Katalog

S/VFA CUMHURİYET 29 MAYIS 1996 ÇARŞAMBA HABERLER ÖlP'ye bombaya protesto • stanbul Haber Servisi- Bir^rup ÖDP'li. Özgürlük ve >ayanışma Partisi'nin Matepe llçe Binası'na bonba konulmasını kındılar. Maltepe îlçe Birusı öniinde dün toplanan ÖCP'liler davul ve zurna eşli;inde haJay çekerek olavı protesto ettiler. MKES'te Türk ağrlığı • ANKARA (Cumhuriyet Bünsu)-Türk Ha\a Kuv.etleri'ne bağlı F-16 savaj uçaklannın elektronik harp sistemlerini üreten "Mkrodalga Elektronik Sisttmler Sanayi ve Ticaret A.Ş'deki(MİKES), hisse dağıımının yüzde 51 orannda Türk ağirlıkli hale geldği bildirildi. Gönensay'dan uyarı • ANKARA (Cumhuriyet Bür»su)-Dışişleri Şehıtİeri Anrra Günü'nde Cebeci AsriMezarlıgı'nda bir konışma yapan Dışişleri Bakinı Emre Gönensay. "terore destek veren ve terörbağımlısı" olan ülkelere çağrıda bulunarak. "Görü dönmüş terörist çetekrin suçlarına alet olmayın" dedi. Kütüphaneciler Derneği • Haber Merkeri - Türk Kütüphaneciler Dernegi Istaroul Şubesi'nin 27 Mayıs günü yapılan Genel Kuruiu'nda yeni yönetim belirlendi. Yapılan oylama sonunda yönetim Kurulu'na Omit Konya. Mesut Yalvaç, Ayla Tüfekçibaşı, Selçuk Süzmetaş ve Sönmez Çelik seçiicji. Denetim Kurulu üyeliklerine ise Aykut Ankan. Selçuk Hünerli \e Özlem Tarak getirildi. DHKP-C davası • \1ANİSA(AA)- Manisa'da geçen yıl aralık ayında yakalanan ve "gözaltında işkence gördüklerini" öne süren 16 sanık hakkında, Izmir DGM'de devam eden davanın yanı sıra Sulh Ceza Mahkemesi'nde başka bir suçtan açılan davaya dün başlandı. Manisa Sulh Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuksuz 9 sanıktan Jale Kurt. Ö.Z. (17). S.T. (17). F.A. (17). E.K. (I7)katılırken4"ü gelmedi. Halen Buca Cezaev i'nde tutuklu bulunan 7 sanık ise avukatlan aracılığıyla ifade \ermeyi reddettiklerini bildirerek duruşmaya katılmadılar. Öğrenci olayfarı • BURSA (AA)- Bursa'da bazı siyasi parti. dernek ve sendika temsilcileri. geçen hafta üludağ Üniversitesi'nden öğrenci taşıyan otobüse yapılan saldınyla ilgili olarak Vali Orhan Taşanlar'ı ziyaret etti. ÖDP Bursa tl Başkanı Ferruh Yılmaz. görüşmeden sonra yaptığı açıklamada, son günlerde üniversitedeki olaylann. yeterli önlem alınmamasından kaynaklandığını söyledi. Güvenlikgüçlerinin "çifte standart" uyguladığını öne süren Yılmaz. validen olaylann çözümlenmesii konusunda yardım istediklerini belirtti. Ayaz'a ret • AıNKARA (AA) - Ankara 6. Asliye Hukuk Mahkemesi. eski Milli Eğitim Bakanı Nevzat Ayaz'ın. "'yolsuzluk yapmakla suçlandığı" gerekçesiyle eski Kocaeli Milletvekili Ismail Amasyalı. ANKA Ajansı ve Posta gazetesi hakkında açtığı 1 milyar liralık tazminat davasını reddetti. Erozyonu önlemek de vatanumzı savunmaktır. T.EJVLA. Türkiye Erozyonla Mücadele. Ağaçlandırma ve Doğal Varlıklan Koruma Vakfı Nüfus cüzdanımı. sigorta kartımı ve bankamatik kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. Cengız GÜRLER DYP lideri, çoğunluk hükümeti olmazsa seçimin gündeme geleceğini belirtti Çifler: Gensoru vereceğiz Türkiye Diyanet Vakfı • Bakırköy beledi- ye başkan adayı Gürel Soylu ile se- çim turu yapan DYP lideri Çiller, Başbakan Yıl- maz'ın istifa etme- diğini anımsatarak. "Biz de o zaman Meclis gereğini ya- par dedik" dedi. İstanbul Haber Ser\ isi - DYP Genel Başkanı Tan- su Çiller. Başbakan Mesut Yılmaz'ın "DYP. RP ile hükümet kuracağını açık- lamadan başbakanlıktan istifa etmem" şeklindeki açıklamasını yanıtladı \e "Bunu tamamen ınun ad- dederim" dedi. Çiller. ANAYOL hükümetinin devam etmeyeceğini. bir- kaç gün içın'de Mechs'e gensoru sunacak- larını belirterek "Çoğunluk hükümeti, ol- mazsa seçim gündeme gelir" dedi. DYP Genel Başkanı Tansu Çiller dün DYP'nin Bakırköy beledıve başkan adayı Gürel Sovlu ile seçim turu vaptı. Çiller. ön- ce Yedikule'dekı Ermeni Hastanesi'ni ziya- ret etti. Hastanenin yönetim kurulu başka- nı Pilo Atan tarafından kendisine plaket ve- Çiller, Ataköv Kültür Koleji Konferans Salonu'da hanımlant hifap etti. Çiller konuşmasından sonra davul zurna eşltgin- de 300 metre ileride bulunan Atrium ahşveriş merkezine yüriiv erek gitti. DSP İstanbul Milletv ekili Ahmet Tan ıseÇill otobüsünün önünde >aptığı konuşmada, "Eskortla seçim yapma, halka in" dedi. (Fotoğraflar: UĞUR GÜNYÜZ) yışı ortaya çıkar. Bu hüküme- tin kurulmasında ise bütün partiler göre\ alacaktır. Bu sadece bizim mesuliyetimizde olan bir şey değildir. Ama biz icraatyapan bir çoğunluk hü- kümeti kurulması için gerek- li olan bir takım şeyleri yapa- cağız" Tansu Çiller. bir çoğunluk hükümetinin kurulamaması halinde de "Yeniden seçim konusu gündeme gefecektir" lodı. Başbakan Yılmaz'ın örtü- 1ü ödeneğe ilişkin üç bürok- rartan her türlü bilgiy i edindi- ğine ilişkin açıklamalan da yanıtla>an Çiller. adı geçen bürokratlann açıklamalannın bir örneğini de kendisine gönderdiklerini. iddiaların doğru olmadığını savundu. de300 metre ileride bulunan Atrium ahşveriş merkezine vürü\erek gitti. DSP İstanbul Milletvekili Ahmet Tan iseÇiller'in Ta n ju Cl ".e ,r - S a 2''t k B a k a T ~ -• " - - -•*- -•••- nı Vıldınm Aktuna. istanbul Milletvekili Hayri Kozakçı- Tansu Çiller, DYP'li bakanlann yeni hü- oğlu ve DYP'nin Bakırköy beledive başkan kümet kuruluncaya kadar görevlerinin ba- adayı Gürel Soylu ile birlikte Ba'kırköy'de şında kalacaklannı belirtirken "RP ile ko- yaklaşık dört saat süren bir seçim turu yap- alisyon yapacak mısınız" sorusunu ise şöy- le yanıtladı: "Bizim bu konudaki tavrımızı kim sö> lü- yorbilmiyorum. Bu hükümet devam etme- yecek. Orta>a çıkan budur. .\ leclis buna ka- rar vermiş konumda gözükmektedir. On- dan sonra neolur? Çoğunluk hükümeti ara- rilen Çiller. aazetecilerın sorularını yanıt- ladı. DYP Genel Başkanı Çiller. önümüzdeki bırkaç gün içinde Meclis'e gensoru suna- caklarını söyledi. Koalisyonun büyük par- tisi olan DYP'nin hükümetten desteğini çekmesine karşın Başbakan Mesut Yıl- maz"ın istifa etmediğini anımsatan Çiller. "Biz de o zaman Meclis gereğini yapar de- dik" dive konuştu. tı. Bakırköy Devlet Hastanesi önünde bir konuşma yapan Çiller. daha sonra Ataköy Kültür Koleji'nde partili kadınlarla sohbet etti. DYP Genel Başkanı. Atrium Çarşı- sı'ndaki esnaf ziyaretinin ardından. Ata- köy Cumhuriyet Lisesi'nde özürlü sporcu- lara tekerlekli sandalve hedive etti. DİSK Cenel Başkanı Rıdvan Budak 'Krizin çözümü erken seçim' İstanbul Haber Senisi-DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak. Türkiye'nin her açıdan tam bir kaos içinde olduğunu belirterek "Hükümet krizini çözmek için yapılacak tek şey, demokratik bir seçim yasasının ardından seçime gitmek" dedi. DİSK Genışletilmiş Başkanlar Kurulu. Ören Abdullah Baştiirk Eğitim \e Dinlenme Tesisleri'nde dün de çalışmalannı sürdürdü. Bugün çalışmalannı tamamlayacak olan DİSK Başkanlar Kurulu'nda. kazanılmış haklann korunması için mücadelenin güçlendirilmesınin yanı sıra sendikalarla ve diğer işçi konfederasyonlanyla birlikte mücadele ve belirlenen sendikal politikaların uygulanabilmesinin olanaklannın tartışıldığı bildirildi. Ören toplantısında ilk üiiıı söz alan DİSK Genel Başkanı Rıd\an Budak. Türkive toplumunun iktıdar üzerindeki kısırçekişmeler. a\\uka çıkmış yolsuzluklar ve suüstiınaller arasında nereye bakacağını şaşırdığını söyledi. Ülkede ekonominin bunahm içinde • Türkiye'nin her açıdan kaos içinde olduğunu belirten Rıdvan Budak, 'Sermaye her türlü olanağı kullanarak sendikal örgütlenmenin çözülmesi, hak ve özgürlüklerin biraz daha budanması için bastınyor' dedi. olduğunu. işçiler \e tüm emekçi kesimlerin yoksulluk kıskacında yaşam mücadelesi verdiğini vurgulayan Budak. "Sermaye her türlü olanağı kullanarak sendikal örgütlenmenin çözülmesi, hak ve özgürlüklerin biraz daha budanması için bastınyor"dedi. Hızla yükselen sağın. ırkçısı ve şerıatçisiyla toplumsal gelişmenin önünde bü\ ük bir engel oluşturduğunu vurgula>an DİSK Genel Başkanı şöyle konuştu: "Aslında bunlann hiçbiri şaşırtıcı değil. Sandıgı halktan kaçırarak yapılan bir seçimden başka bir sonuç çıkması düşünülemez. Bu parlamento. anti demokratik bir seçim yasasıyla seçilmiş, liderierin tavin ettiği milletvekillerinden oluşuyor. Krizi çözmek için >apılacak şey belli. Derhal demokratik bir seçim yasası hazıriamak \Q eşit, adil bir propaganda döneminden sonra seçime gitmek. Bu seçim yasası, halkın gerçek tercihlcrini \ansıtmasına, millervekillerini gerçekten seçebilmesine olanak \ernielklir." Devlet Bakanı Ali Talip Özdemir 'Ulke, gençlerden umutlu' İstanbul Haber Servisi - De\ let Bakanı Ali Talip Özdemir. bugün Türkiye de en çok ihtıyaç duyduğumuz konulann başında egitimin geldiğinı belirtti. Özdemir. "Ûlke, gençlerden çok şe> beküyor* 1 dedi Ali Talip Özdemir. dün Bakırköy'deki Özel Yeni Dünya Koleji"nin bahçesinde yaptırılan Atatürk büstünün açılış törenine katıldı. Törende yaptığı konuşmada. ulusça barışçt bir millet olduğumuzu belirten Özdemir. "Ama, bu demek değildir ki komşulanmıza taviz veririz: ülkemizin bağınısı/.lığını. geleceğini ipotek altina alırız. Her zaman komşulanmıza karşı saygı içindeyiz, sulh içindeyiz. Ama, bizim milli menfaatlarımıza, toprak bütünlüğümüze, karasulanmıza dönüp baktıkları zaman. Türkiye Cumhuri>eti detleti olarak onu her zaman korumaya hazınz 1 " diye konuştu ANAP Bakırköy belediye Başkan adayı Ahmet Bahadırlı'nın da katıldığı törende. Atatürk büstü \e kaidesinin • Bakırköy'deki Özel Yeni Dünya Koleji'nin bahçesinde yaptınlan Atatürk büstünün açıhşına katılan Devlet Bakanı Ali Talip Özdemir, 'Biz her zaman komşulanmıza karşı saygı içindeyiz. sulh içindeyiz.' diye konuştu. açılışını Devlet Bakanı Ali Talip Özdemir gerçekle^tirdi. Atatürk büstünün. Yıldız Universitesi öğretim üyelerinden heykeltıraş Prof. Dr. Hüseyin Gezer. kaide mimansinin de a>nı üni\ersiteden Prof. Dr. İsmet Âğamlmaz ile Dr. Erkan Avlar tarafından gerçekleştirildıği \e vaklaşık 500 mil\on liraya mal olduğu bildirildi. Özdemir. ayrıca. dün ölen Bakırköy Belediye Tiyatrolan Müdürü Turan Tuzcu için Atakö> \unus Emre Külfür Merkezi önünde düzenlenen cenaze törenine katıldı. Tuzcu'nun eşi Demet Tuzcu ve vakınlarına başsağlığı dıleğinde bulunan Özdemir. "Turan Tuzcu. bir kültür ve sanat elçisi olarak gönüllü çahşıyordu" dedi. Özdemir. Tuzcu'nun gerıde kalan eşı ve kızının hayatlannı idame ettirmeleri için elinden geleni yapacağını sövîedi. Turan Tuzcu'nun cenazesinin bugün Ankara Kocatepe Camii'nde kılınan ikindı namazından sonra, Karşıvaka Mezarlığı'nda toprağa \enleceği belirtildi. Bakırköy belediye başkan adayı Başaran, sorunlan çözmeyi vaat ettiklerini söyledi DSP'den 'siyasette temizlik' çabşması JSOYL.2 DSP'liler, "Siyasette Temizlik Bakırköy'de Başlavacak" sloganı eş- liğinde dün Özgürlük Meydamnı temsili olarak süpürdü. • Demokratik Sol Parti adayı Mehmet Başaran "Bakırköy'de astığımız ilanlarımız belediyece yerlerinden indiriliyor. Bu ANAP adayı Bahadırlı'nın bizden ne kadar korktuğunun ifadesidir" dedi. İstanbul Haber Senisi - DSP. Bakırköy'de "siyasette temizlik" çalışmalanna başladı. Belediyelerin bugüne kadar halka hizmet götürmediğini belirten DSP Bakırköy belediye başkan adayı Mehmet Başaran. "Amacımız belediyede hizmet >ermeyen. halkın karşısına çıkmaktan korkan insanları süpürmek" diye konuştu. Başaran ayrıca, ANAP adayı Ahmet Bahadırlı'nın güdümlü başkan olduğunu savundu. 2 haziranda yapılacak olan Bakırköy Belediye Başkanlığı seçim çalışmalannı yürüten DSP Bakırköy ilçe örgütü. dün Özgürlük Meydanı'nda "Sivasette Temizlik Bakırköv'de Başlayacak" sloganı eşliğinde meydanı temsili olarak süpürdü. Etkinlik sırasında konuşan Mehmet Başaran. Bakırköy'ün bugüne kadar hizmet görmediğirü vurgulayarak "Biz Bakırköylülerin sorunlannı çözmeyi vaat edivoruz" dedi. 3 hazirandan itibaren Bakırköy "ü dürüstçe v e hakça idare etmeye başlayacaklannı belirten Başaran "Ne yazık ki Bakırköv 'de astığımız ilanlanmı/ asıldığından yanm saat sonra belediyece yerlerinden indirili>or. Bu. ANAP adayı Ahmet Bahadıriı'nın bizden ne kadar korktuğunun ifadesidir. Ama 2 haziranda halk bunun cevabını venecektir'* dive konuştu. ANAP adayı Bahadırlf nın >apacağı başkanlığın da "güdümlü başkanlık" olacağını savunan Başaran. şöyle devam etti: "Başkalarının güdümüyle başkanlık söz konusu olamaz. Ali Talip Özdemir de başkalannın güdümü} le Bakırköy'e başkan olmuştu. Ankara'ya da başkalannın güdümüyle gitti. Şimdi bile Bakırkriv 'den kendini kurtaramadı. Her yerde Ben seçileceğım' diyor. Herhalde Bahadırb Bakırköy'e başkan seçilirse Ali Talip Özdemir'in çantasını taşıyacak. Özdemir hiç merak etmesin. 3 haziranda ba\ ulunu toplayıp .Ankara'ya göndereceğiz." Mehmet Başaran'ın sivasette temizlik çalışmalanna DSP'lilerin yanı sıra bazı DSP millet\ekilleri de katıldı. GöRÜŞ/Av. ERGİN CİNMEN Hukuk Devletini Zaptiye Kafasıyla Kuramazsmız... Başbakan Mesut Yılmaz'tn. YaşarKemal'in İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi'nce mah- kûm edilmesinden sonra Mec- lis kürsüsünden yaptığı konuş- mayı hatırlıyorum. Şöyle demiş- ti: "Bizim işimiz YaşarKemal gi- bi insanları mahkûm etmek de- ğil, tam tersıne, onların düşün- celerini daha rahat açıklaması- nı sağlamak olmalıdır..." Aslında Başbakan Yılmaz, bu sözleriyle ülkenin gelişmesinin tek yolunun hukuk devletinin kurulmasından geçtiğini söyle- mek istemişti. Hükümet progra- mına bakıyorsunuz. hukuk dev- letinin kurulmasının en etkin yo- lunun dürüst, süratlı ve adil yar- gıdan geçtiğinin belirtildiğini gö- rüyorsunuz. Amaaynı başbakanın bakan- larına bakıyorsunuz ve bu söz- lerin ne kadar içtenlikten uzak olduğunu görüyorsunuz. Çünkü aynı başbakan bu kez çekirdek- ten yetişmiş bir polisi Adalet Ba- kanlığı'na getiriyor. Bu şahıs ay- nı zamanda Hâkimler ve Savcı- lar Yüksek Kurulu Başkanı olu- yor. Bu da yetmiyor. bu görev- lerinin yasal sonucu olarak avu- katlann örgütü olan baroların vesayet makamına kuruluyor. Yani şimdi, biz avukatlann vesa- yet makamının başında Meh- met Ağar oturuyor. Bu yazıda Mehmet Ağar'ın ki- şiliği tartışılmıyor. Tartışılan ko- nu, yargının ve baroların tepesi- ne getirilen kişinin, bugüne ka- dar yaptığı görevler nedeniyle hukuka ve yaşama bakış alış- kanlıklannın yargıya ve hukuk devletine nelere mal olacağıdır? Bir önceki cümlenin sonuna konulan "soru imi" dilbilımi ku- ralları nedeniyledir. Aslında bun- dan sonra ne olacağı gün gibi açıktır. Mehmet Ağar gibi bir Adalet Bakanı'ndan hukuk dev- letinin gereklerinin yerine getiril- mesini talep etmek mümkün değildir. Çünkü onun tüm yaşa- mı Türkiye gibi bir ülkenin polis teşkilatının başında geçmiştir. Ve Türkiye yargısız infazlann, gözaltında kayıplann, düşünce düşmanlarının bircennetidir. Bu cennetin müsebbipleri de belli- dir. Müsebbiplerinin ideolojisi- nin adı ise "zaptiye kafası"d\r. Zaptiye kafasının son icraatı, Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevki- fevleri Genel Müdürlüğü'nce 8.5.1996 günlü cumhuriyet başsavcılıklarına yazılmış olan yazıda saklı: Yazıda Türkiye'nin "Alkadras"\ Eskişehir Özel Tip Kapalı Cezaevi'nin 150 kişilik kapalı tutukevine dönüştüğü ve yeniden açıld/ğı belirtiliyor. Eskişehir Cezaevi insanlık dı- şı standartlar gözetilerek inşa edilmiş ve daha sonra "zaptiye hizmetine"derhal kapatıimıştır. Çünkü Türkiye böyle bir yapıyı kaldıramazdı... Tutuklu ve hü- kümlülere kapı altından yemek verildiği, inşasının tutuklu ve hü- kümlülerinin gardiyan yüzü gör- mesine dahı engel bir şekilde yapıldığı bu yeri bir siyasi irade açmıştı. Yerine gelen siyasi ira- de burasını kapadı. Burayı yeni- den açmak. olsa olsa eski bir polis memuruna düşerdi. Evet, eski polis memuru yeni Adalet Bakanı her türlü sorumluluğu göz önüne alarak "Türkiye'nin Alkadrası"m açtı. Açmakla da kalmadı. saat- lerce uzaklıkta yargılamaları sü- ren DGM tutuklulannın derhal buraya gönderilmeleri için ge- rekli emri verdi. Şimdi, istanbul DGM'de yargılanan ve hukuka göre masum sayılan insanlar, yüzlerce kilometre uzaklıkta, in- sanlık dışı koşullarda bulundu- ruluyorlar. Bayrampaşa Ceza- evi'nden getirilmeleri istanbul koşullarında bile zor olan bu in- sanlar, şimdi yüzlerce kilometre uzaklıktaki Eskişehir Ceza- evi'den getirilmek (!) daha doğ- rusu getirilememek (!) zorunda kalacak. Akla mantığa aykırı bu emir, istanbul DGM'de yapılacak yar- gılamaları felç etmek için çıka- rılmıştır. Bunun aksinin kabulü mümkün değildir. Adalet Ba- kanlığı bundan sonraki görevle- rini de bu şekilde ifa edecekse, bilinsin ki savunma görevini her hal ve şartta yerine getirmeye yeminli olan avukatlar ve onla- nn mesleki örgütleri olan baro- lar buna izin vermeyeceklerdir. Hukuk devleti ülküsü, zaptiye zihniyetini mutlaka yenecektir. Çünkü tarihin tekerleğini geriye çevirmeye çalışmak yalnızca ham bir hayaldir. 'Eğitim düzeyi yükseldikçe dini inanç sorgulanıyor' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Eğıtım veöğretım düzeyi v ük.seldikçe. gençle- rin dinı inançları sorgulaya- rak değişık sorular sormaya başladıkları belirtildi. Ankara Lni\ersitesı lla- hiyat Fakültesi öğretim üve- si Prof. Dr. Münir Koştaş ta- rafından vapılan veTürkıve Diyanet \'akfı tarafından yayımlanan "L niversiteOğ- rencilerinin Dine Bakışı" adlı araştırmada. ülkenin değişik bölgelerinden gele- rek Ankara ve Gazı üniver- sitelerinde öğrenim gören öğrencilerden oluşan birör- nekleme grubuna sorular vöneltildi. "Egitimin,dinii- nanç konusunda daha ras- \onel duşünme>e ittiği" v ıır- gulanan araştırmada. "Tür- kiye''nin, vapısal olarak laik birtoplum olmasına karşın, kişisel şuur vönünden laik olmadığı. bu bakımdan sos- \al dav ranışlaria ilgili alan- lann tamamında laikleşme- nin aynı oranda gerçekleş- mediği"' belirtildi. Araştırmada. politika ve ekonomide laiklığin gıde- rek yerleştiği. ancak ev lilık ve eğitim gibi alanlarda di- nin etkili olmaya devam et- tiğı belirtildi. Sosyo-ekono- mık durum. yaş ve cinsıye- te bağlı olarak dini yaşayış- ta farklılaşınalar oİduğuna işjşret edilen araştırmada. "Clkemizde meydana gelen sosyo-politik \e sos>o-kültü- rel değişmelere karşın, ülke- miz gençliğinin kişilik prob- lemlerini çözmede. sos>al dav ranışlarını şekillendir- mede, din hâlâ önemini ko- ruvan bir faktördür" denil- dı." ^ini sorguluyoriar' Eğitim ve öğretim durıı- munun dini yaşayış üzerin- deki etkisine işaret edilen araştırmada. "Kişilere yeni bakış açılan ve değeıiere açılma olanağı veren eğitim ve öğretim, onlan gelenek- sel dini inançlar, pratikler *e değeıier konulannda daha rasvnnel düşünmeye, deği- şik sorular sormava. bazen de şüphe du> mava \ e bunla- ra bağlı olarak da ilgisiz kal- mava itmektedir" buigusu- na yer verildi. Araştırmada, öğrencıle- nn Islamdininin gelişme ve kalkınmaya engel olmadığı- nı düşündüğü. ancak Islam ülkelennın teknoloji ve ge- lişmişlik yönünden istenen düzevde olmayışının ^üphe uvandırdığı kaydedildi. Araştırmanın "sonuç" Mersin bölümünde de "De\ letin di- ni inançlara göre > önetilme- si yerine, kişilere dini inanç ve kanaatleri doğrultusun- da yaşavabilme imkânı ve- rilmesini demokratik haya- hn gereği olarak gören ög- rencilerin çoğunlukta oldu- ğu gözlenmiştir" denildı. 5 seçenek oluşruruldu Araştırmada. Allah'a i- nanç konusunda "Kesin i- nanç. müdahaleci olmayan Allah inancı. proMemİi i- nanç, inançsız. ilgisiz ve i- nanç aleyhtan" olmak üze- re 5 seçenek oluşturuldu. Problemli inanç. "Allah'ın \arfığına ve birliğine inan- makla birlikte. çözmekte güçlük çektiğim hususlar var" ifadeleriyle tanımla- nırken müdahaleci olmayan Allah inancı da "Allah'a inanıvomnı. fakat olanlara müdahale ettiğine inanmı- vorum" bıçimınde tanım- landı. Araştırma sonucunda. iimversite öğrencilerinin vüzde 84"ünün Allah'a inandığı. yüzde I6'sının da ılgisiz. inançsız ve inanç alevhtan olduğu ortav a çık- tı. lslamın 5 şartı arasında yer aian namazın. zamanın sınırlı oluşu ve yenn uygun olmayışı gibi nedenlerleye- rine getirilemediği. oruca daha fazla rjğbet olduğu. araştınnanın bulguları ara- binda yer aldı. Araştırma sonuçlarına göre öğrencilerin yüzde 48'i hiç namaz kılmazken vüzde 6 2'sı düzenli olarak namaz kılıvor. Eğitimdüze- v i ile namaz kılma arasında ilişkıyede işaret edilen araş- tırmada. okula gitmeyenle- nn 5 vakıt namaz kılma ora- nının vüzde 56.3 e kadar yiik^eldigı vurgulandı. Araştırmada. üniversite gençliğinin yüzde 64'ünün politıkacılann dindarolup olmadığına bakmaksızın oy verdıgi belırlenirken vüzde 22.4'ünün inanç öl- çütünü dikkate aldığı sap- tandı. Öğrencilerin yüzde 54"iinün dini nikâh kıydır- manın gerekliliğine inan- dığının belırtildiği araştır- nıada. yüzde 35'inin de bu- nun gerekli olmadığına inandığı belirlendi. Araştırmava katılan öğ- rencilerin vüzde 76'sı do- ğum kontrolünün gerekli olduğunu. yüzde lO'u ise bunun doğru olmadığını sövlediei bildirildi. Yükseköğretim yasa taslağma tepki ADANA (Cumhuri\et Günej İlleri Bürosu) - Öğ- retim Elemanları Sendikası Mersin Şubesi. Yükseköğ- retim Kurulu (YÖK) Baş- kanlığı tarafından hazırla- nan "2547 Sayıh Yükseköğ- retim Kanunu'nda Değişik- lik \apılması Hakkında Ka- nun Taslağı"nın. zaten de- mokratik olmayan yasayı daha antı-demokratik hale getirdiğini belirterek tepki gösterdi. Sendika tarafından yapı- lan açıklamada. Cumhur- başkanlığı'na sunulan tas- lağın "hazırlanış biçimi ve özü bakımından hiç de de- mokratik olmayan taslağın mevcut yasavı daha da anti- demokratik- leştirdiği" belirtilerek şöyle denil- di: "Bunun yanında tas- lak. ülkemiz gündeminde bulunan 'de- mokratikleş- me" \aatleri- aksine. • Öğretim Elemanları Sendikası Mersin Şubesi'nin açıklamasında taslağın. demokratik olmayan yasayı daha da anti-demokratik hale getirdiği öne sürüldü. nın başta YOk olmak üzere üniversitelerde vönetimin her kademesini aşın bir bi- çimde merkezi>etçi hale ge- tirerek katıhmcılık ve özerk- lik ilkelerini tümden orta- dan kaldırmakta ve yok sav- maktadır." Açıklamada. şu görüşle- re yer verildi: "Variıklannın her ba- kımdan son derece zararlı olduğu yaşanarak görülen ve etkinlik alanlan daha da genişletilmek istenen vakıf üniversiteleri. giderek arttı- nlan kafkı paylanvla egiti- min devlet dışında ve tama- men özel kesimlere terk edi- len anlayışı yerieştirilmeve çalışılmaktadır. Bu anlavış, sosyal devletve eğitimdefı r- sat eşitliği. çağdaş eğitim \e bilimin gerektirdiği en temel insan haklan arasında savı- lan ilkelere de avkındır." Yasa taslağında. edılgen toplum yaratma anlayışının uzantısı olarak öğretim üye- lığinin meslek olmaktan çı- kanlması çabalan bulundu- ğunu. son yıllarda ekono- mik açıdan yıpratılan say- gınlığının tümü\le yok edılmesinin hedeflendiğini ilen süren sendika. açıkla- masını şöyle sürdürdü: "t'niversitelerimizin ve eğitim kurumlanmızın de- ğişen dünya v e ülke koşulla- nna bağlı olarak toplumun ekonomik. sosyal, kültürel ve teknolojik gereksinim ve gelişmesinde vol gösterici ve destek olma işlevinin yönte- mi bu değildir. tzlenen yön- temle üniver- sitelerin bilim kurumlan ol- duğu adeta unutulmakta, bilimsel özerklikve bi- limin bağim- sızlığı gibi en temel kav- ramlar dahi göz ardı edil- mektedir. Bu ve çoğaltılabi- lecek benzer nedenlerle bu taslağı kabul edilemez bulu- yor, akademik özgürlük, özerklik ve demokratik yö- netimi yaşama geçiren bir üniversite talebimiz doğrul- tusunda. \ ÖK kaldınlarak hiyerarşik -belirleyici. dü- zenlevici- gözetleyici bir "üst" kurul anlayışının ter- sine, görevi yükseköğretimi planlamak olan, devlet üni- v ersitelerinden seçilerek ge- len temsilcilerin oluşlurdu- ğu bir "üniversıteler kuru- lu" kurulmasını. söz konu- su taslağın birçok maddesi- nin, tüm üniversiteler çab- şanlannın demokratik vön- tem ve usullerle görüşleri alınarak veniden düzenlen- nıesini ve bu konuda gerek- li etkin girişimlerin gerçek- leştirilmesini bekliyorıu."