Katalog

fe OCAK 1997 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA KULTUR 13 Diinyaca ünlü balet Rudolph Nureyev, ölümünün dördüncü yılmda anılıyor 'Gelecek yüzyıkn insanıydı'K.ütür Servisi - Dort yıl once bır 6 o- cak güru bak tanhının unutulmaz ısım- lenndn Rudolph Nureye\ sonsuzluğa •-içup g.ttı Sanatının doruğuna ulaşmış- *ı. ama çağın onulmaz hastalığı AIDS onu 5-i yaşında yakalayıp sahneden ko- pardı Parb Opera \e Balesı'ne ev sahıphğı yapan 9 \uzMİdan kalma tanhı Palaıs Garnıe~ de hâla Nureyev "ın ızlennı gor- mek Cıibi On y ıl once Pans Opera Ba- leM nır sanat yonetmenı olarak gorevı- nin ba-ına geçtığınde yaratıcı ellennde yoğruLn genç yetenekhoğrencılen gu- numuzjnbıreryıldızadayıartık Olumu- nun uzennden tam dort yıl geçtı. ama hayran an onun "Fındıkkıranrl dakı per- formarsını unutabılmış değıl Nureyev ın yakın dostlan sanatçının ölum \ıldönümu nedenıyle duzenlene- cek an-na etkınlıklennden soz ederken medyanın îsureyev ın ozel yaşamına saygısızca saldınşını da unutmadıklan- nıeklıvorlar Ancak daha da afFedılmez olanı jnlu baletm bı>ografıs\nı yazan Peter Watson \e doktonı Michael Cane- si'nın \ ureyev hakkında ıpe sapa gelmez dedıkodulan Sanatçının anısına 14ocak gunu Londra da gerçekleştınlecek "Dan- cing Through Darkness - Karanlıklar Arasında Dans Etmek" başlıklı etkınlık de tartışmalar y aratan bır başka konu Michael Canesı'nın Nureyev'm son gûn- len hakkında yaptığı kısa bır konuşma- nın da \er alacağı etkınlık daha başlama- dan sorun yarattı Nureyev'ın son dere- ce benmerkezcı, kaba, egoıst bır ınsan olarak gostenlerek anısının tahnp edıl- dığını one suren > akın dostları bu etkın- lığe katılma>acaklannı açıkladı Politikası dans etmekti Bu sakın dostlardan bınsı Nureyev "ın favorı dansçılanndan Chartes Jude ıdı Sanatçının son gunlennde yanı ba^ında olan Jude, yaratılmak ıstenen "Nure>e\ endüstrisi'nı yerden yere \urarak bu acı- masız kampanyaya karşı çıkıyor Jude \e Nureyev ılk kez 1969 yılında Nıce Konserv atu\ an'nda karşılaşmışlar- dı Konserv atuvardakı tek erkekbaleoğ- rencısı olarak Nureyev "ın dıkkatını çe- Jten Jude o gunlen şoy le anlatıyor "Oğ- • Balenin efsanevi ismi Rudolph Nureyev. ölümünün dördüncü yılmda anıhrken hakkında çıkanlan pek çok dedikodu sanatçının yakın dostlarmı üzdü. Nureye\ Mn baş dansçısı Charles Jude, ünlü sanatçıyla dostluğunu ve NureyevMn gerçek yüzünü anlatıyor. retmenim \le\andre kalioujiny bir gün Nureyev'in beni gönnek istediğini soyle- yince kalkıp yanına gittım >e 10 dakika kadar havadansudan konuştuk." Ilk kar- şılaşmalanndan ıkı >ıl sonra, Nureyev "Kuğu Gölü'"nde Pans'te sahneye çıkar- ken yenıden bır araya gelıp ıv ı dost oldu- lar Lç vıl sonra da Nureyev "\ureole" balesinde dansçı olarak Jude'u seçtı ve bırlıkte çalışmaya başladılar Charles Jude ıle arasında 15 yaş fark olan Nureyev dansçısını bır ağabev hat- ta baba gıbı kucaklamıştı Valnız başına çıktığı turnelerde de onu kollav ıp gozct- me\ı surdurdu "Benim /arar gormemi istemezdi. Telctunda hep sinemaya. tıvat- roya, sanat galerilerine gidip kendimı ge- liştirmemi ogıitlerdi. Geleceğinı için b«n- den çok kay<jılanırdı. lanıdıgını en kıbar insanlardan biriydi. Bilmediğuokumadı- ğı bir kitap bile yoktu. Seçtiği \apıtlaıia ilgili okumalar yapardı. Ornegın Lord Byron'ısahneterkençoksav ıda kitap oku- muş, araştırma vapmıstı. I> i bır gazete okuruy du. ama politikadan hoşlanmazdı. Onun tek politikası dans etmekti." \ure%c\ ıledostluklan vıllar boyu su- ren Jude sanatı,ınm sjhıpolduğupek(,ok e\ ı de zıy aret ettı \iKak aralarında ken- dKinı en <,ok etkıle\en Rnıcra La Tur- bıedckı joıkvtiıi' malık.nc oidıı *"F\i Ali Baba'nın mağarasını andınyurdu. E\in her koşesinde pırıl pırıl şamdanlar \aniMirtlu. Vslında Rudolf, elektrik icat edilnıemi^ olsaydı belki de dumanın en nıııllu adanıı nlabilirdı. ^ ine de modern imajlar ona çok çekici gelhordu. Renkli bır doğası vardı. Bir > onu> legecmişe bağ- lu diger \onu>le de gelecek >uz\ılın insa- nı\dı sanki. Hiçbır yeni filmi kaçırma/dı, \er>u7undtki bürun T\ kanallannı izle- mek isterdi; ama ne yazık ki hiçbir prog- ramı da başından sonuna izlemeye \akti olma/dı. Bulunduğu \er vc yaptığı iş ne olursa olsun yapamadığı şeyler onu hep iızerdi.'* Charles Jude Nureyev'ı egoıst olarak tanımlayanlara kızıyor ve onun 'bir aşk insanı' olduğunu soyluvor "*\ramızda- ki tek fark onun bevaz şarabı. benim de kırrmzıyı se\ memdi. Bir gün ona Borde- au\'dabire\ alacağunısöyiedün. "Kıoy- leyse" dedi. O evı hemen alahm Scn ben kann çocuklann hep bırlıkte orada yaşayalım *>akayapıyorsanmıştım,ama ciddhdi. Geniş bir ailesi olsun istiyoniu. Koruy ucu. babacan kişiliğine rağmen ço- cukgibiydi." Nureyev ın HI\ vırusukaptığı gunler- dekı ruh halıne tanık olan sayılı dostun- dan bın olan Jude. sanatçının H1V pozı- tıt olduğunu anladıktan sonra hemen du- rumu dansçılarına anlattığını belırtıvor "Hasta olduğunu anlayınca kendini ta- mamen unutarak topluluğun yaşaınasına çalıştı. Turnelere girmeyi surdurdu. Hiç- bir zaman yorgun diıştuğunü bclli etme- dL" Ancak onu en çok uzen olay 19b9 y ı- lındaya^andı Fransa unlu baletın kont- ratını venılememı^tı İstemeye ıstemeye J ıBD"yegıdenve-Kral\eBen"ı bahn'e- leyen Nureyev. Charles Jude u sık sık an- yor ve Pans'te bıraktığı ü-ını ozledığını anlatıyordu Ozlem oy le yoğundu kı. so- nunda Pans"e dondu ve operanın başko- reografı olarak yenıden gore\e ba^ladı 1992 y ılında son kez "La Bayadere" ıle sdhneyeçıktı Nureyev Dortavdırdınlen- meden çalüjmış çok yorulmu>tu Goste- nler bıter bıtmez Charles Jude ve es,ını \tiantık Okyanusu kıyı^ındakı yazlık e\ ıne çagırdı Bu onun son tatılı olacak- tı Resım muzık ve sabahın ılk ı^ıkları- na dck surer sohbc' dolu gunler çabuk bıttı Nureyev ınatçıvdı donmek ı>.temı- yordu Pans e geldıkten bır ay sonra ya- tağa duştu Altı hafta suren teda\ i olum- lu sonuç vermıvordu 6 Ocak |Wî te sonsuz yolculuğuna çıkmı^tı YusufKurçenli ve Tank Akan, sahte belge iddialarını yalanladılar 'Antika Talanı' savunmadaKultur Ser\isı - \usuf Kurçenli ve Tarık \kan '\ntika Talanı' adlı belge- sel tılın ıçın Ba^bakanlık Tanttma Fonu ndan maddı yardım alırken sahte belge duzenlendığı iddialarını yalanladılar Kurçenli ve Akan, Bas- bakanlık Tanıtma Fo- nu"ndan destek almak ıçın duzenlenen dosyada yur- dı^ı televızyon ve tınans kurulu^lanyla yapılan va- zı>mal?rda ^ahte belge kul- lanma ıddıasını av ukatları nın da hazır bulunduğu bır basin toplantısıyla v annl ı- dılar kurçenli, yaptığı açıkla- mada "FFilm- cilik, "\ntıka Talanı adlı bir belgesel hazır- lamaktadır \e bu belgeselin ılk iki bolumu de tamamlanmış bulunmakta- TL olduğunubelırten Kur- çenli malıyetın kavnakla- rını. sponsorlardan 8 6 mıl- yarTL Tanıtma Fonu Ku- rulundan20mılyarTL bır kisinı borç olmak uzere F Fılımcıhk ten 16 2mıl\ar TL olarak açıkladı Tank Akan ıse -Tarihi eserleri- mızyeterince korunmuyor. I unı ulkeler kendi tarihi eserlerine gozu gibi bakar- ken bi/ler kendi eserlerimi- ze yabancıiaşıyoruz. Biz dt'vletin bakışının bu >öne çe\ rilmesini \e kamuoyu- nun bilinçlenmesini amaç- lavarak bu belgeseli hazır- \ dır. So/ konusu di/h i ha/ır- lanıa çalışmalarına. Başba- kanhk Tanıtma Fonu'ndan destek istenmesinden çok once başlanmıştır. Dizı ile ilgili snopsisin ha/ıriannıa- sı. senaryonun yazım çalış- malan. bilim çe\releri ve u/manlarla ili^kiler.v urtiçi \e vurtdışı televizyon \e fi- nans kuruluşlany lay-apılan goru^me \e anlaşmalar. so/ konusu de\ let fonundan >a- raıianmak içinyapılan haş- vurudan çok once ger\ek- leştirilmıştır. F Filmcihk'in Başbakanlık Fonu'na ba^- \urusu. işte bu çalısmalar- dan \alni7ca biridir. 1 Filmcilik. Başbükanlık Ta- nıtma Fonu'ndan para al- mak ıçin \ abancı telıv i/yon kuruluşları ile anlasma yapmışde0ldir" dedı Y\\- mın mahvetının 45 mılvar ladık. Vaptığımız işin çok onemlı olduğuna inanıyo- rum ve hiç kimsenin bunu lekelemesini de istemiyo- rum"dıyekonu^tu Senar- vosunu Vusuf kurçenli ve Zeynep \\ci nın vazdığı. anlatKihğınıTank \kan'ın ustlendığı 'Antika Talanı' adlı belgesel "Karun Hazi- nesi" ve 'Kumluca Noel Ba- ba Defınesi' adlı ıkı bolum- den olusyor Lıdva'nın bas,kentı Sar- des, Lsjk Muzesı Vzİ7 Nicholaus un vaşadığı Deınre Eies l/mır'ın ya- nisira Ankara ve Istanbul \rkeolon mu7elennde çe- kımlen v.ıpılan fılmın. Avasotya ıle Mctropolıtan Museum ve Damberton Oaks Muzesfndekı çekım- len gev,en yıl aralık ayında tamamlaııdı Ender Güzey'in etnik motiflerlen oluşan sergisi 18 ocak tarihine dek Aksanat'ta Sanatçıdan izleyiciye 'totem'ESR.\ \LİÇ\\XŞQĞLU Ender Guzey'ın Aksanat'takı sergısını gezdığınızde kendınızı arkeolojı ya da etnografya muze- sınde gıbı hıssedıyorsunuz Ama gezrne surenız arttıkça yapıtlar bambabka bır tılsımla uzerlenn- dekı o ılk goruntuyu atıp. çağda§ sanat yapıtı kımlığıne burunuyor Sanatçının 18 ocak tanhıne dek <\ksanat"ta suren ^Totem" başlık- lı sergisi. eskıyle yenıyı bır pota- da entıp bambaşka goruntuler su- nuyor ızleyenlere - "Totem" sergisi nasü oluştu? Ender Güzev-Ben salt sergı aç- mak ıçın yapılan çalış,ma!an sev- mıyorum Ama bu yaz ıstemeden ve farkında olmadan boyle bırça- lışmayagırdım Tatılıçınçıktığım yolculuk suresınce. kumsalda bul- duğum eskı çomlek parçalanmn v e taşlann uzenne ılkel çalışmalar yaptım Bu çalnmalar u Totem" sergısınıtı oluşumunu sağladı - Sergideki yapıtlann içeriğini neler oluşturuyor? Motıfler ashndaçok spontan bır şekılde oluştu İş bıttıkten sonra benı en çok mutlu eden nokta, eserlenn toprak altı veya arkeolo- Ender Güzej 'in a\cı, hav^an \e erotik motiflerie be/eli >apıtlanndan oluşan "Totem" başlıklı sergisi, Vksanaftan sonra Koln'deki lnge Baecker Gaİerisi'nde de sergilenecek jık eser ızlenımı vermış olması u Totem"ın anlamıu 'benden sana" demek Çahşmalanntemelındede seyırcıyevermekıstedıklerımya- tıyor Objeler uzenne renkle mo- tıfler yapmak benim ıçın çok ye- nı Daha oncekı çahşmalarımda rengıdahaazkullanıyordum Ca- lışmalanmda. nesnenın ozunu bı- rakıvorum ve oyle değerlendın- yorum Malzeme olarak da daha çok ahşap kullanıvorum - Bu sergL, "Nuhun Gemisi Kut- sal kalıntılan""ndandaeserleri(,'e- riyor, değil mi? "Nuhun Gemisi Guneşi" \e "Nuhun Gemisi Insan Kalıntısı"1 geçen sergıden busergıveaktanl- miş eserlcr "Nuhun Gemisı Kut- sal Kalıntıları" iı,ındc vcr alan eserlerın çoğu yurtdısı koleksı- vonlarda -Siz.bırsure Mmanya'daogre- tim gorev lisı olarak çalışmalarda bulundunuA Birsanatçı için. aka- demısyenliğın gerinsi \e götûnısu nelerdır.' Vkademık eğıtım aldıktan son- ra oğrendıklerınızı unutacak \e ozunuzedoneceksinız ^anıtekrar ı,oaıkluğunuzadoneceksınız Arf- latmak ıstedı&ınızı en saf şekılde Heybeliada'da kurulan şiir atölyesi: İrlandalı şairler Nuala Ni Dhomhnaill \e Tony Curtis'in ^iirleri Türkçeye çe\rildi Irlanda-Tiirldye şiîr köp AHU \NTMEN Hevbelıada dakı Halkı Palas Oteh bu kış an- lamh bır bırlıktehğe. onemlı bır çalışmaya ev sa- hıplığı yaptı tkı İrlandalı şaırle. Turk çev ırmen- ler buradabuluştular. Irlanda ve tngılız dıllenn- de yazılmış şıırler, ortak bır atorye çalışmasının sonucunda Türkçeye kazandınldı ŞaırleT. İrlan- da dılınde yazan Nuala Ni Dhomhnaill ıle Ingı- lızceyazanTonyCurtistı Onlann yazdıklan şı- ıriere Turkçe ses v erenlerse Cevat ve Gönül Ça- pan, Ay^e Nihal \kbulut Güwn Turan, Mahir Öztas. Orhan Koçak. \li Cengizkan, Ergjn Er- tem. İskender Savaşır, Osman Çakmakçı v e Ta- nk GünerseTdı Efes Pılsen'ın katkılanyla ger- çekleştınlen bu şıır atolyesının ardmdan çıkacak ıkı kıtabı. yakın bır gelecekte kıtapçılarda bula- bıleceğız Yangınlarlaverle bır olan, ama yıne kendi kul- lennden doğan Halkı Palas'la, çoğunun "•Vrük ölü birdiT dı\erek varlığını y adsıdığı Irlanda dı- lınde (Gaehci şıırler yazan Nuala Nı Dhomhna- ill ındurumu arasında bır benzerlık kurmak. bel- kı de yanlış olmayacak Dhomhnaill, ıîk bırkaç şıınnı lngılızce vazmış. ama hemen vazgeçmış "İnsan ruhunun \arlığıru kabul edecek olursak benim ruhunun sesi lrlandaca konuşuyordu." Beşıncı yuzyıldan başlayarak, ortaçağa ve artık bır azınlık dılı olmasına karşın bugune dek uza- nan.dolayısnla Batı Avrupa'dakı en uzun surelı edebı gelenegın. çağdaş bır temsılcısı olan Nu- ala ÎNI Dhomhnaill, "ruhunun sesijle" yazmak- ta ısrar ederken. genış kıtlelere ulaşamadığımn bı- lıncmde Halkı Palas'a konuk olan ötekı İrlanda- lı şaır Tony Curtıs de Irlandaedebıy atının bugun- ku temsılcılen olan, ancak lngılızce yazan pek çok vazar ve şaır de aynı kokenlen paylaşmala- nna karşın. trlandaca bılmıvor anlamıyor Dhomhnaıirın, ıyımser bır tahmınle verdığı ra- kam, durumu gozler onune senyor lrlanda Cum- hunyetf nde bu dılı konuşanlann oranı. gunu- muzde yalnızca yuzde 2 gıbı bır rakamla sınırlı kalıyor İşte çev ınnın büyük onemı de burada başlıyor Ustelık Dhomhnaıirın. az sayıda şaıre nasıp olan b\r şansı da var trlandaca yazdığı şnrlennın İn- gılızcesını anlayabılıyor Bu arada. gençlığınde Turkıy e"de y aşay ıp çalışmış v e n ı derecede Turk- çe bılıyor Bunoktada Tony Curtıs aray a gırerek "Keşke benim de bö> le bir şansun olsay dı. lrlan- daca bihnedigimi utanarak itiraf edıyorum. Şiir- lerimı İrianda dilinde okuyup anlamayn çok is- terdim" dıyor Ancak Dhomhnaill, sozcuklenn çevnlebıleceğı, "şiir'ın ıse gerçek anlamda asla çevnlemeyeceğıne ınananjan haklı çıkartacak bır açıklamada bulunuvor "İrlandaca yazdığım şi- irler bana aittir. onlann tek bır sozcuğune doku- nacak olanı oldurebilınm! İngili/ceye ya da baş- ka bir dile çe\nlmiş olan şıirlerim ise uvey eviat gibidir. Dümanın dört bir yanına vayılıriar. ben buna pek kanşmam ve aldırmarn." Profesyonel anlamda şıır vazmaya Turkıye'de başlayan Nuala Nı Dhomhnaill kendi dılının bu- yusune kapılmış adeta "DUimizi yok etmeve ça- İıştılar ama ben çok az say ıda kişiye ulassam bile kendimı köklu bir gekneğin bir u/antısı say ı\o- rum." Şıırlen. başka dıllere çevnlmesi pek de kolay olmayan harta bazen olanaksız olan Irlan- da dılıne ozgu kavram. olgu ve dıl oyunlanylabe- zelı Geneldeaşk aynlıkveyokluktemalannıış- lıvor kendıne ozgu espnlı dılle aktardıgı gıbı yazmaya değer bulduğu konular "buyük" konu lar "Doğum, olüm \eikisıninarasındaki en onem- li olgu: Seks..." lrlanda'da suregelen şıır gelenegının nedenle- rı uzennde duruvoruz Dhomhnaill de Curtıs de Irlanda'nın. Batı ANrupa'da şaınne halâ sahıpçı- kan tek tuk ulkeden bın olduğunu so\luvor!ar "Kendiliğinden olmadı bu. Şairler. hiçbir zaman kendi ıçlenne kapanmadı lrlanda'da. okurtara kapalı kapılann ardmdan seslenmedi. Sık sık şi- ir okuma günlen duzenlenır; şıır. vaşayan bır ol- gudur bizim ulketnızde. Biz de buyüklerimizin bu şiir okuma gunlerinde vetıştik" İrlandalı şaır Seamus Heanev nın Irianda'va bırNobel dahagetınnesının ardmdan Batılı eles- tırmenlenn "İrianda"da edebiyatın ikınci doğuşu* dıye nneledıklen olguv a ıse \ alnızca guluvorlar "lrlanda'da ikınci. uçuncü doğuşlardan söz edile- mez. çunku her zaman suregelen \e son derece veteneklı isımler çıkaran muthış bır gelenek var. Özelliklt' şu sıralar muthış biryetenek padamasın- dan söz edebılinz! Lstelik yalnı/ca edebıy atta değil, muzik \e plastik sanatlar alanında da du- rum aynı." İşte o geleneğı surdurenlerden ıkisi Ktan- bul"da\dı Bınsı atalannııı dılınde vazmayı seg lıyor otekı lngılızce wmasına karşın İrlandalı olmanın anlamını kavrannş olarak ulkesinın ruhunuyansıtıvoı \azdiklannda Halkı Pahs ta- kı siır çevırı atoKesi wen son derece ho^nut ol- duklarını anlatıyorlar ustelık suçluluk da duy- muyorlar Guneş parıldıyorsa ertesı gun nıut- laka yağmur bekler irlandalılar Biz kıtaplan beklıvoruz Tom Curtis Nuala Ni Dhomhnailli soylemelısınız Eserı suslemeden en valın şekılde ıçınızden geldığı şekılde aktardığınız zaman ortay a ışın ozu ve doğrusu çıkıyor Co- cuklann çalışmalannda gorduğu- muz net ve voğun çızımleronlar- labıre bır kurulan ıletışımdenkay- naklanıyor Ben de çahşmalarım- da çocukluğuma ve ozume don- meye çahşıvorum Herkesin gor- duğuveyabıldığıbırnesnevı sızın bambaşka bır şekılde ortaya kov- manız, sanat esennın ozunu otus,- turuyor - Siz yurtdışında yaşadınız ve birçok sergi açtını/. Turkiye i/le- yıcisi ile Avrupa izleyicisıni karşı- İaştırabilirmisiniz.' Dışanda v ok bılınçlı bır kıtle var Oradakı ızleyıcı sanatıngelı- ^ımınden gıdışatına aktuel for- masyonlanndan bınkımlerıne ka- dar her şeyden haberdar Fserı \e sanatçıy ı. y aptığınız ışın sanat or- tamındakı yennı gorup mukayese edebılıyorlar Bu kalıteye orada değıl koleksıyonerler hse oğren- cılen dahı ula^abılmı^ durumda Çunku ahnan eğıtım. bızım al- dığımızeğıtımdençokfarklı Ben. v urtdı^ında resmı y a da hey kelı ol- mayan bır ev bılmıyorum Btzım ulkemızde ıse bılınçlı bır sanatse- ver toplum yok Vurtdışında bır bakıyorsunuz ortaokul ya da hse oğrencısı gelıyor ve sızınle çok de- nn bır tartışmaya gırıyor Kendi eleştırisinı ve fıkırlerını soyluvor \1aleset bızım gençlenmız kultur- le beslenmıyor kar^ılaştırma ım- kânınasahıpdeğıller Onınal sanat vapıtlannı gormek bambaşka bır sey Bunları gordukten sonra da resme çok krıtık vakla^ıvorsunuz -Sanatın. birtoplumun vaşamı- na girmesi için neler yapılmalı? Bu, bıreylerın yapabıleceğı bır şey değıl bunu ancak dev let yapa- btİır Maddıvedığerolanaklaraçı- sından ozel kuruluşlar da yapabı- lır belkı ama dev letın vaptığmı v a- pamaz Eğer. sanata yonelık polıtıkalar bu bıçımde devam ederse tehlıke potansiyelının artacağına ınanıyo- rum Ya mıllet olarak aklımızı ba- şımıza toplarız vadakotusonuç- lara katlanmamız gerekecek - Rahatsız olduğunuz noktalar neler? Yurtdı^ına gıdıp gelıvorum ve buradakı değışıklıklerı goruvo- rum Aslında değışıklıkler yalnız buray la sınırlı değıl Uçuncu pers- pektıften baktığınızda bazı şey le- rı daha net gorebılıyorsunuz Me- denı cesaretı olmavan ınsanların çoğalması ulkenın sorunlarını da çoğaltıyor Ben çoğu insanı oze- leştındenuzakgoruyorum Bızım ay dınlarımız demokrası adına çok uç noktalardakı kışılerı de de- nememızı soyluyorlar Demokrası herkese her >eyı soyleme hakkı verır ama herşeyı yapma hakkı vermez Afife Jale sahnesi için 5 milyar \NK-\R\(\Nk\)-Devlet Tıvatroları Opera ve Balesi Çalisanları \ardımlaşma \aktı (TOBA\ ) Genel Başkanı Tamer Levent 1 > yıldırvapımı suren Atıtc Jale Sahnesi'nın at,ılabılmesı \\n 5 milyar lırava gereksınım olduğunu bıldırdı Beşıktaş Kultur Merkezı ıçınde yapalan Atıte Jale Sahnesi ıçın bugune kadar 1 s mılvara yakın harcanıa yapıldığını \e5 ınılvar lıraya daha gereksınım olduğunu bıldıren Levent sahnenın tamanılanması ıçın vaba sart ettıklennı ve paranın bulunması durumunda sahnenın 1^ gun n,mde a^ılabıleceğını ıtade crtı Zeki Müren anısına şarkılar KulturServisi- Mıllıvet \ ılın l n SLVIIL'II 10 Şarkısı konsen oncekı gece Zekı Muren anısına ger(,ekleştınldı Harbıye Luttı kırdar Lluslararasi kongre \e Sergı Saravı ııdakı geceve Muzeyyen Senar Penhan Altındağ Sozen Gonul >azar. Emel Savm \luazzez \bacu Muşerret Akav \ıldırım Bekçı nın vanısıra Necatı \ ıldızdoğan yonetımındekı radvo saz sanatçıları ve 1TL Turk Muzıgı De\ let konservatuan Korosiı da katıldı Hayalet Gemi sanal sularda KulturSenisı- Hayalet Genıı ^ yılını sanal sularda yuzerek kutluvor Internet yoluvla lunı dunvada okunması tnumkun olan kendi alanındakı ılk turkçe surelı yayın olan Hayalet Gemı nın son savısi http wv\\\ \\avenetcom ulay hayalet genıı adresinde Genn'nm bu sayısmda uğradığı kader lımanı arabeskten varoluşçuluğa tasav \ uftan utopyaya dek uzanan denemeler ve ovkulerle bezenmış Ders Kitaplam ve Türk-Alman İlişkilepi' Külrıir Senisi- Istanbul \lman Kultur Merkezı'nde Turkiye Ekonomık \e Toplumsal Tarıh \akfı ıle Georg Eckert lnsıtute ısbırlığı çerçevesinde 'Ders Kıtaplan \e Turk- \lman İlışkılerf başlıklı bır sempozyum gerçekleştırılecek 10-11 ocak tanhlerınde Teutonıa, Galıp Dede cad 85 Tunel de yer alacak sempozyuma Aslı Ozyar Mete Tunçay. Bodo von Bornes. Orhan Sılıer Ursula Becher. Salıh Ozbaran Fıkret \danır, Klaus Lıebe. Georg Strober Sına \kşın. Sabıne Mannıtz. Mutlu Ozturk. Ekkehard Meıser. Herkul Mıllas. Martın Strohnıeıer Necdet Sakaoğlu konuşmacı olarak katılacak "Ders Kıtabı Ara^tıımalan Eğıtımde Karşılıklı Algılamalar". 'Goç. Tanh Fğıtımı ve Kımlık' ve Ortak Çalışma Olanaklan" başlıkları altmda duzenlenecek sempozyum 09 i0- I !< 00 saatlen arasında gerçekleştınlecek Enerji Çevre ve Doğal Denge Konferansı \NK.\RA(\NK.\)- \enı \ uksektepe Kultur Derneğı 11 ocak cumartesı saat 16 00 da Enerjı, Çevre ve Doğal Denge Konteransi duzenleyecek Orta Doğu Teknık Lnıversıtesı Kımya Bolumu'nden Prot Dr Incı Gokmen ve Prot Dr A.lı Gokmen'ın verecegı konteransta temız enenı kaynaklannın yaygınlaştınlmasının teınız bır çevre ıçın gereklı oldugu vurgulanırken bılını,lı enerjı tuketımının dunyanın ekolojık dengesinın korunmasında onemlı katkı sağlavaeağı uzennde durulacak İDT'de bir müzikal: Kadı KiılturServisi- Istanbul Dev let lıvatrosu. Taksım Sahnesi nde bır Turk muzıkalı olan "Kadfyı sahnelıyor Llku Tamer'ın vazdığı ve Cem ldız'ın muzıklennı besteledığı "Kadı nın rejisoru 40 sanat yılını kutlayan tngın Cezzar Musahıpzade Celal'ın 'Aynaroz Kadisi adlı oyunundan esınlenerek yazılan ovıında kurnaz ve çapkın bır kadının koşe donup kolav voldaıı servet edınme sevdası yuzunden surulduğu Mılo adasinda unlu Venus heykelının kaçınlmasından evlenmesıne engel olunan âşiklann kavuşmasına kadar kanştığı olaylar. eğlencelı bır dılle anlatılıvor