29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29 AĞUSTOS1996 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Tutuklu aileleri hastanelerdeki yakınlannın ölüme terk edildiğini ileri sürdü 6 Poüs tedaviyi engeffiyor'> Yozgat Cezaevi'nde tutuklu oğiu Serdar Gelir'in gözlerinin şörmediğini \e bacaklannın ' tutmadığını söyleyen 'anne Hikmet Gelir, "Bu çocuklara bir şey olursa biz kime şıkâyet edeceğiz? Deli koyun gibi Türkne'de herkesi dolaştık. Ârtık çocukları cezaevinde 'değil, hastanelerde elüme terk ediyorlar" diye konuştu. ECE TE.MELKl'RAN ANKARA - Cezaevlerin- "cfeki ölünı orucuna katılan tu- "tuklu \e hükumlulerın hasta- "nslerdeki tedav ılerinin polis- " ler tarafından kısıtlandığı. ge- rekli olan klınik müdahalenın engellendiğı bildırildı. He- ıkımlerin müdahale etmek is- temesine karşın polisin "Di- yetten başka teda\ı yapılma- yıcak" dediğinı >avunan tu- tuklu \e hukümlü aileleri. "ÇocuklanmLfl hastanelerde ötüme terk edip eylemin gündemden düş- mesinden yararianacaklar" dediler. An- neler. geçen yıl ekım ayında yapılan aç- lık gre\inin kurbanlarının aralık ayında hastanelerde öldüğünüanımsattılar. Türk Tabipleri Birliğı (TTB)de teda\ ıy e katıl- 'mayan hekimler hakkinda soruşturtna " acildığını açıkladı. " Tutuklu aileleri. ölüm orucuna yatan • tutuklu vehükiimlülerin hastanelerde ölü- Avukatlar. cezaevlerine yüzük, kemer. ayakkabı ve küpelerini çıkarmadan alınmıyor Avukatlara görüş zorluğuHÜLVA TOPCL Adalet Bakanı Şevket Kazan'ın "kuryelik yapmakla" suçladığı avukatlara karşı cezazaevlerinde sıkı tedbirieralındı. Müvekkileriy- le görüşmek için cezaevine giden avukatlar, üzerlerindeki küpe. bile- zik, yüzük, kemer \e ayakkabı pençelerinin güvenlik nedeniyle konulan metale duyarlı kapılara ta- kılması nedeniyle soyunmadan içeri alınmıyorlar. Cezaevlerinde 69 gün süren ve 12 kişınin ölümüne neden olan ölüm oruçlan sırasında Adalet Ba- kanı Şevket Kazan'ın "kuryelik yapmakla" suçladığı avukatlar. ba- kanlığın kendilerine "görüş enge- li" koyduğunu öne sürdüler. Mü- vekkileriyle görüşmeleri sırasında her dönemde sorun yaşadıklannı vurgulayan avukatlar, ölüm orucu sonrasında daha fazla problemle karşılaştıklannı savundular. Olüm orucunun bitiminden he- men sonra müvekkilleriyle görüş- mek için Ümraniye Cezaevi'ne git- tiğini söyleyen avukat Fatmagül Yıldırım. metale duyarlı kapıdan geçerken alarmın çaldığını belirt- ti. Görevlilerin kendisine "Czeri- nizdeki metalieriçıkartıptekrar ge- çin" uyansında bulunduğunu söy- leyen Yıldınm, sözlerini şöyle sür- dürdü: "Lzerimdeki bilezik, yiiziik gibi metalieri çıkarıp tekrar geçtiğimde kapının alarmı yine çaldı. Çalma- sının nedeni ayakkabımdaki metal- di. Vazlık ayakkabı kapalı bir tara- fi yok. Buna rağmen ayakkabılan- mı çıkarmamı istediler ve kenarda duran terlikleri uzattüar. Görevli- lerle tartıştım ve cezaevi müdürü- DÜ görmek istediğimi belirttim. Müdür geldi ve ayakkabılanmı çı- kanp içeriye terlikk ginnemi iste- di. Bunun çok onur kıncı olduğu- nu belirttim. Kendisi Adalet Ba- kanlığı'nın kesin talimatı olduğu- nu, çıkarmamam durumunda içe- rhe alınmayacağımı söytedi. Dola- yısıyla içeri girenıedim." Güvenlik nedeniyle konulan ka- pılann tüm cezae\ îerinde aynı ol- madığını belirten Fatmagül Yıldı- nm, bir gün önce aynı ayakkabıy- la Bayrampaşa Cezaevi'ne gitti- ginde kapı alarmının çalmadığını vurguladı. Müvekkileriyle görüşmek için gittiği Bayrampaşa Cezaevi'nde üzerindeki kemerin metalieri ne- deniyle içeri giremediğini belirten avukat Ali Rıza Dizdar da göre\ li- lerin kendisinden kemerini çıkart- masını istedigini anlattı. Makine- nin yanında alarmın çalmasına ne- den olan eşyanın belirlenmesini is- teyen bir tabelanın bulunduğunu vurgulayan Ali Rıza Dizdar, **Gö- revlilere belimdeki kemerin mete- linin alarmı çaldırdığını belirttim. Buna rağmen kemerimi çıkarma- mı istediler. Kabui etmeyince gö- rüşmemeizin vermediler*' diye ko- nuştu. Cezaev ine öğleden önce giden avukatların saat 12.00'ye kadar kalmalan durumunda güvenlik ne- deniyle öğle arasında da cezaevin- de bekletildiğini söyleyen Ali Rı- za Dizdar. bu uygulamaya daha çok siyasi tutuklu ve hükümlülerin avukatlannın tabı tutulduğunu öne sürdü. Cezaevi yetkilileri ise güvenlik nedeniyle bu uygulamanın sürdü- rüldüğünü vurgulayarak bu konu- da Adalef BakanlıgVnın kesin tali- matı olduğunu kaydettiler. me \e sakatlıga terk edildiğini savundu- lar Yozgat Cezae\ i'nde tutukluoğlu Ser- dar Gelir'in gözlerinin görmediğini \e bacaklannın tutmadığmı söyleyen anne HikmetGelir. "Buçocuklarabirşey olur- sa biz kime şikâyet edeceğiz? Deli koyun gibi Türkiye'de herkesi dolaştık. Artık ço- cukları cezaev inde değiL hastanelerdeölü- me terk ediyoriar" diye konuştu. Tutuk- lu Ailelerıyle Dayanişma Derneği'ndeki (TİYAD) annelerin \erdiei bilcive ızöre de tutuklu Sinan Yavuz, Çanakkale'den görme bozukluğunu \e bilinç yıtimini gi- dermeye yönelik teda\ i için Ankara Mer- kez Kapalı Cezaevi'negetirilmesine kar- şın mahküm koğuşunda tutuldu ve hasta- ya klinik müdahale yapılmadı. Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'ndeki diğer ey- lemci hastalardan Z^ynepGüngörmez'in. ağız y oluyla beslenemediği ve sık sık kus- tuğu halde hastanedeki mahkûm koğu- şunda diyet dışında hiçbir tedavi görme- dığı belırtıldı. Cemal Çakmak'ta kasza- vıflıgı. Hatice Güden'de sürekli kusma. bilinç yitimi. oral beslenmede şıddetli zorluk. Abdüla/i/ Nakçı'da bilinç kaybı olmasına karşın cylemcilerın malıkûnı koğu^una kapatılıp diyet dışında bütün tedavi gırişimlerınin polis tarafından en- gellendiği belirtildi. Anneler. u Polis. içeri- de fazla kalan doktoru zorla dışarı çıkan- yor. Doktorlar klinik müdahale yapmak istevince izin vernıivorlar" dedi ler. Anne- ler. "İnsanlarsorunlarçözül- dü sanıp ge> şediler diy e polis- ler de rahat davranıyor. Ço- cuklarımı/ı hastanelerdeölü- me terk ettiler. E> lemin gün- demden düşmesinden yarar- lanıyorlar. Böylece daha az tepki olacak diye düşünüyor- lar" sözlerıv le isvanlannı di- le getirdiler. Anneler. geçen yıl ekim ayında başlayan ve 49 gün sürdükten sonra 7 kasımda sona eren açlık grevınde ve- rilen kurbanları anımsatarak çocuklannın ölmesinden ya da sakat kalmasından kaygı- landıklarını söylediler. Geçen yıl yapılan açlık grevinde. Aydın Cezaevi'nden Lmut DoğanGönül 19aralıkta,Ca- nakkale Cezaevi'nden Kalen- der Kayapınar 3 ocakta. Bur- sa Cezaev ı'nden Mustafa Ka- ya 27 aralıkta hastanede öl- müşlerdi. TTB de bir açıklama ya- parak Adalet ve Saglık ba- kanlıkları düzeyindeeylem- cı hastaların tedavisi için yaptıkları ginşımlerin so- nuçsuz kaldığını belirtti. T- TB'den yapılan açıklamada, İçisleri Bakanlığı'nın tedavinin deneti- nıinden sorumlu olması eleştirilirken yetkililerden daha duyarlı olmaları is- tendi. Açıklamada. tedav iye katılmayan hekimler hakkında soruşturma açıldığı söylendi. TTB ayrıca vaklaşık bir ay önce açlık grevinden çıkanların sağlık durumlannı tespit etmek. bir tedav i pro- jesi yürütmek amacıyla Adalet Bakan- lığı'na yaptıklan başvuruya hâlâ yanıt alamadıklannı kavdetti. Japonlara protesto İkinci DümaSavaşı kurbanlanna ta/nıinat ödenmesi istemiylegösteri yapan, Jajjonva karşıtı yaklaşık üç yüı öfkeli gösterici, sloganlar atarak Hong-Kong'daki Japoma Binükelçiliği'ne yürüdüler. Hong- Kong Tazminat Kurumu tarafından düzenlenen protesto gösterisi, resmi temaslarda bulunmak için iki günlüğiine Hong-Kong'a gelen Japonya Dısişleri Bakanı Nukihiko Ikeda'nıngeflsiyle aynı zamana denk geldi. (Fotoğraf: RELTERS) Iskenderun silahlandı AK1N BODLR İSKENDERUN - Son aylarda bırçok terörolavının vaşandığı bölgede olağandışı bir sılahlanma ba^ladığı bildırildı. Iskenderun'da son 15 ay ıçınde kırma, \arı otomatık ve pompalı tüfek satışı 50 bine ulaştı. Bölgede "silahsız e\ ayıplı ev" olarak değerlendırılmeyebaşlandı. •• ; -Iskenderun Yarıkkaya Avcılar'Atıddâr^' Kulüp Ba-kanı Adnan Mflıîferes Çelik. kentte vedi silah ba\ ısının bulunduğunu ve satışlann belge karşılığı vapıldığını belirterek şunlan sövledı: "Son 15 ay içerisinde bayilerden 50 bin dolayında pompalı, yarı otomatık ve kırma tabir edilen tüfek satışı vapıldı. Belge karşılığı vapılan bu satışlann özellikle kırsal alanlara yönelik ulduğunu «örüyoruz. Yatandaşların çeşitli tipteki silahları savunnıa amaçlı olarak aldıklannı düşünüyorum." Iskenderun ve yöresinde 300 bın kişınin vaşadığını da söyleyen Adnan Menderes ÇeYık. silahların kisilere oranla dağılım yapıldığında. heraltı kı^iden bir kişinin belgeli tüfek sahibi olduğunun ortaya çıktığına dikkati çekti. Menderes Celik. "Belgesizolan tüfekJer. gaz >e ses tabancalan ik kaçak silahlar bu rakamın dı>,ındadır~ dıve konuştu. Barış haftası. tüm yurtta 30 ağustos - 7 eylül tarihleri arasında düzenlenen birçok etkinlikle kutlanacak Bakanlıktan banş konserine izin yokHaber Merkezi - Barış Haftası. tüm •y urtta 30 ağustos - 7 eylül arasında panel- «den mitinge. barış koşularından konserle- Jre. sergılerden film gösterılerıne dek çeşit- •lı etkinlıklerle kutlanacak. Çok savıda de- mokratik kitle örgiitü. siyasi partiler ve sen- dikaların gerçekleştirecekleri kutlamaların yanısıraetkinliklerini 3 ayavavan tHDde : u Kürtkurulta>r düzenlevecek. Çankaya ;Beledıyesı'nın hıpodromda yapıtmasını :planladığı "1 E>lül BarışKonseri"ne Kül- ;tür Bakanlığı tarafından izin verılmedı. LÇankaya BeTedıye Başkanı Doğan Taşde- j^en. engellemevle ılgili olarak. "Banşkon- : serini bu >olla engellevebilirsiniz ama ban- j şı. banşşarkılannı Ankaralılann kalbinden i atamazsınız" dedı. : Ankara Büromuz'un haberıne aöre jADP'nın ÖDP. HADEP. SİP. Sosyalıst Iş- Ui Partisi .Ankara Girişimi. Demokratik Ba- 3nş Partisi ıle bırlikte düzenledığı etkınlik- Jîer. 30 ağustos cuma günii Ov acık'ta öldü- jrülen Erdal \'ıldınm adına vapılan parkın 'açılışıvla başla>acak. Meydan Sahnesi oyuncularının gösteri- sivle siirecek etkinlik'lerde. çocuklarla ba- ,.)on uçurulup. hevkel ve resırn vapılacak. |îlk gün etkinlikleri Barış \e Özgürlükler ııpeklarasvonü'nun okunmasıvla sona ere- Ifcek. ' |jî Türk Mühendis \e Mimar Odaları Bir- jliğı ve meslek kuruluşlannın basin açıkla- i(nasıvla. saat 12.00"de. 'ı'üksel Cadde- lii'nde başlayacak olan ikinci gün etkinlık- İJeri. saat 17.00'de Mamak Halkev i'nde dü- zenlenecek etkınlıklerle siirecek. Saat 18.30'da Mimarlar Odası Toplantı Salo- nu'nda "Kent.Mağdurian"ba^lıklı bırsav- ı"Üam gösteri gerçekleştınlecek. j Tüm düm ada "BanşGünü"olarak kut- j lanan ! eylül pazargünü barış mitingı ger- j çekleşürileeek. Mitıng katılımcıları. saat ; 11 .OO'de. Sıhlııve Köprüsü'nde toplanarak • Celal Bayar Buİvarı bov unca y üriiyecekler. i YükselCaddesfnde Barış Günü'ne ılışkın • yayınlann satışa suııulacağı standlaraçıla- | cak. Aynı gün. Dikmen Halkev i ve Ahmed : Arif Parkı'nda etkınlıkler sürecek. 2 evlül • Çankaya Belediye Başkanı Doğan Taşdelen. hıpodromda yapılması planlanan " 1 Eylül Banş Konseri"nin Kültür Bakanlığı'nca engellendiğini belirterek, "Barış konserini bu yolla engelleyebilirsiniz ama barışı. barış şarkılannı Ankaralıların kalbinden atamazsınız" dedi. İHD YÖNETİM KURULü ÜYELERİNİN 3 \1L4 1L4DAR HAPSİ İSTENDİ ^Çöziinı banşta^ bültenîne ceza ANKARA (ANKA) - "Çözüm hanşta" göriişü De\ let Güvenlik Mahkemesi (DGM) engeline takıldı. İnsan Haklan Derneği (İHD) Genel Yönetim Kurulu üyeleri hakkında "•Çözöm banşta" bülteni nedeniyle "bölücülük propagandası yaptıkları'' gerekçesiyle 3 yıla kadar hapıs cezası istendi. İHD Genel Yönetim Kurulu üyeleri, geçen yıJ 1 Eylül Dünya Banş Günü'nde çıkardıklan "Çözüm banşta" başlıklı bülten nedeniyle mahkemelikoldular. Araîannda ÎHDGenel Başkanı .Akın Birdal. Gene! Sekreter Hüsnü Öndöl. İstanbul Şube Başkanı Ercan Kanar'ın da bulunduğu Genel Yönetim Kurulu üyesi 21 sanık hakkında Ankara 2 No"lu DGM'de görülen davaya devam edildi. Dünkü oturumda esas hakktndaki görüşünü bildiren savcı. sanıkların Terörle Mücadele Yasası uyannca cezalandınlmasını istedi. Savcı. sanıkların "devletin ülkesi ve milietiyle bolünmez bütünlüğü aleytıine propaganda" suçunu işlediklerini öne sürerek haklannda 3 yıla kadar hapis, 100 milyon liraya kadar da para cezası verilmesini istedi. Duruşma, santklada avukatiarının savunmaiannı yapabilmeleri için ileri bir tarihe ertelendi. pazartesi günü. saat 12.30'da. ADP ve tu- tuklu aileleri. Ankara Merkez Kapalı Ce- zaev i önünde bir basın açıklaması yapa- cak. Saat 18.30'da Çankava Beledişesi Toplantı Salonu'nda cezaevlerine ılişkın bir forum düzenlenecek. İHD'ntn programı. 3 1 ağustos cumarte- sı günü vapılacak basın toplantısıyla baş- lavacak. İzleven günlerde İHD yöneticile- ri. TBMM Başkanlığı'na banş için topla- nan onbınlerce ımzavı sunacaklar. Istan- bul'da>apılacak Barış Günü etkinliklerine katılacak olaıı İHD yöneticilerı. 4 ev liilde aydınlann ve demoratik kitle örgütlerının temsılcılennin katılacağı bir barış forumu düzenleyecekler. 22 evlülde "Banş ve İn- san Haklan Gecesi" düzenleyecek olan İHD. banş etkınlıklerini ev lülü izleven a>- laradavavacak. KaMmayının ılk hafta.sın- da duzcnlenccek "Barış\ ürüv üşü"ne. Av - rupa'dan insan haklan güçlerınin de katı- lacağını bildiren İHD yetkilileri. yürüyü- şün Divarbakır'a dek süreceğini açikladı- lar. Çankava Belediye Başkanı Doğan Taş- delen dün vaptığı açıklamada. yaklaşık n vıldır Zülfü Livaneli tarafından 1 Evül Dünya Banş Günü'nde verılen banş kon- serine bu \ıl Kültür Bakanlğı tarafından ızın verilmediğini bildirdi. Toplıım olarak banş ve kardeşlığe ıhtiyaç duvulan bir dö- nemde böyle bir u\gulaınavı anlamadığı- nı belirten Taşdelen. "Kültür Bakanlığı'nın bu tavnnı Ankaralılann takdirine bırakı- yorum. Banş konserini bu \olla engelleve- bilirsiniz ama banşı. banş şarkılannı An- karalılann kalhinden atamazsınız" dedı. IstanbuPdaki etkinlikler İstanbul Haber Servisi'mizin haberıne göre. İstanbul "1 Eylül DünvaBanşGünü" nedenıvlebirbırınden farklı verenklıetkın- lıklere'ev sahıplıgı yapacak. ÖDP. HADtR Deniükrası ve Barış Partisi (DBP), İnsan Haklan Derneği (İHD). Kamu Emekçıle- ri Sendikalan Konfederabyonıı (KESK). Sınema Emekçilerı Sendikası (SESl tem- sılcıIenninoluşturduğu"BanşŞenliğiDü- zenjeme Komitesi" tarafından 31 Ağustos 1996tarıhinde Taksıtn Meydam'nda "Ba- nş Zinciri" olıişturulacak. Saat 13.00'te başlayacak etkinliğın hemen sonrasında ıse arabalarlaoluşturulacak "BanşKomo\u" Istanbul'ıı dolaşacak. Aynı gün Barış îçın Biraraya Çalışma Grubu. saat 15.00'te Ata- türk Kültür Merkezı'nde bir yıl boyunca yaptıkları çadşmaları değerlendıreceklerı bir toplantı düzenleyecek. 1 Eylül Banş Günü'nde ise kadınlarSir- kecı'den "Banş Treni"ne binerek >'ediku- le Zındanlan'nda düzenlenecek "Silahlar Sussun Banş Şenliği" ne gidecekler. Saat 12.OO'de YedikuleZindanlan'nda başlaya- cak şenlığe. çok sayıda sanatçı ve şaır ka- tılacak. C'HP İ>ıanbul İl Örgütü i>e Dünya Banş Günü'nü Genel Başkan Deniz Baykal'ın da katılacağı Caferağa Kapalı Spor Salo- nu'ndakı şölenle kutlayacak. 8 eylülde Maçka Demokrasi Parkı'nda "Banş Koşusu". yine 7-8 eylülde Sarı- yer'de de "Banş ŞenJiği" düzenlenecek. Demokrasi Platformu tarafından orga- nıze edilen ılk etkinlik 30 ağustosta yapı- lacak. Antakya'da gerçeleştirilecek "Ce- zaevleri. Cumartesi Anneleri ve Şeriat"* konulu panelde ÖDP Genel Başkanı Lftık L'ras. gazetemiz yazan Oral Çalışlar ile Berat Ğünçıkan gazeteci yazar ErbilTu- şalp bir konuşma yapacak. Mitıng ise sa- at 13.00'te Yali Ürgen alanında yapıla- cak.Adana'da "Banş ve kardeşlik Etkin- likleri" adıyla çeşitli sendikalar, ÖDP ve İHD'nin katkılarıyla bir program hazır- landı. 1 eylülde tnönü Parkı'nda 11.OO'de 1 Eylül Dünya BarışGünü'nünönsmi ve Türkiy e'de yaşananlar bir basın açıklama- sı ıleduyrulacak. 2 eylülde saat 11.OO'de İHD Adana Şubesi'nde fotoğraf sergisi açılacak. 4 eylül çarşamba günü Şırin Mü- zikhol'desaat 15.00'te "Banş ve Kardeş- lik'* paneli vapılacak.5 eyül günü Mimar Sinan Açık Hava Tiyatrosu'nda barış ve kardeşlik şölenı düzenlenecek. Antalya'da "Sevgi \e Banş" konulu şi- irdinletisi ile slayt gösterilerininyer aldı- ğı etkinlik 29 ağustosta Galeri Ansan'da gerçekleştırılecek. 30-31 tarihlerinde Genco Erkal'ın oynadığı. Aziz Nesin'in "Bir Takım .Azizlikler" adlı oyunu ise Konyaaltı Açık Hava Tiyatrosu'nda sah- nelenecek. Çe>re yolculan Çeşme'de İzmir Büromuz'un haberıne göre. Sınır- sız Çevre ^blculan "banşayakın biryer- de"Çeşme'detoplanıyor. Yapılan çalışma- lar \e gelinen son noktayla ilgıli değerlen- dirmelenn y apılacağı toplantıda, en önem- lı yeri barış etkinlikleri alacak. İlk toplantılarını Barış Günü'ne rastla- tarak Çeşme'de yapma karan alan Sınırsız Çev re \blculan 1 ev lülde barış ey lemı ger- çekle>tırecekler. Organizasyon gönüllülerı yaptıkları açıklamada. Çeşme'nın seçılme nedeninin bans karşıtı politıkalarabirtavırolduğunu belirttiler. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ REFAHYOL'un Encamı Son zamanlarda yapılan araştırmalar, gerek Re- fah'ın ve gerekse Doğruyol'un oy oranlarının arttığı- nı gösteriyormuş. Refah yüzde 30'lara yükselmiş. Doğruyol yüzde 13'lerin üzerine çıkmış. Bir ara yüzde 10'farın altına düşmüş gibi görünen Doğruyol'un tekrar yükseliş trendine girmesi doğru- su kolay açıklanabilecek bir gelişme değil. Zira '1946 ruhu'na bir fatiha okuduktan sonra ve bu ruhun ge- tirdiği 'misyonu' ayaklar altına alarak yeniden yükse- liş trendine girilebileceğini pek tahmin etmiyordum. Ancak 'iktidar olgusu' ya da 'iktidar olma arzusu' bu partinin yandaşları arasında benim tahminlerimden daha fazla etkiye sahip. Refah Partisi'ndeki yükselme ise çok daha kolay açıklanabilir bir gelişme. Yıllardır "Refah iktidar ol- maz", ya da "Refah'a iktidar vermezler' vb. gibisin- den propagandaların sona ermesi, Refah'ta elbette bir yükselme sağlayacaktı. Fakat bu yükselmenin yüzde 30'lara ulaşabileceğini tahmin edememiştim. Bazı arkadaşlarım bu araştırmalara güvenmemek gerektiğini söylüyorlar. Doğrusu ben öyle düşünmü- yorum. 'Yanılma payları'm dikkate alırsak. bu araş- tırmaların bir anlamı olduğu mutlaktır. Geçen dönemlerde. neredeyse yüzde yüz doğru sonuç veren araştırmalar yapıldı. Özellikle sevgili ar- kadaşım Erhan'ın Verso'sunun yaptığı araştırmalar. çoğu kez gerçeği yakalıyor. Ama gene de 'mülaha- zat hanesini' boş bırakmakta yarar olduğunu düşü- nüyorum. Tüm bunlar bir yana, yapılan son araştırmaların doğruyu yansıttığını düşünürsek, bunun 'ilerisi' ne olabilir? Sanıyorum bu konuda biraz düşünmek zo- rundayız. Acaba bu yükselen trend devam eder mi? Nereye kadar devam eder? Ve bizler; yani kendini devrimci. laik, çağdaş ve cumhuriyetçı olarak tanım- layan Atatürkçüler, bu tür gelişme olasılıkları karşısın- da nasıl bir tavır takınmak durumundayız, kendimizi nasıl savunacağız? Laik cumhurıyetimizı nasıl koru- yacağız? Bundan önceki bazı yazılarımda defalarca dile ge- tirdim. Refah'ın son genel seçimlerde topladığı yüz- de 21 oranındaki oyların büyük bir bölümü, 'şerıatçı' oy değildir. Refah'a oy veren insanların büyük bir bö- lümü, Türkiye'de bir islam şeriatı düzeni kurulmasını istedikleri için değil, bambaşka beklentiler içinde oy vermiş insanlardır. Güvenceli bir iş, yüksek bir gelir. rahat bir mesken, çocukları için daha iyi eğitim ko- şulları, kendisi ve ailesi için sağlık koşullarının düzel- tilmesi vb. gıbı gündelik yaşamla ilgili beklentileri var- dır. Refah'ın yerel yönetimlerdeki 'performansı', insan- ların net bir kanaat belirlemelerine yetmemiştır. Kimi çok iyi çalışan belediyelerin yanı sıra tel tel dökülen Refahlı belediyeler de vardır. Ancak bir önceki dö- nemle karşılaştınldığı zaman 'çok kötü' olmadıkları da görülmektedir. Bu kanaatin oluşmasının nedeni Re- fahlı belediyelerin 'iyi' olmaları değil, daha önceki sosyal demokrat belediyelerin büyük bir bölümünün 'tatsız' anılar çağrıştırmalarıdır. Bu bakımdan 1995 genel seçimleri öncesinde Türk seçmeni, Refah Par- tisi konusunda 'not verememişti.' Bu seçimlerde Refah'a oy veren insantann; t6râjj$- lerini bu yönde kullanmalarının temel nedenlerinden biri; Refah'ın 'denenmemiş' propagandasını ya" 1 ^ yalanını iyi kullanması ve kitleleri buna inandirması oN muştu. Merkez sol ve merkez sağdan umudunu ke- sen ya da en azından aradığını bulamayan seçmen- ler, "Bır de bunları deneyelım" diyerek oylarını Re- fah'a yöneltmişlerdi. Oysa ki Refah, bundan önce üç kez denenmişti ve iktidarda olduğu, daha doğrusu ik- tidar ortağı olduğu dönemlerde yapılan yerel ve ara seçimlerin tümünde oy kayıplarına uğramıştı. Şimdı de benzer bir kaderi yaşamaması için herhangi bir ne- den yoktur. Refah, büyük vaatlerle ve büyük ölçüde umut da- ğıtarak yüzde 21 oy toplamış ve kendine iktidar yo- lunu açmıştır. 1995 seçimleri öncesinde Refah'ın oy oranı yüzde 8'lerde dolaşıyordu. Refah seçmenleri- nin birkaç yıl içinde 'şeriatçı' kesilmeleri mümkün de- ğildir. Şeriatçı oyların oranı: olsa olsa eski oy oranla- rının üst sınırı olan yüzde 8'dir. Geri kalanının, biraz yukarıda değindığim farklı beklentileri vardır. Refah iktidarının ilk ayları, oy verenlerin önemli bir bölümünün beklentilenne uygun geçmiştir. Memur ve emeklilere, enflasyon oranının altında bir zam verme- lerine karşın. bu zammı 'yüksek bir oran' olarak yut- turmayı başarmışlardır. "Kaynak nerede?" diye an- lamsız bir yaygara koparan 'medya' ve bir kısım mu- halefet, bu politikaya istemeden ortam hazırlamıştır. Tarım kesiminde açıklanan 'taban fiyatları' da, ne- redeyse tümüyle kuramsal olmasına karşın, aynı iyim- ser havayı yaygınlaştırmıştır. Refah'ın 'kendini farklı kılan' tüm görüşlerini rafa kaldırması ve hemen tüm söylediklerini yalanlaması, kimi şeriatçı Refahlıları kızdırsa bile, Refah'a oy ve- ren seçmenin önemli bir bölümünü rahatlatmıştır. Kı- zanları tatmin için de 'Iran seferi' düzenlenmiş ve 'köprüden geçene kadar...' gibisinden hikâyeler an- latılmıştır. Islamcı kesimdeki kimi yazarları okurken, kendimi gülmekten alıkoyamıyorum. Ancak bu 'tatlı günler' (maalesef) kısa bir süre son- ra bitecektir. Ekonomik yaşamda kaynak bulma ko- nusunda zorlandıklan zaman, ya enflasyonu ya da buhranı körükleyeceklerdir. Ve yükselen bu trendin. tersine döndüğünü göreceklerdir. DYP'ye gelince, iktidar ortağı ya da iktidar umudu taşıyan bir parti oldukları sürece varlıklannı koruya- bileceklerdir. Bu olasılıklar ortadan kalkınca, ya eri- yecekler ya da merkez sağdaki yeni bir oluşumun içinde yer alacaklardır. Bu dönemde bizim yapmamız gereken şey, geliş- meleri dikkatli izleyerek beklemek ve mümkün oldu- ğunca örgütlenmeye çalışmaktır. Elbette asla geri adım atmadan ve parlak görüntüler karşısında umut- suzluğa kapılmadan... ILAN T.Ç. MUĞLA ASLİ\T HLKUK ^UHKEMESİ Sayı: 1995 435 Davacı TEDAŞ vekili Av. Evrim Özer Kirişçi tara- fından davalı Fatma Yükselaleyhineaçılan ıtirazın ip- tali davasının verilen ara karan gereğince: Babataş Mah. Karaca sitesi D blok. kat: 1 no: 1 Fet- hiye adresinde ikâmet ettiği bildirılen davalı Fatma Yükse! adına çıkarılan dava dilekçesi bila tebliğ iade edilmiş olup. zabıta marifetıyle yapılan tahkikatta da açık adresi tespit edilemediğinden davalı Fatma Yük- sei'in H.L.M.K.'nun 213.337. maddeleri gereğınedu- ruşmanın bırakıldığı 9.10.1996 tarihinde ^aat 9.40'ta Muğla Asliye Hukuk Mahkemesi duruşma salonunda hazırolması veya kendisini bır vekille temsil ettirme- si. aksi takdırde duruşmalann yokluğunda yapılıp ka- rar verileceği ilanen tebliğ olunur. 18.3.1996 Basın: 79866
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle