27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 TEMMUZ 1997 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 'Siyasiler dini istismar ediyor' • İSKENDERLTV (Cumhuriyet) - Dıyanet îşleri Başkanlığı Din Işleri Yüksek Kurulu üyesi Hasan Şakir Sancaktar, siyasilerin dini istismar ettığini, bu nedenle 'ordunun uyanlannı yerinde bulduklannı' söyledi. Iskenderun'da müftülük binasmın açıhşına katılan Sancaktar. "Ordunun ikazı siyasetçilerin hepsıne değil. Bir kısmı yobazca hareket ediyorlar. Dini siyasete alet ediyorlar. Ordu, kurallar dışına çıkanlan uyanyor. ikaz ediyor. Ordumuzun bu hareketi bize göre yüzde yüz doğrudur' dedi. RP'nin öfkesi dinmiyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - RP Genel Başkan Yardımcısı Abdülkadir Aksu. Mesut Yılmaz başkanlığındaki 55. hükümetin "ahlaksız teklıflerle kurulduğunu' öne sürdü. Aksu, Yılmaz'ın. milletin yapmadığmı yaparak solu iktidara taşıdığını ve DTP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk"u da 'kullandığım" savundu. MHP kongresinin hazıplıklan • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - MHP Genel Başkan Yardımcısı Mahmut Karabulut, 6 temmuz pazar günü yapılacak oian 5. Olağanüstü Genel Kurul için bütün hazırlıklann tamamlandığinı bildirdi. 18 mayıs kongresinde çıkan olaylan değeriendiren mahkemenin kararı nedeniyle kongreye izleyici alınmayacak. Atatürk Spor Salonu'nda yapılacak kongreye kaldığı yerden devam edilecek. Şeriatçı dergiye haciz • İstanbul Haber Servisi - Şeriatçı Cuma dergisini ve Â$ft şâiete^mi yayimlayan îlîvan Yayıncılık şirketinin mallan haczedildi. Cuma dergisi. bir ihbar mekrubuna dayanarak Sıvas olaylannda Arif Sağ'ın dört kişiyi öldürdüğünü iddia etmişti. Açılan tazminat davasında mahkeme. habenn. Arif Sağ'ın 'kişilik haklanna saldın' olduğu yolunda karar aldı ve dergi 50 milyon Türk Lirası manevi tazminat ödeme cezasına çarptınldı. thvan Yayıncılık şirketinin bu cezayı verilen süre içinde ödememesi sonucunda şirketin bilgisayarlan ve telefonlan haczedildi. Tanla'dan hükümete uyarı • Haber Merkezi - Bağımsız Istanbul Millervekili Bülent Tanla, laik cumhuriyet ve demokrat rejım temelleri üzerinde yükselen yeni hükümetin büyük bekJentıler karşısında önemli bir risk aldığını \e başanlı olmak durumunda olduğunu söyledi. Hükümetin. program hedeflerini net. gerçekçi. kabul edilebilir, zaman içinde ölçülebilir ve mümkün mertebe kısa bir metinde toplaması gerektiğıni belirten Tanla, 8 yıllık kesintisiz temel eğitim. millervekili dokunulmazlığı ve yolsuzluklann üzerine gidilmesinin. gerekJi altyapı ve düzenlemeleri gerçekleştirerek ülkeyi süratle erken bir genel seçime götürmesi gerektiğini kaydetti. Hatiboğlu'na tazminat cezası • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Başkanvekili Yasın Hatibofilu, bir şiırinde Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Güven Erkaya'nm kişilik haklanna hakaret ettiği gerekçesiyle 3 milvar lira tazminat ödemeye mahkûm edildi. Davadilekçesinde, Erkaya'nm basına yansıyan "irticaPKK'dentehlikel'i" sözleri üzerine Hatiboğlu'nun yazdığı şiirde. kişilik haklanna hakaret ettiği belirtilerek 5 milyar lıra tazminat isteminde bulunulmuştu. Başbakan Mesut Yılmaz, dinci gericiliğe göz açtırmayacaklarmı söyledi 'İrtica REFAHYOL'Ia azdı'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Baş- bakan Mesut Yümaz, •'RE- FAHYOL ikti- dannda irticanın azdıguıı" be- lirterek " Bizim hükümetimiz ir- ticaya göz açürmayacaknr" dedi. RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ın iktıdar koltuğunu kaybetmenin acısıyla saldırgan birtutum ızlediğıni ve ateşle oy- nadığını belirten Yılmaz, yurt- taşlardan ülkeyi 12 Eylül önce- sine taşıma senaryolanna izin vermemelerinı istedi. Başbakan Yılmaz. partisinin grup toplantısında yaptığı ko- nuşmada. hükümetin arkasında yüzde 75 halk desteği bulundu- ğunu belirterek. "55. cumhuri- \et hükümetinin bu Meclis'ten güvenoyu almasının önüne hiç kimse geçemeyecektir" dedi. RP'li bakanlıklarda kadrola- nn işgal altında olduğunu kayde- den Yılmaz, tüm atamalann, alım ve ödemeler ile ihalelerin durdunılduğunu söyledi. Mesut Yılmaz, başta Başbakanlık ol- mak üzere bakanlıklarda görev- li çok sayıda personelin geçici olarak yurtdışındagörevlendinl- diklerini belirterek, "Hepsinin geçici görev onaylan iptal edil- miştir'" dedi. Yılmaz, daha önce yapılan ihalelenn de incelemeye alındığını bildirdi. REFAHYOL hükümetinin git- mesiyledin istismarcılannın ya- rattığı tehdidin sona ermediğine dikkat çeken Başbakan Yılmaz, "Sona eren RP ve yandaşlannın sattanatıdır. Bizim hükümeti- mizle REFAHYOL hükümetinin en büyük farkı şudur: Onlar ir- ticayı azdırmıştL, benim hüküme- tim ise irticaya göz açtırmaya- cak*dedi. 'RP kış yaşattf ~ Hükümetlerin me\simlere benzediğini anlatan Yılmaz. sözlerini şöyle sürdürdü: "RP bu ülkeye karü, firtınalı bir kış yaşattı. Bizim hükümeti- miz ise demokraside baharı \a- şatmaktadır. Nasü baharda kar- dan. fırtınadan söz edilemezse, bizim hükümetünizde de irtica fırtınasından söz edilmeyecek. Bizim hükümetinıizin ortaklan- nın ortak anlayışı dini istismar edenlere karşı. dine saygıyı ön plana çıkarmaktır." Diyanet Işleri Başkanlığı ile ılgıli spekülasyonlara da deği- nen Yılmaz. bu kuruluşu DSP'li bir bakana bağlandığını belirte- rek, "Diyanet tşleri Başkanlığı bizim gözbebeğimiz bir kuruluş- tur. Atatürk'ün bize mirasıdır. İs- lam ülkelerinin gıpta ettiği bir kuruluştur. Bu kuruluş. sijasi baskılardan kurtanlarak daha da güçlendirilecektir" dedi. Başbakan Yılmaz. Erbakan'ın koltuğunu kaybetmenin hırsı ile toplumdakı kardeşliğe zarar ve- recek birtutum izlediğini söyle- di. Erbakan'ın ateşle oynadığını kaydeden Yılmaz. yurttaşlara seslenerek. "Ülkenin 12 Evlül öncesine taşuiması senaryolan- na izin vermeyin" dedi. Erba- kan'ın 2 gündür sergıledığı tav- nn 8. Cumhurbaşkanı Turgut Ozal'ın dediği gibi "zaman tü- neli içinde kaldığuu" gösterdiği- ni ileri sürdü. Solculuketiketinin de üzerlerinde tutmayacağını kaydeden Yılmaz, şunlan sövle- di: "Erbakan 70'lerde Ecevit'le hükümet kurdu. Çiller. başba- kan olduğu tarihten son seçimle- re kadar sırasıyla hepsi de sol parrinin liderleri olan tnönü. K.a- rayalçın. Çetin ve Baykal ile or- taklık yaprı. Onlar solcu olmu- yor. DSP \e DTP ile koalisvon ku- runca ANAP'a solculuk etiketi yapıştınlıyor. Buna kargalar bile güler." Vural Savaş 'SPY değişmeli' ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Yargıtay Cumhurıyet Başsavcısı Vural Savaş. Işçi Parti- si (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçekin DYP Genel Başkanı Tansu Çillerhakkında yaptığı suç duyurusunun An- kara Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Baş.savcılığı'nın görev alanınagirdiğini söyle- di. Savaş. gündemle- rinde DSP'nin kapatıl- ması konusunun bulun- madığını bildirdi. Vural Sa\ aş, dün Adalet Bakanı Oltan Sunguriu'yu maka- mında ziyaret ederek yeni görevinde başan- lar diledi. Savaş. gaze- tecılerın "Perinçek'in başvurusunu ciddi mi buldunuz" sorusu üze- rine. "Ciddi bulup bul- mamak değil, her suç duyurusunun mutlaka o işle görevli savcdığa günderilmesi gerekir" dedi. 'Gündemde DSPyok' Savaş, bir soru üzen- ne. gündemlerinde D- SP'nin kapatılması ko- nusunun olmadığını bildirdi. RP'nin kapa- tılması istemiyle Ana- yasa Mahkemesi 'ne gönderdiği ıddianame- de. siyası partilerin ka- patılmalan konusunda- ki tartışmalara da de- ğindığını anlatan Sa- vaş. şöyle devam etti: "Ben göreve geldim geleli, SPY anayasaya uygun olmadığı için na- sü hareket etmemiz ge- rektiği konusunda ince- leme j apı>orum. Şu an- da gündemimizde D- SP'nin kapatılması için bir çalışma yok. Benim ısrarla üzerindedurdu- ğum husus. SPY'de bir- çok kapatma nedeni var. Çok basit nedenler- le parti kapatılabiliyor. Dünyada da bu hoş kar- şılanmıyor. Mutlak şe- kildc SPY'nin anayasa- ya uygun hale getiril- mesi gerekiyor." Ankara Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Mesu- toğlu da. Sunguriu'yu ziyaret ederek yeni görevinde başarılar diledi. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Kudüs Gecesi ile ilgili davada Yıldız'la birlikte 4 sanık serbest bırakıldı Beldr Yıldız tahliye edildiANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Sincan'dadüzenlenenolaylı "Kudüs Gecesi"nın ardından Içişlen Bakan- lığı 'nca görevden alınan ve Ankara 2 No'lu DGM'de vargılanan eski Sin- can Belediye Başkanı Bekir Yıküz tahliye oldu. 11 sanıklı duruşmada Yıldız ile birlikte tutuklu 4 sanık da- ha tahliye edılırken. Selam gazetesi yazarı Nurettin Şirin'ın turukluluk halmın devamına karar verildi. "Bir Hak Düşmanı" adlı oyunu sergile- dikleri ve organizasyonuna katıldık- lan gerekçesiyle haklannda "de\1et kuvvetlerine karşı halkı silahlı isyana teş\ik" suçundan 30'ar yıldan az ol- mamak üzere ağır hapis cezası iste- miyle dava açılan "tzmir Fetih Sah- nesi" elemanı 39 sanıktan 34'ü ılk duruşmada tahliye edildi. Sincan"da31 Ocak 1997'dedüzen- lenen "KudüsGecesi'' nedeniyle yar- gılanan 6"sı tutuklu 11 sanıklı dava dün Ankara 2 No'lu DGM'de görül- dü. Duruşmada önce Savcı Yargıç Kjdemlı Yarbay Nuh Çetinkaya, esas hakkındaki mütalaasını okudu. Çe- tinkaya, Bekir Yıldız'ın gecede yap- tığı konuşmada, Türk halkını "Müs- lümanlar ve laikler" diye ikiye ayır- dığını söyledi. Çetmkaya, konuşma- sında başörtüsü konusuna da deği- • "Bir Hak Düşmanı" adlı oyunu sergileyen ve organizasyonuna katılan "Izmir Fetih Sahnesi" elemanı 39 sanıktan 34"ü ilk duruşmada tahliye edildi. Mütalaa konusundaki görüşlerini açıklayan Bekir Yıldız, suçsuz olduğunu belirterek Kudüs Gecesi'nde. Filistin'de yaşanan insan haklan ihlallerinin dile getirildiğini öne sürdü. nen Yıldız'ın. başörtüsü takmayanla- nn kendi vücutlannı şerefli görmeye- rek peşkeş çektıklerini öne sürdüğü- nü kaydetti. Salonda baştan sona kadar yasadı- şı örgütlerin. özellikle de Hizbul- lah'ın propagandasının yapıldığını vurgulayan Çetmkaya. sanıklardan eski Sincan Belediye Başkanı Bekir Yıldız'ın. TCY'nın "çetecilere yar- dım" fıilini düzenleven 169. "halkı sınıf. ırk. din ve mezhep >eya bölge farklılığı gözeterek kin ve düşmanlı- ğa açıkça umumun emniyeti için teh- likeli olabilecekşekildetahriketmek" hükmünü ıçeren 312 2. maddelen ile 3713 sayılı TMY'nın 5. maddesıne göre, 6 yıldan 12 yıla kadar hapıs ce- zasına çarptınlmasını istedi. Çetinka- ya. diğersanıklann da TCY'nin ilgi- li maddelen uvannca cezalandırıl- malannı talep etti. Mütalaa konusun- da görüşleri sorulan Bekir Yıldız, Kudüs Gecesi'nde, Filistın'de yaşa- nan insan haklan ihlallennin dile ae- tinldığini ileri sürdü. Sözkonusu ge- cede amaçlannın Filistin mücadele- sine destek vermek olduğunu savu- nan Yıldız, "Suçişiemekashmız\ok- tur. Konuşmanın tamamı incelendi- ğinde \iizde 99'u Müslüman olan ül- kenin e\latlan oiduğumuzu ber za- man sö\ lemisimdir. Suçsuzum, bera- aunu vetahliyemi istiyorum'" dıye ko- nuştu. Dığer sanıklar da suçlamalan kabul- etmeverek tahliye \e beraatla- nnı istediler. Mahkeme Başkanı M. TurgutOk- yav dosyada delillerin toplandığını ileri sürerek. sanıklardan Bekir Yıl- dız, Mükremin Kılınç. H. AVTIİ Yazt- cıoğhL Osman Özüpek \ e Duran Öz- demir'ın tahliyesıne. Nurettin Şi- rin'in ise turukluluk halinin devamı- na karar venldığinı bildirdi. Duruş- ma ilen bir tarihe ertelendi. Yaklaşık 6 aydan ben Ankara Mer- kez Kapalı Cezaev i "nde bulunan Yıl- dız \ e arkadaşlan, öğleden sonra ser- best bırakıldılar. "Bir Hak Düşmanı" adlı oyunu sergileyen ve organizasyonuna katı- lan "Izmir Fetih Sahnesi" elemanı 39 sanığın "devlet kuvvetlerine karşı halkı silahlı isyana tesvik" suçundan 30'ar >ıldan az olmamak üzere ağır hapis cezası istemiyle yargılanmala- nna başlandı. tddianamesini Ankara Dev let Gü- venlik Mahkemesi (DGM) Başsavcı- lığı'nın hazırladığı davanın ilk du- ruşmasına, tutuklu sanıklann tamamı % e çok sayıda avukat ile sanık yakın- lan katıldı. Sanık avukatlan arasında RP'nin. özellikle de RP Genel Baş- kanı Necmettin Erbakan ile Şevket Kazan'ın avukatlığını yapan Orhan Kuloğlu'nun bulunması dikkat çek- tı. Ankara 1 No'lu DGM'dekı dava- nın ilk duruşmasında. mahkeme he- veti. 39 sanıktan 34'ünün tahliyesinı kararlaştırdı. Dava konusu oyunun yazan Mehmet Vajjıi Yazar ile dığer sanıklar Zekeriye Önen. Vahit Başa- nlı, Azmi Kar ve Osman Yavuz'un ise tutukluluk hallerinin devamına karar verildi. Bu arada, Refah Partisi Genel Merkezi bahçesindeki Hamidiye Ca- mii'nin imamı .\li Küçüker de dün yargılandığı Ankara 2 No'lu DGM'de beraat etti. IRMIKI AYDIN ENGİN e - mail: engin (a planet.com.tr Önce hükümet protokolünü dikkatle okuduk; elimizden gel- diğince, akhmızın erdiğince de- ğerlendirmeye çabaladık. Ar- dından yeni hükümetin görevi devraldığı günün akşamı Kanal D'de Uğur Dündar ve Tuncay Özkan'ın koalısyonu oluşturan üç partinın genel başkanlanyla yaptıkları ilginçsöyleşiyi başın- dan sonuna izledik. Onun da ardından salı akşamı atv'öe Ali Kırca'nın Başbakan Mesut Yılmaz'la enine boyuna soh- betini de soru atlamamacası- na, yanıt kaçırmamacasına iz- ledik. (Laf aramızda Ankara ga- zetecisi olmadığımızdan bu ka- dar "siyaset" ağır geldi, arada iki tas koyu kahveyle üç par- mak Ermeni konyağını da iyi et- tik). Sonunda salı ve çarşamba molasından yararlanıp özene bezene çatısını çattığımız Tır- mık'\ bilgisayarın belleğinde uy- kuya yatırdık. Erbakan'dan Al Haberi "Susurluk" diyecektik, Yıl- maz bir şey söyledi. "Yolsuzluk dosyalan" diyecektik, Yılmaz epey bir şey söyledi. "Yargıda- ki tıkanıklıklann önünün açılma- sı, soruşturmalann sonuçlan- ması" diyecektik, Yılmaz istese de geri alamayacağı sözler ver- di. "Meclis'teki dokunulmazlık dosyalan" diyecektik, Yılmaz kendini kesin olarak bağlayan sözler etti. "Bari şu bizim fuka- ra Işık Yurtçu'yu..." diyecek- tik, Yılmaz handiyse Işık Yurt- çu'nun tahliye müjdesini verdi. Pekâlâ. "Müebbet muhalif" bir gaze- tecinin de insaf sahibi olduğu- nu kanıtlamak gerek. Ülkede e- sen genel iyimserlik havasına kendimizi kaptırmaksızın, Me- sut Yılmaz'a ve hükümetine "makul bir süre" tanımak zo- rundayız. Bakalım Susurluk üç beş tetikçiye indirgenmeksizin, dokunulmazlık dosyalan yılan hikâyesine döndürülmeksizin. savcıların önü tıkanmaksızın, yolsuzluk dosyalan enişte ve kansını dışlamaksızın ve fakat onlarla da sınırlanmaksızın yol alabilecekler mi ve ne kadar yol alabilecekler? ••• Eğer sızler de bencileyin son günlerinizi TV başında Mesut Yılmaz maratonları ile geçırdiy- seniz ola ki gözünüzden kaç- mıştır. Salı günu, Erbakan, "ana muhalefet lideri" olarak parti Meclıs grubunun önüne çıktı. Refah'ın iktidar vurgunu yemiş molla-milletvekilleri hep bir ağızdan "Türkiyeee seee- eninle guğruuur duyuyoor" di- ye bağrışıp alkışladılar. "Düş- müşe vurulmaz" deyip adamla- nn bağırışlanna "Hop, hooop, mollalar, kendi adınıza konu- şun. Benim sizin elebaşınızla gurur murur duyduğum yok" demeye üşendim. Erbakan konuşmaya başla- dı. Kaç gündür o güzelim göz (fır)döndürmelere hasret kalmı- şım. Keyfini ve tadını çıkararak dinlemeye başladım. Başmolla lafı döndürdü, evir- di, çevirdi ve sekiz yıllık kesin- tisiz eğitime getirdi. Ardından olanca netliğıyle yargıyı verdı: - Bu hükümet sadece ve sa- dece sekizyıllık eğitimi gerçek- leştirmek maksadıyla kurul- muştur... Başmollanın bu lafının altını çizin. Kalın çızin. 0 da biliyor bu hükümetin "sadece" bunun için kurulma- dığını. Ama bu hükümetten bir kazık yiyecekse, bunun ne ol- duğunu da çok iyi biliyor. Yolsuzluklar mı? Püf, Erba- kan'a ne bundan? Gitse gitse Çiller ve takımı gidecek okka altına. Çeteler, Susurluk, doku- nulmazlık dosyalan mı? Boşve- rin. Erbakan ve takımı bu konu- larda da ellerini bir güzel yıka- yıp yara bere almadan kenara çekilmeyi becerirler. Ama eğer ANAP-DSP-DTP koalisyonu sekiz yıllık kesintisiz eğitimi ger- çekleştirir, imam-hatiplerin orta bölümlerini hacamat eder, bir de üstüne Kuran kurslarını de- netim altına alırsa... Işte o za- man seyreyleyin siz molla takı- mındaki vaveylayı. Başmolla sekiz yıllık kesinti- siz eğitimin Refah'ı besleyen kaynakları kurutacağını, parti militanı yetiştiren ana kanalı çö- kerteceğini bilgisiyle de sezgi- siyle de iyi biliyor. Önümüzdeki günlerde, ayiar- da sekiz yıllık eğitim Türkiye'nin gündeminin odağında olacak. İyi de olacak... POIİTİKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Dönek... ANAP lideri Mesut Yımaz'ın kurduğu 55. cumhu- riyet hükümetı ne yapacak? Bıliyorum bu soruya yanıt vermek için henüz çok er- ken... Ancak, CHP lideri Deniz Baykal 55. cumhuriyet hü- kümetine pek güvenmiyor, bir süre sonra REFAH- YOL'un aklanacağından korkuyor; olası bir seçımde RP'nin yüzde 30 oy alabıleceğinı düşünüyor... Baykal bu kuşkusunda haklı mı? Hakh!.. Toplum olarak unutkanız ve küçük mutluluklar ise bizlerin hemen başını döndürür... Bu nedenle toplumun büyük kesimınde şu hava egemen: "Oh be, REFAHYOL gittı, topluma huzurgeldi; şe- riat da geldiğı gibı gıtti..." Kimi sendikalar, demokratık krtleörgütlen "erken se- çim" diyen Deniz Baykal'a ve dolayısıyla CHP'ye ateş püsküruyor... Örneğin Istanbul Kadın Kuruluşlan Bırliğı, Deniz Baykal'a şu çağnyı yapıyon "İçindeyeralmanızı çok istediğimız ve birrestoras- yon işlevi görmesini beklediğimiz koalisyon hüküme- tine güvenoyu vereceğinızi, ancak desteğınizın de- vamlılığı konusunda kesin karannız olmadığını ıfade etmekle kamuoyunda çok büyük birdüş kınklığına ne- den oldunuz. Kamuoyu, sizin örtük birbiçimde de ol- sa Sayın Ecevit'e ılışkin kışısel duygu, yargı ve eleş- tirilennizi duyurmanızı değil, laık cumhunyetın gele- ceği söz konusu olduğunda dışandan çözüm buyur- makyenne ıçeriden emek vererek çözümun bırpar- çası olmanızı bekliyordu. Hâlâ da bekliyor..." Istanbul Kadın Kuruluşları Bırliğı belkı kendılerıne göre haklı olabihr. Necdet Menzir'den Yalım Erez'e, Mustafa Taşar'dan Oltan Sungurlu'ya dek tum ba- kanlann "demokrat" olduğuna ınanabilir... Aynı kadın kuruluşu, Gazı Mahallesi ve Ümraniye'deki kanlı olay- lann elebaşısı olan özel tim mensuplannı unutabilir, ni- ce "yargısız infazları" önemsemeyebilır; Istanbul'un varoşlanndakı şeriatçı yapılanmanın kimlenn zamanın- da gerçekleştığıni de göz ardı edebılir... Baştan soyledık, toplum olarak unutkanız ve küçük mutluluklaria avunmayı çok iyi biliriz... • • • Hele "demokrası kahramanı" anlı şanlı basınımız toplumumuzdan daha çok unutkandır... Hele köşe başlannı tutmuş kimı "rüzgâr gülü" kö- şeyazarları unutkanlıklarından ötetehlıkelıdırler... Sıvas katliamının dördüncü yılından bırgun önce bir bayan köşe yazarı, Tyson neden tükürdü" sorusuna yanıt ararken "kulak ısırma olayını" bakın nasıl yo- rumluyor "Müslüman Lord Tyson, neyendı, ne deyenildı. Sa- dece, kendi deyişiyle 'köklerine bağlı kalıp' parçala- dı ve diskalıfiye edildi. Bence şimdı sıra 'laik' kesimin yazahannda. Laık kesımın yazar ve çızerten, bu tanhı fırsatı ka- çırmamalı ve Islami cephenin verdıği bu ciddi açığı iyi kullanarak güçlu bir polemık başlatmalıdır. Örne- ğin, Erbakan7n 'ya kanlı ya kansız yoldan' lafıyla ıma- lı bırbağlantı kurulmalı, Michael Tyson 'ın kulağından akan kan Cezayir'deki, Iran'dakı kurumuş kanlara fı- lan benzetılmeli ve sonunda taş gediğine oturtulma- lıdır: Tyson eğer laık olsaydı ısırmazdı." & Yaza-, kulağından kan akanın Evander Holyfield of- duğundan habersiz mi yoksa dalgınhkla mı adını yan- lış yazdı (Michael Tyson yazmış) bilmıyoruz. Belli ki ya- zısını bile okumuyor. Yani kendisinı ciddıye almıyor. Bayan yazar bir mızahçı mı? Öyle bir yeteneği ne yazık ki yok! Sadece. unlu yabancı romancılann yazı- lannı araklayıp, foyası ortaya çıkınca da, "Sız çocuk- ken komşunuzun bahçesınden hiç meyve çalmadı- nız mı?" diyecek kadar rahat bir kışı... Bu bayan yazanmız, Zeynep Altıok gıbi babasını Sıvas Madımak Otelı'nde yrtirseydi acaba bugün ay- nı şeylerı yazabilir miydi? Bu tur "eski solcu" yazarlan da Tuğrul Eryılmaz. Radikal'den Güldal Kızıldemir'e şöyle tanımlıyor: "Tam bir çamuratma halindeler. Birzamanlann sol- cu intellijensiyası şimdı gazetelehn önemli yer ve kö- şelerinde. Bu insanlar bir zaman da güç elımize ge- çer mi diye solcu olmuşlardı. Yükselen trend soldu. Şimdı de gazetecıliğı kullanarak bir güç elde etmeye çalışıyohar diye düşünüyorum. Başka bir neden gel- miyor aklıma, psikolojik bir rahatsızlıklan varsa bile- mem tabii." ••• CHP, 55. Mesut Yılmaz hükümetine elbet güveno- yu verecek... Bızım kımı sendıka başkanlanmız. demokratik kit- le örgütlen temsılcılerimiz Denız Baykal'a kızsalar bi- le CHP'nin ne istediğıni anlamalan gerekır... Belki Baykal'ın "erken seçım" ıstemı, öncelıkli di- ğer konulan göstermiyor, belkı Baykal'ın aceleci tav- n, "CHP ne yapmak istiyor" sorusunu gundeme ge- tiriyor ama ortada bir gerçek var: "55. hükümet, Tür- kiye'dekı şeriatçı-ırkçı örgutlenmeyı çözecek mı?" Sekiz yıllık kesintisiz eğıtımden Susurluk'a dek bir dızi çözüm bekleyen sorun orta yerde duruyor; Sıvas katlıamı sanıklan dört yıldır cezalandınlmıyor: Uğur Mumcu'nun katillerı bulunamıyor; Metin Gökte- pe'nin katillen yargı önüne çıkanlamıyor: yolsuzluk dosyalan elden ele dolaşıyor, ama hiçbir işlem yapı- lamıyor... Dedikya; unutkan birtoplumuz, küçük mutlulukiar bize yetiyor, gazetelerın köşe başlanna yerleşen "dö- nek solcular" da şımdilerde "yükselen değerlere" sarılıp topluma demokrasi dersi veriyorlar... Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya (a Planet.com. TR DYP'den CHP'ye seçîm yoklaması ANK.\R4 (Cumhuri- yet Bürosu) - CHP Sam- sun Milletvekili Murat Karayalçuı'ı ziv aret eden DYP'Genel Başkan Yar- dımcısı Hayri Kozakçıoğ- lu, erken seçim konusun- da nabız yokladı. Kara- yalçın, DYP'den transfer önerisi aldığı konusunda- ki iddialan "Teklif de tel- kin de olmadı" diye \a- lanladı. Seçimın 1998 yı- lına kalacağını tahmın et- tiğini vurgulayan Kara- yalçın, "kişisel olarak CHP'nin hükümete gir- mesi gerektiği'' görüşün- de olduğunu bildirdi. Kozakçıoğlu, öncekı gün akşam üzen Karayal- çın'la bir süre görüştü. Karayalçın, görüşmenin içeriğiyle ilgili olarak şu bilgıleri verdi: "Benim bireysel görü- şüm, CHP'nin hükümete girmesinin i\i olacağı yö- nünde. Güvenoyu konu- sunda en ufak bir tered- dütümüz olmadığını. er- ken seçim de istediğimizi söyledim. Ancak bana öy- le geliyor ki seçim 1998 yı- lına kalacak. Hem takv im öyle görünüyor hem de Türkiye'nin havası, mora- li ö> le, dedim. Kamuoyu 1997'de seçimitereih etmi- yor. Sayın Kozakçıoğtu belki benim eğilimimi gör- mek istedi."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle