06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 9 KASIM 1996 CUMARTESf 4 HABERLER Tunceli'de PKK'lilerin kendi aralarmda yaptıkları şifreli telsiz konuşmalarından eylemin anlaşıldığı bildirildi BaykaPa sırikast öulendiALPER BALLI TUNCELİ- Yöredeki gıdaambargo- su ve göc nedenivle vaşanan sorunlan yerinde incelemek üzere Tuncelı'ye gi- den CHP Genel Başkanı Deniz Ba> kaî'a PKK'nin gerçekleştirmek istediği su- ikast gırişınıınin son anda önlendiği bil- dinldı Ba>kal. Tunceli'nin sorunlannı Ankara gündemıne taşıvaeakiarını be- lirterek. teröre karşı mücadele \enlirken halkın baskı altına alınmaması gerektı- ğini vurguladı. ~ CHP liden Bavkal ve partili mılletve- killerinin Tunceîi'de gerçekleştirdiği 2 günlük inceleme gezisi dün sona erdi. Baykal'a gezisi sırasında PKK tarafın- dan gerçekleştinlmek istendiğı belirti- len suikast girişimi son anda önlendi. Bavkal Tunceli'ye gelmeden önce P- KK'lilerin kendi aralanndaki şifreli tel- siz konuşmalan deşifre edildiğinde orta- va çıktı. PKK'lilerin telsiz konuşmasın- da. suikastla göre\lendirılen tinıe "Ge- rekli teknolojik ve lojistik donanımınız var, işi bitirin. Bavkal'a karşı planlanan hareketi tamamlavın" yolunda talimat gönderdığı behrlendı. Bunun üzerine kentte çok voğun gii\enlik önlemleri alı- nırken, CHP heyetinin güzergâhı sürek- li değıştirildi. Baykal\n ilçeler arasın- daki seyahatleri sürekli yol kenanna di- 7ili zırhli araçlar ve helikopterlerle iz- lendi. Baykal'ın Tunceli'de belediyeönünde konıiîfna vapacağı meydandan sonraki sokakta olayla ilgisi olduğu sanılan bir kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. An- cak. bu bilgi doğrulatılamadı. Bavkal ko- nuşma>aptığı sıradatelsizlerden. "Çar- şaflı \e türbanlılara karşı dikkatli olun, onlançoksıkıaravın"anonslan vapıldı. Tuncelı YaliM Atıl Lzelgün. suikast gi- nşimıneilişkinsorulara "Bukonudavo- rumyapamam" vanıtını \erdi. Tunceli'ye yardım sözü CHP liderı Bavkal. Tuncelı belediye hizmet bınasinın açılişı öncesinde halka vaptığı konuşmada. Tunceli'nin Türki- ye'nin demokratık laik yapısının güven- cesi olduğunu \ urguladi Bavkal. "Ama bu mücadele vapılırken halk mağdur edilmemeli. Terörle mücadele halkın anavasal haklanndan yoksun olmaması için v apılır. halkın esenliği için > apılır. Te- rörle mücadele edeceğim dive halka bas- kı vaparsanız karşınıza alırsınız. Terörle mücadelenin kurbanı olarak halk. top- lum. insan verilmemelidir. Sen terörle mücadelevle \atandaşı ezersen. o müca- dele kinıin ekmeğine \ağ sürer? Tunce- li'nin ezilmesine izin \ermeyiz" dive ko- nuştu. Bavkal. güvenlik gerekçesiyle bazı yerleşim birimlerinin boşaltılabileceğini. ancak bunun vatandaşıngereksinimleri- nin karşılanmasının ardından vapilması- na işaret ederken. şöv le de\am ettı: "Birvetkilinin. "Benburavı boşaltıyo- rum' demeje hakkı, hukuku. yetkisi var nıı? Ha\ ır. Kamulaştırma > apılmalı. taz- minatlarıödenmeli. Oravaburavadağıt- tığınız örtülü ödeneği, paraları getirin Tunceli've. Halkın sorunlannı çözün. Deprem. sel. vangın afettir de. bu hukuk afeti, terör afeti değil mi?" Suikast gırişımivle ilgıli Cumhuri- vet'in sorularını yanıtlavan Bavkal. ön- ceki gece vali ıle yapılan toplantıda ken- disine PKK'lilerin telsiz konuşmalany- la ilgili bilgi venldiğini anlatarak. "Çok üzerinde durmadık. Ertesi gün (dün) programımızı avnen uyguladık" dedi. Bu arada emnivet güclerinin önceki gece \alilik önünde şüphe üzerine laci- \ert paltolu bevaz çoraplı hamile kılı- ğında bır kadını aramak istedikleri. an- cak bunu gerçekleştiremedikleri öğre- nildi. Gece v e gün bo> unca telsizden ka- dının eşgaiine ilişkin anonslar yapılarak güvenlik görevlilerınin dikkati çekildi. Bavkal ve milletvekillennin konakladı- ğı tesıslerin önünde çok voğun güvenlik önlemi alındı. ANAP YSK yolunda Aydm Cezaevi'nde tedaviye alınan eylemci sayısı, 3 kişinin eklenmesiyle 16'ya yükseldi Açhkgrevinde tehükeüdönemeçAYDIN (Cumhurivet) - Aydın E Tipi Cezae\i'nde PKK davalarından vargılanan 120 tutuklu ve hükümlünün başlattıklan süresiz açlık grev i 47. gününü doldurdu. Sağlık durumlan ağırlaşan 3 eylemci daha Avdın Devlet Hastanesı'ne kaldırılırken. tedavı altına alınan eylemci sayiM 16'ya çıktı. Avdın Cumhurivet Başsavcısı EminÖzler. Adalet Bakanlığı'nın genelgesini uyguladıklarını belırterek. ölüm olavlarının meydana gelmemesi için durumlan ağırlaşan eylemcilerin direnişieri dikkate alınmayarak. koğuşlardan alınıp hastaneye gönderildiğini açıkladı. Aydın Devlet Hastanesi'nde tedav i altına alınan Ali Kava. Remzi Özçelik, Mustafa Sarıkaya. S'aşar Elbir, \\ dın Bor, Oktay Güzel, Özcan Erdem, Ferhat Aksu, Doğan Baltacı. Dav ut Aslan, Feyzullah Başakçı. Kahraman İkbav. Alaattin Aktaş, Hüsevin Âcar, Ahmet Ertaş ve Harun Gül'iin sürekli doktor kontrolünde oldukları öğrenildi. Hastane vetkilileri. Harun Gül'ün bünvesinin lOiiündür su kabul etmediğini. diğer 15 evlemcide ise nıide daralması ve solunum volları yetmezliği olduğunun belirlendiğini belırttıler. Cezaevı ve hastanedeki yakınlarının sağlık durunılarıyla ilgili olarak bilgi edınmek isteven tutuklu yakınlarından birgrup cezaevi önünde. birgrup ise hastane önünde beklevişlerini Bahattin Şeker-Asker kaçağı mı? Kaçak bakan taıttşması büyüyor ANK\RA (Cunıhuri\et Bürosu) - Sahte belgelerle a~.kerlık görevinden kaçtığı suçlamasına hedefolan DYP'li Devlet Bakanı Bahattin Şeker'in. nıilletvekılliği ve bakanlık koltuğu tehlikeye girdi. ANAP. askerliğini vapmamış bir kişinin u miller\ekili"* olamavacağı gerekçesıvle YSK'ye başvurmava hazırlanıyor. ANAP Grup Başkanvekili Cumhur Ersiimer. belgelerin ellerine ulaşması durumunda Şeker'in milletvekilliğinin iptali için YSK'ye başvuracaklarını açıkladı. Gençlik ve spordan sorumlu Dev let Bakanı Şeker ise. belgeler eşlığınde yayımlanan haberleri valanladı. "Arena" progranıında >a> ımlanan, Şeker'in, gerçeklere avkırı biçımde kendisini yurtdışında göstererek normal askerlik görevinden kaçtığı haberi muhalefeti harekete geçirdi. Ersümer. anayasada milletvekilliğine seçilebilme koşullarının açık olduğuna dikkat çekerek. "Hem milletvekilliğinin iptali için YSK"\ e baş> uracağu, hem de Meclis'in diğer denetim yollannı işleteceğiz" dedi. Ersümer. programın yavımlanmasından sonra. çok savıda seçmenin kendisini aravarak. bazı beledive başkanlan hakkında da askerliğini yapmadığı ihbannda bulunduğunu aktardı. Anayasanın milletvekili seçilme yeterliliğini düzenleyen 76. maddesi. milletvekili seçilebilmek için. "askerlik hizmeti"ni yapmış olma zorunluluğu getirivor. Bakanlar Kurulu üvelerı de avnı hükümlere tabi olduğu için. Şeker'in askerliğini yapmadığının "sabit" olması durumunda bakanlık koltuğn da elinden gıdeeek. MSB ve Genelkunnav Ba^kanlığı'nın da harekete geçebıleceğı ve soruşturma başlatabileceği kaydedildi. Şeker ise. askerlik görevini yerine getirişi\le ilgili ortava atılan iddialan valanladı. Emeklilerin çile ku>ruğu süriiyor. Herkesten giderler adı altında 650 bin lira alındığını söyle>en bir emekli memur. 2.5 nıiKona ya- kın emekliden alınan bu paranın de\lete 3 trihon lirava yakın kazanç sağladığına dikkat çekerek bu anlayışı protesto etti. Sağlık karnesinde vurgun iddiası İstanbul Haber Ser\isi - SSK sağlık karnelerının süresız geçerli olduğu. değiştırılmesi için -Mİbaşına" dek süre verıldiğıne vönelık söylenti ve iddıaların da doğru olmadığı belirtildi. Sigortalı ve emeklilerin. ellerindeki eski sağlık karnelerıvle muayene ve tedavı olabilecekleri vurgulandı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'ndan dün vapılan vazılı açıklamada. SSK sağlık karnelerinin yil sonuna kadar değiştirilmesi gerektiğı volıındaki sövlentilerin gerçek dışı olduğu vurgulanarak. sağlık karnelerinin değiştınlmesi için belirli bir sürenın bulunmadığı belirtildi. Açıklamada. emeklilerin veni tip sağlık karnelerini almak için yoğun başvuruda bulunduğu vurgulanarak. şöyle denildi: "SSK sağlık karnelerinin değiştirilmesi için belirli bir süre yoktur. Yılbaşına kadar süre verildiği volundaki söylentiler doğru değildir. Sigortalılar \e emeklilerimizin ellerindeki mev cut sağlık karneleri süresiz olarak geçerli olup, bunlarla muavene ve tedavi olmalan mümkündür. Sağlık karnelerini değiştirmek için vatandaşlanmızın ıı/un kuyruklar oluşturmasına, saatlerce beklemesine ve sıkıntıya «irnıesine hiçbir neden yoktur. SSK Genel Müdürlüğü, tüm sağlık tesislerine ve sigorta müdürlükJerine gönderdiği 6 Kasım 1996 tarihli genelgede daha önceki genelgelerine ilave olarak tüm teşkilafını bu konuda bir defa daha talimatlandırnıış \e eski sağlık karnelerinin değiştirilmesi konusunda ilgililere hiçbir şekildeuvanda bulunulmamasını bildirmiştir." DİSK: Insafsı/lık DİSK \önetim Kııruiu üvesi ve Örgütlenme Daire Başkanı Hulusi Karlı ise dün vaptığı şazrlı açıklamada. SSK emeklılerının değiştirmesi istenen sağlık karnelerinin yasalarçığnenerek bır demek yoluvla satılmasının tam anlamıvla bir 'insafsızlık* olduöunu ifade etti. Karlı açıklamasında. sağlık karnesi ıçın gerekli tüm bilgilerin emeklilerin sağlık karnelerinde nıevcutken yeniden belge istenmesinin anlamsız olduğunu belırterek. "Dağıtımını SSK'nin vapması gereken bir belgenin hiç ilgisi olmavan bir derneğe verilmesi. bakanlık eliv le bu derneğe haksız kazanç sağlamaktan başka bir anlam taşımamaktadır" dedi. Her emekliden çeşitli giderler adı altında 650 bin lira alındığına dikkat çeken bir emekli memur. 2 buçuk milvona vakın emekliden alınan bu paranın dev lete vakkışık 3 trılyon liraya yakın kazanç ^ağlandığını belirterek. bu anlavışı prote^to etti. sürdürüvor. Sorunun çözümü için e> lemcilerin a\ ukatlannın vanı sıra İHD Genel Merkez vöneticilerinin Adalet Bakanı Şevkef Kazan'Ia görüşme girişimlerinın sürdüğü öğrenildi. Bu arada ÎHD Genel Başkanı Akın Birdal'ın A>dın Cumhunyet Başsavcısı ve cezaev i \etkılılenv le görüşmek üzere Aydın "a geleceği bildirildi. 47. gün MültecUer hastaneye kaldınhlı ANKARA (Cumhurivet Bürosu)- Iranlı sığınmacılar. İHD Genel Merkezi'nde sürdürdükleri açlık grevının 47. gününde polis müdahalesiyle hastaneve kaldırıldılar. 15 sığınmacı. açlık grevinı ölüm orucuna çevirdiklerini açıkladılar. Türk Tabipleri Bırligi temsilcilerı. olavı "fîili gözaln" olarak değerlendirdıler. tranlı sığınmacılar. Bırleşmiş MÜIetler Mülteciler \üksek Komıserliği'nin. kendilerıne "mülteci" statüsü tanıması amacıyla başlattıklan açlık grevinin 47. gününde dün. Emnijet Müdürlüğü ^'abancılar Şubesi tarafından ambulansla hastaneve kaldınldılar. Sağlık durumlan ölüm sınınna gelen sığınmacılar. açhk grevıni ölüm orucuna dönüştürdüklerinı açıkladılar. İranlı sığınmacıların sözcüsü, polis müdahalesine. BM Mülteciler \ üksek Komiserliği'nin önceki gün vaptığı açıklamanın neden olduğunu belırterek. "Ölümümüzden BM sorumludur. Bugünden itibaren hastanede ve başka şehirlere gönderilmemiz halinde gönderildiğimiz verlerde ölüm orucunu sürdüreceğiz" dedi. TTB hekimleri. İranlılann hastaneye kaldınlmasıyla ilgili hazırlanan tutanağa. sığınmacılann sağlık nedenivlerivle götürüldüğünün vazıldığma dikkat çekerek. "İranlüar tedav i istemediklerini açıkladılar. Bu açıklamaya karşın sağhk gerekçesiv le müdahale yapıldığının sövlenmesifiilibir gözaltıdır. Bu uygulamayla uluslararası tıp kurallan ve ahlak ilkeleri ihlal edilmiştir" dedi ler. (IFIRNOKTASI/ ORAL ÇALIŞLAR e-mail: [email protected] Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği (TEMAD) Başkanı Orhan Özkan'dan bir mektup aldım. Özkan, Nokta dergisine verdiğim bir demecin, astsubaylar ıçin- de tepkıye neden olduğunu belirtiyor. Nokta dergisinde çıkan açıklamamın başlığı, "Garnizon partılerinın emekli başçavuştan olur lideri" şeklındeydı. Nokta'nın, siyasi partilerin liderleriyle il- gili sorduğu soruya verdiğim yanıtın bır bölümünde şunları söylemıştım: "Türkı- ye'de partiler içındeki herkes birbirine benziyor. Zaten partiler parti olmaktan çıkmış durumdalar. Ben bunlara garni- zon partisi diyorum. Bu partilerde çalı- şanlara da emekli başçavuş gözuyle ba- kıyorum. Önce bunu aşmaları lazım." Astsubaylar haklıydı. Özkan, mektu- bunda bu tepkilerini şöyle dile getiriyor- du: "Türkiye'de astsubay toplumunun değer ve kıymetinibilmeyen ve anlama- yanlara şunu vurgulamak isterim: Biz, ülkemize hayatımızpahasına hizmet ve- riyoruz. Ordumuzun mühendislik sınıfı görevini yapıyoruz." "Tahsil durumumuza gelınce, yuzde 80'imız yüksek okul ve üniversıte me- zunuyuz. Horlanmayı ve aşağılanmayı Astsubaylann Haklı Tepkisi kabul etmiyoruz... Ülkemizı'n dirlik ve dü- zeninı bozmak için değil, onun ıdamesi ve yaşaması için mücadele ediyoruz." Astsubaylara uyarıları için yeniden te- şekkürediyorum. Gerçekten. parti lider- leriyle. başçavuşları aynı kefeye koymak bır haksızlık. Başçavuşların böyle bir benzetmedenalınmalarınavetepkigös- termelehne de memnun oldum. Emekli Astsubaylar Derneği'nin, bir sivil toplum örgütlenmesı olarak siyasi partilere ben- zemekten hoşlanmamasından alınacak çok ders olduğu inancındayım. Astsu- baylar, parti liderlerıne benzetilmek iste- miyor. Esnafları, sıyasetçılerebenzetme- ye kalksak muhtemelen onlar da aynı tepkıyı gösterirler. Siyasetçilik işinin bu kadar ayağa düş- mesi acı değil mi? Kimse onlara benze- mek istemıyor. istememekte de haklı. Hangi meslek sahibı, bir mafya babasıy- la. binbır turlü kanundışı çıkarın ıç ıçe girdıği bır ilişki içınde bulunmayı içine sindirebilir? Hangı yurttaş. mafya baba- lanna cinayet işlettirıp, bundan mali ve siyasi çıkar elde etmeyi mesleğiyle bağ- daştırabilır? • • • Türkiye'de sıyaset artık kirlenmenin ötesinde bir noktaya gelmiş durumda. Bütün vücudu saran pislik. kendiliğin- den ortalığa saçılıyor. Birisinin arabası kamyona çarpıyor. öbürüsü çocuk kaçı- rıp yakalanıyor. Aslında. yönetimlerolay- ların hiçbırısine müdahaleetmiyor. Zaten nasıl etsin ki? Mehmet Ağar'ın, istifası- nın istenmesi üzerine söyledıği şu söz- ler çok anlamlı değil mi: "Bizim de söy- leyecek bir çift lafımız olur." Mehmet Ağar. son 10-15 yıldır güvenlik güçleri içınde önemli bır yeresahıp. Güvenlik ve ıstihbarat örgütlerinin. ne kadar karanlık işe bulaştığını da en iyı bilenlerden birı- sı. Başka ülkelerde darbe tezgâhlamak- tan uyuşturucu kaçakçılığına kadar her taşın altından devletin üst düzeyine uza- nan kanunsuzluklar ortalığa dökülüyor. Mehmet Ağar acaba kimi tehdit edi- yor? Yıllardır aynı kaderi paylaştığı Tan- su Çiller'ı mi? Şu anda sıyasetın ıçinde- ki eski meslektaşlarını mı? Kumarhane sahıplerı, terörle müca- dele amacıyla kurulduğu söylenen Özel Harekât Timı mensuplannca öldürülü- yor. Olayın failı olarak yakalananlar, Meh- met Ağar'ın emriyle serbest bırakılıyor. Temel sorun. son dönem sıyasetın içı- ne kan sokulması. Güneydoğu'da sür- dürülen şıddet yanlısı politıka. önü alın- maz bir hoyratlığın ve acımasızlığın ge- rekçesi halıne getirıldı. Aşıret reislerı, şiddet yanlısı politikayla birleşerek fe- odal egemenlıklerını pekıştırdıler. Uyuş- turucu, adam kaçırma. adam öldürme artık resmi kımlikler altında yapılmaya başlandı. Vatan, bayrak. mıllet sözcük- leriyle bu yapılanlara kutsal bır örtü ka- zandırıldı. Öncelen kamuoyu. "Bu savaş. Gü- neydoğu 'da bolucülüğe karşı yurütülü- yor. Savaşta böyle şeyler normal. Zaten olanlarda bizım uzağımızda. farketmez" dıye pek olanlara aldırış etmedı. Fazla itı- raz edenın başına da olmadık işler gel- dığı ıçın toplum, olanları suskunlukla seyretmeyı yeğledi. Güneydoğu'da süregelen şiddetin orada kalmayacağı. bütün devleti sara- cağı. ülkenın batısına da sıçrayacağı bel- lıydı. Savaşta ısrar, bütün kurumları çü- rütüyordu. Barışı savunanlar vatan haini, savaşçılar da vatansever sayıldılar. Mehmet Ağar'a göre Hüseyin Koca- dağ, Drej Ali'ye göre Abdullah Çatlı kahramandı. Sedat Bucak ise bölücü- lüğe karşı vücudunu siper etmış bir si- yaset adamıydı. Artık ne denebilir ki? Bu yazıyı yazdıktan sonra açıklanan Mehmet Ağar'ın istifası, savaşa karşı banş cephesi için önemli bir başarı ve önemli bir başlangıç. Banş güçleri ve duyarlı kamuoyu, Türk Gladiosu'nun kilitadamı Ağar'ın istifasındatayin edi- cı bir rol oynadılar. Bu bir başlangıç. On yıldır parlamentonun, güvenlik güçle- rınin ve yargı organlannın yapamadığı- nı kamuoyu başardı. Türk Gladiosu ciddi bir yara aldı. Yarın bu önemli is- tifayı yorumlamaya devam edecegim. II CIMARTESİ YAZILARI ATAOL BEHRAMOĞLU "Orkestra istanbul Devlet Tiyatrosu Aziz Nesin Sahnesi'nde Arthur Miller'in bir oyunu sahneleniyor: "Orkest- ra". Oyunu görmeye gıtmeden önce okuduğum tekstin bende uyandırdığı bazı düşünceleri okurla- rımla paylaşmak istedim. Miller, çağımızın en önemli dram yazarlanndarl biri. insanı içgüdüleriyle, tutkularıyla, çelişkileriyle ve toplumsal ortamıyla gösterebilmeyi başaran bü- yük biryazar. "Orkestra", onun "Satıcının Ölümü", "Bütün Oğullanm", "Köprüden Görünüş" gibi ya- pıtlarıyla tanıdığım dramaturjisinden farklı bir yer- de duruyor. Bu oyununda, kahramanlarının kişisej dünyalarının derinliklerine fazlaca inmiş olduğu söylenemez. Bu sanıyorum ki, oyunda betimlenen ortamm. hertürlü kişisel dünyayı olanaksız kılan ezi- ci. boğucu etkisiyle ilgili. Oyunun konusu, bütün insanlık tarihinin en bü- yük yüzkaralarından Auschvvitz toplama kampı. Burada, gaz odalarına gönderilmek üzere toplan- mış kurbanlar arasındaki müzisyenlerden bir "Kız- lar Orkestrası" kurulmuş... Bu benzersiz orkestra- dan bugün yaşamakta olan tek tanık Esther Be- jarano'nun kitap olarak yayımladığı anılar Miller'in oyununa kaynak oluşturmuş... • • • Nazi toplama kampları sayısız sanat ürününe kaynaklık etti. Sanatçılar daha çok uzun zaman o cehennemlerde yaşanan insanlık trajedilerini konu edineceklerdir. "Sofie'nin Seçimı", "Schindler'in Listesi", benim en çok etkilendiğim bir roman ve birfilm olmuştu. Onlara "Gece Bekçisi"ri\ de ekle- yebilirim... "Orkestra"ise, sanatsaldokusununtar- tışılabilirliğine karşın, sanat ve sanat-insan ilişkisi üstüne çok düşündürücü bazı soruları tartışma ala- nınagetiriyor... • • • VVilliam Styron'un romanında Sofie, bir an ka- dar kısa bır zaman süresi içinde, ya oğlunun ya kı- zının gaz odasına götürülmesi arasında bir seçim yapmak zorundaydı... "Orkestra "dakilerin seçimi ise, cellatların gerçekten yüksek sanat beğenileri için müzik yapmakla gaz odasına gönderilmek ara- sındadır... Onlar, bir süre sonra, gaz odasına götü- rülmek üzere vagonlarla getirilen kurbanlar için de müzik yapmak zorunda kalacaklardır... E. Bejera- no'nun yakın zamanfarda kendisiyle yapılmış bir söyleşıdeki sözleri, bana "Or/cesfra"nın sorunsalı- nı daha da derinleştirici göründü: "O insanlar bize el sallıyorlardt... Sanıyorlardt ki müzik varsa bura- da kötü bir şey olamaz..." • • • Auschvvitz toplama kampındaki insanların ger- çekte bir seçim şansları yoktu... Tıpkı W. Styron'un romanındaki bahtsız annenin gerçekte bir seçim şansı olmayışı gibi... Bu nedenle, oyun kahraman- lannı yargılamak boşunadır. En ağır koşullarda da sanatsal bir çalışmada yoğunlaşmayı başaran, yet- kinliği arayan Fania, Alma gibi kişiler, bedensel za- aflarının kurbanı olan Mariane'a göre hiç kuşku yok ki daha erdemirRişilerdir... "Kızlar Orkestrası"nın şefi Alma'nın, yaptığı işten tedirginlik duyan Fa- nia'ya söylediklerini de yine sanatçının kılı kırk ya- ran tıtizliğiyle, işine bağlılığıyla anlamaya çalışmak gerekir: "Onları memnun etmeyi istemek zorunda- sın. Hem de bütün kalbinle. Sen birsanatçısın Fa- nia. Bile bile yeteneğinin altında çalamazsın...." • • • istanbul Devlet Tiyatrosu'nun dergisi (ya da ta- nıtma broşürü) için A. Miller'in oyunuyla ilgili ola- rak 'sanatsalyaratı ve direniş' konusunda hazırla- dığım değinme yazısına "Auschvvitz O Kadar Uzak- fam/?"başlığınıkoydum...Sanatçı, dün olduğu gi- bi günümüzde de insanın trajik yazgısına ve en ağır toplumsal koşullara rağmen, sanatına adanmayı başararak üretim vermeyi sürdürüyor... Bu, insan olmanın, belki hem en umutsuz. hem en erdemli ve yüce çabası... Fakat Auschvvitz'teki tutsaklar- dan bir farkımız olduğu kuşkusuz: Sanatçı ve in- san olarak, yeni Auschvvitzlerin yaratılmasına şim- dıden karşı koyabiliriz... Barzaıü PKK ile MED-TV pazarhğında LALE SARlİBRAHİMOĞLLf ANK.ARA-Türkiye'nin. Kuzev Irak'taki Türkmen- leri ön plana çıkamıa poli- tıkasının. gerek Dışişlerı Bakanlığı. gerekse Genel- kurmav Başkanlığı içınde görüş aynlığına neden ol- duğu bildirildi. Sıvıl ve as- keri bürokrasınin. Irak'ın a\rı bir grup olarak varlık- lannı ınkârettiği Türkmen- leri Bağdat'a karşı koruyu- cu önlemler almadan Ku- zey Irak'ta bir taraf olarak tescıl ettirme yolunda An- kara'nın izlediğı politika- nın. Türkmenleri Devlet Başkanı Saddam Hüseyin karşısında "kola> yem" haline getireceği kaygısı- nı taşıdığı belirtiidi Ku- zev Irak'takı rakıp Kürt gruplarını uzlaştırmavı amaçlavan Ankara bildi- risinin bazı maddelerine itiraz eden Kürdistan De- mokratik Partisi (KDP) !i- deri Mesud Barzani'nin ise. PKK ile terör örgütü- nün yayın organı MED- T\"de partisi alev hıne ya- yın vapılmaması için pa- zarlık vaptığı ortava çıktı. Başb'akan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı TansuÇil- ler. Irak birlıklerinın Celal Talabani liderliğindeki Kürdistan >'urtsever Birli- gi'ne(KYB) karşı KDP've destek vermek amacıyla Kuzey Irak'a girmelerivle gelişen olavlar sırasında. I- rak'ın otoritesinin tesis edilmesine değin Kuzey I-- rak'ta oluşturulacak geçıc? verel vönetim içinde Türk-I menler'in Künlerle eşif oranda temsil edilmelerinr ıstediklerini açıklamıştı. Ankara da yapılan Kuzey I- rak Kürt gruplarını uzlaş- tırma görüşmeleri sonunda ya> ımlanan bildiriyle de, türkmenler'e tarafîar ara- sında oluşturulacak ateşkes hattını denetlemesi görevi verilmesi kararlaştınlmıştı. Türkive'nin Türkmen poli- tikasının artı ve eksileri şö\le sıralanıyor: - Türkiye, Kürt gruplan- nı uzlaştırma görüşmelerinr Ankara"da gerçekleştirip,- Kuzey Irak'ta resmen ara- buluculuk rolüne soyundu., Aksi takdirde arabuluculuk rolünü PKK'nin üstlenme-' si olasılığı bulunuyordu. - Türkiye aktif rol üstle- nerek. Iran ve Suriye'ye.1 Kuzey Irak işlerine kanş- maması için mesaj verdi. Bu Türkive'nin artı hanesi- ne yazıld'ı. Bu arada uzun' yıllar tarafsız kaldığı, za- man zaman da. Ciller'in de- yimiyle Bağdat'ın soykın-' mına uğrayan Türkmenlert- Saddam "a karşı koruyacak' caydırıcı önlemleri almadı.' Türkmenlerin ön plana çı- karılmasını eleştirenler. bu politika izlenirken Türk- menlerin Saddam ile yakın- laştırılması stratejisinin iz- lenmiş olması gerektiğine dikkat çekiyorlar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle