Katalog

EKİM1998PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Mimarlar Odası, imar, koruma ve çevre yasalanjıı çiğneyenlerin yargılanmadıklannı savundu•Baskaıılar her yönüyle soraşturukıın' ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Türkiye'de Sağ'ın Yapısı tstaobul Haber Servisi - Mimarlar Odası, cente karşı suçlan sorgulanmayan beledıye jaşkanlannın sadece "sivasal söylemleri" ne- ieaıvle yargılanıp görevlennden alınmalan- nm. hukuk devletını değıl yağmacılığı koru- duğunu savundu. TMMOB Mimarlar Odası Merkez Yönetım Kurulu adına yapılan yazı- h açıklamada, ımar. koruma, çevre ve ıhale yasalanru açıkça çığneyen kımı beledıye baş- kanlanna yasal yaptınmlar uygulanmadığı belırtılerek "Bu yasadışı tutumlan yerine sa- dece düşüncelerini sorgulamakla sınırn bir yargdama anlayış.ı da demokrasiye zarar ve- rici siyasal polemikkre ortam hazırlamakta- dır" denıldı Mimarlar Odası Merkez Yönetım Kuru- lu'nun 26-27 Eylül tarihlerinde Adana'da yaptığı toplantıda, Recep Tayyip Erdoğan'a venlen cezanın kesınleşmesının, "mimarhk, şehircilik ve kent yönetimindeki yasal ve top- lumsal sorumluluk" açısından değerlendınl- dıgı vurgulanan açıklamada şöyle denildr. "Gerekgeçen yıl Ka>- seri Büyükşehir Bete- diye Başkaıu Şükrü Karatepe'nin yargüana- rak ceza alması ve görevinin sona crmesi ör- neğinde, gerek Erdoğan'la ilgüi getişmeler- de, gerekse diğer birçok belediye başkanının ilgili yasalar karşısuıdaki tutum ve davranış- lan iîe bunlara vönetik yıllardır izienegelen 'denetım ve >aptmm eksıkhğı geleneğinde' ortayaçıkan ve asıltaruşdması gereken durum şudur. Birçokbeledive başkanı,vasalarönün- de görevli ve sorumlu olduklan kente, çevre- ye ve topluma karşı yükümlülüklerini yerine getirmedikleri halde. hatta bu vasal yüküm- liilüklerinin çoğu kez tersini yaparak kenteve 'Fener \e Balat Semtleri Kentsel Rehabitttasyon Projesi' kapsamında kurulması planlanan 'Restorasvon Meslek Okulu' içinBerlin Üniversitesi, Utanbul Teknik Lniversitesive Fatih Belediyesi işbirtiği yaptı. (Fotoğraf UGUR DEMIR) Fener 'de Restorasyon Meslek Okulu için işbirliği protokolu imzalandı Tarih için bilimseldayanışmaİstanbul Haber Servisi - Fatıh Belediyesrnm Avrupa Bırlığı ve UNESCO desteğıyle başlat- tığı "Fener ve Balat Semtleri Kentsel Rehabili- tasvon Projesi" kapsamında kurulması planla- nan "Restorasyon MestekOkulu" ıçın bır adım daha atıldı. Berlın Ünıversıtesı, tstanbul Teknik Ünıver- sıtesi ve Fatih Beledıyesı'nın restorasyon oku- lu ıçın ışbırlığı yapmalannı öngören protokol, dün tanhı Fener semtındekı 'Dimitri Kantemir Sarayı'nda törenle ımzalandı lmza törenınde konuşan Beledıye Başkanı Sadettin Tantan. "Kültürel mirasımızı kurtarmakiçin teknik hiz- met verecek okulu hizmet alarunın ıçinde kunı- yoruz" dedi. Berlın Teknik Ünıversıtesı Rektö- rü Prof. Hans-JürgenEvvers de okuladestek ol- maktan onur duyduklanm belırttı. tstanbul Tek- nık Ünıversıtesı Rektörü Prof. Dr Gülsün Sağ- lamer ıse u Ben, hem bir akademisyen. hem de bir mimar olarak bu girişimden cosku duyuyo- rum" dıye başladığı konuşmasmda şunlan söy- ledı: "Politikacılann bilimselkadrolan dışladıkla- n bir süreçte, Fatih Belediye Başkanı'nın bizter- le dayaıuşması da örnek bir davranış. Bertin Teknik Lmversitesi vetTİ' bu işbirliğine girerek aslında lstanbuTa ve ülkemize hizmet vermiş oluvor. Restorasyonokulumuz, kiilturelmirasn kurtanlmasında büyük görevler üstteniyor." tmza torenının >apıldığı tanhı sarayı yaptı- ran Dimitri Kantemir, 1673-1723 yıllanndaya- şayan "Boğdan prensi" ve Osmanlı dönemı Türk musıkısmın önemli bestecılennden bırisı. Aynı zamanda tanhçı ve bılgın olan Kantemır, çocukluğunda tstanbul'a göndenhp "Ende- run"da eğıtım gördükten sonra II. Ahmet tara- fından Boğdan Voyvodalığı'na atanmıştı. Fener'dekı saraymda ıse Restorasyon Mes- lek Okulu'nun ılk çalışmalan başlayacak ve sa- ray da restöre edilerek tarihı kent dokusunu kur- tarma projesırun eğıtim ve kültür merkezı ola- tophıma karşv yasalarda açıkça tanımlanmış 'suçlan'da sürekli işlemelerine rağmen, hak- lannda etkin ve cavdıncı bir >asal denetim ve soruşturma \apılmadı|? gibi, bemen tümü de görev lerinin başındadır. İşledikleri suçlan sür- dürerek, yeni seçimlerdeaday bfle olmaya ha- zırlanmaktadırûuf Karatepe ve Erdoğan örneklerinde de du- rumun farklı olmadığı, dığer birçok beledıye başkanı gıbı yıiriirlükteki imar, koruma, çev- re ve ıhale yasalanna açıkça aykın uygulama- lardan sorumlu olduğu savunulan odanın açıklamasmda, soz konusu yasalann ıhlal edılmesının soruşturma ve yargılama ko- nusu bıle yapıhnadığınadık- kat çekıldı. Açıklamada, özetle şu görüşlere yer venl- dı. "Türki\e'deki2700'üaş- kın belediyenin büyük bir çoğunluğunda, yürüriükte- ki kent,çevreveimarmevzu- aünaaykın uygulamalar.ya- sal uvgulamalardan çok da- ha fa/ladır. Özellikle ihale hukuku da ayaklar alüna alınmışör ve yine birçok be- ledive, sivasal v andaşlara ya da çıkarbiriikteUklerine ka- mu kaynaklannı aktaran'ış dağıtım merkezlen"ne dö- nüşmüşrür. Bunlararaanda. az sayıdaki duy arlı, \asalara saygıh ve kcntinin değerieri- ni koruyan belediye başkanı ise geneldeki olvunsuz tabio içinde sadece birer 'olumlu örnek" olmanın ötesinde et- kili olmamakta, demokratik kuruluşlar dışında kendi partilerinden bik destek bu- lamamaktadıriar. Temel gö- revteri kente ve kent halkuıa hizmetolan belediye başkan- lannın görevlerine son veri- lebihnesi için geçerli olabile- cek vasal gerekçenin ise siva- si söylemlerine \-a da düşün- cekrine göre değiL aynı gö- revleriyle doğrudan UgUi ya- sal sorumluluklannı kente ve kent halkına karşı verine ge- tirip getirmediklerine göre belirknmesi.demokratik bir hukukdev letinin çağdaş uy- garukla da kucaklaşabilme- si için temel zorunluluklar arasındaduf Türk-Metal Sendikası'nın konferans salonunu doldurmuşlar, hep bir ağız- dan haykınyorlar: "Ya Aliah, bismillah, allahü ekber..." Konu, sendikanm yüzde 43 zam ko- pardığı için işçiyi satıp satmadığı. Kimi- lerinin iddiasına göre, yüzde 90'dan aşağısına imza atmayacaklanna dair söz vermiş olan sendikacılar, yüzde 43'e ımza atarak işçıyı satmışlar. Kimi- leri de, "allahü ekber" diye slogan ata- rak sendikalannı destekliyoriar. Artık, bu sloganın, sendıkal mücadele ve toplu ış sözleşmesiyle ne ılgisi varsa... • • • Aynı sloganı, spor müsabakalannda da duyuyoruz, kimi siyasal mıtınglerde de. Kımi sağcı gençlerimiz, heyecan- landıklan ya da "aşka geldikteri" za- man, "Ya Allah..." başlıyorlar. Herhal- de belli biregitimin ve ruh yapısının so- nucu olarak. Aslında Türkıye'dekı sağcılann pro- fillennî ortaya koymak hem çok zor hem çok kolay. Çok kolay, çünkü birtakım ortaknok- talar hemen göze çarpıyor. örneğin bir- bırtenne karşı çok saygılılar; özellikle ögrencı kesimi açısından bakarsak, çok çalışkanlar; kendı dünya görüşle- rini egemen kılma konusunda çok he- yecanlılar ve nihayet, kendı dünya gö- rüşlerı açısından net ve öznel olarak tutarülar. Çok zor, çünkü ınanılmaz çelişkileri yaşamaktalar. Çok saygılı görünürken, bırdenbıre kustah ve saldırgan olabilı- yortar. Çok çalışkan oimalanna karşın temel bazı "birikim" eksıklıklen var. Ve tutariı görünmelerine karşın zaman za- man kafaları çok kanşıyor. ••• Türkiye'de sağ hareket, Cumhuriye- timızın ilan edıldiğı günden beri vardı. Fakat Mustafa Kemal'ın yaşadığı dö- nemde ve 2. Dünya Savaşı strasında- ki tek parti yönetimtnde, seslerinı du- yurmaya da çıkarabilme olanağını bu- lamamışlardı. Kaldı kı; ulusal kurtuluş mücadelesi sırasında, din adamlannın önemli bir bölümünün Ankara'yı des- teklemesıne karşın bır bölüm din ada- mının Istanbul'la ve hatta işgal kuvvet- leriyie işbirliği yapmasının utanç ve ağırlığından kurtulamamışlardı. Devri- me karşı çıkacak güçleri de yoktu, yüz- leri de. Çok partili yaşama geçilmesiyle bir- lıkte, sesleri de yükseimeye başladt. Demokrat Parti'nin kurucu ve lider kad- rosu, hiç kuşkusuz Atatürkçü ve laik i- di. Fakat kendilerince bir "diyethorcu- nu" ödemek için "dinci sa<5"a destek verdiler. (2. Dünya Savaşı içinde güç- lenen ırkçı sağ, gene 2. Dünya Sava- şı'nın sonunda muhalefette tasfrye edil- miş, ÇHP ıçindeki ırkçılar da savaş sonrasında geri plana çekilmişlerdi.) 27 Mayıs sonrasında ırkçı ve dinci sağ, Adalet Partisi'nin şemsiyesi attın- da gelişme olanağını buldu. Adalet Partisi, liberal olması gereken bir mer- kez sağ partiydi. Fakat hem dinci genç- leri hem de ırkçı gençleri destekliyor- du. Zira "so/"un sokaktakı gücünü kır- mak istedıklen gibı, "8u gençler ilerde nasıl olsa bizim saflanmıza kat//ır/ar" diye düşünüyorlardı. ••• Birinci ve ikinci "Milliyetçi Cephe" hükümetlen "sağ"ın yeniden doğuşu- nu hazıriadı. Odönemde "ü/kücü/erie" emnıyet ve istihbarat örgütlen arasın- dakı yakın işbirliği bilinmıyor değildi. Fakat bunun derece ve derinliğinı yeni yeni öğrenmeye başlıyoruz. 12 Eylül sonrasında; kımı "sağcı"\a- ra hapishane yolu görünürken, kimi "sağcıiar", devlet desteklı olarak ıktıdar kottuklanna oturtuldular. Türkeş'in ha- pıshaneden yazdığı ve "B/z/er ıçerde- yız, düşüncelerimiz iktidarda. Bu ne bi- çim biriştır" mealindeki mektuplan, sa- dece gerçeğı yansıtmaktadır. ANAP kendınce dört eğilimi birleştir- mıştı, fakat bu laftan başka bır şey de- ğildi. Birtakım insanlar "rant pay/aşı- mı" ve "çıkarian" çerçevesinde bır ara- ya getmişlerdi. Ve bir yandan ıçerdeki kımı ülkücülerdışan kaçınlırken biryan^ dan da ırkçı ve dinci sağ, kendı siyasal örgütlerinı kurmuş ve çalışmalarına başlamışlardı. < Türk halkı, duygusal bır biçımde mit liyetçi ve yurtsever olmasına karşın "uç s/yaset/ere" ıtıbar etmıyor. Gerek MHP'nın ve gerekse 1995 öncesınin Refah'ının durumlan, bu söylediğımi doğrulamaktadır. Kimi sıyasetçılenmiz pek ayıramıyorlar, ama halkımız "d/rr- daro\mak"\a, yaşamlannı dinegöredii- zenlemek arasındakı farkı lyi biliyor. Türkiye'yı yıllardan berı sağcı hükü>- metler yönetiyor. Şu anda kılit nokta- larda olan pek çok sıyasetçi, bundah bır süre önce, şimdiki "çefe" üyeleny- le bırlikte siyaset yapıyordu. Aralann- dakı tek fark bir kısmının iktidarda, bir kısmının sürgünde olması. önümüzdekı günlerde çok ılgınç şeyler göreceğız ve yaşayacağız gıbv- me geliyor. PHLPSDUD Uideoda geleceğin standardı Elektronik dünyasında binlerce yeniliğin yaratıcısı Phılips, şimdi de evlerinize DVD'yi sunuyor. Evde gerçek sinema ortamı ilk kez şimdi yaşanıyor. Philips DVD, CD'nin müzik için gerçekleştirdiğini filmler için gerçekleştiriyor. Daha önce hiç tatmadığınız bir deneyime hazır olun. Philips'in yeni DVD videosu çokyakında evinizin yıldızı olacak. 5 DUD FÎLmİ HCDİVC Ancak sinema ortamında Iprşılaşabileceğiniz kalitede dtjrcal görüntü ve ses 8 farklı lisanda dublaj ve Türkçe dahil 32 farklı tısanda altyazı seçeneği Seyretmekte olduğunuz sahneyi değişik açılardan izleyebilme oianağı Dijital ortamda kaydedilen ses ve görüntüyü bozulmadan nesilter boyu saldayabilme Aynı DVD dısk üzerinde, seyretmekte olduğunuz sahnenin kamera arkası görüntüleri ve kritikleri Oigital Utdeo Oisc Player P H www. Philips cotn.tr.