Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 NİSAN 1998 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 13
Ölümünün 10. yüında, 50 yıllık serüvenin ürünleri başucumuzdaki yerini koruyor
Oktay Rîfat'nı şiîrlerîne bakınca...
TELEFON
Gözlerin var ya çekik kara kara
Önce gözlerindi en güzel ışık
Beyaz dişlerindi bacaklann omuzun
Damalı örtüde bir kâse çorba gibi
Buğulu bir lezzetti karı kocalık
Şimdi bir çınar yeşeriyor içimde
Bir şarkı söyleniyor uzun uzun
Hürriyetin rüzgâıiı bayrağı oldu
Bize yeten aydınlığı sevdamızın
Aman dayanamazsam ne etmeli
Bütün pencereler üstlerine açık
Kimler soyar çocuklan kimler örter
Biri onbir yaşında öteki küçük
Ya anne diye bağınrsa uykusunda
Belki korkmuş belki de susamıştr
Geceleri su içmeye alışık
Çorap öyie mi giydirilir don öyle mi
bağlanır
Gömleği bir tuhaf sarkıyor arkasında
Çocuklara bakma dayanınm
Gide gide çoğaldım halkım ben artık
Dağ taş kalabalık kalabalık
Satar mıyım onları onlar da çocuklanm
Ben kadınım çocuklanmla varım
Telefon nafile açmam seni
Söylemez dillerim yannla bağlı
Tutmaz parmaklanm kocamdan belli
Telefon benimki de analık.
Çocuklara bakma dayanınm
Sevgiydim önce bir çeşit incelik
Şimdi işe yarıyorum kaba saba
Tuzlu bir deniz kokusu havada
Benimle başladı bu müthiş tazelik
Benimle yaklaştı güzel günler
O günlerin eşiginde beni hatırtayın
Hatırlatın onların vahşetini
Her telefon çalışta kesik kesik.
OKTAY RİFAT
ŞÜKRANKURDAKUL
"Bu acayip çiçekler hiç bıtmeyen bu bahar
Basma perdelerine hangi iklimden gelir
Yediveren gül gibi dört mevsim çiçek verir
Pencerene dizdığin aydınlık sardunyalar."
"GûnlerGeçnı|şBuradıuı"(Varhkdergisi, 1 Şu-
bat 1937) adlı şiirinde karşılaştığımız bu dizeler,
Oktay Rifat'ın dogasındaki mahalle, sokak, ev öğe-
leriyle yakın çevre; perde, saksı, cumba. kilim öğe-
leriyle eşyanın önemli bir yeri olduğunu gösterir.
Ahmet Hamdi. AhmetMuhip'in yapıtlanna düş-
kün olduğu sezilen bu ılk evre ürünlerinde yakın
çevreye ve eşyaya bakışı ile kendine özgü olanı ya-
kalayabilmiştir Oktay Rifat.
Geleneksel yapı biçimlerine uyum sağlamış giz-
li bir ressamın iç dünyasını yansıtan dizeler...
Başat özellik bu.
tktidardaki CHP'nin çağdas bir toplum yaratma
ideolojisine karşın eskiyi ezberinde tutan tutucu
güçlerin edebiyatta da etkilerini sürdürdüğü bir dö-
nemi konuşuyoruz.
Şiirlerinde kendini yinelemenin ustası Yanya Ke-
mal "Tann Şair" olarak niteleniyor.
Hececilerin zaten pek sınırlı olan ufuklan büsbü-
tün daralmış:
Yusuf Zhu, Orhan Seyfı gibıler tırmanan faşiz-
min etkisinde. Nâzım Hikmet, Şeyh Bedrettin Des-
tanı'nda şairce düşünmenin güzelliğini koyuyor or-
taya. '
Bukoşullar, arkadaşlan OrhanVefive MelihCev-
det'le birlikte Oktay Rifat' ı da "Garip" hareketine
zorlayan başlıca etkenler arasında düşûnülebilir.
Dönemın "disJpHnli hürriyet" anlayışı kuşatma-
yı amaçlar bireyi.
Garipçiler özgürlük ister.
Eleştiri özgürlüğü, alaya alma, hesaplaşma özgür-
lüğû.
Sonuç, 15-20 sözcükle kurulmuş, çağın gülme-
ce ve ince yergi öğelerine dayanan kısa dizeli şiir-
ler çıkar ortaya.
"Ekmek dizimde " '"*'<*..
Yıldızlar uzakta, tâ uzakta ' •
öyle dalmışım ki sormayın
Bazan şaşınp ekmek yerine
Yıldız yiyorum." . - •
(Ekmek veYıldıdar)
Ne var ki "Garip" döneminde de şaşırtıcı buluş-
lara, ince yergi ve gülmece öğelerine dayanan par-
çalann vanı sıra değişık insansal durumlan işleyen
"BirOtefin tki OdasT gibi şnrler de yazar Oktay Ri-
fat. Ölcü dışına kaymasına karşın yer yer uyaklar-
dan yararlandığı olur, yer yer de duyarlığını önle-
Rifat ahşıfanamışı aramaktan hiç yorgun düşmedi.
yemez.
"Garip" sonrasında yayımladığı Güzelleme
(1945), YasayıpÖtmekAşkve Avarelik Üzerine Şi-
irler (1945) kitaplanm oluşturan şiirlerde yenıden
geleneksel yapı biçimlerine eğilim duydugu görü-
lûr Oktay Rifat'ın.
Hece ölçüsünde değişik kalıplan uygular, uyak-
lardan yararlanır, halk şiirimizin "nazım btcimte-
ri"nden esinlenir.
"Davullar vuruldu önceden
Sazlar çalındı inceden
Döşek sermişler yoncadan
Bir nur doluyor cismime."
1947-55 yıllannda halk şiirinin öğelerini kullan-
maya yeni yollar ararken, Güzelleme'deki gibi öy-
kûnün düzeyine varmaktan çekinerek güncel so-
runlan yansıtır şiirine.
"Hepimizin ağzımız burnumuz var
Hepimizin aklı
Apaçık ortada işte
O haksız, bu haklı.
Bız yayakalmışız bu kervanda
Beyîer paşalar atlı
Dökülmüşüz yollara çoluk çocuk
Kimisi kel, kimisi bitli.'"
(Kervan, A$ağı Yukan)
Çağdaş Türk Edebiyatı'nda bu dönemın en
önemli şıirlerinden biri olarak gösterdiğim ''Tele-
fon'' (Karga ıle Tilki, 1954) üzerine şöyle yazmış-
tmv.
"1953'taTkABD'de>«rgdanankan-kocaRosen-
berg'lerin ölüm cezası karşısında bile onurianndan
bir şey yitirmeyen Idşiliklerinin uyandırdığı sevgi,
hayranlık duygulanmn işlendiği sezilen bu şiir, do-
kuzdizeden kurulu dörtbölümdegelişririlmişrir. Bi-
rind bölümde, erkeğin söyleyişiyte, inançta birleşen
sevgiyi, 'Hürriyet'in rüzgârlı bayrağı oldu Bize ye-
ten aydınlığı sevdamızın' dizeleriyle somutianmjş
buhıruz. Ethel Rosenberg'm söyleyişiyle. çocuklara
değgin duyariıklann sergik'ndiği ikinci bölümde ana-
lık sevgisiyte direnme bilinci sa\aşır gibidir. Üçüncü
ve dördüncii bölümlerde>se, ölüm anına değin. tele-
fonla bik 'itiraf' olanağı taruyan zorbalık karşısın-
da, anakk dırygusunun insanlık duygusmla özdeş-
leşerek yenügiye kafa tuttuğu görülür."
Oktay Rifat'ın Perçemli Sokak ve Âşık Merdive-
ni kitaplannda sözcüklerin yarattığı görünrülerin
peşine düştüğü söylenmiştir. flk gençlik ürünlerin-
de bilinen durumlanyla rastladığımız eşya bu şiir-
lerinde temel öğe durumundadır.
Elleri Var Özgürlüğün (1966) ve Şiirler (1970) kı-
taplanndaysaçeşitli deney evrelerinden geçmiş top-
lumu, insanlan tanımış. öğretilerden ögretı beğen-
miş birkişiliğin olgunluğunu yaşar gibidir Oktay Ri-
fat. Şiirlere geçmiş deneylerinden elde ettiği olanak-
larsanki kendiliğinden agırhklannı koyarlar. Ahmet
Hamdi'nin bir dizesinde söylediği gibi "Her şey
verfiyerinde"dır. Kendi uzağında. kalabahğı yaşar-
ken, "evren kovanın ardan, tarihsel akışın yiğit sü-
rücüteri'' olarak niteledıği işçilere seslenır. Dûnle,
yaşananla, gelecekle hesaplaşarak, gerçek özgürlü-
ğün ilkelerini aramaya çalışır.
"Gitmez bu böyle, bu böyle yürümez. Bir gün
Durulur bu çalkantı. doğarsm güneşe
Bakarsın gökyüzü eski bir resim gibi
Pencerede yeniden ve kitap masada
Tasalann. kaygılann yunmuş, annmış
Peşkirin, çarşafın yanı sıra
Uçuşuyor çırpma çırpına rüzgârda.
Nerdesin alın teriyle gülen aydınlık
Nerdesin güzel kokularla dolu gece."
(Gündüze Geceye Özlem, Şiirler, 1969)
1930'lu yıllarda başlayan şiir serüveni ölümüne
değın (18 Nisan 1988) sürdü Oktay Rifat'ın, 50 yıl
boyunca alışılmamışı aramaktan yorgun düşmedi.
Yapıtlan başucumuzdaki yerini koruyor.
17. ULUSLARA RASI 1STANBUL FİLM F ESTÎVALİ
'Riminili Usta 'nın Giulietta 'sı Bu aynksı büfe, sıkı sinemaseverlere
CUMHUR CANBAZOĞLU
Festivalın bugünkü progra-
mındaki iki Fellini filminden bı-
rincisi Varyete Işıklan. Felli-
ni'nin Alberto Lattuada'yla bir-
likte yönettıği siyah-beyaz film,
'RinüniliUsta'nın gösteri dünya-
sına giriş yaptığı ilk çalışması
olarak hep dikkat çekmiştir. Var-
yete Işıklan. o dönem sinemada
hiç iş yapmayıp, parayı koyan
Lattuada'yı batırmasına ragmen
'değeri' daha sonra bilinen film-
lerden biri...
Güzel taşralı kız Liliana, (Car-
la del Poggio) kasabadan geçen
kumpanyanın peşine takılıyor ve
kendisine tutulan kumpanyanın
yöneticisi Checco'nun yardımıy-
la hemen sahneye sürülüyor.
Şansı yaver gidiyor ve gösteri si-
rasında eteği kayınca en fazla il-
gi çeken o oluyor. Bir süre sonra
davet edildikleri evin sahibi zen-
gın avukat, Lıliana'ya özel ilgi
gösterince Checco olay çıkarti-
yor ve sonuçta kumpanyadan bir-
likte aynlıyorlar. Checco başka
bir kumpanya kurmaya çalışıyor,
ama ilk gösteriden kısa süre ön-
ce Liliana onu terk ediyor, Chec-
co da eski dostlarının yanına,
'Ruhlaruı Giuliettası' usta yönetmen FeUini'nin ilk renkli fılmi.
Melina'sına (Giulferta Masina)
dönüyor... O zamanlar adı Sofia
Lazzoraolan "merdht'nden inen
dansçı" sahnesindekı SophiaLo-
ren'in gençlik haline dikkat.
İkinci film Ruhlann Giuliet-
tası (FeUini'nin ilk renkli filmi)
Romah bir kadmın öyküsü. Gi-
ulietta, Katolik eğitimi almış,
kocasının sözünden çıkmayan
bir kadın. Evlilik yıldönümlerin-
de akrabalann yanında ruh ça-
ğııma seansı düzenliyor. Giuli-
etta herkesin önünde kocası Gi-
orgio'nun kendisini aldattığını
öğreniyor. Ne yapacağını bile-
mezken komşusu Susy'nin vil-
lasında kocasını aldatmayı deni-
yor ama ağır bir krize girmekten
kurtulamıyor.
1966 Altın Küre Ödüllü Ruh-
lann Giuliettası (müzikler: Nino
Rota) Fellini açısından fazla yo-
ğun bir yapıt olmasa da başrolde-
kı Giulietta Masina'nın en iyi
Fellini filmi diyebiliriz. Aynı öv-
gü Susy rolündeki Santro Milo
için de geçerli.
SUNGU ÇAPA.N
zı bir absürd duygusu uyandıran, 'kâbus gibi bir ka-
ra komedi' denemesi.
Bertrand Blier'ye özgü. özgün bir tarzda, çarpık
karabasan mantığının \e büyük kent paranoyasının
kara mızahla yoğrulmasının ürünü 'Soğuk Büfe'ye
ilgisiz kalmak ne mümkün?
Özetle 'Buffet Froid-Soğuk Büfe', yabancılaşma
sonucu, günümüzde tam bir cangıla dönüşmüş mo-
dern hayatın üstlerine üstlerine geldiği, karşı cinsi
hiç de anlamayan erkek kahramanlan, tacize ve bas-
kıya yargılı kadınlan, saçmanın duyumsandığı, sür-
realist dokunuşlar içeren, hınzırca atmosferi, yetkin
oyuncu yönetimi, sivri dilli anlanmı ve usta oyun-
culuğuyla, hararetle salık verilecek türden bir kara
komedi başyapıtı kuşkusuz.
Polisli karabasanlar gören. cınayet-ölüm takıntı-
lı, ışsiz. dostsuz. kuşkucu ama duyarlı biri olan Alp-
honse (Gerard Depardku). gecenın binnde, metro-
da bıcaklanmış bir muhasebecinin cinayetinden so-
rumlu olup olmadığını hatırlayamaz bir türlü. So-
guk ve somurtuk kansına ve yıllann deney ımine sa-
hip. kurt bir polise (Yönetmen Bertrand Blier'nin
babası ve Fransız sinemasmm eski kuşaktan, tanın-
mış aktöriennden biri olan Bernard Blier) cınayet-
ten söz ederse de hiçbir tepki almayacaktır...
1963'ten beri az ama öz film yapan ve çağdaş
Fransız sınemasının günümüzdekı en önemli yara-
tıcı yazar-yönetmenlerinden biri sayılan Bertrand
Blier, festıvalde anılacak ustalann en genci
ancak en ilgmçlennden biri kuşkusuz. Her
zaman aykın öyküler anlatmayı benımse-
mış Bertrand Blier'nin filmlen, sıradan se-
yirciyi tedirgın eden, cağımızın karmasası-
nın yansıdığı. alışılmışa sırt çevirmiş. bı-
çak sırtı gibi keskin ve seyırcıyi tedirgin e-
den filmlerdir. Tabulan yıkmaya soyunur-
ken seyirciyi de silkeleyip sarsan. ironik,
eleştırel. düşündürücü ve zaman zaman şo-
ke edici Bertrand Blier filmlen, bu ayrıksı
yönermeni çağdaş sinema ustalan arasına
çoktan katmıştır nicedir.
Bugün Emek'te gösterilecek olan, ilk kez
sunulduğu 1979 Cannes festivalinden epey-
ce ses getirmiş, eleştirmen tayfasının övgü-
sünü. sıkı sinemasever-seyirci kesiminin de
alkışını toplamış 'Soğuk Büfe', Ionesco tar- Bertrand Blier'in 'Soğuk Büfe'si bir kara komedi türû.
366 bin dolarlık bütçesi bulunan 10. Uluslaramsı Ankara Film Festivali 'ndeyaJdaşık 350film gösterilecek
Mayısta siııemanm evsahibi Ankara olacak
Krzysztof Kkslovvsld'nin 'Dekalog'u
festhalde gösterilecek fılmler arasında.
ANKARA (Cumhurtyet Bürosu) -Dün-
ya Kitle Iletişim Vakfi'nın çok sayıda res-
mi ve özel kuruluşun katkısıyla düzenle-
diği "10. Ankara Uluslararası Film Festi-
vaü" 1 Mayıs'tabaşlayacak. Festivaldebu
yıl Pasolini, Kiesiowski ve PeterGothar gi-
bi ünlü isimlerin eserlerinden örnekler su-
nulacak. "Sinemada Kadın tmgesi, Sine-
manın Genc Yıldıdaru Düm a Sinemasın-
dan" ve "ls\içre"den başlıkları altında
yaklaşık 350 filmin gösterileceği festıva-
lin bütçesi 366 bin dolara ulaşıyor.
Dünya Kitle tletişim Vakfı ve Film Fes-
tivali Komitesi Başkanı Maiunut Tali Ön-
gören, düzenlenenbasın toplantısında fes-
tıvale katkı sağlayan resmi ve özel kuru-
luşlann sayısının bu yıl arttığını belirtti.
Toplantıya katılan ÇankayaBelediye Baş-
kanı Doğan Taşdelen de, Türk sinemasının
genç yönetmenlerin öncülüğünde yükse-
lişe gectiğini kaydetti.
Toplantıya, festivali destekleyen Başba-
kanlık Tanıtma Fonu, Kültür Bakanlığı,
TRT, THY, Çankaya Belediyesi, Efes Pil-
sen, Beğendık, Coca Cola, DHL, Turkcell,
Class Otel, Renault Mais, Hotel Bilkent ve
Oda Yapım kuruluşlannın temsilcileri de
katıldı.
Çankaya Belediyesi'nin Ankara Ulusla-
rarası Film Festivali'ne 12 milyar lira mad-
di katkıda bulunduğunu ifade eden Mah-
• 10. Ankara Uluslararası Film Festivali, 1 Mayıs gecesi Kızılırmak
Sinemasf nda Marco Risi'nin yönettiği "Eyüp Eyüp-Anadolu'dan Bir
Çocuk" adlı kısa filmin gösterimiyle açılacak. Açilış töreninde
Necdet Mahfi Ayral ve Mimar Sinan Üniversitesi Sinema Televizyon
Merkezi'ne "Aziz Nesin Emek Ödülü", TRT Ankara Radyosu ve
gazetemize de "Kitle Iletişim Ödülü" verilecek.
mut Tali Öngören'in verdiği bilgiye göre,
Başbakan Mesut Ydmaz'ın talimatı dog-
rultusundabuyıl Tanıtma Fonu'ndan An-
kara Film Festivali'ne 7 miryar lira ödenek
sağlanacak. Kültür Bakanlığı, kapatılan
RP'li lsmail Kahraman'ın döneminde
destek alamayan festivale bu yıl 5 milyar
lira katkıda bulunacak. 28 ödülün dağıtı-
lacağı festivalde, uzun metrajlı Türk film-
leri arasından seçilecek en iyi filmin 2.5
miryar liraiık; "Secküer Kurulu Özel Ödü-
M"nü kazanacak filmin de 1.5 milyar lıra-
lık para ödülünü Efes Pilsen verecek. Efes
Pilsen aynca festivalde "En İyi Fflm" ödü-
lünü kazanacak Türk yönetmene, daha
sonra çekeceği filmin yapımma katkıda
bulunmak amacıyla25 bin dolar ödeyecek.
Festivalde bu yıl 70'e yakın uzun met-
rajlı film gösterilecek. Festivalin ücretli
gösterimleri Kavaklıdere, Büyülü Fener ve
Kızılırmak sinemalannda; ücretsiz göste-
rimleri de Türk-lngiliz Kültür Derneği,
Türk Amerikan Derneği, Alman Kültür
Merkezi ve Fransız Kültür Merkezi'nde
gerçekleştirilecek. Festival, 1 Mayıs gece-
si Kızılırmak Sineması'nda "Sinemanın
Genç Yıldızlan" bölümünden Marco Ri-
si'nin yönettiği "EvüpEvüp-Anadoludan
Bir Çocuk" adlı kısa filmin göstenmıyle
açılacak. Açılış töreninde Necdet Mahfi
Ayral ve Mimar Sinan Üniversitesi Sine-
ma Telev izyon Merkezi'ne "AzizNesin E-
mekÖdülü", TRT Ankara Radyosu ve ga-
zetemize de "Kitte tletişim Ödülü'' verile-
cek.
Ulusal Uzun, Ulusal Kısa, Ulusal Bel-
gesel ve Uluslararası Kısa Film Canlandır-
ma dallanndayapılacak yanşmalarda top-
lam 28 ödül dağıtılacak. Çeşitli sergı. açı-
korurum ve tören etkinliklerinin yanı sıra
PasoKnive Isviçre filmlen galalannın ger-
çekleştirileceği festivalin, 10 Mayıs günü
Bilkent Oteli'nde yapılacak kapanış töre-
ni de TRT 2'den naklen yayımlanacak.
Festhalde gösterilecek filmler şöyle:
Pier Paolo Pasolini Toplu Gösterisi: Di-
lenci, Mamma Roma, Aziz Matyas'a Gö-
re lncil, Şahinlerve Serçeler, Kral Oidipus,
Teorem, Domuz Ahın, Medea, Dekame-
ron, Canterbury öyküleri, 1001 Gece Ma-
sallan, Salo Ya Da Sodom'un 120 Günü.
Krz>sztofKieslwski: Dekalog 1-10.
Peter Gothar: Değerli Bir gün, Zaman
Durdu, Aynı Amerika Gibi, Suıır Görevi,
Vurdumduymaz Vaska.
tsviçre'den: Çocuk Yüzlen, Son Şans,
Charles Ölü Veya Diri, Reperages, Tekne-
de Yer Yok!, Dağ Ateşi, Pestalozzi'nin Da-
ğı, Ölü Sezon.
Sinemanın Genç YıMızlan: Çocuklu-
ğun Ötesinde (Eyüp Eyüg, Anadolu'dan
Bir Çocuk-Bir Saharawi Oyküsü- Saray-
bosna. Yani Diyorum ki, Banş Savaştan
Üstün Değil-Beyaz Ayakkabılar-Masumi-
yetin Fiyatı), Belleğin Toprağı. Pigalle. 16-
0-60, Kafkas Gecesi, Yasak Meyve. Car-
men, Halgato, Dust Off The Wings, Bir
Dönemin Sonu.
Dünya Sinemasmdan: Neon Bible, Hat
1. Stammheim, Yeni Dünya. Düşler Köyü,
Cennette Sonbahar, Sürüklenen yasarn. Sı-
nıfDüşmanı, öpücükler ve Yara Izleri, Her
Şey Yolunda.
Sinemada Kadm Imgesi: Kızkardeşler
Veya Mutluluğun Dengesi, Özel Itiraflar,
Gece Düştüğünde. Tango Dersi, Kuşku-
nun Gölgesinde, Maria Electra.
Vıyana'da Helen'e yoğun ilgi
• VTYANA (AA) - Kent oyıınculannın bu sezon
Istanbul'da sahneledikleri Eric-Emmanuel
Schmitt'in 'Helen' adlı oyunu Viyana'da ilgiyle
karşılandı. Müşfık Kenter ve Bekir Aksoy'un
sahneledikleri oyun üç kez daha Viyanalı
tiyatroseverlerle buluşacak. Mehmet Birkiye'nin
yönettiği oyunu dilimize Serap Babür kazandırdı.
Borusan Oda OPkestrası'nın
Bahar TUrnesi
• Kültür Servisi - Borusan Oda Orkestrası. Bahar
Turnesi'nin ilk konserini bugün saat 20.00'de
Eskişehir Atatürk Kültür ve Sanat Merkezi'nde
veriyor, Şef Saim Akçıl yönetimindeki konsere
solist olarak flüt sanatçısı Bülent Evcil katılıyor.
Orkestra, yann Afyon Belediyesi Kültür Merkezi
Salonu'nda saat 20.00'de bir konser daha verecek.
18. Güzel Masal Anlatma
Yarışması gerçekleştiriliyor
• Kültür Servisi - Istanbul ll Halk Kütüphanesi
Müdürlüğü'nce düzenlenen Geleneksel Güzel
Masal Anlatma Yanşması'nın 16.'sı bugün saat
14.30'da 11 Halk Kütüphanesi'nde gerçekleştiriliyor.
Yanşmaya. Kültür Bakanlığf nın lstanbul'da
bulunan Halk, Çocuk ve Belediye kütüphanelenne
devam eden ilkokul 3.4, 5. sınıf öğrencileri
katılabilecek. Yanşmanın jürisi Gülten Dayıoğlu.
Cahit Uçuk, Yalvaç Ural, Ruhi Şirin. Zehra
Gökdeniz, Ayla Çmaroğlu, Deniz Yiğit, Fatih
Erdoğan, Esen özman, Neşe Erçetin ve Ayten
Şen'den oluşuyor.
Ressamlann Heykelleri' sergisi
• Kültür Servisi -
Teşvikiye Sanat
Galerisi'nde Mustafa
Ata, Mehmet Güleryüz,
Mahir Güven, Ergin
lnan, Komet, Doğan
Paksoy. Yavuz Tanyeli.
Ömer Uluç, Burhan
Uygur, Hanefi Yeter'in
heykel çalışmalannın yer
alacağı sergi 14 Mayıs'ta
açılacak. Tema
bağlamında bir sınırlama
getirilmeyen projede
sanatçılar çoğunlukla
resimlerinde
kullandıklan fıgür, nesne
veya objelerden yararlanıyorlar. İlk defa heykel
çalışması gerçekleştiren sanatçılann yapıtlarının
temel özellikleri, bireysel form literatüründen
hareket etmeleri. Yapıtlarda biçim. temel olarak
ortaya konuluyor. Ağırlıklı olarak tercih edilen
form ise insan figürü. Sergi 14 hazirana dek
görülebiür.
btanbul Quartet 24 Nisan'da
KEV'de konser veriyor
• Kültür Servisi - Seda Subaşı, Dolunay Erten.
Deniz Yücel ve Şafak Yayın'dan oluşan Istanbul
Kültür Üniversitesi Yaylı ÇalgılarQuartet'i, KEV
Salonu'nda 24 Nisan cuma günü saat 20.30'da bir
konser verecek. Konserde, J.Haydn, D.Şostakoviç,
%e L.VBeethoven'in yapıtlan seslendirilecek.
7. Çarşı Çocuk Şenliği
gerçekleştiriliyor
• KüMr Servisi - Çarşı Geleneksel Çocuk
Şenliği'nin yedincisi, Lütfı Kırdar Uluslararası
Kongre ve Sergi Sarayı'nda 26 Nisan Pazar günü
saat 16.00'da gerçekleştirilecek. Şenlik
kapsamında İDSO Çoksesli Çocuk Korosu bir
konser verecek. Etkinlik biletleri Çarşı
Mağazalan'ndan ve Atatürk Kültür Merkezi'nden
temin edilebilir.
17. ULUSLARARASI İSTANBUL FİLM FESTİVALİ
BUGUN
• Beyoğlu Emek'te saat 12.00'de ve 18.30'da
'Soğuk Büfe', saat 15.00'te ve 21.30'da 'Doğu
Yakasının Hikâyesi" yeralıyor.
• Fıtaş ta saat 12.00'de ve 18.30'da 'Kusursuz
Çember", saat 15.00'te ve 21.30'da 'Varyete Işıklan"
izlenebilir.
• Alkazartia saat 12.00'de ve 18.30'da 'Noel
Oratoryosu', saat 15.00'te ve 21.30'da 'Donmuş.'
görülebiür.
• Beyoğlu'nda saat 12.00'de 'Gerilla', saat 18.30'da
'Vişne Hasadı', saat 15.00'te ve 21.30'da 'Kuş
Sokağı'ndaki Ada' gösteriliyor.
• Sinema-74'te saat 12.00'de 'Kasaba', saat
15.00'te 'Göklerde Fırtına' saat 18.30'da 'Mutlu
Beraberlik' ve saat 21.30'da 'Amerika Oteli"
izlenebilir.
• Moda'da saat 12.00'de 'Kaçış', saat 15.00'te
'Dönüştürücü'. saat 18.30'da '12 Kat' ve saat
21,30'da 'Ruhlann Giulietta'sı' yer alıyor.
YARIN
• Beyoğlu Emek'te saat 12.00'de ve 18.30'da
'Marius ve Jeannette', saat 15.00'te ve 21.30'da
'Baba' izlenebilir.
• Fitaş'ta saat 12.00'de ve 18.30'da 'Kınk', saat
15.OO'te ve 21,30'da 'Beyaz Şeyh' yer alıyor.
• Alkazar'da saat 12.00'de ve 18.30'da 'Kanal', ;
saat 15.00'te ve 21.30'da 'Geç Dolunay' görüleblir.;
• Beyoğlu'nda saat 12.00'de 'Kanşık Pizza", j
15.00'te 'Deniz Bekliyordu', saat 18.30'da >
•Çökertme' ve saat 21.30'da 'Yanlış, Saksmın j
Çiçeği' izlenebilir. •
I Sinema 74'te saat 12.00'de 'Masumiyet', saat «
15.00'te 'Hades', 18.30'da 'Başka Bir Anne' ve j
21.30'da 'Salvatore Giuliano' yer alıyor. I
• Moda'da saat 12.00'de •Özgürlüğe Doğru', I
15.00'te 'Bergman'ın Sesi', 18.30'da 'Uykusuzhk't
ve 21.30'da 'Satyricon' yer alıyor. .'