27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 31 MAYIS1998PAZAR .2 OLAYLAR VE GORUŞLER Boyutlanan Din Sömürüsü Doç. Dr. TONGUÇ GORKER Y eni Türkiye Cumhuriye- ti'nin temel taşlanndan en önemlisi olan laiklik ilke- sı. kuruluşun ilk yıllann- da görülen birkaç başkal- dın dışmda zedelenmeden 27yıldevametti. 1950seçimlerindenson- ra Türkçe ezanın Arapçaya dönüstürülme- sı ile başlavan din sömürüsü ise. özellik- le 12 Eylül 1980'den bu yana giderek tır- manan eylemlere yol açtı. Müslümanlığın gerek görmedigi din adamı yaratma çaba- lan. okullara \e resmi dairelere başörtülü öğrenciler ya da memurlar sokma dayat- malan. Cuma günleri ış bırakıp namaza git- me gösterileri. erkek elı sıkmayan kadın sağlık personeli ve kadın elı sıkmayan la- iklik andı ıçmiş parlamenterlerin medya- ya yansıtılan görüntüleri. Türk ülkesınde Arapça dualann bozguncu kalabalıkların üstünde uguldaması. 12 Eylül yönetimınin ıçınde bulunduğumuzyıladeğin uzanan ve giderek yoğunlaşan izlenimleri oldu.Cum- - hunyetin kuruldugu > ıllarda yaşayanlar yineaynı ulusun insanlan değil miydi° Ne değişti de Atatürk Türkiye sinin çoğunlu- ğu Müslüman olan ve Atatürk devrimle- rinı bağnna basan ınsanlan arasında irti- ca tohumlan yeniden fılizlenmeye başla- dı? Bu sorunun yanıtinı. Osmanlı dönemın- den bu \ana görülen şeriateylemcilennin kimliklerinde aramak gerekiyor. Osman- h'nın 600 yıllık hükümranlığında, hilafe- tin Osmanlı'ya geçmesinden sonra bile uygulanmayan şeriat. dinle imanla ilgisi ol- mayan nedenlerle zaman zaman başkaldı- ran bozgunculann bayrağı oldu. Kabakçı Vlustafa. Patrona Haiil isyanlannı yaşayan Osmanlı dönemınin son örneği, 1909 yı- lındaki 31 Mart ayaklanmasıdır. Aydın- lanma gırişimlerinden endişe duyan Osman- lı padişahının da gizlice destek olduğu ayaklanmanın gerçek nedeni. alav lı subay- ların mekteplilere olan tepkisiydi. Bek- lentilerıne ulaşamamış bazı Ittihat ve Te- rakki üyeierinin de bu eyleme katkıda bu- lunduklan daha sonra anlaşıldı. Ne cani- lerin hesabında, ne kurbanlann yaşantı- sında dınle imanla ilgili bir sorun vardı. Kurtuluş Savaşı'nda düşmana destek veren yobazın endişesi, din adamı kısve- siyle elde ettiği avantalann elden gitmesi olasılığıydı. 1925 yılındakj Şeyh Said Is- yanı, Musul petrolleri üzerinde emelleri olan dış güçlerin Kürt devleti kurma kandır- macası ile başlamış ve gene şeriat bayra- gıaçılmıştı 1930yılındaki Menemenola- yının gerçek nedeni. çok partiye geçiş de- nemesindeki kargaşadan cesaret alıp ye- niden din sömürüsüne başlama rüyasıydı. Son yıllann olaylan da dinle imanla il- gili olmayan nedenlere dayalıdır. Esasen dindarkişinin, kutsal inancı olan dini, dün- yevi çıkarlan için araç olarak kullanması düşünülemez. Ancak 1950 seçimlerinden sonraki din tacirlerinin gırişimi. saman alevi gibi parlayıp sönen başkaldın türün- den değil. sinsi. yayılmacı ve kahcı yön- temlerin uygulanmasıyla hedefe ulaşma tutumundadır. Ve daha tehlikelidir. Önce- likle bir tür halkevı niteliğinde olan cami- lerin. kiliseler benzeri ibadet e\i olarak gösterilmesı girişimı başlamış. sonra da bu ibadet evlerinin yönetimi içın Hıristi- yanlıktaki papaz benzeri din adamlannın Müslümanlıkta da ortaya çıkanlması ge- rekli görülmüştür. tmam adı venlen bu din adamlannın tüm ülke yönetimıne el koy- ması planlannı uygulamakta güçlük çe- kilmemıştir. Çünkü irtica ödünü karşılığın- da oy alıp ülke yönetimine sahip çıkma eği- limindeki devlet adamları türemiştir ve bunlann desteğı kolaylıkla sağlanmıştır. Oysa Müslümanlıkta camilerin yönetici- lerine mütevelli denmektedir. Camilerin temizlıği. günlük bakımı. bekçiliği gıbi hizmetlerin göre\ lisine de kayyım adı ve- rilir. Camilerin varlıgı için imam adlı bir görevlinin gereği yoktur. İmam sözcüğü. lideranlamındadır. Arap Yanmadası'nda- ki bazı devlet başkanlanna bu nedenle imam denilmektedir. Toplu halde kılınan namazın imam tarafından yönetilmest. dü- zenli görünümün saglanması içindir. Top- luluktakı kişilerden herhangi birisi olan imamın. her toplu namazdaaynı kişi olma- sı da gerekli degildir. Bu gerçeklere kar- şın resmi imam okulları açılmıştır. Şeriat okşayTCilığı tşte laiklik, bir toplulukta böylesi içten pazarlıklı düzenlemelerin olmasını. toplu- luk içınde bir ınanışın başka inançtaki ki- şilere zorla dayatılmasını önlemek, herki- şinin kendi dinsel inancına saygı gösteril- mesini. kısacası demokrasinin ve özgür diişüncenio korunmasını sağlamak için benimsenmiş bir ilkedir. Laik toplumda hervatandaş inancında özgürdür. Inançla- rı ve ibadet biçimlerı farklı olabılir. Laik- lik. din inancına en saygılı. en duyarlı bir ilkenin yönetime yansımış biçimidir. La- ik yönetımde din eğitımi olmaz mı? Elbet- te olur, ancak bu eğitim. tüm dinlerin ta- rihini, özelliklerinı. felsefesini. karşılaştı- rılmasını. benzerliklerini, ınsan psikoloji- sine etkilerini. toplumun ahlak anlayışma katkılarını içerir. Cünkü laik yönetimde devletin dini olmaz. vatandaşın dini olur. Bir dinin ya da bir mezhebin inançlannın eğitimi ise devlete düşmez. Ülkemizde uy- gulanmakta olan din eğitiminin bu anla- yışla uzaktan yakından ilgisi bulunma- maktadır. Ortaögretimdeki ve imam-ha- tip okullanndaki din eğitimi. bir dinin bir mezhebıne aıt ınanışlann. kutsal kıtap sı- nırlannın dışına da çıkılarak yorumlarla do- natılmış birtürüdür. Devletin böyle bir eği- timi yükienmesi demek. devletin tüm din- ler için ve tüm mezhepler için ayn okullar açmayı kabulienmesi demektir. Bunun va- m sıra yakın gecmişte önerikn 'çok hu- kukluluk' uvgulamasuıın da benimsenme- si gerekir. Aynı toplumda birbirieri ile zo- runlu Dişldleri olan kimselerin değişik hu- kuka bağb olması demek. kargaşa demek- tir, anarşi demektir. Bu kargaşava, uygu- lamalan veinançlan hiçbirdine beozeme- yen. her biri ayn bir din demek olan tari- kaüan da eklersek, kargaşanın ne gibi ÖJ- çülere ulasabileceği kolaylıkla anlaşüabilir. Clkeyı karanlığa sürüklemek ısteyen din tacirlerine durdenmek ısteniyorsa. ön- celikle "Şeriatasaygüıolunur'' gibisinden Ödünlerden vazgeçmek. din eğitimi konu- sunu 'milli eğitim' ilkeleri içinde yeniden ele almanın gecikmiş bile olduğunun far- kına varmak. irticanın önlenmesi için ive- di olarak yeni yasalan kabul etmek. bu konudaki yasalann görüşülmesini savsak- lamaktan vazgeçmek, ilkesizliğin ve dö- nekliğin politika olmadığının, gaflet ve sorumsuzluk olduğunun bilincine varmak gereklidir. Aksi halde laiklikten söz etme- nin anlamı olmayacaktır. Ülkemiz yeni- den biryol aynmı ile karşı karşıyadır. Doğ- ruya yönlenme sorumlulan. günümüzün kamu yöneticileri. milleti temsil ettikleri varsayılan parlamento üyeleri. tüm sivil toplum örgütleri ve tüm ülke aydınlandır. Tarih bugünlenn hesabını soracaktır. Egemen 'Yeni Padişahlar' RAHMİ K U M A Ş Hukukçu, Eski Milletvekili A tatürk'ün Türk Ulusu'na en büjük iyıliğı. ulusa "kendineegemenol- ma" hakkını tanımış olmasıdir. 'Egemenlik sınırsız koşukuz ulu- sundur" ilkesi anayasalaştınlmış- . tır. Istenmiştir ki ulusun yazgısı- na bir tek kişi. ya da bir tek aile egemen olmasın. Doğaldır kı sınıf egemenliği de amaçlanmamıştır. Ama günümüzde ne görüyoruz' 7 Ulusun yazgı- •• sına bir tek kişi egemen olsun anlayışı yerleştiril- mek istenmektedır. Gerçekte böyle de olmaktadır. "' Nitekim 24 Aralık 1995 genel seçimlenne egemen olan beş genel başkandı. Ulusun sandığa gidip. bir dikta yönetiminin halkoylaması (plebisit) işlemin- deki gibi bir zarfı kullanması egemen olduğunu göstermemıştir. Bunun için bu Meclıs'e "Eteşge- ' nel başkanuı seçtiği MecHs" adını koymuştum. (17 Şubat 1996) Ülkenin son 35 yılının. siyaset adamı olarak baş sorumlusu olan Sülevman Demirel, Cumhurbaş- kanlığı döneminde. açıkçası son 5 yılda 5 Bakan- lar Kurulu oluşturuldu diye Meclis'i dağıtma yet- kisi istemektedir. Çözüm olarak bunu görmektedir. "Demokrat" gösterilmeyerek karalanmak istenen VlustafaKemal'e bile Meclis'i dağıtmak yetkisi ve- nlmedı. A>nca 24 Nisan 1920 ile 2 Mayıs 1920 ara- sında oliişturulan "Geçid Yürûtme Kurulu"nu say- mazsanız, 2 Mayıs 1920 ile 29 Ekim 1923 arasın- daki yaklaşık 3.5 yıl içerisinde ülkede 5 kez hükü- met kuruldu. tlk hükümeti Mustafa Kemal Paşa, iki ve üçüncüleri Fevzi Paşa. dördüncüyü Rauf Be>°. be- şinciyi de Ali Fethi Bey kurdu. Ulusal KurtuluşSa- vaşı verilirken. boylesine çok hükümet kurulması, bu ülkede. daha sert (otoritaryan) bir yönetimin oluşmasına değil, daha yumuşak ve erdemli bir yö- netimin belırmesine yol açtı: Cumhunyet kuruldu. Üstelik böyle çok sayıda hükümetlerle de Kurtu- luş Savaşı başanldı. Şimdi ise Cumhuriyet'in 75. yılında daha kişiselci bir yönetimi çözüm göster- meye kalkmak, ilk Osmanlı veziri azamının atan- dıği 1327 yılından geriye gitmek olur bir anlamda. 7 5 yıllık Cumhuriyet döneminde yalnız Cemal Gürsel'in devlet başkanı oldugu süre içerisinde başbakan görülmedi. Ama o durum da alav konu- su oldu o yıllarda. Sanırsınız ki cumhurbaşkanını halk seçse, birde onun Meclis'i dağıtma yetkisi olsa.. siyasal sorun- lar tek tek birden çözülçnjiş olagak. Bu çözyrşü önerenlerin başında gelen SüJeyman Demirel'e so- rarsanız kendisinde bu özellikler toplansa ülke kur- tulacak. Sanki son 35 yılın sorumlusu kendisi de- gilmiş gibi. Oysa o yüce katta bulunan Atatürk ve Inönü hiçbir zaman yetkilennin arttınlmasını iste- mediler. Onlaryetkilerinı özenle ulusun çağdaşjaş- ması için kullandılar. Devletin parasına kendi pa- ralan gibi göz kulak oldular. Ülkede neredeyse 25 yıldır azilı enflasyon yaşanırken. 1998 yılındaki Cumhurbaşkanı; devletin bütçesinde en çok artışı Cumhurbaşkanlığı bütçesinde sağlarken, enflas- yonu yenmek için ona "canavar" nitemini uygun görerek ekonomiye katkı yaptığını sanmaktadır. Atatürk ve fnönü, arkalannda en küçük bir göl- ge bırakmayan. sözlerine güvenilen kişilerdi. Bu- gün devleti yönetenlerin hangisinin sözüne halkın güvendiğini söyleyebilirsiniz? Hiçbirinin... Çünkü onlar televizyon bülbülü olmayı çözüm sanan ki- şılerdir. Eskiden aynanın karşısına geçenlerböbür- lenirlerdi. bugün buna televizyonlara çıkmayı be- ceri sananlareklenmektedir. Cumhuriyet'in 10. yıldönümünde Atatürk "Mut- luyum ki ulusumun hakkımdaki güvenini sarsacak en küçük biryanılgıva uğramadun" dı\e havkm- yordu. Cumhuriyet'in 75. yılındaki bir tek yöneti- ci böyle konnşabilir rni? Hatta bir tek parti genel başkanı dahi konu$atnaız.-. Geçmışleri geleceklerini gölgeleyen, inandıncı- lıklan olmayan genel başkanlar milletvekili aday- lannı belırliyor. onlar da kurultayda genel başkan- lanna oy veriyor ve buna "Egemenlik ulusundur" diyorlar. Oysa padişahlan kıskandıracak biçimde geziye çıktıklannda yağdanlıklannı uçaklanna dol- duruyorlar. parayı devlet veriyor. Yetkilerini hem partide hem de devleti yönetirken. aıle bireyleri başta olmak üzere yakınlanna kullanıyorlar. Baca- naklannı, kayınbiraderlerini.. ödüllendirenleri pa- dişahlıkta bile böyle görmedik. Herbunalım döneminde "diktacT çözüm arama kolaylığından başta Cumhurbaşkanı olmak üzere herkes kaçınmalıdır. Çözüm, demokrasi düzlemin- de söz ve örgütlenme özgürlüğüyle sağlanacak de- ğişimlerde aranmalıdır. Bunda demokrasinin duaye- ni olmak, 6 kez gidip 7 kez gelmek çözüm olama- dıysa, o zaman, gerçek aksaklık "7. kez" gelmek- te aranmalıdır. Osmanlı padişahlanndan bile II. Mustafa dışında ikinci kez gcleni yoktur. Bunun ki de başansızlıktır. Kaldı ki, Demirel ve Ecevit, Ka- nuni Süleyman dışında bütün padişahlan egemen- lik süreleriyle geride bıraktılar. Daha ne istiyorlar? Ulusun içinde bu ulusu yönetecek daha yetenekli. bilgili. onurlu insanlar vardır. Hayır yoktur diyen- ler23 Nisan'ın gerçek boyutlannı değerlendiremeyen .Jdşüerdir. o .,.,.. PENCERE Yeşil? Yeşil üzerine yazmayan köşe yazan kalmadı... Bir ben kaldım. Kimdir, nedir bu yeşil?.. Gökkuşağında san ile mavi arasındaki renktir; ama sannın yeşillendiği, yeşilin de mavileştiği sınırı be- lirtemek çok güçtür. Neden?.. Çünkü yeşil, san ile mavinin karışımıdır; yemek- teki gibi bir karar ondan, bir karar bundan koya- rak türlü çeşitli yeşil yapabilirsin. Yeşil bir değil, birçoktur. Saymakla bitmez: Koyu yeşil, açık yeşil, zümrüt yeşili, zehir yeşili, susayeşili.türbeyeşili, küf yeşili, yosun yeşili, ba- kır yeşili, dağ yeşili, krom yeşili, nane yeşili, gri ye- şil, çaöla yeşili, klorofil yeşili, Viktorya yeşili, servi yeşili, Tngiliz yeşili... ingiliz yeşili Prusya mavisiyle krom sansını ka- nştırarak elde edilir; ama kaç ölçek ondan, kaç öl- çek bundan?.. Ya şeriat yeşili?.. • Şeriat yeşili, yeşil bayrağın rengidir... Şeriat yeşili nasıl elde edilir?.. Bir ölçek tarikat yeşili, bir ölçek ticaret yeşili. bir ölçek siyaset ye- şili, bir ölçek kara para yeşili, bir ölçek Suudi ye- şili, bir ölçek Iran yeşili, bir ölçek Hizbullah yeşili, bir ölçek imam-hatip yeşili, bir ölçek Fethullah ye- şili, bir ölçek Milli Görüş yeşili, bir ölçek Nakşiben- di yeşili, bir ölçek ümmet yeşili, bir ölçek takıyye yeşili, bir ölçek yalan yeşili, bir ölçek yüzsüzlük ye- şili, bir ölçek ikiyüzlülük yeşili... Kurtuluş Savaşı'nda al bayrak ile yeşil bayrak kar- şı karşıya geldiler... Biri hilafet ordusunun yeşili.. Öteki Kuvayı Milliye'nin kırmızısı... Ulusal Kurtuluş Savaşı'nda yeşilin ihaneti, kan- şımındaki Yunan mavisindendi... • BirdeçeteYeşil'i var... Kod adı: Yeşil!.. Medya bu Yeşıl'i aldı, alladı pulladı. tuttu salla- dı, Susurluk'u solladı, birinci sayfalardan inmiyor Yeşil!.. Ne yeşili bu?.. Ne ölçekte ülkücü?.. Ne ölçekte MHP?.. Ne öl- çekte uyuşturucu?.. Ne ölçekte kara para?.. Ne öl- çekte resmi?.. Ne ölçekte özel?.. Ne ölçekte ko- rucu?.. Ne ölçekte sivil?.. Ne ölçekte üniformalı?.. Ne ölçekte faşizm?.. Ne ölçekte mafya?.. Ne öl- çekte 12 Eylül?.. Ne ölçekte PKK?.. Ne ölçekte po- lis?.. Ne ölçekte bağımsız?.. Ne ölçekte bağımlı?.. Akın Birdal'ı vuranlar demişler ki: "Bize Yeşil emir verdi..." Medya yeşile boyandı... Ulan Yeşil!.. Seni yeşil yapan maviyle sanyı saptamadan bu ülkeye rahat yok!.. OJart-ıkL uyteu aocrru Paradüt I Pocktt Spring System Sofi Ortopedik Bu sistrm, iki katfazla yay içerdiğinden, yaylar vücudunuzun bütün kıvnmlarına uyum göitererek yumu/ak, rahat ve sağlıklı bir uyku ortamı sağlar. Her yay iumaf bir ktlıfifindedir. Kesinliklt ses yapmaz. SL Optimal I Kesintisiz Yay Sistemi Sert Ortopedik SL, dünyanm en gelijmij yay sistemîdir. Bu sistemde de digerlerinden iki katfazla yay kullamlır ve yaylar kesintisiz olarak birbirine bağlanır. Esneme ozelliği daha azdır, son derece ortopediktir. Kesintisiz Yty Sistemi Comfort I Direct Spring Foaming Full Ortopedik DSF sisteminde, bütün yaylar ait ve üst kmmlarından, sünger katmanUra sabitlenmiftir. Böylece, yatağın bütün yüzeyi boyunca e/it oranda esnemesi ve vücudun dinlenmeü sağlanmaktadır. Imagine I Bonel Yay Sistemi ~ Ortopedik Bonelyay sistemi, uzun yıllar deforme olmadan kullanılabilecek sekilde tasarlanmıs, ozel bir yay sistemidir. Vücut ağırlığını bütün yatak yüzeyine dengeli olarak dağıttr. Esnek ve konforludur. Dırect Sfring Foaming Bund Yay ^ı Birçok insan, sabahları yorgun uyanmaktan ve ağrılardan şikayetçidir. Sebep, gün boyu vücudunuzu taşıyan kas ve iskelet sisteminizin, uyurken gerektiği gibi dinlenememesidir. Iyi bir uyku için kendinize en uygun yatağı seçmelisiniz. îstikbalyataklarında, bugün dünyantn en gelişmi} yay sistemlerine yer verilmektedir. Yüksek teknolojiyle üretilen bu yataklar, 10 ayn modeliyle sağlığınız ve rahatınız için en doğru tercihi yapabilmenizi sağlar, yıllarca deforme olmadan kullamlır. Size en uygun Îstikbal i yatağı seçin, daha iyi uyuyun. * * * { ORTAK ÖZELLİKLER: Yatağı toza, kire ve bakteri gibi zararhlara karp koruyan "Sanitized" işUmi uygulanmıs, ithal kumas kaplamalar. Antialerjik ve antibakteriyel silikonizt elyaf dolgu. Yatağın nefes almastnı sağlayan hava kanalları ve kapsülltr. Her modele özel kapitone desenler. tkiz ve tek yatak seçenekleri. Pocket Spring System Kesintisiz Yay Sistemi Direct Spring Foaming Bonel System 'yenileyin, yenilenin" uısuı www.istikbal.com.tr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle