Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 21 MART 1998 CUMARTESİ
8 DIŞ HABERLER
Annan Denktaş'ı
geri çevirdi
• ANKARA (AA) - BM
Genel Sekreteri Kofi
Annan ın KKTC
Cumhurbaşkanı Rauf
Denktaş ile görüşmemesi,
Ankara'yı rahatsız etti.
Kıbns sorununa çözüm
bulabilmek amacıyla. BM
Genel Sekreteri'nin Kıbns
Özel Temsilcisi Diego
Cordovez'in Ada'daki
temaslan sürerken, BM
Genel Sekreteri Annan'ın
KKTC Cumhurbaşkanı
Denktaş'ın görüşme
talebini geri çevirmesi,
Ankara'da tepkiye yol açtı.
Hükümete yakın
kaynaklar, Annan'ın
Kıbns sorunu ile uğraşan
dördüncü Genel Sekreter
olduğuna dikkat çekerek,
Genel Sekreter'in
Ada'daki her iki topluma
da açık olması gerektiğinin
altını çizdiler. Edinilen
bilgilere göre. BM Genel
Sekreteri'nin aylardır
taraflardan birine kapalı
kalmasından rahatsızlık
duyan Ankara, AB
sürecinin Kıbns için bir
"çıkmaz sokak" olduğunu
düşünüyor.
Rum-Yunan
askeri işbirliği
• ATİNA (AA) -
Yunanistan ile Kıbns Rum
Kesimi savunma bakanlan,
askeri alanda işbirliklerini
güçlendirerek sürdürmeye
kararlı olduklannı
belirttiler. Yunanistan
Savunma Bakanı Akis
Çohacapulos görüşmeden
sonra yaptığı açıkîamada,
"Yunanistan ile Helenizm
arasındaki ortak strateji
doğrultusunda. Kıbns
Rum kesiminde en yüksek
derecede giiven duygusu
sağlanması için mümkün
olan herşeyi yapacağtz"
dedi. Çohacapulos
açıklamasında aynca, 31
Mart'ta başlatılması
planlanan Rum kesiminin
AB üyeliği ile ilgili
müzakerelerin. Türk
tarafının katılımı
olmaksızın başlatılmasının
"büyükbirbaşan"
olduğunu söyledi. Kıbns
Rum Kesimi Savunma
Bakanı Yannakis Omiru
ise , Avrupa ülkeleri ile
ABD'nin tepkisine rağmen
uiun menzilli uçaksavar
fiize sistemini
kuracaklannı söyledi.
Epmeni
seçimlepfnde
hile yapıldı'
• ERİVAN (AA) -
Ermenistan'da Pazartesi
günü yapılan devlet
başkanlığı seçimlerine,
önemli ölçüde hile
kanştınldığı
bildiriIdi.Seçimleri izleyen
Avrupa Güvenlik ve
tşbirliği Teşkilatı'ndan
(AGtT) yayınlanan
bildiride. ilk turu Pazartesi
günü yapılan devlet
başkanlığı seçimlerinin
4'te birine her türlü hilenin
kanştığı belirtildi.
Bildiride, 30 Mart
tarihinde ikinci turu
yapılacak seçimlerin,
"doğru ve şeffaf" bir
ortam içinde geçmesi için
yeniden çağnda
bulunuldu.
Dışişleri Bakanı İsmail Cem AB-Kıbns Rum kesimi görüşmeleri öncesi Cumhuriyet'in sorulannı yanıtladı
'Atina Avmpa'yı uyutmuş'LALE SARIİBRAHİMOĞLU
ANKARA-Dışişlen Bakanı İsmailCera. Yu-
nanistan'm sorunlann Lahey Uluslararası Ada-
let Divanı'na götürülmesi konusunda başta Av-
rupa Birligi (AB) ülkeleri olmak üzere herkesi
'uyuttuğunu' belirterek birliğin Dönem Başka-
nı Ingiltere'yi de Rum ve Yunan yanlısı politi-
kalar izlemekle suçladı.
Dışişleri Bakanı Cem, Yunanistan'ın Rum
kesiminde inşa ettiği Baf üssünü 25 mart milli
gününde açmaya hazırlanması ve AB'nin de
adadaki bölünmüşlüğü derinleştirecek bir giri-
şimle 31 marta Rum kesimi ile tam üyelik gö-
rüşmelerine başlaması öncesi Cumhuriyet'in
sorulannı yanıtladı.
Rum kesiminin tek yanlı olarak AB ile tam
üyelik müzakerelerine başlamasına karşı da Tür-
kiye. tüm AB üyesi ülkelere büyük olasılıkla
mektup yazarak Ankara'nın Kıbns'taki garan-
törlük statüsüne ilişkin hukuki durumunu anla-
tacak. Bakan Cem, AB Dönem Başkanı tngil-
tere Dışişleri Bakanı Robin Cook'un. Rum Yö-
netimi lideri Glafkos Klerides'in birliğe üyelik
müzakerelerine KKTC'nin katılımı konusunda
getirdiği önerileri "cömert" olarak nitelendirdi-
ğinin anımsatılması üzerine Londra'nın Rum
ve Yunan yanlısı politikalar izlediğini ima etti.
Cem şöyle dedi:
"tngOterebeffi birpoütikagikföyor. 1ngfltere'nin
Almanya Başbakanı Kohl'ün halefi Schaeuble
Türkiye Avrupa'ya fazla gelir'
BERLİN (Reuters) - Almanş a Başbakanı
Helmut Kohl'ün halefi olarak gördüğü
danışmanlanndan Wolfgang Schaeuble,
Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB)
alınması konusunda kuşkulan olduğunu
belirtti.
Schaeuble, Berlin'de düzenlenen bir konulu
konferansta yaptığı konuşmada
"Türkhe'nin Avrupa ile bütünleşmesinin
tek yolunun AB üyeliği olduğuna ilişkin
kuşkulanm var. Bunun Avrupa için çok
fazla olduğunu düşünüyorum. Bütün
bunlan sindirmemiz gerektiğini
düşündükçe karnıma ağnlar gjriyor" dedi.
Schaeuble. AB'nin Türkiye'yi Avrupa'nm
bünyesine almak için "yeni yapılanmalar"
oluşturması gerektiğini belirtti. Wolfgang
Schaeuble, AB ile Rusya arasında da
benzer bir ilişki oluşturulması gerektiğini
savımduğunu söyledi.
güttüğü politika 'Türldye ve KKTC her şeyi ka-
bul etsin, Rum kesiminin bütün önerileri kabul
edilsin. Türkiye'de bunu kabul ermeye KKTC'yi
özendirsin ve bu şekilde çözüm bulunsun." İngü-
tere "Türkler azmhkmış gjbi her şeye evet desin.
Kıbns'ta tek muhatap de\ let olarak Rumlarvar-
dır' yaklaşımı ile işi tatirva bağlamak isti>or. Çün-
kü AB haklı olarak kıbns'ın başuıa çok ciddi iş-
ler aşabileceğini görüyor. Rum kesiminin tam
üyeliği konusunda başlatılacak sflreç herkesuı
canını sıkacak.AB'nin bu sürecedahilolması hoş
bir durum vararmavacak."
İngiltere'nin Iskoçya bölgesinin Edinburgh
kentinde geçen hafta sonunda yapılan AB top-
lantısında. Türk tarafı katılsın katılmasın Rum
kesimi ile tam üyelik müzakerelerinin önceden
planlandığı gibi 31 martta başlatılması karan
almmıştı. Cem, Ege sorunlannın Uluslararası
Lahey Adalet Divanı'na götürülmesi yolunda-
ki Atina tezleriyle ilgili olarak "Yunanistan,
DevlerJer Hukuku'nun yalnızca Lahey"den iba-
ret olduğu izlenimini vermiş vebu konudada AB
ülkeleri dahil herkesi uyutmuş" dedi. Cem bu söz-
leri ile üstü kapalı olarak geçmiş yönetimi. Tür-
kiye'nin tezlerini iyi anlatmamakla suçladı.
Devletler hukukunun sorunlann çözümünde
yalnızca Lahey'e gidilmesini öngörmediğine
işaret eden Cem. bunun Türkiye'nin de önerdi-
ği hakemlik gibi müesseselerin çalıştmlmasını
da kapsadığına işaret etti.
Yunanistan Ege'de Türkiye ile kıta sahanlığı
ve Kardak'ın hangi ülkeye ait olduğunun belir-
lenmesi olmak üzere yalnızca iki sorun bulun-
duğunu savunuyor ve bu sorunların çözümü için
de Türkiye'nin Lahey'in yargı yetkisini tanıma-
sını istiyor. Ancak Atina kendisi Lahey'in yar-
gı yetkisini güvenlik konulanna çekince koya-
raktanımış bulunuyor. Böylece Yunanistan Lo-
zan Anlaşması'na aykın olarak silahlandırdığı
Ege adaları konusunda Lahey'in yargı yetkisin-
den kaçıyor. Türkiye'nin Ege'de sorunlannın
çözümü konusunda getirdiği önerileri geri çe-
viren Yunanistan'ın böylece köşeye sıkıştığına
işaret eden Cem "Son 7-8 aya baktığımızda ba-
şarıh olduğumuzalan olarak Yunanistan'ı görü-
jorum" dedi. Görüştüğü ABD \e Batılı muha-
taplannın, Türkiye'nin Ege konusunda sorum-
lu ve uzlaşmacı davrandığını gördüklerine işa-
ret eden Cem şu görüşleri dile getirdi: " Yuna-
nistan sürekli Türkiye'nin bu olumlu girişimle-
rine 'Hayır' diyor. 'Yunanistan banştan yana,
Türkiye Şahindir' imajı değişti. Çünkü biz ah-
lak ve mantık planında haklüığımızı koyduk.
Bana hiçbir muhatabım 'haksızsın' diyemiyor."
Niikleer atık
trenine tepkiDış Haberier Servisi - Alman-
ya'nın güneybatısındaki VValheim
kentinden 600 kilometre ötedeki
Ahaus kentindeki depoya nükleer
atık taşıyan tren. çevrecilerin ey-
lemlerine karşın yola çıktı.
Almanya'nın batısından doğu-
suna 6 konteyner dolusu nükleer
atık taşıyan trenin geçeceği rota-
da geniş güvenlik eylemleri alın-
dı. Trenin son durağı olan Aha-
us'ta 10 bin polis ile 6 bin çevre-
ci treni bekliyor. Güvenlik güçle-
ri. Ahaus'ta. raylarda orurma ey-
lemi yapan 300 eylemciyi basınç-
lı su sıkarak dağıttı. Ahaus'ta 400
eylemci polis tarafından gözaltına
alındı.
Treni korumak için toplam 30
bin polisin görevlendirdiği belir-
tildi. Trenin Walheim'dan ayrıl-
^Aiasından kısa bir süre sonra kon-
' T*oyu koruyan bir polis memuru
bir trenin çarpması sonucu öldü.
Greenpeace örgütünün bildirdi-
ğine göre tren Gundremmingen
ve Neckanvestheim santrallanna
ait 60 bin ton nükleer atık taşıyor.
Yükleme yapılmasını önlemek için
santrallann önünde toplanan yüz-
lerce gösterici polis tarafından da-
ğıtıldı. Kendilerini raylara zincir-
leyen 10 eylemci. trenin. yola çık-
tıktan bir saat sonra durmasına ne-
den oldu. Tren, 5 kilometre sonra
ise kendisini betonla raylara sa-
bitleyen bireylemci yüzünden ray
değiştirmek zorunda kaldı. Kon-
voy, trenin geçeceği rotadaki ray-
lann altına tüneller kazıp içine gi-
ren iki eylemci nedeniv le de bir sü-
re durdu.
VValheim yakınlanndaki Neckar-
vvestheim santralının bacalanndan
biriyse 4 Greenpeace militanı ta-
raündan işgal edildi. Önceki gün,
Görringen kentinde polisle 150 ey-
lemci çatıştı. Alman çevreciieri nükleer atık yüklii treni durdurmak için ellerinden geleni yapıyor.
Kıbns
Londra'da
üs sıkıntısı
SERKAN DEMtRTAŞ
ANKARA - Ingiltere'nin Güney Kıb-
ns'ta bulunan Dikelya ve Ağratur askeri üs-
lerinin geleceği tehlikeye girdi. Güney Kıb-
ns Rum Yönetimi'nin askeri üslerden kur-
tulmak istediği. yakın gelecekteki bir AB
üyeliğini bu amaç için de kullanabileceği
kaydedildi. 1991'deki Körfez Savaşı'nda
da etkin biçimde kullanılan üslerin,
ABDnin Incirlik'teki gücünden sonra böl-
gedeki en stratejik askeri varlıkolduğu bil-
diriliyor.
AB Dönem Başkanlığı'nı sürdüren In-
giltere ile tam üyelik görüşmelerinin baş-
latılacağı Güney Kıbns arasında sessiz bir
üs gerginliği gündemde. Kıbrıs'ta 1960
anlaşmalanna dayanarak Dikelya ve Ağ-
ratur üslerini bulunduran lngiltere, Rum-
lann yakın gelecekte AB'ye ginnesi du-
rumunda askeri varlığının hukuki zemini-
nin bozulup bozulmayacağını araştınyor.
lngiliz diplomatlar, 1960 anlaşmalannın,
Kıbns'ın AB'ye ginnesiyle bozulmaya-
cağını öne sürerken Yunanistan ile ortak
savunma doktrini geliştiren Rumlann bü-
tün olasılıklan değerlendireceği bildirili-
yor.
Kıbnslı diplomatik kaynaklar, AB'ye
girmek isteyen Rumlann bir amacınm da
üslerden -kurtulmak" olduğunu, bunu za-
man zaman açıkça söylemekten çekinme-
diklerini bildiriyorlar. lngiliz egemenliği-
nin sadece yüzde 3 olduğu adada, üslerin
civannda sürekli gerginlikyaşandığmı be-
lirten kaynakJar, Rumlann askeri bölgele-
re tecavüzde bulunduklannı bildiriyorlar.
lngiltere'nin Türkiye Büyükelçiliği'nde
siyası işler bölümünden sorumlu diplomat
Jon Benjamin. Güney Kıbns Rum Yöne-
timi'nden adadaki lngiliz üslerine ilişkin
herhangi bir öneri ya da istek gelmedigi-
ni belirterek "Adadaki üsler Türkiye, fn-
gütere. Yunanistan ve adadaki iki toplum
liderlerinin 1960'da imzaladıklan Kuru-
hış Anlaşması uyannca İngiltere'nin ege-
mentoprağıdır'" dedi. Benjamin, hüküme-
ti ile Kıbns Rum yönetimi arasında üsle-
rin günlük işleyişi ile ilgili olarak düzenli
temaslar bulunduğunu kaydederek üslerin
stratejik önemini şöyle açıkladı:
"İngütere adadaki askeri varhğına çok
önem vermektedir. Üsler, Körfez Savaşı 9-
rasında ne kadar yarariı olduklannı mü-
kemmel bir şekilde gösterdiler; aynı şekfl-
de son lrak bunalımında da gündeme gel-
dfler."
Üslerde hava ve kara kuvvetlerinden
oluşan güçlü bir askeri yapı bulunuyor. .
Üsler, ABD'nin Adana- Incirlikl'tekvüşsü- j]
nün ardından ikinci en stratejik askeri var- 'J
lık olarak değerlendiriliyor.
AKKA Kafkasya'ya giremiyorMOSKOVA (AA) - Rusya,
Avrupa'da konvansiyonel
kuvvetlerin indirimini öngören
AKKA Anlaşması'nın
öngördüğü limitlere özellikle
Kuzey Kafkasya bölgesinde
uymadığını açıkladı.
Rusya Genelkurmay Başkanlığı
Operasyonel Daire Başkanı
Orgeneral Yuri Baluyevski dün
yaptığı açıkîamada. AKKA'da
kanat bölge olarak tanımlanan
Kuzey Kafkasya'da durumun
oldukça gergin olduğunu. bu
nedenle bu bölgede. AKKA'nın
(Avrupa'da Konvansiyonel
Kuvvetler Antlaşması)
belirlediği silah miktarlannın
üstünde silah bulundurduklannı
belirtti. Baluyevski "Bu
bölgede çok yüksek düzeylerde
askeri varlığımız olmalı.
Limhierin üzerinde silah ve
askeri, bazı bölgelerde geçici
olarak tutma hakkı AKKA'da
var. Biz de bu hakkımızı
kuUanryoruz" dedi.
AKKA'ya taraf diğer ülkelerin
büyük çoğıınluğundan bu
konuda anlayış gördüklerini
belirten Baluyevski. bununla
birlikte bazı ülkelerin anlayış
göstermediğini söyledi.
Birükler savaşa hazır
Rusya'nın herhangi bir askeri
bölgesinden daha yüksek
oranda askeri varlığı Kuzey
Kafkasya Askeri Bölgesi'nde
tuttuklannı anlatan Baluyevski
"Buradaki biriiklerimizin
muharebe hazırlıklan da en üst
düzeyde. Çeçenistan'daki
durum benzeri bir gelişme
veniden ortaya çıkarsa çaresiz
kalmay^cağız" dedi.
Kuzey Kafkasya. SSCB
döneminde ımzalanan
AKKA'da, karşı taraf olan
NATO bölgelerine sınır olması
dolayısıyla "kanat bölge"
olarak tanımlanıyor. Kanat
olması dolayısıyla da buradaki
silah sayılannın, AKKA'da
belirtilen limıtlerde kalması
gerekiyor.
SSCB'nin çökmesinden sonra
şartlann değiştiğini ve bu
nedenle bu bölgedeki limitlerin
yükseltilmesi gerektiğini
savunan Rusya, bu konuda
itiraz eden Türkiye ve diğer
ülkeler ile bir uzlaşma
sağlamıştı. Bu uzlaşma
sonrasında kanat bölge olarak
tanımlanan alanın kapsamı
daraltılmış. Kuzey
Kafkasya'nın bazı bölgeleri.
silah limiti uygulanan
bölgelerin dışına çıkarılmıştı.
Böylece Rusya bölgede daha
fazla silah bulundurma imkânı
elde etmişti.
Buna karşın General
Baluyevski'nin yaptığı
açıklama, Rusya'nın bu
değişikliklerden de tatmin
olmadığını ortaya koydu.
Bu bayramda tatil yapın.
CLUB TEOS VILLAGE, antik Teos kentine birkaç kilometre
uzaklıkta, 600 nf'lik havuzu, çocuk havuzu, özel plaj ve
koyu, iki katlı Türk evleri, anfitiyatrosu, diskosu, çarşısı,
rüzgâr sörfünden dalgıçlığa, atçılıktan okçuluğa,
basketboldan bilardoya olağanüstü spor imkânlarıyla, tatil
yapmak isteyenlere özel bir köy.
Bu tatilde mutlaka CLUB TEOS
VILLAGE'a gelin, farklı bir tatil
geçireceksiniz.
• Rüzgâr sörfü • Kano • Deniz
bisikleti • Mini golf • Masatenisi
• Tenis • Voleybol • Basketbol
B E D A V A
Sabah ve akşam açık büfe
(şarap ve meyve suyu dahil)
5 G E C E 6 G Ü N
YARIM PANSİYON
0-4 yaş ücretsiz, 5-12 yaş %50 indirimlidir.
2 5 . 5 0 0 . 0 0 0 . - T L
CLUB TEOS VILLAGE, Izmir'e
50 km. Seferihisar'a 8 km.
Sığacık'a 2 km uzaklıkta.
CLUB TEOS VILLAGE
Rezervasyon Tel: 0 232 745 74 67 Faks: 0 232 745 74 75
Club Resort
ATLANTIS
çünkü:
TANRILAR CENNETTE TATİL YAPAR
1.SINIF TATİL KÖYÜ
Zengin açık büfe, limitsiz şarap,
sıcak-soğuk klima, her türlü spor aktivitesi,
özel programlı çocuk kulübü,
olağanüstü gece eğlenceleri
Farkı, siz de
yaşayın!
Neptün Village Sığacık - İZMÎR Tel.: 754 74 55 - 56 - 57
bayram için rezervasyon gereklidir.
6 gün 5 gece
T.P. 35.000.000.-TL.
SERİK KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN
1988 1158
Serik Kökez mahallesı Taşlıklar mevkıınde bulunan 281 m2'lık 89 ada. 49 parsel no'lu nizalı yerin mah-
kememızde ıcra kjlınan yargılama netıcesınde. Da\ acı adma tescılıne karar \ eriltniş olup adresı tespıt edile-
meyen davalı Abıdin. Şaban oğluna T
201 sayılı teblıgat kanununa göre kararın neşnnd«n ıtibaren 15 gün son-
ra tebligı edılmış sayılacağı ılanen duyıırulur 9.3 1998 Basın. 11365
GÜNLÜGU
HAKAN AKSAY
Tuvaletlere
prezervatrf
Moskova'da cinsel hastalıklann hızla
artması nedeniyle başkent yönetimi
acil önlemler alıyor. BunlarrJan biri de
kentin değişik yerterine bozuk para
karşılığı içinden prezervatif çıkan
otomatik makinelerin yerieştirilmesi. Bu
"prezervatif-matikler" gece
kulüplerine, diskoteklere, benzincilere,
sinemalara, garlara ve genel tuvaletlere
yerleştirilecek.
Geçmişe özlem
azalmıyor
17 Mart 1991 'de yapılan referan-
dumda halkın büyük çoğunluğu
Sovyetler Biriiği'nin dağılmasına
karşı çıkmıştı. Aynı yılın sonunda
parçalanan devletten geride kalan-
iar arasında geçen günlerde yapı-
lan anket şunu gösterdi: Halkın
yüzde 66'sı SSCB'nin yıkılmasın-
dan dolayı hâlâ üzgün. "İyi oldu"
diyenlerin oranı ise sadece yüzde
15.
Lobicilikte güçlü adım
Moskova'daki Türk
işadamları birkaç ay
önce Türkiye-Rusya
ilişkilerinin
gelişmesine katkıda
bulunmak amacıyla
bir organizasyon
kurdular. Adı Rusya
Türk Işadamlan Birliği,
kısaca RTİB. Bir
yandan Türkiye'nin
Rusya'daki lobicilik
faaliyetinde önemli
görev üstlenen RTİB,
öte yandan da
Ankara'yla kurduğu
sıkı ilişkilerın
yardımıyla Türkiye'nin
dikkatini stratejik
önem taşıyan Türk-
Rus ilişkilerine
çekiyor. Üye sayısı
kısa sürede 250'yi
aşan Birlik, geçen
günlerde ilk
kongresini topladı.
RTİB kongresi;
Başbakan Mesut
Yılmaz'ın kutlama
mesajından Rusya
Dış Ekonomik Itişkiler
Bakanlığı temsilcisi
Valeriy Kononov'un
konuşmasına, 500
civannda katılımcıdan
multivizyon
gösterisine kadar
Moskova'nın şu ana
dek tanık olmadığı bir
forum oldu.
Birlik Başkanı Ali
Ihsan Akıskalıoglu, bu
tür örgütlenmelerin
sakınması gereken iki
tehlikeye dikkat çekti:
Birincisi, şu ya da bu
şirketin veya şirketler
grubunun aleti olmak;
ikincisi, siyasal parti
ve akımların oyuncağı
haline gelmek. RTİB
şu anki görünümüyle
bu iki hastalığa karşı
da aşısını yaptırmış
görünüyor. Merkezi
Moskova'da bulunan
Işadamlan Biriiği'nin
ekonomik
araştırmalar ve
danışmanlık
hizmetlerinden
Rusya'nın çeşitli
bölgelerine geziler
düzenlemeye ve
kitaplar çıkarmaya
kadar bir dizi ciddi
hedefi var. Bu
hedefler ulaşmak için
gerekli isteğin
dışında, organizasyon
yeteneği ve finans
gücü de RTİB
açısından sorun
görünmüyor. Bu tür
örgütlenmelerin
artması ve
güçlenmesi,
yurtdışında lobidk
faaliyeti konusunda
zayıf kalan Türkiye
resmi organlan
açısından yeni bi'
fırsat ve sorumluıuk
anlamına geliyor.
Sessiz ulusal
marş
Rusya ulusal marşına hâlâ söz
bulunamadı. Başkan Boris Yeltsn
ulusal marş için önerilen 300 kadar
şiirin bir an önce incelenmesi
yolunda pariamentoya baskı
yapıyor; ama parlamentonun "cıha
iyisini bulmak" gerekçesiyle ağrlan
alması Rusya'yı yıllardır sessiz uusal
marşa mahkum etmiş durumda