Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 7 AĞUSTOS 1997 PERŞEMBE
12 KULTUR
Beat Kuşağı'nın 'babası' William Burroughs, son yıllannı da gençlerin arasında geçirdi
Bir süalışörüıı lıaliisiııasyoıılan
• Burroughs'un bir dergide
yayımlanan ilk yazısı,
"Tehlikeli Uyuşturuculara
Bağımlı Bir Ustadan
Mektup"ru. Yaşamı boyunca
bilincin sınırlannı aşmak için
her türlü maddeyi deneyen
Burroughs, deneyimlerini
kitaplanna yansıtmış ve
gençliği epeyce etkilemişti.
KültürServisi-Kansas'taki küçük üni-
versıte kasabası Lavvrence, VMlliam Bur-
roughs'un doğum yeri olan St. Louis'in
270 mil batısında. Kalabalık öğrencı nü-
fusu. hamburger ve pızza lokantalan.
New Age hıppı kah\eleri. Ansel Adams
afışleriyle süslü hedi) elik eşya dükkânla-
nyla tıpık bir ünıversıte kasabası. Genç-
lığin 'esrarT olan ünlü Beat Kuşağı yaza-
n VVıllıam Burroughs, geçen günlerde 83
yaşında yaşama gözlerini orada kapattı.
son yıllannı Lavvrence'ta, 'daha iyi gün-
ler görmüş' eskı, küçük kulübesınde ge-
çirmışti.
Biyografisini yazan Barry Miles anla-
tıyor- *"Dağınıkamarahatbire>di.mobil-
yalar epeyce eskimisti. Raflar. kitaplarla
dolup taşıyordu. Buzdolabının üzerinde
iri. gri bir kedi uyuklardı. Bill'in yulardır
doğrudürüstyaşadığıtekevdi. Etrafsilah
dergilerinden geçilmiyordu: Gun Test.
Gun World, Amerıcan Survival Guıde, U-
FO Lnnerse. Soldıer of Fortune, Nati-
onal Geographıc ve Londra ya da Pa-
ris'teyken sürekli okuduğu gazetesi He-
raldTribune.'"
1991 yılında geçırdiğı kalp ameliyatın-
dan sonra sağlığı zayıflayan Burroughs.
sabahlan erken kalkıyor, William Burro-
ughs Communications'dan gelen bir gö-
nüllünün hazırladığı kahvaltısının ardın-
dan kedılerini beslıyor, sonra resım ya-
pıyor ya da yazı yazıyordu. Güneşli gün-
lerde. arkadaşı Fred'i ziyaret edip atış ta-
limlen yapıyordu.
195O'!i yıllarda. pornografik olduğu
gerekçesıyle yasaklanan "Naked Lunch'"ı
(Çıplak Yemek), eroın bağımhlığı, genç
erkek sevgilıleri, dur durak bilmeyen
enerjısı, üstüne üstlük Giyom Tell'liğe so-
yunup ıçkılı olduğu sırada kansının başı-
na yerleştırdiği kadehi vurayım derken
Joan Burroughs'u öteki dünyaya yolla-
masına yol açan sılah tutkunluğuyla adı-
nı duyuran VVillıam Burroughs. yaşamı-
nın son yıllannda artık hedef tahtalanna
ve ressam arkadaşı Ralph Steadman'ın
resimlenne ateş ediyordu!
William Burroughs, yazdıklannı ya-
yımlamadan önce de popüler bir isimdi:
Marjınal yaşam tarzıyla. Columbıa Ünı-
versitesi 'nde Jack Kerouac ve Allen Gins-
berg gıbı gençler için çağdaş bir Colerid-
ge'di o. CNN, ölüm haberinı "Beat Kuşa-
ğı'nın babası öMü" diye verdi. Öyleydi.
Yaşı. Kerouac ve Ginsberg'den büyüktü,
kültürel bırıkımı onlan aşıyordu. Bu
gençleri, Hart Crane, Ceiine, Spengler,
Kont Korzybski gibı isimlerle tanıştırdı.
Burroughs. Ginsberg ve Kerouac,
1944 yılında New York'ta bir apartman
dairesi paylaşmaya başladılar. 0 yıllarda
henüz hiçbiri bir şey yayımlamamıştı ve
bırliktehkleri, bir edebi hareketten çok ay-
nı ruhu payiaşmalanna dayanıyordu.
Üçünün yazdıkJan da birbirinden farklıy-
dı ama, tkinci Dünya Sa\r
aşı'nın açtığı ya-
ralara, atom bombasının atılmasına ve
Amerikan yaşam tarzının tutucu püritan-
lığına duyduklan tepkide birleşiyorlardı.
Aynca üçü de -her ne şekilde olursa ol-
sun- yaratıcılıldannın boyutlannı geniş-
letme çabası içindeydi...
1950'li yıllann sonunda, bir dönemin
klasiklen sayılan kitaplan yayımlandı
(Burroughs/Naked Lunch/1959, Gins-
berg'Howl'1955, Kerouac'On the Ro-
ad/1957); artık onlar Beat Kuşağı olarak
"ÜıüVersiteniıı
bana tek yaran,
kütiiphane
kullanmayı
öğretmek oldu.
Harvard'u
Boston'u,
Cambridge'i, o
ortamlan hiç
sevmiyorum. Ama
kütüphaneye
gkmeyi öğrendim.
Bir yazann çok
okuması
gerektiğiııe
inanıyorum. Çoğu
yazar, yaşamının
belli dönemlerinde
yoğtın bir biçimde
kitap okur.
Araşürma-
incelemeden söz
etmiyonım, gerçek
aniamda
okumaktansöz
ediyorum ama».
İngiliz ve Fransız
klasikJerini
sözgeliıni... Yazmak
istiyorsan. kendi
alamndaki üretimi
bilmek
zorundasın."
anılıyordu. Burroughs, "Junky"yi 1953
yılında yayımlamıştı ama, asıl üne kavuş-
ması "NakedLunch" ile oldu. Kitap Bos-
ton'da yasaklandı. Ardından gelen mah-
kemede alınan kararlar, Amerika'nın yıl-
larca kullanacağı kimi sansür yasalanna
temel oluşturdu. Ancak bu durum, satış-
lara yaradı! Kitap bugün 16 farklı dilde.
dünyanın dört bir yanında da okunuyor.
"Naked Lunch" davası, Burroughs'un
ABD'deki ününü iyice pekiştirdi, genel
kanı, Henry MiUer gibi, pornografik ya-
pıtlar üreten ciddi bir yazar olduğuydu.
Burroughs efsanesi, etkisini edebiyatın
Müzisyenlerle müzikseverler, ekimde İstanbul Müzik Şenliği'nde bir araya geliyorlar
Müzikmerakhlannm buluşmasıKültür Servisi-Buyılbirinci-
si düzenlenecek olan İstanbul
Müzik Şenliği 25-26 ekım ta-
rihlerinde müzik camiası ile mü-
zikseverleri buluşturacak. Har-
biye Askeri Müze Kültür Site-
si'nde gerçekleşecek etkinlik
Pozitif ve Açık Radyo işbirliği
ile düzenleniyor. Paneller ve
söyleşiler yoluyla yenı çözümler
üretip çocuklar ve büyükler için
gerçekleştinlecek atölye çalış-
malanyla Türkiye müzik piya-
sasına yeni yaklaşımlar getire-
cek olan İstanbul Müzik Şenli-
ği-l'i 15 bin kişinin izlemesi
bekleniyor.
Açılış konseri 24 ekimde
Şenlik, bütün müzik tutkunla-
nnı, müzisyenleri, menajerleri,
plak şirketlerini, müzikle ilgili
dernek ve yayıncılan, enstrüman
yapımcı ve tamircilerini, DJ'le-
ri, müzik okullannı, müzik oto-
ritelerini ve yazarlan buluştura-
cak. Müzikle ilgılı herkesimden
insanın tek bir çatı altında bu-
luşması amacıyla düzenlenen
şenlik kapsamında konserler,
atölye çalışmalan, konser vide-
olan. dia \e müzik belgesellen
gösterimlen. çocuklar için özel
etkinlikJer. söyleşiler ve paneller
yer alıyor. İstanbul Müzik Şen-
liği-1 'de popüler isımler ile mü-
zikseverlerinbuluşabıleceği im-
_£stanbul Müzik Şenliği, 7'den 70'e
müzik tutkunlannı, müzisyenleri,
menajerleri, plak şirketlerini, müzikle
ilgili dernek ve yayıncılan, enstrüman
yapımcı ve tamircilerini, kısacası müzik
camiasım tek çatı altında buluşrurmayı
amaclıyor. Etkinlik, Pozitif ile Açık
Radyo işbirliğiyle gerçekleştirilecek.
za masalan, müzikle ilgili yayın-
lar, kaset ve CD satış yerleri de
bulunabilecek.
Şenlik kapsamında aynca
dünya mutfağı restoranı ve sand-
v iç büfeleri kurulacak. Çeşıtli et-
kinliklerin yer alacağı bahçe \e
açık hava alanlan da dinlenme
ve buluşma noktalan olarak dü-
zenlenecek.
îki günde toplam 28 sanatçı
ve topluluğun konser vereceği
İstanbul Müzik Şenliği-1'in 24
ekim akşamı gerçekleşecek olan
açılış konserinde çağdaş cazın
önde gelen ismi Lawrence
'Butch' Morris'in yönetıminde
çeşitli ekollerden gelen 20 Ber-
linli müzisyen ile Sükyman Er-
guner'in liderliğindeki 10 Türk
müzisyeni buluşacak. Besteci,
orkestra şefı, kornocu Lawrence
"Butch" Morris, güçlü ve kalıcı
bir şeyler yaratmak amacıyla
müzik yaptığını söylüyor. Mor-
ris'in hedefı doğaçlama sanatçı-
lan için müzik yaratmak. Aynı
aranjmanlan çalmanın enerji
kaybı olduğunu ve yaratıcılığı
körelttiği görüşünü savunan sa-
natçı bu nedenle parçalan sürek-
li yeniden aranje ederek yonım-
luyor. Bu güne kadar benzeri
gerçekleşmemiş proje kapsa-
mında her biri caz, klasik mü-
zik, avangard müzik ve klasik
Türk müziği gibi çok farkJı tür-
lerde çalışmalar yapan ve daha
önce beraber bir çalışma yapma-
mış olan müzisyenler 21. yüzyı-
lın müziğini yapmak üzere Law-
rence "Butch" Morris'in yöne-
teminde bir araya gelecekler.
1998 yıhnda Berlin'de tekrarla-
nacak olan bu buluşmanın bü-
yük ilgi göremesi bekleniyor.
tstanbul Müzik Şenliği-1 kap-
samındaki öteki konserler 800
kişilik amfiteatr ve 300 kişilik
salonlarda gerçekleşecek. Akus-
tik konserlerin ön planda tutula-
cağı konserler kapsamında Acid
Trippin, tlhan Erşahin, Kerem
Görsev. Lodos, Neşet Ruacan,
tmer Demirer, Okay Temiz, Şe-
nova Ülker Big Band, İhsan Oz-
gen, Necdet Yaşar. Ruhi Ayangjl,
Bulutsuzluk Ozlcmi, İstanbul
Blues Kumpanyası, KapsüL, Ye-
ni Türkü, Zaza Rock Gnıbu,
Zen, Anadolu Feneri, Erkan
Oğur, Hasan Cihat Örter, Los
Paşaroz Sefaradis Gnıbu, Mu-
ammer Ketencoğlu, Şükriye Tut-
kun, Vansımalar, Karadeniz,Bo-
rusan Oda Orkestrasu Bülben
Hoftnan'ın yer alması bekleni-
ötesinde sinema, müzik, plastik sanatlar
ve popüler kültüre yayılan düşünceleriy-
le son 10-20 yıl içinde oluştu. Burroughs,
Avrupa ve Kuzey Amerika'da (Fas'ta ya-
şayan PaukJane Bowtes çifti yakın arka-
daşlanydı) geçirdiği 25 yıllık gönüllü sür-
günlükten sonra 1974'te Amerika'ya dön-
düğünde çoğu kimse onu çoktan öldü sa-
nıyordu.
Rahat bir çocukluk
5 Şubat 1914>Tİında, St. Louis, Misso-
uri'de varlıklı bir ailenin çocuğu olarak
dünyaya gelen VVilliam Burroughs'un, se-
kiz yaşında silah kullanmaya başladığı
söylenir. VVilliam Burroughs'un dedesı,
hesap makinesini ıcat eden William Se-
ward Burroughs,43 yaşında öldü, çocuk-
lanna yüklü bir mıras bıraktı. Burroughs,
aılesinin kendisıne yaşam boyu bağladı-
ğı 200 dolar ayhk sayesinde, bir süre ça-
lışmadan da yaşamını sürdürebilme ola-
nağına sahıpti. 'Bağunsızhğını' ilan et-
meden önce Hanard'da Ingılız edebiyatı
okumuştu. Üniversite yıllannın tek fayda-
sı, "kütüphane kullanmayı öğretme-
sTydi.
William Burroughs, üniversitenin ar-
dından St. Louis \e Chicago'da çeşitli iş-
lerde çalıştıktan sonra (Chicago'da bir bö-
cek imha şirketinde çalışmış. bu ışteki de-
neyimlerini kitaplannda da yazmıştı)
New York'a taşındı. Orada morfmle.
Ginsberg, Kerouac ve sonradan kansı ola-
cak Columbıa Ünıversıtesi gazetecılık öğ-
rencisi Joan ile tanıştı.
Burroughs, eşcınsel eğilünlerinin her
zaman farkındaydı. ama Joan ile uyumlu
bir ikilı oluşturmuşlardı. Bu yıllarda tak-
ma adlarla çeşitli kitaplar yazan ve yayın-
cılara gönderen VVilliam Burroughs, pa-
rasının yettiği kadar uyuşturucu ve genç
oğlanlarla çılgın bir yaşam sürdü. Joan
Burroughs'un korkunç ölümünden sonra
önce Kuzey Afrika'ya daha sonra Avru-
pa'ya giden VVilliam Burroughs, aradan
otuz yıl geçtıkten sonra yazar olmasmın
temel nedenının, Joan'ın ölümü olduğu-
nu söyleyecekti...
Yaşayan efsane
"Junky", "The Naked Lunch", "Nova
Express", "Queer"\ "The Western
Lands", "Interzone", "The Soft Machi-
ne", "Ghost of Chance" gibi kitaplanyla
ve sıradışı yaşam tarzıyla yaşarken efsa-
ne olan nadir insanlardan biri olan VVilli-
am Burroughs'un bir dergide yayımlanan
ilk yazısı, Bntish Journal of Addiction'da
(lngiltere'de yayımlanan Bağunlılık Der-
gisi) yayımlanan "Tehlikeli Uyuşturucu-
lara Bağımlı Bir l stadan Mektup"tu. Ya-
şamı boyunca bilıncm sınırlannı aşmak
ı ^ ^ ^ ^ _ için her türlü maddeyi dene-
"^^^^~ yen Burroughs, deneyimle-
rini kitaplanna yansıtmış ve
bir dönemin gençliğini
epeyce etkilemişti.
Uyuşturucunun etkisinde
yazdığı kitaplanyla, post-
modern yazının ilginç ör-
neklerini veren, özgürce ya-
şadığı cinselliğini kitaplan-
na da aynı özgürlükle yansı-
tarak eşcinseî hareketin yıl-
dız isimlerinden biri haline
gelen VVilliam Burroughs,
yaşamının son yıllannda
bambaşka bir alana kayarak
Robert VVUson ile "The
Black Rider" operası için iş-
birliği yaptı.
Son kitabı, 1995'te ya-
yımlanan yan biyografik
"My Educatktn: A Book of
Dreams"dı (Eğitimim: Ha-
yaller Kitabı). Burro-
ughs'un tek oğlu ve adaşı
William, 1981'de34yaşuı-
dayken bir süre uyuşturucu
bağımlılığıyla mücadele et-
tikten sonra yaşamını yitir-
mişti. Geride, kitaplannı
okumadan bile popüler kül-
tür aracılığıyla farkında ol-
maksızuı düşüncelerine ya-
bancı olmayan bınlerce in-
san ve havranlan kaldı...
Türkçede William Bur-
roughs.Canki /lletişim/'Çev:
Ayşe Düzkan, Şans Hayale-
ti / Altıhrkbeş/ Çev:Funda
Önkol
IŞILDAK VE YELPAZE
ATİLLA BİRKİYE
Bu, Ne Biçim Ülke!
Hergünün biröyküsü vardır. Geçen cuma, bir-
kaç gazeteci, yazar ve şair arkadaşla, Beyoğ-
lu'ndaki Pia, öteki adıyla San Kahve'de oturu-
yorduk. Akşamüstünün serinliğinden yarariana-
mıyorduk.
Çünkü Refahlı Belediye sokağa masa çıkanl-
masına izin vermiyordu. Neyse, bunu geçelim.
Zaten bu köşede defalarca yazdık. Günün öykü-
sü "/y/"gidiyordu. Hasretgiderilmiş, hoş birsoh-
bet uzayıp gitmekteydi. Her öykünün bitimi oldu-
ğu gibi, günün öyküsü de brtime yaklaşıyordu...
Uzun süren "entelektüel" düşünce alışverişi-
mizden sonra, biri şair öteki yazar iki arkadaşım-
la, saat dokuz sulannda kahveden çıktık. Birkaç
saat oturduğumuzdan, ayaklanmız açılsın diye
Istiklal Caddesi'nde yürümeye başladık.
imam Adnan Sokağı'nın başındaki görüntü ca-
nımızı sıktı. Neşemizi kaçırdı. Dolayısıyla da mut-
lu giden öykümüzün yapısını bozdu. İmam Ad-
nan Sokak'ta Kaktüs Kafe vardır. O da keyifli bir
yerdir.
Refahlı Belediye gelir gelmez, zabıtalar ilk ora-
ya saldırmış, dükkânın önündeki masalan topla-
mış, hatta çiçekleri, -neyse ki saksılanyla birlik-
te- kamyona atıp götürmüşlerdi. Işte o sokağın
başında, üç dört genç yere biryığın kitabı sermiş-
ti; ve bağınyorlardı:
"Yan fiyatına kitap, yok mu alan, yan fiyatına ki-
tap, yok mu alan!"
•
Son zamanlarda korsan kitap satışı, özellikle Is-
tanbul'da dört bir yanı sardı. Kimseyi takmıyor-
lar. Istanbul'un her yerinde, "işporta işi" korsan
kitap satıyorlar. Hem de yanfiyatına.Sanki ba-
tan geminin mallan...
Yayıncılar Birliği korsan kitapla, bir-iki yıl önce
kararlı bir savaşıma başlamıştı ama; kendi üye-
leri arasında bu konuda henüz birliği sağlayama-
dı. Çünkü bizim yayıncılanmızın çoğu, bizim bir-
çok başka şeyimizin çoğu gibi, "Bana dokunma-
yan yılan bin yaşasın" der.
Ama şimdi anladığım kadanyla bıçak kemiğe
dayandı. Korsan kitap basanlar bırakın işporta işi
satmayı, artık Anadolu'da kitapçılara gidip, yüz-
de yetmiş indirimle kitap öneriyoriar. Anadolu'da-
ki bir kitapçıya gelen "böyle" bir liste de benim
elime geçti. Yayıncılar Birliği Genel Sekreteri Me-
tin Celâl verdi.
Listede, Nâzım Hikmet, Aziz Nesin, Orhan
Veli, Uğur Mumcu, Yaşar Kemal, Ahmet Artan,
Ümit Yaşar Oğuzcan, vb. yazarlann yapıtları
yer alıyor. Simyacı, Sofi'nin Dünyası, Yüreğinin
Götürdüğü Yere Git, Yüzyıllık Yalnızlık gibi piya-
sada çok satan kitaplar var.
Metin Celâl korsan yayının yıllık cirosunun tril-
yonu bulduğunu söylüyor. Tehlikeli Masallar'ın
seksen bin; Simyacı'nm yirmi bin, Sofi'nin Dün-
yası'nın ise yüz elli iki yüz bin civannda korsan
basımının olduğu ifade ediliyor.
Şimdi kültür kitaplarını basan "korsancılar",
çok kısa bir süre sonra da ders kitaplannın "ya-
yınına" geçmeye hazırlanıyorlarmış! Ehh sezon
geldi ya... Yayıncılar Birliği de yeniden üyelerini
uyarmış, çeşitli kararlar almış. Umanz, bu kez işin
üzerine daha güçlü giderler. ,
•
Ancak asıl sorunu çözecek olan hiç kuşkusuz
ki devletin ilgili organları. Korsan kitap için, yet-
kililerin ne yaptığını çok merak ediyorum. Yaza-
nn ve çevirmenin alınterini ve telifini, yayıncının
cebinden parasını ve malını çalan bu "korsan"\ar
için acaba bir önlem alındı mı? Ya da düşünülü-
yor mu?
Yayıncılar en çok, haklı olarak işporta kitap sa-
tanlardan, kaldınmlarda sergi açanlardan yakını-
yorlar. Çünkü, korsan kitapların en uygun satıldı-
ğı yerler, bu tür yerler.
Kadıköy, Fatih ve Eminönü ilçelerinden de şi-
kâyetçiler. Çünkü bu ilçelerdeki zabıta, bu tür ki-
tap satanlara pek kanşmıyormuş! Ne hikmetse!
Tam tersine Kadıköy Belediyesi, postanenin ar-
ka sokağında yer bite göstermiş. Bilmiyorum baş-
kanlann bu durumlardan haberleri var mı? Büyük
birolasılıklayoktur. llgilenseler, sanınm iyi olacak!
Örneğin, Metin Celâl, Eminönü Belediye Baş-
kanı'nın durumdan haberi olmadığını, Yayıncılar
Birliği olarak, kendisini uyardıklannı ve başkanın
da konuyla ilgıleneceğini söyledi.
•
Kanşık iş vesselam! Beyoğlu Belediyesi ise bu
tür konularda ibretlik!
Hem kitapçı dükkânı hem de bir kafesi olan Is-
tiklal Caddesi'ndeki Mefisto'yu, yüksek sesle mü-
zik çalmak gibi gerekçelerie birkaç kez kapatıyor;
Kaktüs, Pia gibi yerlerin masalanna saldınyor da
günün hemen hemen her saatinde yerde korsan
kitap satanlar "işporta"ya niye kanşmıyor.
Üstelik bir yere geldiler mi, kamyonları, mini-
büsleriyle geliyorlar. O sırada da "olayın" tam kar-
şısında, korsan kitap satanlar ilgiyle izliyorlar. Biz
de!
Bu ne biçim ülke! Diyorum da kimseye anlata-
mıyorum, en post-modern toplum bizimkisi...
Oscar,filmfestivalleriııi vurdu
CUMHUR CANBAZOGLU
Her yıl mart ayının sonuyla nisan ayınm ilk gün-
lennde başlayan İstanbul Uluslararası Film Festi-
vali, 1998 için 18 nisan-3 mayıs tarihlerine kaydı-
nldı. Festivalin yönetmeni HühaUçansu'nunver-
diği bilgiye göre. festivalin 17. yılına mahsus ol-
mak üzere Kurban BayTamı nedeniyle tarihler bir
kez kaydınlacak ve 1999"da alışılmış zaman kuşa-
ğına yeniden dönülecek.
Festivalin böyle bir karar almasında bu yıl fes-
tivalle aynı dönemde sinemalarda gösterime giren
Oscar adayı ve Oscar galibı fılmlenn festıvalden
çaldığı seyircı sayısındakı önemli artışın da payı
var şüphesız. Resmı olmayan rakamlara göre ge-
çen yıl festivali izleyen biletlı seyirci sayısı 70 bin
civannda kaldı. Bu düşük gişe rakamını festival bi-
let fiyatının piyasanın 100 bin TL. üzerinde olma-
sı kadar Oscar filmlerinin gücünün de doğurduğu
açık.
Oscarlı fihnlerin olumsuz etkisini kabul eden
Uçansu gelecek yıl uygulanacak tarih kaydırma-
nın bununla doğrudan bağlantısı olmadığını, an-
cak izleyicı sayısını arttıracak bir dizi yeni proje-
yi uygulamaya koyarak festivali yaygın hale geti-
receklerini belirtiyor.
Uluslararası istanbul Film Festıvali'nın tarihde-
ğiştirmesi Ankara Uluslararası Film Festıvali'nın
1998 programını da etkileyecek. Daha önce prog-
ramını mart ayının ortalanna koyan ve lstanbul'dan
on beş gun önce bitirmeye özen gösteren Ankara
da Oscar filmleri nedeniyle salon bulamamaya ve
izleyici yitirmeye başlayınca 1998 için nisan ayı-
na sarkmayı planlıyor. Festival Başkanı Mahmut
TaB Öngören'den aldığımız bilgiye göre daha ke-
sin karar verilmemesine karşın onuncu yaşını kut-
layacak Ankara Film Festivali büyük olasılıkla 10-
19 nisan tarihleri arasında yapılacak ve böylelikle
program tstanbul'un takvimiyle son iki gün çakı-
şacak.
Her yıl programlannı lstanbul'dan birkaç gün
sonra başlatan Uluslararası tzmir Festivali yönet-
meni Oğuz Makal ise üç festival arasında bır cen-
tilmenlik anlaşmasından sonra tarihlerin saptan-
masının daha doğru olduğunu, mayıs ayında İz-
mir'de sıcaklann arttığını. üniversitelerde vize dö-
nemine gırildığini belirterek tstanbul'un tarihleri
kaydırmasının bütün planlannı altüst ettiğinı ve
bu durumda festivali nisan ayının başına çekecek-
lerini, olmazsa İstanbul biter bitmez lzmir'i baş-
latacaklannı söylüyor.