16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Imtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmeni: Orhan Erinç # Genel Yayın Koordmatörir. Hikmet Çetinkava # Yazıişleri Müdürü: Ibrahim Yıldız • Sorumlu Müdür Fikret tlkiz # Haber Merkezı Müdürü Hakan Kara • Görsel Yönetmen: Fikret Eser Isnhbarat: Cengiz Yüdınm # Ekonomı Özlem Yüzak 9 Kültur: Handan Şcnköken • Spor. Abdülkadir Yücelman • Makalelcr Sami Karaören # Düzeltme Abdullah Yazıcı O Fotograf: Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge: Edibe Buğra • Yuıt Haberien: Mehmet Faraç Yayın Kurulu: tlhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Oktay Kurtboke. Hikmet (.etinkaya, Şükran Soner, Ergun Balcı, Ibrahim Yddız, Orhan Bursalı. Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsilcisı: Mustafa Balbay Alatürk Bulvan No: 125, Kat:4, Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7 hat), Faks:4195027#IzmırTemsilcısi:SerdarKızık, H ZiyaBlv. 1352S.23Tel 4411220. Faks: 4419117 9 AdanaTemsilcisı: Çetin Yiğenoğln, InönüCd. 119 S.No:l Kat:l,Tel:363 12 11, Faks: 363 1215 Müessese Muduru. Üstfln Akmen • Koordmatör Ahroet Korukan • Muha- sebe Büient Ycner • ldarc HüMyin Gürer#Işleone Önder Çelik • Bılgı- Işlem Vıil İnal # Bılgtsayar Sıstem Mürüvet Çikr • Sanş FjziktKuz» MEDYA C: • Yöneüm Kunüı Başkanı - Genel Müdür Gnlbin Erduran 9 KooTdınalör. Reh« Işıtman # Genel MüdurYarduncısı Sevd»Çobwı Tel 514 07 53 - 51395 80-513&<l«Wl,Faks:5138463 YayımUvan ve BaMn: Yenl Gun Haber Ajansı. Basın ve Yayıncılık A Ş Türkocagı Cad 39 41 Cagaloglu 34334 Ist PK 246 Istanbul Tcl- (0/212) 512 05 0S (20hai) Faks (0212)513 85 95 3KASIM1998 Imsak: 5.02 Gûneş: 6.30 Öğle: 11.55 Ikindi: 14.39 Akşam: 17.06 Yatsı: 18.29 www.cumhuriyet.com.ti düzeltilmeli' • İstanbol Haber Servis - Istanbul Tabıp Odası Başkanı Prof. Dr. Orhan Anoğul, sağlık alanındaki tanıtım ihlallerine son zamanlarda sıkça rastlandığuu belirtti. Anoğul, haberlerde hekim adının verilmesi, hasta adının izni olmaksızın duyurulması gibi hatalar konusunda, hem hekimlerin hem de medyanın daha duyarlı olmasını istedi. îstanbul Tabip Odası'ndan yapılan açıklamada, nitelikli sağlık hizmeti için hekimlerin yaşam koşullannın mutlaka düzeltilmesi gerektiği belirtildi. Açıklamada, hükümetlerin sağlık hızmetlerini sadece kısa vadeli politik yarar amacıyia kullandığı, hıçbır köklü plan ve projeyi yaşama geçirmedigi ve yurttaşlara "Başımn çaresine bak" mesajı verdiği savunuldu. TGC'den içdenetim I tstanbul Haber Servisi - Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin (TGC) hazırladığı basın meslek ilkelerinin belirlenmesini öngören taslak metni, Burhan Felek Konferans Salonu'nda bugün düzenlenecek bir toplantıyla tartışmaya açılacak. Saat 14.00'te başlayacak toplantıya, cemiyete üye olmayan gazeteciler de katılabilecek. Akdenîz ateşi hastalıgı' ödulü • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - TÜBİTAK tarafmdan düzenlenen "Ailevi Akdeniz Ateşi Hastalıgı Araştırma Ödülü"nü, Hacettepe Üniversitesi Öğretün Üyesi Prof. Dr. Ümit Saatçi önderligindeki araştırma zrubu kazaodı. 'Kaılujlanıı onuruyla o RTÜK Başkan Yardımcısı Göğüsger: Siyasilerin emriyle hareket etsek 3 kanal kalırdı ANKARA (Cumhuriyet Bûro- su) -Tiyatro sanatçısı Levent Kır- ca'nın, Radyo ve Televızyon Cst Kurulu (RTÜK) tarafından veri- len kapatma cezasmı protesto et- mek amacıyia "OtacakOKadar* programını yayından çekmesiyle başlayan tartışmabüyüyor. RTÛK Başkan Yardımcısı Şevid Göğüsger, "Bugün burası siyasikrin emriyle hareket etse belki 3 tane kanal ka- hr. Her birisi, birisini kapatder" di- ye konuştu. RTÜK üyesi Ercan San, cezalarda değişikliköngören ve TBMM'de reddedilen tasannın yeniden gündeme getirilmek is- tendiğini. Levent Kırca'nın eyle- minin arkasında bu planın yattıgı- nı söyledi. Göğüsger, düşük seviyeli oldu- ğunu söylediği programın yasalar çerçevesinde değerlendirildiğini. • Yasada sayılan cezarun uyşulanmamasırun suç işlenmesi anlamına geleceğine işaret eden Göğüsger, mizahın ya da mizaha konu olan kişilerin kendilerini ilgilendirmediğini söyledi. ikinci uyan nedeniyle kapatma ce- zası verilmesinin kararlaştınldığı- nı belirtti. Yasada sayılan cezanın uygu- lanmamasının suç işlenmesi anla- mına geleceğine işaret eden Göğüs- ger, mizahın ya da mizaha konu olan kişilerin kendilerini ilgilendir- mediğini söyledi. Göğüsger, "Bu- raya hangi siyasi emir vermiş de emriolnıuş? Bugün siyasUerin em- riyle burası hareket etse belki 3 ta- ne kanal kahr. Her birisi birisini kapatder.Öyk şeyolurmu. ANAP, DYP, yahut FP doğrultusunda ka- rar çıkarabilecek güçvar mı?" de- di. RTÜK üyesi Ercan San da programla yalnız Işılay Saygın ile değil, tüm kadınlann onuru ile oy- nandığını söyledi. Öte yandan Tüm Radyo ve Te- levizyon Yayıncılan Birliği (TÜR- TEB) dün bir basın açıklaması ya- yımladı. Açıklama özetle şöyle: "TÜRTEB olarak daha ewei yapüğunız açıklamada 'Olacak O Kadar' ekibinin kapatmalara karşı verdiği onurlu mücadele- nin sonuna kadar destekçisi ol- duğumuzu beyan etmiştik. Bu sözümüze sahibiz ve arkasında- yız. Sayın Kırca'nın katıldığı ba- zı televızyon programlanndaki RTÜK'ün kurumsal kimliği ve üyelerinin kişiliklerine yönelik aşağılayıcı. seviyesi/ ve hakaret içeren görüşlerine karşıyız ve bu davranış şeldinin topluma mal ol- duğu iddiasındaki bir sanatçıya uygun düşmediği inancındayız. Evet, ortada bir sorun vardır, ancak bu kimsenin kişiliğinden kaynaklanmamakta. bizatihi 3984 sayılı \asanın kendisinden kaynakJanmaktadır. Ortaya ko- nulan eylemlerin, TBMM'den bu yasanın değiştirilmesini tale- be yönelik kısmında sonuna ka- dar destekçiyiz, ancak bu deste- ğimiz bununla sınırlıdır. Yasa- nın değiştirilmesi taleplerini te- cavüz eden, örneğin RTÜK'ün kaldınlması gibi taleplere karşı olduğumuzun bilinmesi için bu açıklamayı yapmak zorunlu görülmüştür." RTÜK'ü Çetin'eşkayetetti ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Radyo Televizyon Üst Kurulu tarafmdan verilen kapatma cezasını protesto eden Sanatçı Levent Kırca. dün TBMM Başjcanı Hikmet Çetin'le görüştü. Çetin'e bir dilekçe veren Kırca, RTÜK'ün kendi prog- ramıyla ilgili karan geri al- ması durumunda açlık grevin- den vazgeçeceğini söyledi. Kırca. gazetecilerin. "Mec- Kste reddedilen KTVK Yasa- sı sizin istemlcrinizi karşıh- yormu" sorusuna. "Ha>ır,o medya patronlannın ihaleye girmeleri ile ilgili düzenleme içeriyordu, o yasayı biz onay- lanu>«rduk" yamtını verdi. TBMM'ye sunulan dilek- çede, RTÜK'ün uygulamala- nnm demokratik cumhuri- yete gölge düşürdüğü ve bir an önce değiştirilmesi gere- ği belirtildi. Çetin, RTÜK'ün verdiği yayın durdurma ka- rarlannın, yargı tarafmdan incelenmesini içeren bir ya- sa önerisinin Anayasa Ko- misyonu'nda beklediğini anımsatarak bu konuda siya- si partilerin destek vermesi durumunda, hızla Meclis'ten geçırilebileceğini bildirdi. Öte yandan ANAP Koca- eli Milletvekılı Hayrettin Uzun dün TBMM Plan Büt- çe Komisyonu'nda yaptığı konuşmada, Kırca'nın RTÜK Yasası'nda değişiklik öneri- si vermek üzere Meclis'e gel- mesini eleştirdi. Uzun şunla- n söyledi: "AhlaksızkğL, küfür ede- bflmeözgürlüğünü saMuıu\w, devleun görev lilerine saldın- yor. Bir yasayı begenmeseniz de yürürlükite olduğu sürece ona uymak zorundasınız." Kırca ve ekjbi, Ankara'da sev gj göşterikriyk karşdandı. (Fotograf \ \ ' Ozgürüz IŞILÖZGENTÜRK Sevdığim Türk film- lerininyeryüzündeki ma- cerasmı izlemek gibi bir huyum var. tyi ki var.. böylece pek çok filmin yeryüzü yolculuğunata- nık oldum. Her zaman olmaz, bugünlerde yol- culuğunubaşından beri keyifle izlediğim bir film var: Kasaba. Kasaba, pek çok festival dolaştıktan sonra ge- çen hafta kuzeyin soğuk kenti Stockholm'de önemli bir uluslararası festivale daha konuk ol- du. Festivalde ılk ya da ikinci fılminı çekmiş 51 yönetmenin fılmleri yanşıyordu. Kasaba bunla- nn arasmdaydı. Benı bu filmde çeken ne? Belki hikâyesı. bel- ki bu fılmi yapmak için yönetmen Nuri Bttge Ceylan'm gösterdiği inanılmaz sabır, inanılmaz inanç. Çünkü bu fılm onun kendi kısıtlı olanak- lanyla çekildi. Filmin kameramanı da oydu, mon- tajını yapan da. Tümüyle amatör ama, bir o ka- dar da profesyonel bir film bu. Tadı, tuzu da bun- dan. Çanakkale'yebağlıMarmarakasabası. Kış, süreklı yağan kar. Sessiz, kimsesiz sokaklar ve bu kış gününde, çıtır çıtır yanan sobanın ısıttığı sınıfta ders yapan, hayal kuran küçük öğrenciler... Yönetmen bütün bunlan, çocukluğunun geç- tiği o ıssız kasabayı, oradayaşanan yalnızlığı fıl- mınde anlatıyor. Nuri Bilge Ceylan'm fılmi ka- sabadaki hayat gibi çok yavaş ilerliyor, söyleye- ceğı sözleri sessizce, neredeyse kulagımıza fisıl- dıyor. Ve hepimizin hayat hikâyesi bu filmle bir- likte usul usul karşımıza geliyor. Filmin aktörleri bir ailenin küçük büyük tüm bireyleri. Ailenin reisi dede, savaş nedeniyle Ye- men'e, Suriye'yehattaHindistan'a kadar gitmiş. Hindistan'dan dönerken gemide hastalanmış ve kendini ölüme çok yakın hissettigi o anlarda tek anımsadığı; kasabadaki otlann kokusu, güneş batarken tarlalara vuran alacalı renklermiş... Son- ra dede yurda dönmüş ve kocayana kadar da ka- sabada kalmış. Şimdi korktugu tek şey gece. Yak- laşan ölümün bir gece vakti, onu uykudayken buluvermesinden korkuyor, küçük bir çocuğun hayaletlerden korkması gibi, ölümden korku- yor... Nine, hayatı boyunca kasabadan hiç çıkmamış. Hep çalışmış. Tarlada çalışmış, evde çalışmış. Bü- tün aile bir ateşin başmda toplanmış, mısır pişi- rip, konuşurken bile o çalışıyor. Elleri boş dur- maya alışık değıl. Reçel yapmak için önüne koy- duğu elmalan küçük parçalara bölüyor. Yüre- sinct hiç dinmeven bir acı var. Büyük oğlunun: 'Kasaba' herkesin asi ka- bulettiği,aileye, kasabaya isyan eden, büyük kentlere giden, kafasına göre takılan ve bir gün ansızın ölen, büyük oğlunun ölüm acısı. Hiç dinmeyen bir acı bu. Oysa kü- çük oğlu yanıbaşmda. O da kasabayı bir süreterk etmiş. Yanh okullarda deliler gibi çalışıp liseyi bitirmiş, sınav kazanıp burslu Amerika'ya gitmiş ve bütün bunlann sonunda kasabaya dönmüş. Şimdi tarlalarla uğraşıyor ve hep bir şeyler oku- yor, hep bir şeyler. Yapayalmz geceler boyu oku- yor, yapayalmz gün batımlannda okuyor... Sonra ateşin başında mısır patlatıp, sohbet eden ailenin öbür bireyleri. Ölen oğlanm kansı ve üç çocuğu. Çocuklardan biri büyük, askerli- ğini bitirip kasabaya yeni dönmüş. Dedenin bü- tün ısrarlannarağrnen kasabada yaşamak, iş tut- mak istemiyor. O asiliği sürekli söylenen ve bu nedenle küçümsenen babasımn yolundan gitmek istiyor. O heyecan ve ölümüne tutkular yaşamak istiyor... Sonra biri 10, diğeri yedi yaşında iki kardeş. Büyük kız. Her zaman mahzun gözlerle akıpgidenhayata öylece bakan birkız. Sonra hep sorular soran küçük bir oğlan. Ve anne; sessiz, acısmı içine gömmüş, sığındığı aileye yük oldu- ğu için utanan, ince, hüzünlü bir kadın... lşte Kasaba'nın kişileri bunlar. Bir de kasaba- nın kendisi var. Kar altında alabildiğine ıssız, ilkbaharda şenlikli, yazın can sıkıcı ve sonbahar- da hüzünlü... Nuri Ceyian kendi çoukluğunu ve ailesini an- lattığı bu fılmi siyah-beyaz çekmiş. lyi de yap- mış. Böylece kasabanın insanın kanını donduran ıssızlığı, öte yandan insanı sürekli köklerine ça- ğıran atmosferi siyah-beyazda inanılmayacak ka- dar etkili olmuş. Sonra hiç oyuncu kullanmamış Nuri Ceylan; babası, annesi, kardeşleri, kuzeni ve Marmara Kasabası'mn insanlan onun oyun- culan olmuşlar. Böylece fılm az rastlanır bir sa- hicilik kazanmış. Sanki gördüğünüz bir film de- ğil, bir hayat. Ben bu filmden çıktıktan sonrabir garip oldum. Kendi çocuklugumu, Antep'i, rah- metli annemi anımsadım. Bu fılm böyle bir fılm, insanın yüreğini yakalayan bir film. Çocukluğu- nu yakalayan bir fılm. Kasaba, yeryüzü yolcu- luğunu tamamlayıp, elbette yurduna dönecek. Ne yapıp edin bu fılme gidin. Kendi unutulmaz çocukluğunuz için. ısoı5(K'i hotmatl.com. üzün 75. vılını kutluvoruz. Daha nice vıllara... TURKCELL
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle