Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16 NİSAN 1998 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
İrtica
tasamlamna
kutsal ittifak
• ANKARA
(Cumhuriyet Biirosu) -
TBMM Içişleri
Komisyonu'nda anayasa
ve yasalara aykın
eylemlerde bulunan
dahiliye memurlanmn
meslekten çıkanlmasına
ilişkin düzenlemenin
görüşülmesi sırasında
DYP-FP'ye DTP'den de
destek gelince tasannın
reddedilme olasılığı
ortaya çıktı. Bunun
üzerine ANAP'h
komisyon başkanı Akın
Gönen oylama yapmadan
toplantıya ara verdi.
13 il daha
zorunlu hizmet
kapsammda
• ANKARA
(Cumhuriyet Biirosu) -
Milli Eğitim
Bakanhğı'na Bağlı Okul
ve Kurum
Ögretmenlerinin Atama
ve Yer Değiştirme
Yönetmeliği'nde
Değişiklik Yapılmasına
Dair Yönetmelik. Resmi
Gazete'nin dünkü
sayisında yayımlanarak
yürurlüğe girdi. Aksaray,
Çanakkale. Giresun,
Karaman, Kınkkale,
Kırşehir, Nevşehir,
Niğde. Ordu, Osmaniye,
Rize, Samsun ve
Trabzon'un da zorunlu
hizmet kapsamına
alındığı yönetmelikle, eş
ve öğrenim durumu
nedeniyle yapılacak
atamalar da her yıl
mayıs-ağustos aylannda
gerçekleştirilecek.
Zorunlu hizmet süresi de
3-4-5 yıl olarak
değiştirilirken ilk defa
atanacak aday
öğretmenlerde 40
yaşından gün almamış
olma koşulu aranacak.
Şevki Yılmaz'a
tutuklama
kararı
• ANKARA
(Cumhuriyet Biirosu) -
HflkJyndaİu birçok daya >
nedeniyle yurtdışına *
kaçan eski RP Rize
Milletvekili Şevki
Yılmaz'ın, Atatürk'e
hakaret suçlamasıyla 1
yıldan 3 yıla kadar hapis
cezası istemiyle
yargılandığı davada
mahkeme tutuklama
karan verdi. Öte yandan
Ankara 21. Asliye Hukuk
Mahkemesi de özel
televizyon kanallanndan
birinde yayımlanan
konuşmalannda 8.
Cumhurbaşkanı Turgut
Özal'm hatırasına
hakaret ederek eşi Semra
Özal'ın üzüntü
duymasına neden olduğu
gerekçesiyle Yılmaz'ı 1
milyar lira tazminat
ödemeye mahkûm etti.
ÇHer ikna '
edemedi
• ANKARA
(Cumhuriyet Biirosu) -
DYP Genel Başkanı
Tausu Çiller, kendisine
yakın isimlerden
oluşturduğu grup
yönetim kurulundan
çıkardığı "sinei millet ve
Meclis'i boykot"'
kararlan için umduğu
desteği bulamadı.
DYP'nin dün -toplanan
Meclis grubunda
milletvekilleri kararlara
karşı çıkarak "Kararlar
akıtlıca değıl" dediler.
GüJen
reklamına tepki
• ANKARA
(Cumhuriyet Biirosu) -
CHP Içel milletvekili
Fikri Sağlar,. Fethullah
Gülen'in propaganda
CD'lerinin tanıtım
fılminde Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel ve
Başbakan Yardımcısı
Bülent Ecevit'in yer
aimasına tepki göstererek
"Hallamız. Atatürk'ün
kurduğu cumhuriyetin
cumhurbaşkanı ve
başbakan yarduncısının,
tarikatlann karanlık
hesaplanna alet
edilmesini kabul edilmez
bir davranış olarak
değerlendirmektedir"
dedi. Sağlar, dün yaptığı
yazılı açıklamada,
Demirel ve Ecevit'in
bilgisi dışında
gerçekleştirilmişse
Gülen'in reklam fılminin
hemen durdunümasını
istedi.
Meclis aritmetiği bu kez DYP Genel Başkanı'nı huzursuz edecek çoğunlukta
Çfller'm kader günüANKARA (Cumhuriyet Büro-
su)-Hükümet ortaklan ÂNAP, D-
SP ve DTP'nin DYP Genel Baş-
kanı Tansu Çüler hakkında, dev-
let bakanlıgı ve başbakanlığı dö-
nemlerinde 2 milyon dolarlık
"haksız servet edindiğT savıyla
verdikleri Meclis soruşturma
önergesi bugün TBMM Genel
Kurulu'nda görüşülerek oylana-
cak. Servetiyle ilgili Meclis araş-
tınna ve soruşturmalanndan da-
ha önce "iktidar" gücünü kulla-
narak kurtulan Çiller hakkında
CHP'nin desteğiyle ikinci kez
Meclis soruşturması açılmasına
kesin gözüyle bakılıyor. Meclis'te
DYP'nin kendilerini yalnız bırak-
masından şikâyetçi olan ve destek
sağlayabilmek için son dakikaya
kadar soruşturma önergesıni koz
olarak kullanan FP, dün "ilkeH
davranmak" gerekçesiyle Çil-
ler'e destek karan aldı.
Çiller hakkındaki Meclis so-
ruşturma önergesi, bugün TB-
MM Genel Kurulu'nda özel gün-
demle görüşülecek. Azınlık hü-
• 2 milyon dolarlık şaibeli malvarlığı nedeniyle suçlanan DYP lideri hakkındaki
önerge bugün TBMM Genel Kurulu'nda oylanacak. DSP Genel Başkanı Bülent
Ecevit, Tansu Çiller'in partisini de batıracağını söyledi.
kümetinin oyu yetmediği için ki-
lit parti konumundaki CHP'nin
mazeretler dışında oylamaya fire-
siz katılarak önergeye destek ver-
mesi beklenirken DYP, umudunu
FP'ye bağladı. Düne kadar Çil-
ler'e "tam destek" konusunda
güvence vermeyen FP'nin grup
toplantısında destek eğilimi orta-
ya çıktı.
Toplantmın basına kapalı bö-
lümünde söz alan Mustafa Ka-
malak, anayasanın 100. maddesi-
ni gerekçe göstererek Çiller hak-
kında ikinci kez soruşturma açıl-
masının mümkün olamayacağını
savundu. FP Grup Başkanı Recai
Kutan da bu konuda bir soruya
yanıt verirken grup karan alın-
masının mümkün olmadığını be-
lırtirken "Ancak ben ilkeli dav-
ranmaktan yanayım. Daha önce
ret oyu kullanmıştık, şimdi de ay-
nı şeldlde davranılması gerektiği-
ni düşünüyorum" dedi. FP gru-
bunda ağırlıklı olarak Çiller'e
destek eğilimi ortaya çıkarken ba-
zı milletvekillerinin oylamaya ka-
tılmayacaklan öğrenildi.
FP'liler aynı gerekçeyle Baş-
bakan Mesut Ydmaz hakkındaki
önergeye de karşı çıkılmasından
yana olduklannı belirttiler.
DYP kökenli bazı DTP ve ba-
ğımsız milletvekillerinin ise öner-
genin aleyhine oy kullanarak Çil-
ler'e destek vereceği saviandı.
Kulislerde. DTP Istanbul millet-
vekili Yıkürun Aktuna, tzmır
milletvekili Mehmet Köstepen ile
bağımsız Istanbul milletvekili
Bahatün YüceTin, önerge aleyhi-
ne oy kullanacağı öne sürüldü.
DSP lideri Bülent Ecevit ise
partisinin grup Meclis soruştur-
ması açılması durumunda Çiller
hakkındaki tüm iddialann irdele-
neceğini söyledi. Kendisini ko-
nunun etik boyutunun daha çok
ilgilendirdiğini vurgulayan Ece-
vit, Çiler'in ülkeyi irtacaya tes-
lim etmeye kalkıştığını. şimdi de
panik içinde "partisini batirmaya
çalışöğınr söyledi. Ecevit,
"Grup yönetimine Meclis boyko-
tu karan akhrtmış. Çiller ben ba-
tacaksam, partim de, memleket
de batsın havasında. Partisinin bu
oyuna gclmeyeceğini umanm"
dedi. TBMM Genel Kurulu'nda,
bugün yapılacak oylama, Çiller
hakkında Meclis soruşturması
açılmasında ilk aşama olacak.
Oylamaya katılanlann yansından
çoğunun kabul oyu kullanması
durumunda Çiller hakkında Mec-
lis soruşturması açılabilecek. So-
ruşturma açılması durumunda
kurulacak Meclis Soruşturma
Komisyonu en geç 4 ay içinde ra-
ponınu tamamlayarak TBMM
Başkanlığı'na sunacak. Komis-
yon raporunun oylamasında,
Meclis salt çoğunluğu olan 276
milletvekilinin "Yüce Divan"a
sevk yönünde oy kullanması du-
rumunda Çiller'e yargı yolu açı-
labilecek.
Yeni suçlamalar
lktidar ortaklannca TBMM
Başkanhğ'na verilen önergede,
Meclis soruşturması açılması is-
temine en somut dayanak, Anka-
ra Cumhuriyet Başsavcılığı'nca
Çiller'in eşi Özer Uçuran Çüler
hakkında Ankara Asliye Ceza
Mahkemesi'ne açılan dava gös-
terildi. Savcının iddianamesinde
"haksız servet edindiği, servetin
kaynağı olarak gösterilen miktar-
lann malvariığını açıklamak için
yetertiolmadığr yönündeki bilir-
kişi raporuna dikkat çekilen öner-
gede, Tansu Çiller'in de eşi sıfa-
tıyla bu suça ortak olduğu vurgu-
landı.
Baykal'dan DSP liderine yanıt
'Ecevit'in meydan
okumasıyanliş'
TUREY KOSE
ANKARA-CHP Genel
Başkanı Deniz Baykal. "Gölge
etmesinler başka ihsan
istemez" diyen Başbakan
Yardımcısı Bülent Ecevit'e,
"CHP'nin oylanyla güvenoyu
aknış bir hükiimetin başbakan
yardımcısına böyle bir meydan
okuma yakışmıyor. Gölge
etmesinler, diyebilmenin
önkoşulu kendi oylanyla bir
pariamento çoğunluğuna
dayanabilmektijr" karşılığını
verdi. Ecevit'in. "SHP-CHP
iktidarian döneminde ne
ipfclarişorusuyla ıİ£Üi
olarak da Baykal, "Şimdi
görev
kendisinindir.
Bize yönelik
suçlamalaria
durumu örtbas
edemez" değer-
lendirmesinı
yaptı. CHP
lideri Baykal,
Cumhuriyet'in,
Başbakan
Yardımcısı
Ecevit'in grup
toplantısındaki.
"Gazeteci
olsam. Baykal'a
Fethullah Gülen
okullannı irtica
yanlısı olarak
görüp görmediğini ve 4 yılhk
iktidarian döneminde ne
önlem aldığuu sorardım"
sözlenni aktararak yönelttiği
sorulan yanıtladı. CHP Genel
Başkanı Deniz Baykal, DSP
lideri ve Başbakan Yardımcısı
Bülent Ecevit'e şu yanıtı
verdi: "Saym Ecevit'in bu
konudaki düşünceterine hiç
kaülmryorum. 1991-95
arasında ne yaptılar, diye
soruyor. O dönemde ben ne bir
partinin genel başkanıydım, ne
başbakandım, ne bir hükümet
üyesiydim. Sayın Ecevit
başbakan yardımcısıdır.
Görevinin gereğini yapma
durumunda olan odur. Şimdi
hükümetin içindedir.
MGK'nin değeriendirmeleri
ortadadır. Bu konularda görev
kendisinindir. CHP'ye, bize
yönelik suçlamalaria
durumunu örtbas etmesi
mümkün değüdir."
Baykal, Ecevit'in "Gölge
etmesinler, başka ihsan
istemez" sözlenyle ilgili
olarak da. "CHP'nin oylanyla
güvenoyu almış bir hükümetin
başbakan yardımcısına böyle
bir meydan okuma yakışmıyor.
CHP'ye, gölge etmesinler,
diyebihnenin önkoşulu kendi
oylanyla bir pariamento
çoğunluğuna dayanabilmektir.
Bu üslup Sayın Ecevit'in içinde
bulunduğu dununa hiç uygun','
düşmüyor"
dedi. Ecevit'in
ekonomik
göstergelerle
ilgili iyimser
değerlendirme-
leriyle ilgili
olarak da
Baykal şunlan
söyledi:
"Ekonomik
durumla ilgili
sözleri ce\-abı
gerektirmeye-
cek sözler. İablo
üzüntü \ericL
Başarüıyız,
diyor. Evet,
yüzde 70'lerde
dev raldıklan enflasyonu >iizde
100'e çıkarmakta. bütün
çahşan kesimleri. başta
emekliler, çiftçiler olmak üzere
enflasyona ezdirmekte
başanlılar. İnıti\azlı
müteahhitlere haksız kazanç
sağlamakta başanlılar. Ekmek
40 bin lira, enflasyon yüzde
90'ın üstünde. Memurlar hâlâ
yüzde 30'luk za/nla idare
etmeye çahşıyoriar. Başarüıyız,
diyen Ecevit'in bundan haberi
var mı?" Bülent Ecevit'in
sözlerinin, Başbakan Mesut
Yümaz'la bugün yapacağı
görüşmeyi nasıl etkileyeceği
sorusuna da Baykal, "Yann
göreceğiz'' karşılığını
verdi.
DSP liderinden Baykal'a sert eleştiri
Ecevit: Tarikata
ihûyacımyok
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Başbakan Yardımcısı ve DSP
Genel Başkanı Bülent Ecevit
grup toplantısında yaptığı
konuşmada CHP lideri Deniz
Baykal'a yanıt verirken, "Gölge
etmesinler başka ihsan istemez"
dedi. Ecevit, Baykal'ın sorunlan
liderlerin pilotaj hatasına
bağlayan açıklamalanyla ilgili
olarak,
u
Sa>ın Baykal'ın pilotaj
hatası yüzünden CHP neredeyse
barajın amnda kalacaktj"
değerlendirmesini yaptı.
Adana milletvekili Tuneay
Karmtuğ'un "tarikatcılığını"
gerekçe gösterip CHP'ye
geçmesi konusunda da Ecevit,
"Benim tarikata ihtiyacıra yok.
Gazeteci olsam,
Baykal'a
Fethullah
Gülen'in
okullannı
tarikat yu'vası
olarak görüp
görmediğini ve 4
yılkk iktidarian
döneminde
bunlara karşı nt
önlem
aldıklannı
sorardım"
açıklamasını
yaptı. Grup
toplantısında
partililerin
"Türidye seninle
gurur duyuyor" sloganlanyla
karşılanan Ecevit, ağırlıklı
olarak CHP lideri Baykal'a
yüklendi. Baykal'ın "erken
seçimi gündeme getirip bunalım
yaratmaya çalışüğını. ancak
sonuç alamadığuu, şimdi de
ekonomiyi baskı altına aunaya
çahşoğını" savunan Ece\it,
şunlan söyledi: " Ekonomik
göstergeler ijiye gkliyor. Bu jılın
ilk üç a\ında enflasyonda geçen
yıl aynı döneme göre yüzde
3.1'lik düşüş var. Faizlerde
düşüş başladı. Göstergeler
olumluya donüşürken, Sa\ın
Baykal'ın sözkrini ciddiye almak
söz konusu değiL Paniğe
kapıldLCHP'den bir tek isteğim
var: Gölge etmesinler başka
ihsan istemeyiz. Sa>ın Baykal'ın
deney imli bir politikacı olarak şu
gerçeği algılamasını dilerim:
CHP 55. hükümete destek
verdiği oranda puan topluyor,
köstek olduğu oranda puan
yitirryor." Ecevit. Baykal'ın
"seçmenin mesajını liderierin de-
ğeriendiremedigine" ıljşkın
sözlerinin SHP-CHP açısmdan
doğru olduğunu söyledi. Ec^'it,
"SHP-CHP'nin oylan sürekB
düştüğüne göre döğnıdur. DEP'i
sırtiannda Meclis'e getirdiler,
şimdi de HADEP'i getirmeye
haariandıklanna göre seçmenin
mesajını anlamamışlar" dedi.
Partilerinden ıstıfa eden
Karaytuğ^un ^Fethullah Gûten
bahanesine
sanldığını"
savunan Ecevit,
sözlerini şöyle
sürdürdü: "Benim
tarikata ihtiyacun
yok. 'Tankat'
sözlük anlamıyla
'yol' demektir.
Ben kendi yolumu
halk erenlerinin,
halk ozanlannın
nıttuğu ışıkla
hulmuşum. Hacı
Bektaş Veli, Pir
Sultan Abdal,
Yunus Emre, Âşık
Veysel'lerin,
Atatürk'ün
tuttuğu ışıkla buimuşum.
Yurtdışuıda Gülen cemaatinin
Tiirk bayraklı, Atatürk resimii
okullanyla ilgili olarak İran
köktendinciliğini önlediklerini
söyledim. Bunu kim inkâr
edebilir? Bugün gazeteci olsam,
Sayın Baykal'a bu okullan irtica
yuvası olarak görüp görmediğini
ve 4 >ıllık iktidarian döneminde
ne önlem aldığını sorardım.
Gazeteciler sormazsa. bizden
aynhp CHP'ye geçen
arkadaşunızın sormasuu ve
alacagı yanıtı kamuoyuna
açıklamasını beklerim. İrticacı
okullar, Kuran kurslan yok mu,
dberte >-ar. Bunlara karşı, SHP-
CHP döneminde lafi bile
edilemeven önlemleri akhk."
YILMAZ
'Türkiye'nin
AB engeli
Almanya'
BONN (AA) - Alman-
ya'da haftalık yayımlanan
"DieZeit" gazetesinin Avru-
pa Birliği (AB) konusunda-
ki sorulannı yanıtlayan Baş-
bakan Mesut Ydmaz, Al-
manya'nın Türkiye ile eski
Varşova Paktı ülİceleri ara-
smda aynmcılık yapmasının
kabul edilemez olduğunu
söyledi. Almanya'yı açık bir
dille suçlayan Yılmaz. AB
Dönem Başkanı Lüksem-
burg'un Başbakanı Jean
Claude Juncker'ın. sadece
Almanya Başbakanı'nın
emirlerini yenne getirdiğini
savundu.
Türk-Alman ilişkilerinde
yaşanan gerginliğin, karşı-
İıklı yoğun çıkarlardan dola-
•yı süreklilik are -etmeyeceği
görüşünde oldttgunu belir-
ten Yılmaz, Türkiye'nin AB
üyeliği konusundaki karar-
lann hayal kınklığı yarattığı
görüşünü tekrarladı. Yılmaz,
"Almanya 180 derecetik dö-
nüşyapti" diye konuştu. Yıl-
maz. AB'nin, Kıbrıs Rum
kesımıni "kendi evladT,
Kıbns Türklerini ise "üvey
evladı" olarak gördüğünü
vurguladı. Yılmaz, "Eğer
AB, Kıbns Rum kesimini
tam üye olarak kabul ederse,
o zaman adanın bölünmüş-
lüğü nihayetinde tasdik edil-
miş olur. AB. bunu istiyorsa
bizim için fark etmez. Biz de
o zaman Tiirk tarafinı enteg-
reederiz" dedi.
Yılmaz'ın bu suçlamalan
dün Almanya tarafından ya-
'nıtlandı. Federal Almanya
Hükümet Sözcü Yardımcısı
HerbertSchmülling. Başba-
kan Yılmaz'ın sözlerini "ob-
jektiftemelden yoksun" diye
nitelendirdi. Schmülling,
Juncker'in Almanya Başba-
kanı'nın emirlerini yerine
getirdiği suçlamasmı da "As-
keri diktatörlük amndayaşa-
mıyoruz" diye yanıtladı.
Bu arada Özbekistan ve
Kırgızistan'a yaptığı geziyi
tamamlayan Yılmaz yurda
döndü. Gazetecilerin sorula-
nnı yanıtlayan Yılmaz,
DYP'nin Meclis boykotu ka-
ran almasını "Möf" diye de-
ğerlendirdı.
IRMIKIAYDIN ENGİN
Otuz yıllık bir kanlı düğüm çö-
züme ulaştı, ulaşıyor. Irlanda'da
30 yıldır sürüp giden iç savaşın
sonu göründü. Elbet aşılması
gereken pek çok aynntı var. A-
ma adı üstünde; "aynntı". Aşılır.
Çok taraflı, çok bileşenli, çok
kannaşık, çok köklü ve çok kan-
lı bir çatşmaydı. Dindar Irianda-
lılar, dinsiz lıiandalılar, ılımlı Irian-
dalılar, silahlı lıiandalılar, banşçı
Irlandalılar, işbirlikçi lıiandalılar,
itirafçı lıiandalılar, hain lıiandalı-
lar, şiddete tapan Irlandalılar...
Bitmedi. Son cümledeki "Irian-
da///ar"ın her birinin önüne bir
Katolik, bir de Protestan ekle-
yin. Bitmedi. Bu kargaşaya Ingi-
lizleri de ekleyeceksiniz. Tıpkı Ir-
landalılar gibi banştan, şiddet-
ten, kardeşlikten, düşmanlıktan,
hileden ve mertlikten yana Ingi-
lizleri...
Kökü yüzyıllar öncesine uza-
nan bir toplumsal çatışma. 76
yıldır birbirine küs, 30 yıldır dişe
diş, kana kan, cana can savaşan
Irlandalılar, Ingilizler. Aynı ada-
nın komşu ve akraba halklan...
Banş Süngerinden Kan Sızar
Şimdi, gökteki güneşin yüzü-
nü çok az gösterdiği Britanya
adasının üstünde banşın güne-
şi açıyor. Silahlar susacak; Bel-
fast sokaklannda ınsanlar, ya-
nından geçtikleri arabayla birlik-
te havaya uçuverme korkusuy-
la tedirgin ve ürkek yürümeye-
cekler; 30 yıldır kanla, ölümle iç
içe yaşayan bir halk, doğal ola-
nın savaş değil, banş olduğu-
nun -belki de- şaşarak ayırdına
varacak.
Ama aynı anda, bir zamanlar
patlayan bir bomba ile ayağını
ya da kolunu, belki de gözünü
yitirmiş gencecik bir kadın, ya-
nıtını ne kendisinin, ne banşa
imza atan politikacılann verebi-
leceği bir soruyla hıçkıracak:
- Şimdi banşsa, benim gözü-
mü alan kimdi ve niye aldı?
Bugün otuz yaşını aşmış bir
adam, çocukluk günlerinden bu
yana ona Katoliklere (ya da Pro-
testanlara ya da Ingilizlere) kin
duymayı aşılayan, ona savaş-
mayı ve sadece savaşmayı, öl-
dürmeyi, mümkün olduğu ka-
dar çok "düşman" öldürmeyi
öğretenlerin, bugün banşın alt-
na irnza koyanlaria bir ve aynı ki-
şiler olduklannı ya da onlara şa-
şılacak kadar çok benzedikleri-
ni çok kederli bir gülücükle dü-
şünecek...
Belfast'ta, Londra'da, Britan-
ya adasının köy ve kentlerinde
banş şenlikleri düzenlenir, poli-
tikacılar banşa övgüler düzer-
ken, kansını, oğlunu, kocasını,
annesi, sevgilisini, öğretmenini,
komşusunu artık bir daha hiç
göremeyecek kadınlar ve erkek-
ler, burgaçtan farksız bir soruyu
ha bire kafalannda döndürecek-
ler:
- 30 yıllık kan gölleri niyeydi
peki?
Onlan, derin düşüncelere sa-
hipmiş gibi görünen, ağır ve otu-
raklı birtakım adamlar yanıtla-
maya çabalayacaklar.
Kimileri çıkacak, "Eğer 30 yıl
boyunca böylesine karariı birsi-
lahlı savaşımvermeseydik, Ingi-
liz sömürgecilehile onlann uşa-
ğı Protestan Irlandalılan, bugün
bizimle banş masasına oturma-
ya ikna edemezdik..." diyecek-
ler...
Kimileri çıkacak, "Eğer ayn-
lıkçı Katolik Irlandalılar, Ingiliz
hükümetlerinin otuz yıl boyun-
ca teröre teslim olmayacağını,
onlara, onlann anladığı dilden
yanıt vereceğini görmeselerdi,
bugün silahlannı indirip banş
masasına oturmazlardı" diye-
cekler...
An! Bu sözler sevgiliyi, oğulu,
kızı, anneyi, ögretmeni, komşu-
yu geri getirmeyecek. Geceler
boyu yanaklardan süzülen ses-
siz ve ılık gözyaşlannın izleri hiç
silinmeyecek. Ağır, oturaklı, çok
bilmiş birtakım adamlann "...a-
ma eğer biz 30 yıl boyunca..."
diye başlayan palavralan acıları
dindirmeyecek; "Şimdi banşsa,
otuzyıl boyunca akan bu kan ır-
maklan niyeydipeki" sorusu ür-
kütücü yalınlığı içinde hep ya-
nıtsız kalacak.
30 yıl boyunca savaşı kışkır-
tanlar, şimdi ellerinde kocaman
bir "banş süngeri" ile bütün acı-
lan, bütün düşmanlıklan, bütün
kanlan silmek için yanşacaklar.
Savaşın biriktirdiği acılann üs-
tüne sünger çekmek isteyenle-
rin parmaklannın arasından 30
yılın kanlan süzülecek. Patlayan
bombalann, mermi kusan nam-
lulann paramparça ettiği insan-
lann kanı...
Irlanda sonjnu, yüzyıllık bir
anlaşmazlık, 30 yıl süreyle oluk
gibi kan akrtılmadan barışçıl bir
çözüme kavuşturulamaz mıydı?
Bugün ulaşılan noktaya 30 yıl
önce vanlamaz mıydı?
Bu soru, Irlanda aynasında,
yeryüzündeki bütün "Irian-
dalar"a, uzaktaki ya da bur-
numuzun dibindeki bütün "Ir-
landalar"ad\r.
POLİTtKA GUNLUGU
HİKMET ÇETtNKAYA
•••Çiller - Fethullah
DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in malvarlığına iliş-
kin iddialar yeniden gündeme geldi...
Acaba Çiller'e Yüce Divan yolu açılır mı?
DYP Genel Başkan Yardımcısı Nahit Menteşe diyor
ki:
"Amaç, Sayın Çiller'i DYP'nin başından uzaklaştır-
maktır. Zaten kendi aralannda bunu konuşuyortar."
Tansu Çiller'in 'malvahığına' ilişkin iddialar 1994 yı-
lından beri siyaset gündeminde tartışılıyor ama sonuç
alınamıyor...
DYP lideri, hem araştırmayı hem de soruşturmayı
daha önce 'kazasız belasız' atlatmıştı...
Çünkü, Çiller o zaman iktidardaydı. 1994'te SHP,
1996'da RP kurtarıcı olarak sahnedeydi...
Bu üçüncüsü...
CHP'nin tavn açık:
"Biz soruşturma önergesinde 'evet' oyu kullanınz..."
DYP bu durumda nasıl tavır alacak?
DYP'nin ağır toplan Nahit Menteşe, Hasan Ekinci
kollan sıvamışlar, hanl harıl çahşıyoriar...
Gazeteci Bilal Çetin. olayın hukuksal boyutuna de-
ğinirken Çiller'in kafasından geçenleri anlatıp ilginç bir
noktaya değiniyor:
"Bu iddialar daha önce de soruşturma konusu edil-
di, gerekli inceleme ve araştırma yapıldı ve Yüce Divan
beni akladı. Biryıl önce aklandığım bu konuyla ilgili ola-
rak şimdi yeniden soruşturma açılmaz. Açılması ana-
yasaya aykındır..."
Bu görüşe hem Çiller, hem kurmaylan, hem de hu-
kukçular katılıyor...
Bir de madalyonun öteki yüzü var...
Çiller ailesınin vergi kaçırdığını, malvarlığında artışlar
olduğunu ANAP'lılar iddia ediyor...
ANAP'ın elinde belgeler var mı?
ANAP kurmaylan 'evef deyip ekliyorlar: •»
"Her türiü yeni belge ve bilgi elimizde..."
Ancak belgelerin doğruluk derecesi konusunda şim-
dilikbiraçıklamayapılmıyor... :
• • •
Tansu Çiller, ANAP tarafından köşeye sıkıştınlmaya
çalışılırken Başbakan Mesut Yılmaz, Özbekistan'ın
başkenti Taşkent'teyken Şemdin Sakık ve kardeşi, Ku-I
zey Irak'ın Duhok kentinde Türk Silahlı Kuvvetleri'nin,
ÖKK'ye bağlı A timlerince yakalanıp Türkiye'ye getiri--
liyor... j
O saatlerde Başbakan Yılmaz'a Özbekistan Cumhur-
başkanı Islam Kerimov, Türkiye'de irticaya karşı ya-!
pılan mücadeleyi destekledığinı söyleyip ekliyor:
"Ben Atatürkçüyüm. Eğer Atatürk'ün mirasına en,
küçük bir tehdit olursa, bu tehdidi bizde de var saya-
nz..."
Türkiye'de 'Kemalist olmanın' neredeyse 'suç'sayi-.'
lacağı bir dönemde, Kerimov'un sözlen oldukça ilginç...'
Kerimov, ülkesindeki 'şeriatçı örgütlenmenin' Türki-
1
ye'deki hangi kanallardan beslendığini çok iyi biliyor...'
Ve Başbakan Mesut Yılmaz, ışte o sırada Şemdin Sa-
kık'ın yakalandığını öğreniyor ve oldukça da şaşınyor...
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, Başbakan Mesut Yıl-:
maz'ın, Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit'in "tarikat
şeyhlerine övgüler düzdüğü" bir dönemde PKK'nin^
önemli bir adamını "kuş gibi" avlaması, bazı siyasetçi-
lerin ayaklannın yere basmasını sağlıyor, Ankara'nın si-.
yasi kulislerinde bu haber bomba gibi patlıyor... :
Diyortar ki:
"Askerter irtica ve terör konusunda doğru saptama--
larda bulunuyor. Hükümet, Şemdin Sakık'ı Barça^
ni'den alamadı ama, askerier Sakık'ı yakalayıo TOrtt».
ye'yegetirdi..." •• • « »•*
• • •
Şeriatçı basın, Şemdin Sakık'ın Türk Silahlı Kuvvet-
leri'nin özel komando timlerince yakalanmasını niçin iç-
lerine sindiremiyor?
Yeni Şafak soruyor:
"Türkiye, Sakık için 2 milyon dolar ödedi mi?"
Mılh Gazete:
"lktidar kukla mı? Şemdin Sakık'ı kaçırma operas-
yonunda ANASOL-D hükümetine bilgi verilmemesi
Genelkurmay Başkanlığı 'nın hükümeti muhatap alma-
dığını ortaya çıkardı..."
Diğer şeriatçı gazeteler bu önemli haberi görmemiş-
ler...
Manşetler ise hayli ilginç:
"Fason iktıdar..."
Yeniden başa dönelim...
Tansu Çiller'i zor günler bekliyor, dananın kuyruğu
bugün TBMM'de kopuyor. DYP, TBMM'yi 'boykot' ka-
ran alıyor, bırkaç saat sonra doksan derece dönüp
"Yanlış anlaşıldık" deniliyor...
ANAP'lılar ise keyifli:
"Ç///er Yüce Divan 'a, oylar ANAP'a..."
Acaba Fethullahçıların oyunu hangi parti alacak?
DYP mi, MHP mi, BBP mı?
Milliyet'ten Abbas Güçlü'nün "Fethullahın Oyunu"
başlıklı yazısını okuyunca yukarıdaki soru aklıma gel-
di...,
Özcan Ercan'ın Milliyet gazetesi için Fethullah Gü-
len'le yaptığı röportajı, beş gün sabah akşam Saman-
yolu televızyonu yayımlayınca kendi kendime sonmuş-
tum:
"özcan Ercan gibi usta birröporta/cı bu oyuna na-
sıl geldi?.."
Sorunun yanıtını dün Abbas Güçlü'nün köşesinde
okudum:
"Gizli kamerayla..."
Işte hileci Fethullahçıların gerçek yüzü!..
Ne diyorsunuz takkeli ve takkesiz liboşlar, numara-
cı cumhuriyetçiler? Ne diyorsunuz Sayın Mesut Yılmaz,
seçımlerde Fethullahçılardan oy bekleyen Sayın Bülent
Ecevit, Sayın Hüsamettin Cindoruk?
E. Posta: Hikmet.Cetinkaya(« raksnet.com
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Yılmaz-Baykal
görüşmesi bugün
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Başbakan
Mesut Yılmaz ile CHP
Genel Başkanı Deniz Bay-
kal bugün bir araya gele-
rek seçim tarihı ve TB-
MM gündemi konusunda
görüş alışverişinde bulu-
nacak. Görüşmeden "Se-
çim tarihi hazirandan
sonra konuşulsun" karan
çıkması beklenirken, 19
Nisan Pazar günü de or-
taklar, hükümetin 300.
günü nedeniyle basın top-
lantısı düzenleyecekler.
Yılmaz ile Baykal bay-
ram öncesi yaptıklan gö-
rüşmede seçim tarihi ko-
nusunda uzlaşmaya vara-
mamışlardı. Hükümet or-
taklan "Haziran sonuna,
Meclis tatile girinceye ka-
dar seçim konuşmayalun.
Vergi reformu, irticayla
mücadele paketi tasanla-
nnı çıkaralım. Ondan
sonra seçim tarihi konu-
şulur" görüşünü benım-
sediler. Hükümet ortakla-
nnın gönlünde yatan se-
çim tarihinin ise. 1999 yı-
lı Mart ayında yapılacak
yerel seçimlerden birkaç
ay sonra genel seçime git-
mek olduğu bildirildi. 23-
24 Mayıs'ta kurulta>ını
toplayacak CHP'nin 1998
yılında seçim tarihi beiır-
lenmesi konusunda fazla
ısrarlı olmayacağı ifade
edildi.
Başbakan Mesut Yıl-
maz'ın, görüşme öncesın-
de Baykal 'a "Hazirandan
sonra serbestsin" mesajı
\ermesı CHP yönetimin-
ce tepkiyle karşılandı.