Katalog

24 MAYIS 1997 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Vakıfbank'a karapara cezası • Haber Vlerkczi - Vakıfbank'ın Almanya'da bulunan temsilciliklerinin, karapara akladığı gerekçesiyle faaliyetlerinin durdurulduğu bildirildi. ATV'nin özel haberine göre Almanya'da Vakıfbank temsilciliklerine yönelik 2 milyon DM tutannda eroin parasını akladıgı yönündeki suçlamalar üzerine inceleme başlatıldı. Yapılan incelemeler sonucu Vakıfbank'ın temsilciliklerinin faaliyetleri durduruldu. Müftüye soruşturma • ANKARA (ANKA) - Devlet Bakanı Nevzat Ercan, Hatay'ın Yayladağ ilçesi Merkez Camii'nde cuma hutbesi sırasında siyası değerlendirmelerde bulunup laiklere ve CHPIılere "kâfir", "cehennemlik" gibi sözler söyleyen müftü hakkında valilikçe soruşturma başlatıldığını bildirdi. CHP Hatay Milletvekili Fuat Çay'ın soru önergesini yanıtlayan Ercan, vatandaşlann şikâyeti üzerine başlatılan soruşturmanın partiye hakaret çerçevesi altında sürdüğûnü bildirdi. 'Sari sendika' suçJaması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sağlık-lş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Başoglu, REFAHYOL'a karşı deklarasyon yayımlayan sivil girişim içinde yer alan Tiirk-lş ve Türkiye Devrimci tşçi Sendikalan Konfederasyonu'nu (DtSK) "san sendika" konumuna düşmekle suçladı. Deklarasyonjın r tbüyüksermayenin .-.,,=. hükümctle menfaat '•- ;»• •=>- mücadelesi" olduğunu iddia eden Sağlık-lş Sendikası Genel Başkanı MustafaBaşoğlu, "Türk- Iş ve DlSK'in bu mücadelede dar gelirlinin yanında olmak yerine büyük sermayenin yanında yer almasını kınıyorum" dedi. Rusya ile terön anlaşması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye ile Rusya Federasyonu arasında geçen yıl aralık ayında imzalanan terorizmle mücadelede işbirliği memorandumu Bakanlar Kurulu'nda onaylanarak Resjni Gazete'nin dünkü sayısında yayımlandı. PKK'ye darbe • ANKARA (AA) - Güvenlik güçlerince, PKK'nin faaliyette bulunduğu Byılda, PKK adına uyuşturucu kaçakçılığı yapan 511 kişinin yakalandığı ve tonlarca esrar ve eroin elde edildiği bildirildi. Terör örgütlerinin, uyuşturucu madde kaçakçılığımn getirdiği yüksek kazanç dolayısıyla bu alana büyük ilgi duyduğunu belirten yetkililer, özellikle Batı Avrupa'da mülteci sıfatı ile yerleşen örgüt mensuplannm uyuşturucunun dağıtımında büyük rol oynadıklannı bildirdiler. Açıklama • Haber Merkea - Adalet Bakanlığı, gazetemizin dünkü sayısında yer alan "Dinci kadrolaşma büyüdü" başlıklı haberle ilgili açıklama yaptı. Açıklamada, Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı Hâkim Cengiz Yelbaşı'nın, tecrübesi, bilgi ve liyakatı nedeniyle 6.11.1997 tarihinde Adalet Bakanlığı Müsteşarlığı'na atandığı belirtildi. Açıklamada, "Bu işlemlerde görevden alınma söz konusu olmayıp her ikisi de terfien atamalardır" denildi. TSK'de şerîatçı operasyonu YAŞ'ın Başbakan Erbakan'm başkanlığmda yapacağı toplantı öncesi Genelkurmay Başkanlığı tarafmdan yapılan açıklamada gündemin