Katalog

21 AĞUSTOS 1996 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOM Maliye Bakanı, düzenlemenin Ekonomik Kurul'da görüşüldükten sonra Bakanlar Kurulu'na getirileceğini söyledi Bedelsiz otomobil ithalaü gelîyor BENCE İZZETTİN ÖNDER . ma m4 ••. • Maliye Bakanı Şener, bütçeden yılın ilk 7 aylık döneminde bütçe açığının 564 trilyon Jirava yükseldiğini bildirdi. Ek bütçeye gerek olmadığını savunan Şener. bedelsiz otomobil ithalatı ile ilgiii düzenlemenin de hazırlandığını kaydetti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Maliye Baka- nı AbdüllatifŞener.bütçenin y ılın ilk 7ayında 564 trilvon lıra açık verdığini bıldırdı. Şener, aynı dö- nemde bütçeden yapılan loplam l katrilvon 913 trilvon lıralık harcamanın 844 trılyon liralık yüzde 44 oranındakı bölüınünün iç-dış borç faiz ödeme- leri ıçin kullanıldığını söyledi. Vurtdışındaki işçi- lere. tasarrutlannı Türkıye've vatınnalan durumun- da \enlecek bedelsiz otomobil ithal etme izni için gereken düzenlemelerın tamamlanmak üzere oldu- ğunu da bildıren Şener. hükümete gelmelerinin ar- dından belediyelere bütçeden yapılan ödemenin yüzde lOÜ'ün üzerındearttınldığını açıkladı. Şener dün düzenlediği basıntoplantısinda.ocak- temmuz dönemindelu bütçe gerçekleşmeleri hak- kında bilgi \erdi. Şener. bütçeden \ılın ilk 1 aylık döneminde 1 katriKon 913 trılyon liralık harcama yapıldıgını. I katriKon 349 tnİyon lıralık da gelir elde edüdığini. biitçe açığının ise 564 trilyon iira- ya yükseldiğini bildırdi. Şener. bütçeden yapılan harcamalann 496 trilyon lıralık bölümünün personel. 89 trilyon lirasının di- ğer cari, "3 trılyon lirasının yatırım. I katrilvon 255 trilyon lirasının da transfer giderleri ıçin kullanıl- dığını bildirdi. 1 katnlyon 255 trilyon liralık trans- fer harcamalannın 844 trilyon liralık bölümünün iç ve dış borç faız ödemeleri içın kullanıldığını açık- layan Şener. ayrıca bu kalemden. Emekli Sandı- gı'na 11 trilvon. SSK'ye 72 trilvon. Bag-Kur'a da 21 trilyon lira kaynak aktanldıgını belirrti. Şener. Bütçe Yasası'nda vergı gelirlerinin geçen Şener dün düzenlediği basın toplantısında. ocak-temmuz bütçe gerçekleşmeleri hakkında bilgi verdi. yıla göre yüzde 91 arttınlmasının planlandığmı. ancak artış oranının yüzde 100.7'ye yükseldiğini söy- ledı. Yılın ilk 7 ayında I katnlvon 349 mlyon lira- lık vergı gelin elde ettıklerinî belirten Şener. özel gelır \e fonlardan 147 trilyon liralık. dığergelırler- den de 73 trilyon lıra sağlandığını bıldırdı. Şener. hükümete gelmelerinin ardından \ergi gelirlerinin de artışı doğrultusunda. bütçeden, be- lediyelere \e ıl özel idarelerineaktanlan ödeneği yüz- de 100ün üzerinde arttırdıklannı bildirdi. Şener bu çerçevede. \ ılın ilk7 ayında beledıveler \e il özel idarelerine bütçedeki \ergi gelirlerinden 72 trilyon liralık kaynak aktarıldığını sö\ ledi. ANAYOL hükümetınin. son ayında il özel ıda- releri \e belediyelere 883 milyar liralık kaynak ak- tardığmı. kendılennin hükümete geldığı ilk ayda ıse aktanlanödenegin 1.9trilyon lirayaçıkanldığını be- lirten Şener. RP'lı belediyelere çok ödenekaktanl- dığı yolundaki değerlendirmeleri de "Belediyelere tanıamen nütııs kriterlerinegöre ödenek akranklı" diye yanıt serdı Şener. vurtdışındaki