Katalog

) TEMMUZ 1998 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMI 11 fevduat kalbi aşkentte atıyor lİSTANBLL(AA)- ankalann kredi ve .evduatta kalbi başkentte ıyor. 1997 yılı venlerine 3re, şube başına ortalama levduat ve kredi miktarında Jikara, 3 trilyon 733 milyar ra ile ilk sırada yer aldı. jıkara'yı lstanbul izlerken onguldak, Aksaray ve işak; mevduatta lzmir, iursa. Antalya gibi büyük entleri geride bırakarak ikkat çektiler. ı/lazot dolara mdekslendi • HABLR(AA)-Kuzey rak'tan getirilen mazot, [inar yerine dolarla satılmaya laşlandı. Irak hükümeti arafından mazota kısıtlama ;etirilmesinden dolayı. Cuzey Irak'a giden araç •ayısı 1500"den 500'e düştü. rekstilde yeniden yapılanma • GAZİANTEP(AA)- vukurova Üniversitesi jğretim üyeleri tarafında lazırlanan raporda, Türkiye'nin tekslil sektöründe yeniden yapılanma süreci içinde olduğu belirtilirken, "Verilen teşviklerde, sektör öncelikJerinin dikkate alındığını ve kapsamlı çalışma ve yönlendirme yapıldığını söylemek pek mümkün değil" denildi. Avrupa'da borsa cepheleri • PARİS (AA) - Avrupa'nm en büyük iki borsası olan Londra ve Frankfurt borsalannın işbirliği yapacaklannı açıklamalan karşısında endişelenen Fransızlann, Ingiliz-Alman ıttıfakına. tüm kıtayi içine alan bir Avrupa borsa ağıyla yanıt vermeyi planladıklan bildirildi. Fransa Menkul Kıymetler Borsası Başkanı Jean-François Theodore, kıta çapında ve Wall Street ile ittifak halinde kuracaklan çok kutuplu şebekenin, Ingiliz-Alman finans ittifakıyla rekabet edeceginı ifade etti. Almanya'ya gemi ihracı • KOCAELİ(AA)- Almanya'ya ihraç edilmek üzere Kocaeli'nin Körfez ilçesindeki Marmara Tersanesi'nde inşa edilen 10 bin 500 dvvt'lik kuru yük gemisi, törenle denize indirildi. Gemiyi teslim alan Alman Phoenix Reederei şirketi temsilcisi Georg Krey. Marmara Tersanesi'ne bugüne kadar yaptırdıklan 6 gemi için 100 milyon mark ödediklerini söyledi. Selin zanarlapı • ZONGULDAK (Cumhuriyet) - Zonguldak ve ilçelerinde meydana gelen sel felaketinin bölgedeki kamu ve özel sektör yatınmlanna büyük zarar verdigi açıklandı. Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Salih Demir, bölgedeki halkın, küçük esnafın. tüccar ve sanayicinin birikimlerini kaybetme noktasında bulunduğunu söyledi. Demir. siyasi iktidann, sel sonrası bölgede yaşanan durumu görmezlikten geldiğini belirterek yerel yönetimlere ve siyasi partilere birlikte hareİcet için çağnda bulundu. Ford'a tazminat • LEXINGTON(AA)- Ford şirketi. 4 yıl önce meydana gelen bir kazada ölen şoförün ailesi tarafından açılan dava sonucu, 144.8 milyon dolar (39 trilyon lira) tazminat ödemeye mahkûm edildi. Olayda yaşamını yitiren 19 yaşındaki Dale Robinson'ın ailesinin. kazanın Ford'un Ranger modeli kamyonunun yanlış tasanmından ve sağlam olmamasından kaynaklandığını, şirketin de modelin bu eksikliklerini bildiği halde aracı piyasaya sürdüğünü belirterek Ford şirketi aleyhine açttğı davayı kazandı. Kamu-Net ihalesi • ANKARA (AA) - Kamu bilgisayar ağlannın tek çatı altında toplanmasını öngören Kamu-Net Projesi'nin ilk basamağını oluşturacak Başbakanhk Elektronik Yönetim Sistemi ihale edildi. Başbakanhk ldareyi Geliştirme Başkanlığı tarafından çalışmalan sürdürülen sistemin ihalesini 535 milyar liraya NOSt Bilgisayar ve Tüketim Malzemeleri Limited Şirketi aldı. Sistemin 3 ay içinde çalışabileceği bildirildi. Yılda en az 5-6 milyar dolarlık döviz girdisi sağlayan bavul ticareti Yunanistan'a kaptınldı 6 Bavulcu gemileri' liıııaıı arıyorFATMA KOŞAR Bu yıl Avrupa ülkelerinden ge- len turistini Yunanistan'a kaptı- ran Türkiye. bavul ticareti yapan yolculan ve mallannı taşıyan ge- mileri de komşusuna kaçırmayı 'başardı". Bavul ticareti yapan yolcular ve yüklerini taşıyan gemilerin büyük bir kısmı Salıpazan Rıh- tımı'nda istedikleri kadar bekle- yemedikleri için Yunanistan'ın Selanik Lımanrna sefer düzen- lemeye başladılar. Salıpazan'na gelmeye devam edenlerin ise Se- lanik'e sefer düzenlemeye baş- layacaklannı bıldırdikleri ifade ediliyor. HoşnutsuzlukJan giderilmedi- ği takdirde gemilerin başka li- manlara sefer düzenleyecekleri- ni Türk ilgililere bildirdikleri vur- gulanırken. Yunanistan'ın bunu fırsat bilerek Selanik Limanı avantajını kullandığı ve Türki- ye'ye gelen bavulculara daha avantajlı koşullarda alışveriş ola- nağı tanıdığı ifade edildi. Türkiye'nin gizli kurtancısı bavul tıcaretinin azalmasının ne- denleri üzerinde tartışılırken. il- gililer Salıpazan'nda herturizm sezonunda söz konusu gemilerin yaşadıgı sıkıntılara kulak tıkı- yor. Söz konusu gemilerin 3 saat ka- dar açıkta bekletilebildiği ve kı- yıya yanaşma izni almak için 12 bin dolar rüşvet ödemek zorun- da bırakıldığı iddia ediliyor. Bu >avul ticareti yapan yolcu gemilerine Salıpazan Rıhtımı'nda yeterince bekleme izni verilmemesi, gemilerin Yunanistan'ın Selanik Limanı'na yönelmelerine yol açtı. Gemilerin yanaşma izni için 12 bin dolara varan oranlarda rüşvet vermek zorunda kaldıklan iddia ediliyor. Ekonominin gizli kurtarıcısı bavul ticareti yetkililerin ilgisizliğine kurban ediliyor. iddialann yanı sıra gemilerin ki- mi zaman yanaşmaya fırsat bu- lamadığı ve boş olarak döndüğü belirtiliyor. Bavul ticareti yapan turistleri güç durumda bırakan bu sıkıntılann. bavul ticaretinin azalmasında etkili olduğu ifade edilirken daha önce Türkiye'ye gelen gemilerin yaklaşık yüzde 50'sinin Yunanistan'ın Selanik Limanı'na seferler düzenlemeye başladığı vurgulanıyor. Türkiye ekonomisine yılda en az 5-6 milyar dolarlık döviz gir- disi sağlayan bavul ticaretiyle alınan maiların onemlı taşıyıcı- lan arasında olan gemiler. turizm sezonunun başlamasıyla daha da zorlanmaya başladı. Yolcu geti- ren gemilere öncelik verildiği için toplam 200 metre uzunluğun- daki Salıpazarı Rıhtımı'na ya- naşmayı başarsa da istediği ka- dar bekleyerek yük alamayan ba- vulcu gemilerinin sayısı haftada 50 ile 70 arasında değişiyor. Karadeniz ülkelerinden gelen gemilerin hemen hemen her se- ferde 4-5 milyon dolarlık mal al- dığı belirtilirken. kendi ülkerin- de de bürokratik engellerle kar- şılaştığı vurgulanıyor. Gemilerin yaşadıgı sıkıntılann yaklaşık bir yıl önce başladığını belirten Vapur Donatanları ve Acenteler Derneği Başkanı Kap- tan Metin Leblebicioğlu, buna çözüm getirmek üzere Zeytin- burnu Belediyesi, lstanbul ve Marmara, Ege, Akdeniz, Kara- deniz bölgeleri Deniz Ticaret Odalan ile lstanbul ve Karade- niz Vapur Donatanları ve Acen- teler Derneği'nin Zeytinburnu Projesi'ni (ZEYPORT) hazırla- dıklannı söyledi. ZEYPORT'un Zeytinburnu'nun gemiler için kullanıma açılmasını sağlamayı hedeflediğini belirten Leblebi- cioğlu, söz konusu şirketin lima- nın işletmesini üstlenmeye ha- zır olduğunu bildirdi. Şirketin faaliyete geçmesi için Maliye Bakanı Zekeriya Temi- zel'den yanıt beklendiğini ifade eden Leblebicioğlu, "Proje tra- flk akışının rahat sağlanabilece- ğini gösteriyor. Aksaray'a olan yakınuğından dolayı Zeytinbur- nu avantajlı olacak. Biz bu pro- jeyi geçici bir çözüm olarak sun- duk. Daha uzun vadeli bir çözü- mün bulunması gerekiyor" dedi. Çevre düzenlemesi ve trafik akı- şının lstanbul Büyükşehir ve Zey- tinburnu belediyelerince hazırlan- dığını belirten Leblebicioğlu, li- man sıkışıkhğının bir an önce çözüme kavuşturulması gerek- tiğini söyledi. Bavul ticaretinin durakladığı- nı ve bitmek üzere olduğunu ifa- de eden Deri Sanayicileri Derne- ği Başkanı Turgut Koşar. bavul ticareti yapan yolculan taşıyan ge- milerin yarısının Yunanistan'a sefer düzenlemeye başladığını belirterek. "Gemilerin azalması oranında ticaret hacmi de oto- matikman düşüyor. Mutlaka çö- züm bulunması gerekiyor" dedi. Koşar, Yunanistan'ın sefer dü- zenleyen gemilerden resmi ola- rak sadece 3 bin mark aldığını ve gemilere daha rahat taşıma ola- naklan tanındığını söyledi. Vakıflara sıkı denetim HAZAL ATEŞ ÇAK1R Vakıflardan sorumlu Devlet Bakanı Metin Gür- dere, vakıflardaki usulsüz uygulamalar ve harca- malar hakkında soruşturma başlattı. Sağhk ve Sosyal Yardım Vakfı lstanbul Başkan Yardımcı- sı ve tl Sağlık Müdürü Uzman Doktor Mehmet Salman. vakıftaki abartıh çiçek ve yemek harca- malannın kendisinden önceki yönetim tarafından yapıldığını kabul ederken kurucu üyelerden Dok- tor Eser Cemil Alptekin de hemşerilerine öncelik tanıdığı iddialannı doğruladı. ^ — — — Alptekin, "Herkesgüvenilir ol- duğu için yakınını tercih cder" dedi. Türkiye genelinde 200'ün üzerinde şubesi bulunan Sağlık ve Sosyal Yardım Vakfı tstan- bul Başkan Yardımcısı Doktor Salman, 15.01.1998 tarihinde göreve geldiğini anımsatarak eski Vakıf Müdürü Hüseyin Yı- kümaz'ınvakıfiçindeki usulsüz ^^^~^^^~ harcamalara ilişkin açıklamalannı yalanlarken " Vakıfta şahsi kararlar alınmaz. Göreve geldiğim- de müfettiş istedim. Müfettiş bana çiçek ve yemek giderlerinin abartıh olduğunu söyleyerek btından sonrası için dikkatli olunması yönünde uyanda bulundu" diye konuştu. Vakıf giderleri konusunda Ankara'ya bilgi ver- diklerini belirten Salman, DTP lstanbul Milletve- kili Yıldınm Aktuna'nın Sağlık Bakanlığı döne- minde Baltalimanfndaki evine vakıf tarafından alarm sistemi döşendiğine dair bir yönetim kuru- iJağlık ve Sosyal Yardım Vakfı yöneticileri abartıh çiçek ve yemek harcamalannın önceki yönetimler tarafından yapıldığını kabul ettiler. lu karan bulunmadığını ve bundan haberdar ol- madığını ifade ettı. Salman. Sağlık Bakanı Halil tbrahim Ozsoy, eşi, koruması ve diger bakanlık personelini Hyatt Regency'de ağırladıklarını ve 1 milyar 82 milyon tutanndaki yemek giderlerinin vakıfbütçesinden ödendiğını doğrularken "Bakan diizenlediğimiz sempozyuma katıldı. Doiayısıyla yakınlannui giderterini ödemek zonındayız" de- di. Salman, eski vakıf müdürü Hüseyin Yıkılmaz'ın vakıf yönetim kurulu karan dışında 250 metreka- ^ ^ ^ ~ ^ ^ ^ ~ re suntadan dolap ihalesini Sa- im Danh adlı şahsa verdiğini be- lirterek "Bu adamlar şimdi biz- den 5 milyar lira istiyorlar Oy- sa biz ihalenin > apıldığından bi- k> haberdardeğiliz" açıklaması- nı yaptı. Salman. Yıkılmaz'ın çeşitli bilgisayar alımlarında kendi belirlediği firmalara ön- celik tanıdığını belirtti. Eski vakıf müdürü Hüseyin ^™^^™^^^~ Yıkılmaz'ın vakıf yönetimi ve ihalelerde hemşenlerini kayırdığını savladığı Dok- tor Eser Cemil Alptekin de 14 yıldır vakıfta hiz- met verdiğini kaydederek "Yönetime arkadaşla- runı getirmemin nedenu güvenilir olduklan için onlan tercih etmemdir" dedi. Vakıf kuruculanndan Alptekin. ihalelerde ka- palı zarf usulünü tercih ettiklerini ka\ dederken "Biz fiyan az verene işi verdik. BayTampasa Merkez Sağ- lık Ocağı çe\ re dü/enleme işlerini alan şahıslara kolaylık getirdiğimiz doğru değil, hatta bunlar zarar ettiler" diye konuştu. Taşımacılık sektörü duraklama noktasında BEKİRŞAHİN G.AZİANTEP-Sanayide yaşa- nan durgunluğun taşımacılık sek- törünü de olumsuz etkilediği be- lirtildi. Daha önce haftada 100 kamyon malın diğer illere taşındı- ğı Gaziantep'te bu sayının 40"a kadar düştüğünü kayde- den Nakliyatçılar Odası Yönetim Ku- rulu Üyesi Novaat Akınalhalenkayıt- lı 120, korsan çalı- şan 100 nakliyat ambannın kriz ne- deniyle büyük sı- kıntı içine girdiğini vurguladı. Sanayideki kriz- denenfazlaetkile- nen sektör oldukla- Â ürkiye genelinde sanayi ve ticaret piyasasında giderek yayılan durgunluk, taşımacılık sektörünü de olumsuz etkilemeye başladı. nnı söyleyen Nevzat Akınal, taşı- macılık sektörünün piyasanın ay- nası olduğunu ifade ederek "Piya- sanın durumu bizim esnafın iş ya- pıp yapmaması Ue direkt ilgilidir. Eğer biz iş yapıyorsak, hareketli- lik varsa, o zaman piyasada da bir caniıhk var demektir. Ancak. bizûn bu günkü durumumuz sanayide de bir durgunluk yaşandığını or- ta>a koyuyor. Naku'yatçı arkadaş- lanmız boş otunıyor. Haftada 100 kamyon mal yüklenirken bu sayı 40 kamyona düştü. İş yart yanya ^—— düştü" dedi. Gaziantep'ten yurdun her yerine sanayi ve gıda iirünü taşıdıklannı, bu işin bazı dönemlerçok yoğun- toşttğmı anımsatan Akı- nal, korsan nakliyatçılann sektörü olumsuz etkile- diğinden yakınarak şun- lan söyledi: "Bunlande- netleyen, kontroleden yok. Doiayısıyla fatura da kes- miyorlar. Müşterinin ma- lını herhangi bir kamyo- na yüklüyor gönderiyor- ^^^— lar. Mal yerine ulaşıyor mu ulaşmıyor mu bilinmez, Mağ- dur olan müsteriçok ohıyw. Bu ara- da kayıtlı ambarlar da zarar gör- müş oluyor. Çünkü diğer esnafin ve sanayicinin bakış açısı değişi- yor, bir güvensizlik ortamı doğu- yor. Haliyk iş kaybı oluyor." F o r d ' a d a v e t i y e 'Fabrikanızı bölgemize yapın' DtYARBAKIR/ SAKARYA (Cumhuıtvet) - Kısa adı GÛNSLAD olan Güneydoğu Sanayici ve Işadamlan Derneği. Ford-Otosan ortakhğının Gölcük'te gerçekleştırmeyi planladığı 550 milyon dolarlık yatınm için, SEKA'ya ait arazi yerine Doğu illerinden birinde arazi verilmesini istedi. GÜNSİAD Yüksek lstişare Kurulu üyesi Hacı Şerif Baranoğlu, arazi anlaşmazlığı yüzünden Türkiye için oldukça önemli bir yatınm olan projenin riske girdiğini. ancak Güneydoğu'da yapılmaması için hiçbir sebep bulunmadığını söyledi. Birçok Avrupa ülkesinin. bu yatınmın ülkelerinde gerçekleştirilmesi için çaba harcadığma değınefl Baranoğlu. Başbakan Mesut Yılmaz'ın gayTeti ve tahsis edilen bedelsiz arazi ile ortaklığın Türkiye'yi tercih ettiğini belinerek "GÜNSİAD olarak biz bu proje eğer arazi anlaşmazlığı yüzünden iptal edilecekse bölgemizde uygun Hazine arazilerinin pek çok olduğunu söylüyoruz. Yüzde 60"ı işsiz olan Güneydoğu ve de ülke için bu yannmın önemi daha çok ortaya çıkıyor. 8 bin kişilik iş alanı ve projeye ek olarak firmanın yapmayi taahhüt ettiği 30 milyon dolarlık sağhk \e eğitim yaünnu, böige için kaçınlmaz bir nrsatnr" dedi. Ford-Otosan ortaklığı yatınmının bölgede gerçekJeşmesi için GÜNSİAD olarak tüm resmi kuruluşlarla çalışmaya hazır olduklannı ifade eden Baranoğlu, "Bizim bu fikri ortaya atmamızdaki amaç göie maya çalmak değil. Olabileceğine inanıyoruz. Türkiye'de Otosan tarafından üretilen mallann yüzde 37.5'inin bölgede tüketildiği göz önüne alınırsa gerçekçi olduğumuz ortaya çıkar" diye konuştu. tzmit'te çevrecilerin SEKA arazisinde yatınm yapmasını istemediği Ford'a bir davet de Sakarya'dan geldi. Orman Bakanı Ersin Taranoğlu. Ford şirketinin otomobil fabrikası kurması için en uygun yerin Sakarya'nın Karasu ilçesi olduğunu söyledi. Taranoğlu, .AA'ya yaptığı açıklamada. çevrecilerin karşı çıkması nedeniyle. fabrikanın lzmit'te kurulmasından vazgeçilebileceğini belirterek yatınmın Karasu'ya kaydınlmasını arzuladıklannı kaydetti. Taranoğlu. bunun gerçekleşebilmesi için zaman geçirmeden Koç Gnıbu ile temasa geçilmesini istedi. Okula başlarken keyfinizi kaçırmayın! Nakit Eğitim Nakit Eğitim istediğiniz gibi bir eğitim almanızı sağlıyor... hiç zorlanmadan. Nak:t Eğitim, Iktisat Bankası'nın özel ihtıyaçlara getirdiğı özel çözümlerden sadece bin Gelın konuşalım. Sıze en uygun çözümu sunalım. İKTİSAT Memnuniyetle ANKARA PAZARI YAKUP KEPENEK Tüketerek Tükenmek Bu satırları yazdıktan sonra Öğretim Elemanla- n Sendikası'nın (ÖES) Genel Kurulu'na katılacağım. ÖES, çok sınırlı üye sayısı ile çalışıyor; toplam öğ- retim elemanlannın yüzde iki'den daha az bir bö- lümü sendikamızın üyesidir. Gerçekte bu durum yalnız ÖES'nin sorunu değildir; öbür benzer örgüt- ler için de geçerlidir. Can alıcı soru şu: Neden, genel olarak örgütlen- meler, özelde de öğretim elemanlannın örgütü da- ha güçlü değil? Isterseniz son bir hafta-on günlük gelişmelerden bu sorulara yanıt arayalım. • • • Uzağa gitmeye gerek yok. Cumhuriyet'in 10 Temmuz 1998 Cuma günkü sayısının 17. sayfasın- da, Milli Piyango çekilişi listesinin altında, sol alt köşede 10x10 boyutlarında kare içinde Demokra- tik Toplumcu Çağn başlığı altında bir isim listesi yayımlandı. Içlerinde gazetemizin Yönetim Kuru- lu Başkanı Dr. Alev Coşkun'un da bulunduğu bir dizi kişi yazılıyordu. Ne çağn metnine ilişkin bir ön bilgi verme gereği duyuluyordu, ne de bir başka açıklama. Daha da kötüsü. çoğu adlar yanlış ya- zılmış; örneğin bizim sayfanın Prof. Dr. Türkel Mi- nibaş'ı, erkekleşmiş, Türkeroluvermişti. Yapılan, Demokratik Toplumcu Çağn kavramını ve adı ya- zılan insanlanmızı önemsizleştirme değil de nedir? • • • İki gün sonra, 12 Temmuz Pazargünü, Cumhu- riyefte (s.5) bu kez, demokratik üniversiteyi savun- duklan ve bu amaçla TBMM'de pankart açtıklan için yargılanan öğrencilerin yargılanmasına ilişkin bir ortak açıklama yer alıyordu. Açıklamayı imza- layanların adları; sendikalar ve kitle örgütleri, si- yasi partiler, öğretim üyeleri ve aydınlar ve sanat- çılar olmak üzere dört başlık altında toplanıyordu. Burada da ne sendikaların ve kitle örgütlerinin, ne de siyasi partilerin adları yazılmaktaydı. Yalnız- ca kişi adları sıralanıyordu; oysa imzacılar temsil ettikleri örgütleriyle birlikte belirtilebilirdi. Birey-örr güt ayırımı bu kadar ucuz mu? Kendini demokrat sayan herkesin kolayca im- zalayacağı bir açıklama, neden bu kadar sınırlı sa- yıda insanımıza imzalattırılmış; hangi gerekçeler- le öğretim üyelerinin katılımcı sayıları akıl almaz bir biçimde dar tutulmuştu? Bu ıletişim kolayhğı or- tamında, neden tüm öğretim üyeleri, açıklamayı im- zalamaya çağnlmamışlardı? Neden bu haksızlık? Kimden, neyi kaçınyoruz? Neden dışlayıcı oluyo- ruz? Asıl sorulması gereken bir soru daha var, imza- cılardan kaç tanesi duyurunun yazılmasına katkı- da bulunmuştu? Ya da kaçı, imzalamadan önce son metni görmüştü? • • • Konu örgütlenmeyle sınırlı değil. Tümüyle deği- şik içerikli iki ek örnek verelim. 68'liler Birliği Vakfı ve Çağdaş Hukukçular Der- neği, alkışlanacak birtutumla, '68'in 30. yılı nede: niyle, 12 Mart sıkıyönetim mahkemelerinde dev- rimcileri toplu olarak savunan avukatlara ödül ve- receğini açıklıyor (Cumhuriyet, 16 Temmuz s.17). S4ralanan adların hukuk savaşımı veren avukatla- nn tamamını içerdiği söylenebilir mi? Aynı günlerde bir başka gelışme oldu. Milletve- kili Aydın G. Gürkan CHP'den istifa etti; solun tü- kenmesini isteyen sağcılardan büyük alkış aldı. Oysa bu milletvekili bu partinin önemli yönetim basamaklarında bulunmuş, sol kanat denilen bir çizginin yıllarca önderliğini yaptığı göruntüsünü vermişti. Istifasını öncelikle partilileriyle. özellikle de kendisine oy veren seçmenleriyle tartıştı mı; onla- nn görüşlerini aldı mı? Öyle bir kavram var mı? • • • Sıralanan olgu ve davranışların kanıtladığı gibi, örgüt içi demokrasi, dayanışma, eşıtlik ve demok- ratlık gibi kavramlar üzerinde bir türlü söz ve ey- lem eşitliği kurulamıyor. Geleneksel olarak, Yavuz Selim'in, savaş öncesi askerlerine söyledıği erkek olanlar arkamdan gelsin anlayışıyla yazılan bildiri- ler ve yapılandırılan örgütler, sonuçta sürekli bö- lünme ve parçalanmalara yol açan bir süreci ya- ratmış bulunuyor. Tüketim, yalnız kavun, karpuz yemek değil, asıl bu ve benzeri insan tüketimi süreçleridir kı, top- lumcu, özgürlükçü, demokrat insanları örgütlerden uzaklaştırıyor, yalnızlaştırıyor ve giderek tüketiyor. Sonuçta, küçülerek tükenmekten başka ne kaza- nılıyor? ı Nakit Alışverış • Nakit Ev • Nakit Ihtıyaç • Nakit Otomobil • Nakit Tatıl • Nakit Çek • Nakit Hesap • Otomatık ödeme Bib, 100 yaşmda Ekonomi Servisi - Mic- helin lastiklerinin dünyaca ünlü logosu Bibendum, 100. doğumyılını kutluyor. 1898yıhndaN4ichelinlas- tik fabrikalannın kurucusu Eduard Michelin'in bir lastik > ı- ğınına bakarak. u Kollan da ol- sa aynı insana benzeyecek" de- mesinden yola çıkılarak hazır- lanan 'Bibendum 1 adamı ya da kısaca "Bib" dünyanın cn ~ çöfctanman 5 togosu arasın- da bulunuyor. 170 ülkede 15 bin çeşit lastik üretimıne im- za atan ve dünya çapında her gün 770 bin lastiği satı- şa sunan Michelin'in konsolide satışlan 1997 yılında 79.7 milyon Fransız Frankı'na ulaşmış durumda. Tüm dünyada 120 bin çalışan istihdam eden fimıa. traktör- den. NASA uzay mekiği lastiğinc kadar her çeşit las- tik üretebiliyor. İngiliz klasiği Caterhani Ekonomi ServisT- Alüminyum malzemeden üretilen tngiliz klasiği Caterham spor arabalan. Türkiye pistlerinde yanşmaya hazirlanıyor. Apeks Motorsport tarafından organize edilen ve geçen hafta İngiliz Konsolosluğu'nun bahçesinde bir gösteri yanşı düzenleyen Caterhamlar. iki kişilik ve üstü açılabilir spor otomobiller olarak tanımlanıyor. ~t üa"terîıarn Super 7 Cupi adı \erilen yanşmalar, _' bu >ıl şu finnalar '< tarafından desteklendi: . Castrol. Philips. Lucas, ^ K.\!K.. GT Auto Alarm, Pirellı. Auto Shovv. Bosch, Povver FM. Pepe. Jeans \ e Tofaş.