Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SfcYFA CUMHURİYET 14OCAK1997SALI
L2 KULTUR
SAHNEDEN AYŞEGÜLYÜKSEL
Çağdaş meddah öyküleri: Inadına YaşamakAnkara Sanat Tı\atrosu >apımı olarak
geçen \ az sahnelenen ve hem yerleşık sah-
nede hem detumeler y oluy la Anadolu du-
zevınde sergılenen "İnadına Vaşamak",
Tırk tıy atro y a^amına nıcedır egemen olan
te\ kışılık gostenler zıncınnın bır halka-
snı oluşturuvor
Dario Fo - \Aı Nesin - Ferhan Şensoj tu-
n.gulmeeeuretımlenndenherbırınıns.ah-
nede vansıyan ozgul bıçemınden yeryer
ız<er taşıyan ama hıçbırmın dumen su-
yundagıtmeyen kendı ozgul veozgunan-
İaMmını oluşturmuş bır sahne ola\ ı var kar-
şmızda
•*İnadına Yaşamak". delıkanlılıklaorta
vc$ arasındaolduklan bır noktada bınkım-
le-ını.ener]ilenm veheveslerınıbuluştur-
rruş tıyatroodullerınegençyaş.lardaulaş-
m ş dorl u
okullu~sanatçının urunu Yazar
veyonetmen VletinBala>,oyunuı. vonet-
men yazar. uyarlamacı olarak sjhne olay-
la-ına heralanda katkıda bulunagelmiş bır
tnatro akademısyenı \ltan Erkekli ıse
l*7
fl'lı yılların ıktncı yarisindan bu yana
(De\let Tıvatroları'ndâ çalıştığı vıllardı-
şında) AST ı -sıyasi \e ekonomık koşul-
lann amansız baskisina karşın- vaşatmak
adına sahne ustunde ve arkasinda. Rutkay
Aziz'le bırlıkte en çok emek \ ermiş. bu do-
nem ıçınde Ankara sahnelennde hıç tartiş
masız en çok ba^role çıkmıs. çah>kan du-
yarlı. tıtız \e ^oluklu bır oyuncu
Balay-Erkekli eksenınde olu^an çalıs-
manın sahne tasarımını. son vılların en
uretken sanatçılarından Hakan Dundar.
muzığını ıse 1944-95 donemı Sanat kuru-
mu En Iyı Tı\atro Muzığı Odulu'nun sa-
hıbı KemalGıinüçvapmış
Balay ııımetnı beşoykudenoluşuvor Bu
beş oykuden her bırı gerçekten ya^anmi:}
olay lara ya da gerçek \a^antılann kurma-
ca bır duzk-mde buluştarulduğu olgulara
davanı>or Bırbırınden çok farklı oykuler
bunlar Ama ortak yanları daha belırleyı-
cı Turkıye'de toplumsal siyasa! ekono-
mık koşullann mm engelleyıcılığıne kar
şın "inadına vaşama"nın toplum duze-
>ınde ne denlı yavgm bır alışkanlık oldu-
ğunu gosterıy orbeşo>ku de O>ku kişile-
rının yaşantılarına kendınızınkılerı de ka-
tabıhr, kışısel "inadınayaşama" pratığını-
zı gozden geçırebılır ınsanı desteklemek-
Metın Balay ve Altan Erkekli
ekseninde oluşan "'İnadına Yaşamak", beş
öyküyle Türkıye cie, toplumsal siyasal '
eİconomik koşulların tüm engelleyiciliğine
karşın. "inadına yaşama"nın toplum
düzeyınde ne denli yaygın bır alışkanlık
olduğunu gösteriyor.
ozgünlüğü \e çağdaş oyunculara
meddah becerilenni sınama yolunda hoş
bir olanak tanıdığı için kutlanmaya değer
bir çalışma. Dahası. Anadolu'dakı seyirciye
tıyatroyu sevdirebilecek bir çağdaş
yaklaşımı muştuluyor.
ten çok kostekleme amaeına hıznıet eder
gorunen yalap^ap toplum duzenıne karşın
ne denlı dırençlı olabıldığınızı gozlemle-
yıp yişabılırsinız Sahnede \er alan oy-
kuv le sızın ov kunuz ara«ındakı tek avrım.