şeriat ve ihraç olduğu bildirildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ge- nelkurmay Başkanlığı. Yüksek Askeri Şûra'nın (YAŞ) Genelkurmay Başkanı Orgeneral tsmail Hakkı Karadayı'nın çağnsı üzerine 26 mayıs pazartesı günü yapacağı olağanüstü toplantının "gizH" gündemıni, bundan önceki toplantılann tersine ilk kez kamuoyuna açıkladı. Açık- lanan gündeme göre, YAŞ'ta "şeriatçıfa- aliyetlere kaûküklan saptanan" çok sayı- da subay ve astsubayın Türk Silahlı Kuv- vetleri'nden (TSK) uzaklaştınlması kara- ra bağlanacak. YAŞ'a Başbakan Necmettin Erbakan başkanlık edecek. Toplantıya Genelkur- may Başkanı Karadayı'nın yanı sıra or- general rütbesindeki 14 komutan ve Mil- li Savunma Bakanı Turhan Tayan katıla- cak. Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapı- lan yazılı açıklamada, toplantıda, "Tür- Idye'yeyönelik iç ve dış tehdit değeriendir- mesi ile Türk Silahlı Kuvvetleri'nden ba- n personeün disiplin ve ahiaki durunüa- rmın değerlendirmesinin yaptlacağı'* be- lirtildi. Genelkurmay açıklamasındaki "bazı personeUn disiplin durumu" ifade- sinin, ağırlıklı olarak şeriatçı subaylar ile astsubaylara ilişkin olduğuna dikkat çe- kildi. Genelkurmay Başkanlığı, daha ön- cekilerin tersine, ilk kez, şûranın "gizü" olan gündemıni açıkladı. Açıklamada, şe- riatçı tehlikenin öncelikli tehdit durumu- na geldiği vurgulanan yeni milli askeri stratejik konseptin (MASK) geniş yer tut- tuğu "Türkiye'ye yöneiik iç ve dış tehdit" ile şeriatçı, yıkıcı ve bölücü faaliyetlere kanşan personelın "disiplin ve ahiaki du- rumlannın" YAŞ'ta değerlendirileceği vurgulandı. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in de önceki akşam Genelkurmay Başkanı Karadayı'dan şûranın neden olağanüstü toplantıya çağnldığı konusunda bilgi al- dığı ve kendisınin haberdar edilmemesi- ne sitem ettiği kaydedildi. Toplantıda, Erbakan'a, Milli Güvenlik Kurulu (MGK) kararlan konusunda "Ya uygulayadagit''mesajı verilecek. YAŞ'ta şeriatçı faaliyetlere kanşan 100'e yakın subay ve astsubayın ordudan uzaklaştın- lacağı belirtildi. Oy çokluğuyla alınan uzaklaştırma kararlan. Erbakan'a imza- latılacak. Toplantıda. bazı komutanlan, Başba- kan Yardımcısı Tansu Çiller'in hazırladı- ğı plan doğrultusunda emekli etme planı yapan hükümete. "Askeri hiyerarşiye si- yasi gerekçelerle kanşılamaz" uyansında bulunulacağı vurgulandı. Karadayı ve kuvvet komutanlannın, toplantıya katı- lacak diğer komutanlar aracılığıyla, hü- kümete "Biz emekli olsak bile, arkamız- dan geienler de bizim gibi düşünüyor" mesajını verecekleri vurgulandı. Baykal: Ankara yangın ye. 'RP'nin gitmesi için her girişimi destekleriz' tstanbul Haber Servisi - CHP Genel Başkanı De- niz Baykal, Ankara'nın "yangın yerine döndüğü- nü" beli'rterek REFAH- YOL hükümetinin gitme- si için her türlü girişimi desteklemeye hazır olduk- lannı söyledi. Baykal, Yargıtay'ın RP'nin kapa- tılması istemıyle açtığı da- vayla ilgili olarak da "Biz, RP'yi shasal yöntemlerle etkisiz kılma mücadeksin- deyiz. Bunu da başaraca- ğız" 1 dedi. Kırşehir Hacıbektaş Belediyesi'nın düzenledi- ği dayanışma gecesi, ön- ceki akşam Polat Renais- sance Oteli'nde yapıldı. Hacıbektaş Belediye Baş- kanı Mustafa Özdvan'ın konuşmasıyla başlayan geceye katılan Baykal, REFÂHYOL hükümetine karşı sadece bir olayda tepki göstermekle yetin- meyeceklerinı belirterek "Ankara yangın yerine dönmüştür. Bu hükümet işbaşından uzaklaşünlın- caya kadar her türlü giri- şimi desteklemeye vanz" dedi. ' 'Geçmişten kötû' Türkiye'de bunalım ne kadar yoğun olursa olsun bugüne kadar Hacı Bektaş felsefesinin yön gösterici olduğunu söyleyen Bay- kal. "Bugûn içinde bulun- duğumuz sıkınnlara hak ettiğinden fazla önem ver- meyiniz. Bu topraklarda yaşayan insanlar ne tufan- lar, ne Kuyucu Murat'lar gördü geçirdL Bugünkü sh kıno geçmişte yaşadıklan- mtnn yanında çok hafif kahr" diye konuştu. Geceye CHP milletve- killeri Mustafa KuLNihad Matkap, Bekir Kumbul, Mahmut Işık,Haydar Oy- mak, Fuat Çay, Erdoğan Yetenç ve Çankaya Bele- diye Başkanı Doğan Taş- delen Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk ile Erkin Koray, Zafer Gün- doğdu, Rutkay Aziz, Arif Sağ ve Selda'nın aralann- da bulunduğu çok sayıda sanatçıdakatıldı. Cem Vakfı Genel Baş- kanı İzzettin Doğan ise yaptığı konuşmada. Haa Bektaş isminin Alevi kut- sal inancında önemli yeri olduğunu söyledi. Baykal, Türkiye Ziraat Odalan Birliği (TZOB) Genel Kurulu çıkışında gazetecilerin sorulannı yanıtladı. Bakanlar Kuru- lu toplantılannın 3 nısan- dan bu yana yapılamadı- ğına dikkat çeken Baykal, hükümet ortaklannın top- lanma gereksinimi görme- lerine karşın toplantının gerçekleştirilememesinin bunalımm göstergesi ol- duğunu kaydetti. Baykal, bır başka soru üzerine, Türkiye'nin bir seçim or- tamına gırdiğini, ancak se- çime bu hükümetle gidil- mesinin uygun olmadığını bildirdi. Yargıtay Cumhu- riyet Başsavcısı Yhral Sa- vaş'ın RP'yı kapatma giri- şimi ile ilgili sorular üze- rine Baykal, hukuk ile si- yasetin birbirine kanştınl- maması gerektiğini, çerçevede hukuki melerin polemik içinde ele alınmasına karşı oldukla- nnı söyledi. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART REFÂHYOL heryerdedışlanjyor Erbakan TZOB genel kurulunda, Çiller TESK toplantısında protesto edildi ANKARVGÖLCÜK(Cumhuri yet) - Başbakan Necmettin Erbakan Türkiye Ziraat Odalan Birliği'nin 20. olağan genel kurulunda çiftçilerin, Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller de " Yuhalamayacaksanız geleyim" diyerek güvence ıstemesine rağmen Esnaf ve Sanatkârlar Birliği toplantısında esnaflann protestosuyla karşılaştı. Çiller'in konuşması başlarken Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Ozden toplantıyı terk etti. Gölcük'te düzenlenen askeri gemilerin donanmaya teslim töreninde ise Erbakan ile beraberindeki Refahlı bakanlar, başta Cumhurbaşkanı Süleyman Demirelolmak üzere üst düzey komutanlar ve törene katılan diğer davetlilerce dışlandılar. Türkiye Ziraat Odalan Birliği'nin (TZOB) 20. olağan genel kuruluna 1 saat gecikmeyle gelen Erbakan, burada yaptığı konuşmada, çay destekleme alım fıyatını açıkladıklannı, buğday ve pancar için fıyatın 15 gün içinde bildirileceğini söyledi. Erbakan, trilyonluk vaatlerine karşın çiftçilerin hükümete tepkileri arasında güçlükle konuşabildi. Erbakan'ın konuşması sırasında arka arkaya söze giren çiftçiler, Ziraat Bankası'ndan kredi alamadıklannı, ürün bedellerinin öderunediğini, hayvancılığın öldüğünü söylediler. Erbakan, devlete tüm kesimlerin birikmiş borcunun faizle bırlikte 2 milyar dolar olduğunu, hazırlanan yasa tasansıyla bu borcun 1 milyar dolarlık faiz bölümünün silineceğini söyledi. Izin almadan Erbakan'ın konuşması sırasında arka arkaya ayağa kalkan delegeler, pancar ve buğday hasatının başladığını, ancak fıyatlann açıklanmadığını, bu nedenle tüccara mahkûm kaldıklannı söylediler. Erbakan salondan, hayvancılığın öldürüldüğü, zeytin bedellerinin ödenmediği, tanm üretiminin azaldığı yönündeki ısrarlı şikâyetler arasında çıkmak zorunda kaldı. Her zaman TESK toplantılannda coşkuyla karşılanan Çiller, bu kez büyük bir şok yaşadı. Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu (TESK) Başkanlar Kurulu'na katılmazdan önce Derviş Gfinday'ı arayarak "Yuhalamayacaksanız geteyim" diyen Tansu Çiller, salonda büyük tepkilerle karşılaştı. Çiller'i Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Ozden de konuşması sırasında salonu terk ederek protesto etti. Özden, toplantıdan niçin aynldığının sorulması üzerine, yanm saatligine geldiğini söyledi. TESK Genel Başkanı Derviş Günday ise yaptığı 'zehir zemberek' konuşmada, Türkiye'de şeriat çığlıklannın yükseltilmeye çalışıldığına dikkat çekerek "Bu hükümet çökmüştür, laik partilerin üderleri yeni bir hükümet kursım" mesajı verdi. Toplantı sonrasında yayımlanan başkanlar kurulu bildirgesinde de tek başına ya da diğer sivil toplum örgütleriyle birlikte hareket edilerek "kepenk ve kontak kapatma" eylemi dahil her türlü eylemin gerçekleştirileceği vurgulandı. fici fırkateyn, bir denizaltı, iki hücumbot ile bir ikmal ve bir okul eğitim gemisinin Gölcük Donanma Komutanlığı'na teslimi törenine katılan Erbakan ve beraberindeki Refahh bakanlar davetlilerce dışlandılar Yanında Adalet Bakanı Şevket Kazan ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Necati Çelik olduğu halde törenlere katılan Erbakan, davetlilerce alkışlanmadı. Cumhurbaşkanı Demirel'in ise Erbakan'la yan yana olmasına rağmen zorunlu cümleler dışında niç konuşmaması dikkat çekti. TıIRMIKIAYDIN ENGİN e - mail: engin (« planet.com.tr Ufuk Uras'ı tanıyorsunuz, Özgüriük ve Dayanışma Parti- s/'nin (ÖDP) başkanı. Bu pazar saat 13.00'te Sultanahmet Alanı'nda konuşacak. Sultanahmet Alanı'nı biliyor- sunuz. Hani birkaç hafta önce Tansu Çiller'in beş-altı bin ki- şiyi toplayıp sohbet ettiği alan. Hani Çiller'den bir hafta sonra Refahçılann "imam-hatiplerin kapatılması konusunda" bir- kaç yüz bin kişi bir araya gelip sohbet ettikleri alan. Kimileri bu toplantılara mi- ting filan dediler. Doğru değil. Istanbul Valiliği'ne başvuru di- lekçelerine ve valiliğin izin bel- gesine baktık. Miting değil, sohbet. Şimdi sıra ÖDP Genel Baş- kanı Ufuk Uras'ta. O da aynı alanda, tıpkı Çillerciler ve Re- fahçılar gibi bir sohbet toplan- tısı düzenledi. Sohbetin ana konusu pek kısa: "Ne REFÂH- YOL, nehazırol!" Hemen fark ettiğiniz gibi, molla sanğı ya da tank paleti istemeyenlerin Sultanahmet Bir Sohbet de Ufuk Uras'tan Alanı'nda "hazırolması" gere- kiyor. Toplantı sırasında Sultanah- met Alanı'ndakilere binlerce Susuriuk zınltısı dağıtılacak. Hani Bir Dakika Karanlık eyle- minin ikinci aşamasında gaze- telerde resimleri yayımlanan o sevimli küçük aygıt. Hem zınl- tı yapıyor, hem düdük olup or- talığı çınlatıyor. Demek ki Is- tanbul'da haftalar boyu evleri- ni ateşböceklerine dönüştü- renlerin Sultanahmet'e koş- malannda yarar var. Toplantıda şeriatçı saldınya karşı demokrasinin savunul- ması üstündedurulacak. Hım- mm!.. Demek ki "Ben demok- ratım" diyenlerden, vurguyu "Türkiye laiktir, laik kalacak" noktasında yoğunlaştıranlara kadar geniş, çok geniş bir ke- simin bu pazar saat 13.00'te Sultanahmet dolaylannda bu- lunmalan handiyse bir zorun- luluk. DlSK'in, KESK'in, TM- MOB çatısı altında toplanmış meslek odalannın toplantıya tam destek verdikleri öğrenildi. Demek ki işçiler, kamu çalışan- lan, meslek odalanndaki mü- hendisler, mimarlar, hekimler, eczacılar filan da bu pazar sa- at 13.00'te Sultanahmet'teler. Yalnız... Toplantı çağnsında- ki b\raynmcılık dagözden kaç- mıyor. "Bukez" deniyor, "siya- sal Islamcılar ve şeriatçılar de- ğil; çetelehe el ele verip orta- lığı kasıp kavuranlar, evrensel insan haklannı ve hukuk norm- larını çiğneyenlerdeğil, özgür- lük ve demokrasi isteyenler Sultanahmet'te buluşacak!". Anladınız, toplantıya molla takımı davetli değil. Çeteler, uyuşturucu tacirleri, mafya te- tikçileri filan da davetli değil. Bu ayrımcı tutumdan da ÖDP'nin siyasal Islamın eleba- şılannı, çetecileri ve çete yar- dakçılannı ve çete ortaklannı ve çete işbirlikçilerini ve çete destekçilerini adamdan say- madığı, toplantısına filan çağır- maya değer bulmadığı anlaşı- lıyor. Bu aynmcı tutumun "milletin bölünmez bûtünlüğü " ilkesine aykın, adeta bir anayasa ihlali olup olmadığı hukukçulann bi- leceği iş. Bir de çağnda yer alan "bu kez" vurgusu dikkat çekici. Açıkça söylenmemiş ama, bal gibi "Ç/7/er ve Refahçılardan sonra şimdi sıra bizde" deme- ye getirilmiş. Yani Özgüriük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Sul- tanahmet'te sohbet toplantısı düzenleme hakkının satt Refah ve DYP'ye ait olmadığını ima ediyor. Oysa kamuoyundaki yaygın kanı Sultanahmet Ala- nı'nın iktidar partilerine ait ol- duğu, ilerici partilere ise Hürri- yet-i Ebediyetepesinden beri- ye gelme hakkı tanınmadığı yönündeydi. ÖDP bunun tersi- ni düşünüyor olsa gerek ki sohbet toplantısını Sultanah- met'te düzenlemiş. Sanki "Ik- tidarda olsun muhalefette ol- sun, bütün siyasi partiler ya- salar önünde eşittir" deniyor gibi. Şaşırtıcı bir iddia değil mi? Dahası, bu bir meydan oku- ma. Çiller'in, Trakya'nın en uç köşelerinden, doğuda taa Bo- lu'lardan, güneydetaa Musta- fakemalpaşa'lardan derlediği altı-yedi bin kişilik muazzam kalabalığa karşı, dünkü çocuk (hatta bebek) ÖDP aynı alanda bir boy ölçüşmesine girişiyor. Evet, evet, bu bal gibi bir mey- dan okuma. Gazete beni işe yolluyor. Pa- zar günü Ege yollarında olaca- ğım. O yüzden Sultanah- met'teki bu meydan okumanın sonucunu artık sizden öğreni- rim. Siz nasıi olsa orada ola- cağınıza göre, döndugumde banaanlatırsınız... POLTIİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Uçupum... DYP Başkanlık Divanı toplantısında sinirler iyice geriliyor. Genel Başkan Yardımcısı Necmettin Cev- heri, Tansu Çiller'e beklenmedik bir çıkış yapıyor: "Zamanında beni dinlemediniz Tansu Hanım!.." Tansu Çiller'in dudaklan titremeye başlıyor... Cevheri devam ediyor: "Ülkenin bugünlere gelmesinin nedeni sizsiniz..." Tansu Hanım yanıt veriyor: "Başka çaremiz var mıydı?" Cevhen: "Siz hiçbir öneri kabul etmiyor, kafanızdan geçeni yapıyorsunuz. Sizin yüzünüzden ülkemiz bir çıkmaz sokağa sürükleniyor ve bunun sorumlusu sizsiniz..." Çiller: "Neden ben olacakmışım... Siz de DYP'nin Genel Başkan Yardımcısısınız..." Cevheri: "Hâlâ inat ediyorsunuz. Türkiye uçuruma sürükle- niyor..." Çiller: "Ya ne yapalım?" Cevheri: "Bakın aynı yerdesıniz. Neyapma konusunda gö- rüşünüz yoki." Tartışmaya Mehmet Gölhan da katıhp Cevtıenye destek veriyor. "Necmettin Bey haklı, onu destekliyorum..." Gölhan açık konuşuyor "Hükümet toplumdaki güvenini kaybetmiştir, çe- kilelim..." Bu tartışma önceki gün oluyor... Dün sabah ise başkent Ankara'nın siyasi kulislerin- de şu konuşuluyor "Necmettin Cevheri DYP Genel Başkan Yardımcı- lığı'ndan istifa edecek... Tansu Hanım Cevheri'yi top- lantıdan kovmuş..." Biz Cumhuriyet'in Ankara Bürosu önünde sevgili Mustafa Ekmekçi'nın tabutu başındayız. Genel Yayın Yönetmenimiz Orhan Erinç, Ekmek- çi'nin gazeteci kişiliğini anlatırken haber bir anda ya- yılıyor: "Necmettin Cevheri Genel Başkan Yardımcılı- ğı'ndan istifa etti... İkinci haber de az sonra geliyor "DYP IğdırMilletvekili Şamil Aynm partisinden ay- nldı..." Üçüncü haber ise saat 15.00'te bize ulaşıyor: "Çanakkale Milletvekili Hikmet Aydın da DYP'den istifa etti..." Bir süre sonra Yalım Erez'in sözleri olaya yeni bir boyut getiriyor. "Kurtuluş, Çiller'in DYP Genel Başkanlığı 'ndan ay- nlmasıyla gerçekleşir." • • • Tansu Çiller, DYP'de olup bitenleri görebiliyor mu? Görmemesi olanaksız... Ama hırs küpü Tansu Hanım!.. REFAHYOL'u kıl payı kurtaran BBP ne düşünüyor? BBP'li Mehmet Ekici diyor ki: "REFÂHYOL avucumuzun içinde..." Böyle bir hükümet olur mu? Oluyor... Çünkü çıkar ilişkileri öne geçiyor... Başkent Ankara'nın siyasi kulislerinde REFAH- YOL'un bittiği konuşuluyor. Necmettin Cevheri'nin, genel başkan yardımcılığı görevinden istifası da bu görüşüdoğruluyor... Cevheri, Tansu Hanım'ın sağ kolu değil, genel baş- kandan daha etkili bir isimdi. DYP bugüne dek ayak- ta kaldıysa Cevheri'nin sayesinde olmuştu... Dün sabah Ankara'da bir DYP milletvekiliyle konuş- tum... Şöyle dedi: "Hükümet bitti. Necmettin Ağabey'in istifası her şeyi açık seçik gösteriyor..." Sordum: "DYP'de çözülme başlar mı?" Yanrt: "Başladı bile..." Evet... DYP'de çözülme başlarken RP'de panik ha- vası seziliyor. RP'nin yayın organı "Milli Gazete" sı- kıntısını şöyle yansrtıyor: "Eşi görülmemiş hukuk rezaleti..." Aynı gazete soruyor: "Savcı Baykal'/n sözcüsü mü?" ••• REFÂHYOL artık gidicidir. Tansu Çiller ve Necmettin Erbakan köşeye sıkış- mıştır... Şimdi gelelim bizim demokrat aydınlanmıza ve ya- zarlanmıza... Demokrasi düsmanlannı hâlâ görmediniz mi? De- mokratlık adına demokrasi düsmanlannı savunmak ne demektir? Demokrasilerde siyasi partiler hukukun dışında de- ğil içindedir... Aşağıdaki yazıyı "Milli Gazete"den aktanyorum ve kendinize geimenizi diliyorum: "Islama saldırmayı itiyat edinmiş bazı çevrelerin bu fıkirierini açıktan söylemeye çekindiklennden şeriata küfretmeye alıştıklan gibi, Müslüman millete karşı çıkmaktan çekınenlenn de yoğun biçimde Refah Par- tisi'ni karalamaya çalıştıklan anlaşılıyor. Kanaatimize göre bu çok tehlikeli bir tercihtir..." Ey, bazı aydınlar, demokratlar hâlâ uyanamadınız mı? Demokrasi adına şeriatçılan savunurken Sıvas'ta Madımak Oteli'nde yakılan 37 canın acısını yüreğiniz- de duymuyor musunuz? Söyler misiniz, onlan diri diri yakanlan savunanlar kimdi? Faks numaramız: 0212/513 90 98 Internet http: // www.planetcom.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya @ Planetcom. TR DSP: Devlet bütçesi paıii bütçesi oldu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DSP Grup Baş- kanvekilı Hüsamettin Öz- kan. REFÂHYOL hüku- metinin 'beytühnal'ı kol- tuklannı koruyabilmek için kullandığının artık gizlenemeyecek biçimde ortaya çıktığını belirterek "O nedenle de devlet hazi- nesini daha fazla bu züini- vetin cline bırakmamakge- rekir" dedi. Özkan, RE- FAHYOL'u içine sindire- meyen iktidar partisi mil- letvekillerinin sayısının her gün arttığını. hüküme- tin ömrünün yapay solu- numla bile uzatılamayaca- ğıııı bciirtti. DSP Grup Başkanveki- li Özkan, dün yaptığı yazı- lı açıklamada, gensoru gö- riişmeleri öncesinde bazı DYP milletvekillerinin, se- çim bölgelerindeki beledi- yelere ödenek çıkanlması- na ilişkin sirkülerin "yüz knartKi" olduğunu belir- terek "Bu belge Ue devlet bütçesi, bir siyasi partinin bütçesi konumuna indir- genmiştir'' dedi ve öde- neklerin sadece DYP'li be- lediyeler için serbest bıra- kıldığma dikkat çekti. Özkan, DSP olarak "ül- kenin demokratik, laik, hu- kuk devieti yapısına sahip çıkan ve TBMM'de tenısil edilen dört siyasi parriyi güç birüğini sürdürnKye davetettiklerini'' sözlenne ekledı.