Katalog

5MAYIS1998SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER CHPkadın kuruftayı • RİZE (Cumhurivet) - CHP büyük kadın kurultaylannm'4'üncüsü 16 Mayıs cumartesı günü gerçekleştirilecek. Rize 2 Mart Spor Salonu'nda yapılacak olan CHP 4. Kadm Kurultayı öncesinde ilde çahşmalarda bulunan CHP Kadın Kollan Genel Başkanı Güldai Okuducu. CHP'li kadınlara lcurulta> la ılgili bilgiler \erdı. Kadınlann ülke sorunlanna daha duyarlı yaklaştıklannı befirten Okuducu. "16 Mayıs Rize'de kadınJann hangi göriiş, anlayış ve partıde olursa olsun, Atatürk ilkelenne ve laik cumhuriyete sahip çıkarak Türkiye'ye mesaj gönderecekleri bir gün olmalıdır. Bu hareket sadece CHP'nin çalışması değildir. CHP bu kurultaylarda ev sahibidir" dedi. fiazetecilere saldın olayı • BALIKESİR (AA) - Aydm Ağır Ceza Mahkemesi'nde sadece a\ ukat ve basm mensuplannın saldınya ugramadığı. savunma mesleği. yargı. basın özgürJüfü vehukuk dev letinın de ağır bir yara aldığı bıldırildı. Marmara Bölgesı Baro Başkanlan Toplantısrnda yayımlanan ortak bildiride, meslege, yargıya, hukukun üstünlüğüne yönelık ağır saldın karşısında Türkiye Barolar Bırliği'nın öncülüğünde tüm barolann, hukukçulann. demokrasiye, yargının bağımsızlığına ve hukukun üstünlüğüne inananlann. Aydm 'da bir araya gelerek tepkilerini göstermesi istendi. 1 Mayıs gözaltıları • İstanbul Haber Servisi - îstanbul'daki 1 Mayıs göstenlen sırasında gözaltına alınan ve 4 gündür Istanbul Emniyet Müdürlüğü'nde sorgulan süren 243 kişi bugiin Şişli Cumhuriyet Savcılığı'na çıkanlacak. Gözaltmda bulunanlann yakınlanndan oluşan 100 İcişilık bir grup. çocuklannın savcılığa çıkanlması olasılıgına karşi dün sabah saatlerinden iribaren Şişli AdJiyesi önünde toplandı. Çocuklannın adJiyeye getinlmemesi üzerine Istanbul DGM'ye giden aileler. burada gösteri yapınca polis müdahalesi ile karşılaştılar. Polis, grup dağılırken bir kişiyi gözaltına aldı. Taksici katiline ömür boyu hapis • İstanbul Haber Servisi - Maltepe Dragos'ta, müşteri olarak bindiklen taksinin şoförü Hali! Tuna"yı öldürdüklen iddiasıyla dün Kartal 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan 2 sanıktan Birol Aslan ömür boyu, 17 yaşındaki M. G. ise 19 yıl 5 ay 10 gün hapıs cezasına çarptmldılar. Enerji ihaleleri davası • İstanbul Haber Servisi - Doğan Holdıng Yönetim Kuruiu Başkanı Aydın Doğan'ın, Yeni Şafak gazetesı aleyhıne lstanbui 4. Aslıye Hukuk Mahkemesi'ndeactığı 20 mılyar lıralık tazminat davasında, Doğan'ın avukatı Nurcan Çalışkan, Yeni Şafak gazetesinde yayımlanan enerji ihalelen ile ilgili haberlerde yer alan iddialann hiçbır haklı gerekçesinin bulunmadığını söyledi. Dıs Yolsuzhıkta rekor yılı Türkiye'de son dokuz yılm en çok yolsuzluk ve rüşvet iddiası Tansu Çiller'in başbakan olduğu 1993 yılı için gündeme geldi ANKARA (ANKA) - Türkiye'de son dokuz yılda en fazla yolsuzluk iddiasının Tansu ÇiUer'in başbakanlık yaptığı 1993 yılında gündeme geldiği belirlendi. Başbakanlık Yüksek Denetleme Kuruiu denetçisi Hikmct Yılmazın incelemesine göre 1988-1996 döneminde Türkiye'de yolsuzluk iddialanna yönelik olarak basında yer alan haber ve yorumlann toplamı 1140'ı bulurken. yıllara göre en büyük sayıya Tansu Çiller'in başbakan olduğu 1993'te ulaşıldı. Devlet Denetleme Kuruiu (DENETDE)'nin yayın organmda yer alan araştırmaya göre. 1988 yılında 31 olan söz konusu haber ve yorumlann sayısı, 1989 yılında 240'a ulaştı. 