28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
TEMMU2 1998 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 'MO Başkanı Torunoğlu, 'Küreselleşmenin anayasasf denilen MAFyi birraporla değerlendirdi 'Doğal kaynaldar tükenecek'\\KARA (Cumhurivet Bürosu) - \re Mıihendı>len OdaM Başkanı Et- TI Torunoğlu. hazırladığı raporla Çok •aflı Yatırım Anlaşması'nın (MAI) rürlüğe girmesınin Türkıve'deki so- ;lanna ilişkın öngörülerde bulundu. porda. "Sömürüleceklerinpavlaşımı, li anlaşmalarla sürü\or" denıldı *MAI >a da \eni Ortaçağ" başlıklı lorda. NtAI'nın sermavenın daha ra- hareket etmeMiıı sağlavaeağına ışa- edilirken "Yien üzünde 1.2 mihar in- ı mutlak voksulluk sınırının altında >ı\or. Düma nüfusunun en üstteki ıde 20"si foplam gelirin > üzde 80"ini ıde tutuvor. düma ticaretinin yiizde i Çok l'luslu Şirketler (ÇLŞ)"tara- dan gerçekleştirilivor" denıldı. *Dünva bü> iik bir toplama kampına nüştiirülü>or"denilen raporda. MAI. iireselleşme ipoteği" olarak nıtelendı- iı.Raporda. "Lcuzemekvehammad- >le kapitaiizm, dünvavı veniden pa\- .L/ünya büyük bir toplama kampına dönüştürülüyor' denilen raporda, MAI, 'küreselleşme ipoteği' olarak nitelendirildi. Raporda doğal kaynakların tüketiminde toplumsal çıkarların gözetilmesi koşulunun kalkacağına dikkat çekilirken uluslararası tekellerin. petrol ve orman gibi ancak çok uzun zamanda yenilenebilecek kaynaklar üzerinde sınırsız kullanım yetkisine sahip olacağı kaydedildi. Iaşmanın hesabını vapıvor. Pazarlanma- \a çalışılan aslında >cni mandacılıkran başka bir şe> değil. Yüz> ıllardır sürege- len bir mücadelenin üriirıü olan sosval haklargibi kazanımlan MAI ilegeri al- mavaçalışan sernıavenin insanlığa sun- duğu. olsa olsa \eni bir ortaçağdır" gö- rüşukavdedıldı. MAI'nındünjakamu- oyundan gızlendığınedikkat çekılen ra- porda. "MA/'deki öncnıli unsurlara ba- kacak olursak iilkemiz için doğuracağı sonuclar hakkında spekülas>ona var- madan birtakım öngörülerde buluna- biliriz" denıldı Rapordakı ongöruler şöyle siralandı. • Doğal kaynakların tüketiminde top- lumsal çıkarın gözetılmeM koşulu kaldı- nlacak. Uluslararası tekeller. petrol ve orman gibı ancak çok uzun zamanda ye- nılenebılecek kaynaklar üzerinde sınır- MZ kullanım vetkısıne sahıp olacak. • Yatınmcıların sermayelerini ve üre- tim olanaklannı bir ülkeden diğenne eokkolavcataşı>abılmesi.>eni1eneme- ven dogal kavnakların tükenişinı hız- landıracak. Bu. tüm ülkelenn sanayileşmiş ülke- lerden gelecek yatırım ıçin rekabet et- melerıne ve ücret. emek. doğal kavnak, çevre vetüketici hakları gıbı konularda çıtavı düşürmelerıne neden olacak. • Yabancı şirketler. çevre korunması konusunda verel hükümetlerın zorunlu sa\ dığı hükümlere u> mak zorunda kal- ma>acaklar. Merkezı veyerel>önetım- lerın ışjaşamını kamu>arannadüzen- levebilmelerine vönelik yasalar çıkarı- lama>acak. Bu durum, çevre ve halk .sağjığı konularındaki önemli yasaların uNgulanmasını da zorlaştıracak. • Türkive'deki büyük sermaye grup- larının MAI'den varar saglayacağı dü- şünülse de dışa bağımlı bir sanayinin varlığı gözardı edılmemelıdir Yabancı sermave. MAI hükümlen sereöı tekno- loji transferini zarara ugratacağı gerek- çesiyle engellerken. eski ve kirletici tek- nolojiji transfer edebilir. • Yabancı sermayeye daha önce ge- fırıîmış olan üretımının belli bir bölü- münü dışarıva ıhraç etme zorunluluğu yürürlükten kalkacak Iç pıyasada yaşa- nacak>erlı veyabancısermaverekabe- ti. güçlü olanın kazanmasına kadar de- vam edecek. Bövlece küçük ışletmele- rin yaşama vegelişme hakkı ellerinden alınmış olacak. Yerli kuruluşlann hızla zarara uğra- ması ve kapanma&ıyfa yeraltı ve yertis- tü ka>naklannın çıkanlması. ışlenmesi bu tekellere kalacak. • MAl'ye av kın v asalan değiştirmek zorunda kalan hükümetler. gelecekte de benzeryasalan yaşama geçiremeyecek. Danıştav "ın yabancı >ermayeye karşı ül- ke yararını koruma yetkisi elinden alı- nacak. Ülke. ÇUŞ'lertarafından kıska- ca alınmış olacak. Aetronun rayları ivusturya'dangeldi anbul Metrosu'na doşenmek için A\ustur>a*dan tirilen 35 kilometre rnv. Fransa'dan ithal edilen \e îtro içerisinde ra\ ları faşn acak olan aracın gümriik emlerinin u/aması nedeniv le döşenemiyor. Ra> ların şeme işlemine 14 Ağustos'ta başlannıasının planlan- asına karşın. gümriik işlemleri nedeniv le rav lar an- k 20 Ağustos'tan sonra döşenme\e başlanabilecek. tkililcr, 1999 Ma\ıs avında İstanbul Metrosu nda lcu taşımava başlanacağını, ancak hattın tamamı- i birkaç a> daha alabileceğini söyledi. Cegelec fir- isının İstanbul .Metrosu için A\ usturya"dan ithal et- i raylar. ISKİ'nin Kâğıthane Arıtma Tesisi'ne ait ktif Depö'Alanı'na konuldu. Ra> ların bağlanacağı ton bloklar \e bağlantı parçalan hazırlanmış du- mda. Rav ları metroya indirecekoian \inçierin mon- ıitamamlandı.(MEH\1ETDEMlRKAYA) Jüper liselere m kayıdar başhyor İstanbulHaberSenisi- Yabancı dıl agırlıklı (süper) lısele- jn ka> ıtlar3 Ağüstos'ta başlıvor. Ön kav ıtlar21 Ağubtos>"ta la erecek Süper lıselere kesin kav ıtlar ise 24-31 Ağusto-, ıhlen ara^ında gerçekle^tırılecek. Anadolu Güzel Sanatlar ,esı vetenek sınav ları ıse 3-5 Ağustos arasinda yapılacak. Vabancı dıl agırlıklı Iı>elerdeasıl\evedeklı>teler24 Ağus- "laılanedılecek.24-31 Ağustosarasındajapılacakasıl Iıs- xesın kavıtlarının ardından 31 Ağusto* günii vıat 1 MX)'de ntenjan açığı kalmasi durumunda listede kalınan verden jlayarak acık kontenjan kadurögrencının adı ılan edılecek n edilen bu öğrencilerin keMn kav ıtları ise 1-4 Ev lül tarıh- i arasında gerçekle^tırılecek. Kav ıtların ardından v ine açık ntenjan kalması dLiruniımda bu ükııllara 14-18 Evlıil ara- da sıra atlanmadan açık kontenjan kadar öğrencıııın keMiı ,dı yapılacak. Anadolu Güzel Sanatlar Lısesf negırı* ıçın \etenek .sınav- ı vann başlıvor. Üç gün büresince vapılacak sınav ların >o- :unda 6 Aöustos'ta asıl ve vedek lısteler ılan edilecek TEV'dengençleredestek Jstanbul Haber Senisi - Türk Eğitim Vakfi (TEV). yurtdışına v üksek lisans öğrenimi için göndereceği 58 bursıyeri düzenlenen bir toplantıyla tanıttı. Yurtdışı bursu ıçin başvuran 1200 ada) 1 arasından not ortala- malan. yabancı dil seviyeleri. mülakat sonuçlan ve ai- lelerinın gelir durumuna göre belirlenen gençler. Ame- nka. Jngiltere. Japonva. Belçika \e Alman>a"da yük- sek lisans öğrenimi görecekler. Dıvan Oteli'ndedün düzenlenen toplantıda konuşan TEV Yönetim Kurutu Başkanı A>dın Boiak yurtdışı- na gidecek gençlere seslenerek. "Gittiğiniz ülketerde sfcdere parlak teklifk'r yapdacaktır. Kalmanızı iste>e- ceklerdir. Şuna inanın ki büfün bağışçtlanmızın mak- sâdı. sizlerin Türkiye'ye döndüğünuzde başanlannız- la iftihar etmektir. Türkiye'ye gelinizvç sizden sonraki- leri jen^tiriniz" dedi. Toplantıda aynca, vakfın kuru- cusu Vehbi Koç antldı ve vakfin çalışmalannı tanıtıcı kısa fîlm gösterisi yapıldı. 1967 vılında Vehbi Koç ta- rafmdan kurulan TEV 1969'dan bu yana yurtdışında vüksek lisans ögrenimi için burs veriyor. ıcirlik'te provokasyon DA.\A(CumhuriyetGüne\ İlieri Bürosu)- Incırlık Hava i'nde grev sürerken ABDIı ıkı subavın. T\ vavınıvla uşlarını ahşvenş merkezlerıne gıtmeve. grev vokmuşgı- ırmal vaşama ddnmeve çağımıası gergınlık varattı. revcı ışçılerle ABD'lılerarasında vaklaşık ıkı saatsürev- •n tartışmalar vaşanmasma vol açan gırişıiTiı provokas- olarak nıtelendıren Türk Harb-İş Sendikasi Genel Bas- İzzet Çetin. "Kan gövde\i götürecek olaylar aşamasın- Jöndük" dedi. Çetin, ıkı subav hakkında suç duv unı>un- jlunacaklannı bildırdı. cırlık Cssü'nde kapalı devre vayın vapaıı TY'de, düıı J"tebiralt>azı geçilerek ABD'lılerPX vedığermağaza- .n alışvens yapmaya. havuza gırmeve çağınldı. Bunun ne kalabalıkgruplarhalındemağazalaragiden ABD'lı- re\ nöbetçısi işçılerıdevredışj bırakarak toplucaalışve- ıpmava başladılar tşçılerın ve sendıka yönetıcılerınm shale etmesıyle vaşanan sert tartışmalar ıtışıp kakışma- nüserek bir saat siirdü ve ancak Üs Komutanı Tuğgene- naşŞanlıtürk'ün olav \erinegelmesıvle>atıştı. KAMPAMYA DEVAM EDİYOR! Yataş'ta kanepe ve oturma grubu indirimli! Üstelik&LSİtle! YATAŞ Sizin evin ne eksigi vardı? f VATA§ DANIŞMA MEBKEZLER) VE BAĞLt OUAN İLLER ADANA (0-322) 322 68 68 (HATAY) • ADAPAZAfll (0-264) 278 10 79 • AFYON (0-272) 215 42 52 • AÛRI (0-472) 215 28 65 • AKSARAY (0-382) 212 59 54 - 213 26 06 • AMASYA (0-358) 513 33 67 • ANKARA 1O-312J 351 SS 00 <5 hat) (ÇANKIRI iSPAflTA KIRIKKALE»-ANTAKYA (0-326)216 15 94 - ANTALYA (0-242/ 243 02 03 (BURDUR) • BAL/KEStR (0-266) 245 93 14 242 31 3' • ÇORUM (0-364)213 22 54-D6NİZU (0-258)261 39 15 • DİVARBAK1R (0-412) 221 50 60 221 24 49 (BATMAN HAKKÂRİ MARDIN SİIRT ŞIRMAK, • ELA21Ğ (0-424) 218 34 72 237 89 91 SBİNGÖL BİTUS MHJŞ TUNCEU VAN) • ERZİNCAN (0-446) 214 80 33 (3 hat) (ARDAHAN IĞO1H KARS) * ER2URUM (0-442) 21B 82 02 •235 05 40 -ESKJŞEHlfl (0-222) 221 00 99 (BİLECİK, KUTAHYA) • GAZ1ANTEP (0-34?) 220 70 31 220 2011 (KJUS ŞANUURFA) • GIRESüN (0-454) 212 74 19 (3 rıat P6J() (OROU) - İSTANBUL (0-216) 309 54 10 (PBX) (BAPT1N BOLU BURSA. ÇANAKKAi£ EDİRNE KARAB0K KIRKLARELİ KOCAELİ TEKtROAĞ YALOVA Z O N G U L D A K J • İZMİFi (0-233} 853 13 00 853 >3 13 (AY&N UANİSA MUÛLA UŞAK) • KAHRAMANMARAŞ (0-344) 231 42 19 - KAHAMAN (0-338) 213 50 71 (2 hat) • KASTAMONU (0-366) 214 19 31 • KAYSERI (0-352) 245 04 00 (20 hai) [KIBRtS KIRŞEHlR) - KONYA (0-332) 251 04 14 (2 hai) • UALATYA (0-422) 322 76 66 - 325 46 61-68 (ADIYAMAN) • MERSİN (0-324) 327 39 60 (5 hal) • NEVŞEHİR (0-384) 213 75 OS • NIĞD6 (0-388) 213 44 26 •RIZE<0-464)213i8 73(3hatKARTVİN) - SAMSUN (0-362) 266 67 29 (TOKAT) • SIVAS (0-346) 225 05 05 • SİNOP (0-368* 261 15 44 • TRABZON (0-462) 321 22 03 321 17 36(BAVBURT GÜMÜŞMANE) • Y0ZGAT (0-354) 21 7 2 3 M / f e \ YATAŞ HOME MAĞAZAÜ4RI ADANA Hısar Yataş Home 233 28 29 - ANKARA Çar*aya Yatas htome 439 62 33 • M r n e d Ygiaş Honw 479 89 34 • Hash&y Yata$ Home 339 99 41 • Kuçûkesat Yıtaç Home 447 06 69 (3 nal) • SMetar Yalaş Home 346 67 60 L ( • ANTALYA Yata$ Home 247 17 22 • BALİKESIR Yataş Home 242 31 31 244 96 28 • ELAZJG Yataş Home 236 37 38 • EftZlNCAN Yataş Homo 214 80 33 - GAZ1ANTEP Yataş Horoa 220 70 31 - IĞDlR Y«iaş Home 227 90 42 - İSTANBUL BeyMcdûzü Yalaş Home 852 03 50 (3 hat) - Mocfc*o Yataş Home 364 55 43 420 86 43 • Şıştı *a1aş Home 200 77 73 • KAYSERI Ya(aş, Home 235 73 30 - MAUATYA Yataş Home 322 76 66 325 46 61 - 68 - MERSİN Yats* Home 327 35 45 Bu k ı m p ı n / ı T C S ı n ı y ı v t T t c ı r e ı B a k j n I • ( ı " n ı n 15 M ı ^ ı ı I 9 V 4 l l r ı h ve 2 1 9 4 0 ı ı r ı l ı t c b l < ( h u k u m l e n n * u ^ j u n o l a r a h f»pı 1 m a k c ı d [ r F r y ı t t ı r ı KOV d a h ı l d l r V t f f l o r ı n l ı r m d ı o l a b l l a c « k d c | i } ı h l < h l e r l ı j . ı : { ı r ı ı r n e n y ı n ^ t ı l u ı k n r T , t * p l * r l l o p , , e u r « t . m o l ı o a k l ı n d ı h < l ı n d e k ı r| r la nıc a k t.r Bu k ı m p n r i Y ı t i } A $ mn t ı b i i I . y J i ı*r*ıttls> »Itmdid-r f,r»tt*r,n,,t T f i r k L ' r ı ı . ' i ı r ARAYTŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Yeni Bir Dönem Genel seçimlerin Nısan 1999'da yapılmasının ke- sinleşmesiyle birlıkte, Türkiye yenı bir döneme giri- yor. Genellikle bu durumlarda "hayırtı olsun" demek alışkanlığı vardır. Fakat korkanm bu "yeni dönem", pek hayırtı olacak gibi görünmüyor. Sanıyorum sonbaharla birlikte bir "gerginleşme" dönemine gireceğiz. Partilerin ıçindeki sürtüşme ve gerginlikler, ıstense de istenmese de partılerarası mücadeleye yansıyacak. Ve bunun kimlere yaraya- cağı konusunda şimdilik bir fıkrım yok. Fakat şu ka- darını soyleyebiliriz ki; Türkiye'ye yaramayacağı ke- sin. Fazilet Partisi'nin nasıl bir politika ızleyecegını bı- lemiyorum. Sanınm bunu kendilerı de bilemıyorlar. Bu işin belirieyicisı Fazilet Partisi içınde ve dışında olan "Siyasal lslam"cı\arm tutumu ve FP'nin bunlara kar- şı tavrı olacak. Refah Partisi, bu bir avuç "aşırıya" teslim olmuş- tu. Zira bunların "tabanla" aralanndaki bağ olduğu- na inanıyorlardı. Nasıl bir "bağ" olduğunu sonunda gördüler. Necmettin Hoca 1995 seçımleri öncesinde "üni- versite rektörierı türbanlı oğrencılere engel olmak bir yana, selam duracaktar, selam..." diye atıp tutu- yordu. Ve hiç kuşkunuz olmasın, sonbaharla birlikte üniversite ve yüksekokullarda "türban sorunu" tüm canlılığıyla gündeme gelecek. Acaba FP bu konuda- ki baskılara direnebilecek mi? Türban konusundaki tartışmalar, hıç kuşkusuz ge- ne "laıklık" tartışmalarına dönüşecek. Bir yandan T- SK'yi kızdırmamak ve ürkütmemek. bir yandan da birtakım yerlere "mesa] göndermek" konusunda bin- bir cambazlık yapmak zorunda kalacaklar. Merkez sağ partilerin işı de zor olacak. Hem ken- di tabanlarındaki "tutucu" oylan yitırmemek çabası hem de "laıklerin" oylarını almak için ilgınç polıtika- lar ızlemek zorunda kalacaklar. Alevı bir arkadaşım var. Geçen seçimlerde ailesi- nin, kendısi dahıl yedı oyunun Çiller'e verıldiğıni soy- ledi. "Neden" diye sordum. "Laiklık dışı hareketlerie en iyi onun mücadele edeceğıni sanmıştık" diye yanıtladı. "Ama çokyanıl- mışız..." Ancak böyle yanılanların sayısı neydi? Ve acaba ar- tık böyle bir yanılgıya düşmeyecekler miydi? Öyle sanıyorum ki, laiklik çerçevesindeki bır ger- gınlik, CHP'nın çok ışıne yarayacaktır. Büyuk bir o- ran oluşturan "kararsız oylar"\n bir bölümü, salt bu gerginlik nedeniyle CHP'ye yönelebilecektir. Bu satırlan kaleme aldığım sırada henuz ne baraj konusu ele alınmıştı ne de ittifak konusu. Umanm bunlar, demokrasının ruhuna ve "lafzına" uygun bir biçimde çözümlenir. Aslında bu tur düzenlemelerle, paıiamentomuzun yapısının pek degışeceğini san- mıyorum, ama MHP ve HADEP'in TBMM çatısı al- tında olmasını, TBMM'nin çatısmın dışında olmasın- dan daha yarariı görüyorum. Defalarca yazdığım bir şeyi bir kez daha vurgula- mak istiyorum. Seçim yasalanyla oynayarak "istik- rariı hükümetler" oluşturmaya çabalamak boş bir iş- tir. Istikrar, parlamento içinde değil, parlamento dı- şında olur, sokakta olur. Eğer siz sokakta ıstikrarı sağlayamazsanız, parlamento içınde de sağlaya- mazsınız. Kaldı ki bunun kararını "seçmen" verir. Eğer belli bir siyasal partinın istikrarı sağlayacağını düşünürse, oyunu oraya kanalize eder. Türk seçme- ninde bunu sağlayacak basıret vardır. Seçimlerin amacı, zorlama birtakım düzenlemeler- le, istikrarlı hükümetler oluşturacak, temsil yetkisi yaralı parlamentolar oluşturmak değil, toplumdaki eğilimlerı parlamentoya taşımaktır. Öyle bir parla- mento, uzlaşmalaıia ıstikrarı sağlayabilir. Zaten de- mokrası, bir "uzlaşma rejımı" değil mıdir? Türk halkı 1965 seçimlerınde, olabilecek en de- mokratik bir seçim sıstemıyle (nıspi temsil ve millı ba- kiyeyöntemi), Süleyman Demirel'ın Adalet Partisı'ni tek başına iktidara getırmıştı. Fakat AP. TBMM için- deki "sosyalist sesı" kısmak ıçın millı bakiye yönte- mini kaldırdı. Kaldırdı da ne oldu? 1969 seçimlerin- de gene tek başına iktidara geldi. ama öylesine bir kaos yaşandı kı, tepetaklak 12 Mart Muhtırası'na ge- lindi. Demokrasimiz ağır bir yara aldı. Türkiye yenı bir döneme giriyor. Bu yeni dönemde herkese, hepimize düşen ciddi görevler var. Demok- rasinın bir uzlaşma rejımı olduğunu bir an bıle aklı- mızdan çıkarmamalı. gerginlik ve çatışmalardan, mümkün olduğu kadar sakınmalıyız. Bu görev, hepimızin görevidir. ALANYA Otelciler turist için kavga etti • Karşı karşıya bulunan ikı otelm müşteri kapma savaşımına kan kanştı. 26 Temmuz'da da aynı nedenle ka\ga eden iki otelın personeli, bu kez tabancalı bıçaklı bir kavga ıle veniden gündeme geldi. Dünkü olayda 2 sı ağır 5 kişi yaralandı. BÜLENT ECE\ İT ANTALVA - Kötü bir tu- rizm sezonunun gectıgı Alanya'da ıkı otelin perso- neli, müşten kapma yûzün- den kavga ettı. Tabanca \e bıçakların da kullanıldığı kavgada. 2"si ağır olmak üzere 5 kişi varalanırken olayla ilgilı 5 kişi gözaltma alındı. Saray Mahallesı'nde karşı karşıya bulunan Amı- ral Apart Otel ile Efes Apart Otel arasmdaki müşteri kap- ma rekabeti nedeniv le 26 Temmuz'da Efes Otel çalı- şanı Münir Taşdelen. rakip otel personeli tarafından dö- vülmüş. olay da adhveve yansımıştı. Bu olavdan son- ra öncekı gün saat 22.30 sı- ralarında Taşdelen 'ın arka- daşlan olduğu belirlenen Arap Yılmaz \ e Münir Sin- car. Amıral Otel'ın restora- nına gırerek çevreye rastge- le ateş etmeye başladılar. Saldırı sırasında Amıral 0- tel'ın sahıbı Mahmut Vıl- tnaz ıle otel müşterısı \ ıldız Dursunoğlu kurşunla landı Sılahseslerınınduyul- ması üzerıne Efes Otel per- soneli de Amıral OteTe ge- lerek saldırganlarla kavgava tutuştular. Kavgada Efes Otel çalı- şanlarından Cahit Akıncı. Hamit Aslan ve Mustala Şanlı da bıçakla varalandı- lar. Dursunoğlu, Özel Alan- v a Hastanesı 'nde tedav ı aitı- na alınırken. dığer varalılar da Alanva Devlet Hastane- sı'nde ayakta tedavı gördü- ler. Alanva Emnıvet Müdür- lüğü ekıplerı. saldırganlar- dan Yaktıp Aslan, Münir Taşdelen. Mehmet Emin Taşdelen. Salih Çamlıbel ve Arap Yılmaz'ı gözaitına al- dı. Olav dan sonra kaçan Mü- nir Sıncar'm da aranmasına ba^landığı açıklandı. Alan- va Turıstıktı>letmecılerDer- neğı vönetıcılerı vaptıkları açıklamada. turizmcilerın bu tür ola> lardan uzak durma- lannı, gelecek olan turıstle- rın de bu olav lardan sonra vazgeçebileceğını anınısata- rak "Bindiğimi/ dalı kendi- miz kesivoruz"" dedıler.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle