27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 27 TEMMUZ 1996 CUMARTESİ 12 Paramızla kirlilik saün alıyoruzAshnda yapılan, promosyonla çekici hale getirilen ve kabul ettirilmek istenen düşüncelerin algısal çerçevemize yerleştihlmesidir. Böylece, dünyaya bu çerçeveden bakan insanlaryaratılmaktadır. Böyle bir insan yaratılınca da ipler düşünce sahibinin olmakla beraber, gazeîeyi satanla saîın alan arasındaki bu bağ sayesinde kırılması zor ve zaten kasten kunılmuş kısırdöngü oluşmaktadır F enı dunya duzenı ve getırdıklennden etkılenmeyen ne ya da kım kaldı' Hele değışım plansızsa Değışımın planlı olması acaba ulke ıçın ıstendık oJmasına yeterlı ko^ul mudur1 Nereden geldığı beilı nereye gıdeceğı tam da bellı olmayan bırdeğişim surecınde Turkıye'nın oynayacağı rol son derece edılgen gorunuyor Gunumuz ınsanı ise. bu değışım surecmde yonunu bulmak ıstıyor Edılgenlığın kesınleşmesinde ya da bu değışım surecının vonunu etkılemede payı olan pek çok laktorle beraber son >ıl \e a> larda kıtle ıletişim araçlannın onemınm arttığı bırgerçektır Doğumdan olume adı eâıtım konsa da konmasd da. ınsan, doğrudan ya da dolaylı. planlı ya da plansız. heran bır eğıtım surecındedır Eğıtım surecı ıcınde >er alan faktorler aıledır. okuldur işvendırgıbı ısımler etrafında bırleştırılebılır Anılan ısımlerdeyer alan değışkenler. bıreyde çogu zaman keııdı kontrolunun dışında bır algısal alan varatırlar Buna kısaca algısal çerçeve dıvebılınz Algılanmızdan kazandığımız genel tutum algısal çerçe\emızı oluşrurur Algısal çerçe\e. her an \enıden tanımlanmaya açık bır alandır Tutum geliştırme ıse etkıleşım surecı ıle butunleşme ve surecın urununden guçlu bıretkı çıkarma ışıdır Tutum ıse ınsanlann ola> ve objelere karşı takınacakJan tavırdır Bırev vaşamı boyunca eğıtım kurumlanyla ılışkı kurduğu takdırde amajı planlı denetımlı bırsureçte oğrenır Ancak vaşamı boyunca eğıtım kurumlaı ıv la ılışkı kursa da kurmasa da ınîormal eğıtım dedığımız, bıreyın davranışlan uzerınde tıpkı eğıtım kurumlan gıbı değıştırme etkısı olan. bır ceşıt eğıtımın etkısı altındadır Eger bıre>ın eğıtım duzeyı yuksekse, daha çok kendını etkıleyen etkılenn ve etkı derecelennın farkında olma. kontrol altınaalma vonunu değıştırme ve hdtta etkılenmeme gucune sahıp olma şansını yakafayabılmekte. tersı, bu şansı ortadan kaldırmaktadır Ancak yınede hıçbır bıre> tam olarak ınformal eğıtımın etkısınden kaçamaz İnformal eğıtım, yaşamın hemen her alanında bulunması nedenıyle formal egıtıme gore dalıa sık etkısınde kalma olasılıgında bulunduğumuz bır eğıtım çeşıdıdır Bu eğıtım rurû. adı gereğı kaçak, gızlı. >asadışı değıldır, ama kımsenın denetımınde de değıldır Zaten çoğunlukla farkında olamadan gerçekieşır Eğıtım duzeyı ne olursa olsun, kıtle ıletışım araçlannın ınsan uzerındekı etkısınden soz etmek gerekırse. kıtle ıletışım araçlarının ınsanın dunyayı algılamasına etkısı olduğu gıbı. yenı bır algısal çerçeve yaratmaya ve var olan algısal çerçeveyı pekıştırmeye etkısı de vardır Yaşamımız boyunca, çevremızden aldığımız her uyarıcı ıle ogretenın bıze oğretme amacı taşıyarak. ancak bızım oğrenme amacı taşımadan oğrendığımız<ya da tam tersı) pek çok ınformal oğrenmeyle karşılaşınz Çok kuçukbırornek vermek gerekırse. bınsınden ayrılırken 'hoşçakaT derken artık fngılızce 'see jou'dan çevın olan •goriişmek üzere' y a da 'gonişuriız' dememız gıbı llk başlarda kullannken yadırgadığımız. ama yaygınlaşınca olağanlaşan bır değışıklık Sankı yaygınlaşması. ıstendık olmasını garantıler gıbı Kıtle ıletışım araçlanndan gazeteler, verdıklen ınformal eğıtım aracılığıyla algısal cerçevemızı etkılerler Toplumsal değışme. butun hızıyla ulkemızle beraber butun dun>ayı etkısıne almış durumda Değer yargılarının değışımıyle kendını gunluk yaşamda da açıklıkla gosteren toplumsal değişme karşısında ulke olarak neler yapmalıyız'* Insan olarak hangı değer yargılannı ve tutumlan surdurmelı. degışmede olumsuz etkısı olacak hangılennı atmalıyız 0 Kulturumuzdegışı>or Aslında hergun oluşan bu değışmeler bınkım varatmasalar gozlemek bıle zor Hıç farkında olmadan her gun adım adım değışıvoruz *\ma her değışım bır gelışım değıldır Orneğm ortaçağ karanlığına ulkeyı gommek de bır değışımdır, ama gelışım değıldır Tek tek bıreylenn eğıtımlen veya otekı kışısel ozelfıklen toplumsal değışmenın akışını değıştırme gucune sahıp değıl. ama ınsanların gruplaşmaian ve harta kıtleler halıne gelmesı toplumsal değışmenın akışındaetkılı olabılır Uikemızde yayımlanan gazetelenn sı>asal davraniş uzerınde etkılı olduğunu, yaptığımız ve yapılan araştırmalardan bılıyoruz Sı>aset, ekonomı, aıle, dın. vb toplumsal kurumlardakı yapısal değışmeler ve bu kurumlar arasındaki ılışkılenn değışmesı toplumsal değışme ıse sıyasal davraniş uzennde doğrudan etkısı olan gazetelenn toplumsal değışme uzenndekı dolaylı etkısınden soz etmek hıç de yadsınamaz bır çıkarsama olacaktır Son yıllarda kendı ıçınde devınıp Hepsının ortak amacı. okunmak ve çok satmak Gazetelenn ışlev ı mı değıştı, >oksa. asıl ışlev lennı >uruten gazetelenn >anında ayrı bır sınıftama mı doğdu' Acaba bır sınıflama da, asıl ışlevı gazetecılık olanlar veasıl ışlevı >enı dun>a duzenını kabul ettırıcılık olanlar dıyeyapılabılır mı1 Kuşkusuz. bu sorular hemen her okuyucu ıçın yaşamsal sorulardır ve sorgulanması gerekır Ancak konuya eğıtım açısından bakınca ve bu açıdan meslegı gereğı bakamayan her bıreyın algısal çerçevesının kendı rızası dışında etkılenmesı. hatta kırlenmesı soz konusu olunca promosyonun etkısınden soz etmek gerekır Bırgazete, haber vermek ıçın promosyon vapıyorsa orada bır sıkıntı vardır Bu sıkıntı da. verdıklerı haber ve yorumlann toplumun genış da, haber verme. haberdar etme gorevını yenne getırme davranışı olarak sunmaktadırlar Aslında yapılan. promosyonla çekıcı hale getirilen ve kabul ettirilmek ıstenen duşuncelenn algısal çerçevemize >erleştırılmesıdır Boylece. dunyaya bu çerçeveden bakan insanlar yaratılmaktadır Boylebır ınsan yaratılınca da ıpler duşunce sahıbının olmakla beraber. gazeteyı satanla satın alan arasındaki bu bağ sayesinde kırılması zor ve zaten kasten kunılmuş bır kısirdongu oluşmaktadır Bu 0} le bır kısırdongudur kı. yalnızca onlenne konan haber-yorumlarla duşunen vedavranan bu insanlar. karşılığı olmadan bılgı sahıbı olmak dahı ıstemeyecek hale gelmışlerdır Promosyon, bu anlamda ınformal eğıtım yoluyla afgısal çerçevemızı etkıleyerek, bıreysel bazda. sıyasal azetelenn rolü, toplumsal değişmenın toplumumuza getırdiği değişıklıklen sorgulamadan kabul ettirerek uyum sağlatmak üzere algısal çerçeveleri yenıden düzenlemek ve devindirmek midır? Yoksa, gazeteler olarak toplumsal değişmenın akışını sorgulayacak bireylerin algısal çerçevelerinı geliştirmekten yana bır rol mü oynamak daha yararlıdır? Toplumumuza baktığımızda bınncı seçeneğin ağır bastınldığını görüyoruz. Öyle ki, kahvedekı futbol sohbetı ıçın bıle insanlar önceden spor gazetesî alıp kendi görüşienni kenara itip, sunulan görüşlerle tartışıyor. duran. ama gereklı çıkışı yapamayan sıyasal sjstemımızın ıçınde bulutıduğu durumda, tum kıtle ıletışım araçlarında oldugu gıbı gazetelenn de payı vardır •Genelde kıtle ıletışım araçlan. ozelde yazılı basından gazete aracılığıyla edınılen ınformal eğıtım yoluyia algısal çerçevemızın etkılenmesıne venlebılecek en gozle gorunur ornek sıyasal davranıştır Gıttıkçe kalabalıklaşan dunyayı bır koymuşçesıne yakın kılan. tek ve etkın ıletışım olanakfan sunan kıtle ıletışım araçlannın obur davranışlanmıza da etkısı vardır Davranışlanmızaetkı eden otekı faktorlenn etkısını hafıfe almaksızın ve dışlamaksızın, bu araçların gucu. var olan faktorlenn etkılennı olandan çoga arttırmak olarak ozetlenebılır Orneğın, TBMM"ye ılışkın guvensızlık. sozgelımı yuzde 0 5 oranındayken. bır sozde kamuoyu yokiaması yapıp. bu oranı yuzde 80"lere tırmandırmak gıbı Kuşkusuz. ornekler olumlu ya da olumsuz arttınlabılır Gazeteler de sınıflandmlabılır Boyalı basın. tekelleşmış basın, sol basın. sağ basın, dını basın. \b basını da çeşıtlemek olası Son zamanlarda bır de kuponlu gazeteler. kuponsuz gazeteler çıkrı kesımlen tarafından benımsenmedığı anlamına gelır Bunu aşmak uzere promosyon yapan gazeteler, kendı oğretılennı, duşuncelennı-ve dogrularını genış kıtlelere aktanp onlan şekıllertdırmek ve yonlendırmek ıçın araç olarak promosyonu kullanmaktadırlar Oğrenme, her zaman yalnızca yararlı, ıvı, doğru bılgı sahıbı olmak değıldır Bır ınsan tepkılı olmayı ve>a karara katılmayı oğrenebıleceğı gıbı. tepkısız kalmayı ve kararı onaylamayı da oğrenebılır Bu anlamda. kendı duşuncelen doğrultusunda karara katılan ve onaylayan ınsanlan odullendırmek gerekır Kendılennı ıstenılır kılmak ıçın promosyonu bır odul olarak kullanan gazeteler. klasık koşullamaya dayalı. hıç de demokratık olmavan bır