Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
13 MAYIS 1996 PA2ARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOMÎ
KİGEM yetkisini kötüye kullandığı gerekçesiyle Özelleştirme İdaresi hakkında suç duyurusunda bulunacak
EBK özelleştirmesi mahkeme yolımda
TAHSİN AKÇA
Özelleştirme amacına
a\kırı sonuçlann ortaya
çıktığı Et \e BaJık Kuru-
mu (EBK) kombinalan
> enıden da\ a konusu olu-
yor
Urelımı. ıstıhdamı ve
venmlılığı arttırmak ge-
rekçesıy le değennın çok
altında ozel sektore dev-
redılen EBK ve aıt 12
kombinadan 10'undaure-
tımın durma noktasına
gelnıesi nedenıyle Kamu
fşletmelennı Geh^tırme
Merkezı(KlGEM) Ozel-
leştırme İdaresi Başkanlı-
ğı (01B)ale\hıne suç du-
yurusunda bulunacak
Ozelleştırılen 12 kom-
bınada 1995 temmuzun-
dan bu \ana uretımın 34
bın 185 tondan
7
3 tona. çalışan savısı-
nın ıse 927 ışçıden 111 ışçıye genledı-
ğı EBK ozelle^tınlmesının gerçek >u-
zu gorundu
De\ letın vaklaşık 3 5 tnlyon lıra za-
rar ettığı EBK dekı ozellestırmenın
uretıme 3 yıl sureyle devam edılmesı
aynca ıstıhdamın arrtınlması şartıvla
gerçekle^tınldığını ka\deden KİGEM
SATILAN ET-BALIK KOMBİNALARI VE CERÇEK DEĞERLERİ
Kombma
Adı
Afyon
Agn
Bayburt
Elazıg
Erzıncan
Kastamonu
Malatya
Amasya
Şanlıurfa
Tatvan
Toplam
Alıcı
Ozerter Holdıng
AqnEtSan AŞ
NurtadAŞ
EI-EtAŞ
Erzıncan Pan Ek Koop
Etsan Ortak Gınşımı
Cuma Yiqıt
Amasya Pancar 8
Dem-Et Tesıslen A Ş
EtsanTic AŞ
-
Satlan
alan
170 521
187432
386625
46410
96664
400507
361300
116 903
79 765
154262
2.000.389
Satlan
kapalı
alan (m
2
)
8 950
15 007
22 769
7453
12 975
12 950
14 738
6200
14 996
116.040
1992de
bıçılen bedel
(mılyar)
611
45 4
585
55 6
41
639
464
552
32 8
37 6
460.6
Satş
sjrasında olması
gereken bedel
(1995) (mılyar)
3913
2907
374 6
3561
262
4092
2971
3535
210
2408
2.950
Satş
fiyatj
(mılyar)
50
25
23
40
30
31
37
28
19
283
Devletın
ustiendıgı
ıhbar+kıdem
tazmınat (mılyar)
25 8
28 8
12 3
315
-
24 8
25"
454
141
25"
2341
Devletın
elde ettığı
kazanç
(mılyar)
242
-38
10 7
85
-
52
53
-84
139
-6 7
48.9
Devteton
zaran
(mılyar)
3671
294 5
363 9
3476
404
2918
3619
190 7
247 5
2.869
Genel Sekreten Ilter Ertuğrul bu s,ar-
ta uvulmamaM halınde sadeoe satı> be-
delının vuzde 10 uoranındakı vıllıkce-
za ıleyetınılmeMnın OİB açiMndan \et-
kının kotuye kullanılması anlamına
geldığını soyledı
Uretınıın durdurulmaMnın satıs,ın ıp-
talını gereklirdığıne dıkkar çeken Er-
tuğrul "Soz konusu gelişmelerin ha>-
vancılığa etkisi duşunulduğunde karşı-
lığı > uzde I O'luk ceza olamaz. Onümuz-
deki gunlerde ihtar çektiğimı/ Kars
kombinası ile birliktediğer kombınalar
icjn de idari mahkemeve başvurarak
OİBale> hinesuçduv urusunda bultına-
cağız" dıye konuştu
Oz Gıda-ls Sendıkası ıse EBKde
ozellestırmenın sonuçlarıvla ılgılı ha-
zırladığı raporu. geçen hafta ıçerisinde
başbakanlık ılgılı bakaniıklar sıvası
partı lıderlerı grup baskanvekıllerı,
TBMM Tarım Orman \e Koyışjerı ıle
KİT Komıs\onu ııyesı mılletvckıllerı
ne gonderdı
Satıi! sozle^melerınde uretıın kapa-
sıtesı ılc ılgılı açık bır olçu belırtılme
meMiiın buvuk bırhata olduöunu sov-
le\en Oz Gıda-İş. Sendı-
kaM Genel Sekreterı-
Agah Kafkas ııretımın
dzaimasına **deli dana~
olayının da eklenmesı
nedenıy le besıcılerın zor
durumda olduğunu ıfade
ettı
"Geçen yıl et fiyatı ne
ise bu \ıl da avnı. Ovsa
girdi fıyatlarında bu> uk
artışlaroldu. 'Ozellestır-
meden uretıcı tuketıcı
kârlı çıkacak dendı.
EBK katnunun elindey-
ken kullanabileceğınin
u/erınde ha\\an alabıli-
>ordu. Ovsa ozel sektor
kâr mantığıyla hareket
edi>or. Tanm ve havvan-
cılığı geri plana iten dev-
let. sosyal patlamalara
zemin ha/ıriı\or" dıye
konuşan Kafkas. ozelles,-
tırnıenın bır sati"} ısjemı değıl uretımı.
\enmlılığı veibtıhdamıarttırma vonte-
mı olduğunu vurguladı
Kafkas ayrıcakombınalansatınalan
gırışımcılerın esas amacının yaklaşık 2
mılyonmetrekarelık toplamarsave 116
bın metrekarelık kapalı alanın vaatettı-
ğı rantı elde etmek olduğunu da ıddıa
ettı
C I F TÇ I
D o sru
S\DILLAH ISIMİ
1980 > ılından sonra Turkı>ede cıddı
bırahlak bunalımı ba;>ladı Hukumetler
mıllete \anlis? bılgı \ermekte bır sakın-
ca gormuvor Sıvasette arnaca ula^abıl-
mek ıçın yalan soylemek olagan hale
gelrnış KenanEvren.TurgutOzaL Tan-
su Çiller donemlen "\urgun, soygun.
somuru, ruşvet, yalan-dolan vetalan"
donemı olarak tarıhe geçecek
1
Bu tur çırkın ve karışık isjenn Tansu
Çiller ın ardından sona ereceğını san-
mı>tık Ne>azık kıaldanmı^ız Mesut
\dmaz hukumetı donemınde de "Çil-
ler\ari" uvgulamalar goze çarpıyor'
Bazı bakanlar gerçeklerı halktan sa'kla-
maya çalıs,ıyor
Her çeşıt gorus^ »aygı duyulmalıdır
Orneğın ozeîle^tırmeden vana olanlara
da, kars,ı çıkanlara da kım->enın kızma-
vahakkı oiamaz AncakTurkıye'deba^-
İatılan özelleştirme hareketı tam bır
"vağma dır Devletın ve mılletın ma-
lını bırtakım kesimlere "peşkeş" çek-
mektır Bu tur "gizli amaçlı" bır uy-
gulama. "ekonomi"nıngerekt)rdığı ko-
^ullar ıçınde tartı^ılamaz
Lbtelık bugunekadaryapılanozelleş-
tırmelere golge duşmuştur Satışlarla ıl-
gıh çeşıtlı ıddıalar vardır ve hafızalan-
mızda yer etmıştır
Bu ıddıalar hakkında gerektıgı bıçım-
de soruşturma açılmadığı ıçın nıılyon-
larca ıı^anımızın kafasında olu>an soru-
lar henuz >anıtını bulamamı^tır SEK
EBK'va an bazı kombınaların ve yem
sanayıınınbatiijinday apılan haksızlıklar
halâ unutulnıamı^tır
Ozelleijtırme İdaresi Baskanlığı do-
nemınde en çok tartışma açıimasına ne-
den olan ve devletın mılletın yuz ınıl-
yarlarca lıraiinı reklam adı altında saç-
tıgı ılerı ->uru!en l fuk Söylemez, once
KTPlere iftira kampanyası,..
Özelleştirme
İdaresi
Baskanlığı
dönemınde en
çok tartışma
açıimasına
neden olan \e
de\ letın,
mılletın >uz
mılyarlarca
Iırasını reklam
adı altında
saçtığı ılerı
sürülen Ufuk
Soylemez.
once
mıllervekıllığı
yle sonra dd
bakanlıkla
ödüllendırıldı
mılletvekıllığıvle sonra da bakanlıkla
odullendırılmı^tır Sovlenıez dev letın ve
mılletın yuz mılyarlarca Iırasını. s>adece
bır kesımın çıkarlannı mıllete kabul et-
tırebılmek ıçın harcamı^tır Hem mılle-
tın parasinı çarçuı etmek hem de devle-
tın parası ıle sadece bır kesımın çıkarla-
nnı s,av unmak suçtur Bııgun en onem-
lı bakanlıkbrdan bınnın ba^ında bulunan
Soylemez bu suçu ışlemı>tır
Lstelık ınsanlanınızın buvukçoğun-
luğu, tanmsalKlT lerınsatılmasina kar-
>ıdır Hele bırsureden ben vapıldığı gı-
bı devletın ve mılletın malını bazı çevre-
lere "peşkeş çekme" bn,ımınde Mirdu-
rulen ozelle^tırnıeve 60 mılvona vakın
ınsanımızın tamamına yakmı karşıdır
Mılletın mılyarlarca lırası gene mıl-
letın mallarının çarçur edılebılmesı ıçın
harcanmı^tır Mıllet tek bılgılerle kandı-
nlmak ıstenmıı>tır Sovlemez ve van-
da^ları, bu vuz mılvarlan kendı kesesın-
den kullansaydı hıçbırıınız ağzımızı bı-
le açmazdık
Belkı ele^tınrdık ama suçlamak aklı-
mızın kenarından geçmezdı Reklam
olarak dağıtılan vuz mılvarlarca lıra mıl-
letın parasıdır Bu para uzennde ozelle>-
tırnıeden vanaolanlarkadar kar^ı göru-
^u savunanlann da hakkı vardır
Lstelık reklamlardaÖzelleştirme İda-
resi taratından verılen bılaılerın ve or-
neklenn ı,ugıı gerçek dı^ıdıı Mılletın pa-
rası ıle mıllete gerçek dıs,ı bılgıler sunul-
ıiiu)tur Bırbakıma mılleıaldatılmıştrr
Bızegore Sovlemez vetkılennı a^mı^
bır mılletın parasını bellı bır kesımın çı-
karları dogrultusunda harcamıştır Bu-
nun hesabını v ermelıdır \'ermezse ken-
disinden bu hesap sorulmalıdır'
Geçenlerde butçe ınıızakerelerı sıra-
sında >eker şırketının zarar ettığı ılerı
surulmus,tu Bakan da bakanlık vetkıiı-
lendeoradavdı Hıç kımsesesını çıkar-
madı ve ^eker şırketının zarar etmedığı-
nı soy lemedı Konu kapatıldı ve mıllet-
vekıllennın kafasına ^eker s,ırketı zarar
eden bır kurului olarak verle^tı ^slın-
da ^eker^ırketı zararda değıldı Tam ak-
sıne tam 4 tnlvon sOO mılvar lıra karet-
mıstı Bakan da bakanlık nıensupları da
bu durıımu ıvı bılıvorlardı
Avnı durum Tekelde de vasandı Te-
kel 1995 vılında 116 tnlvon lıra satış ha-
sılatı topladı Net karı da 7 tnlvon 500
mılvar lıravı buldu Buna ragmen Tekel
buy uk olçude zarar edıvormus. gıbı "ver-
gi >ü«Ü7u" olarak ılaıı edıldı \aban-
cı sermave ıle btıtunleşen bır ışadamı-
mız da bır televızvon programında Te-
kel'ı vergisinı odenıemekle suçladı
Tekel ve >eker şırketının dı^ında daha
bırçok Kl F kâredıvor \ma hukumet ve
vetkılıler sureklı zaraı eden bırkaç Kl T ı
halka orııek olarak sunuvor Kar eden-
len dııvurmadıklan gıbı butçede "kara
delık*" olarak gostermeve çalı^ıvorlar
Aınaç bellı Turk balkını KlT'lerden
sogutmak vebunlanozel sektore çok du-
sukfıvatlarlasatabılmek NıtekımSEK
fabnkalan. ozel sektor fırmalarına son
derece du»uk fıyatlarla satıldı Yem sa-
nayıı ıçın vazılanlar, sovlenenler ve sa-
tı^ kararlanmn ıptal edılmesı. henuz mıl-
letın belleğınde
Et-Balık Kurıımıı na izelınce bır tek
Malatya kombınasının hesabını vermek
bıle zordur Malatva'ya gıdıp bır aras,-
tırına yapılsa mılletın malının nasıl çar-
çur edıldıgı gorulecektır 400 ıle ^00
mılyar lıra değerındekı modern koınbı
na 300 tosun parasina satıldı
Malatvalılan dınledığıniız zanıan bır
tek koınbınanın bıle voreyenekadarbu-
yuk katkısı olduğu anlaşılıvor Ama
C ıller hukumetı ve Özelleştirme İdaresi
bu kadar degerlı bır kurulus,u ozel sek-
tore hıbe eder gıbı satıverdı
Eğer özelleştirme vanlılannda ıvı nı-
vetolsaydı kombınavı \1alat\ali uretıcı-
lere satardı Hem uretıcılerın geleceğı
garantı altına alınmış olurdu hem de dev -
let en az 10 kat daha tazla kazanırdı
Işte Turkıve de "özelleştirme" adı al-
tında oynanan ovunun içvuzu bu Trıl-
vonluk kuruluslan ozel sektore uç be^
kuru^a devredebılmek ıçın valan-vanlış
bılgıler verılmesinın nedenı bu
Herkes çarkın ıçınde kendisine du^en
gorevı verıne getırıvor Turgut Ozal,
Tansu Çiller Lfuk Soylemez kendılen-
nedu^engorevlerı vaptılar Sıra \)esut
Yılmaz, ^alım Erez ve Evup Aşık'ta
Aşık. Tekel ı 6 ay ıçındeozelleştıreceğım
dıvctutturdu Demekkı Tekel'ındeba-
>ını vemek ı^tevenler var
Tekel 10 vıldan ben ku^a çevnldığı
haldeTurkıse nın gururkavnağı Goz-
bebegı 1995 vılında 116tnlvon lıra sa-
tıs hasilatı vapmış ve 7 trılvon >(W mıl-
var lıra kazanmış Alım vuınurtkıvaıı ta
v uk Evup Asik. şımdı bu altın v umurt-
lavan tavuğıı vabancı tırmalara "Ben
semeyeceğim... Gel sen ye" demek ıs-
tıvor
1
Yalım Erez de ^eker ^ırketı ıçın
ortaya atılan kaüth valan-dolanlara kar-
51 çıkmadığına gore nıvetı kotu Şeker
^ırketını satacak Şeker s,ırketı de altın
vumurtlavan bırtavuk Amakurtlar ku-
zuvu vemeve karar vennıs
DUNYA EKONOMISINE BAKIŞ/ ERGIN YILDIZOĞLU LONDRA
T
he Economıst dergısı 1992 yılında ya-
yımladığı bır dunya ekonomıs/ ekınde
" 7980 ler kureselleşme yıllanydı 1990 'lar
dunya ekonomısının, bu kureselleşmenın gun-
deme getırdıgı sorunlarla boğuştugu yıllarola-
cak' dıyordu Gerçekten de 1990 lann ılk yan-
sında dunya bırbırı ardına gelen malı krızlerle
sarsıldı Busıness VVeek dergısırun bu hafta ya-
yımladıgı bır araştırmaya dıkkatlıce bakarsak
dunyanın gelecek 10 yılda cıddı bır gıda krızı
ıle karşı karşıya kalacağı anlaşılıyor
Dunya tahıl stoklan, geçen yıllarda yavaş ya-
vaş gerılıyordu Bu sene gerıleme krız boyutu-
na ulaştı 1993 yılı boyunca kuresel tahıl stok-
lan ortalama 75 gunluk tuketıme eşıtken bu se-
ne 45 gunle son 35 yılın en duşuk duzeyıne ın-
mış (Busıness VVeek 20/05/96) Buna paralel
olarak tahıl fıyatları geçen aylarda hızla artma-
ya başladı Ornegın buğdayın kılesı geçen se-
ne 3 5 dolardan bu sene 7 17
dolara yukseldı Ana besın
maddelerı mısır ve soya fasul-
yesı fıyatları da son 4-7 yılın en
yuksek duzeyıne çıktılar Şıka-
go tarım borsasından Jacobs
Morovvrtz'e gore bu fıyat ar-
tışlan 'ılk anda zannedıldığı gı-
bı kotu hava şartlanndan kay-
naklanmıyor Arkalarında guç-
lu bır uluslararası talep var
1990'dan sonra, pıyasa eko-
nomısı altında Rusya nın tahıl
uretımının yuzde 20 genlemış
olması da bır dığer etken
Halen mayalanmakta olan
gıda knzının ortaya çıkmasın-
da 198O'lı yıllardakı gelışmele-
nn, daha doğrusu IMF yapısal
uyum programlarmın buyuk ro-
lu var Bılındığı gıbı 1980 lere
gelışmekte olan ulkeler şıddet-
lı bır borç krızı ıle gırerken,
uluslararası malı sermaye, bu
borçlanma/borç verme ışlem-
lerı surecınde uluslararası
borç pıyasalannı sıkı sıkıya
kontrol edecek şekılde guçle-
nerek gırdı 1970 ler boyunca
malı sermayenın, gelışmekte olan ulkelerı ser-
bestleştırme ve özelleştirme ve dunya ekono-
mısıne açma polıtıkalan da dunya ekonomısı-
nı duzenleyen IMF ve Dunya Bankası gıbı ku-
ruluşlarda hâkım hale gelmıştı Bu kuruluşların
borç krızıne tepkılerı bu ısteklere uygun bır şe-
kılde oluşturulan 'Yapısal Uyum Programları
oldu 1980 lerde bu koşullarda dunya tarımın-
da yenı bır uluslararasılaşma surecı başladı
(Buttel ve Carro Fıgueroa -1993- The ' \en'
Internatıonalızatıon of Agnculture, World De-
velopment Cılt 21 No 7)
Bu yenı' tarım polıtıkalan, artık ulusal tarımın
Küresel Gıda Krizine Doğrumodernızasyonunun aracı degıl uluslararası
sermayenın devrelerının bır aracı halıne gel-
mıştı Borç knzının arkasından uluslararası ban-
kalar, dış tıcaret fınansmanından odemeler
dengesı fınansmanına geçerken IMF gelış-
mekte olan ulkelere eğer borç almaya devam
etmek ıstıyorlarsa ulke pazarını uluslararası re-
kabete açmalarını yerel tarıma verılen destek-
lerı, ıhracata yonlendırerek ıhracatı ve ıhracata
yonelık uretımı teşvık etmelerı gerektığını soy-
luyordu Bu polıtıkaların sonucunda, tarım
urunlerı ıthalatı serbestleştı ve azgelışmış ulke-
lerın tarım ve hayvancılık sektorlen. gelışmış
ulkelerde çok daha yuksek uretkenlıkle ve bu
yuzden ucuza uretılen tarım ve hayvancılık
men oldugu gecekondulara yığıştı Bır toplum-
sal, zaman zaman da (orneğın orta Afrıka'da)
etnık boyutlar alacak bır krız mayalanmaya
başladı Ikıncısı kırdatopraklarboşkaldıgııçın
erozyon dogal dengeyı tahrıp etmeye başladı
Bu gelışme bırçok yerde Afrıka ıvı bır ornektır,
1980'lenn sonunda ve 1990'ların başında go-
rulmemış çapta kuraklıklara ve açlığa buna
bağlı olarak, ıç savaşlarla da koruklenen bu-
yuk goçmen dalgalarına yol açtı Uçuncusu,
ıhracata yonelık olarak desteklenen ve yoğun-
lugu, ozellıkle gubre ve genetık olarak değıştı-
rılmış urun kullanarak arttırılan alanlarda ıse
uretım tumu ıle dunya fıyatlarındakı dalgalan-
malara ve ustelık, 1980 lerde meta kartelierının
urunlerıne açıldı Boylece, oportunıst polıtıka-
cılar Bakın nasıl ucuza besın urunu getırıyo-
ruz dıyerek dışa açılma polıtıkalannı savundu-
lar Bu çokuş devletın tarımdan destegını çek-
mesı yerel olarak tuketılen urunlerı degıl dun-
ya ekonomısınde talebı olan urunlerı teşvık et-
mesı tarımı bırkaç urunde uzmanlaşmaya zor-
laması ıle derınleştı Bırıncısı tanm şehırlere
goç vermeye başladı ancak zaten krız ıçınde
ve ışçı çıkartmakta olan sanayı bu nufusu eme-
medı Devletın altyapı yatırımlarına ayıracak pa-
rası da olmadığı ıçın bu yenı nufus turedı ış-
lere ve son derecede kotu hayat şartlann/n ege-
kırılmasıyla da kısa vadelı kontratların ınsafına
kaldı Bu sektorde uretıcı degıl esas olarak ıh
racatçı ve uluslararası alıcılar buyuk kârlar el-
de ettıler Yerel koylu nufusu ıse yoksulluğun
pençesınden kurtulamadı Bu tur bır kıran kı-
rana ıhracat yarışının ve yoğun uretımın de top-
rağı yorması, ormanları kesılmeye zorlaması
(orneğın Gana da 1980'lerde hemen hemen
tum ormanlar ıhraç edılmek ıçın kesıldı -Le
Monde Dıplomatıque Nısan 1995) ve dogal
dengeyı altust etmesı de bır başka felaket ol-
du Bu yapısal uyum programları yukarıda
ozetledıgım gıbı felaketL/e zemın hazırlarken
programı uygulayan ulkelerın malı durumları
duzelmedı Orneğın IMF, bu ulkelerden Batı
bankalartna, 1984-1990 arasında 715 mılyar
dolar transfer edılmesmı sağlarken en yoksul
ulkelerın borçlan 1980-1994 arasında yuzde
400 arttı Programlan uygulayan ulkelerın top-
lam borcu 1980 de 685 mılyar dolardan 1993 'te
Itrılyon 770 mılyar dolara yukseldı Bu arada
IMF dış tıcaret dengesı bırturlu duzelmeyen bu
ulkelerı sık sık devaluasyona zorladığı ıçın, ta-
hıl ıthal etmek zorunda kalan azgelışmış ulke-
ler de yoksullann ana gıdası olan ekmeğın fı-
yatını sık sık arttırmak zorunda kalıyorlardı So-
nuç ıse sık sık rastlanan ekmek ayaklanmaları
oldu (D. Seddon, Economic Crisis ın North
Africa. UEA Paper No 186), yanı toplumsal ıs-
tıkrardabozuldu Dunyada artık 800 mılyonın-
san açlıgın pençesıne duşmuştu (IDS. Food
Security Unrt Annual Report-1994-1995)
Pekı 70 ulkede 566 program
uygulamasından sonra IMF
uzmanlan bu durumu nasıl de-
ğerlendırıyorlar IMF ye gore
'programları uygulayan ulke-
lerde buyume hızı uygulama-
yanlara gore duşmuştur' (Dıs-
cussıon paper, No: 2 Tem-
muz 1992) MIT den Prof
Dornbusch ıse daha açık soz-
lu "Bu ulkeler, uyum program-
arını uygulayarak buyuk bır
çaba ıle koşmaya çalışırken bır
delıge duştuler' Le Monde
Dipl, age) Dunya Bankası uz-
manlan ıse 'Bu programların
ınsan malıyetının bu kadar
yuksek olacağını duşuneme-
dık' derken IMF Zambia Ra-
poru (1993) "Uyum programı,
gerçekte yoksulluğu arttırmış
olabılır dıyerek yarım ağızla
sorumluluğu kabul edıyordu
Ancak Chnstıan Monitor Fo-
od Report (1995) te ıfade edıl-
dığı gıbı, "Pıyasa ekonomısıne
dogmatık bır şekılde bağlı
olan' bu kurumlar yıne de
'mantıksızca aynı reçetelerı
yazmaya devam edıyorlar
Şımdı yenı bır besın knzının' (IDS, age) eşı-
gınden adım atmak uzereyken 'Bız bu b ne-
den yedık dıyemıyoruz Bılıyoruz kı buaraba-
nın suruculerı, aynı kaldıgı muddetçe bız bu
yollardan geçmeye devam edecegız Ancak
şurası muhakkak kı, bu pıyasa ekonomısı sap-
lantısı ve kureselleşme arzusu dunyayı yenı bır
kuresel felakete doğru goturuyor Ve sıstem
ıkıncı barbarlık donemınde' kendı ağırlıgı al-
tında her gun bıraz daha ezılıyor Kazananlar
daha doğrusu kazandıgım zannedenler de bel-
lı kaybedenler de1
ANKARA PAZARI
YAKUP KEPENEK
Kovulasıcalar
Seçımlerden sonra degıl beş y\\ beş ay bıle geçmeden,
toplum yenıden bır 'sıyasal sıtma ya tutuluyor Sıyasal tı-
kanıklık yenıden ağır bır bunalıma gıdılmekte olduğunun ılk
ışaretlerını venyor Bu olgu, ekonomık ve toplumsal etkıle-
rıyle gıderek buyuyor, pahalılık, ışsızlık ve uretımsızlık ola-
rak toplumun uzerıne ağırlaşarak gelıyor
Geçen haftanın başında Başbakan yaptığı basın toplan-
tısıyla bu gıdışı somut bıçımde demokratıkleşmeden eko-
nomıye tum alanlardakı ağır sorunlara çozum onerılerı ge-
tırmeyerek kanıtladı
Ancak bır başka nokta var Basın toplantısında Başba-
kan'ın "Bu ulkede ne gerılla ne mafya olacaktır' sozlenya
da "Gerılla ve mafyayı kovacagız vurgulaması onemsen-
melıdır Çunku bu anlayış "neden-sonuç" bağlantısı açı-
sından tam anlamıyla bır tutarsızlık orneğı" sayılmalıdır
Her ıkısı, gerılla da mafya da oncelıkle var olan ekonomık
ve sıyasal bozuklukların nedenı degıllerdır, onlar bırer so-
nuçtur Sıtma savaşımı ıçın sıvrısıneklerı kovmak yetmez,
bataklığı en azından "kurutmaya çalışmak" gerekır
• • •
Turkıye'de devlet "toprağa dayalı çıkar ılışkılerınden",
yanı kırsal kesımde buyuk toprak sahıplen kentlerde de
toprak mafyasınm "etkısınden ' bır turlu kurtulamıyor Bu-
nu beceremedığı ıçın de toprak çıkarları karşısında gore\ı
bağımsızlığını elde edemıyor etkın bır sanayıleşmeye ge-
çışın devletı olamıyor
Yarın, 14 mayıs ve çok partılı yaşama geçışın ılk ıktıdar
değışıklığının çok onemlı donum noktalarından bırıdır O ta-
rıhten bu yana neredeyse sureklı ıktıdarda bulunan sağcı
partıler, bır "toprak reformu 'yapmadıkları gıbı kentleşme-
yı ozendırerek ' kamuya aıt kent topraklannınyağmalanma-
sına" da olanak vermekle bugunlerı hazırladılar Sonuçta
toprak ağalarının baskısına dayalı yoksullaşma ıle mafya
sılahlanna dayalı gecekondulaşma, meyvelennı venyor
Çelışkı şu kı bır turlu gerçek anlamda lıberal-demokrat ola-
mayan partılerın ortaklık hukumetının Başbakanı da çıkı-
yor bunların "sonuçlarını" kovmaktan soz edıyor
• • •
Oysa Başbakan'ın ışlevı geregı oncelıkle "kovması ge-
reken' bır şey var o da nısan venlerıne gore yenıden tır-
manışa geçmekte olan enflasyondur
Enflasyon, toplumsal yaşamı gelır eşıtsızlığını arttırarak,
dar ve sabıt gelırlılerı daha da yoksullaştırarak ve buradan
"genllayı ve mafyayı besleyerek", ulkeye en buyuk zararı
venyor Sıyasal sorumlu olarak başbakanın gorevı, bu "en
buyukhalk duşmanını" olabıldığınce kısa surede azaltma
çabasına gırmek olmalıydı
Yenı hukumet de oncekıler gıbı "enflasyona" teslım ol-
muştur Gerek yenı yururluğe gıren butçe, gerekse de açık-
lanan yarım ekonomık onlemler, enflasyon çozumsuzluğu-
nun somut gostergelendır Yalnızca tuketım vergılennı sı-
nırlı oranda arttırmakla enflasyonla savaşımdan başarı ıle
çıkılamaz
Basm-yayın organlan gun geçmıyor kı ekonomının "ko-
tuye gıtmekte olan' bıryonunedeğınmesın Dış tıcaret ve
butçe açıkları ıkılısı ekonomık koşullann agırlaşmasının en
onemlı gostergelerıdır Çunku bu ıkılının gıderek kotuleş-
mesı, asıl kovulması gerekenı, yanı enflasyonu beslıyor;
onu daha da yerleşık, kaçınılmaz vazgeçılmez bır konu-
ma getırıyor
Gerçekten de son yırmı yıl boyunca ekonomıyı yoneten-
lerın becerıksızlığı sonucu, toplum enflasyonla yaşatılıyor,
daha doğrusu ekonomık yaşam "uyuşturucu^sğtnMığı"
gıbı enflasyona aiıştırılmış bulunuyor Bugune dek huku-
metler, hep sozde de kalsa, enflasyonla savaşımı amaçla-
mış 'gorunurlerdı " Yenı bır seçımden çıkılmış olmasına,
IMF'nın bu hafta beklenmesıne ve ekonomının ana gos-
tergelerının bozulmasına karşm enflasyonu tumuyle kov-
mayı bır yana bırakın, koklu bır sınırlama ' programı bıle
yapılamıyor Çunku hukumet, topraga ve bunun bır uzan-
tısı olan yuksek faızlere dayalı çıkarları aşamıyor
Bu koşede sureklı vurgulandığı gıbı rantlara gerçekten
dokunan ' bır vergı duzenlemesıne gıdılmedıkçe ve uretım
dışı sermaye kazançlan en az ucretler olçusunde vergılen-
dınlmedıkçe, ekonomının "ıç ve dış kaynaksorununu" çoz-
mesı, daha açığı enflasyonu kovması olanaklı değıldır
• • •
Başbakan'ın "kovması gereken bır başka olgu. her ge-
çen gun toplumu bır ahtapot gıbı sarmakta olan bagnaz-
lık ılkellık ve tutuculuktur
Bu hafta sonunda XV Mıllı Egıtım Şûrası toplanıyor Ul-
kenın eğıtım duzenı, yalnız yoksul ve az gelırlılerı dışlamak-
la kalmıyor, bunların beynını ortaçağ karanlığmda tutmaya
uğraşan paralı çıkar gruplarının da kollarına atıyor kısaca
var olduğu kadarıyla da egıtım bır çokuntuye gıdıyor Us-
telık bu sureç, gelışmış dunyada 'bılgı toplumu" ve 'ınsa-
nayatınm ' kavramlannın egemen olduğu bırdonemdeya-
şanıyor
Sıyasal sorumluluk "kovulası konuları seçerken
yapılabılecek ıle yapılamayacak olanın ayırdına varmakla
başlar
Patent Enstitüsü Başkanı Yalçıner:
Patent uygulaması
standartlara uygun
\NK\R.\(A4)-Turk Patent
Enstıtusu Başkanı Lğur
Gurşad >alçıner. -Turkıve'nin
sınaı ve nıulkıvct haklamla
ılgıli mevzuat ve uvgulamalara
dayanılarak Dunya Tıcaret
Orgutü"ne şikâvet edilmesı soz
konusu oiamaz" dedı
Yalçıner Hazıran I994"te
kurulan Tıırk Patent
Enstıtusu'nun. geçen yılın
kasim avına kadardunvaya
oınek olıu>turaı.ak mevzuat
duzenlemelen
jerçeklestırdığını bıldırdı
"ABD'nin telıf hakJan \e patent
konulanndakı uygulamalar
nedenh(e Turkije'vj Duma
Ticaret Orgııtu'ne şikâvet
edeceği ve tkonomjk yaptirını
kmduracağı'" yolundakı
ıddıaiara dayanarak olıisturan
ABD Tıcaret Temsılcılığı
açıklaması konusunda bılgı
\eren Yalçıner ^unlan soyledı
"Soz konusu açıklamanın ikinci
ve uçuncu savfalannda
Portekız, Turkjve. Hındistaıı >e
Pakıstan ıçın Duma Ticaret
Orgutu'nun anljşma/lıklann
çozunıu iTnkaııi/nıasınııı
ışletileıegı belırtılmektedır.
ABD'nin at,ıklamasında,4
ulkının mevzuat >e
uygulamalannda Dunya
Ticaret Orgutu Anlaşması'nın
ekı Ticaretle Bağlantılı Fıkn ve
Sınaı Mulkıvet
Haklan Vnlaşnıası hııkııııılu ıııc
avkın durumlaravn a\n ver
alnıaktadır. \çıkJamanın
Turkıve ıle ılgili bolumunde
patent mev/ııatı ve
uvgulamalan konusunda bir
eksiklik veva uv umsuziuktan
bahsedilmemektedir. Sadece,
Turkıvede beledıye vergısı
olarak verlı fılmlere
uvgulanmavan \ergının
yabancı fılmlere uvgulandığı
bunun G ATT Anlaşması nın 3
maddı-^nıdekı ulusal muamele
ılkesiv le ters dustugu ifade
edilmektedir." ABD Tıcaret
Temsılcılığı nın ılgılı
açıklamasinın ~Turkıve"mn
Duma Ticaret Orgufu'ne
şikâvet ediltnesinin soz konusu
olmadığı'nın kanıtı
sayıldığını vurgulayan
Yalçıner "Zaten. Turkive'ran
sınai ve mulkiyet haklanyla
ilgili mevzuat \e uvgulanıalara
davanılarak Duma Tıcaret
Orguru'ne şıkâu-t edılmesı soz
konusu oiamaz.
Bu ueıçtk. ıl<glı açıkJamadan da
aı,ıkçaanlaşılıvor~ üıvc
konııştu Vdkmer Tuıkıvede
paten' marka endustrıyel
tjsarım \eı.ogıafı ı^aıetleıden
olu^an sınaı mulkıvet
hdkicirının uluslararası
btandartlarda etkm bıçımde
korunması koııu^unda son ıkı
yılda pek çok yasal
duzenlemenm vuaırlıığe
ko'iu'ılUjJiıınu aııiattı