Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 EKİM 1998 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI /cumek(â turk.net 11
ŞÎRKETLERDEN
• POND'S gözenek
temizleme bantian şimdi
de tüm yüz için
tüketiciİerin beğenisine
sunuldu. Burun. alın,
yanak ve çene için özel
olarak tasarlanmış
gözenek temizleme
bantian 3 değişik şekilde
piyasa>a sürüldü.
• VESTEL. önceki gün
lzmir Torbalı'daki Opel
fabrikasında yapılan bir
törenle bayilerine 172 adet
Opel Combo otomobil
teslim etti. Elektronik
araçlarla donatılacak
otomobi1lerde her türlü
Vestel ürününün tamir
edilmesi ve mobil hizmet
aracının içinde Vestel
tüketicilerine servis
hizmeti verilmesi
hedefleniyor. Törende bir
konuşma yapan Vestel
Elektronik Genel Müdür
Vekili Teoman Buyan,
Vestel bayileri ile Vestel
tüketicileri arasındaki
iletişimin, Vestel
iirûnlerinin piyasadaki
konumunu da güvence
îltına alacağını belirtti.
• HEWLETT
R4CKARD ve PROBİL,
ışbiıiiği anlaşması > apû.
rürkiye'deki kiiçük ve orta
aüyüklükteki bankalann
itomasyonunu
jercekJeştiren Probü,
Hewlett Packard'la yapbğı
ınlaşmayla miişteriİerine
laha iyi hizmet vermeyi
ımaçlryor.
I ECZACIBAŞ1-
khwarzkopf. Silhouette
.aç şekillendirici grubu ve
îonacure saç bakım
.erisinden birer ürün alan
eya iki adet Silhouette
irünü alan tüketicilerine
lûnyanın en küçük saç
;urutma makinesini
ıediye ediyor.
IINTERBANK. Tatilya
•'ğlence Cumhuriyeti'nde
vurduğu siantla üriinierini
e çocuklara yönelik
oımbara hesabını tanıto.
nterbank düzenkdiği
anşmalarta, tasarnıf
lüincini aşılamak üzere
aiçük miişteriİerine
.umbaralar clağıtü.
KTOUC
IILSAN İLAÇ
•ANAYİİ, yeni ürünü
Lyolic'i piyasaya çıkardı.
)inlendirilmiş sarmısak
kstresi içeren Kyolic,
ullanım sonrası rahatsız
dici koku meydana
etirmiyor; kalp ve damar
astahklanna karşı
oruyucu etkisi olduğu
âyleniyor.
I BAYEVDIRHOLDİNG
e Ugili haberierin yer
Idığı ve dört ayda bir
ay ımlanan Bayındır
Iagazin dergisinin ildnci
lyısıçıkü.
I MOTOROLA-
ETKOM ortaklığı ile
urulan Setkomnet, 7-11
kim tarihleri arasında
srçekleştirilecek
ransport Logistics
uan'ndayeni telsiz
locelleri ve sistemlerini
nıtacak.
|CASIO,flkses
aydeden saati Japon
kcolojisiyle piyasaya
kardı. Yeni ürün. hafiza
pi sayesinde 30 saniye
jyınca bir >a da daha
>k sayıda mesajı sesli
ank kaydetme ve
terdiği zaman
nkyebüme olanağı
•rror.
I ALARKO-ALStM,
mcrika'daki Enerji Fuar
annda açtığı stantla,
-lısnalannı diğer
-nalara tanıtma imkânı
ılaı. Fuar çerçevesinde
Lzmlenen seminerde,
irjye'deki enerji
lımalanna dikkat
lcirken, Asya kökenli
-ralara işbirliği
ı/eilerinde bulunuldu.
lİCROSOFTüeSFS
rou'nun
rekleştirdiği işbirliği
ncu yeni sigortacılık
zmü YVinsure
ılnıma sunuldu.
Kure sigortacılık
anü, Microsoft Genel
iürü Süreyya Cilh' ve
<ta şirketlerinin üst
y yönetidlerinin
dıgı bir seminerle
ıJdı.
Dünya ülkeleri küresel yolsuzluklara çözüm bulabilmek için bir araya geldi
Kara para saııal ortamdaEkonomi Servisi - Dünyada birçok ülke-
nin başını ağntan rüşvet. kara para ve usul-
süzlükleri kapsayan yolsuziuk olaylanna
çözüm arayışlan sürerken, Maliye Bakanı
Zekeriya Temizel, "elektronik fon transfer-
leri sayesinde kara paranın dünyayı dolaş-
masının arük işten bile olmadığTna dikkat
çekti.
Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşki-
latı (OECD). Üye Olmayan Ülkelerle İşbir-
liği Merkezi. ABD Uluslararası Kalkınma
Ajansı (USAID) ve Istanbul Özel SektörGe-
liştirme Merkezi işbirliğiyle gerçekleştiri-
len "Geçişdönemifilkelerinde yolsuzluğun
önlenmesi" konulu toplantı dün başladı.
Maliye Bakanı Temizel'in açılış konuşma-
• Globalleşen dünyada, ülkelerin kendi olanaklanyla sınırlı
kalarak yolsuzlukla mücadelesinin olanaksız olduğunu
belirten Temizel, "Çünkü elektronik fon transferleri sayesinde
kara paranm dünyayı dolaşması artık işten bile değil" dedi.
sını yaptığı toplantıda, Bağımsız Devletler
Topluluğu (BDT) ve Karadeniz Ekonomik
işbirliği (KEÎ) ülke temsilcüeri yolsuzluğun
önlenmesine yönelik uluslararası çalışma-
lan tartıştılar. Toplantıda, geçiş dönemi ül-
kelerinde yolsuziuk olaylanna getirilecek
pratik çözümler, resmi ve informal sistem-
lerin oluşturulması, OECD ve uluslararası
kuruluşlann işbirliği yapması konulan ele
alındı.
Maliye Bakaru Zekeriya Temizel, yol-
suzluklann toplumun ahlak yapısını "deje-
nere" ettigini ve demokrasiyi temelden sar-
sarak kalkınmayı engellediğini söyledi. Yol-
suzlukla mücadelede füm dünya ülkeleri-
nin savaş vermesi gerektiğini belirten Te-
mizel, bu konuda ulusal örgütlerin destek-
lenmesini istedi. Temizel, yolsuzlukla mü-
cadelenin temel koşula bağlı olduğunu kay-
dederek bunlan "Kurallarda anlaşılabilir-
KöYH.İZMETLERİ
Ihalede
yolsuduk
HAZALATEŞÇAKIR
Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nün
9 milyon dolarlık traktör yedek parça ihti-
yacma yönelik ihalelerde. usulsüzlük ya-
pılarak şartnamenin bazı firmalann lehi-
ne değiştirildiği öne sürüldü. Başak Motor-
lu Araçlar Sanayi ve Ticaret AŞ Başkanı
Haluk Şaldroğlu, ihalelerin 15 yıldır Gü-
riş Grubu firmalanna verildığini belirterek
"Çeteyi kıramıyoruz. MHP'li kadro, diğer
firmaİann girmesini engeüiyor" dedı.
Şakıroğlu. Köy Hizmetleri Genel Müdür-
lüğü'nden sorumlu Devlet Bakanı Musta-
fa Yümaz'a gönderdiği yazıda, kurum iha-
lelerinin yaklaşık 15 yıldır Güriş Grubu'na
ait Parsan. Çukurova ve Hisar Çelik'e ve-
nldiğini bildirerek rekabet kurallanna ay-
kın olarak diğer firmalann ihaleye girişi-
nin engellendiğini kaydetti. Şakiroğlu, adı
geçen firmalann her yıl yüzde 0.5 ile yüz-
de 5 arasında indirimleryaparak işleri ken-
di aralannda paylaştıklanna dikkat çeke-
rek kurum içinden görevlılerin şartname-
leri bu firmalar lehine düzenlediklerini
söyledi. Haluk Şakiroğlu, 1.10.1998 tari-
hinde yapılan paletli traktör yürüyüş aksa-
mı ihtiyacı için açılan ihaleye yerli imalat-
çılan koruma koşulu getirildığine dikkat ce-
lcerek "Bu yıl ilk defa herkese açık dfizen-
lenen ihale, son anda değişiklik yapdarak
ithalatçı fırmalara kapanldı. L reticileri ko-
rumak bahanesiyle devletin soyulmasına
raa olunuyor" görüşünü dile getirdi.
Parsan, Çukurova ve Hisar Çelik firma-
lannın Köy Hizmetleri, DSİ ve Karayolla-
n ihalelerine verdikleri rakamm piyasa fi-
yatının yüzde 50 fazlası olduğunu ifade
eden Şakiroğlu. -Aradaki rantı, içerideki
3-4 kişi ile pa>laşıyoriar~ dedi.
Şakiroğlu, *Kö> Hizmetleri ihalejiyaban-
a üreticifcrede açınca yüksekiiKtirimİerala-
rakçpk kârb bir iş gerçekleştirdi Ancak ma-
kinelerin yedek parçasuu ahrken ihaleyi ya-
bancı fırmalara kapatıp. devleti \illardir
soyduğu tescil edilmi^ yerti üç firmanın in-
sa'fina bırakular. 1.10.1998 günü ihale edi-
leceği ilan edilcn alunlar iptal edilerek tüm
firmalara açık olarak >eniden ihaleye çıkar-
sa Kö> Hizmeüeri'ndeki oyun bu yılda bo-
zulmuş olacak ve de\ letin kasasından 600-
700 mih^rBra daha az para çıkacaknr" dedi.
Yolsuziuk
azgelişmişlikle
orantılı
Türkiyeyolsuzlukla savaştayetersiz
Ekonomi Senisi - Her yıl yapılan bir ulusla-
rarası yolsuziuk sıralamasına göre Türkiye,
dünya ülkeleri arasında 'temizlikte" 30. sırada
yer aldı. Işadamlan, risk analistleri ve halk ara-
sında yapılan bir ankete göre yapılan değerlen-
dirmeye göre yolsuziuk olaylanna en az rast-
lanan ülke Danimarka olarak belirlendi.
Rüşvet, yolsuziuk gibi olaylann en az yaşan-
dığı ülke seçilen Danimarka, 10 üzerinden 10
tam puan alırken 4 puanın altında kalan Tür-
kiye sınıfı geçemedi. 1995 'ten beri yolsuzluk-
lamücadele çalışmalan yürüten Uluslararası Şef-
faflık Örgütü'nün yaptığı, işadamlan,riskana-
listleri ve halk arasında yapılan ankete göre
yapılan çalışmaya bu yıl 85 ülke dahil edıldi.
Anket sonucunda, gelişmiş ülkelerde yolsuz-
iuk ve rüşvet olaylannadahaaz rastlanması dik-
kat çekti.
lik. işlemlerde saydamlık. etküi denetim ve
uluslararası işbirliği'' şeklinde sıraladı. Bu
konuda, parlamento, yargı ve kamuoyunu
oluşturan medyaya önemli görevler düştü-
ğünü vurgulayan Temizel, "KuraDar herta-
rafa çekilecek esnekükte yapümamah, etki-
li denetim gebrilmeli. Yöneticiler kendisine
göre kural düzenlememeli. Bunlann da ya-
salarla desteklenmesigerekrvor" diye konuş-
tu.
Temizel, globalleşen dünyada, ülkelerin
kendi olanaklanyla sınırlı kalarak yolsuz-
lukla mücadelesinin olanaksız olduğunu
belirterek "Çünkü elektronik fon transfer-
leri sayesinde kara paranın dünyayı dolaş-
ması artık işten bile değil. Kara para kendi
ülke hukukundan kaçıyor.
Bunun için de ülkelerin da-
vanışma içinde olması gere-
kiyor" görüşünü dile getir-
di. Maliye Bakaru Temizel,
konuşmasmın sonunda po-
litik beklenti ve tercihlerin
de kara parayla mücadelede
engel oluşturmaması gerek-
tiğini vurgulayarak, küresel
kampanyalar başlatılması-
nın önemini \urguladı.
Toplantı gündeminde ay-
nca, OECD Yolsuzluğun
Önlenmesi Anlaşması'nın
uygulanması, bölgedeki yar-
gı sisteminin reformu, mu-
hasebe sistemlerinin güç-
lendirilmesi, kanunlann, si-
vil toplum örgütlerinin ku-
rulmasını düzenleyecek şe-
kilde değiştirilmesi, profes-
yonel örgütler tarafından iş
yasalannın kabul edilmesi ve
enformasyon özgürlüğünün
teşvik edilmesi konulan yer
aldı. Belirli ülkeleri hedef
alan tavsiyelere de yer veri-
len toplantı 2 gün sürecek.
Taner, IMF heyetinin önümüzdeki hafta Türkiye'ye geleceğini söyledi
'JMF görüşmeleıi tatıniıı edici'
FUAT KOZLUKLU
WASHEVGTON - Küresel mali knze
çözüm üretme amaçlı IMF ve Dünya Ban-
kası'nın yıllık olağan toplantılanndan he-
nüz bir somut karar çıkmadı. Toplantılar-
da Türkiye'yi temsil eden Ekonomiden
Sorumlu Devlet Bakanı Güneş Taner, kü-
resel kriz nedeniyle 1999 enflasyon hede-
fıni yüzde 30'a çıkarabileceklerini belirt-
ti. Taner, IMF heyetinin önümüzdeki haf-
ta Türkiye'ye geleceğini ve "yakın izleme
anlaşması" çerçevesinde denetlemeler ya-
pacağını açıkladı. Taner'e göre global kriz
"lider ülkenin" henüz ortaya çıkmamış ol-
masından kaynaklanıyor ve yayılacağına
ilişkin endişelere yol açıyor. Ancak dev-
let bakanı, krizi çözecek önerilerin önümüz-
deki bir buçuk ay içinde somut sonuçlar-
la ortaya konacağı umudunu taşıdığını da
vurguladı.
Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı
Güneş Taner, önceki akşam. "Türk Ban-
kalar BirBgi''nin kokteylinde birgrup Türk
gazeteciye yaptığı açıklamada, "Türki-
ye'nin devahlasyon baskısı yaşamadığını''
• 'Küresel krizden etkilenecek
16 ülke' arasında Türkiye'nin
gösterilmediğine dikkat çeken
Taner, ocak ayına kadar iç
borçlanmada Hazine'nin hiçbir
sıkıntı yaşamadığuıı ve
1999'un ilk üç ayında ise
ödemelerden dolayı bir sıkıntı
olabileceğini belirtti.
belirterek "Devalüasyon. kıunanda eko-
nomisi şartlanndan biridir. Türkiye'de ise
kumanda ekonomisi yok, piyasa ekonomi-
si \ar. Eğer dö>ize talep olursa, dövirin fi-
yat yükselir. Eğer talep olmazsa bugünkü
seviyesinde gider" dedi.
IMF ile yapılan "Yalan izleme anlaş-
ması''nın Türkiye'ye avantaj sağladığını
söyleyen Bakan Taner, 1998 hedeflerinın
tutacağını, ancak 1999 hedeflerini revize
etmeleri gerektiğini bildirdi. Devlet Baka-
nı. küresel kriz yüzünden 1999 enflasyon
hedefıni yüzde 20'den yüzde 30'a çekebi-
leceklerini, büyüme hızını da yüzde 3 'e in-
direceklerini açıkladı. Türk ekonomisinin
geleceğinde CHP'den destek isteyen Eko-
nomiden Sorumlu Devlet Bakanı, şöyle
konuştu: "Başbakan Mesut Yılmaz'uıhü-
künıeti bırakma şartınuı bir parçası ola-
rak sosyal güvenük sistemine CHP'nin des-
teği gerekiyor."
Ülkelerin kredi notlannı veren Standart
And Poor's'un yayımladığı son raporda,
Ekonomiden Sorumlu Bakan, özetle şun-
lan söyledi: "Türkrye'ningecmişprognun
içinde almışolduğu ekonomiktedbirlerin-
den dolayı faiz dışı fazlası ilk dokuz ayhk
rakamlara göre yüzde 4.1. Yüzde 19 vergi
gelirierinde fazlay ız. Yüzde 13 diğer geür-
lerde fazlayız. Harcamalarda yüzde 4 da-
ha iyiyiz. Bütçe açığmda ise yüzde 34 da-
ha iyiyiz. Bu dokuz ayda Türkiye'nin bu
ekonomik dummunda hiçbir ülke yok.
Şimdi dünya krizdeyken bizim bu kadar
kuvvetli olmamız, ülke rezervierinin de 33
mUyar dolar olduğu bir yerde ve de özei-
leştirmesinde fiili olarak yapılmış olan, an-
cak henüz tahsil edilmenûş 10 nıiryar do-
iarnk paranın olduğu bir yerde, bizim eü-
mize çok kuvvetli bir silah geçjyor."
Çocuğunuzun
yarınlarını düşünürken
keyfinizi kaçırmayın!
Diploma Hesabı
y
Diploma Hesabı, çocuğunuzun
eğitim harcamalarını güvenceye alıyor.
Şimdiden.
Diploma Hesabı, İktısat Bankası'nın özel sorunlara getirdiği
özel çözümlerden sadece bın. Gelin konuşaltm.
Sıze en uygun çûzümü sunalım.
İKTİSAT
Memnuniyetle
ı Nakit Alışvenş • Nakıt Ev • Nakıt Ihtiyaç • Nakıt Otomobil • Nakii Tatıl • Nakıt Çek • Nakıt Hesap • Otomatık Ûdeme
Net diizeyi 2 ayda 9 dolar yitirdi
Asgari ücret eridiANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Yürürlük tarihi bu
yıl ilk kez ocak ayına çekile-
cek olan asgari ücretin, ağus-
tos ayında verilen yüzde
35'likartışlaulaştığı 125 do-
larlık net düzeyi 2 ay içeri-
sinde 9 dolar yitirdi. Böyle-
ce, eylül ayı sonunda 116 do-
lara düşen asgari ücrete. ağus-
tos ayında verilen artış da 1
yıllık kaybı karşılamamıştı.
Asgari ücretin Ağustos 1997-
Ağustos 1998 dönemi içeri-
sindeki yüzde 42.3 "lük kay-
bına karşın verilen aruşın dü-
şük kalması nedeniyle yüz-
de 23.5'lik gerileme kalıcUaş-
tı. Pazarlıkta bu konunun da
gündeme gelmesi bekleni-
yor.
Asgari Ücret Tespit Ko-
misyonu, 29 Temmuz
1997'de aldığı karar doğrul-
tusunda, yeni ücreti saptamak
üzere bugün ilk toplantısını
yapacak. Türk-tş'in. ağustos
ayında verilen artışın yıllık
gerilemeyi karşılamaması ne-
deniyle var olan kaybın ya-
nı sıra 6 ay sonundaki geri-
lemenin de dikkate ahnmasıra
isteyeceği belirtiliyor.
Toplantılara işçileri tem-
silen kaülacakTürk-lş Genel
Eğitim Sekreteri SaBh Kıbç,
asgan ücretin pazarbk ücre-
ti değil, objektif verilere da-
yanılarak belirlenen ücret ol-
duğunuvurgulayarak komis-
yonun bu noktaya dikkat et-
mesi gerektiğini söyledi.
GöRÜŞı
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Yeni Siyaset Biçimleri
Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı ile kızı Gül-
lü Aybar'ın düzenledıkleri "Mehmet Ali Aybar anısına
yeni siyaset biçimleri" konulu toplantı, Aybar'ın kimli-
ğine yaraşan arayış ve tartışmalara konu oldu. Araya
SEKA işçilerinin büyük direnişi girdiği için, 4 Ekim pa-
zar günü yapılan bu anlamlı toplantıdan kimi alıntılan
ancak bugün aktarabiliyorum.
Öncelikle "Mehmet Ali Aybar ve yeni siyaset biçim-
leri" üzerinde açıklama yapan Uğur Cankoçak'ın, Ay-
bar'ın "yeni siyaset biçimleri"tiaöesmt,Yeni Dünya Dü-
zeni'ne uygun yeni siyaset biçimlerini üretmek olarak
algılamadığı vurgulamasından söze girmekte yarar var.
"Çünkü Yeni Dünya Düzeni kavramını dünyaya dayat-
maya kalkışanlar, bilindiği gibi, tezlerini sosyalizmin
çöktüğü savına dayandınyoriar. Oysa sosyafern/n çök-
tüğü falan yok. Çöken, Sovyetler Birliği'ndeki rejimdir.
Yeni Dünya Düzeni de, kapitalist-emperyalizme bizzat
kendileri tarafından takılan süslü bir addan başka bir
şey değildir" diyen Cankoçak, Aybar'ı, anlayışını anla-
tırken özetle şu vurgulamalan yapıyor:
"Mehmet Ali Aybar, bilim ve eylem adamıydı. Mark-
sisttir. Tüm gerçek marksistlergibi dünyayı değiştirmek
için uğraşmıştır. Aybar'ın siyaset biçimine yeni sıfatın-
dan çok doğru sıfatı yakışır. Marksizmi çok iyi bildiği,
çok iyi özümsediği için Aybar'ın siyaset biçimi doğru
siyaset biçimidir. Ama aynı zamanda da, marksist si-
yaset biçimi diye dünyada uygulanagelen siyaset bi-
çimlerinden farklı olduğu için yenidir de. Yeni siyaset
biçimi, kapitalist örgüt biçimi olmayacaktır. Leninist ör-
güt biçimi de olmayacaktır. Sosyalist örgüt biçimi ola-
caktır. Sosyalist örgüt öncülerin değil, tüm işçi sınıfı-
nın, emekçilenn parti ve giderek devletyönetiminde söz
ve kararsahibi olduğu bir örgüt olacaktır. Aybarbu dü-
şüncelerini teorik çalışmada bırakmamış, genel başkan-
lığını yaptığı TİP, SP, SDP tüzük ve programlanna ya-
zarak uygulanmasını sağlamıştır. Kıskançlıkla ülkenin ba-
ğımsızlığını, ideolojik bağımsızlığı savunmuştur..."
"Dünyamızı nasıl bir gelecek bekliyor?" sorusuna
yanıt arayan Prof. Gencay Gürsoy, önünü göremedi-
ği bu konuda global ölçekte projeksiyon yapan, senar-
yo üreten ciddi girişimlerin olmadığını söylüyor. Bilim-
de, teknolojide, genetikte gelinen aşamalardan kimi ör-
neklerie, bunlann egemenliğinin tekellerde, kötü eller-
de olması halinde olabilecekler hakkında kimi ürkütü-
cü senaryolardan söz ediyor. Globalizmi savunanlann,
seçeneksiz olduğunu ıleri sürdükleri sistemin krizlerin-
den şöyle ya da böyle sıynlmılacağını savunsalar bile,
50 yıl sonra nasıl bir dünyada yaşayacağımız konusun-
da hiçbir şey söyleyemediklerini, daha doğrusu o ka-
dannı söylemeye dillerinin varmadığını belirtıyor.
Uluslararası finans-kapitalin dünyayı nasıl birçıkma-
za sürükleyeceği konusundaki marksist öngörülerin bi-
rer birer dogrulanmasına karşın, dünya sosyalizmini er-
geç kuracağına inananlann bile önümüze, dibe vurma-
ya mahkûm olan bugünkü barbar uygarlığın arkasından
insan soyunun aklının başına geleceği varsayımından
daha umut verici, daha mandıncı bir prespektıf koya-
madıklarını savunuyor. Çevrecilerin çizdiği karanlık tab-
lolar, kitlesel açlıklar, Kuzey-Güney uçurumunun derin-
leşmesi, globalizmin dünya ölçegindeki bu sorunlara çö-
züm getiremeyecegi gerçeği, eşitlikçi, özgürlükçü, çev-
reci bir kolektif iradenin müdahalesinin kaçınılmaz ol-
duğunu, ancak sosyalistlerin de henüz bilimsel verile-
ri dikkate alan, gelecek senaryolannı berraklaştırama-
dıklarını, bu kolektif iradenin nasıl oluşacağı konusun-
da inandıncı stratejiler geliştiremediklerini vurguluyor.
Yeni siyaset biçimlerini ünıversite elemanlan açısınc
dan değerlendiren Prof. Burhan Şenatalar, öncelikle
12 Eylül'ün kurum olarak üniversiteler ve elemanlan
üzerindeki tahribatını anlatıyor. Yeni sağ rüzgârlann de-
ğer yargılannda yarattığı aşınma ile birlikte, suskun, sa-
dece politik olarak değil akademik olarak da verimsiz
sığlaşma üzerinde duruyor. Yine de son yıllarda gide-
rek ağırlık kazanan bir örgütlenme, siyasallaşma, kim-
lik arayışlan olduğuna işaret ederek sivil toplum örgüt-
lerinin bu anlamdaki olumlu katkılanndan ömekler ve-
riyor. Siyasi partilerin medyaya, lideriere endekslendi-
ği bir olumsuz yapılanmada, üniversitelerin de bir yan-
dan devletin, diğer yandan sermayenin denetim ve gü-
dümünde olması çabalannın, baskıların yoğunluğuna
işaret ediyor. Sermaye, iktidarlar karşısında bağımsız,
özerk üniversitelerin sadece bilimin gelişmesinde de-
ğil, sağlıklı toplumsal yapı, siyaset biçimlerinin oluşma-
sında da başiıca güvenceierden biri olacağının altınt çi-
ziyor.
Yerel yönetimler ve yeni siyaset biçimlerini anlatan Fer-
zan Yıldınm, küreselleşmenin olumsuz sonuçları, ge-
tirdiği dağılma, parçalanma içinde, ortaya çıkan kav-
ram ve kargaşayı sorguladı. Katılımın demokrasi ile öz-
deşleşememesi, çok bel bağlanan sivil toplum örgüt-
lenmelerine siyasi partilerin işlevlerinin yüklenmeye ça-
lışılması, sadece yerel yönetimlerin gücünün arttırılma-
sı, gelişmesi ile demokratik toplumsal gelişmeye ulaşı-
lamaması gibi temel sorunlar ve çelişkiler üzerinde dur-
du. "Katılım, ama kiminle, nereye katılım; hangi nite-
liklerie katılım?"m sorgulanması üzerinde durdu.
Yeni siyaset biçimlerinin politikaya yansımasını an-
latan UfukUras, Türkiyedeki siyasi yapılanmanın te-
mel sorunlarının. demokrasi ile çatışan yapılanmanın,
kirlenmenin boyutlannı anlatan girişinden sonra alter-
natif politik kültürden, sil baştan yapılanmadan söz et-
ti. Çok kimlikli, çok kültüriü, çoksesli, siyasi partiler dı-
şındaki örgütlenmelerle birlikte çalışan yeniden bir si-
yasi parti yapılanmasını savundu. ODP'de bunlan uy-
gulamaya çalıştıklanni belirterek küreselleşmeye karşı
direnişi küreselleştirerek özgürlükçü, demokratik Tür-
kiye yaratmak isteyenlerin mücadele içinde yerlerini al-
maları gerektiğini söyledi.
Yeni siyaset biçimlerini, arayışlan bir köşe yazısına,
birkaç cümleye sığdırmaya tabii ki olanak yok. Yaratı-
lan bir karabasan düzende, dayatma kısır gündem ve
tartışmalann boğuntusunda, farklı arayışların, soluk al-
dıracak düşüncelerin olduğunu bile bilmek. bilincine var-
mak insana umut veriyor.
Dr. ALEV COŞKU1N
Traktör Devi Ahmet Uzel'in Ardmdan
Türkiye'nin en çok satan Massey Fer-
guson marka traktörlerini üreten fabri-
kalann sahibi AhmetUzel vefat etti. Uzel
fabrikalan, komple yatınm olarak Tür-
kiye'nin en büyük traktör fabrikasıdır.
Uzel ailesi; baba İbrahim Uzel, 1930'lu
yıllarda Bursa'da fayton ürerimiyle iş ya-
şamına girmişti. Faytonun parçalannı
ayn-ayn dükkânlarda üretip, birleştire-
rek o günkü koşullarda ilk kez seri üre-
tim bandını kurmuş oluyordu.
II. Dünya Savaşı'ndan sonra Uzel şir-
keti, otomotiv yan sanayii için yaprak
yay üretmeye başladı. 1961 yılında ün-
lü dünya markası Massey Ferguson trak-
törleriyle imzaladığı lisans anlaşması ile
traktör üretimine geçti.
Yıllar içinde Uzel topluluğu, çok cid-
di ve dev bir sanayi kuruluşu olarak ge-
lişti. Uzel topluluğunun Yönetim Kuru-
lu Başkanı Ahmet Uzel, aynı zamanda
ilk dizel motor, jant ve helisel yay fab-
rikalan gibi ülkemizde birçok ilke imza
atmıştır. Ahmet Uzel, saygın bir kişili-
ğe sahipti. Türk ekonomik yaşamında
yılda 25.000 traktör satışı yapan bir şir-
ketin sahibi, bir sanayi devi olarak hiç-
bir zaman ön plana çıkmak istememiş-
tir.
Ahmet Uzel'in ogullan Önderve Ser-
dar Uzel,bugün Uzel topluluğunun önem-
li yerlerinde yönetici olarak bulunduk-
lan halde, onlann resimleri magazin ba-
sınında görülmez. Uzel şirketler toplu-
luğu, geçen yıl 52.5 trilyon TL'ye varan
cirosuyla en büyük 500 sanayi kuruluşu
arasında 24. sırada bulunuyor. Özel sek-
tör sıralamasında 16. sırada yer alan top-
luluğunun 2000'i aşkın çahşanı vardır.
Vergi ödemede geçen yıl ilk 5'in arasın-
da yer almışur.
Otomotiv sanayiinin dev ismi Uzel
Grubu bir yandan 3-6 milyar TL tutann-
daki traktörleri çiftçilerin daha kolay sa-
tın alabilmesi için yeni finansman mo-
delleri üzerinde uygulamalar yaparken şir-
ket geçen yıl basanlı bir halka açılım yap-
mıştır. Şu anda da borsada en iyi durum-
da olan şirketler arasındadır.
Uzel Grubu Massey Ferguson ile Trak-
tör, Girling Ltd. ile fren, Burman and
Sun firması ile direksiyon kutusu, Fer-
gat SpA ve Gianetti SpA ile otomobil,
kamyon. traktör jantlannm üretimı için
işbirliği anlaşmalan yapmıştır. Bu ne-
denle uluslararası teknik bilgi kapasite-
sine sahip ülkemizin onur duyduğu bir
şirkettir. Uzel Grubu'nun Yönetim Ku-
rulu Başkanı Ahmet Uzel, bir yandan ti-
caret yaşamının güç labirentlerinde ça-
lışırken öte yandan da şiirler yazmış ve
Türk sanat müziğine 6000'den fazla bes-
te kazandırmıştır.
Geçen mayıs ayında, Türk müziğine
50 yıldan fazla hizmet veren bestekârlar-
dan birisi olarak Türk Musikisi Vakfı ta-
rafından kendisine üstün onur plaketi
venlmiştir. Ahmet Uzel, kendi toplulu-
ğunda çalışanlann da sosyal haklardan
yararlanmalan konusunda önem ve ön-
celik veren sanayici olarak iş dünyasın-
da isim yapmışnr.
Traktör konusunda, ihracat yapabilen
dev fabrikalar kuran Türk sanayii ve eko-
nomisinde saygın bir ismi olan Ahmet
Uzel. yaşamdan aynhrken arkasında ken-
disini seven ve sayan büyük bir kitle bı-
rakarak ebediyete intikal etmişbulunuyor.