oğrenme gerçekleştırmektedırler Gunumuzde nerede>se her gazetenın bırde televızyon kanalı var Televızyon reklamlanyla gazeteye yonlendınlen ınsanlara promosyonla gazete satılmaktadır Reklamlann sureklı olarak. toplumun hassas olduğu uyancılan (orneğın, ulusal bırlık ve beraberlık ıhtıyacı) vererek ıhtıyaç yaratması. ınsanlan promosyon yapan gazetelere klasık koşullama aracılığıyla yonlendırmektedır Bunu davranıştan uretım davranışına çeşıtlenebılecek bıryelpazede toplumsal kurumlarımızın (sıyaset, aıle, dın, eğıtım. sağlık. vb ) >apılannı ve bunlar arasındaki ışleyışı değıştırerek toplumsal değışmenın yonu veya yonsıizlugü uzennde etkılı olmaktadır Konunun bır obur yonu de promosyonun yaşama dılımımıze gtrmesı Bızım ıçın anlamlı bır zaman dılımınde, yaşam dılımımıze gıren her turlu ıletışım bızım ıçın anlamlıdır fletışımın sağlıklı olabılmesı ıçın, kaynakla alıcı arasındaki ortak yaşantı alanının bırbınnı kaplaması gerekmektedır Bu. aynı değerler, aynı sıkıntılar, aynı duygular ve aynı duşuncelen vs paylaşmak anlamına gelır Boyle bır geçiş donemınde, halkın ıhtıyaç duyduğu değerler, gunluk tuketım maddelerı bellı Gazeteler de kendı duşunce ve doğrulannı dayatmak. toplumu yonlendırmek ıçın ışte bu değer ve ıhtıyaçlan kullanıyorlar Oyle tuketım maddelen venyorlar kı genç kızı olan bırevde çeyız, olmayan evde yenılenecek eşya olarak sunuluyor Sankı aıleden bın gıbı yaşamımızın bır parçası oluverınce. reddedılmez, dışlanmaz bır varlık olarak sankı bır kılıf gıbı yaşam alanımızı kaplıyorlar Son derece tehlıkelı bır durum Promosyonun toplumun temellenne dınamıt koyucu etkılerınden bın de fırsatçılık tutumuna ve tek taraflı duşunceye sevk etmesı Bırmalın reklamı televızyon aracılığıyla ~Bu son firsat, sakın kaçırmavın vri. divelim on beş kupona " vapılıyor. aradan zaman geçıyor. kupon adedı ona duşuyor Tam bır Mahmutpaşa pazan On beş kupona alana mı bır sıfat gerek satana mı on kupona malı alana mı. bılemıyoruz Kısaca, yuzeysel bakınca. hep almak. satın almak uzenne kurulunca duzen, her şey satılıkmış gıbı bır ızlenım alınıyor Ama aynı konuya bıraz daha dennlemesıne bakınca sureklı satın almak, ınanılmaz bırdoyumsuzlugu beraberınde getınyor Bu doyumsuzluk yalnızca maddesel alanda değıl duygusal alanda da yenı tutumlarla kendını gosterıyor Avrupa'nın yıllarca cınsel ozgurlukten (ne demekse) yana olup. simdılerde bekârete donmesı gıbı bır şey bu Bırgecelık aşklar. arabası varsa sevmek. gıbı, gıbı çoğaltılabılır Sanayı toplumlannın genel sıkıntısı yalnızlık ve ne yazık kı sağlıklı sanayıleşemeden kapımızda Aslında Turkıye'de boyle bır yalnızlıkta da sunulan yenı tuketım araçları yok değıl ve ne yazık kı. gerçek Musluman olmayanlarca dın de bır tuketım aracı halıne getırılmış durumda Fırsatçı yaklaşım, bır tutum olarak oğrenılınce, oğrenıldığı yerde kalsa hadı bır derece, ama ınsan zekâsı durağan değıl. oğrendığını başka alanlara ulaştınyor Sınav yapıyorsunuz. sınava gırmeden not ıstemeye gelıyor Sınavdan çıkınca ıstesın anlamında soylemıyorum, sınava gırmeden ışını garantıleyecek Çalışmadan en kolay yoldan amaca ulaşmayı seçıyor Karşılıksız ış yapılmayan bırtoplumda yetışen kuşak olumlu bır davranış gostermenın kendı geleceğı ıçın gereklı olduğunu algılayamıyor Olumlu bırdavranışın hemen peşı sıra odul beklıyor -\yrtca, malın parası gazete okurunun cebınden çıkıyor. sonuçta kendı paramızla kırlılık satın alıyoruz, bırde otekı ulkelerın katalogla alışvenş etme yontemını öğrenıyoruz Pazardevn, yennı katalog donemıne bırakıyor Aynca. gazeteyı promosyonla satanlar halka promosyonun parasını odettıklen gıbı. televızyon reklamlarının gıderlennı de odetmektedırler Yeter kı satıh A) Eskıden taksıte '•oeemfırrrıeHaKİı Şımdı gunluk taksıte ozendınldik Özal donemıyle başlayan bır surecı promosyon yapan gazeteler rırmandırdı ve artık. Turkıye'de 'iyi tüketici'kav ramı değiştınldı Artık, çok tükettığımızde. hele hele marka. ozellıkle de yabancı marka tükettığımızde iyi tuketıcıyız Gazetelenn rolu, toplumsal değışmenın toplumumuza getırdığı değişıklıklen sorgulamadan kabul ettırerek uyum sağlatmak uzere algısal çerçevelen yenıden diız-enlemek ve devindirmek mıdır' Yoksa, gazeteler olarak toplumsal değışmenın akışını sorgulayacak bıreylenn algısal çerçevelennı gelıstırmekten yana bır rol mu oynamak daha yararlıdır' Toplumumuza baktığımızda bınncı seçeneğin ağırbastırıldığını goruyoruz Oyle kı, kahvedekı futbol sohbetı ıçın bıle insanlar onceden spor gazetesî alıp kendı goruşlennı kenara ıtıp, sunulan goruşlerie tartışıyor Çok çeşıtlı gazete varlığını. demokrası gereğı olarak gostenyorlar Pekı halkın sesı nerede0 Ozetle belırtılen goruşler konunun yalnızca ekonomık boyurunun değıl sosyal. sıyasal boyutlannın varlığına ışaret etmektedır Bu goruşler doğrultusunda katkı payı olsun olmasın promosyonun tumuyle kaldınlmasının toplum açısından zorunlu olduğu duşunulmektedır Buyazı Doç. Dr. \ıu 4lkı$ (Mımar Sinan L niversitesi Fen-Edebiyat Fakııltesi Eğitiın Bilimleri Bolumu Oğretim Lyesi) ve Recep Sak 'ııı Oıldız Teknik L nıversitesı Fen-Edebiyat Fakultesı Eğıtım Bilimleri Bolumu Lisans oğrencisi), tarafından yurutulen genii kapsamlı bir araşttrma sonucunun yorumu olarak kendileri tarafından ozetlenmıştır. ORÜŞI SEFA TAŞKIIV Yazının bılınmedığı zamanlarda, yalnızca so- zun geçerlı olduğu eskı dunyada insanlar edın- dıklen yaşam deneyımını oykulerle, soylence- lerle aktardılar geleceğe Buna 'mıtolojr denı- yor Her halkın mıtolojık bır geçmışı vardır Sıyasal ıktıdar, bır ulkeyı yonetme gucunu el- de tutmak demektır. Ulkemızde son gunlerde yaşanan olaylar, es- kı çağlann masallardunyasında 'mıtolojık bır ık- tıdan' anımsatıyor Olay gunumuzden yaklaşık 3500 yıl oncean- tık Yunanıstan'da yaşanır Oıdıpus, Tebaı adlı bır kentın kralıdır. Kade- nn kurbanı olup, suçlu olduğunu duşunerek kendı gozlerını kor eder. Krallığı bırakır. Kent- ten kaçar Ikı oğlu vardır Adları Eteokles ve Poline- ikes'dır Oğullann ıkısı de babalannın yerıne kral olmak ısterler Hangısı kral olacaktır^ Uzun uzun tartışırlar aralarında Sonra anlaşırlar. Sı- rayla, donuşumlu olarak bırer yıl kral olacaklar- dır Önce Eteokles kral olur lyı kotu yonetır ulke- yı Kardeşı, kentten ayrılır, dığer dıyarları gez- meye çıkar Gorgusunu arttırmak ıstıyordur bel- kı Bır yıl çabuk dolar Pohneıkes'ın sırası gelır. Gerı doner Kardeşınden krallığı teslım etmesı- nı ıster Eteokles, elınegeçırdıgı ıktıdarı vermek Mitolojik Iktidarıstemez. Iktıdar tatlıdır' Kardeşını kente sok- maz Dayıları devlet adamı Kreon da, gençle- n uzlaştıracağına Eteokles'ı tutar. Hakkı olan ıktıdar Polıneıkes'e verılmez Do- nuşumlu yonetım, devır teslım zamanı gelınce dontışmez Kapanın elınde kaJır ıktıdar' Mağdurolan Polıneıkes, ısyan eder Topladı- ğı guçlerle kralı olmak ıstedığı kente saldırır Ya- nar yıkılır ortalık. Sonunda, ıktıdar ısteyen ıkı kardeş kentın surtarı onunde teke tek dovuşurier Olesıye vu- ruşurlar Kardeş kavgasında kazanan olmaz Eteokles ve Polıneıkes bırbııiennı oldurur Elbette ulke yonetıcısız kalamaz ikı kardeşı vuruşturan dayı Kreon, bu ıkı bahtsız adamın kanı uzenne kral olur Hem de ne kral! Kreon, katı ve acımasız bır yonetıcıdır Yan- daşı olduğu Eteokles'ı, yurdunu savunan bır kahraman sayıp buyuk bırtorenle gomer Hak- kını arayan otekı kardeş Polıneıkes'ı, kendı ken- tıne karşı savaştığı ıçın oldukten sonra bıle ce- zalandırmaya kalkar Olu bedenının uzenne bır avuç toprak atmayı bıle yasaklar O zamanlar olu bır kışının cesedının gomul- memesı, o kışı ıçın buyuk bır onursuzluk sayı- lırdı Kral kreon. kurda kuşa yem olsun dıye ka- yalıklar uzenne bırakır olu yeğenı Polıneıkes'ın bedenını Devletın yasaları doğanın yasalarından daha onemlıdır Kral Kreon ıçın Bır tek, ıkı kadersız gencın kızkardeşlerı An- tıgone karşı çıkacaktır kralın buyruğuna. So- nunda kardeşı olen Polıneıkes'ı, ızınsız, kendı ellerıyle gomecek- tır genç kız Olmuş kardeşını onursuzluktan kur- taracaktır Kızkardeş yureğı ne de olsa' Koyduğu yasaya karşı çıkan Antıgone'yı Kral Kreon ceza olarak bır mağaraya kapatır Antı- gone soylu bır kızdır Aşağılanmaya boyun eğ- mez 1 Kapatıldığı yerde kendını asar Nışanlısı Haımon zalım Kral Kreon'un oğludur Sevdığı kızı mağarada olu bulunca o da kendı canına kıyar Bu acıklı oykuyu bınlerce yıldır unutmuyor m- sanlık Sofokles'ın, 'Kral Oıdıpus', 'Antıgone'gı- bı trajık oyunları hem dunya hem de ulkemız sahnelerınde yıllardan berı gosterıme gırıyor Tıyatrodaoyunculan ızleyerek yıllarca once ya- şandığı varsayılan olaylara ıbretle tanık oluyor insanlar 'Donuşumlu yonetıcılık' yapma yoluyla ıktıdar olma bızde yenı karşılaşılan bır olgu. 'Donu- şumlu başbakanlık' yontemı ıle ulkeyı yonetme- ye çalışıyor sıyasal onderlerımız Seçımlerde bırbırıne açık ustunluk sağlaya- mayan partılenmız, onderlerının sırayla başba- kan olması koşu/uyla ortaklık kuruyorlar Amaç elbette seçmenlerıne verdıklerı sozler doğrul- tusunda ulkeyı yonetmektır Donuşumlu yonetım, yenı sorunlar, yenı so- rular çıkanyor ortaya Sırası gelene ıktıdar devredılecek mı? O gu- ne kadar neler olacak1 ? Yapılan anlaşmalara uyulacak mı'? iktıdarın gucu, kendılerını bırbır- lenne yakın guçtegorenortaklar tarafından na- sıl paylaşılacak? Bunları zaman gosterecek Umalım ulkemız çağdaş uygarlık duzeyıne erışme yolunda ıler- ler' 'Sırayla ıktıdar' olma, 'donuşumlu ulke yone- tımının başına' gelme, Hz isa'dan yaklaşık 500 yıl one yazılmış tıyatro oyunlarına bıle konu ol- muş Ancak ıktıdar olanlar ve olacaklar, Kral Oıdıpus'un ve çocuklarının oykusunu okumalı ve unutmamalıdır Mıtolo)ik de olsa 'kıssa da hısse' vardır 1 Allah ulkemızı mıtolojık ıktıdarlardan korusun! POLİTİKA VE ÖTESİ MEHMED KEMAL Bir Dakika Durunuz!.. Her sozcuğun Turkçesınden yana olan Nurullah Ataç, antolojıye guldeste derdı Bır sure, kullanılır gı- bı oldu Şımdı antolojıye seçkı dıyorlar Ataç, bır eleşrırmendı Ama hıçbır zaman kendıne eleştırmen denmesını ıstemezdı, denemecı denme- sını ısterdı Sıvas kıyımında yakılan Asım Bezirci çok yonlu bır edebıyatçıydı Eleştırı, araştırı, tarıh, deneme gıbı ede- bıyatın turlu dallarında yazardı Oylesıne çalışkandı kı "edebıyatın kanncası"ad\n\ takmışlardı Şaır Sen- nurSezer, "sosyalıstkarınca", "atomkarınca"der- 'dı Babıâlı'de ya yokuştan aşağı ınerken ya yokuştan yukan çıkarken rastladığımda : "Asım çokyoruluyorsuni "derdım Tatlı tatlı guler , "Ne yapalım ışımız bu' " Gerçekten de bır edebıyat adamıydı, ekmek para- sını kazandığı muhasebecılığı ışten saymazdı Onun gunluk yaşamında muhasebecılık ettığını çok kışı bıl- mezdı Lıseyı bıtırdıkten sonra Istanbul'a gelmış ve edıba- yat fakultesıne yazılmıştı Edebıyatta alaylı değıl mek- teplıydı Bazen "Sen mekteplı munekkıtsın" dıye ta- kılırdım Boyundan uzun, yaşından çok kıtabı vardı Durmadan yazardı Ataç, bızım dıvan şaırlenne efendı derdı Baki Efen- dı, Nabi Efendı, Nedim Efendı gıbı Adlarından son- ra bır efendı eklerdı Fransız şaırlennın başına bır mosyu eklerdı Mosyo Gide ,Mosyo Flober... Asım Bezırcı'ye, bu guzel adama Sıvas ta kıydılar Ulkemız bır cehenneme dondu ' Hapıshaneler olum orucu tutan gençlerle dolu Her gun bır olum haberı alıyoruz Olum bır cana kıyırn mı,, ıntıhar mı? Her olumun sonunda bır genç gıdıyor ya, sız adını ne koyarsanız koyun1 Bır Adalet Bakanı var, "Ben hapıste yattım, hapıs- hanelerı bılırım" dıyor Hapıshanede yatmış, burala- rın eza ve cefasını çekmış bır kışı olum orucu tutan- lara boyle mı davranır? Hapıshaneler açlık grevı tutanlarla, olum orucuna yatanlaria dolu Ya sokaklar? Sokaklar da 'Cumartesı Annelen'y\e dolu 'Cumartesı Annelen' her cumartesı Beyoğlu'nda Galatasaray Lısesı kavşağında toplanıyor, yıten ço- cuklarını arıyorlar "Ahmet'im nerde?" "Mehmet'ım nerde?" ' Bırıncı Dunya Savaşı'nda da bu anneler cephede yıten yavrularını sorarlardı Sızın hıç oğlunuz oldu m u ' Yollarda olu gozledıraz mı? Karakolların karanlık odalarında, tabutluklarda ço- cuklarınızı aradınız mı? Faılı meçhul cınayetler, em- nıyetın loş kondorlarında sorgular, turlu ışkenceler Her cumartesı aynı yerde, aynı koşede, coplanma karşılığı bekleme, yolları gozleme, aynı acı, aynı dert Galatasaray'ın onunde yere oturacaksınız, bekle- yeceksınız Önlar coplayacaklar, sız coplara daya- nacaksınız dıreneceksınız Kım mı bunlar? Bunlar 'Cumartesı Annelen' Suçlan, yıten ço- cuklarını aramak Çocuklarının geleceğını yollarda oturarak beklemek Durun bır dakika Sızın de kardeşlennız, bacılarınız, akrabalarınız var- dır ıçlennde j "Bır dakika durunuz' " BULMACA SOLDANSAĞA: 1/Gazıantep ınav- nıadlı ılçesınınya- kınlarındakı unlu eskıçag kentı 2/ Bır çaîgıyı dogru 3 ses vermesi ıçın ayarlama Ulke- mız sulannda ya- şayan ve "biz" de - denılen mersınba- '- > lığı turu 3/Alman 7 fa^ıstı Lzum su- yu 4/ Çok cefa 8 görmuş kımse 5/ g Yemek Sınır nı- şanı Bır organımız 6/ "Çok onemlı kışf anla- mında kullanılan uluslara- rasıkısalrma Intanelıbe- zelye 7/Kendmeozgubıl- 3 lurlaşmış bır bıçımı olma- 4 yan maddelere venlen ad Sertbırıçkı 8/Alanya nın eskı adı 9/ Telefon sozu Burulmuş erkek dana Ğ 1 2 3 4 5 6 7 8 1/ Sunger avcılığında kul- « lanılan surtme ağı 2/ Bu- ' vuk kardeş agabev Eskı dılde kuzey 3/ Pembe renklı sa- rap Bır top vesopayla vapılan atlı spor 4/komurocakla- nnda ortaya çıkan ve patiaması buyuk felaketlere vol açan gaz Eskı MısırdagunestanriM 5/Satrançta bırtas Kur- şunkalemı ve kımı aygıt parçalarının yapımında kullanılan bır çeşıt dogal karbon 6/ Bır >evı benzerlerınden avıran ozellık "Havır anlamında kullanılan soz 7/Şua 'lunan mıtolojısındesavaştannsı 8/Eskı dılde aslan >ankı 9/Po- kerde kağıt dağıtma sırası gelen oy ucunun. karıp kestığı kâ- ğıtlan dağıtılmak uzere kendısınden sonrakı ovuncuva ver- Mersin'de gorev yapmak ısteyen AİLE DANISMANLARIARANIYOR MATURE -I H Tepe Unıv ÇSE bolumu bulumunu bıtırmış J Gelışmeye ve yenı egıtımler almaya açık J Çocuklan seven sıgara rçmeyen J Yuva deneyımı tercıh sebebıdır MATURE ekıb/nın bır uyesf olmak ısteyen adaylar lutfen bızı arayınız MATURE Eğıtım & Aıle Danışmanlığı Merkezı Tel (216) 336 04 62 / 418 28 94 kendıne guvenen sorumluluk duygulan 9elışmış bagımsLZ kışılykJı mutlu bır nesıl yetıştınlnıesıne katkıda bulunmak ısteyen MATURE EV OGRETMENLERI ARANIYOR -10 3 yaş arası oebek ve çocuklan cok sevıyorsanıj J Çocygun ennde sevg dolu ortamda tam gun egıti"ı vefmek ıs* yorsar z J Ulus Bosîanc Goztepe .e ıstedıgın2 serrtte çalış-nak ıstıyorsamz J Unfvrsıte veya lıse mezunu egıtm almaya açıksanız J 20 Hj yaş arasında ve sıgara .çmıyorsanız MA URE e«ıb 1 r bc uyes olrnsk steyen adayfar •utfen ocı aravınız MA*R Eğ t m S AJ e Dan smarlc Tel: (216) 336 04 62 / 418 28 94
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle