Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 KWSIM 1998 SALI CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 13
25. Uluslararası Çağdaş Sanat Fuan FIAC '98, Espace Eiffel Branly'de gerçekleştirildi
Kültürel bir saııat pazaıiAHUANTMEN
PARİS - Uluslararası sanat ortamı içinde ticari
özelliğinin yanı sıra kültürel misyonuyla da dik-
kat çeken fuarlardan biri olan FIAC, 25. yılını ge-
ride bıraktı. 1974 yılında Paris'te bir grup galeri-
cinin, kullanılmayan Bastille tren istasyonundabir
araya gelerek oluşturduğu ilk fuardan bu yana epey
yol alan etkiniik, 7-12 Ekim tarihleri arasında bir
süredir mekân edindiği Espace Eiffel-Branly'de
16 ülkeden 138 galennin katıhmıyla gerçekleşti.
Son 10 yıldır bir ülkeyi ve sanat ortamtnı büyüteç
altına alan FIAC'ta 1998'in konuk ülkesi Avustur-
ya'ydı; Fransa dışından katılan 72 galeriden 16'sı-
nı Avusturya'dan katılan galeriler olusturdu. 25
"tarihsel'' türde yapıt sunan galen, 83 günümüz sa-
natı galerisi, 30 da "avangard" galennin katıh-
mıyla her beğeniye yönelik sanat yapıtlannı bün-
yesinde toplayan FIAC, genç sanatçılan temsil
eden galenlen de "Perspektifler" başlığı alnnda ay-
n bir bölümde toplamıştı.
Geçen yıl 100 bin kişinin ziyaret ettiği etkiniik,
pek az sayılmayacak giriş ücretine karşın, profes-
yonellerin yanı sıra gençlerin de ilgisini çekiyor.
Bunun başlıca nedeni, fuann. günümüz sanat or-
tamına ilişkin topluca bir görünüm sunması, ama
bunun da ötesinde, fuara katılan bazı galerilerin,
kendi mekânlannda kımi zaman ufak çaplı birmü-
ze sergisi oluşturabilecek nitelıkte kişisel veya te-
malı sergiler gerçekleştırmeleri. Bu yıl, büyük ola-
sılıkla satış kaygısıyla bu tür nıtelikli sergilerin
azalmış olmasma karşın, Beaubourg'un Francis
Picabia, Gmurzynska'nın Robert ve Sonia Dela-
unav - 1937 Pans sergisi, Louis CarreA Cie'mn
Herve di Rosa, Dina Vlerny'nın Larry Rivers gibi
sergılerinin yanı sıra, Krugier, Ditesheim & Cie'nin
"natürmort" seçkisinde yer alan C'ezanne, Bon-
nard. Braque, Cakler, Chillida, Miro, Leger yapıt-
lan, Marlborough Galen'nin Arikha, Bacon, Bo-
tero, Kitaj. VYaddngton'ın Degas, Picasso, Matis-
se, Dubuffet, Albers, WarhoL Hockney seçkısı yal-
nızca tstanbul'da müzesizlikten yoksun kalmış bi-
rinın değil, her sanatseverin her zaman görmekten
haz duyacağı bir bütün oluşturuyordu.
Günümüz sanatının temsiline baktığımızda ise
yine belli bir kalitenin altına düşülmedi|i gözle-
niyordu; bazı önemli galeriler, çıtayı yüksek tut-
nuk amac>\taâa\er edilivnr latjlmak isteyen ga-
leriler ise yaptıklan başvurunun FIAC komitesi
taranndan kabul edilmesini bekliyorlar. Sonuç iti-
banyla, parayı veren düdügü çalamıyor ve bu da
fuann izlenebılirliğini arttınyor. Aynı yöntemin
lstanbul Sanat Fuan'nda da benimsenmesi, bizim
fuann "birkaç günliik günümüz sanati müzesi"
iddiasmı daha hak ederek taşımasına neden olabi-
hrdi.
Fuar yeni bir iletişim kanah oluşturdu
FIAC'ın genel müdürü HenriJobb-DırvaL iddi-
asız başlayan ama zaman içinde Paris sanat orta-
mına her yıl yoğun bir hareket, özellikle Avnıpa
ve Amerika'dan binlerce ziyaretçi getiren bu etkin-
liğın perde arkasını anlattı:
- FIAC 25 yıtda ne ölçüde gelişti, geçmişe dönüp
bakarakdüsündüğünüzdeneJersö)1e\«büirsinizfii-
arhakkında?
25 yılda manzaranın epey değiştiği ortada. Ulus-
lararası ilişkiler son derece gelişti. 25 yıl önce,
uluslararası bir sanat pazan olduğu söylenemezdi
tabii, ama artık tıplcı diğer uluslararası fuarlar gi-
bi dünya çapında bir sanat pazan haline geldi. FI-
AC 1974 yılında, bugün Bastille Operası'nın bu-
lunduğu eski bir tren istasyonunda başlamıştı. O
dönemde Almanya'da, Isviçre'de uluslararası sa-
nat fuarlan yapılmaktaydı zaten. Ve o günlerde, sa-
nat çevresi bu fuann başansızhkla sonuçlanacağı-
na inanıyordu; Fransa'da zengin bir sanat pazan bu-
lunmuyordu, uluslararası çapta tanınan Fransız sa-
natçılanrruz yoktu, 25 yıl önce sanat ortammın ön-
de gelen sanatçılan ya Amerikalı ya da Almandı...
Ama tabii Fransa'nın çok özel bir kültürel imajı
var dünyada. Bu bir artı puandı. Aynca bir zaman
sonra, Grand Palais'ye taşmdık; Fransa'nın büyük
gösteri merkezi olarak tasarlanmış bir mekândı
orası. Oraya taşınır taşınmaz, FIAC'ın etkisi arttı.
- Ük yülarda amaç yalnızca ticaret miydi? Gale-
riler nasü bir araya geldi? fzleyici profîli değişti mi?
Ilk yıllarda FLAC, aslında ulusal bir etkinlikti.
Fazla satış yapılamıyordu. Galeriler, satmak için
değil de tanmmak için, sanatçılannı tanıtmak için
katılıyorlardı fuara. Yeni bir iletişim kanalı oluş-
turuyordu fuar. Yıllar geçtikçe, galeriler tanınma-
ya başladılar ve fuann artık gerçek bir sanat paza-
n haline gelmesini isteroldular. 1980'li yıllarda sa-
nat pazannın birden yoğun bir patlama gösterme-
siyle FIAC'ın uluslararası sanat pazanndakı yeri
de belli bir temele oturdu. Önemli yabancı galeri-
lerin ilgisini çekmeye başladı, bu galenler ünlü
sanatçılannı getirdiler fuara. Bu yabancı galeriler
genelde uluslararası çapta müştenye satış yapı-
yorlardı, yalnızca Fransızlara değil. FIAC'ın diğer
uluslararası fuarlardan farklı bir özelliği var, bu-
rada alımlan genelde koleksiyoncular yapıyorlar;
öteki fuarlar daha profesyonel, galeriler arası de-
ğış-tokuşlar, müze veya vakıflann alımlan daha ön
planda. Basel sözgelimi, daha profesyonel bir fu-
ardır. Galeriler satılacakyapıtlannıgösterirler. Bi-
zim fuanmız daha kültürel; izleyici profilimiz de
bunu ortaya koyuyor. Bizde galeriler bir 'ensemb-
le'gösterme peşinde... Buradaki bazıyapıtlar mü-
zelerde de sergilenebilır. Belkı bu nedenle, FI-
AC'ta belli bir yaşın üstündeki sanatçılann işleri-
ne daha yoğun olarak rastlanıyor.
Yalnızca saüş amaçlanmıyor
- Sanat pazannda her zaman hassas dengeler söz
konusu... BUdiğim kadamla FIAC da 199O'lı yıl-
lann başında epey sıkınülı bir dönem geçirdL.
Evet, 90"lann başmdaki kriz FlAC'ı olumsuz yön-
de epey etkiledi, aynca Grand Palais'den taşmmak
zorunda kalmamızın da olumsuz etkilen oldu.
Grand Palais, Paris'in merkezinde bulunan pres-
tijli bir yerdı, şu an ne de olsa bir çadınn içinde-
yiz. Sonuçta evet, 1990'lann başında, yoğun sıkın-
tılar yaşadık ama son yıllarda yine dünya çapında
önemh galeriler FIAC'a katılmaya başladı.
- FIAC'a kaolacak galeriler nasü belirleniyor?
Birseçicı komıtemız var. Galenlen değil, sanat-
çılannı, o sanatçılann yapıtlannı seçiyoruz aslın-
da. Çünkü bir 'ensemble' yaratılmak zorunda, bu-
rada yalnızca satış amaçlanmıyor. FIAC, 1970'le-
rin başında sanat pazannın gelişmesi için bir ara-
ya gelen kişilerin kurduğu özel birprofesyonel ku-
Özay Fecht
'Vokal
Doğaçlama
Atölyesi'
Kültür Servisi - Berlin'de
yaşayan caz şarkıcısı ve si-
nema oyuncusu Ozay Fecht,
Borusan Kültür ve Sanat
Merkezi "nde bugün 11.00-
13.00, yann 14.00-16.00 sa-
atlerinde Vokal Doğaçlama
Atölyesibaşlıklı bir çalışma
gerçekleştirecek.
Katıhmın 12 kişiyle sı-
nırlı olduğu atölyede, öğ-
rencıler. piyanist eşliğinde.
cazdan müzıkale. rock mü-
zığınden popa kadar müzı-
ğın farklı türlerinde nefes
çalışmalan ve doğaçlama
yapacaklar.
Uzun süredırBerlin"de ya-
şayan Özay Fecht, Alman-
ya'da son yıllann sevilen bir
caz şarkıcısı olarak gösteri-
liyor. JimPepper, David Fri-
edman, Heinz Sauer. Okay
Temiz, Larrj Borter, Joac-
him Kühn gibı bırçok ünlü
sanatçıyla çalışan Fecht, Jas-
per Vani Hoff, Tony Laka-
tos, Chico Freeman ve Da-
vid Murray ile albümler
yaptı. Fechı'in, 'NoMore',
'Moves' ve 'antiquated' ad-
lı üç albümü bulunuyor.
Eleştirmenler, sanatçının
yorumunu BiDie Holiday'e
yakın buluyor veFecht'in
kendine has tarzıyla caz stan-
dartlanna yeni bir yorum
getirdiğinı belırtıyorlar.
Fecht, caz şarkıcıhğının ya-
nı sıra sinema filmlerinde
de rol alıyor. Sanatçı,Tev-
fık Başer'ın yönettığı '40
Metrekare Almanya' adlı
filmdeki rolü> le 1986 yılın-
da Locarno Fılm Festiva-
li'nde Gümüş Leopar Ödü-
lü'ne değer bulunmuştu.
KULTUR SANAT
VAyiMCILIK
P R O G R A
YAPI KREDI
tTS FESTIVAL
Pl KREDİ
SANAT
ESTIVALI
K A S I M
Yapı Kredi Sanat Festivali,
yapılanmasında ve organizasyon anlayışında
yaptığı köklü değişikliği yeni mevsimde de
sürdürüyor. 1998'de başlayan bu yeni
yaklaşım çerçevesinde etkinliklerini tüm yıla
yayanYapı Kredi Sanat Festivali,
Kasım ayında da sanatseverlere yine zengin
bir programla sesleniyor.
Türkiye'nin kültür yaşamına farklı boyutlar
getirmeyi amaç edinen Yapı Kredi
Sanat Festivali'ni yıl boyu izleyin!
Unlü Müzikallerden ve Film
Müziklerinden Seçmeler
7 Kasım 1998 Cumartesi
Saat: 19.00
Atatürk Kültür Merkezi Konser Salonu
Korno Trio
(Korno, Keman, Piyano Üçlüsü)
14 Kasım 1998 Cumartesi
Saat: 19.00
Atatürk Kültür Merkezi Konser Salonu
ruluş. Kâr amacı gütmeyen bir birlik düşüncesiy-
le başladı ve bundan COFIAC doğdu. Seçici ko-
mitenin temeli ta o yıllarda atıldı. Komite bugün
üyeler tarafından seçiliyor ve her üç yılda bir de-
ğişiyor. Ancak sürekliliğin korunabihnesi için bü-
tün üyeleri hep bir arada değişmiyor, aynlanlann
yerine gelecekler seçiliyor. Başvurulan bu komi-
te değerlendiriyor. Ote yandan, çok önemli gale-
riler komite tarafından davet de edilebiliyor.
- FIAC'ta kendintri ne durumda başanh sayıyor-
sunuz? Çok satış \apıldığında mı, eleştirmenlerin
vesanatçevresinin o yıl fuann sanatsal niteliğini öv-
düğünde mi?
Satış yapıldığında tabii... Burası bir pazar, tica-
ri bir iş ortamı.
- O zaman FIAC'ın kültürel yönü üzerinde ne-
den özellikle dunıyorsunuz?
Ama kültürel yönü olduğu da doğru; çünkü ti-
cari amacı olmayan kişiler de geliyorlar buraya, mü-
ze gibi geziyorlar. Her iki amacı buluşturmayı
amaçlıyoruz FIAC'ta. Bu yıl sözgelimi, ben biraz
hayal kınklığına uğradım, çünkü galeriler yeterin-
ce cesur değil. Yeterince kişisel sergiler yok. Ga-
leriler belli bir etki yaratmak peşinde değiller bu
yıl; satış amacı güttükleri açıkça görülüyor. Konu-
muza dönecek olursak, FIAC'a girmek için 70
frank ödüyor insanlar, onlara kültürel-sanatsal ya-
nı eksik bir fuar sunarsak başanh sayılmayız. Ti-
cari amaçla gelmeyenlerin de boş dönmemesini sağ-
lamak zorundayız.
- Kendinizi bir Basel'le değil de sözgelimi Berlin
gibi \ine kültürel yönü daha ağırhklı bir fuara ra-
kip ilan etmeniz bu yüzden mi?
Paris özel bir yer, özel bir kent. Basel'i ne ka-
dar severseniz sevin, Ba-
sel, Paris değil. FIAC, Pa-
ns'in kültürel yaşamında
özel bir andır.
Paris'te birçok galeri var,
zaten yıl boyu satış yapıyor-
lar. Paris'teki sanat pazan
daha hareketli Basel'den.
Ama tabii Basel'deki fuar,
FlAC'tan çok daha ulusla-
rarası bir pazar. Çünkü ora-
ya yalnızca profesyonelleT
gidiyor. Girişler bile sınır-
lı. FIAC herkese açık, ay-
nca burada baskı da satılı-
yor. tuval de, heykel de.
Aslında iki fuan karşılaş-
tırmak belki de doğru de-
Meral Güneyman
(Klasik - Caz / Piyano Resitali)
23 Kasım 1998 Pazartesi
Saat: 20.30
Atatürk Kültür Merkezi Büyük Salon
Audio Fact
(Modern Caz Topiuluğu)
28 Kasım 1998 Cumartesi
Saat: 19.00
Atatürk Kültür Merkezi Konser Salonu
T.C. Kültür Bakanhğı İşbMlğfyle.
KREDİ
Bllet Satış Noktalan:
• Yapı Kredi Yayınlan Galatasaray
Kitabevı:
(0212) 252 47 00 / 322
• Atatürk Kültür Merkezi Gışeleri:
(0212) 292 08 48 - 292 08 49
(10.00 ile 19.00 saatlerı arası açıktır.)
• Yapı Kredi Akmerkez Şubesı:
(0212) 282 08 65
• Suadiye Vakkorama Mağazası:
(0216) 350 87 42
(Gösteri mekânlarındakı gışeler, gösten
günlerinde saat 17.00'den başlama
saatıne kadar açık olacaktır.)
Telefonla Rezervasyon:
Teiefonla rezervasyon yaptırmak ıçın
(0212)243 62 24-24918 29-
252 67 45
numarah telefonlan arayabılırsıniz,
• Rezervasyonunu yaptırdığınız bıletlerı
48 saat içinde, Yapı Kredi Yayınlan
Galatasaray Kıtabevi istıklâl Caddesi
No: 285 Beyoğlu adresınden
almalısınız.
• Rezervasyonlannızda kredi kartı
kullanabılırsıniz.
• Aynlan bıletlenn tümünün alınması
zorunludur. Satılan bıletgen alınmaz.
Intemetten Bitet Satşı:
İnternet aracılığıyla bılet alabılmek için
aşağıdakı adresı arayabıhrsınız.
http://www.superonline.com/ykykultur
- FIAC'ın kültürel an-
lamda uluslararası yönü
üzerinde de sık sık dunı-
yorsunuz. Hatta her yıl bir
konuk ülkeniz var. Bu na-
sıl ve neden başladı?
10 yıl önce, FIAC 'ın ye-
terince uluslararası olama-
dığını düşünenlere bir ya-
nıt getirmek için başlamış
bir uygulama... Aslında FI-
AC'ta her zaman yabancı
galerilerin, yabancı sanat-
çılann katılımı söz konu-
suydu. Ama medyaya "bu
yıl Avusrurya'nın jüh" de-
yince, daha iyi anlıyorlar,
sanki daha uluslararası olu-
nıryor! FIAC'tayabancı ga-
lerilerin kanlım oranı zaten
yüzde ellidir. Kimi zaman
daha da fazla.
- Peki, o uluslararasıhk
adına bir Üçüncü Dünya
ülkesini >ılın konuğu ola-
rak davet etmeyi dûşündû-
nüz mü hiç?
Düşünüyoruz ve olacak-
tır. Ama sorun, bir etki ya-
ratan sanatçılann yapıtlan-
nı temsil eden galeriler seç-
mek zorunda olmamız.
Sözgelimi Latin Ameri-
ka'da böyle sanatçılar var
ama tek tek ülkelere baktı-
ğımız zaman gerçekten ni-
telikli sayabileceğimiz yal-
nızca iki üç galeri var. Bu
nedenle belki Latin Ame-
rika'da birkaç ülke seçip
yapabiliriz bunu.
'Alacaklılar' 6 Kasım'da tekrar
Aksanarta pepdelerlnl açıyor
• Kültür Servisi - Aksanat Prodüksiyon
Tiyatrosu'nun sahneye koyduğu 'Alacaklılar',
Kayseri, Ankara ve Kıbns'ta gerçekleştirilen
başanh bir tumenin ardından 6 Kasım'da tekrar
Beyoğlu Aksanat'ta perdelerini açıyor. August
Strindberg'in yazdığı ve Zeynep Avcı'nın Türkçeye
kazandırdığı 'Alacaklılar'ı Işıl Kasapoğlu yönetiyor.
Köksal Engür, Tilbe Saran ve Cüneyt Türel'in rol
aldığı oyun ölü diller uzmanı bir öğretmen, yaratıcı
duyarlılığı örselenmiş bir ressam ve erkekler
dünyasında ayaklan üzerinde durmaya çalışan
yeniyetme bir kadın yazann aralannda geçen
amansız bir geçmiş zaman hesaplaşmasını, bir
alacaklı-borçlu savaşını anlatıyor. Tilbe Saran'a
1998 Afıfe Jale En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü
getiren oyun cuma ve cumartesi günleri saat
19 00'daizlenebilir.
Bizden ve Onlardan' 13. yılında
• Kültür Servisi - Tem Sanat Galensi, yeni sezonu,
gelenek haline getirdiği 'Bizden ve Onlardan'
sergılerinin D.'süyle açıyor. Dünyanın dört bir
köşesinden ünlü sanatçılann seçme çalışmalannı bir
araya getiren sergi, çağdaş sanatın çeşıtli
eğilimlerini, gelişmelenni, uygulanan yeni ve
değişik teknikleri yansıtıyor. Gravür, litografı, tahta
basla, linolyum, carborandum vb. teknikler
uygulanarak hazırlanan eserler; gerek Türk
sanatçılannın ulaştıklan düzey, gerek yabancı
sanatçılann deneyimleri, gerekse kökeni çok
eskilere dayanan bu sanat dalı hakkında
sanatseverlere aydınlatıcı bilgiler sunuyor. Eserleri
sergiye katılacaİc bazı yerli ve yabancı sanatçılar
şöyle: Altan Adalı, Sabri Berkel, Bedri Rahmi
Eyuboğlu, Zeki Fındıkoğlu, Mehmet Güler, Mürşide
Içmeli, Emin Koç, Hale Sontaş, Hılda Yosmayan,
Joan Mitchell (ABD), Davood Emdadian
(Azerbaycan), Johnny Friedleander (Fransa), Elie
Abrahami (Iran), Miharu Shiota (Japonya), Yuri
Kuper (Rusya). Sergi, 2 Kasım-16 Arahk günleri
arasında gezilebilir (0212-247 08 99).
Fotoğraflarla eğitime katkı
• Kühür Servisi - Yüksek Mimar Mühendis Ertem
Ertunga, yıllardır hobi olarak çektiği fotoğraflannı
4-8 Kasım günleri arasında Beşiktaş Deniz Müzesi
Sanat Galerisi'nde dostlanyla paylaşacak. tTÜ
Mimarlık Fakültesi'ni bitiren Ertunga, Almanya'da
1979 yılına kadar projelendirdiği ve yaratıcılığıyla
değişik fonksiyonlar getirdiği 20'den fazla eğitim
binasıyla, turizm yapılanyla ilgili uzmanlığına yeni
deneyimler ekledi. Bilgi birikimini Türkiye'deki
projelere aktarabilmek için 1979 yılında Türkiye'ye
dönen Ertunga, lstanbul'da kendi mimarlık
bürosunda, başta turizm yapılan olmak üzere birçok
yaratıcı projeye imza atıyor.' Yaşam ve Zaman' adlı
fotoğraf sergisiyle sanatseverleri günlük yaşamın
getirdiği sıkıntılardan uzaklaştırmayı amaçlayan
Ertunga, sergisinden elde edeceği geliri Türk
Eğitim Gönüllüleri Vakfi'na bağışlayacak.
Gönül ÜHcü-Gazanfer Özcan
Tıyatrosu'ndan Aşk Memuru'
• Kültür Servisi - Gönül Ülkü-Gazanfer Özcan
Tiyatrosu, üç yıl aradan sonra perdelenni 'Aşk
Memuru' adlı komediyle açıyor Kocası tarafından
aldatüdığını zanneden, özel bir klinik sahibı Semra
Hanım'm, kendisine iş için müracaat eden Halim
Bey'i kocasını kıskandırmak amacıyla işe almasıyla
gelişen komik olaylan anlatan oyunun yönetmeni
Engin Gürrnen. Rolleri ise Gönül Ulkü Özcan,
Gazanfer Özcan, Gül Gülgün, Engin Gürmen, Eda
Özel, Berna Terzierol, Bora Sivri, Taylan Erler, Savaş
Ako\
t
a ve Sensel Uyanık paylaşıyor. 'Aşk
Memuru'nun ilk gösterimi 6 Kasun günü saat
21.00'de Efe Sanatevi'nde gerçekleşecek. (212 94 82)
BUGUN
• BORUSAN KÜLTÜR MERKEZİ'nde saat
19.00'da Sami Altındağ (soprano saksofon), Sarp
Maden (gitar) ve Mahmut Yalay (kontrbas)
üçlüsünün vereceği caz konseri yer alıyor.
(292 06 55)
• CRR'de saat 19.30'da Tuncay Yıhnaz, piyanist
Robert Markham eşliğinde Mozart, Elgar ve Ekrem
Zeki Ün'ün eserlennden oluşan bir keman resitali
verecek. (232 98 30)
• fTALYAN KÜLTÜR MERKEZİ'nde saat
18.00'de Dante'nin ünlü eseri 'Üahi Komedya'nın
müzikli tanıtımı yapılacak. (293 98 48)
ÜÇ KUŞAK CUMHURİYET SERGİSİ ETKİNÜKLERİ
• Tarihi Darphane Binalan'nda süren etkinlikler
kapsamında saat 11 .OO'de belgesel gösterimi, saat
15.00'te rehberli sergi gezısi, saat 18.00'de Bilgesu
Erenus ve Tank Öcal'ın sunduğu 'Şiir ve Müzik
Dinletisiyle iki Ozan - Tevfik Fikret ve Nâzım
Hikmet' başlıklı okuma tiyatrosu yer alıyor.