Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 16 NİSAN 1996 SALI
14 KULTUR
15. Uluslararası Istanbul Film Festivali'nin ardından...
Her geçen yd geKşen bir festivalKültur Servisi- Bır sınema senlığı da-
ha sona erdı 30 mart- 14 nısan tanhlerı
arasında 15 M duzenlenen Uluslararasi
İstanbui FılmFestıvalı beşkıtadan 160 a
yakın fılm sunarak, sınema ızleyıcısını
adeta 7 sanatadoyurdu
Sınemaseverler Louis Malle. Nikita
Mikhalhov. Carios Saura. Claude Chab-
rol. Jim Jarmusch. Robert VV ise. Jean
Renoir gıbı ustaların yapıtlarını ızleme
oianağı bulurken. U'zakdoğu'nun basa-
rılı çağdaş yonetmenlerınden Stanley
K>van ıle tanı^tılar Dun>a sınemasının
genç yonetmenlerının. yaşama ve sıne-
maya farklı bakı^lar sunan fılmlennı ız-
ledıler
Şenlığıncoskusu. heyecanıkapanis, to-
renınedeyansıdı Cemal Reşıt Re> Kon-
ser Salonu'nunu dolduran unlu sımalar-
la renklenen odul torenınde •Sinema
OnurOdıiliı'nu alan Turkân Şoray. bel-
kı kendısıne çe\nlen sahne ışıklanntn
belkı de "bir kez daha vaşamakisterdim'
dedığı o anın neden olduğu gozya^lan-
nı ustacagızleyerek. LütfÎAkad'ın sun-
duğu odulu aldıktan sonra mutlulugunu
"Bir gün. yeniden vasamak istediğin bir
an \ar mı diye sorsalar bu anı yeniden, bir
kere dafıa >aşamak isterdim.. Tesekkur-
ler sinema!" sozlenyle anlatı>ordu
Sınemanın ya^ayan efsanelennden us-
ta yonetmen Robert NVise'ın, festivalın
bu yıldanbaşlayarak verılen '^aşarn Bo-
yu Başan Ödülü'nu. Turk sinemasının
en genç oyuncusu. Zeki Okten'ın 'Hep
A\m' fılmınden tanıdığımız Arda Bul-
bülun elınden almasi ıse odul torenının
anlamlı, hoş goruntulerınden bırısını
olu^turuyordu
Odul torenı kımı beklenmedık anlara
da sahne oldu Ulusal Yarışmada. 'Onat
Kutlar Ödulu'nun sahıbı olan 'Soğuk
Geceler' fılmının yapımcısı Zafer Par
ödulunu aldıktan sonra. sahne>e fırlayan
fılmın yönetmenı Kadir Sözen fılmın
yapımcısı olarak Zafer Par'jn adının geç-
mesınden duyduğu rahatsızlıöı "Zafer
Par, filmie ilgili butun e\ raklarda kendi-
sini yapımcı gibi gosterhor. Chsa. So-
guk Geceler'in yapımcısı da yonetmeni
deKadirSözen'dlr"d:>erekbelırttı So-
zen"ın bu anı çıkışı, seyırcıler kadar ge-
cenın sunuculuğunu ustlenen Mahır
Gunşıray \e Defne Halman'ı da tedırgın
ederken. odulu sunan Şakır Eczacıba^ı
Kadır Sozen ı alkıjjladı Sozen'ın bu
beklenmedık 'teşekkur konuşması' se-
y ırcıler arasında 'zatenherfesthalkapa-
nışında böyle sürprizler olur' gıbı yo-
rumlara yol açtı
m Ajdun^lstajîbııiya\da ödül
Uluslararası Yarısma'nın Altm Lale
Ödülü ıse bu yıf. genç bcr yonetmenın de-
neysel btr çalısmasına verıldı Amator
kamerayla çektıgı 'Kuçuk Kızkardes"
adlı filmıyle Altın Lale'nın bu >ılkı sa-
hıbı olan Hollandalı genç y onetmen Ro-
bert Jan Wesdjik, cxlulun. bır laleler ul-
kesı Hollanda'ya gıtmesınden son dere-
ce hosnurtu VVesdjık. daha once sınema
deneyımı olmayan o>uncularla çektığı
bumutevazı filmie odulunualırken. 'Ku-
çuk Kızkarde^'ın çok sinırlı bır butçey-
le kotanldığına dıkkat çekıyordu
Festıvalın 'Llusal Vanşma' kategon-
sındekı Dr Nejat Eczacıbaşı \akfı > ı-
lın En JyıTurkFılmı \e Yılın En l>ı Yö-
netmenı odullen ıse. Ankara Fılm Festı-
Lkni AJeksandrakis
\ah"nde Jun Özel Odulu'nu alan TRT
y apımı "80. Adun' \e fılmın yönetmenı
TomrisGiritlioğiu'nun oldu Boy lelıkle.
Ankara Fılm Festıvalı'nde odul alan "Öz-
lem... Dıinc. Bugüne... Vanna' adlı TRT
yapımından sonra. bır fılm şenlığı daha
TRT'nın başarısına sahne oldu
festıval ıle bırlıkfe İstanbui. başta
Uluslararası Jurfyı olusturan Robert
Wise olmak uzere. Alain Tanner, Mar-
garethe von Trotta, Paulina Jeleva, Si-
mon Perr>, Beki Probst gıbı onemlı sı-
nemacılaria bırlıkte bır buyük ustayı.
Michalengelo Antonioni'yı ağırladı
Usta y onetmen. \Vim \\enders ıle yo-
nettığı son fılmı 'Bulutların Ötesinde'
adlı fılmının gostenmınden once Emek
Sıneması'nda 1200'uaş.kınseyırcının ız-
ledığı bırtorenle 'Yaşanı Boyu Başarı"
odulunu aldı Istanbul'a e^ı ıle bırlıkte
gelen \e son derece hoşnut olarak ayn-
lan Antonıonı. bu yıl eylul ayında ya-
pımcısı Felıce Laudadıo ıle bırlıkte Tur-
kıye'ye gelerek \enı fılmı 'Uçurtma nın
çekımlerı ıçın Anadolu \e Karadenızde
gozlemlerde bulunacak Şakir Eczacı-
başı nın fotoğraf albumunden esınlene-
rek gerçekleştırmeyı duşunduğu 'L'çurt-
•80. Adım', Ankara Film Festhali'nde Jüri Özel Ödulü. İstanbul'da da En İ>i N onetmen ve Film odüllerini aldı. Altın Lale de 'kiiçük Kı/kardeş'in oldu.
• Yabancı konuklar. festival
süresınce sinemacıların ortak
sorunu olan parasızlık.
Amerıkan sinemasının
egemenlıği ve tele\ ızyonun
sınema karşısındakı gücü
üzenne tartıştılar.
• Yaşam Boyu Başarı
Ödülü.'nü alan Antonioni,
eylül ayında yenı filını
'Uçurtma'nın çekımlerı
öncesinde Türkıye'ye gelerek
Karadenız ve Anadolu'da
mekân saptayacak.
Uçurtma'nın prömıyerı de 16.
Uluslararası İstanbui Fılm
Festivalfnde
gerçekleştırilecek.
ma'nın promı\en 16 Uluslararası İs-
tanbui Fılm Festıvalf ndegerçekleştırıle-
cek
Geüşmeye açık bir sinema şenliği
Festıvale katılan yabancı konuklara
gelınce Enbu>uk sıkıntılan. film ızle-
mekten Istanburuvetenncegezıpgore-
memektı Onlar da bu açığı. İstanbui
Kultur\eSanat Vaktı"ncaonurlannd du-
zenlenen Boğaz gezısınde kapatma fır-
satı buldular Festıvalın uluslararasi >a-
nşiTia jûnsınde yer alan yonetmentenn
vejun baskanı Robert V^ise'ın da katıl-
dığı gezıde, 15 vılında festıval \c Turk
sıneması uzerıne goru^lerını aldık
Geçen vıl Ktanbul Fılm Festı\airnın
konukları arasında veralan. bu vıl ıse |u-
n ba^kanlığını vuruten Robert Vı ıse. fes-
tıval fılmlennın seçımının çok başarıh
bır bıçımde vapıldığını du^unuvordu
\Vise. İstanbui Fılm Festivali'nin her vıl
daha çok sayıda ulke>ı kapsamasının.
festıvalın doğru bır doğrultuda ılerledı-
ğını gosterdığını so> lerken seçılen fılm-
lenn kalıtesi ve belırlenen tema bakımın-
dan da İstanbui Fılm Festivali'nin gehv
meye açık bır sınema senlığı olduğuna
Robert VVise ve Arda Bülbül
dıkkat çekıyordu Festıval süresınce sa-
dece bır Turk filmı ızledığını. onun da
VIustafa Altıoklar'ın \onemgi 'İstanbui
Kanatlanmın Vltında' olduğunu ^o>le-
>en Wıse tılm hakkında 'çokba>an)ı,il-
ginç bir film' yorumunu >aptı
Turk sıneması konusunda çok genı$
bırdeğerlendınne vapmanın guç olduğu-
nu soyleven VVıse an^ak Turk vonet-
menler ve vapınıcılardan du>dugu ka-
darıvlaenbelırgınsorunun filmvapmak
ıçın gereklı paranın bulunması oldugu-
nu belımı
Festıvale ılk kezkatılan >un.ınlı kadın
\onetmen Eleni \leksandrakis ıse genç
ovuncıiMi AmaliaMoutoussi'nın "Okja-
nusta Bir Damla' adlı tılmındckı roluv-
le Uluslararası Jurı Ozel Odulu'nu al-
nıa>ını sevınçle karsılıvordu İstanbui
FılmFestıvalfnınorganızasvonununbü-
vuk çaba ısteven bır festıval olduğunu
sovJeyen -Meksandrakıs'e gore "Günii-
mtizde sinema >apmanın giderek zorias-
tıgı bir dönemde bo> le bir çabanın olma-
sı çok guzel ancak tek sorun. gun bov un-
ca film i/lcmek zorunda kaldığımı/ icin
İstanbui gibi guzel bir kenti >etcrince i>ı
tanıvamamak oldu"
Margarethe \on Trotta
'Lzun SessizJik' adlı fılmı>le festıva-
lın konukları arasında ve uluslararası |u-
rıde >er alan Alman sinemasının unlu
kadın vonetnıenlerınden Margarethe
von Trotta ıse festıvalı Turk sınemacılar
ıle yabancı meslektaşlannm bulu^masa-
hası olarak değerlendırırken bu sayede
ÖmerKa\urgıbı Turk vonetmenlerıvle
tanışıpTurksinemasinın vasadığısoruıı-
ları oğrenebılme fırsatına sahıp olduğu-
nu belırttı Turk kadın vonetmenlerle bır
arava gelerek sincmada kadın vonetmen
olmanın sorunlannı tartıstıklarını soyle-
ven von Trotta. kadın yonetnıenlenn az
sayıda olu^undan soz ederek. festıvalle-
nıı bıranlamdd dunyjnın farklı ulkele-
nnden kadın vonetmenlen bıraraya ge-
tırmek bakımından onemlı olduğunu du-
şunuvordu
Amerıkan hegemonyasının surduğu
sınema endustriMnden ve televızvonun
gıderek sınemanın >ennı doldurmasin-
dan yakınan Trotta ıçın festıval süresın-
ce. "Sinemacıların ortak problemi olan
parasızlık. teleı i/vonun sinema karşısın-
dakj gucu l)u ve buna benzer pek çok so-
runu konuşmak. bırfikte çozum >olian
uretmek guzeldi"
Eliot'un şiirine sansür
Kultur Senisi- Şaır
T.S.EIiot un ^ehırlı bır ada-
mın valnızlığmı anlatan un-
lu 'The Love Song of J. Alf-
red Prufrock' (J Alfıed
Prufrock'ın AşkŞarkısı) ad-
lı şiırındekı bazı dızeler. >a-
yınciiinın verdıgı bılgıve
göre cınsellığın anlatım sı-
nırlannı zorladıgı gerekçe-
sıv le sansure uğradı
Eliot'un unıversıte vılla-
nnda vazdığı sanjlan 29 dı-
zeden oluijan bu şur. 20 lı
yaşlanndakı bıradamın sekb
ntüellerını anlatıyor Elı-
ot'un bıyografısını kaleme
alan Peter Ack>ro>d a gore
soz konusu şıır gençlığınde
katı bırdın eğıtımı alan Elı-
ot"un unıversiteve ba^ladı-
ğında dışarıdakı 'gerçek
dünya"\la tanı^masının bır
ürûnu Orjınal adı "Prutf-
rock Among the \\omcn"
(Prutfrock Kadınlar ^rasın-
datolan şıır pek çok edebı-
yaıele>tırmenınegore^aınn
ılkdonem yapıtlanndan bın
olmasının yanisira. bu bü-
v ük yetenegın edebıyat çev -
relerınce daha ıvı anlaşıla-
bılmesı açısından onemlı ol-
duğunu belırtıyorlar
'The Song of J. AJfred
Prufrock'. Elıot un 'The
Waste Land" (Çorak Ulke)
adlı olumsuz yapıtıyla bır-
lıkte modernyazınınen bu-
yuk yapıtlanndan bın olarak
gostenlıyor CambndgeTn-
nıty College'da oğretmenlık
yapan Eric Griffith e gore .
TS Elıot u hâlha bır 'aziz'
olarak değerlendırenlenn.
bu buyuk $aınn kısıhğının
onemlı bır bovutuyla tanış-
maldnnın zamanı geldı de
geçıjor
Ingıltere nın onde gelen
yayınevlennden Faber& Fa-
ber 20 vuzy ıl modern yazı-
nına damgasını v ıırnıu^ Elı-
ot "a karşı yapılan ayıbı gı-
dermek ıçınyıl bonunda şa-
ınn ılk çalışmalarını ıçeren
deftern le bırlıkte. sansursuz
olarak vavımlavacak
Pakistan'dan dünyaya
Kulnır Senis: - Lahor'un
Caddafı Stadyumu'nda 10
bır kışı bekleşıvor Bulutlu
b'rgece 4
7
ya>ındakı Pakıs-
tariı muzı^yen Nusrat Fateh
Alı khan ıçın alkı> ruruyor-
lar liim Peter Gabriel Real
\Vorid albümlenvle ılgıle-
nenlere yabancı gelmeve-
cektır Fateh \h Khan sıne-
mdanmızda göstenme gıren
"Cunaha Son Çagn",
*"Ölünı \olunda". "Doğus-
taı KatıHer" gıbı tılmlerde
muzığmı duyduğumuz bır
sire öncesıne kadar yalnız-
ca ulKesınde tanınırken bu-
gûn uluslararasi arenada
keidıne sağlam bıryeredın-
dı
Susrat Fateh Alı Khan
PeerGabnel ıle tan^ıp Re-
al V\orld sensı ıızennde ça-
lışnaya ba^lamadan once
<lunvjnındortbırvanınaya-
yünıii PaVıstanh ve Hıntlı
hajTanlan ıçın seyahat edı-
vor ve korserler venvordu
Sanatçmm VVOMAD Festı-
valı'nde verdıgı konser ıse.
uluslararası çıkıvnın ılk adı-
mı oldu Festıv alde onu dın-
leyenler Khan ın en ba^an-
lı temsılcılennden bırı oldu-
ğu Ouavvvvalı muzığınehay-
ran olmu^lardı
Khan. çok geçmeden Ba-
tı dunyasının unlu muzısven-
lerıyle ı^bırlığı yapmaya
ba^îadı Pearl Jam grubun-
dan Eddie \edder ıle bırlık-
te yaptıklan ıkı ^arkı onıe-
ğın SusanSarandon'abuyıl
en lyı kadın ovuncu Os-
car ınıgetıren TimRobbins
ımzalı "Olum \olunda"
(Deud \1un Halkıngj fılmın-
de kullanıldı Khan. >u sira-
lar Björk'le bır duet vapma-
va hazırLınıvor Otevandan.
Kanadah gıtaııst Michael
Brook un "Night Song" al-
bumune yaptığı katkılarla
muhtesem bır Dogu-Batı
!>entezı yakafanabıleceğını
kanıtlıvor Khan
Saııat ldtajJiuı ya da saııat nesnelerî
Alman sanat yayıncıhğının ulaştığı aşama, Milli Kütüphane'de duzenlenen sergiyle tanıtıhyor
KA\ A ÖZSEZGİN
Bilge karasu, denemelennın
bırverınde. 'nesne-kitap'tan ko-
pabılmek gerektığıne değınıvor-
du Okunduktan sonra kıtaplı-
ğın bıryerınde belkı bır daha el
atılmamacasına neredeyse unu-
tulmuşsayabıleceğımızkıtaplar
vardır Ku^kusuz her kıtap. bır
kez daha. belkı bırkaç kez daha
elden geçırıleceğı duşunulerek
kendısıne gelecek sırayı bekler
Bu konuda tahhsız kıtaplar bu-
lunduğunu hesaba katsak bıle
butunuvle vuzustu bırakılmış kı-
taplann varlığını bıle durjunmek
ıstemeyız Gerçek kıtap kurtları
ıçın 'özel' anlamda bır seçım soz
konusuolsabıle. herkıtabın. bı-
lınmez bır gunde. ona ula^acak
eîlen bekledığını soyleyebılırız
Karasu nun 'nesne-kitap' de-
dığı ıse kıtabın salt bır nesne ola-
rak tasıdığı degen vurguluyor
Alışılmi!) anlanııyla sıradan bır
kıtap. uzerını kaplayan cılt ve
ıçım susleyen sayfafarla. kıtap- ^ f anatçılann Kıtapları sergısınde kıtabın sanatsal bir
hkta ı*gal ettığı yerle. bır 'nes- V ışlevseîlıkle bırleştığı \e"uluslararası bır nıtelık kazandığı
£ X ^ ^ u ^ O 19601, y.llardan. « ^e -somut şnrselhk- "
Ttıbaren. guzel bır nesne olma donemınden gunumuze kadar uzanan bır zaman dılımı ıçınde,
duzeymeen^ır Ancak boyle bır sanat kitabının geçırdığı hızlı e\nm ızlenebılıyor
nesne olmanın avncalıklıkoşul- '
ları bulunduöunu unutmamalı- " " ^ ~ ™ ~ " ~ " ^ ^ ^ ~ " ^ « ^ ^ — —__——
yız Kâğıdı. dızgısı. bıçımı. bu ko-
sullara gore uyarlannıış kıtap. bır
'nesne-kitap' olarak ayrıcalıklı ko-
numa gelmış demektır Olsa olsa. bıı
sanat kıtabıdır bu ya da sanatçının
kıtabıdır Butur bır kıtabın ıçenğıy-
le bıçımı. ustduzeydeortu^ur Sıra-
dan bıryayıncıdeğıldıronabuortu-
şuk bıçımı veren. belkı de sanatçının
kendısıdıryadaonungorevlendırdı-
ğı bır kışıdır Basım teknolojısınde-
kı olağanustu gelı^meler. kâğıt sana-
yıının urettığı ve sanatçının hızme-
tıne ^unduğu kâğıt rurlerındekı zen-
gınlık. kıtabı gıderek bır sanat nes-
nesınedonu^turdukçe budaiınkap-
sadığı alan yaygınla^ıyor. yayıncı-
nın ve sanatçının el ele vermesıyle
yenı bır 'kitap" kavramı olu^uyor
Vıtrınlere sıralanmiîf ılgınç ornek-
lenyle. bu kıtap turunun ;>on ı,eyrek
yuzyılda varmı^ olduğu a^aınayı
gormek ıçın. ^u gunlerde Ankara
Mıllı Kütüphane'de. Berlın Dış llı>-
kıler Enstıtusu ıle Michael Glasme-
ier tarafından derlenerek sergıle-
nen'Sanatçılann Kitaplan" sergisıne
uğramanızgerekıyor Kıtabın sanat-
sal bır ı^levMîllıkle bırle^tığı ve ulus-
lararası bır nıtelık kazandığı 1%0'h
yıllardan. 'Flu\us've 'somut şiirsel-
İik' donemınden gunumuze kadar
uzanan bır zaman dılımı ıçınde sa-
nat kitabının geçırdığı hızlı evnnı
bu sergıde ızlenebılıyor Kıtap. bu
sureç ıçınde gelı^tırılmıi; bır sanat
kavramınadoğruyolalmaktadıı Bı-
rıncı hamur kâğıt uzennde. asılları-
na çok yakın roproduksıyonların ver
aldığı. kalın cıltlı sanat kıtaplann-
dan bır ha\ lı uzakta bulunduğumuz
bu orneklerle de kolavca anla^ıla-
caktır Matbaanın ıcadıyla başlayan
kulturel evrılmenın onculen arasın-
da Alınanlann ıslevını goz ardı et-
mezsek bu sergının sanat kitaplan
ueleneğıne katkısı bızı >a>ırtmaz
ku!>kusuz Gutenberg'ın ve Schoef-
fer'ın torunları matbaanın »uğladı-
ğı olanaklan.aradan geçen be^yuz-
vıllık sure ıçınde, bırbırıne bağlaya-
rak ve kuşkusuz sanayıles,me ham-
lesıyle vetkın bır duzeye getırerek
baskı teknıklerınden venı bır sanat
kıtabı (sanatçı kıtabı) kavrdinına
tıla>mayı bavirmı>laisa tıpografı-
den venı baskı turlerıne ulciı>mıslar-
sa bunda teknoloııv ı sanatın buyru-
ğuna sokma gın-Nimının buyuk p.ıvı
var elbet Erkcn orneklerını AZAÇ-
baskı gravurlerle suslıı kıtaplar-
L' ı gorduğumuz bu gelenek. bu-
un artık. say falannı susleyen sa-
ıt yapıtlarıyla ozdeş bır kımlı-
t
e burunmu^ ve bır sanat nesne-
sıne donuşmu> kıtap olarak çık-
maktadırkar^ımıza 16 yuzyılın
ıkıncı yarısından başlayarak bu-
tun kıtapçıların ve yayıncıların
yan^tıklan Frankfurt kıtap fuar-
lany la. bır 'Veni Atina' y aratıldı-
ğı ıçındır kı kıtap. sanatsal bır
duzeye gelebılmıstır bugun
Sergı. sanat kıtaplannın bu du-
zeye gelmesınde. babadan oğula
aktanlan bır yayıncılar geleneğı
de etkılı olmııştur elbet Koln-
Berlın-Stuttgart uçgenınde sa-
natçılarla yakın ılıs.kıler gelı>tır-
mis olan bu yavıncılar. sergının
sanat kitaplan arasında sanatın
ıçfen duyumuna bırıncı planda
ververmenın haklı rekabetınede
tamklıkedıvorlar Amk sanatpı-
yasası yapıtlann el değı^tırdığı
ya da olumlu ko^ullar ıçınde ser-
gılendığı bır ortam olmaktan çı-
kıy or boy lece. bu ortamın belge-
sel değertas,ıyan kıtaplarıyla ye-
nı bıranlamkazanmısoluyor Kı-
taplann boy utları. konu aldığı sa-
natçısına gore değışıyor. baskı
teknıklerı farklıla^ıyor. sanatın
kavramsal değerıne gore bıçım-
~ lenen venı baskı teluııklerı gun-
demegelıyor Artık çoğaltılmış va
da baskı sav ısı ust duzey de tutıılmuş
kıtaplardeğıl nıımaralanmışvebov-
leceozgunluk kalıtesı saptanmı^ va-
yınlar alıyor birayı Kıtap artıkdo-
kunmaktan ve pannaklarımızla ok-
şamaktan sayfaları arasında kımı
zaman edebıy atçıy la ortak bır etkın-
lığı payla^an sanatçısına gorsellık
duzey ınde tanıklık etnıekten zevk
duyduğumuz bır 'başka yapıftır
'Sanatçıların Kitaplan' sergısı.
Turkıyede sanat yayıncıhğının yo-
ğunlaijtığı sanat kıtaplannın bellı bır
kıvanıa geldığı bır donemle ı,akıs-
maktadır Budurum sergının valnız
sanatçılarımızdçısindan değıl sanat
kıtaplarının yavınında gozlemlenen
değer aravısları açısından da onenı
ta^ıdıgını gostermektedır
YAZI ODASI
SELİM İLERİ
Bir Şarkı Geçti
Kırk yıh aşmış olmalı Gıtgıde uzaklaşmış goruntu-
ler, renkler, sesler, rayıhalar arasından belırıyor, gıtgı-
de yıtıyor
Cıhangır'dekı evımıze guneş ışığı pek gırmezdı Tek-
nık Unıversıte'de Ordınaryus Profesor olan babam
devletın kendısıne uygun gorduğu aylıkla yetındığın-
den kıra evınde otururduk Evımız gınş katıydı Ab-
lamla ben okuyorduk Annem ablam ben aynı yatak
odasmı paylaşırdık Otekı kuçuk oda babamın hem
çalışma hem de yatak odasıydı Babam geç saatle-
re kadar çalışırdı
Ancak nısan sonu mayıs başı arka odalar bellı be-
lırsız gun ışığına burunurdu Annem, "Çok şukur, ba-
har geldı ' dıyordu
Yıllar geçtı, lıse ıkıncı sınıfta Cahıt Sıtkı Tarancı'nın
'Gun Eksılmesın Penceremden şıırını okudum O
zamanlar artık Cıhangır den Teşvıkıye'ye taşınmıştık.
Ordınaryus Profesor babam, eskı oğrencısı bır yap-
satçının tanıdığı genış vade ımkânlarıyla bır kat satın
alabılmıştı Cahıt Sıtkı nın şıırını o evde Teşvıkıye'de-
kı evde defalarca okumuşumdur
"Her mıhnet kabulum yeter kı I Gun eksılmesın
penceremden1
"
Yeter kı Annemm "Çok şukur, bahar geldı, yıne
bahargeldı " deyışlerıyle andığım ıkı dızeyı bırbırıne
kanştırır oldum. uzun zamanlar bu soz bu deyış ve
bu dızeler bırbırınden hıç ayrılmadı
Belkı bu yuzden çok sevdım "Gun Eksılmesın Pen-
ceremden "\ "Ve gonul Tannsına der kı I - Pervam
yok verdığın elemden I Her mıhnet kabulum, yeter
kı I Gun eksılmesın penceremden1
"
Gerçekten o karıştırmalarımdan mı'? Yoksa, Cahıt
Sıtkı otuzlu yıllarda yetışmış, gençlıklerıne enşmış ın-
sanların gonul duyuş tanhını mı soylemıştı''
Onlar, ulkulennde ınançlarında, durust ve onurlu ya-
şamlarında Tanrılarma sahıden oyle seslenmıyorlar
mıydı, her mıhnetı kabul etmemışler mıydı9
Onlara
"Sonra bu kuş, bu bahçe bu nur sahıden yetmemış
mıydı7
Komşularımızı duşunuyorum Bıtışık kararık, eskı
apartmanda bakla sofa nohut oda evde o zamankı,
Demokrat Partı yılları İstanbui Nafıa Muduru Anf Bey
eşı ve ıkı kızıyla bırlıkte oturur, devletın tahsıs ettığı pek
kohne sıyah otomobtl sabahları gelıp alır akşamlan
gerı getınrdı İstanbui Nafıa Muduru Anf Bey ı
İstanbui Nafıa Muduru Anf Bey'ın buyuk kızı Suna
Abla, Kadıkoyu vapur ıskelesımn ust salonunda 'mu-
tevazı' bır duğunle evlenmıştı Salon kuçuk olduğun-
dan her komşu evden yalnız ıkı kışı çağrılıydı duğu-
ne Ablamla babam gıtmışlerdı
Nafıa sozcuğunu kullanmıyoruz bugun Yenı kuşak-
lar bu sozcuğun anlamını bılmıyorlar Bılseler, o ko-
numdakı bır kışının şu dumduz servetsız hayatma şa-
şaj<ajıı1ar
Hangi bahar akşamıydı?
Otekı komşulanmız Kan koca ıkısı de aralıksız ça-
lışan terzı Melâhat Hanım'la sağlık memuru irfan
Bey. Evlen kendı evlerıydı, fakat Melâhat Hanım'm
babasından kalmış .
Karşımızdakı ıkı katlı kuçumen evde altlı ustlu bır
Musevı anne baba, kızları ve damatları otururlardı
Baba'nın Balat'ta mı başka bır semtte mı kuçuk bır
dukkânı olduğu, manıfaturacılıkla uğraştığı soylenır-
dı Kızları çok genç yaşta oldu Butun mahalle, Turk'u,
Rum'u, Ermenı'sı Yahudı sı, ağlamıştık
Sonra bu ağlayışlarımızı, hem çok sonra, bır gun,
MeWâna'nınolumtorenınıokuduğumdahatırlayacak-
tım Evet çok sonra, fakat aynı hassasıyetle
Hangı bahar akşamıydı, hangı hazıran gecesıydı ar-
tık busbutun unutmuşum evımızde bır yemek yen-
mıştı Komşulanmız Başoğretmenım Refi Bey'le eşı
de vardı Şarkılar soylenmıştı Mevsıme uysun dıye
olacak, "Bır Bahar Akşamı" soylenmıştı
"Bır bahar akşamı rastlad/m sıze, I Sevınçlı bır te-
lâş ıçındeydınız I Dennden bakınca gozlerınıze, / Ne-
den başınızı one eğdınız "
Bırdeakhmda 'aksakşarkı' sozu kalmış Aksak şar-
kı
1
Pencereler açıktı uzaktan. sankı denız ve akasya
çıçeğı kokuyordu
Kımbılır hangı ılkyaz sonuydu
Bırtakım sozler var kulağımda uğuldayan
' Çok sevenm bu şarkıyı '
'Sızlı bızlı tek şarkıdır '
"Evet kıbar bır edası vardır "
Neden kurtulamıyorum bu ınsanlardan? Neden du-
rup durup bu sozlerı, çoktan unuttuğum o yaz baş-
langıcı gecesını hatırlıyorum'' Unuttuğum her şey ne-
den gen gelıyor?
O gece bır aksak şarkı daha soylenmıştı "Geçmış
guzel gunlen ruhumla anıyorum"
Ikı şarkı geçtı
70. doğum yılında Mehmet
Başaran
Kültür Servisi - Şaır romancı Mehmet Başaran'in 70
dogum yıh PEN \azarlar Derneğı ve Turkıye Vazarlar
Sendıkası nın ortak etkınlığı olarak bugun saat
19 30'da Beyoğlu Kuçuk Sahne'dekı toplantıyla
kutlanıyor Gecede Ba^aran'ın yavın adamı ve eğıtımcı
kımlığı konusunda yapılacak konuşmaların yanı sıra.
yazarın urunlerınden de ornekler sunulacak
Burdur'da karikatür yarışması
düzenlendi
BL'RDUR (\A) - Burdurda. ' Eskı E>er-Muze ve
Insan llı^jkılerı" konulu karıkaturyarisması duzenledı
18-24 may ıs tarıhlerınde kutlanacak "Muzeler
Haftasi ' etkınlıklerı çerçevesınde duzenlenen
" Geleneksel 2 Karıkatur Yan^ması"na katılmak
ısteyenler eserlerını. 3 mav ısa kadar mııze
mudurluğune teslım edecekler Burdur Muzesı
Mudurluğu yetkılılerı. yansmanın kultur ve tabut
varlıkları ıle ılgılı konulan kamuoyuna tanıtmak
amacıyla duzetılendığını behrttıler Son yıllarda kultur
varlığı kaçakçılığın arttığına dıkkat çeken yetkılıler.
Anadolu'nun bır tarıh hazınesı olduğunu ve bunun
kıymetının bılnmesi \e korunmjsi gerektığını
kavdettıler
BLGUN
DUCOSTLRİMI
Hatıce Tuncer \e Ağca Ozyıldırım ın "VVıetnam ba^lıklı
dıa aosterisi saat 19 30da Fotoârafe\ı nde ızlenebıltr
MLZlK
Bırsen Ulucan (pıvano). Özcan Ulucan (keman) Ay>e
Ulucan (keman) Sevıl Ulucan (keman) karde^lerın
vereceğı konser saat 1930 da A\ustur\a Kultur Otisi
Palaıs Venıkoy salonlannda ızlenebılır Ozbekistan Devlet
Radvo ve Televızvon Folklor Topluluğu. saat 19 30da
Cemal Rejit Rey Konser Salonu ndj bır konser verecek
SÖ\ LEŞİ
Nufus ve Goç Hareketlerının Topluma Etkısi" konulu.
\ernıın Abadan Unat ıle Sunday Lner ın katılacagı
semıner saat 11S 30 da \apı Kredı Kultur Merkezı nde
üerçekle^tırılecek
SERCİ
\1 ıchacl Seheıder Dıng O T adlı ah>apgıa\ur sergisinı
bugunden başlayarak 30 nısan salı gunuııe kadaı
Avustuıva Kultuı Oiısı G.ılerı Pala^ Venıkoy
salonlarında ı-"r
"v
' " ' • "-'Wın H^ftenısıne sunuvor