işçilere tanınacak bedelsiz kullanılmış otomobil ithal etme izni için bakanlıgın yapması gereken çalışmalann tamamlandığını. Eko- nomik Kurul'da görüşülerek Bakanlar Kuruiu "na gön- derileceSini de sözlerine ekledi. Otomotivciler hükümetin peşinde ANKARA (AA) - Otomotiv Sektör Kurulunun temsilcilen. bedelsiz otomobil ithalatına izin verilmemesı içın. Dış Tıcaret Müsteşarı Nejat Eren ile görüs.tüler. Otomotiv Sanayii Dernegi (OSD) Genel Sekreteri \e Otomotjv Sektör Kuruiu Başkanı Erean Tezer, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Sektör Kuruiu olarak, 5 yaşına kadarolan otomobı 1lere bedelsiz ıthalat hakkı tanınmasına karşı çıktıklannı ve bunun için Ankara'ya geldiklerıni söyledi. Tezer. Sektör Kurulu'nun içinde. ana sanayi. yan sanayi. ithalatçılar ve bayi teşkilatlannın yer aldığını ifade etti. Tezer. yaklaşık iki saat süren görüşmede. Dış Tiearet Müsteşan Eren'e. bedelsiz otomobil ithalatı konusundakı görüşlerini aktardıklarını ve bugünkü bedelsiz ithalat rejiminın aynen devam etmesini istediklerini bildirdi. Taşıt Araçları "»'an Sanayii Dernegi (TASAD) Başkanı Ahmet Ankan da bedelsiz otomobil ithalatının. Türkıye'nin otomotiv sektörünü yok edeceğıni öne sürdü. Ankan. "Sanayi toplumu olmayı hedefleyen böyle bir iktidar. sanayiyi ancak bu şekilde katledebiiir. Bunun başka izahı yok" dedı. Arıkan. şunları söy ledı: ~Bu yılın ilk yansında. ihracattaki büyüme, bu sektörde göriilüyor. Bir kısım döviz kâzandıran sekförJerin yerine geçme durumunu yakalamış bir otomotiv ve otomoth yan sanayii, böyle bir kararla çökertilir. Böyle bir karan. sektörün, kamuoyunun kabullenmesi nıünıkün değil. Binlerce tşçi zor dururnda kalacaktır. Kötii bir tablo var önümüzde." Bu arada. Otomotiv Sektör Kurulu'nun temsilcılerinin. devlet bakanlan Avfer Vılmaz, Fehim Adak ve L'fuk Söylemez'e ulaşrnaya çalıştıklan. randevu almalan halinde, adı geçen bakanlara da görüşlerini iletecekleri bildirildı. Duşunulmesi Gerekenler Istanbul Valisi Yenişen, göçe bağlı sorunların terör örgütlerinin oluşumuna olanak tanıdığını kaydetti 6 Büyük kendere göç terorizmi besliyor' İstanbul VaJi si Rıdvan Yenişen. dün, "Aylık Ekonomik Toplantılar"ın ilkinde. İstanbul'daki göç olgusunun varattığı sorunlan ele aldı.(Fotograf: LGLR GÜNYÜZl Ekonomi Servisi- Istanbul Valisi Rıdvan Yenişen. İstanbul'da terör olay- lanndakı artışın. ekonomik nedenler- denkaynaklandıgını söy ledı. Utanbul'da hı/lı nüfu.s artışına baglı olarak ıstıhda- mın marjinal ışlere kaydığını. geçıci ışjerde çalışan genç nüfusun güvensız- likyaşadıöını ıfiıdeeden ^'enişen. İstaıı- bu/'da ya^aııan sorunlar "Başta terör örgütleri olntak üzere herriirlüyasa dı- şı oluşuma izin \ermektedir" dedı. \'alı Yenişen. dün. ba^bakanlık ge- nelgesı çerçe\esınde lıeril ve ilçededü- zenlenmesi planlanan ve üretım. ıhra- cai. istihdam ile kanıu yatırımları gibı konuların ele alınması öngörülen "Ay- lık EkonomikToplantılar"ın ılkınde. Is- tanbul'dakı gov olgu.-unun yarattığı so- runları ele aldı Istanbul daki emek değerinın ülke- ningeri kalaıı kesımlennegöreçokda- ha yüksekolmasına veyurtdışındakı is- tıhdaın olanaklarının da düşmesine bağ- lı olarak. İstanbul'a hızlı bırgöç yaşan- dığına dikkat çeken \'enişen şöyle ko- nuştu. "'İstanbul'da, başkaiiierin bulun- duğu ilçeler. hatta o ilin ilceleri. semtle- ri oluştu. Bu ikili yapı bütünleşmeyi ön- lüyor. Bu ana proUemler de başta terör örgütleri olnıak üzere her türlü yasadı- şıolıışıınıa i/in \eri\or. İstanbuL her tür- Ki teröror^anının bannağıhalinegelmek- tedir. Bütün terör örgütlerinin merkez- leri İstanbuPdadır." tstanbul'da her > ıl lüObın konut ih- tıyacı doğduğunu. nüflısun yüzde 65 inin kaçak yapılarda oturdugunu kaydeden Yenı^en. özellıkle nierkezin dışında ka- lan çevrelerde istıhdamın ekonomıye katkısı olmayan marjinal ışlere kaydı- ğına ışaret ederek şunian söy ledi: "Genç nüfusun önentli bir bölümü geçici işler- deçalışıyor. Buke$imdegü\en.sizlik,ken- dini kente ait hissedememe söz konusu. Bu. yönlendirmeye açık. istediğiniz ye- re sürükieyebileceğiniz bir kesım." Beş ınılyonu aşan bırnüf'usun kaçak yapılarda oturdugunu. 80lerden sonra hızlı ılerleme venütusartışınabaglı so- runlannarttığını kaydeden Yenişen. "Bu böyledevam edemez. İstanbul'la birlik- te Dogu Marmara'yı ele alan bir mas- terplanıkurulmaJı,isteyenistediğiyere iş. fabrika kuramanıabdır" dedı. Bunlara karşın Türkıye'dekı sanayi üretiminin yüzde 40"ının. vergınin yüz- de 40'ının ve ticaretin yüzde 55"ten faz- la.sınm Istanbulcia gerçekleştigini söy- leyen Yenişen. mılli gelır toplamının. dağılım dengesızde olsa. genelın üç ka- tı oldugunu sözlerine ekledi. Ba^bakanlıgın 1 ve 2 ağustos tarih- li genelgeleri çerçevesinde. her ıl ve il- çede herayın ilk haftasında "Kamu )a- tınmlannın İzlcnnıesi" ve "l rerim. İh- racat, İstihdam Atılınıı" konulu "Aylık Ekonomik loplantılann" düzenlenme- si öngörülüvor. istanbulda yapılan bu ilk toplantı hazırlık niteliğıni taşırken. eylül ayı toplantısına il milletvekıllen- nin de da\et edılmesi planlanıyor. Ge- nelgeye göre. toplantılarda. ıl milletve- kılleri. belediye başkanları, kamu ve özel sektör temsilcıleri ile oda ve bir- liklerin katılımı öngörülüvor. Ekonomik dengesizlıkler giderek büyüyor. Bir yandan kamu kesimi borçlanma gereksinimi, diğer taraftan ödemeler bilançosunun cari açığı her dö- nem, bir öncekini aratacak düzeyde yükseliyor. Teknik olarak bakıldığında Türkiye, borçlanma ge- reksinimi içine girdikçe kredibilitesi düşüyor. Kre- dibilite notu için uluslararası bir "rating" kuruluşu- nun not vermesinı beklemeye gerek yok. Ne var ki, dünya piyasaları bu kuruluşların verdiği sinyale ba- kıyor ve ona itibar ediyor. Gidişatta olumlu bir değışme olmadığı, hatta olumsuz yönde belirtiler aşikâr olduğu halde, "Tür- kiye'nin notunun değiştirilmeyeceği" geçen gün- lerde haber olarak geçti. Bunun anlamı. bence, iki ana noktada toplanmaktadır. Birincisi, bu tür ulusîararası kuruluşlar, kararları- nı sadece teknik verilere dayandırmamakta, siya- sal boyut ve amaçlan da dikkate almaktadır. Bu bi- rinci ve genel nokta, bizi, ikinci ve Türkiye ile ilgiii noktaya taşımaktadır. O da şu: Türkiye hem bir pa- zar hem de oldukça iyi bir üretim merkezi konumun- da bir ülke. Türkiye'nin coğrafi, sosyal ve dinsel bağlantıla- rı ve/veya bu yönlerde potansiyeli var, Dolayısıyla Türkiye. ne başıboş bırakılmalı ne de mutlak hâkim konumuna gelmede desteklenmelidir! Üç başlı kapitalist merkez, Türkiye'yi bir diğeri- ne kaptırmayı da göze almamakta. Türkiye ile ilgiii bu genel çızgi yanında. şu anda Türkiye'nın siyasetıne geçmiştekilerden biraz fark- lı görüntü veren bir kadro hâkim. Bu kadro işbaşın- da tutularak terbiye ve ıslah mı edilmeli, yoksa der- hal siyasal arenadan sökülüp atılmah mı! işte Türkiye'nin kredibilite notu, teknik veriler ya- nında, belki de onlardan da öte, bu gibi siyasal mü- lahazalarla oluşturulmaktadır. Bu politikanın Türki- ye'ye yönelik bir tür müdahale olduğu kuşkusuz- dur. Türk toplumunun benimsediği ve desteklediği bir siyasal kadro, uluslararası mali piyasalardan destek görmez ise işbaşında kalamaz. Doğal ola- rak bunun tersi de doğrudur. Her iki halde de Türk kamuoyuna dış müdahale söz konusudur. "Güneşin a/tında her şeyin birbiri ile ilgiii oldu- ğu" bir dünyada uluslararası "rating" kuruluşları- nın salt Türkiye'ye bakış açısını ele almak fazla an- lamlı gelmıyor bana. Zaten böyle bir şey de ola- maz. Ozaman konuyu ve bakış açımızı biraz daha genişletip hem dinamik olarak tarınsel boyutu hem de statik olarak eşanlı-yatay ilişkileri dikkate alma- mız gerekmektedir. Ancak böyle bir bakış açısı bi- ze Türkiye'yi kimın yönettiğini, ilişkilerin nasıl geliş- tiğinı ve tarihsel olarak bugünkü noktaya nasıl ta- şındığımızı. biraz da olsa açıklayabilir. Eğer bundan sonra. biraz daha bağımsız ve Tür- kiye'ye özgü bir şeyler yapmayı planlıyorsak, önce bu verileri dikkatlice gözden geçirmemiz gerekiyor diye düşünüyorum. Gündem çok hızlı değişmez ise gelecek hafta bu konulan tartışmak üzere... ÇIFTÇI DOSTU/ SADULLAH USUMI Edremit Körfezi'nde tehlike İstanbul'da açık kömür satışı yasaklanırken kaçağın cezası 32 milyondan başlıyor Alana da satana da ceza verilecekEDREMİT - Ulkemizin üç yanını çeviren denizlerimızin ayrı ayrı özel- likleri vardı. Karadeniz. Akdenız, Ege ve Marmara'nın doğa güzellikleri dil- lere destandı. Turistik bölgelerimizin ve nefis denız ürünlerimizin ünü. Av- rupa ve Amerikan ülkelerine kadar yansımıştı. Ama yazık ki hükümetle- rimizin sessız kalışı, hatta teşvik edı- cı tutumu, ınsanlanmızın bu yağma dü- zeni içinde bir yer edinme telaşı. bü- tün güzellikleri yok etmeye başladı. Karadenız tam bir "batak deniz" ol- du. Marmara, Ege ve Akdeniz'de koy- lar ve körfezler öylesine bir saldırıya uğradı ki tanmmaz hale geldi. Sahil- lerden tepelere kadar eğri-büğrü yer- leştirilen çirkin binalar ve yazlık site- ler, utanç verici manzaralar oluşturdu. On binlerce, yüz binlerce insanın çöp- lerini değil toplamak, atacak alan kal- madı. Kıyı kasabalarımızda ve çevre- lerinde oluşan sıtelerde kanalizasyon sorunu çözülemez hale geldi. En önemli saydığımız turistik bölgelerde bile insan dışkılan denizlere akıtılıyor. Insanlarımız pislik- lerle birlikte yüzüyor. Dünyanın en güzel tatil bölgelerinden biri olan Edre- mit Körfezi'nin de bu tehli- keli gelişmelerden etkilendi- ğigörülüyor... Insanlanmız bu "doğa harikası" yöreyı tahrip etmek için ellerıni. kollannı sıvamışlar. Akçay. Küçükku- yu, Edremit, Burhaniye. Ören. Ayvalık gıbi eski yerleşim bi- rimlerinin dış/nda kalan herta- raf kazma-kürek ve testere ıletalan edıliyor!.. Çanakkale'den Izmir'e ka- dar belki de yüz binlerce, mil- yorûarca zeytin agacı kesilmiş. Bazı yerlerde yakılmış, yıkıt- mış... Yerlerine çarpık bina- âryapılmış, srtelerkurulmuş... Daha da bütün hızı ile kurul- Tiaya devam ediyor... Bur- Gerek körfezdekı, gerekse Ege'nin diğer bölgelerindeki balıkçılar. artık sayılan çok azalmış da olsa, bu nefis balıkları yakalayarak geçimlerini sağ- lıyorlar. Yöre halkı ve turistler de bu tür balıkları anyor!.. Ancak, yıllardan beri karada sür- dürülen "doğa katliamı" denizlerde de başlamak üzere... Edremit Körfe- zi'nin kıyı şeridi vinçlerin kepçelerı ile bir baştan öbürbaşa taranacak... Bir metre derinliğe inılerek çamurlu kı- sım ve otlar temızlenecek. Dehşet verici bir proje!.. Eğer böyle bir proje uygulanırsa Edremit Körfezi'nin işi tamamen bit- ti demektir. Vıncin kepçeleri suyun di- bindeki özelliği olan maddeleri alıp götüreceği için, deniz hem kendinı temizleyemeyecek hem de otlar yok olacağı için balıkların üremesi ve bü- yümesi mümkün olamayacaktır. Tecrübeli balıkçıların belirttiklerine göre, bazı yazlıkçılann otsuz ve çamur- suz bir denizde tatil yapabilmeleri için lıkesirllMüdürtüğüneiletmiş. Balıke- sir de bekletmeden Ankara'ya Koru- ma Kontrol Genel Müdürlüğü'negön- dermiş!.. Bir aya yakın bir zaman geçmesi- ne rağmen henüz Ankara'dan yanıt yok. Körfez balıkçıları çok tedirgin. Her geçen gün kuşkuları bıraz daha artıyor. Çünkü, bazı çevrelerin siyaset- çileri etkileyerek ters bir karar çıkar- malarından korkuyorlar. Aslında kıyı- ları vınçle taramaya da gerek yok. Zi- ra Edremit Körfezi'nde çok güzel plaj- lar var. Avrupalı turistler koşa koşa gelip buralarda avuç dolusu para bı- rakıyorlar. Bu plajlarımızda yerlı ve ya- bancı turistler hayat kazanıyor. Yaz- lıklarında ve sitelerinde oturanlar bi- raz yürümeyı goze alsalar aynı plaj- lardan yararlanabilecekler. Sorun da kalmayacak!.. Burhaniye Su Ürünlerı Kooperati- fi Başkanı Yüksel Aras, denizin eko- lojik yapısının bozulmasına şiddetle karşıyız diyor: Bu gidişle Edremit Körfezi'ne "Edremit çölü" demek daha doğru olacaktır. fianiye'nin iskele Mahallesi'nden son- 'a. körfezin burnuna kadar olan böl- gede tepelere doğru her taraf taş yı- Jını haline gelmiş... Hele, Pelitköy sa- nillerinin durumu yürekler acısı!.. Bu kötu gelişme düzeiir mi, düzel- mez mi!.. Sonuç ne olur?.. Bunun ya- oıtını kimse veremiyor. Edremit Kör- •ezi'nin âşıkları. Akçay, Burhaniye, ören ve Ayvalık sevgisi ile yanıp tu- tuşanlar kara kara düşünüyor... Edremit Körfezi'nin ünü sadece tu- istik bölge oluşundan kaynaklanmı- ıor. Körfez aynı zamanda tam bir "ba- 'küreme" merkezi... Ege yöresinin M^ nefis ve ekonomik değerı yüksek »alıkları. Edremit Körfezi'nin içinde rüyor ve büyüyor... Daha sonra da ırkısmı körfezde yaşamaya devam derken, bir kısmı da Ege Denizi'ne plıyor!.. kıyıfarda meydana gelecek tahribatın ardından Edremit Körfezi'ne "Edremit çölü" demek daha doğru olacaktır. Denizin taranmasına ve balıkların beslenmesine yardımcı olan doğa ya- pısının bozulmasına Körfezli balıkçı- lar şiddetle karşı çıkıyorlar. Burhani- ye Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Yüksel Aras, daha vinç denize indi- rildiği anda. durumu Tanm llçe Müdür- lüğü'ne bıldirmiş ve çalışmaların dur- durulmasmı istemiş. Ayrıca, merkezi İstanbul'da bulunan "Doğal Hayatı Koruma Derneği"ne de durumu mek- tupla bildirmiş. Doğal Hayatı Koruma Demeği'nden henüz bir yanıt gelmemiş ama, Bur- haniye Tanm ilçe Müdürlüğü, olaya müdahale ederek vincin çalışmalan- nı derhal durdurmuş. Ancak, itırazlar olunca balıkçıların başvurusunu Ba- "Doğal hayatla ilgiii olarak büyük bir sorunla karşı karşıyayız. Edremit Körfezi'nin kıyılan akarsu, göl ve su- lak arazisi ile balıkların üreyip çoğal- dığı ve belli bir boya geldikten sonra bölgeyı terk ettikleri bir yerdir. Bilin- diği gibi. tüm sahiller yapı koopera- tifleriadı altında son derece çirkin ve doğaya uyumsuzyapılartarafından ıs- tila edilmektedir. Bu kooperatiflerden bazıları denize girecekleri plajlan ol- madıklan gerekçesi ile denizin içini ka- zıyarak temizlemek üzeredirler. Deni- zin ıçiyeryerbizım ınce ot dediğimız otlarla kaplıdır. Tabanı iseyan çamu- rumsudur. Bu otlar, akarsuların getir- diğı alüvyon veproteinler, deniz ürün- lerine yem o/maktadır. Eğer bu sahil- ler temizilenecek olursa hiç bir can- lınınyaşaması mümkün değıldir. Kör- fez çölleşecektır... • HULYA GENÇ Currttıurıyet Ti.,rhocağ> CJCİ Cdğanjgu»' >S TAI TEL 512 05 O5 FAX 5 I J O7 5 1 Kömür satışında genel kurallar Ş il Mahalli Çeyre Kurulu'nca belirienen özelltkleri taşımayan yerli ve rthaf kömürter Istanbui ili sınırfan içinde ısınma, sanayi ve enerji üretimi amaçlı olarak kuiianılamayacak. ^ il sınırları içinde dökme kömür satışına izin verilmeyecek. Ş Kömür pazariaması yapacak olan üretici, ithalatçı ve bunlann anlaşmalı ve sözîeşrneli bayileri, satış bayiterinin bulunduğu ilçe ve belde belediyelerine başvurarak kömür pazartama belgesi alacakiar. ŞKömür paketleme tesisleri meskûn mahaJ dışında kurulacaktır. Ş Kömürün doldurulduğu torbalar üzerinde kömürün cinsi, ağırfığı, nem, kükürt, küJ, kalori değerleri üretici ve pazartama fırmastnın adı, varsa tanınma kodu veya tescilli markasj yazılacak. Ş istanbul'da sattşa sunulacak kömürler için kömür iyileştirme ye zenginleştirme tesislerinde üretım, taşıma, depolama, pazartama ve tüketim aşamalannda belli esaslara uyulması için izin sıstemi kullanılanacak. ^ Belgelenmesi kaydıyla metalurjik kok kömürünün satışına izin verilecek. • • Tüketiciler, kalite ve miktarından şüphe duydukları kömürleri belediyelere şikâyet edebilecek ve ücretsiz olarak analiz etmelehni isteyebilecek. Konut, apartman ve sanayi kuruluşlarında yapılan denetimlerde kaçak torbalanmış, eksik belgeli kömürlere el konulabilecek. m İ stanbul'da kömür satışlarının özel torbalar içinde yapılması kararı alan II Mahalli Çevre Kuruiu, açık kömür satışlarını yasaklarken kaçak kömür alan ve satan kişılere Çevre Kanunu gereğince ceza verilmesini öngörüyor. Çevre Kanunu gereğince. kaçak kömür kullanan kişilere 32 milyon lira para cezası verilmesi karara bağlanırken kuruluş ve işletmelere 96 milyon lira, şirketlere 160 milyon lira para cezası uygulanacağı belirtıliyor. Tüketıcilere izin belgesi olmayan kuruluşlardan kömür almamaları uyarısında bulunan Kaliteli Kömür Sanayicileri ve itha/atçıları Derneği (KİSAD) Başkan Yardımcısı Ayhan Ergenç, satışlar sırasında verilecek belgelerin saklanması gerektığinı belirterek aksi halde tüketicilerin ceza yemesinin kaçınılmaz oldugunu dile getirdi. Çevre Kanunu gereğince kaçak kömür kullanan kişilere 32 milyon, kuruluş ve işletmelere 96 milyon, şirketlere 160 milyon lira para cezası uygulanacağını belirten Ayhan Ergenç, bu cezalann duruma göre iki veya üç kat artabileceğine dikkat çekti. Kalite ve ağırlığından şüphe duyulan kömürlerin Istanbul Büyükşehir Belediyesi veya ilçe belediyelere bildirilmesi çağnsında bulunan Ergenç, kömürlerin belediyelerce ücretsiz olarak analiz edileceğini anımsatarak konut, apartman ve sanayi Kömürde aranacak özellikler. Toplam rutubet Yüzde 18 (max) Kül (kuru bazda) Yüzde 14 (max) Toplam kükürt (kuru bazda) Yüzde 1.5 (max) Yanabilir kükürt (kuru bazda) Yüzde 1,2(max) Ust ısıl degeri (kuru bazda) 5400 k.cal (min) *~<Wv& kuruluşlarında yapılan denetimlerde kaçak torbalanmış, eksik belgeli kömürlere el konulacağını kaydederek bu işlemlerle ilgiii tüm masrafların satın alan kişilerden tahsil edileceğini bildirdi. Kaçak kömür satışlarının bu yıl mayıs ayından ıtıbaren hızlandığını bildiren Ayhan Ergenç, önceki yıllarda kaçak satışlann eylül ayında yoğunlaşmaya başladığını hatırlatarak Dunda kömür satışlarının torba içinde yapılması kararı alınmasının etkili oldugunu bildirdi. Kömürün torba ile satılması kararının temmuz ayından itibaren geçerli oldugunu vurgulayan Ayhan Ergenç. bu zorunluluğu duyan kaçak satıcıların. torbalı satışın kömür maliyetlerini arrtıracağı yönünde dedikodu yaydığını vurgulayarak "Torba içın ek para ödemek istemeyen tüketıcı, bu nedenle aylar Tüketicinin uyması gerekenler Ş Tüketiciler, yalnızca satış için izin belgesi olan firmalardan kömür alacakiar. Ş Tüketiciler, satıcılardan fatura ve perakende satış fişi, menşe denetim belgesi almak ve denetleme sırasında bunları ibraz etmekle yükümlüdür. ^Tüketiciler, aldıkları kömürlerin sabo veya kaloriferde verimli yakılmasına ilişkin bilgileri içeren yakma kılavuzunu. satıcılardan talep edecekler. V İşyeri ve konutlarda belgesiz kaloriferci çahştırılmayacak. öncesınden kömür satın almaya başladı"diye konuştu. Torba ile satışın uretıcinin maliyetlerini arttıracağını belirten Ergenç, bu durumun tüketiciyi olumsuz yönde etkilemeyeceğini ıddia etti. Perakende satış yapan kişilerin. bu zamana kadar kendi bünyelerinde çuvallama işlemini yaptıklarını hatırlatarak, "Tüketici daha öncede çuval için para ödüyordu. Bu aşamada tüketicinin cebınden çıkan para pek fazla değişmeyecek" dedi. Kömürün torba içinde satılmasının tüketicinin lehine oldugunu bildiren Ergenç, torbaların üzerinde kömürün kalori oranı, kül miktarı, kükürt ve rutubet miktarının yazılacağını anımsatarak "Tüketici en azından neyi satın aldığını bilecek" diye konuştu. Torbaların üzerinde yazûan bilgilerle. içindeki kömürün aynı özelliklere sahip olması gerektiğini vurgulayan Ergenç, belediye ve ilgiii kuruluşlarca yapılacak denetimler sırasında aksi bir durumla karşılaşılması halinde cezayi müeyyidelerin uygulanacağını bildirdi. Kömür torbalama işlemlerinin şehir yerleşim merkezlerinin dışında olmasının, denetimleri zorlaştıracağını belirten Ergenç, denetlemelerde Buyukşehir Befediyesfne kolluk kuvvetlerinin ve valiliğin destek olması halinde uygulamanın amacına ulaşacağını bildirdi. •