oyku kahramanlarının "uç" konumda bu-
lunmasi. dolav isiy la da daha "\ urucu" ol-
masidır
"Defibrilator Ne İşe Yarar?", gosterı-
nın ılk \e en vuruuı ovkusunu oluşturu-
>or Bılınenzor koşullannvaşandığıbırhas-
tanede karşisına çıkanlan tum engellere kar-
şi gelerek hast3sını kunarmava çabalavan
bır doktorla. başına mm gelenlere karşın
sa^amakta ınat eden bır hastanın seruve-
nı dılegelıyor Altan Eıkeklı bcnlecesah-
ne\e adım atar atmaz doruklarda dola^-
majaba^luor Se\ırcı\ı bır anda ısındırı-
\en\or ^ahncdekı tek ba^ınalığına Çun-
kuhızlaçoğalıyor sahnede Bırçırpıdaon-
larca tıpı canlandırdığı gıbı ola> ların "saç-
ma~Mnı \esınce-Şenso\ea bır hınzırlıkla
ka^la goz arasında traııkomıkle^tıren ~na-
ıf" anlatıu ı^levını ııstalıkla venııe gct\n-
\or ^eşıaı kazanılmı^ \e sahncdckı ola-
>a bağlanmı^tırartık
I>tc bu noktada "\raba Se\dalısı Dur-
sun"age*,ıldığmde sahne tartımındadu^u^
ba^lıvor In^anlanngetırdığıdu^kınklığı-
nı otomobıllere duvduğu rutkunlukla onar-
ma\a t,alı>an Dur^un'un gulduruyle bu-
ruk'luğun n, iı,e ge<,t\ğı >a>antiM sahneye
çıkanhrken "edebiyat'" ılew
ti>atn)" arasın-
da bocalanmaya başlandığıgonılu\or A.kıl
dengesı ku^ku \ encı duze> de olan o> ku kı-
sisi\ le -ınsanca du\ gular one çıkarak- mut-
hıs bır sempatı ılıı>kisi kuruluyor Bu ılıs-
kı Mtan Erkeklı'nın vorumunu da etkılı-
\or. keskın eızgılerı \umu^atı\or \ urucu
zıtlıkları torpulusor Kısacası dranıatık
\ uruculuğunu vıtırmı^ bır sahne ortamın-
da bır oncekı o> kude gonlunuzu çalmı^ olan
o\uncıı\aolan bağlılığınızla ızlıvorsunuz
ıkıncı oykusu Bır de bır sonrakı oykude
tartımın venıden \ukselecegı beklentısı
ıçındesinız Bu nedenlede sabnnız ve ho^-
gorunuz Dıırsun" un -gereğınden uzun- o\ -
kıisu boyunea da suru\or
"NaprakSarmasjnaÖzguriük" oykusun-
de Brccht'ın-SosjalistGerçekçilikveTop-
lum"kıtabını okuduğu ıçın başı polisle der-
de gıren \e şakalandığı sirada elınde tas,ı-
makta oldugu \aprak sarmalan gozaltına
alınan genı; adamın seru\enı gerçekten de
unıut verıcı Ne kı Ba!a>. bır bolumunu
gerçekten de yaşamış olduğu olavın sah-
ne uitunde çok da \ urucu olmayan tatlı a\ -
nntılanndan kendısını kurtaramasarak Er-
keklı'nın o\ uncu enerjısını gereksızce uzun
bır soylem ıçınde tutukluyor Bu bolumde
tartım bır \ uk;>elıp bır alçalıyor Ancak Er-
kekh'nın duzeylı o\unculuğunun surme-
sıne kar^ın. ılk o%kudekı doruklara ulaşı-
lamıvor
"İsterİnan İsterİnanma"başlıklı oyku-
de ıse farklı uzam \e zamanlarda ver al-
mıs ıkı gerçek gre\ ola>ı ıç ıçegeçınlmiş
Anlatıcının vaptığı gınşten sonra ıkı kı^ı-
nın farklı ^ıvelerle olusturduğu uzun bır ko-
nu^ma surecıne gtrılıyor Kuçuk \a da bu-
>uk çapta hıçbır dramatık çatışmanın \er
almadığı bu uzun oykuvu ızlerken. Frkek-
Ifnın enerjısının bosa gıttığını. gösterının
vuruculuktan ıvıceuzaklaştığınıduymava
bash\or>unuz
Fınalı "Kuşadalı Halil DayT kurtanyor
Tartımlı bır anlatım duzlemı olus,turduğu
ıçın değıl. Turk-\unan gergınlığının yok
edemedığı kıyı denız ada komşuluğu-
nu. vasjamasevıncını.sınırtanımazsevgı-
vı. dostluğu ve barış ozlemını odak nok-
tası vaptığı ıçın Bır Sail Faikoykusunde-
v ız sankı. çatismav ı değıl. uzla^mav ı v ur-
gulayan Uzla^madan ^ıırçıkabılıvor.ede-
bı betımlemeler çıkabılıyor da tışatro va
da meddah oykusu çıkamıyor Bu bolum-
de sahne duzenı de durağanla^nor Halıl
Davı'nın kan kardeşlerı \orgo ve Barba
ıle yaşadığı kıskanılası dostluk vureklere
seslenıvor. ama sahnedekı ola> Erkeklı'nın
ba^anlı şıve taklıtlerı dısında tıyatrodan
gıtgıde uzakla^arak edebıvatla^ıvor
'"İnadınaNaşamak". ozgunluğuve çağ-
daş oyunculara meddah becerılerını sına-
ma yolunda hos, bır olanak tanıdığı ıçın
kutlanmaya değer bır çalışma Dahası.
Anadoludakı seyırcıye tıyatroyu sevdıre-
bılecek bır çağda? yaklaşımı muştuluyor
Metın Bala\ çokguzelbırTurkçevleolu^-
turduğu metınlerınde ozgun bır gulmcce
oruntusuvakalıvor -\ncak. tıyatronun her
alamnda yeteneğını kanıtlamı^ olan yaza-
rın gelecektekı meddah metınlerını dra-
matık çatı^ma anlarına kolayca -kisa yol-
dan- ulasabılecek malzemedcn olus,turma-
si kısa oy ku \ azma kuralınca. ^a^ırtıcı bır
bıçımde olu>u\eren. surprızlı "son"lara
dayaması. yazma eylemını anlatıdan çok
*hareket*e dav anan bır "otaj" duzeneğı kur-
ma çabası ustunde odakla^tırmasi gerek-
tığıne ınanıyorum
\azılı^bn,ımmden kaynaklandığmı san-
dığım sorunların ustesınden soluklu ve ke-
yıflı bır ovunculukla gelen Altan Erkeklı
-sahnedehıç vansıtma^ada- çok yorucubır
ışe soyunmuş kanımca. daha kısa veçar-
pıcı olabılen daha çok savıda oykuyle da-
ha azyorularak ba^edebılırdı. ustelık oy un-
cu kışı hunerlerını daha zengın bır çe>ıtlı-
lık ıçınde sunabılırdı > ıne de seyırcisiy-
leçok guvenlı bır ıletı^ım kuruyor Tek kı-
şılık oyunlarda. cn dene\ımh oyuncularm
bıle kendılenne tam olarak guvcnemedık-
len anları yakalavabılırsınız Pek çok un-
lu ovuncu. dekordan. gıvMİerden başka
oyunculardan destek almaksızın sahneye
çıkmayacesaretedemezken. Altan Erkek-
li bu a^amay a y ureklılıkle v e başany la ula-
şıyor
-İnadına Yaşamak" sahne duzenı. oy un-
culuk. çevre tasarımı muzık \e işik kulla-
nımının yalın bır uvum olu^turduğu. hıç-
bır engele takılmadan akıp gıden sev ımlı
ve duzeylı bır \apim Tıvatrova saygıyla
yeteneğınba^anlı bırduzeyeulaştırdığı ız-
lenmesı gereklı bır çalışma
Sanata
yineRP
darbesi
HÜLYA KARABAĞLI
\\K_\RA - RP h kultur
Bakanı Ismail Kahraman ın
damgasinı vurduğu kadro-
laşma opera.bale tıyatrove
orkestra temsillennın deva-
mınıtehlıkevesoktu Kahra-
man'ın. bızzat onay ı olmadan
yabanu sanatçı çalıştınla-
mayacağına ılışkın talımatı
sanat kurumlannda rahatsız-
lık yaratırken. yıllardır pek
çok yapıta ımzasinı atan va-
bancı sanatçılann temsillen
bırakma eğılımınde olduk-
lan belırtıldı
Hukumetın RP'lı Bakanı
Ismail Kahraman, vavımla-
dığı bır genelge\ le bakanlı-
ğa bağlı sanat kurumlannda
bundan bo\ le onay ı alınma-
dan yabancı sanatçı çaliştı-
nlamayaı-ağınıbıldırdı Ge-
çıcı sozle^melen askıva alı-
nan yabancı sanatçılann be-
lırsızlık nedenıvle zor gun-
ler geçırdıklen oğrenıldı
Sanatçılann malı yonden
de guçlukler ıçınde olduğu-
na^lıkkat çeken ust duzev
bır \etkili. "Sayın Kahra-
man. geçen yıl tenımuz a>ın-
da sozleşmelilere yapılması
öngörülen arüşa da onay ver-
medi" dedı Nabancı sanat-
çılann. aylık ucretlennın 45-
50 mılyon arasinda değıştı-
ğı bıldınldı
'Temsillere darbe*
Sanat kurumlannın yone-
tıcıiennın uvgulama ıçın ba-
kan K.ahraman'a ıtıraza ha-
zırlandıklan.bırbolumunun
de xxa \uze eoru^mek ıçın
randevu îbtemınde bulunduk-
lankaydedıldı
Kah'raman'ın talımatında
ısrar etmesı durumunda ba-
kanlığa bağlı yurt genelın-
dekı tum sanat kurumlann-
da opera, bale orkestra ve
tıyatro dallannda sergılenen
eserlenn onemlı bırbolumu-
nun repertuv ardan kaldınla-
cağma dıkkat çekıldı Dev-
let Opera ve Balesi Genel
Mudurluğu nun (DOB) bu-
vük beğenı kazananu
Othel-
lo, Me>-simler \eTosca"yapıt-
lannın sahnelenmesının de
tehlıke sıny allen v erdıgı be-
lırtıldı
Uygulamanın venı temsıl-
len de etkıleyeceğıne kay-
deden vetkıhİer. "Sayın ba-
kan. bu kurumlann bağım-
si7yasası olduğunu biliyor.
Y abancı sanatçıçahştınp ça-
hştmlmaması bu kurumlann
kendi icındeki sanat kunılla-
rının karanyla olur. Yoksa
Bakan, onay10e dep. Vmaç
çajdaş \ef\ rensd sanata dar-
b«>urmaktır" dedıler
Solıst. orkestra şet'ı, sa-
na;ı dırektorolarak temsıl-
lerde gorev yapan yabancı-
lann Turkıye'den aynlmak
y ada başka bır y erde ı$ bul-
rnj. ıçın harekete geçtıklen
bıdınldı
Argun Okumuşoğlu, sergisinde her izleyicinin farklı algıladığı bir masal anlatıyor
Hayata dairherşey var bu resimlerde!ESRAALİÇ\\IŞOĞLL
" kimi > azar.ressam^ardır, alır kendi dun-
yasına «otürurbizi. Ya\as ya\ aşonun dilini oğ-
renir. duşleriy le sarmas dolaş olur. korkulan-
nı aşklannı y aşarsını/. \rçıın ise taa u/aklar-
dan bir yerierden. başka lamanlardan tanı-
dıklanmla tıaş başa bırakıyor benı \e bi/e hı-
rakıyor kendı dillerimi/le gördüklerimizeye-
nidenbakmayı"dıverek tanınılıvorGundüz
Vassaf. \rgunOkumuşoğlu'nu
Onun resınılerınde hemen her şev var. ta-
vuskuşlan, futbol topları çoraplar vapurlar
arabalar Bırbınyle ılıntısi olmayan nesne-
len ay nı tm alde gorunce once şaşırıy orsunuz
ama kısa zamanda bu duny anın ıçıne gınvor-
sunuz sız de Okumuşoğlu her ızlevıcınııı
tarkh algıladığı bır masal anlatıvor Tuvaller-
deoylehıkayelervarkı Duşlemesı serbest
Bu masallaronun dunvasının bırparçası ol-
duğu kadar gerçekte hcpımızın dunyasinın
tuvale yansımı^ halı
Sanatçı. başlıksız ve isımsiz resımlenv le 1
n
ocak tanhıne kadar Lrart Sanat Galerisrnde
ızley enlere bamba^ka duny alann kapılannı açı-
yor
Okumuşoğlu herturlusanatakımınasıcak
bakıvor Kavranisal sanata ıse bıraz kuşkııv-
layaklaşivor "Bi/debanşeylersaltvapılmış
olsun diye y apılıyor. Bu yu/den de y crinı bul-
mu\or"derken bazı sanatçıların hem eıista-
lasyon hem de tuval resmı yapmalannı hoş
karşılamadığını da avrıca belırtıyor Sanatçı.
ızlevıcılerden aldığı tepkılerdenoldukçahoş-
nut "Begeniyorlaryadabeğenmiyorlar. \ma
ben en çok beğenmeyenlerı ciddiyealıyonım"
dıyor Çunku beğenmeyenlenn daha durust
%e namuslu olduğu kanisinda Aynca goru^-
lenne saygı duyduğu kı^ılenn beğenılennı
belırtmesı onun vaptığı îşedahasıkı sanlma-
sını da sağlıyor
Sanatçmın misyonunundaçok zor olduğu-
nu vurguluyor "Sanatçının,toplumdan ikı uç
adım onde v urumesi lazını ki toplum onu ta-
kip etsin. Bu çok/or bir misyon. biryerde top-
lumu biçimlendiriyor. kendinize doğru ccki-
\orsunu/.~
\tolycdeçalişivor Ancaksonzamanlarda
vapmayabaşladığı heykeller ıçın dahageniş
mekânlar seçıvor Heykellerını resınılenyle
bırlıkte uç bovutlu kullanmayı duşunuyor
Boy lece resimler \e hevkeller bır butunluk ıçın
veralmış olacak
- Sergideki yapıtlardan soz eder misiniz?
OKl Ml ŞÖGLl - Sergıdekı resımlenn
bırtanesı hanç. hepsı 96yılınaaıt Resımle-
nmıkonıpozisyonakapılmadan.şekılsel ola-
rak oluştumıay a çalışıvorum Çoğunda ıllust-
ratıt parçalar var Bu ıllustrasyonlan çok ye-
teneklı bır sanatçı arkadaş yaptı. boylece bır
anlamda kolaı çalışması oldu Sapıtlanmm du-
rağaıı olmasından hoşlanmıyorum Çalişma-
lanmın önunun ve arkasının ıyıce belırgın
olmasını ıstıyorum, bana gore resım gıdıp
gelmelı
- Resimlerin içeriğini neler oluşturuvor?
OKLMLŞOGLL -Gunduz. yazısına "Bir
\armış bir yokmuş' dıyeba^lıyorOnundaya-
kaladığı gıbı konuya ve olaya spontan yak'la-
şiyorum Resimler. ımgelenntuNaleyansimıs,
halı Resımlenmın ıçenğını oluşturan fıgur-
ler y a da konular y aşantımın her donemınj kap-
sıyor Ozellıkle. gundelık hayata aıt goruntu-
lenn butunu y a da bır kısmı tuvale gınyor Bu-
y uk ustalann y apıtlarının ay nntılarını da kul-
İanıyorum Hayatadaırnevarsa bunlann hep-
sı resme gırebılıyor Maizemeyı dekonuyla
alakalıgormuyorum Renkseçımımdedera-
hathareketedıyorum Onceden boy anın otur-
masını ıstıyordum. şimdıyse en doğai halt
neyse onu vermeye çalışıyorum
- Sanatçılar tara&ndan tartışılan konulann
başında mesaj \erme sonınu geliyor. Sizın me-
saj verme gibi bir kaygınız \ar mı?
OKIMLŞOGLL - Resım \aparken $unu
şoyle ya da bunıı bovle yapayım dıye bır an-
layışuişimıyorurn Bubağlamda.ızleyıcıyeme-
saj verme gıbı bır kaygım da yok Sanatçı işı-
nı vapargenM ızleyıcıye kalır Mesaj \erece-
ğım dıyerek bır ışe başlanabıleceğını duşun-
muyorum Oflemlı olan îsteyenın ıstedığı me-
sajı alması Tek mesaj değıl, bırçok mesajın
venlmesındenyanayım Yapıthakkındakonuş-
makçokkolav ve anlamsizgelıyorbana Re-
sım y apıldıktan sonra sanatçıdan çıkıyor ve ız-
ley ıcıyle resım arabindakı ıletışımbaşlamışolu-
vor Bu yuzden v apıtlara başlık v a da ısım v e-
nparaya gırmek ıstemıyonım Ortadaolan re-
sımdır. kım. ne zaman yapmiş bunun onemlı
olduâunu sanmıvorum
kapsamlı Corot sergisi
OZGEN AC\R
Corot'un 'Banvoyapan Dıana'ya sürpriz' adlı vapıtı izleyicileri buvülüvor.
NEV\ YORK - "Doğanın şiirsel
ressamr denılen Fransız Jean-Bap-
riste-CamiUe-Corot'un 200 doğum
yılı nedenıvle duzenlenen en kap-
samlı sergıyı Metropolıtan Sanat
Muzesfnde (MET). son gunlenn-
de de olsa gormek gerçekten bır
şanş, oldu
Corot'nun genye donuk bu ozel
sergisi ıçın, duny anın çeşıtlı yore-
lerındekı 67 değışık muze. ıkı kılı-
se ve 15 ozei koleksıyondan 150
eser bu yuzyılda ılk ve son kez bır
araya getınlmıştı 12 ocakta kapa-
nan sergıde ressamın yanm yuzyı-
lıaşan sanat yaşamının unluyapıt-
lannı bır daha boylece topluca gor-
me olanağı yoktu
Corot, ne bır 18 yv'ın gelenek-
sel ressamı ve ne de bır empresyo-
nıst ressamdı Eleştırmenlere gore
Corot. unlu ressamlar Delacroix,
Monet, Renoir. Degas v e Pkasso'\ u
etkılemış bır usta oncuydu
Delacroı\. ustası Corot hakkın-
da "Ender \e istisnai bir dâhi ve mo-
dern doğaresminin babası" demı^-
tı Bu tanımlamadan sonra ressa-
mın adı "Corot Baba"ya çıkacak-
tı Monet ıse "Burada sadece bir
usta var- O da Corot'dur. Kendinıi-
/.i onunla kıy asladığımı/da biz bir hi-
çiz. kesinlikk' hiçbirşev değiliz" dı-
vecektı
1796'da Pans'te doğan Corot. ba-
basının kumaştuccarıolması ıstek-
lennıbıryanaıterek 1822'deressam
olmayı yeğledı Uk sergibinı Bruk-
sel'de açtı Daha sonralan Fran-
sa'nın kuzey kıyılannda ya^adı
1825'te İtalya'ya uç uzun surelı
yolculuğunda Roma'yı kendısıne
us yaptı Kışlan Roma'da, yazlan
otekı kentlerde dolaştı Arazıde y ap-
tığı hızlı çızımlen daha sonra stud-
yosunda boy adı Bu arada deften-
ne çızi!}tırdıgı bazı portre tasarım-
lannı da ılenkı y ıllarda tuv ale dok-
tu MET'dekı Sergı Corot'nun bır
ressam olarak ortaya çıkişı. Italya
gunlenndekı ılk çızımlen veşohre-
teulaştığı son yıllanve bu arada Pa-
ns'te "Salon" ıçın vaptığı başya-
pıtları kapsıyor
MET'ın Muduru Philippe de
Montebello.
u
Bu sergi. mıizemiz ko-
leksiyonunda geniş ver rutan Co-
rot'ya bir anlamda Evme hoşgel-
dın' demek içindir" dıyor
Sergıdekı eserlerın başında Ital-
ya gunlennden "Farnese Bahçele-
rinde Sabah GöninümıT adlı tab-
lo ve aynntılardakı tıtızlığı ıle one
çıkan "Banyo Yapan Diana'ya Sürp-
riz" adlaba^yapıt gorenlen gerçek-
ten buvuluyor
Corot'nun otekı başyaptılan ara-
Mndasayılanvelmparator3 Napol-
yon'un satın aldığı "Mortefontaine
\nısı" adlı resım. sanatçının doğa
dennlığı ıle ılgılı gucunuortayako-
yuyor Ressamın doğayı tumuyle
yansitabılmek ve şiirsel bır denn-
Ukvermek amacıylakullandığı renk-
len ozenle yarattığını anlamak ıçın
resım eleştırmenı olmaya gerek yok
Daha sonrakı y ılların urunu olan
porîrelerden "Mavili Kadın" ve "İn-
eili Kadın" tablolan da ressamın en
baş.arılı essrlen arasındayeralıyor
1828'de yenıden donduğu sanat
duny asının başkentı olan baba oca-
ğı Parıs'e. Italya'nın ışığını ve do-
ğasını resımlen ıletaşıdığı YIET'te-
kı sergıde bıle açıkça gozlenıyor
Bu arada bır fabnkatorun stpanşı
uzenne vaptığı *Ba> Henrv'ninFab-
rikası ve Evi" tablosundakı ı^ıklar
bu donemın ızlennı taşıyor olmalı
Salon grubundan "ikinci sınıf ma-
daha" ıle odullendırılen Corot
1834"te yenıden Italya'ya dondü
1855 Duny a Fuan nedenıvle Pa-
rıs'te bazı resımlerını sergıledı
1858'de "İncili kadın~la ortay a çık-
nıakla kalmadı. doğa resmı ıle us-
talığını sanat dunyasına kesin kez
kabulettırdı 1875"teolenCorot'ya
"doğanın şiirsel ressamradı takıl-
dı \İET.çeşıtlı sanattanhçı veeleş-
tırmenlerınden yararlanarak 479
sayfalık Corot kataloğunu da bu
sergı nedenıvle kıtaplıklara kazan-
dırdı Sergı daha once Pans'te Grand
Palaıs'de ve Kanada Ottovva'da Llu-
sal Galen de açılmıştı
YAZIODASI
SELİM İLERİ
Yarın Gece Berîı Dinleyin
Kadıköyu ndekı evde, doğduğum evde 'radyo'
benım ıçın bır bılmeceydı Nasıl olup bır tuhaf ku-
tunun ıçınden muzıkler ınsan seslerı çıkar, kestıre-
mez. çozemezdım
Sonra gunun bırınde daha tuhaf bır şey olmuş;
evımıze gelen yaşlı başlı konuğun meğerse radyo-
dakı bır 'ses' olduğunu oğrenmıştım Kımdı'' Ne-
reden tanıyorduk'? Sılınıp gıtnnış yalnız konuğumu-
zun Istanbul Radyosu'nda program hazırladığı ak-
lımdan çıkmamış
Şoylesı bır duyguydu Kutudan gelen ses, ışte ete
kemığe burunmuş
Gerçı babam radyo mucızesını kavrayabılmem
ıçın çok uğraştı Sanırım ılkokul kıtabımızda -artık
hangısındeyse - radyodan soz açılıyordu Ortaokul-
da fızık dersınde radyonun nasıl yapıldığını kendı
çabalarımızla ogrendık fılan da ben hıçbır zaman
ışın ıçınden çıkamadım bugun de sorsanız, ıkı söz-
cuğu yan yana getıremem
Radyo benım ıçın her zaman buyuleyıcı kaldı
Şimdıyse 102 2 FM bandından yayın yapan Ya-
pı Radyo'da bır program hazırlıyorum haftalardır,
her çarşamba gecesı saat yırmı ıkıde Itıraf ede-
yım kt çok tat alıyorum
Zaten bu yuzden 'Yarın gece benı dinleyin' dı-
yorum
Studyoya gınp kulaklıkları taktıktan sonra bam-
başka bır âlemın kışısı olup çıkıyorsunuz Artık bır
saat boyunca canlı yayında sesler dunyasına sızın
de sesınız tahakkum edecek Evet, tahakkum
Ben Istanbul'dan soz açıyorum Programın adı
"Istanbul Dosyası Bır semtı anlatıyorum, yarın
gece sozgelımı Çapa yı anlatacağım Bır Istanbul
sanatçısını dıle getırmeye çalışıyorum Istanbul'u ese-
rındeyaşatmışşaırler hıkâyecıler ressamlar Son-
ra istanbul Dosyası'na katılma ıncelığını gosteren
seçkın konuklarımla soyleşıyorum
Bu soyleşıler de bambaşka Baglantı telefonla ku-
ruluyor Telefonun otekı ucunda dostlarım, ılk haf-
tadan başlayarak Çolpan ilhan, Arsen Gürzap,
Engin Gürmen, Duygu Asena, Doğan Hızlan,
Filiz AJı, Necef Uğurlu, Ahmet Oktay, Tiıncay Özi-
nel, Ahmet Cemal ve Nedret Güvenç... Belkı her
zaman goruşuyoruz ama, Yapı Radyo dakıler hıç
tanımadığımız evlere ulaşıyor Kendımı Kadıko-
yu'ndekı evımıze gelen o yaşlı, durmuş oturmuş rad-
yocu konuk gıbı hıssedıyorum
Istanbul Dosyası nda bazen eskı tıyatroları anlat-
maya çalışıyorum eskı sınema salonlarını anlata-
cağım Bazen yemek tarıflerı bıle verıyorum Uzun
uzaaıya kızılcık reçelını anlattım Tarıflerı geçmışın
yemek kıtaplarından aşırıyorum tabıı
Yapı Radyo, kulture ağırlık vermeyı yeğlıyor Ke-
mal Kuçuk her sabah 'Medyatık"te başında yer
alan haberlerı yorumlarıdınleyıcıyeaktaracak Mu-
ammer Ketencioğlu, "Yeryuzunun Yed/flengı"nde
dunyanın her koşesınden halk muzıklerını ornek-
lendırıyor İlkay Kurdak, ' Suare"de fılm muzıkle-
rını, muzıkallen "Pıyanıssımo 'da klasık muzığın
unutulmaz bestelerını Önder Focan'ın "Kınetık''\
ıse dınleyıcılere caz muzığını bır coşkuyla paylaş-
tınyor Alin Taşçıyan Bazılan Sınema Sever" dı-
yor
Tarık Dursun K. "Kıtaplar ve Kıtaplar"da sevgı-
lı kıtapları dıle getırmeye başladı "Bılımın Işığında,"
Yapı Radyo'yla Tubıtak Bılım ve Teknık dergısının
bırlıkte hazırladıkları bır program Sönmez Targan,
"Yapı Dunyası nda kentın sorunlarını uzman kışı-
lerın katıldığı canlı açıkoturumlarıda açımlıyor Şu-
le Tankut, şansor sevenlere seslenıyor
Ozel radyoların sayısı yuze yaklaşmış Yapı Rad-
yo andığım ve anamadıgım programlarıyla bu ge-
nış yelpazede duzeyı ve nıtelığı tecımsellığe tercıh
edecek sanırım
Bana gelınce oylesıne tadını aldım kı radyonun,
Istanbul Dosyası na sımsıkı sarılıyorum
Gayet modern studyoya her gırışımde babamın
anlattığı bır anı Galatasaray Postanest'nın ustun-
dekı katta sayısız olanaksızhk ortasında ılk radyo-
evı Adı hep geçen MesutCemil Bey Evımıze ge-
len konuk yoksa o muydu?ı
Kımıleyın de Sn Afife Ediboğlu'nun anıları Afı-
fe Hanım ı bırkaç yıl once bır televızyon ızlencesı-
ne çağırmıştım Istanbul Radyosu'nu. Baki Süha
Ediboğlu nu Harbıye de radyoevıne bakan evle-
rını anlatmıştı Televızyonda bır radyo coşkusu ya-
şatmıştı Haklı bır ovunçle "Bızler radyo sanatkâ-
rıydık" dıyordu
Kulaklanmda istanbul Radyosu'nun "Radyo 77-
yatrosu", Ankara Radyosu'nun "Çocuk Saatı"1
ll-
kı perşembe gecelerı tam yırmı bırde, ıkınctsı cu-
martesı gunlerı tam on yedıde Yıllardan 1955'ler,
1960'lar
Post' son kez sahnede
• \NK\RA(A\K\)- Ankara Devlet Opera ve
Balesı Modern Dan> Topluluğu. yoğun ıstek uzenne
buyük başan elde eden Post'u son olarak 25 ocak
sunu sahnelevecek
MEHMET
GÜLERYÜZR E S S E R G İ S İ
1 4 O C A K 6 Ş U B A T 1 9 9 7
V U I KR ED I
SAN^TG^LERISI
' Dr s Şeh tle- ladces MJ3 SokaK 46 ^ sancak 35Z20 Izm
T» »f r 3232 46" 55 28
YAPIMTKREDi