Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yav m Yonermenı Orhan Erinç #
Genel Yavın Koordınatoru Hikmet
Çetinkaja 0 Yazıışlerı Mudıırlcn
İbrahim Yıldız. DinçTa>anç(Sorumluı
# Haber Merkezı Müduru. Hakan Kara
0 Gorscl Yonetmen Fikret Eser
Djt Hdhcrler. Şinasi Danı^oğlu • Ktıhbarjt
Cengiz \ ıldırım # F.konomı Bülent Kı/anlık
0 Kultur Handan Şenköken 0 Spor
Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler Sami
Karaören 0 Duzclmıc. Abdullah ^ a/ıcı
0 Fotoâraf. Erdogan Köseoğlu • Bılgı-Bclge
fdibe fiuğra 0 Yurt Haberlen \lehmet Faraç
V. j \ ın Kunılu İlhan Selçuk i Bu>kjn ı.
Orhan Erinç. Oktav Kurtböke.
Hikmet Çetinka) a, Şükran Soner.
Ergun RaJcı, Dinç Ta>anç. İbrahira
V ıldı/. Orhan Bursalı. Muslafa
Balha\. Hakan Kara.
Ankara TeniMİcısı Mustafa Balbav • HabtrMudünı Doğan
Akın Ataturk Buh an No 125. Kat.4. Bakanlıklar-Ankara Tel.
419502(1 (7 hatl. Faks: 4195027 0 tzmır TenısılciM
Serdar Kızık. H Zı>a Bh 1352 S. 2 3 Tel. 4411220.
Fak* 4 4 i m i " 0 Adana Temsılcısı Çetin \ iğenoğlu.
Inönü Cd 119 S No I Kat:l. Tel. 3522550. Faks' 35225^0
Mües^ese Mudurıi Erol Erkut 0
Koordınator Ahmet Korulsan 0
Muhasebe
1
Bülent Yener 0 tdare
Hüs«\in Gürer 0 tşletme Önder
Çelik 0 Bılgı-Ulem. \ail tnal 0
Bılgısayar Sıstem Mürmet Çiler
A C: • Yonetım ICurulı
Ba^kanı - Genel Mudur Gulbtı
Erduran # Koordınatör Reh;
Işırman # (jene! Mudur YardımciM
Mine Akdağ Tel 514 (>' fl
5 I ' 4 5 V)-5I3S4f>0-6I.Fjks 51
TJ:»
n \e Bâsan: Yenı Oun Haber AMÜM. BaMiı \e Yj>mcıhk A Ş
;.d 3''41 CüulogJu 3433-1 Kl PK 24h Kuibul Tel ıt> 2 '2' fl2 U5 05 <:<) I3TEMMUZ1996 Jmsak: 3.41 Güneş: 5.36 Öâle:13.r İkindi: I 7.14 Akşam: 20.44 Vatsı: 22.30
Tıpta uzmanlık
sınavı
• ANKARA (AA) - Tıpta
uzmanlık eğitimı görmek
üzere Sağlık Bakanhğı
eğitim hastanelenne.
üni\ersıtelerin tıp
faküitelerine ve GATA
Askerı Tıp Fakültesi'ne
alınacak adaylar için 1996
Eyliil dönemi "Tıpta
Lzmanlık Eğitimine Giriş
Sınavı"'. ÖSYM tarafından
14-15 Eylül 1996
tarihlerinde Ankara'da
vapılacak. Sına\a ilişkin
kılavuz \e başvuru
belızelerinin il sağlık
müdürlüklerine
gönderıleceği belirtilerek
adaylann. 15-30Temmuz
1996 tarihleri arasında
gerekli ı^lemleri yaparak il
sağlık müdürlüklerine
başvurmaları istendi.
Vereme karşı
yeni ilaç
• HAMBl'RG(AMCA)-
Hamburg yakınlarındaki
Borstel'de Tıp ve Biyo
Bilimleri Araştırma
Merkezınde. Alman bilim
adamlarınca vereme karşı
yenı bır ılaç geliştirildiği
bıldırıldı. Aralarında dirençli
\erem mikrobu taşıyan
hastaların da bulunduğu
100"ü aşkın denek üzerinde
yapılan araştırmalarda. yeni
yöntemın uygulanmasından
bır ;,üre sonra \erem
belirtilerinin kaybolduğu. üç
ile on bıray sonra ise
hastada verem nııkrobuna
rastlanmadığı belirtildi.
Tepe Mobilya'dan
yeni ürün
• Haber Merkezi - 1995
yılında ta-.arımı tamamlanıp
üretinıe geçılen \e 1996
Mart ayında bayilik
sistemıyle satışı başlanan
Tepe Mobilya'nın Tepe
Kanzma yeni ürün grubu.
Ankara'nın Turan Güneş
Bulvan'nda yeni bir nıaöaza
açtı. Koyu ceviz. açık ceviz
ve kiraz olmak üzere 3 ayrı
renkte üretilen ve geniş bir
ürün yelpazesine sahip olan
Tepe Karizma ürün grubu.
kullanılan nıalzeme. tasarım
\e üretını detaylarıyla
Tepe'nm diğer ürünlerinden
farklı bir çızgi taşıyor.
Felaketler
raporu
• CENEVRE(LBA)-
Kızılhaç'ın yayımladığı
"Dünya Felaketler Raporu"
ürkütüvor. Uluslararası
Kızılhaç Örgütü'ne göre
dünyada her yıl 133milyon
insan deprem. sel felaketi ve
toprak kayması gıbı doğal
felaketlerden etkilenirken.
insanlığı demokrasi
karijitları ve diktatörierin de
tehdit etmeye başladıkları
belirlendi. Baskıdan
kaçanların sayısı on yılda
katlanarak büyürken. 2005
yılına kadar dünyada 60
milyon kışınin de ışkence
kurbanı olaeağı belirtiliyor.
TüPksaMC
ağustosta hazır
• ANKARA(AA)-Türk
Telekom A.Ş. Genel
Müdürıı Cengiz Bulut.
Türksat-1C uydusunun hafta
sonunda 31.3 derece doğu
olan ana yörüngesine
oturacağını. uyduya burada
bazı testleryapılacağını ve
daha sonra ağustos ayı
ortasında hızmete
gireceğıni bildirdi.
Türksat-lC'nin hizmete
girmesi ile Avrupa'da
izlenecek kanal sayısının
artacağını anlatan Bulut.
Türkıye'de de yayınlann
net ızlenebileceğini ıfade
ettı
1 milyon 255 bin dekar orman alanı, anayasaya aykın biçimde özel kişi ve kuruluşlara devredildi
De^iet eüyle ormatı yağtnasıEBRL TOKTAR
ANKARA - Orman Mühendıslerı
Odası'ncayapılan bıraraştırmada. Tür-
kiye'deki 1 milyon 254 bin 95
7
dekar
orman alanının 24 bin 650 adet kı^ı v e
kuruluşa devredildiği belirlendi. Or-
man sınırları dı^ına çıkarılan alanların
rant değen yüksek yerlerde yoğunlaş-
tığına dikkat çekilen ara>tırmada. kadast-
ro komisyonlarınca orman alanından
çıkarma işlemi en fazla yapılan illerin
Kocaeli. Balıkesir. Antalya. Sakarya ve
İstanbul olduğu saptandı.
Araştırmada. Türkiye'dekı yabani
zeyiinlikler. sakızhklarve makilik alan-
ların özel şahıslaradağıtıldığı belirtüe-
rek. "tlkemizinengüzelyerlerindeki or-
man formu taşıvan /evrinlik alanlan ta-
til köylerine dönüştiirülmüştür" den-
di.
Araştırmada. 6831 say ılı yasanın dev -
letormanlarındamadenocaklarıylaka-
mu yararı gözetilnıek koşulu ile riertür-
lü bina ve tesis y apılma.sına. fabrika. taş.
kireç. kömür ve terebantin ocaklarının
açılnıaMiıa ve su ürünleri tesı^lerinin
kurulabılmesıne olanak verdiğine dik-
kat çekıldi. Araştırmada. 1984-1995
y ılları arasında
7
bin 700 adet işletme-
ye 219 bin 830 dekar. 6 bin 804 tesise
24 bin 490 dekar. I9
7
balık iiretme te-
sısine de 1920 dekar orman alanının
ızin ile dev redıldiğı bıldırildi.
Anayasaya aykırı
Araştırmada.6831 sayılıyasanın5"".
maddesinin orman sahalarının "ağaç-
landırrna" adı altında gerçek ve tüzel
kışilere tah.Msini sağlayacak şekilde de-
ğiştırildiğine de ışaret edilerek. bunun
anayasanın 169. maddesıne aykırı oldu-
ğu bildirildi.
Araştırmada. orman alanlarının dev -
rının "Özelleştirnie** anlamına geldığı
vurgulanarak. "Bu >asa ile 224 gerçek
kişiye 21 bin 222 dekar. 121 köv tü/elki-
şi\e 38 bin 700 dekar, diğer tüzel kişele-
re de 21 bin 18 dekar orman alanı tah-
sis edilmiştir" saptamasına ycr verıklı.
Anayasının 169. maddesinde yer alan
'"De>letormanlarının mülkiyetidevre-
dUemez. Devlct ormanları yasaya göre
de\letçe işlenir \e yönetilir. Bu orman-
lar. zamanaşımı ile miilk edinilemez \e
kamu yaran dışında irtifak hakkına ko-
nuolunamaz"yönündekı hüknıün2634
say ılı y asa tarafından delındığine ışaret
edilen araştırmada. "Bu yasa ile ülke-
nıi/in (imıanlık alanlar tam anlamıyla
yağmalanmıştır" dendi.
Orman Mühendisleri Odası Başkanı
Salih Sönmezışık da 2634 sayılı yasa-
nın ormanlık alanlan kiralama süresi-
nı49yıldan99yılauzattığınadikkatçe-
kerek şunları söyiedi: "Bütünlüğü bo-
zulan bu alanlarda ormanı orman >a-
pan sistemlerin kavbolması ile buralar
orman olma özelliğini \ itirme tehlikesi
ile karşı karşıya kalmaktadır. Burada da
ormanlar üstü kapalı olarak özelleştıril-
miştir. Orman Genel Müdüriüğü. özel-
likle 1983 \e 1991 vıllan arasında iş ve
işle\ lerini bir kenara itmiş, adeta dev let
Arsa Ofisi gibi çalışmıştır."
YENI ORMAJN BAKANI NEVZAT DAGLFDAN ITIR4F
'Ekosistem aşm bozuldu'(Cumhuriyet Bürosu) - \e\zat Dağlı. Or-
man Bakanlığf naatanmasının ardından düzenlediği ilk
basın toplantısında Türkiye'de ekosistemin
u
aşın dere-
cedebozulduğunu" bildirdi. Erozyonla mücadelede ba-
şarı sağlanamadığına da dikkat çeken Dağlı. "Sizlerin
ve milletimizin karşısına bir iddiay la çıkıyoruz. Türkiye
çölolmayacaktır" dedi. Ülkedeki odun gereksinimini kar-
şılayacakçalışmalarabaşlayacaklannı bildiren Dağlı. eroz-
yonu durdurmak için önlem alacaklannı kaydetti. Dağ-
İı, Orman Bakanlıgrnın. erozyon sahalarındaki yoğun
insan baskısını azaltmak ve bu yörelerde yaşayan yurt-
taşlann ekonomık durumlannı iyileştirmek için 'Doğu
Anadolu Su Havzası Rehabilitasyon Projesi'ne başladı-
ğını bildirdi. Projenın Elazığ. Malatya ve Adıyaman il-
lerinde yürütüleceğini belirten Dağlı. "Erozyonun yo-
ğun olarak görüldüğü bölgelerden biri de GAP bölge ba-
rajlarının kurulduğu Fırat \e Dicle hav zasıdır. Sadece Fı-
rat havzasından taşınan malzeme miktarı yılda 108 mil-
yon tondur. Bu nedenle bölgede alınacak erozyon kont-
rolü tedbirleri barajlarımız için çok önemlidir" dedı.
Dağlı. Türkiye'nin 2000 y ılındakı odun gereksinimi-
nın 40 milyon metreküp olacağına işaret ederken ülke-
ninyıllıkendüstriyel veyakacakodun üretiminın 15 mil-
yon metreküp odun olduğuna dikkat çektı. Dağlı. orman
yangınlarıy la mücadele etmek üzere Kanada yapımı
215 tipi bir uçak kiralandığını bildirerek -Gelecekyü-
larda en son teknolojiler kullanılarak yangınla mücade-
le çalışmalarımız maksimum düzeye ulaşacaktır" dedi.
Antalya'da kongre
Dağlı. 6 yılda bir düzenlenen "Dünya Ormancılık
Kongeresi"nin bu yıl Antalya'da yapılacağını ve kong-
reye çeşitli ülkelerden 3 bin katılımcının beklendiğinı
söyiedi. Dağlı, kongrenin bir ormancılık olimpiyatı ol-
duğıınu vurgulayarak "Kongrenin Türk ormancılık ça-
lışmalarına yeni ufuklar açacağına inanıyorum" dedi.
Sabahın erken saatlerinden itibaren Lişer ^aylası'na çıkan Ocaklı halkı, saatlerce horon teperekdoğanın büvüsiine ortakoldu.
Karadeniz'de yayla coşkusu
MELTEM FIR.ATLI
Çarpışan dünyadan, kanla çoğalan
gözyaşından. öfkeden. ahlaksızlıklar-
dan, arsızlıklardan uzaklaşın v e Ka-
radenizyaylalarınaçıkın. Şairİsma-
il L'yaroğlu'nun dızelerinde anlattı-
ğı yeşil gözlü kızı bulup gözlerine
uzun uzun bakın, çayır çınıen ferah-
lığı dol»un içinize ve ipince ıslanın
sanki yeşil bir yağmur yağıyormus
gibi üstünüze. Sonra horon tepin yo-
ruluncaya. kendinızden geçınceye
kadar. Hatta kapın silahı. nişan alın
gökyüzüne. Anıa lütfen dikkat edın
körpecik dallarını zedelemey in ağaç-
Iarın. kanatsız bırakmayın kuşları...
Sonrabinbırrenkliçiçekler. yeşillik-
ler arasında saatlerce huzur duy arak
oturun. yaşamın gerçek sesinı dinle-
yin.
Karadeniz yaylalarının sevdalıla-
nna. her geçen gün yenilerı ekleni-
yor. 2000 metrenin üzerindeki yay-
lalara bır kez çıkanın. yüreğine dü-
şen tutku bır daha dinmıyor. gelecek
yaza kadargünler say ıltyor. Vöre hal-
kı da yayialara çıkişlarını şenlikler-
le kutluyor. Bölgenin turistik açıdan
tanıtımında önemli bır yere sahip
olan bu yayla şenlıklerı 2 ay sürüyor.
Bir yaylad'a bıterken diğerınde baş-
layan şenlikler boyunca kemençe.
da\ul, zuma sesleri hiç kesilmiyor. Ka-
dın. erkek günlerce neşe ıçinde ho-
ron tepip eğleniyor.
12 Eyliil askeri darbesı sonrasın-
da yasaklanan ve bu yüzden unutul-
mayayüztutan şenlikler 1992yılın-
dan bu yana belediye ve muhtarlık-
ların da çabalarıyla daha da coşkulu
kutlanıvor.
Lişer buluşması
Bu y ıl da Yayla Şenlıklerf nın ılkı
Maçka Belediyesi'nın katkılarıyla
Ocaklı Köyü'nce Lişer (Soğuksu)
Vaylasrnda gerçekleştirildi. Dağla-
rındoruklanndakıyaylaya.yöre hal-
kı sabahın iik saatlerinde itibaren ara-
balar ve minibüslerle gelmeye baş-
ladı. Yöresel halk sanatları sergilenn-
den karpuzculara. köftecilerden mı-
sırcılara kadar sayısız tezgâhın açıl-
dığı yay lada davul. zurna ve kemen-
çe eşliğinde saatlerce horon tepildi.
İstanbul Bahçeliev ler Belediye Baş-
kanı Saffet Bulut da şenliğe katılan-
lararasındaydı. Şenliklerin gerçekleş-
mesınde büy ük katkısı bulunan Maç-
ka doğumlu Bulut, onur konuğu ola-
rak şenlıkte yerini aldı. Şenlik. jan-
darma birlıklennin gölgesinde Kara-
deniz erkeğınin \azgeçılmez tutku-
su silahların ateşlenmesiyle sona er-
di.Ama şenlikler bitti sanmayın. Sa-
dece ilki sonuçlandı. 4 eylüle kadar
Karadeniz yaylaları şenlıkli.
Uzatmah masal soıııuıda bitiyor
1992 yılı Kasınu'ndayapılan bir tören sırasında çekilen bu fotoğraf. Prens
Charİes ile Diana evliliğinde sonun başlangıcıydı. (Fotoğraf:RELTERS)
LONDRA(Cumhuriyer)- Pren-
ses Diana ile Prens Charlesın bo-
şanma koşullan üzerinde anlaşma-
ya vardıkları bildirildi 15yıllık
ev lılığını sona erdirecek olan bo-
şannıa kararı gereğınce Prenses'in
17 milyon sterlın (26 milyon do-
lar) alacağı ancak asalet ünvanı-
nı kaybedeceği kaydedildı. Pren-
ses'in avukatı Anthony Julius ta-
rafından yapılan açıklamaya gö-
re Diana özel giderlerini karşıla-
mak için y ılda aynca400 bin ster-
lin (600 bin dolar) alacak.
Iki yıldan beri ayrı yaşayan ün-
lü çift. Kraliçe'nin geçen aralık
ayından bu yana sürdürdüğü ıs-
rarları karşısında bo^anma işlem-
lerine hız vermişlerdi. Görgü ta-
nıkları Prens Charles'ın boşan-
ma konusunda daha aceleci dav -
randığını, Pranses Dıana'nm ise
düşünmek için zamana ihtıyaç
duydugunu kaydediyorlar.
Ingiltere'nin ünlü magazin ga-
zetesi The Sun, boşanmanın Pren-
ses Diana için büyük bir darbe
niteliği taşıdığını. evliliğin sona
ermesiyle Diana'nın sıradan bir
vatandaş düzeyine ineceğini ya-
zıyor.
Avukatlar. Diana'nın boşanma
koşullarının reddetmesi durumun-
da Prens Charles'ın 5 yıl bek-
lemesi üerekeceöini bildirmişler-
di.
Ingiliz yasalanna göre taraflar-
dan birinin boşanmayı kabul et-
mediği durumlarda. boşanmanın
gerçekleşmesi için çiftın 5 y il ay-
rı yaşadıklarının kanıtlanması
ııerekivor.
ALTAN AKAT 'SİT GERİLİMİ'NE GİRDİ
Koruma müdürü
konunaya karşı
• SlT kararlannı savunduğu için Mimarlar
Odası'na cephe alan Kültür Bakanhğı Koruma
Genel Müdürü Altan Akat. Çeşme SJT
karannın iptali yönündeki önerisi Yüksek
KuruFda bu kez onaylanmayınca "Danıştay
kararları beni bağlamaz" demeye başladı.
EKİNCİ
ALUCA/lZMİR-lzmır
ve İstanbul bölgelennde 1995
yılında ılan edilen "doğal
SİT" kararları. koruma ku-
rullarında ve koruma ilkeka-
rarlannda yapılan değişiklik-
lere ragmen yürürlükten kal-
dmlamıyor.
Koruma Vüksek Kurulu
Ankara'daki son toplantısın-
da. bu kararlar arasındaki Çeş-
me \anmadası SlT ılarnnm
öncelıkle "iptalini" isteyen
Koruma Genel Müdürü .Altan
Akat'ın teklifine bu kez onay
vermedi.
Anımsanacağı gibi aynı
Yüksek Kurul, daha önce yı-
ne Altan Akat tarafından (ia-
zırlanan ve SlT'lerle ılgili
"daraltıcı" tanımlar ve hü-
kümler getiren yenı ılke ka-
rarları taslaklarını 19 Nisan
1996 tanhindeki toplantısın-
da "olduğu gibi" onaylaya-
rak yürürlüğe sokmuştu. Ko-
rumacı veduyarlı çevrelerın
yoğun tepkılen \e yıne bu
yenı ilkelerm ıptalı içm Iz-
mır'de açılan davalarda "yü-
rütmeyi durdurma" kararı-
nın alınması üzenne Yüksek
Kurul. bu kez Altan Akat'ın
ısteğine göre değıl. "hukuka
uygun"davranmayı yeâledı.
Böylece21 Haziran I9%ta-
rıhinde yapılan son toplantı-
da. Çeşme'dekı SlT ılanının
kaldınlması yönündeki Genel
Müdürlük önerisi gündeme
bile alınmayarak Altan Akat
13 "e karşı 1 oy la "valnız" bı-
rakıldı...
Izmır ve Ege'dekı duyarlı
çevreler, Yüksek Kurul'daki
bu "uyanışı" umutla v e mem-
nunlukla karşılıyorlar
Deneyimlı bir eskı kurul
üyesi dostumuzun yorumuna
göre Kültür Bakanlığı'nın
Mimarlar Odası'na karşı ta-
kındığı son olumsuz tutum-
ların arkasında da yıne aslın-
da Altan Akat'ın "kişiselça-
balan** vatıyor.
SlT'lerın ıptalini isteyen
Genel Müdür. SlT'lerı savu-
nan ve bunun ıçın etkın mü-
cadele veren kamu yararına
bırmeslek kuruluşuıuın Kül-
tür Bakanhğı 'na an bir ka-
mu bınasında bu çalışmala-
rını sürdürmesıni "durdur-
mak" ıstiyor.
Nıtekım yine Akat'ın son
lıükümet değişiklıği günle-JJ
rındekı "iktidar boşluğun-'
dan" yararlanarak Mimarlar
Odası 'nı İstanbul Yıldız Sa-
rayı'ndakı Dışkarakol Bına-
sı'ndan "zorlaçıkarmalan"
y önünde v alıliğe alelacele y a-
zı yazmiş olması da bu yoru-
mu doğruluyor.
Gergin toplantı
Nitekım. edindığimız bıl-
gılere göre Istanbul'ıın San-
yerbölgesindekı ormanların
Koç Cnıversıtesı tarafından
tahrip edilmesi tehlıkesıne
karşı en büyük yasal engeli
oluşturan 1995yılı Kasımve
Aralık aylarındaki "doğal
SİT" ılanlarını geçersızkıla-
mayan Altan Akat. hıç değıl-
se Çeşme Yarımadası'nı
SlT'ten çıkartabilmek için
Yüksek Kurul'un son toplan-
tisına Çeşme Belediye Baş-
kanı'nı da da davet etti.
\e var kı kurul üyeleri.
hem genel müdürün hem de
Belediye Başkanı Nuri Er-
tan'ın yoğun ısrarlanna rağ-
men. halen idarı yargıda da-
vasürecindebulunan bırSlT
kararı ıçın. (benzer durum-
larla ılgılı son Danıştay hü-
kümlerıni dedıkkatealarak)
bu asamada venı bır kararala-
mayacaklannı belırttıler.
Bu gelişme üzenne yine
Altan Akat'ın "Danıştay be-
ni bağlamaz. dilediğimiz ka-
ran almay a yetkimiz xar* şek-
lındekı ıtırazı ise aynı toplan-
tıda öncelikle bakanlık hu-
kukçularının tepkisıne neden
oldu. Fikri Sağlar dönemin-
de benzer tutumları nedeniy-
le görev ınden alman bu ge-
nel müdürün. sonunda "Da-
nıştay karanyla" makamına
gen döndüğünü bilen Yüksek
Kurul üyelen. böy lesı bır "çif-
te standart" dav ranışa da des-
tek vermeyerek Çeşme SİT
karannın ıptalı ısteğıni "itti-
fakla" gen çevirdiler...
MESELA DEDIK ERDAL ATABEK
T"~T rbakan Hoca. atı aldı. dereyi
/-f geçti. Dey imin aslı "Csküdar'ı
* > geçti"dir ya da Üsküdar çok-
tangeçilmişti. Meclıs'teyaşananger-
ginlık de yapay bir sinirlilikti. "Ben
miyim.sen misin?"toslaşmasına ben-
zeyen içi boş bir gerginlik. Yıllardır
nelere "kabul" dendiğini şöyle bir
düşünürseniz şimdi "ret" demenin
epeycegeç kaldığı da anlaşılır. Bura-
lara öyle damdan düşer gibi gelin-
nıenıiş. adım adım basamaklar çıkıl-
mıştı. Sıra son basamaklara geİınce
"\o, işte bu olmaz, bu da nereden çık-
tı?" demenin anlamsızlığt da orta-
daydı. Şimdi bakalımbuson "kabul"
hangı adınılarla gelmışti?
Siz hilafeti bile
getirirsiniz..
u
sözler. Demokrat Parti'nın
ünlü başbakanı Adnan Mende-
res'ındir. Grubunda sıkıştınlıp
daistifayazorlanıncabütünbakanla-
nnı i!>tifa ettirmiş. kendini de bu söz-
lerle kurtarmak istemişti: "Siz ister-
senizhilafeti bilegetirirsiniz." Bu söz-
ler. "kabul"diye karşılanmış: Adnan
Menderes. istifadan kurtulmuş: yeni
kabinesıni kurmuştu. Cumhuriyet
Türkiyesi'nin temel ilkesi olan "din-
leyönetilmeyendevlet" karan bu söz-
lerle hiçe say ılıyor. "eğer istenirse"
devletin dinle yönetilebileceği açık-
lanıyordu. Bu sözlere "kabul" diyen-
ler ilk birkaç basaınağı çıkıyorlardı.
Demokrat Parti'nin dinı siyasetealet
etmesi ıktidara gelmenın y olu olarak
göriilüyor. pani gerçekten de bu yol-
Atı alan nereyi geçti?..
la iktidara geliyordu. Halkın deyi-
miy le "demir kırat" ata biniyor. Ûs-
küdar'ın yolıınu tutuyordu.
zorunlu din dersleri
konuyor...
T~""v ın dersleri resmi eğitinıprog-
/ I ramlannaönce"isteğebağlı"
A. S olarak konuldu. Ailelerin is-
teğıne bağlı olarak öğrencıler. din
derslennegiriyorlardı. Buradakı açık-
lama "çocuklann dinlerini öğrenme-
leri" gerekçesine baölanıyordu. Oy-
sa isteyen aile. elbette çocuğuna di-
nıniöğretmekteserbesttı. Ancak dev-
letin kendi okullannda din eğitimı
vermesi kısa sürede "dinler kültürü
eğitûni'*olmaktan çıkıyor. çocuklara
din inancını \e ıbadetini anlatıp uy-
gulayan bırbiçıme giriyordu. 12 Ey-
lül yönetimindeokullardaki din ders-
leri. "isteğe bağlı" olmaktan çıkarılı-
yor. "zorunlu din dersleri" Lıçımini
alıyordu. Buna "kabul" diyenler bu-
günkü "kabul" oylarınm merdiveni-
neyeni basamaklarekliyorlardı. Ders-
lerin yeni biçimi artık "dinler kültü-
rü" olmaktan açıkça çıkıyor. inanç
ve ibadetin öğretildiği \e uygulandı-
ğı biryöntem oluyordu.
imam-hatip okulları ve
Kuran kursları...
y. mam-hatıp liseleri bütün sağ par-
/ tilerin bırbiriyle varıştığı bir ~ka-
Â. bul" ıçinde artıyordu. Türkiye'nin
imam-hatip gereksinmesinın çok üs-
tüne çıkan sayılarıyla giderek asıl
amaçları olan "imam-hatip lise kö-
kenli yüksek eğitim"e yöneliyor. ile-
ride kamu yöneticisi yetıştirecek fa-
kültelerözel hedefler olarak seçıliyor-
du. Kızlardan imam-hatip olmadığı
halde "imam-hatip kız liseleri" açılı-
yor. din kökenli egıtimyaygınlaştın-
İıyordu. Bustrateji meyvelerini veri-
yor. son yıllann kaymakamlan. Mil-
li Eğitim yetkilileri. güvenlik örgüt-
leri bu kaynaklardan yetişenlere tes-
lımediliyordu. Dıneğitimi kökenli ol-
mayanların sayıları azalıyor,giderek
etkisiz görev lere getiriliyorlardı.
Kuran kursları çok daha yaygın.
çok daha kontrol dışında gelışiyordu.
"Çocuklara kutsal kitaplarını oku-
mayı öğretmek" adı altında açılan
Kuran kursları. laık cumhuriyetin te-
mel ılkelerini reddeden bir bağnaz
eğitimin yuvalan oluyor. bütün bun-
lar yazılıp söylendiöi halde aldıran
olmuyordu.
Bütün bunlarolurken Refah Parti-
si iktidarda değildi, Erbakan da baş-
bakan değildi. İktidar. ANAP'ın daol-
sa DYP'nin de olsa hiçbir şey değış-
miyordu. Basamaklaryükselmiş. "ik-
tidara gelebilmek için din propagan-
dasıyapmak" çoktan aşılmış. "dinin
sivasal iktidarı"na yaklaşılmıştı.
Erbakan başbakan...
5
0 yıldır bu merdivenin her ba-
samağınahırsla "kabul" diyen-
ler. onlan geçip de son basama-
ğa çıkan Erbakan'a neden şaşıyorlar,
anlaşılamaz. Tansu Çiller'in de Me-
sut Vılmaz'ın da sivasal çizgisıni iz-
ledikleri partilerinin geçmişı bu ba-
samaklann nasıl çıkıldığının tarihıdir.
Refah Partisi'ni de Erbakan Hoca'y ı
daburalaraonlargetirmişlerdir. "Re-
fah Partisi şunları yapacak" dedikle-
ri herşeyı onlaryıllar boyunca yap-
mışlardır. Refah Partisi'nin çok faz-
la yapacak şeyı de kalmamıştır. Son
adım "din devletini kurmak"tır kı
Refah Partisi'nin de -şimdılik- böy-
le bir niyetı olmayacaktır. Belki ile-
ride de böyle bir niyet göstermeyecek.
ama bu niyetı gerçekleştirmek isteyen-
lerin neler yapacağı da sonradan or-
taya çıkacaktır.
Atı verdiniz. Üsküdar geçildi. ba-
kalım volculuk nereve'
1