclis'e "daha onur- lu" milletvekilleri sokacağına inanan var mı? Sivil toplum örgütlerinden kopuk bir sol... Din- ci. ırkçı ya da çıkarcı kesımlerin tutsağı olmuş bir sağ.. Yozlaşmış bir siyasal ortam... Partiler demokrasisi değil. genel başkanlar diktatörlüğü... Nitelikli insanlar bu kısır döngüye niçin gir- mek istesinler? Nasıl girsinler? • • • Yıl 1931.. Dünyada ekonomik bunalım var. Türkiye ye- ni seçimlere gidiyor. Milletvekilleri -kendi oylarıyla- 500 lira olan aylıklarını 350 liraya indiriyorlar... Hem de en yüksek kamu görevlisi aylığı 400 lira iken. O zamanlar milletvekilliği çok saygın ve onur- lu bir konumdu. O zamanlar Türkiye. dünyanın en saygın ül- kelerinden birisiydi. Ve Atatürk, partisinin otoriter bir yapıya so- kulması için hazırlanantüzüktaslağını kızgınlık- la geri çevirirken şöyle diyordu: "Bu zorbalar heyeti, kuvvet ve selahiyetlerini kimden ve nasıl alacak? Bu ne sakat düşünce- dir, bu nasıl zihniyettır! Görülüyor ki varmak is- tediğlmiz hedef. henüz en yakın arkadaşlar ta- rafından bile, zerre kadar anlaşılmış değildir." Aradan tam 67 yıl geçti... Cumhuriyetin varmak istediği hedefi bu TB- MM'den acaba kaç kişi anlamıştır? Partileri yö- netenlerin acaba kaç tanesi o hedefin bilincin- dedir ve gereğini yapmaktadır? Canımız, değerli varlığımız SITKI COŞKUN'U kaybetmenin acısını bizimle paylaşan tüm dost ve yakınlarımıza, Özgürlük ve Dayanışma Partisi yönetici ve üyelerine, yurtiçi ve dışından bizzat gelerek ve mesajlarıyla katılan kişi ve başta DİSK olmak üzere tüm kuruluşlara teşekkür ederiz. AİLESİ