1990'da yalnızca 3. 199l'de de 6 yolsuzluk iddiası basında yer alırken. bu sayı Süleyman DemireTin başbakanlık yaptığı 1992 yılında 190"a, Tansu Çiller'in başbakan olduğu 1993'te 307'yeçıktı. Basında, 1994 yılında 153. 1995'te 124 ve 1996 yılında 86 yolsuzluk iddiası yeraldı. Türkiye'nin mevcut ekonomik. sosyaJ ve siyasal yapısının, yolsuzluk ve rüşvet olaylan için uygun bir ortam oluşturduğu öne sürüldü. Başbakanlık Yüksek Denetleme Kuruiu denetçisi Hikmet Yılmaz, demokrasınin yerleşmediği, yönetımin merkezi bir anlayışla yürütüldüğü, hak ve özgürlüklerin sınırlandığı. şeffaflığın az Gürkan ilkkez Köşk'ün vekili TÜREY KÖSE A.NKARA / TUNUS - Cumhurbaşkanı Süleyman DemircL 2 günlük resmı zı- yaret için Zeynel Abidin Bin Ali'nin resmi konuğu olarak Tunus'a gittı. TBMM Başkanı Hikmet Çetin de ABD'de temaslar- da bulundugu için Cum- hurbaşkanı Vekilliği'nı TBMM Başkanvekili liuç Gürkan üstlendı. Demirel. hareketinden önce yaptığı basm acıkla- masında, Türkiye ile Tunus arasında tarihten kaynakla- nan dostluk ve kardeşlik ılişkiferi bulunduğunu be- lirterek "Tunus, kardeş Arapdünvasındasosyalku- rumJar. hayatvehukuk dü- zeni açısından Türkhe'je en çok benzeven üikelerden biridir. Dost ve kardeş Tu- nus'u zivarerim sırasında ülkeJerimiz arasındaki iliş- kiieri her alanda daha ileri bir düzeye uiaştımaimkân- lannı araşbracağız ve bol- gesel ve uluslararası konu- larda göriişteatisindebulu- nacağtz" dedi. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART olduğu, kamunun ekonomiye hâkim olduğu toplumlann, yolsuzluk olaylan için uygun ve üretken bir ortam yarattığını bildirdi. Yılmaz, yolsuzluklann ekonomik ve kültürel degişim ve kriz hallerinde daha çok olduğunu ve yaygınlaştığını belirtti. Hikmet Yılmaz, Türkiye'de yolsuzluklarla mücadele için cezaların arttınlmasını, yolsuzluklarla ilgili bir sorgulama müessesesi geliştirilmesini, etkin denetim birimlerinin oluşturulmasını, ulus adına Meclis denetiminin önünü tıkayan nedenlerin ortadan kaldınlmasını önerdi. Merkezi idarenin yetki ve görevlerinin yerel yönetimlerle paylaştınlmasını öneren Yılmaz. demokratikleşmenin her alanda ivme kazanması gerektiğine işaret etti. 'Köşe dönme' zihniyeti Sanayi ve Ticaret Bakaniığı Başmüfettişi AJi Karakaya da yolsuzluk konusuyla ilgili değerlendirmesinde, "Köşeyi dön, rahatına bak, enayi olma" gibi sloganlann aile hayatına girmesinin, her düzeydeki yurttaşı hırsızlığa yönelttiğini vurguladı. Karakaya, devlet ihaleleri ile kredi ve teşvik mekanizmasmın yanlış uygulanması, siyasetçiler ve bürokratlann iş dünyası ile ılişkileri, mevki dağıtma ve iktisadi devletçilik uygulamasının yolsuzluklann üredigi ortam olduğunu belirtti. Karakaya, kamu çalışanlannın maaşlannın düşüklüğü, toplumsal denetimin olmayışı, toplumun eğitim ve kültür düzeyinin düşüklüğü ve enflasyonun da yolsuzluklan yaratan etmenlerden olduğunu vurguladı. 68'liler sevgi gösterkiyle yol ahyor OLCAYAYPİLEK ÇORUM-68'liler Birliği Vakfı üyelerinın. devrimci hareketin genç öncülen Deniz Gezmiş, V'usufAslan ve Hüseyin tnan'ın ıdam kararlannın onaylanmasına ilişkin 1586 sayılı yasanın kaldınlması istemiyle başlattıklan bağımsızlık ve demokrasi yürüşü yarın Ankara'da sona erecek. 1 Mayıs'ta Samsun'dan hareket eden 68"lıler, halkın sevgı gösterileri eşliğinde Sungurlu'ya ulaştılar. 68"liler yürüyüş programı çerçevesinde önceki gün saat 14.00'te Çorum'a geldıler. Yol yorgunluğunu atmak için bir süre oteldeki odalanna çekilen 70 kadar 68'liler Birliği üyesi. daha sonra Çorum Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen şiir ve gitar dınletisine katıldılar. Gazetemiz yazarlanndan şair Ataol Behramoğlu ve sanatçı Haluk Çetin tarafindan gerçekleştirilen etkinliğe, başta gençler olmak Çorumlular büyük ilgi göstererek salonu tamamen doldurdular. Haluk Çetin, Behramoğlu'na ait bestelenmiş şiirleri seslendirirken, Behramoğlu da değişik zamanlarda yazdığı şiirlerini okudu. Halkın yoğun lMayıs'ta Samsun'dan bağımsıdık ve demokrasi yüriiyüşü başlatan 68'üler Birliği Vakfi üyeieri, yürüyüşün 4. güniinde Sungurlu'ya ulaşölar. (Fotoğraf: CEMİL CtĞERÎM) ilgisinden hoşnut kalan Behramoğlu. "68'Iüerin Çorum uğrağında, kuşakdaslanm ve Çorum'un ilerici yurtsever insanJanyla buluşmaktan çok büyük mutluluk duydum" dedi. Çetin de Çorum Ua 80 öncesi Alevilere dönük baskılann ilerici, devrimci aydınlan geriletemediğine işaret ettı. Dün saat 10.30'da Çorum kent merkezindeki Pir Baba Çamlığı'ndan yürüyüşe kaldıklan yerde devam edem 68'lileri, Baha Caddesi ve Cengiz Topel Caddesi boyunca yurttaşlar tempolu alkışlarla selamladılar. Yol boyunca "68'lDeryürüvor, direniyor; Bagımsız Türkiye; Yaşasın dostluk ve dayanışma; DenizJer yürüyor, direniyor" sloganlan atan 68'lilere liseli gençlerin alkış ve ıslık dolu ilgileri heyecanla karşflandı. Kent turunun ardmdan Çorumlu 68'liler ile vedalaşan yürüyüşçüler. Sungurlu'ya doğnı yeniden otobuslerle yola koyuldular. 68'liler, Sungurlu yolu üzerindeki Karakaya Köyü'nde, tüm işkencelere karşı srr vermeyen devrim şehitjerinden Jbrahim KayTJakkaya'nın mezannı ziyaret ettiler. POLİTİKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA 'ReisL' Onlan "reis" diye çağınyorlar... Yaşlan 15-25 arasında değişiyor... 15-20 yaş arasındaki "reisler" lise ve iiniversitede öfgütlüler.... Raslerin adamlan devlet liselerinde öğretmenlere kafa tırtuyorlar, öğrencilerden haraç topluyorlar Ha- raç vermeyen öğrencileri sopalaria dövüyorlar, gere- kirseşişliyoriar... Devlet üniversttelerinde ve yurtlarında ıse durum farklı... Oralarda haraç toplamıyorlar; "komünistaw"na çı- kıp, muşta, pala ve kasap bıçaklanyla terör estiriyor- lar, sol görüşlü öğrencileri yaraladıktan sonra kaçıyor- lar... 1980 öncesinde ofduğu gibi otobüs duraklan "özel- likle seçilmiş" eylem yerleri... Gözden uzak otobüs duraklannı bu yüzden çok seviyorlar. Önce Malatya'da sahneye çıkıp Ümit Cihan Tar- ho'yu otobüs durağında öldürdüler, ardmdan Gazi Üniversrtesi ve Istanbul Üniversitesi'nde "palalannı çekerek" eyleme geçtiler Devlet üniversitelerinde polis vardı. Kimlik deneti- mideyapılıyordu... Acaba "ülkücü tosuncuklar", palaları, muştalan, kasap bıçaklannı üniversite kampuslanna nasıl soku- yoriardı?.. 8u soru köşemizde sıkça gündeme getirildi; ne ya- zık ki kimsefer üzerine almayıp, yanıtlamadı. Elbet "reisler" salt devlet okullannda, üniversiteler- deegemendeğildi... Ben birtelevizyon programında izleyince şaşırma- mıştım. Reisler bazı spor kulüplerinde de egemendi... Iki otobüs dolusu Fenerbahçe taraftan Antalya ma^ çına gidiyordu. Muhabir, taraftarlaria konuşurken so- ruyordu: "Size niçin reis dıyortar?" Delikanlı sigarasını çekiştırirken otobüstekiler alkış tutuyordu: "Konuş reis, konuş reis!.." Fenerbahçe'nin "reisleri" AJi Şen döneminde sin- mişler, Dereağzı'nı terk etmişlerdi. Şimdi ne yapıyorlar?.. Tribünlerde özellikle Kemalettin. B.Saffet ve Bo- (iç'e küfrediyorlar, Esenboga'da Fenerbahçelj futbol: culan yuhalayıp otobüse saldınyorlardı... Dikkatettim, Fenerbahçe Spor Kulübü'nün biryö- neticisi "retsın" koluna girdi ve topluluk da çil yavru- sugibidağıldı... • • • Reis Abdullah Çatfı bir asker kaçağı değil miydi? Şimdi bir soru: "40 yaşını aşan Oral Çelik de asker kaçağı değil mi?" Gerici-faşist örgütlenme Türkiye'yi bu hale getirdi. Abdullah Çatlı, Oral Çelik, Haluk Kırcı, Yalçın Öz- bey vediğerleri... MalatyasporKulübü başkan adayi Oral Çelik'e kim- se şu soruyu yöneltmiyor: "Sen nasıl geçiniyorsun, devlete vergıni ödüyor musun?" Dünün katilleri bugün devletin önemli koltuklanrv daoturuyor... Necdet Gûçlü'nün, Orhan Yavuz'un, Kemal TürkJer"in katilleri nerededir? Onlarca siyasal cinaye- te adı kanşmış faşistler bugün hangi kuruluşlarda gö- revlidir? Yanıtını biz verelim: "Kimileri sağlık müdürü, kimileri TBMM çatısı al- tında, kimileriişadamı, sanayici, kimileripolitikacı, ki- mileri spor kulüplerinde kara para aklayıcısı..." Ortalıkta "küçük reisler" dolaşıyor... Bolu'da meydana gelen olaylar neyin habercisidir söyler misiniz?... Kenan Mak'ı Bolu'da faşistler öldürdü. Küçük reisleri, babaları, ağabeylen, amcalan, da- yılan destekliyor, onlan koruyup kolluyor... Ağabeyler, amcalar, dayılarbugün vali, emniyet mü- dürü, milletvekili, bakan olmuş... önce Malatya'da, ardmdan Bolu'da iki öğrenciyi öl- düren faşistlerin kimlerden güç aldıkları gün gibi or- tada değil mi? Benim ülkemde devieti yönetenler arasında "ero- in kaçakçılan" varsa, küçük reisler de Malatya'da, Bolu'da "vatan ve bayrak" için doğal olarak adam öl- dürür, üniversiteleri ellerinde palalarla basıp gençleri ağır yaralar... Saldırganlar, katiller bilirler ki birileri onlan koruyup kollar... • • • Fenerbahçe'nin kalecisi Rüştü'nün kaptanhk pa- zubentinde ne var? 7-8 tane küçük ay yıldız... Ay yıldızlar pazubente öyie yerleştirilmiş ki uzaktan bakınca "üçhilale"benziyor. Böyle bir pazubent hiçbir kaptanda yok!.. Türkiye'de gerici-faşist örgütlenme futbol sahala- nna neden indi? BirçıkaruğrunaL Küçük reislerFenerbahçe'yt istila etti; üniversiteler- de, devlet liselerinde yeşerdi; küçük reislik güvenlik güçleri arasında "itibariı" olmanın yoluna dönüştü. ANAP'lı Halil Cin, "faşist bir polisi" korumak için Içel Emniyet Müdürü Tuncay Yılmaz'ı görevinden al- dırmadı mı? Bugünlük de bu kadar!... Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 YAZII ORHAN BİRGİT C A G D A Ş Y A Y I N L A R Genelkurmay Genel Sekreteri Tüm- general Özkasnak, geçen hafta Silah- \ Kuvvetler'ın başlattığı Murat operas- yonu için bir grup gazetecıyi Güneydo- ğu'ya götürürken haklı bir serzenişte bulundu ve kımı meslektaşımızın her vurttaşımız için bir "ölüm-kalım" soru- nu haline gelen bölücü terör karşısında 'tarafsız gazeteci" işlevine soyunmuş olmasından yakındı. Generalin bu serzenışinin, hedefi 'J2"den vurduğu söylenilebilir. Yazılı ve oörsel basınımızda son günlerrje "bö- jjcü terör" örgütüne karşı sürdürülen cperasyonun tanıtımı öyle bir yöntem clıyor kı, çoğu kez her yuıttaş kendısı- ri Mehmetçik ile aynı siperde ve aynı toşullarda bir ortam ıçındeymiş gibi hıs- sediyor. Ben, 1974 Kıbrıs Banş Harekâtı'nda hjkümet sözcülüğunü üstlenmiş, tanı- frndan sorumlu hükümet üyesıydim. O tırıhte Genelkurmayımızın bu konular- caki yaklaşımı ile günümüzde tanıtıma verilen değere tanık oldukça, askerlen- nizinbu alandada ne kadarbüyük aşa- nalar kazandığını görüyorum. Ama aynı şeyı polıtikacılanmız, özel- Tanıtma Denince... likle hükümetin tanıtım stratejisi için söyleyebilir miyız? Tek kelıme ile yanıt vereyim: Ne ya- zık ki hayır. Bunun son örneği, geçen hafta hü- kümet adına Güneydoğu'da yürütülen somut kalkınma çalışmalan için Baş- bakan Yardımcısı Ecevit'in yaptığı bir televizyon konuşmasıdır. Konuşma, devletin televizyonunda, TRT 1'de yapıldı. Ülkede var olan ve sayılan on beşi geçen özel televizyon- lar ile bu konuda bir bağlantı yapılma- dığı için, Başbakan Yardımcısı'nı o an- da izleyemeyenlerin olduğunu, hükü- metin tanrtımdan sorumlu öıgütleri dü- şünemedi. Üstelik, önemli ciddi verile- re dayanan o konuşmanın metni, gaze- telere dağrtılmadı. Benim gibi olayı bıre bir izleyenlere, kimi kurum "Başbakan Yardımcısı'nın makamından" konuşma metnini bul- malannı salık verırken, kimı de adres olarak "Başbakanlık Basm Merkezi'nı" gösterdi. Bınbir ısrar ve ınat, biraz da sabır so- nucunda Başbakanlık Basın Merke- zi'nden Kader isimli bir genç hanımın yardımı ile ve kırk sekiz saat sonra Ece- vit'in konuşma metnini elde edebildim. Ve gördüm ki elli beşinci hükümet; vergilendirmeden esnaf ve KOBİ kredı- lerıne, sağlık kurumlanndan özellikle eğitim kuruluşlanna uzanan bunca so- mut konuda çok başanlı bir yığın işi. as- kerlerimizin başanlarını izleyerek yürüt- mektedir. Bugün size, bu çalışmalardan sade- ce eğitim konusunda birkaç örnek ve- rerek eleştinlerimı somutlaştırmak isti- yorum: "Doğu ve Güneydoğu'da 11.812 il- köğretim okulumuzun olduğunu, bu okullarda 1.672.455 öğrencimizi50 bin öğretmenimizin geleceğe hazıriadığı- nı.. Ülkemızde var olan 155 yatılı ılköğ- retım bölge okulundan 97'sınin bölge- deyeraldığını, aynca 12 pansıyonlu ıl- köğretim okulu bulunduğunu.. Elli beşinci hükümetin göreve gelir gelmez, 3900 öğrenci kapasiteli 7 ya- tılı bölgeilköğretim okuluile 850öğren- cilik pansıyonlu 5 ilköğretim okulunu bu dersyılınayetiştirdiğinı, bu türokul- larda 34.680 çocuğumuzun daha öğ- retim görmeye başladığını.. Bu çocuk- larımızın bütün öğretim masraflannı karşılayan devletin aynca kendilerine harçlık da verdiğini.. Yıne bölgede 25.220 öğrenci kapasiteli 51 yeni yatı- lı ilköğretim bölge okulu ile 5.300 öğ- renciyi banndıracak 22 pansiyonlu il- köğretim okulununyapımının sürdürül- düğünü.. Istanbul Menkul Kıymetler Borsası'nın da bunun dışında 12yatılı ilköğretim okulu ile 3 pansiyonlu okulu bölgede yaptırmakta olduğunu.. Bugüne kadar bölgede kız öğrenci- ler için sadece bir tane yatılı ilköğretim okulu bulunurken, Anasol-D hükümeti işbaşıyapınca bu sayının 10'a çıktığını ve bu okullarda 4.880 kız çocuğunun öğrenim görmeye başladığını.. Bunlann dışında Doğu ve Güneydo- ğu 'da bu okullara ek olarak 1.238 ders- lik 145 ilköğretim okulunun her türtü araç vegereçleride sağlanarakhizme- te açıldığını, bu işleriçin devletin 24.5 trilyon lira harcadığını.. 50.700 vatandaşa buyıl açılan 2.385 kursta okuma-yazma öğretildiğıni.. Yıne bu bölgede 12.995 çocuğumu- zun çıraklık eğitimi gördüğünü, 130.954 kişinin meslek kurslanna, 41.021 kişinin de sosyal ve kültürel kurslara devam ettiğini.. Sadece buyıl, bu öğrenim seferber- liğinin başanlmasına yardımcı olması için yöreye 22.783 öğretmen atandığı- nı, bunun dışında 1.436 vekil öğret- menlikkadrosu verildiğini, bu böigede görev yapan öğretmenlerin ek tazmi- natfannınyüzde 131 oranındaarttınldı- ğını..." biliyor muydunuz?.. Hemen soyleyeyim. Ben bilmiyor- dum. Benim gibi birçok gazetecinın de bilmediğini bilerek.. Şu saydıklanm için acaba bölgeye bir gazeteci ve televizyoncu grubu götürmek bu hükümetin tanıtımından sorumlu üyelerinin hiç mi aklına gel- miyor?.. ÇAĞININ MNtĞI ÜÇ YAZAR 2. BASI 3O0 0O0TL KUBİLAY OLAYI VE TARİKAT KAMPURI 4. BASI 5KJ0OCTL SAKCIU YILliR M SOKAKLM 4 BASI 350:<X)TL KUIU FOSTUNM KURT 2 BASI 60O0O0TL ZAMMK SAM M BüWf KAN 2. BASI 6OC0OCTL * DİN BARONUNUN KAZLARI ,'• 2. BASI 600000 TL ÂflK MDINIAR SOK/tâf 800000TL JERİAT PAZMI 600 000 TL 5EVDANIN AORESİ BE1İİ DEdİI ! 00O0O0TL Çağ Pazartama A.Ş. Türkocağı Caddest No:39/41 (34334) Cağaloğlu-lstanbul Tel: (0212) 514 01 96