Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 21 MART 1998 CUMARTESİ
OLAYLAR VE GORUŞLER
Her Şey Paraya Bağlı Değildir
Prof. Dr. TURKAN SAYLAN Çagrfoj YaşamıDesteklemeDerneğı
Genel Başkanı
• • lkemızm bugunku çık-
U
mazdan kurtulmasını, ço-
ğunlukla ekonomık sorun-
lara, para>a yenı ınsan
gucune >a da yasa ve sıs-
tem değışıklıklenne bağ-
lar, bunlann da bızım elımızde olmadı-
ğına karar venp. kendımızı. eylemsız-
lık. duşunmeme v e uretımsızhkkısırdon-
gusuıçuıetutsakedenz 0>sa,hıçbırya-
sa, anayasa değışıklığı. parasal katkı ve
yenı ınsan gucu olmadan vapılabılecek
ne çok şey bızı yenı tt
artır
'lara goture-
bılır yeter kı tek tek bıreyler \e de halk
olarak bunlan duşunehm ısteyeltm \e
eyleme donuşturelım
Günumuzde tektekherınsanın,ken-
dısıyle yuzleşıp bır ozeleştın yapması.
bılgı becen \e zamanını yetennce ya-
rarlı kullanıp kullanmadığını. kendını
gefıştırme. yakın çe\resıne katkı ışın-
de durustluk. ılkelılık. kazandığını hak
etme vb ınsanlık değerlennı yetennce
benrmseyıp benımsemedığını ve uygu-
layıp uygulamadığını denetlemesı sor-
gulaması, bunu bır "yaşam biçemi (us-
lubu)" olarak algılaması. hıçbır yatın-
mı gerektırmeyen bır kaynak kazanımı
değıl mıdır9
Yaşamın anlamını, çalma çırpma, za-
yıfı ezme, nufuz tıcaretı. dın somurusu
vergı kaçakçılığı yalan dolan dışında,
onurlu ve erdemlı olma ve boylece ka-
labılme olarak algılamayı yakalayan bır
ınsan, sıyasetçı. yurutme >asama ve
yargının. yanı ulusun temsılcısı oldu-
ğunda, v a da ast-ust konumda burokrat,
jşadamı. şırket yonetıcısı, kasap, ma-
jıav oğretmen ev-ışkadını olsa, bugun
ülkemızı karmaşa ve karanlığa, yoksul-
luk ve yoksunluğa çeken açmazlar ger-
çekleşebılır mı9
Pek çoğumuz. otontenın, saygı v e sev -
gıye karşısındakını kuçumseme yenne
değer vermeye dayandığını karşılıklı
bılgı ve becen gelıştmp ortak sonuçla-
ra vardıkçakalıcı ve anlamlı olduğunu,
bağınp cağırma, çağdışı şekılde ve ge-
reksızce cezalandırmak yenne, başan-
>ı odullendırmekle sağlanabıleceğını
bır turlu algılayamamaktadır Tum ın-
sanîann eşıtlığıne yurekten manıp oz-
yaşamımızı, tum davranışlarımızı bu
evrensel kurala gore kursak. kurabılsek,
ne çok çatışma ve olumsuzlugu onleye-
bılınz'
Kendımızı saydırmak ıçın, altımız-
dakılenn karşısma, suslu v e yuksek kol-
tuldarla, sayısız ve pahalı, alay edermış-
çesıne pahalı ve yabancı arabalarla, on-
larca koruma ve eskortlarla, anlamsız,
ışgucunu ve suresını yok eden. yollan
tıkayan ve herkesı canından bezdıren
uğurlama ve karşılamalarla çıkmamı-
zvn hıç ama hıçbır gerçek anlam taşıma-
dığını halkın butun bu gostenlerden
bezdığını ne zaman anlayacağız9
Yalnız
bu çağdışı saltanatın ve harcamalann
kalkması bıle arö hanesine geçmemızın
temelını oluşturacaktır
TBMM'yı. ınsanlararası ılışkılenn ın-
sanlaştığı. kav ga, kuftır, hakaret ve de-
magojının, saatler suren boş laflann ye-
nnı, saygılı bır yurtseverlık, akıl. man-
tık, deneyım ve bılgmın, katkının akta-
nldığı bır platform halıne getırebılsek.
boylece hıçbır yatınm yapmadan. para
harcamadan her akşam TV'lerde. onla-
nn bu venmlı gınşımlennden. anlamlı.
saygın ve tutarli davranışlanndan ya-
rarlanabılsek, kendımızı gelıştınp ulke
v e durrya sorunlannt. çozumlennı onlar-
dan oğrenıp ışımıze gucumuze, v annı-
mıza guvenle ve dort elle sanlabılsek
Hıçbır yalanın, uçkâğıdın, bedelsız
ıthalatın çetenın, mafyanın, siyaset-ti-
caret-Carikat yolsuzluğunun cınavetın,
gızlı orgutun.yasadışılığın sonsuzadek
ortbas edılemeyeceğını ve bu dunyada
ınsanca v aşamak ıçın hukuka, hukukun
ûstunluğune. durustluğe, namusluluğa
her zamandan çok gereksmımımız ol-
duğuna bır karar venp, tum bu pıs ışle-
re noktayı koyuversek yaptıklanmız-
dan annmak ıçın cezamızı çekmeyı ve
bundan boy le, başka masum ınsanlan ba-
taklığa suruklememeyı kabul etsek, hıç
para pul gerekmeden temızlenıp yola ye-
nı bır yurek ve kafayla koyulamaz mı-
yız9
Tum zengın yoksul yurttaşlar olarak
vergı odemeyı namusborcubılsek ve du-
ğun sunnet gıbı aılesel kutlamalan, mıl-
yarlar harcanan guç gostensı durumu-
na donuşturmekten vazgeçsek. acaba
butçeye katkımız ne denlı artar9
Sosyal devletın temel gorev ı olan sağ-
lık ve eğıtımde yazbozlar yenne, para
ve eleman yokluğunu ozur saymaktan
vazgeçıp doğru sayıda, doğru ınsana.
doğru yerde gorev lendırme yapabılsek
atama ve yerdeğıştırmelerde sayın mıl-
letvekılı ve bakanlanmızın. yuksek bu-
rokratlanmızın ve dostluk ılışkılenmı-
zın tumunu rafa kaldırsak nasıl olur der-
sınız9
Dev let kurumlan ve KİT'lere durma-
dan yenı kadrolar alıp, bunlan el altın-
dan dostlara dağıtmak, goruntuyu kur-
tarmak uzere gosteımelık sınavlar yap-
mak yenne. var olan kadrolu-boş otu-
ranlan değerlendırsek ve yenı ışgucu-
nu bürokrasıde değıl uretımde görev-
lendırsek, yıne artılara geçmez mıyız9
Okullaşmayı. ılkveortaeğıtımdekız-
erkek eşıtlığını sağlamak v e nufus plan-
lamasını ulke çapında gerçekleştırebıl-
mek ıçın yurttaşlan ozendıncı, "vergi-
>i azaltma, almama" gıbı onlemler ala-
rak nasıl bır katılım ve coşku sağlana-
bıleceğını burokratlanmız v ekıllenmız
hıç duşunurve yaşama geçırmeyı dener-
ler mı9
Çok çok buyuklenmız uçak araba,
lojman yazlık konutvb devletaraçve
mülku alımlanıubir on >il dondursalar,
cebımızden bıraz daha az para çıkmaz
ya da bır o kadan eğıtıme sağlığa kay-
mazmı9
Gerek SSK'yı, gerekse Saglık Ba-
kanlığı'nı ve de ılerde ozel sıgortalan ba-
tıracak olan aşın ılaç tuketımı ve luks
tetkık modasını şapkamızı onumuze
koyup. gelışmış sosyal dev letlenn dene-
tım mekanızmaMnı uygulayarakkontro!
altına almak ve bılınçlı şekılde yozlaş-
tınlmış sosyalızasyon sıstemını en doğ-
ru şekılde uygulamak varken yenı re-
formlar aramanın, bunun ıçın de para ve
ınsan gucu çıkmazına saplanmanın ger-
çek çozum olduğuna ınanmak olası mf
Kentlenn on gorunum ve yeşıl alan-
lannı nufuzlulara. para babalanna peş-
keş çekıp, nefes alınan ormanlan yok
edıp. nukleer santrallara onay vereceğı-
mıze, hıç masraf etmeden yeşılı ve do-
ğayı gelecek kuşaklara. onurumuzla ıle-
temez mıyız9
Yeter kı o korkunç açgozlenmızı, top-
raktan önce. akıl ve sağduyuyla doyu-
rabılsek bır kez1
Guvenlık guçlenmıze. yetıştınlırken,
halka, gençhğe, emekçılere memurla-
ra, haksızhklara, yoksunluklara tepkıle-
nnı. demokratık yolla gosterenlere yan-
lı davranmamalan, saçlanndan süriik-
lememeleri, herkesi dehşete ve güven-
sizliğe > önelten >argısız infazlar yapma-
malan oğretılse bız yurttaşlan koru-
makla ödevlı bu genç. yağız delıkanlı-
lar. otuz altı saat yenne sekız saat ınsan-
ca gorev yapıp ınsanca duşunup davran-
ma yetılennı > asal hakJannın dışına çık-
mama kararlannı kullanabılseler, hıç-
bır para \ e ınsan gucu gerekmeden top-
lumsal banş ıçın guzel ve anlamlı bır
adım atılamaz mı9
Bır de çağdaş, laık, demokratık bır
ulke olma yolunda gencılığe (ırtıcaya)
odun vermeden adımlar atabılsek, uy-
garlığa, hızla gelışen teknolojıye. kısa-
cası bılımsel gelışmelere ulaşmayolun-
dan aynlmasak'
Turkıyemızde bırçok olumsuzluğa
karşın anlamlı ve venmh bütunleşme-
nın temellennı atan, pınl pınl kalkınma
projelen ureten yonetıcılere de rastlı-
yor, umutlanıyoruz lşte Sıırt ValısıOs-
man \cun Hakkân Valısı Nihat Can-
polat Istanbul Valısı Kutlu Aktaş, Şır-
nak'ın eskı tdıl Kaymakamı Hüseyin
Pariak, Cızre Kaymakamı MuminHey-
betfi. Guçlukonak Kaymakamı Mehmet
Canoğlu, Bıths-Adılcevaz Kaymakamı
UfukSeçilmiş Kars ın Dıgor Kaymaka-
mı Mustafa Adıguzel. Selım Kaymaka-
rru Mustafa \ardımcı Kağızman Kay-
makamı Sulej man Erdoğan ve daha nı-
ce guleryuzlu. yaratıcı. halkın gerçek
yonetıcılen ınanıyorum kı, ülkemız
uzenndeoynananoyunlann,"kâşeyidö-
nüculerin". "Benim memurum işini bi-
Hr" dıvenlenn yarattığı toplumsal soy-
suzlaşma ve yozlaşma, bılınçlı, kendı-
ne ve yurttaşlanna saygılı tum durust ve
erdemlı ınsanlann ortak çabalanyla yok
olacak ve er geç aydınlığa, terruzlığe. sev-
gı ve saygının ûstunluğune kavuşula-
caktır
ARADA BİR
U. BASHt AKGİRAY
'ıHukukçu, Eskı Mıllenekılı
• •Anayasal Suçsa.
• Anayasa Mahkemesı'nın Refah Partısı'nı ka-
patma karanndan sonra, yazılı ve gorsel basında
ibır pışmanlık, bır garıp ozur dıleme yanşı gozlen-
îmeye başlandı Daha dun, RP yonetıcılerı ve bır
Ibolum yandaşlarının demokrası ve laıklık karşıtı
!soz ve davranışlan karşısında, "Savcılar nere-
'de
9
" yakınmasında bulunanlar bıle bır sure once
'"RP'nın kapatılmasına uzulduk, demokrasılerde
partıkapatılmamalı "gıbısozlerleşaşılasıbırtu-
,"tum sergılemışlerdı
r- Oysa:toplumsal duzenı sağlamak, demokrası
've onun getırdıği ozgurluklen Voruyabılmek an-
•cakyasalaraaykffi herturiu davternşırı beffi bîryap:-'"'
tırımla karşılanması ıle olanaklıdır Suç ve ceza,
ınsanlann toplu yaşama geçmesı ıle bıriıkte var ol-
muştur Bugun, demokrasının tum boyutları ıle
uygulandığı ulkelerde de suç, cezasız bırakılma-
maktadır Aslında ceza yasalan da bunun ıçın var-
dır
Bılındığı gıbı ceza yasalan, bıreylenn ozguriu-
ğunu bağlayan ve gereğınde omur boyu surebı-
len hapıs cezalarını ıçermektedır Oysa bıreyı oz-
gurluğunden yoksun bırakmak demokrasıye de
ınsan haklanna da aykırıdır Ama kımse adam ol-
durenın ya da hırsızlık yapanın cezasız kalmasını
savunamaz
RP neden kapatılmıştır? Yasaya aykırı davran-
mıştır da ondan Bunun neresı demokrasıye ay-
kırıdır, anlamak mumkun değildir
Gerçekten anayasamızın değıştırılemeyecek
hukumlennden olan 1 maddesı, devlet şeklının
cumhunyet olduğunu, 2 maddesı devletın demok-
ratık, laık ve sosyal nıtelıkte bulunduğunu, 3 mad-
desı de bayrağımızın beyaz ay yıldızlı al bayrak
ve mıllı marşımızın Istıklal Marşı olduğunu kural-
lamıştır
Turkıye Cumhurıyetı Devletı'nın bu temel nıte-
lıklerıne karşın RP, genel başkanından en kuçuk
bınm başkanına, mılletvekılınden belediye başka-
nına kadar, 75 yıllık cumhurıyetı bır ışkence do-
nemı olarak nıtelemışler ve yıkılması ıçın kanlı ya
da kansız cıhat çağnsında bulunmuşlar, ay yıldız-
lı bayrak yenne, Arapça sozcuklerie donatılmış ye-
şıl bayraklarsallamışlar, Istıklal Marşımızagerek-
lı saygıyı gostermemışler, sarıklı, cuppelı, çarşaf-
lı gıysılerle açıkça yasalara aykırı eylemde bulun-
muşlardır Boyle bı, sıyasal partının, sıyasal yaşam-
da yer almasına demokratık, laık cumhurıyetın
suskun kalması beklenebılır mı?
Gorulduğu gıbı, RP yonetıcılerı ve yandaşları,
anayasanın değıştınlmesını yasakladığı 1,2,3'un-
cu maddelennı açıkça ve pervasızca çığnemek su-
retıyle bır anayasal suç ışlemışlerdır O halde ka-
patılmalıdır Oyle de olmuştur ve de doğru olmuş-
tur Hukuk, bır kez daha laık cumhunyetımızı ko-
rumuştur
Şerıat ozlemı ıçınde olan bır bolum polıtıkacı-
lar ve onlara destek sağlayan ve demokrası sa-
vunuculuğu yaptıklarını sanan bazı yazariar, do-
nek olarak nıtelenen bır bolum eskı solcular, par-
tı kapatmanın hıçbır sosyal ve sıyasal yarar sağ-
lamayacağını, RP'yıtutanlarınartarakyenı RP'le-
re yoneleceğını çunku çoğunluğun soldan, sos-
yal demokratlardan umudunu yıtırdığını bu neden-
le sol soylemlere sahıp çıkan RP'yı destekledığı-
nı savlamaktadırlar Oysa sıyasal alanda bu du-
şunceyı kanıtlayacak somut hıçbır olgu gorulme-
mıştır
Gerçekten 7O'lı yıllarda sosyal demokratların
umut konumuna geldığı donemde kullandıklan
soz ve sergıledıklen davranışlan ıle devamcılan-
nın sergıledığı goruntu arasında hıçbır benzeriık
yoktur Sol, "Emek, en yuksek değer" demıştır
"Su kullananın, toprak ışleyenın, ne ezen ne ezı-
len, hakça bırduzen" ozdeyışlerı ıle meydanlara
çıkmıştır Grev demıştır, sendıka demıştır
Şımdı bır de RP'nın toplantılarına, kongrelerı-
ne ve bır bolum yonetıcılerının soz ve davranış-
larına bakınız Inşallah, maşallah sozcuklenyle
başlayan tekbır sedaları ıle ınleyen, yeşıl bayrak-
ların sallandığı toplantılar, her sokağa bır camı
yapma gıbı, sadece dınsel amaçlı tutum ve dav-
ranışlar Bunlann sol soylemlerle ne gıbı bır ben-
zerlığı var Öncelerı sol dunya goruşunu benım-
semış bır kışının, bu tutum ıçınde buhjnan bır sı-
yasal partıye oy vermesı duşunulebılır mı?
Yağma Hasan'ın Böreği: Devlet Ormanlan
Doç. Dr. YÜCEL ÇAĞLAR
B
enzetmek >enndevse, moda oldu
artık dev let ormanlannın ormancı-
lık dışı amaçlarla kullanımlara tah-
sisedılmesı Maden kum\adataş
ocagı mı açacaksınız. otayol ya da
enerji taşıma hattı mı geçıreceksı-
nız, çop depolama ya da tunstık tesıs yatınmı mı
yapacaksınız yahut da vakıf unıversıtesı ıçın yer-
leşke mı kuracaksınız, dev let ormanlan ne gune
duruyor, yaparsınız başvuruyu ve kolaylıkla alır-
sınız 49 yıllık kullanma hakkını Ama ısteseruz,
yoksul, topraksız orman koylulennı "arazi sahi-
bi" yapıp sıyasal kazanımlannızı pekıştırebılırsı-
nız Tumbuolanaklanbegenmedıysenız "ozelor-
man statüsürtde" orman kurmak ıçın de devlet or-
manı arazısı tahsısı vaptırab'lırsınız hem detuç-
• brr karşılık ödemeden dafiası^ISh vejtfflRennı
Orman Bakanlığı personelıne yaptırtîp.diteceğı-
nız fıdanlan bedelsız sağlayabılırsınız Yîne yet-
medı sanınm tnsanlık halı, sozgelımı, bu kez de
gereklı harcamalan yapabılecek paranız olmaya-
bılır Hemen umutsuzluğa kapılmayın. "Ağaçlan-
dırma Fonu" v ar kolaylıkla y ararlanabılecegınız
Kısacası. Turkıye'de, "devlet ormanı" sayılan ara-
zılenn yagma edılebılmesının gerçekten de akıl-
lan durdurabılecek denlı çok yolu vardır Ustelık.
bu yollann onemlı bır kısmı da anayasal ve v asal-
dır Son gunlerde duyarlı kamuoyunda voğun ola-
rak tartışılan orman arazılennın tunzm yatınmla-
nna tahsıs edılmesı ıle ılgılı uygulamalar da bu ana-
yasal ve yasal yollardan bınsıdır
Bılındığı gıbı 1982 Anayasası'nın 169 madde-
sıne göre "Devlet ormanlannın miilkiveti devro-
lunamaz. Devlet ormanlan kanuna gore devietçe
yonetilir \e ışleülır. Bu ormanlar zaman aşımı üe
mulkedınıkmez." Ancak, aynı maddeve gore dev-
letormanlan, kamu yaran olduğunda, ırtifak hak-
kına konu olabilir. tşte. ne > apılıyorsa, anav asanın
oncelıkle bu yaptınmından guç alınıyor öneğın
2634 sayılı "nıriznri Teşvik Kanunu'nun 8 mad-
desıne gore "Turiznı alan ve merkederinde-. Ha-
zine'ye ait olan verlerfc ormanlar_." tunstık tesıs
kuracak yerlı ve yabancı kışılere sonradan 99 yı-
la uzatılabılecek bıçımde 49 vıllığma venlmek
uzere Tunzm Bakanlığf na tahsıs edılebılmekte-
dır Aynca. 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 1983
ve 1987 yıllannda yenıden duzenlenen 17 mad-
desıne gore de *T\ırizm alan \« merkezteri dışuı-
da kalan devlet ormanlannda kamu varan olan her
turlu buıa ve tesıs ıçın gerçek \e tuzel kışılere" yı-
ne 99 yıla uzatılabılecek bıçımde 49 yıllık tahsıs-
ler yapılabılmektedır Ek olarak. 2873 sayılı Mil-
li Parklar Kanunu'nun 8 maddesıne gore de "Tu-
nzm bolge. alan ve merkezleri dışında kalan milli
parklar \e tabıat parklannda, kamu yaran olmak
şartjyla. plan dahilinde, turistik amaçlı bina ve te-
sisler yapmak uzere gerçek ve tuzel kişflere™" 49
yıllığına arazı tahsıs edılebılmektedır Tunzm ve
Orman Bakanlıklan hemen çeşıtlı yonetmelıkler
hazırlayıp genelgeler yayımlayarak bu vaptınm-
lan uygulamaya geçırmış, ıkı bakanlık arasında bu
doğrultuda çeşıtlı bağıtlanmalar yapılmıştır
Açıktır kı, orman alanlannda tunzm etkınlıkle-
n de yapılabılır dahası, yapılmalıdır da Turkı-
ye'de"orman" savılan arazıler ve ozellıkle de or-
manlar, bu yonden son derece çeşıtlı ve onemlı ola-
naklar sağlamaktadır Doğal sayılabılecek orman-
lann varlığı, bıyolojık çeşıtlılık duzeyının yuksek
olması yeryuzu bıçımlen ve ormanlann ıçınde ve
bıtı^ıgınde yerleşık koylülenn yaşama gelenekle-
n. sofîyiltarda gıderek y aygınlaşan "yumuşak tu-
rizm" ya da "doga turizmi" etkınlıklerı yonunden
^^^flörkıye'f(|ri çekicılığını arfirmaktadır Denız-or-
*'«WMW ıç ıçelıginın her yanda gorulebıldığı Akde-
nız ve Ege kı> ılannda bu çekıcılık. tunzm etkın-
lığının "olmazsa olnıaz" koşulu olmaktadır Do-
layısıyla da, arazı rantı. bu yorelerde son derece
yuksektır \ynca. "devlet ormanı" sayılan arazı-
lerden başka tunzm yatınmı yapılabılecek arazı-
lenn kısıtlı olması ıse bu durumu pekıştırmekte-
dır
Bu nedenledır kı yerlı ve yabancı yatınmcılar
Ege ve Akdenız kıyılanndakı "doietormanı" sa-
yılan arazılere yönelmışlerdır Sorun bu son de-
rece olağan yonelımın orman ekosıstemlenne za-
rar vermeyecek bıçımde yonetılememesıdır Ne ya-
zık kı ne Orman ve ne de Tunzm Bakanlığı tunzm
yatınmlannın orman ekosıstemlenne hıçbır bı-
çımde zarar vermeyecek doğrultuda yonlendıre-
bılecekbıranlayışavedonanıma sahıptır Buyok-
sunluğun yaşamsal onemdekı bovutlan şoylece
sıralanabıhr
I) Ormanlan algılama btçimı yanuştm Hâlâ or-
manlann rasgele bır aray a gelmış ağaç ve ağaççık
topluluğu olduğu sanılmaktadır Orneğın, yûrur-
lüktekı orman yasasırun bınncı maddesıne gore "Ta-
bii olarak yetişen veya emekle yetiştirilen ağaç ve
ağaççık topluluklan yerkriy k birükte sayılır." Bu
"muhendisçe" anlayış, gıderek. ağaçsız olan ya-
hut da uzennde yetennce ağaç ve ağaççık bulun-
mayan arazılenn "orman" sayılmamasına. en azın-
dan ormancılık dışı amaçlara, orneğın tunzme
tahsıs edılmesınde herhangı bır sakınca gorulme-
mesıne yol açmıştır Sozgelımı, Orman Bakanlı-
ğı nın orman muhendıslıgı oğretımınden geçmış
eskı bır musteşan şoyle konuşabılmıştır "Doğal
ormanlar tunzmle vok ediüyor deniliyor-. Eğer
Turkıve'nın menfaaö varsa ve Turkıye ormanla-
n vok olup da ormanlardan sağlanan favda kaya-
lardan sağlanabılecekse ormanlan vok edıp kav a
yapahm; felsefemız bu."
II) Turkrve'de orman arazilerinin nerelerinde.
ne turden amaçlarla vararlaralabileceğine ifişkuı ay-
nnülı bflgiler uretilememıştir Turkıve de oıman-
lann ozellıklenne ılışkın belırlemeler, ormanlar-
dan sağlanabılecek urunlenn, ağırlıkla da nıcelı-
ğıne ılışkındır
Mıllı park, tabıat parkı tabıatı koruma alanı ya
da muhafaza ormanı gıbı ozel statuler kazandınl-
mış alanlar dışındakı orman arazılennın hızmet sun-
ma guçlen belırlenmemektedır Dolayısıyla da,
Turkıye'de, "orman" sayılan arazılenn hızmet
sunma olanaklanndan yararlanma planlan bulun-
mamaktadır Bu yoksunluk ıçınde, herhangı bır or-
mancılık dışı amaca. orneğın tunzme tahsıs edı-
lecek alanın devlet orman ışletmelennın orman ko-
ruma, ryıleştırme, genışletme ve venmlı olarak
ışletme amaçlanyla bağdaştınlabılmesı tumuyle
rastlantisaldır
Y
III) Tahsiskr orman ekoslstemlerinin "taşıma gû-
cu' yeterincebelırlenmedenyapılrrtakfadtr: Çun-
ku, fuTkıye'de orman ekosıstemlennıoçe|ıth kul-
lanımlannın nıtelığı ve yoğunluğu yonunden sa-
hıp olduğu taşıma guçlen bılınmemektedır Dola-
yısıyla, tahsıs yapılan amaç doğrultusunda kulla-
nımlann orman ekosıstemlennı ne vonde etkıle-
yebıleceğı de belırsızdır Bu durum. soz konusu
kullanımlann etkıleyebıleceklen orman ekosıste-
mının taşıma gucunün aşılıp aşılamadığınm denet-
lenmesıne de olanak vermemektedır
Turkıve'de orman ekosistemlerine zarar \enne-
y«cekturizmetkınlıklennınbıçımıvevoğunlukla-
n belirtenmemişrir. tlk akla gelen Antalva Be-
lek'te. Lludağda Marmans te Fethıye'de çarpıcı
orneklen çokça gorulebılecek buyuk olçeklı tunzm
tesıslendır Ovle kı, Orman Genel Mudurluğu,
uzunca bır donem. kamu yarannın yalnızca bu
turden tesıslere orman arazısı tahsısınde buluna-
cağı goruşuyle karar vermıştır Bu turden tesısle-
nn ıçınde bulundukları v e v eya çev relenndekı or-
man ekosıstemlennı olumsuz etkılememesı ger-
çekten de olanaksızdır
TV) Özeflflde devlet ormanlanndan tahsıs edil-
nıtş arazilerde kurulan turizm ışletmelennın hemen
hemen hıç binnde orman koruma onlemı aluuna-
maktadır. Ne vazık kı tahsıs yapan kuruluşlar
çoğunlukla, bu gereğın yenne getınlmesını bıle sağ-
layamamaktadır
Huzun vencı olan nedır bılıyor musunuz, bu yok-
sunluklar her zaman soz konusu ıdı ve bu turden
tahsısler her zaman yapıldı ve yapılıyor ve bızler
bu aymazlığın ay ırdına yenı yenı vanyoruz <\ma,
çok daha huzun vencı bır durum var ortada Yan-
lış temeller uzennde yanlış kavramlarla tartışılı-
yor ve sorun, butuncul bır yaklaşımla ele alınmı-
yor, sorunun toplumsal, kulturel, ekonomık ve do-
layısıyla da sı> asal dınamıklen kolay lıkla gozden
kaçınlabılıyor Pekı sorun çozumlenebılıyormu9
Bence bu sorunun yanıtı tum açıklığıyla ortada-
dır
Melahat Togar da...
1
988 vılının 13 Mayıs gunuydu
Boğazıçı Lnıversıtesı Mütercım-
Tercümanlık bolumu olarak kı-
sa bır sure once vıtırmış olduğu-
muzProf Dr AkşhGokturk unanısı-
na bır \azui Çevırisi Semineri duzen-
lemıştık Semınenn son oturumunda
vayınev ı mensuplan. çevın pıyasasının
çeşıtlı sorunlanndan soz etmışler, o
gunlerde ıçınde bulunduklan sıkıntılı
durumu dıle getırmışlerdı Çe\ ırmen-
lığe ılk adımlannı atmak uzere olan
oğrencılenmızın gozlennde endışe bu-
lutlan uçuşuvordu lşte tam o sırada
dmleyicı kıtlesınm ıçmderı ufak tefek
bır hanım soz aldı. kendı deneyımle-
nnden yola çıkarak çevırmen adavla-
nnı yureklendırecek kısa bır konuşma
vaptı ve salondakı afiır ha\a\ı bır an-
da dağıttı Bu ufak tefek hanım. daha
sonra kendısıy le çok ıv ı dostolduğum
cumhunvet donemınde yetvşen ılk ka-
dın yabancı dıl oğretmenlenmızden v e
çev ırmenlenmızden MelahatTogar dı
Gençlere. sorumluluk ısteven onurlu bır
mesleklen olduğunu ve bu uğurda ve-
receklen savaşımın mutlakaodullerKİı-
nleceğınısoyluyor buna ornekolarak
kendı vaşamınıgostenvordu Gerçek-
ten de Melahat Hanım dogru bıldıgı >ol-
da savaşımdan kaçmayan onurlu bır
ınsandı ve bu ozellığını bırçok kışıvi kız-
dırmak pahasma da olsa y aşammın so-
nuna dek korudu
Melahat Togar, Ataturk tarafından
Almanya'ya oğretmenlık eğıtımıne
gondenlen bır avuç Turk gencınden
bınydı Kendısıne yapılan bu yatınmı
hıçbır zaman unutmamış, 89 yıllık om-
runun son gunlenne kadar memleketı
ıçın çalışarak onun kulrurune hızmet
ermevı kendısıne ılke edınmıştı Al-
manvada oğretmenlık eğıtımını ta-
mamladıktan sonra edebıyat eğıtımı
gormek ıstedıyse de memleketıne go-
reve çağnldığı ıçın bu ısteğını gerçek-
leştıremedı Ilk gorev ı Haydarpaşa Lı-
sesi'nde Almanca oğretmenlığı ıdı
Atanması, Cumhunyet ıdeolojısının
kadm-erkek aynmını ortadan kaldır-
ma ılkesı doğrultusunda gerçekleştı-
nlmış, Melahat Hanım Ataturk un em-
nylebırerkekokulunaatanmıştı Ken-
dısı once bu durumu bıraz vadırgamış
ama kısa surede konusuna olan guven
ve egemenhğı sahıpolduğu hassas ada-
let duygusu ve ogrencılen ıle kurdugu
ıv ı dıvalog sayesınde sevılen \e sayı-
lan bır oğretmen olmuştu Buradâkı
vedı yıllık ogretmenlığını Erenkoy Kız
Lısesı ndekı yedı v ıllık gorev ı ızlemış
daha sonra da Istanbul Teknık Unıver-
sıtesı ndekı Almanca okutmanlığına
atanmış ve oradan emeklı olmuştu
Melahat Togar. memleketıne sayı-
sız oğrencı yetıştırdığı oğretmenlık go-
rev ıne koşut olarak, 1943 yılınıda ar-
kadaşı ve gönul dostu SabahattinAS'mn
yureklendırmesı ıle Hasan \li V ucel
başkanlığındakı Tercume Burosu nda
Alman edebıyatından çevinler yapma-
va başladı ve bu uğraşını omrunun so-
nuna dek surdurdu Boylece hem dılı-
mıze Mman edebıyatının temel vapıt-
lannı kazandırdı. hem de edebıyat aş-
kını tatmın etme olanağı buldu tlk çe-
vırdığı yapıt, Hölderlbı'ın Hypenon u
(1943) ıdı Çevmsıoldukçazorolanbu
ağıryapıtı. 1972'deGoethe'nın Mek-
tuplan(83 92)ızledı Sonra da sırasıy-
la Heıne'nınMektuplan"nı (83) Rıl-
ke'nın Şıır ve Mektuplan'nı (88, 94),
Gotrfried Keller ın Seldvvylalılar adlı
vapıtını(47 90) Heınnch, von KJeıst ın
Hıkavelen nı (52) Alman Edebıva-
tı ndan seçme Oykulen (83 87, 89,
94) Doğu Mman\azf nındanOrnek-
ler'ı (91). S. Lenzden Bır Karaborsa-
cı nm ltıraflan nı (86) Turkçe'ye çe-
vırdı Melahat Hanım Alman klasık-
len ıle başladığı çevın uğraşını vıne
bır klasık yapıtla. Novalis'ın Hvmnen
an dıe Nacht ı ıle noktalamak ıstıyor-
du, bu konuda epeyce de mucadele \er-
mek zorunda kaldı ama pesetmedı ve
sonunda ısteğı oldu Hymnen an dıe
Nacht, 1995 yılında Oğlak Yayınlan
tarafından Istanbul dayayımlandı Me-
lahat Togar'ın aynca MaanfVekaletı,
Mecmuası \e Metıs Çevın Dergısı gı-
bı surelı vayınlarda. Almanca'dan Turk-
çe'ye ve Turkçe'den Almanca'ya yap-
tığı bırçok şıır çev ınsı > ayımlandı Me-
lahat Togarçev ınlen ıle Turkıye'de Al-
man edebıvatının tanmmasına ve sev ıl-
mesınebüvukkatkıdabulundu Buaçı-
dan Melahat Togar ın hem Turk kul-
tur Tanhı'ne hem de Turk Çevın Tan-
hı ne hızmetı buvuktur Alman edebı-
jatının Turkıye'de tanmmasına katkı-
İanndan dolayı Alman Konsolosluğu
kendisinı Alman Hukumetı'nın Yuk-
sek Lıyakat Nışanı ıle odullendırdı
Melahat Hanım ınvaptığı çev ınler ara-
sında "mektup" turünun ozel bır yen
% ardı gonlunde Mektuplan çev ınrken.
onlan vazan şaırlenn yaşammı paylaş-
nğını onlarla ortak bır alemde bırleş-
tığını soylerdı Bu \uzden de ruhuna
hıtap etmeven şaırlenn vapıtlannı çe-
virmevıhıçdenemedı Çevınnın kuram-
sal yonu onu fazla ılgılendırmıyordu,
ama aslında çok belırgın çev ın norm-
lanna sahıptı Alman ve Turk kultur-
lenne egemendı sorumluluk sahıbı.tı-
tız bır çevırmendı çevınlennı vılma-
dantekrartekrardenetler ıçınesınme-
ven kısımlar uzennde gunlerce uğra-
sirdı Melahat Togar, Turk edebıvatı-
nadaâşıktı EtostmeclıslenndeDıvan
Edebıyatı ndan Çağdaş Turk Edebı-
v an 'na uzanan genış zaman dıhmıne aıt
»ıırlen ezbere okumaktan buyuk keyıf
alırdı Onun aramızdan aynlışı ıle al-
bumlenmızden bır renk uçru belkı ama
onun değerlı anısı tipkı bahçesındekı
çıçekler gıbı bız dostlannm gonullenn-
de hıç solmadan yaşayacak
DOÇ. DR. SfEDRET KURAN
BURÇOĞLU
PENCERE
Hiçbir Şey...
Başbakan Mesut Yılmaz orduya posta koy-
du komutarlan suçladı, "Ben ırtıca ıle mucade-
le ıçın kımseye emır vermedım" dedı
irtıca cephesınden alkışlar yukseldı..
Laık kesımde tartışma başladı
Cumhurbaşkanı araya gırdı, hukumet ıle asker
arasındakı gerılımı yumuşatmaya çalıştı Ancak
Yılmaz ınat edıyor, 27 Mart'ta yapılacak Mıllı Gu-
venlık Kurulu (MGK) toplantısının arıfesınde dıyor
kı
"- Kımse bana dayatamaz..."
- Pekı ne olur'?
"- Ben dayatırım..."
27 Mart'ta ne olacak'?
Hıçbır şey
•
28 Şubat'ta ne olmuştu?
Hıçbır şey
Anayasal bır kuruluş nıtelığındekı MGK'de, as-
ker uyeler, ırtıcaya ılışkın goruşlerını bıldırerek şu
onerının altını çızmışlerdı
- Yunırluktekı yasalar uygulansm'.
Eklemışlerdı
- Sekız yıllık zorunlu eğıtıme geçılsın
MGK'nın asker kanadı kurul toplantısında ve
yasalar çerçevesınde goruş bıldırdı dıye Başba-
kan Erbakan ıstıfa etmek zorunda değıldı
Hoca çekılmese darbe olur muydu"?
Bu soaı "Halamın bıyıklan olsa, amcam olurmuy-
du" sorusuyla eşdeğerlıdır
27 Mart MGK toplantısında asker yıne yasal
hakkını kullanarak goruşlennı bıldırecek, son so-
zu de hukumet soyleyecek
Pekı, sonra ne olacak?
Hıçbır şey..
•
Turkıye'de bugun çağdaş anlamıyla demokra-
sı yok, hukuk devletı yok, teror var, Susurluk var,
servet-sefalet uçurumu var, uyuşturucu var, kırlen-
me var, yağma var, enflasyon var, cezaevlennde
yatan fıkır suçlulan ve gençler var .
Hapıshanelerde murtecı yok
Fıkır adamı var
Öğrencıler var
Sayın Yılmaz, bırkaç kez başbakan oldu, ama
durum değışmedı
Bugun oyle bırdurumdayız kı ulkedekı hırsızlık,
yolsuzluk, ruşvet Meclıs'ın koltuklanna doşeme ol-
muş, polıtıkacının poposunun altına senlmış
Ordu Ege'de, Kıbrıs'ta sureklı 'feyaWcuz' duru-
mundadır, Guneydoğu'da sureklı şehıt venyor.
Irtıca kapımızda
Guneydoğu'da kaç yıldan ben askere söyledı-
ğımız bır tek sozcuk var
-Ö/'
Ulkeyı yonetenlenn bılınçlen dumura uğrama-
dıysa, durumu değerlendıreceklenne ılışkın umu-
dumuzu korumak ıstıyoruz, askenn sırtından ucuz
kabadayılık ulkeye hayır getırmez
•
Pekı, ne olacak"?
Hıçbır şey
Geçmıştekı asken mudahalelerın anfe gunlen-
ne bakın Fırtınanın tum göstergelefı meteorolojı
raporlarına yansımasına karşın polıtıkacı hıçbır
şey yokmuş gıbı yaşamasını surdurmedı mı?
Olan olduktan sonra da dovunmenın bını bır
para
27 Mart'ta ne olacak"?
Hıçbır şey
Ya ondan sonra?
Hıçbır şey, hıçbır şey
İSTANBUL TtCARET ODAŞI
DIŞ TİCARET ENSTtTÜSÜ
DIŞ TİCARET-GÜMRÜKİŞLEMLERİ
VE MALt YÖNETtM PROGRAMI6. DÖ-
NEM
istanbul Tıcaret Odası Dış Tıcaret Enstıtusu. oda
uyesı ışletmelerın muhasebe ve fınansman (malı yöne-
tım) sorumlulannın dış tıcaret ve gümrük ışlemlen,
banka ve muhasebe uygulama becenlennı guncel gelış-
meler çerçevesınde arttıırnak amacıyla "Dış Tıcaret -
Gumnık Işlemlen ve Malı Yonetım Programı (6 Dö-
nem)"nı başlatmaktadır Program dış tıcaret, gumruk,
kambıyo \ e muhasebe uzmanlannca yurutülecektır
54 saat surelı "Dış Tıcaret-Gumruk tşlemlen ve Ma-
lı \ önetım Programı' aşagıdakı konulan ıçermektedır
1 Dış tıcaret mevzuat ve uygulamalan 6 saat
2 Gümruk mevzuat ve uygulamalan 9 saat
3 Dış tıcarette ödeme şekıllen 6 saat
4 Banka kaynaklı ıhracat kredılen 6 saat
5 Dış tıcaret muhasebesı 9 saat
6 KDV uvgulaması 3 saat
7 Dış tıcaretbelge uygulamalan 6 saat
8 thracat teşvik mevzuatı 3 saat
9 Exımbank uygulamalan 3 saat
10 Serbest bölgeler 3 saat
Toplam 54 saat
"Dış Tıcare{-Gumrük Işlemlen ve Malı \ önetım
Programını" tamamlayanlara "İTO Dış Tıcaret Enstı-
tusu Uygulama Sertıfikası" (katılım belgesı) venlecek-
tır Programa katılan katılımcılar "katılmapayı" ödeye-
ceklerdır tTO Dış Tıcaret Enstıtusu programlan uyesı
olduğu "Uluslararası Tıcaret Eğıtımlen Organızasyo-
nu Bırlığı (IATTO)* standartlan çerçevesınde dûzen-
lenmektedır
Program kayıt ve uygulama biigıleri
1 Kayıt ışlemlen ' 23-30 Mart 1998
2 Program başlangıcı 30 Mart 1998 (Pazartesı)
3 Program bıtışı 13 Mayıs 1998 (Çarşamba)
4 Program günlen Pazartesı, salı çarşamba
5 Program saatlen 18 30-2130
Başvuru adresi: tstanbul Tıcaret Odası Dış Tıcaret
Enstıtusu
İTO Kadıköy Hızmet Bınmı 2 Kat Rasım Paşa
Mahallesı Taşkopru Sokak Soğutluçeşme 81320,
Kadıkov - Istanbul
Tel (0 216)414 82 67-414 82 68
Faks (0 216)414 82 69
Emaıl ıtodtetn escortnet com
Basın 11537
SERİKKADASTRO
MAHKEMESİ'NDEN
1988 794
Senk Kökez mahallesı Taşlıklar mevkıınde balunan
323 m2'lık 94 ada 63 parsel no'lu nızalı yenn nıahke-
memızde ıcra kılınan yargılama netıcesınde,
Davacı adına tescılme karar venlmış olup adrcsı tes-
pıt edılemeyen davalı Abıdın, Şaban oğluna 7201 sayı-
lı teblıgat kanununa gore karann neşnnden ıtıbar<en 15
gun sonra teblığ edılmış sayılacağı ılanen duyırulur
9 3 1998
Basın 11367