13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 MART 1998 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Metin Göktepe davası • Haber Merkezi - Gazeteci Metin Göktepe'nin dövülerek öldürülmesiyle ilgili davanın 15. oturumu bugün Afyon'da yapılıyor. Afyon Ağır Ceza Mahkemesi nde saat 10.00'da başlayacak oturumda müdahil avukatlar esas hakkındaki görüşlerini bildirecekler. Oturumda, müdahil avukatları aynca Eyüp Spor Salonu'nda yapılan keşifle ilgili olarak bilirkişilerce hazırlanan rapor hakkında da görüşlerini açıklayacaklar. Mektuba yalanlama • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Başbakan Mesut Yılmaz'ın. Almanya Başbakanı Helmut Kohl'e. geçen hafta Financial Times'ta yayımlanan haberle ilgili olarak bir mektup gönderdiği yolundaki haberler yalanlandı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Necati Utkan, Başbakan Yılmaz'ın. Kohl'e bir mektup gönderip göndermediği şeklindeki birsoruya. "Hayır" diye yanıt\erdi. Büyükelçi Utkan, Dışişleri Bakanlığı'nın Alman makamlan ile söz konusu haberle ilgili olarak temas kurup kurmadığı şeklindeki soruyada "Hayır' diye yanıt verdı. Sendikacıya tazminat • ANKARA (AA)- Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesi. özel tele\ izyon kanallanndan birinde yaptıgı konuşmada ve bazı gazetelere verdiği demeçlerde. Türk-lş Başkanı Bayram Meral'in kişilik haklanna hakaret ettiği gerekçesiyle, Şeker-iş Sendikası Genel Başkanı ÖmerÇelik'i 2 milyarlira tazminat ödemeye mahkûm etti. Mahkeme. Çelik'in ~âqx\p 5milyar lıralık karşı dŞâyı rse J reddettf. Bilican basını suçladı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -KESK'in Kızılay'daki eyleminde biber gazı ve gaz bombalan kullanan polisin tavnnın eleştirilmesinin ardından 'Polis-Medya llişkileri" konulu panelde konuşan Emniyet Genel Müdürü Necati Büican, "Adalete dayanmayan güç zalim. kuvvete dayanmayan güç âciz olur" dedi. Polis Akademısi tarafından düzenlenen panelde Bilican. basının "yanlışları söylediğini. doğruları vermekteyse kıskanç davrandığını" öne sürdü. Komutanlar toplandı • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) -K.u\\et komutanları Genelkurmay Başkanı Orgeneral lsmail Hakkı Karadayı başkanlığında bir araya gelerek durum değerlendirmesi yaptılar. Komutanlann 27 Mart'ta yapılacak Milli Güvenlik Kurulu (MGK) öncesinde son gelişmeleri değerlendirdikleri bildirildi. MGK Genel Sekreteri Orgeneral Ergin Celasin'in de katıldığı toplantıda, Genelkurmay"daki bazı birim başkanları da hazır bulundu. Genelkurmay Karargâhı'nda saat 10.30'da başlayan toplantı öğleden sonra sona erdi. Saruhan'a tahliye • İstanbul Haber Servisi - Yeni Günaydın gazetesinin sahibi Mehmet Saruhan, okuyuculanna vaat ettiği buzdolaplannı vermediği gerekçesiyle "Haksız menfaat sağlamak" suçundan yargilandığı davada. tutuksuz yargılanmak üzere dün tahliye edildi. Özden'in köpeği • İSTANBUL (AA) - Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden'e, mahkemeden emekli olmadan önce kısa bir süre yakın korumalık yapan 'Coco' adlı özel eğitimli cins köpek. 4 bin dolara satışa çıkanldı. Manisalı gençlere işkence yaptıklan gerekçesiyle yargılanan polisler salıverildi FailiıııeMERİH AK NECATİ AYGIN MAıNİSA-Manisa"da gözaltına alınan çoğunluğu lise öğrencısi 16 kışiye işkence yaptıklan savıyla 70'er yılağırhapıscezasıistemiy- le yargılanan 10 polıs dün beraat etti. Manisa Ağır Ceza Mahkeme- si "nin karanna da\ayı izleyenler, "İnsanlık onuru işkenceyi yene- cek" sloganı atarak sert tepki gös- terirken. Izmtr milletvekili Sabri ErgüL "Manisa'da yargı hata yap- tı. Bu hata. DGM örneğinde oldu- ğu gibi Yargıtay'da düzeltilecek- ör" dedı. 22 ay önce gözaltına alınan 16 kişiye işkence yaptıklan gerekçe- siyle Halil Emir, Atilla Giirbüz, Ramazan Kolak. Engin Erdoğan, Fevzi Aydoğ. Musa Geçer, Meh- met Emin DaL LeventÖzvez. Tur- gutÖzcan ıle Turgut Demirel hak- kında Manisa Ağır Ceza Mahke- mesinde "işkence yaptıklan" ıd- diasıyla 70"er yıl ağır hapis ceza- sı istemiyle dava açılmıştı. Dava- nın ilk duruşmalannda ifade ve- ren, ancak yüzleştirmeye geime- yen polisler. son ıki oturumda ha- zır bulundular. Rahat tavırlanvla iencedikkat çeken polisler dün de kara- rın açıklanmasından önce olduk- ça "neseliydikr". Bir önceki otu- rumda savcı Necmettin Karaba- cakoğlu'nun işkence iddiasını id- dianamesinden çıkartarak 70'er yıl ağır hapis cezası istemini. kö- tü muamele suçundan üç ayla bir yıl arasında hapis cezasına indır- mesı. polisleri oldukça rahatlat- mıştı. 22 aydır süren işkence da\ası- nın dünkü karar oturumu için çok sayıda yurttaş. demokratik kitle örgütleri. siyasi parti temsilcilen. Almanya İzmir Başkonsolosu Alf- red l'nger, Eskı tstanbul Beledi- ye Başkanı Ahmet İsvan. İnsan Hakları Vakfı İzmir Temsilcisi Prof. Dr. Veü Lök. CHP İzmir Jl Başkanı Bülent Baratah dün Ma- nisa"daydı. Türkı\etie olduğu ka- dar Avrupa ülkelerinin de günde- minde bulunan davayı izlemeye gelenler. aranarak içeri alındılar. Mahkeme Başkanı Mehmet Yıl- maz. oturumu açtıktan hemen sonra karar için ara verdi. Yakla- şık 45 dakika süren aradan sonra duruşma salonuna sadece sanık- lar. avukatlan ve müdahil avukat- lar alınırken. gazeteciler ve izleyi- işkence 2. Manisa davasına devaın İstanbul Haber Servisi - Kamuoyunda "2. Manisa Davası" olarak bilinen ve TK.EP L örgürü üjesi ol- duklan gerekçesiyle gözal- tına alınan çoğunluğu lise öğrencisi 12 kişiye işkence yaptıklan öne sürülen po- lislerle ilgili davaya devam edildi. tstanbul 6. AğırCe- za Mahkemesi "ndeki dava- ya 5 sanık polis ve davacı- lar katılmazken tanık Al- perTungadinlendi. Duruş- ma diğertanıklann dinlen- mesi amacıyla ertelendi. CHP İstanbul ll Örgütü Gençlik Kolu. CHP Be- yoğlu Ilçe Merkezi'nde düzenlediği toplantıda, İs- tanbul Adliyesi'nde dün görülen Manisa Davası'nın son bulmasını ve suçlulara gerekli cezalann verilme- sini istedi. ll Gençlik Kolu Başkanı Murat Akbay. ka- muoyunda *Manisa Dava- sı" olarak bilinen davada i- ki yılı aşkın bir süredir iş- kence yapan sanıklara ce- za verilmemesinin benzer güçlere de cesaret verdiği- ni söyfedi. "" ? , „., ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Bu bizîm iç i K ciler alınmadı. Basına ambargo koyan mahkeme Başkanı Yılmaz. kararım "Gerekçesi daha sonra yazüacağı üzere, sanıkların isnat edilen suçlan işlediği hususunda mahkûmi\etlerine yeterü, hertür- lii şüpheden uzak. kesin ve inandı- ncı deiiüer elde edilemediğinden sanıkların müsnet suçlardan be- raatlanna" diye açıkladı. ICarann açıklanmasınm hemen ardından işkence suçundan yargı- lanan ve duruşmada hazır bulu- nan 7 polis. arkadaşları tarafından duruşma salonundan dışarıya ka- çırılırken, müdahil avukatlardan Felin Arda. "Rahat uyuya- bilecek misiniz? Bu işin pe- şini bırakmayacağız" dıye- rek karara ılk tepkiyi gös- terdı. "İnsanlık onuru iş- kenceyi yenecek". "Çete- ler dışarda. öğrenciler ha- piste". "İnadına isyan, ina- dına özgürlük" sloganlan- nı atan yurttaşları Sabri Er- gül, yatıştırdı. Manisa'da yargının hata yaptığını söyleyen Ergül. davanın Türkiye'nin sınırlannı aş- tığını ve tüm dünyanın Manisa"daki işkence da\ a- sıyla "yakından iigilendi- ğini" belirterek. şunları söyledı: "İnsan yüreği ta- şıyan kişilerin beklediği bir karar değildi bu. Mahke- me kararlan, kamu vic- danlannı rahatlatmak A- ma bu, Manisa'da böyle ol- madı. Bu hâkimin, bu sav- cının karanna rağmen biz yargıya güveniyoruz. Yar- gıtay. gerekli karan vere- cektir. Bu >^rgılama. birsı- na\dL Karar. yanlış veril- miş olabilir. Kumarhane- cilerle işbiıiiği \apan bazı polisler dışanda. öğrenci- ler iceride olabilir. Ama. sa- bııia mücadelemizi yap- mahjız 1 " diye konuştu. İHD tzm'ir Şube Başka- nı Avukat Ercan Demir de karara tepki gösterdi. De- mir. "Adil bir yangalama isthoruz. ama bu > aşanan- lar karşısında adil ve ba- ğımsız bir yargıdan söz et- mek mümkiin değildir" dedi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın konuşması başkentte gündem oluşturdu Ankara'da ara rejim tarbşmaları ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - CHP Genel Başkanı Deniz Bay- kal'ın, "ara rejim'' uyarısı Anka- ra'da gündem oluşturdu. Cumhur- başkanı Süleyınan Demirel ve iktidar partilerinin liderlen ara rejim tartış- malanna tepki gösterirken muhale- fetten Baykal'a destek geldi. Baykal'ın önceki günkü grup top- lantısındaki "Bugünlerdetekrarbir tarihi sıkışıkhk dönemine girildigi tartışmalan \apılı\or. Bunlar. uma- run sadece mart sendronıu olmanın ötesinde bir anlam taşımaz" sözleri Ankara'yı hareketlendirdi. Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Yöne- tim Kurulu'nu kabul eden Cumhur- başkanı Demirel. "ordunun demok- rasni tehdit ettiği" anlamına gelebi- lecek ıfadelerden kaçmılmasını iste- di. Demirel. demokrasi dışı yolların tartışılmasını bile talihsizlik olarak" niteleyerek "Demokrasinin eksikle- ri demokrasiji yıkarak değiL tamir edilerek düzeltiİir" dedi. Demirel. orduyu demokrasi karşı- tı olarak gösterenleri uyararak şun- ları söyledi: "Devletin silahlı gücü sanki dcmokrasi\ i tehdit edivormu; gibi anlamlara gelecek ifadelere de hak \erme>eüm. O, a>nı zamanda halkın kendi rejimi altındaki kendi silahlı gücü üzerinde birtakım şüp- helere kapılmasına sebep olur ki bunlan Türki> l e'ye dostluk sa>- mam." Türk halkının demokrasiyle yö- netilmekten memnun olduğunu \ ur- gulayan Demirel. "Türkiye'yi bir darbeler ülkesi olarak resmetme>e de\am etmenin hiçbir anlamı yok- tur" dedi. Partisinin grup toplantısmda ko- nuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit, Baykalın ara rejim uyarıla- nyla ilgili olarak "Baykal akhnıara rejime takmış. Belki de son zaman- lardaÇıller'lebaşlattığıdiyalogsıra- sında. bu saplanh>a kapılmış olabi- lir. Kimse merak etmesin. asker ken- di işindedir. hükümet kendi işinde- dir" değerlendirmesini yaptı. Askerlerin görevtnin siyasete \ a- kit ayırama>acak kadar yüklü oldu- ğunu belirten Ecevit şöyle konuştu: "Ba>kal belki de son zamanlarda Çiller'le başlattığı diyalog sırasında kapılmış olabilir. Bir baska olasılık da şudur: Ba\ kal bunalım stratejile- rivle ünlüdür. Bunalım varatmadan siyasetin tadına >aramaz. Dünkü (önceki gün) konuşması da böyle bir bunalım stratejisinin sonucudur." DTPIideri Hüsamettin Cindoruk da partisinın grup toplantısmda ara rejim sözcüğünün çok dikkatli kul- lanılması gerektiğini belirterek "Sık sık ara rejim gelecek diyetehdit bek- lenti dile getirmek demokrasiyi de halkı da sıkıntıya sokar" dedi. Sorunlann si>asetin doğası içın- de çözülmesi gerektiğini \ urgulayan Cindoruk. "İkide bir ara rejim lafiy- la vanlacak hedef hiç de varmak is- temeyeceğimiz hedef olmayacaknr. Kim ara rejimden korkuyorsa gelin ara rejim hukukunu kaldıralım. Ara rejim anayasasınıdeğiştirelim" diye konuştu. Muhalefetten destek Türkiye'nin hızla bir bunalımın içine yu\arlandığını sa\unan DYP Genel Başkanı Tansu Çiller ise "Tehlike bağıra çağıra geliyor. Ka- muo>u gelişmeleri kaygıvla iztiyor. Ama tehlikeyi asıl görmesi gereken- ler. uyanıkolması gereken bu iktidar uyuyor" dedi. C'Her. partisinin grup toplantısmda. hükümeti "3 gün kol- tukta kalmayı kâr sa>an" anlayışla erken seçımden kaçıp ülkeyi krize sürüklemekle suçladı. Türkiye'de bazı "mihraklann" demokratik si- yaseti istemediğini. hükümetin de buna alet olduğunu savunan Çiller şunları söyledi: "Bunu görmemek için ya korkak ya da art niyetli olmak gerekiyor. Hükümet sivil siyasetin çözüm olarak görülmemesi ümitsiz- liğine hizmet edivor, bazı siyaset dışı mihraklardan işaret bekJiyor." FP Grup Başkanvekilı Salih Ka- pusuz da düzenlediği basın toplan- tısmda. Bavkal'ın sözlerine dikkat çekerek "Biz, bunlan daha önce her fırsatta dile getirmiştik. Aramızda bir fark \ar: biz BaykaTın söylediği gibi ara rejimin geieceğe vönelik bir tehdit olmadığını. şu anda ara rejim yaşandığını saMJnuyoruz" dedi. Sa- lih Kapusuz "MGktoplanüsınınbu hükümetin 28 Şubat'ı olacagı belir- tilivor. 28 Şubat'ı hükümette yaşa- \an bir partinin mensubuydunuz. Tavsiyeniz neolacak" sorusuna "Her kurum ve kuruluş kendi yasal sınır- lan içindc kalmalıdır. Ku> vetler ay- nlıgı prensibine u> gun hareket edil- mesi gerekir" yanıtını verdi. Gürkan 'a mektup 'Mumcu cinayetini Yaprak finanse etti' ANKAR* (Cumhuriyet Bürosu) - Gazetemiz v aza- n LğurMumcunun katle- dildiği suikastın faillerin- den olduğunu öne süren. ancak açıklamaları kuş- kuyla karşılanan Cengiz Ayhan adlı ülkücü militan TBMM Başkanvekıli Uluç Gürkan'a gönderdiği mek- tupta, cinayet önerisini ge- tiren ve parayı ödeyen kişi- nin cezae\inde bulunan uyuşturucu kaçakçısı Meh- met Ali Yaprak olduğunu ıddia etti. Ayhan. Almanya">a gi- den DGM Sa\cısı Hamza Keleş'inhiçbirincelemeve soruşturma yapmadığını öne sürdü. "Pişman oldu- ğu için itiraflarda bulundu- ğunu" sa\unan Ayhan. Başbakan Mesut Yılmaz' ı da suçlarken MHP Genel Başkanı DevletBahçeli'nin kendisine "abaalnndanso- pa gösterdiğini" söyledi. IRMIKI AYDIN ENGİN 12 Mart darbesinin başında- ki generalin adı neydi? Birkaç kuşağın yaşamını karartan, 1961 Anayasası'nın doğurdu- ğu, kıpır kıpır, umutlu, üstünde- ki ölü topraklannı silkelemiş Türkiye'yi boğan bir darbenin başındaki, o kara gözlüklerin ardına gizlenmiş adamın adı? l-ıh, çıkmıyor. Bellegin diple- rine itilmiş. Bizim kattaki bütün kulağı kesiklere sordum; soruş- turma bir tür "test"e dönüştü. I- ıh, çıkmıyor. Oysa sorduklan- mın hepsi, o dönemde şu ya da bu ölçüde "nasiplenmişler"d\. En ucuz atlatan, evdeki kitap- lan saklamak için çabaladığı sı- kıntılı günleri, saatleri hâlâ anımsıyor. Ama o darbenin ba- şındaki generalin adını bir türtü çıkaramıyor. Gidip arşiv servisine sorsam söyleyecekler. Ama niye sor- malı ki? Kalsın! Bellegin çöplü- ğünde; tıkıldığı, unutulduğu yerde kalsın. • • • General Augusto Pinochet. 11 Eylül 1973 sabahı Şili halkı- nın tepesine çullanan kanlı dik- tatör. "Benden habersiz Şili'de Augusto Pinochet - Kenan Evren tek bir yaprak bile kıpırdaya- maz" diyen. bununlaövünen ve bunu gerçekleştirebilmek için binlerce, binlerce Şilili yurtse- veri yok eden katil. Şili'de, sol bir iktidar olasılığı- nı -kendi aklınca- kesinlikle püskürttüğüne inandığı zaman (1992) siyasal iktidan devretti ve ordunun başında kalmak ko- şuluyla kenaraçekildi. Dizginler hep elindeydi. Dün emekli oldu. Kendi çıkardığı biryasayla "ya- şam boyu senatör" oldu. Ne senatörlük iskemlesi ne paria- mento umurunda. Onun, ölü- müne gereksindiği: Dokunul- mazlık! Parlamenter dokunul- mazlığı zırhının ardına saklana- rak cinayetlerinin hesabını ver- mekten kurtulacağını umuyor. Bu, onun hesabı. Belki de "Santiago de Chile"den döne- cek bir yanlış hesap. Emekliye ayrıldığı gün, kendi elleriyle se- çip, yetiştirip, semirtip kilit nok- talara yerleştirdiği öteki gene- raller, onu "Şili ordusunun onursal genelkurmay başkanı" ilan ederlerken Santiago so- kaklannda, Şili yurtseverleri. 27 yıllık bir karabasanın ardından seslerini yükselttiler. Ülkenin kı- yı kenti ve askeri merkezi Val- poroiso kenti yakınlannda yap- tırdığı, okyanusa bakan villası- nı anımsatan bir pankartta. Shakespeare den bir alıntıyla şöyle yazıyordu: "Katil! Yeryüzünün bütün ok- yanuslan yıkayamaz ellerinin kanını!" Dün, 11 Eylül 1973 sabahı, tank mermileriyle ve jetlerden açılan makineli tüfek atışlanyla delik deşik ettirdiği Moneda Sa- rayı'nda, genelkurmay başkan- lığından ayrılışı ve yaşam boyu senatörlüğe adım atışıyla ilgili olarak Cumhurbaşkanı Frey'le buluşacaktı. Utancın ve korkunun pençe- sinde kıvranarak bir tünele gir- di. Darbenin hemen ardından yaptırdığı gizli birtüneli kullana- rak Moneda Sarayı'na gidebil- di. O içerdeyken, Moneda Sa- rayı'nın önündeki alanda, on binlerce Şilili özgürlük türküleri söylüyor ve hesap sormadaki kararlılığını haykınyordu. Büyüyen. yaşam boyu onu izleyecek olan kori^usu, Pinoc- het'yi bir gizli tünele sokmuştu. İnsan önüne çıkamıyordu Şili diktatörü. Fransız Haber Ajan- sı. haberinde "Bugün bu ihti- yardiktatörü savunan tekbirsi- vil bulmak çok zor Santi- ago'da" diye yazdı. ••• Pinochet'nin uğursuz yüzü- nü izlediğimiz TV ekranlannda, 'hemen sonraki haberde bir başka tanıdık belirdi: Kenan Evren. Hep birlikte 11 Eylül 1973'ten 12 Eylül 1980'e geçtik. Bir ka- ranlıktan ötekine. Bir kan gö- lünden ötekine... Muğla ili, Marmaris ilçesi, Ar- mutalan Mahallesi muhtarlığı- na kayıtlı emekli General Kenan Evren, ekranda elinde purosu ile boy gösterdi. Defile filan gi- bi bir yerde. Bakımlı, hatta ke- yifli... Defilenin yapıldığı salonun önündeki alanda binlerce kişi- nin toplanarak, 12 Eylül cina- yetlerinin hesabını sorduğuna ilişkin bir haber yoktu. Bizim ha- ber merkezinden öteki ajansla- nn haberlerinin aktığı bilgisayar ekranlanna kadar her yere bak- tım. l-ıh. Tık yok. Şili diktatörü Pinochet gizli tünelleri kullanmak zorunda ka- lır, insan önüne çıkamazken, 12 Eylül diktatörü elinde purosu ile defilelerde boy gösteriyor. Şilili yurtseverlerin eli kanlı katili gizlenmek zorunda. Su- surluk'un dolaylı ve dolaysız elebaşılanndan biri, 12 Eylül'ün diktatörü ise neredeyse "Türki- ye seninle gurur duyuyor" diye alkışlanacak. Pinochet'yi savu- nan tek bir sivil bulmak olanak- sızlaşmışken, bizde siyasetçi- ler "Evren Paşa'yı üzmeyelim" deyip (evet resmen ve açıkça böyle deyip) 12 Eylül suçlarının üstünü gönüllü olarak örtme yarışındalar. Şili - Türkiye farkı! Utanç! Bir başka darbenin, 12 Mart'ınyıldönümündeyakıp kavuran bir utanç! POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA İşkence Görmüştür../ Gecenin içinde sessiz bir çığlıkla uyandım... Havasoğuktu veikigündüryağmuryağıyordu... Huysuz bir acı uykularda bile beni rahatsız edi- yordu... Güneşe doğru büyüyen tutkuların çiçeği Law- rence'ın renkli penceresinden odanın içine usul- casızıyorgibiydi... Işkencelerin, yargısız infazların, faili meçhullerin kök saldığı bir ülkede yaşıyorduk. Çeteler tek tek salıveriliyor; cinayetlerin. katli- amların sanıkları kanıt yetersizliğinden aklanıyor- lardı... Bir tuhaf ülkeydi Türkiye... Metin Göktepe'nin annesi Fadime Göktepe yine yollara düşüyordu Afyon'daki duruşmayı izle- mek için... Kafam karmakarışıktı... Yeşil'in, yani Mahmut Yıldırım'ın tetikçisi Cen- giz ortaya çıkmıştı şimdi... Tüm bu olup bitenler Cem Ersever'den Mahmut Yıldınm'a, Muhsine'den Mustafa Deniz'e; itiraf- çı, JİTEM, korucu, özel tim ilişkileri, 1993'ten bu- güne dek bilinmiyor muydu? Gecenin sessizliği içinde, o yıllar önce yazılan- ları okudum. Uğur Mumcu'dan Muarnmer Ak- soy'a. Bahriye Üçok'tan Turan Dursun'a. Çetin Emeç'ten Musa Anter'e dek çok sayıda faili meç- hulün izlerini görür gibi oldum... 27 Temmuz 1992'de Ayten Öztürk'ü Malazgirt ilçesine bağh Kepektaşı köyündeki evinden alıp öl- dürdükten sonra Elazığ Asri Mezarlığı'na kimler gömmüştü? 23 Şubat 1993'te Elazığ insan Hakları Derneği Başkanı. avukat Metin Can ve doktor Hasan Ka- ya'yı işkenceden geçirip kafalanna kurşun sıkan- lar kimlerdi? Yağmur sinsice yağıyordu... Eski soluk fotograflar sarı ışığın gölgeleri gibi masanın üzerinde oynaşıyordu... Bir yetkilinin açıklamalannı anımsadım: "Devlet isterse Uğur Mumcu cinayetini çözer!.." Devlet; avukat Metin Can ve doktor Hasan Ka- ya cinayetlerinin üzerine gitseydi örgütlü çeteler beş yıl önce ortaya çıkacak, Diyarbakır'da gece ya- nsı evinden alınan Vedat Aydın'ı katledenlerin kim- ler oldukları bugün değil, 1991 'de anlaşılacaktı... • • • Benim ülkemde siyasal iktidarlar sevinçlerimizi alıp yerlerine hüzün koyuyoriar... Sevecenliğin titrek kumaşında Lorca'nın bıçak ürpertilerini duyuyoruz, işkencecilerin kapkara göz- lerinde insanlığımızdan utanmıyoruz... Gün, yağmurlu bir sabahla başladı ve ilk haber izmir 1 den geldi: "Manisa'da 16 liseli öğrenciye işkence yaptık- lan iddiasıyla 70'er yıl hapis cezasıyla yargılanan 10 polis aklandı..." Türkiye bir tuhaf ülke... İşkenceyi, yargısız infazı, gözaltındaki ölümleri kimse umursamıyor... Acaba işkenceden utananlara ne yapıyoruz? Aydın incirliova Sağlık Merkezi doktorlarından Eda Güven. jandarma tarafından gözaltına alınan 6 kişiye "işkence görmüştür" raporu verdi... Doktor Eda Güven, böyle bir rapor verdiği f£|n başına gelmedik kalmadı... Elazığ'da birkaç yıl önce 'askerlikyoklaması' için evinden alınan 22 yaşındaki Sinan Demirtaş gö- zaltında beyin kanamasından ölmemış miydi? Türkiye'de insanlar evlerınden alınıp götürülü- yor, köprü altlarında ölü olarak bulunuyorlardı... Doktoriar "işkence görmüştür" raporu verirler- se yargı önüne çıkanlıyor, "düşüp beyın kanama- sı geçirmıştir" derlerse ödüllendiriliyorlardı... Siyasi cinayet işledikleri için yargılanan doktor- iar da bugün TBMM'de, devlet hastanelerinde, Ad- 11 Tıp Kurumu'nda görev alıyorlardı... • • • Bugün 12 Mart 1998... 12 Mart 1971 askeri darbesinin 27. yıldönümü... 12 Mart 1971 'in işkencecileri 1973'te Adalet Par- tisi'nden milletvekili seçildi; Faik Türün, Süley- man Demirel tarafından baştacı edildi. Gerici-faşist kadrolaşma, 1971'den 1998e dek hızından hiçbir şey kaybetmedi. Tam üç yıl önce Gazi Mahallesi ve Ümraniye'de 22 kişi keskin nişancılarca katledildi... Bugün gökyüzünde mercan bir elle çekiştirilıp ör- selenmiş bulutlarda sevginin, coşkunun, barışın esintisi yok... 27 yıl önce, 27 yıl sonra değişen nedir, söyler mi- siniz? Çocukları işkenceden geçiren, cezaevlerine tı- kan, katilleri ödüllendirenler yine eskisi gibi güçlü- ler!.. Mustafa Kemal Atatürk'ün ve arkadaşlarının; kanlanyla, canlanyla kurduklan laik cumhuriyet teh- dit altında!.. Gericiler, faşistler ve yeni mandacılar Beyazıt Meydanı'nda eylemdeler, ajan provokatörler dün olduğu gibi bugün de Beyoğlu'nda dükkânları taş- lıyorlar!.. Birileri yıllar önce alıç çiçeklerimizi ve tanelenmiş sürekli sevecenliğimizi alıp götürmüş... Ve bizler bir tuhaf ülkede yaşıyoruz... E. Posta: Hikmet.Cetinkaya v/ raksnet.com Faks numaramız: 0212/513 90 98 Özer Çifler'e servet davası A^fKARA (Cumhuriyet Bürosu)- DYP Genel Başka- nı Tansu Çiller'in eşi Ozer Içuran Çiller. haksız servet edindiği suçlaması nedeniy- le ikinci bir davada daha yar- gıç karşısma çıkacak. Anka- ra Cumhuriyet Başsavcılığı. u e>Takta sahtecilik" suçla- masıyla açılan dayadan \ar- gılanması süren Özer Uçu- ran Çiller hakkında, Mal Bil- diriminde Bulunulması. Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Yasası'na aykın olarak servet edinimi suçla- masıyla. 3 yıldan 5 yıla ka- dar hapis cezası istemiyle davaaçtı. Sa\cılığın iddiana- mesinde. bilirkişi raporuna göre Tansu Çiller'in "suçor- tağı" sıfatıyla Özer Uçuran Çiller'in 89 milyar 988 mil- yon 936 bin 520 liralık hak- sız servet edindiği belirtildi. Ankara Cumhuriyet BJŞ- savcılığı. DTP Kırıkkale ll Başkanı ve eski DYP Millet- vekili Sadık Avundukluoğ- lu'nun suç duyurusu üzenne Özer Uçuran Çiller hakkn- da başlattığı soruşturmayı :a- mamladı. Ankara Asliye Ce- za Mahkemesi'ne açılan ca- vanın iddianamesinde. Avundukluoğlu'nun 3 ka- sım 1997'de savcılığa verii- ği şikâyet dilekçesinde. Tan- su Çiller hakkında Mec is soruşturması açıldığı. ancık TBMM'de yapılan oylana sonucu da\a açılamadığı hs- lirtilerek eşi Özer L'çuin Çiller'in de mah arlığmınor- tağı göründüğü. bu nederJe "suçortağı'' sıfatıyla hakkn- da tahkikat istendiği görüsi- neyerverildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle