Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
fmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Ya\ ın Yönetmenı Orhan Erinç #
Genel Ya\ ın Koordırutdru Hikmet
Çetinka\aQ Yazıı>len Mudurlerı
Ibrahim Yıldız. Dinç Tavanç ı Sorumlul
# Haber Merkezı Mudunı Hakan Kara
• Gorsel Yönetmen Fikret Eser
Dı> Haberler Şinasi Danışoğlu # Ktıhbarat.
Cengiz Vıldırıııı # EKonomı Bülent Kızanlık
• Kültur. Handan Senköken # Spor:
Abdüfkadir \ ücefman 9 Makakicr Sami
Karaören 9 Düzcltnıe. Vbdullah Yazıcı
# Foroâraf- Erdoğan Köseoğlu •Bılgi-Belge
Edibe Buğra • Yurt Hjberlen Mehmet Faraç
Yâ>ınKurulu İlhanSclçuk(Bjfkan).
Orhan Erinç. Okta> Kurtböke.
Hiknıer Çetinka} a. ŞükranSoner.
ErgunBalCLDinçTa\anç, İbrahim
\ ıldız. Orhan Bursalı, Muvtafa
Balba\. Hakan Kara.
Ankara Temsılcısr Mustafa Balba\ 0 Haber Müdüru Doğaji
Akın Atatürk Buh arı No 125. Kaf4. Bakanlıklar-Ankara Tel-
4195020 (" hat), Faks" 419502"' 0 Izmır Temsılcısı
Serdar Kızık. H Zı\a Bh 1352 S 2 3 Tel -4-11J22Û.
Faks 44191 P 0 Adana Temsılcısı: Çetin Yiğenoğlu.
fnonıı Cd. 119 S \ o 1 Kat 1. Tel 352255(1. Faks 3522570
Müessese Muduru Erol Erkut 0
Koordınatör Ahmet Korulsan 0
Muhasebe Bülent > cner 0 Idare
Hüse\in Gürer 0 Işletme Önder
Çelik 0 Bılgı-lşlem >ail İnal •
BılgısayarSıstem. Mürii\et Çiler
MEDYA C: • Vonetım Kuru
Ba^kanı - Genel Mudur Gülb
Erduran 0 Koordınator Rel
lşırman # Oenel Mudur Yardımci'
Mine Akdağ Tel 514 (T 53
Vıvıml<ı>aD \e Basan: Yen Ciıiı Haber Ajan>>. Ba-MD \e Yj\ın
TurJ.Ov.il C-d > - Ulğ.iU-i-j W " J Nt PK T46 kar.bu] Tel
ıhk A S
ıll : 12 ı 512 U5 <<! l2U h.ıl) Fak-(O2l2ı51." 15KAS1M1996 İmsak'5.16 Güneş: 6.45 Öğie: İ1.56 Ikındi: 14.29 Aksam: 16.53 Yatsı: l«.16
Einstein: Diktatör
koca, ntüşfik âşık
• Çe>iri Senisi -
Kudüs'teöncekı gür Albert
Eınsteinın M leva Maric
adlı ilk eşine vazdığ:
mektuplargür ışığına
çıkartıldı Mektuplardan.
görecelik kuramıyla
iinlenen bilim adamının
hem müşfik bır âşık. hem
de diktatör bır koca olduğu
anlaşı.'ı>or. 19;4yılınin
nisan ayında yjzıldığı
sanılan mektuplarda
Einstein. Manc'e ş.ö}le
hîtap edivor: "Sana bir şey
söylediğirn zaman bana
hemen cevap vermek
zorundasın... Sana odamı
terk et dediğım zaman itiraz
etmeden çık gi:...""
Ne \ar ki Maric. bu
muameleve daha fazla
tahammüİ edemediğı içın
birkaç ay sonra iki oğlunu
alarak Isvıçreve gider. Bu
arada Einstein daboş
durmamıv kuzını Elsa
Lovventhal ile ilişkiye
girmiştır bile. Bu ilişki
Î919 yılındaevlilikle
noktalanır.
Orhan Taşan'm
saglığı iyi
• İstanbul Haber Servisi -
Önceki gece kalp krizı
geçirerek Florence
Nightingale Hastar.esi'nde
kaldmlan TRT Istanbul
Bölge Müdürii Orhan
Taşan'ın saglık durumu
iyiye gidıyor. Halen yoğun
bakımdaolan Taşan. 1.5 yıl
önce de kalp rahatsızlığı
geçirmiş veanjivo
uygulanmıştı.
Hac kuraları
ertelendi
• İstanbul Hab«r Senisi -
Dıyanet Isleri'nin A grubu
seyahat acentalan ıle haeca
gidecek ada> lar ıcin daha
önce 18 kasımda yapılacağı
bildirilen kura çekıli^i.
çalışmaların bıtınlememesi
nedeniyele ıleri birtanhe
ertelendi.
Demirel'den
kutlama
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Cumhurbaşkanı
SüleymaTi Demirel. ulu>al
sinemanın korunması için
önlemleralınması
gerektiğinı belinerek.
'"Sinemamızı.
kurumsallaş.ması ve Türk
kültürünü yüz akıyla dünya
üzerinde temsil etmeye
devam edebilmesi için
teşvik. Sinema sanatçılarına
sahip çıkmalıyız" dedi.
Yavımladıgı mesajda Türk
Sineması Gününü kutlayan
Demirel. Cumhuriyet'in
kuruluşundan itibaren
gelişmeye başJayan Türk
sinemasının Türki\e için
önemli oldugunu \ürguladı.
Gazeteci Çultıa
oldu
• Istanbul Haber Servisi -
Basın Şeref Kartı sahibi
Gazeteci Şe\ket Çulha,
Trabzon'da öldü. 1911 "de
Trabzonda doğan Çulha.
çeşıtli kamu kurum ve
kuruluşlarında ve
Trabzon'da yayımlanan
gazetelerde çalıştı. Çulha.
frabzon fskenderpaşa
Camii'nde kılınacak
namazın ardından Asri
Mezarlık'ta toprağa
verilecek.
Balkanoloji
Sempozyumu
• ANKAR.\(Cumhurhet
Bürosu) - Ankara
Üniversitesi'nın 50. kuruluş
yılı etkinlikleri çerçevesinde
gerçekle^tirilen
"Uluslararası Balkanoloji
Sempozyumu"". dün çeşitli
ülkelerden bilim
adamlannın bildirilerini
sunmalanyla sona erdi. AÜ
Dil veTarihCoğrafya
Fakültesi Dekanı Prof. Dr.
Melek Deiifbaşı tarafından
düzenlenen sempozvuma
Romanya. Y'unanistan.
Macaristan, İngiltere,
Danimarka. Hollanda. ABD
ve Türki>e'den 22 tarihçi
katıldı.
Gebeliği önleme
• İstanbul Haber Senisi -
Gebeliği önlevici
yöntemlerden biri olan "üç
aylık enjeksiyon
yöntemi"'nin uvgulanmasına
istanbul'da başîanıyor.
İstanbul Saglık
Müdürlüğü'nden >apılan
açıklamada. depo
enjeksiyon yönteminin 1996
yılı içinde Ankara. Adana
\e Divarbakır illerinde
uygulanılmaya başlandığı.
18 kasımdan itibaren de
istanbul'da ücretsiz olarak
uvgulanılacağı bıldirildi.
4-6 aralık tarihleri arasmdaki şûraya gönüllü kuruluşların çoğu çağnlmadı
^Göstermelik Çevre Şûrası
9
ÜMİTOTAıN
İZMİR - Antalya Belek'te 4-6 aralık ta-
rihleri arasında toplanacak 3. Çe\re Şûra-
sı'nagönüllü kurııluslann büvükçoğunlu-
ğu çağrılmazken gündem maddelerı ara-
sında enerji sorunuvla ilgili tek satıra rast-
lanmı_\or. Çe\re Bakanhğı'nın Çe\re Şû-
rası Kıla\ uzu'nda zengın \emek çe>itleri-
nin milli geleneklere göre sunulacağı be-
lirtilip küçükde bırnotekleni>or: "•\emek
\ e ikramlarda alkollü içecek yer almamak-
tadır."
Üçüncü Çe\ re Şûrası. "Dostlaralış\eriş-
tegörsün<%
özde_vişine uvgun toplanma\a ha-
zırlanıvor. Bundan önceki ıki şûra\a katı-
lan ve Çesre Bakanlıgı'na teknik bilgi ba-
kımından birçok \ ardımda bulunan gönül-
lü kuruluşlar. SOS Akdeniz Derneği ve
Bodrum Gönüllüleri dışında şûrada temsil
edilmivorlar.
Çevre sorunlannın önemli vörelerinden
olan Dogu Akdeniz Bölgesı'nden hiçbir
gönüllü kurulu^un ^ûravaçağnlmamasıbü-
yük tepkı toplarken. Akkuyu"da kurulma-
sı planlanan nükleer santralın gündeme gel-
memesinin amaçlandığı belirtildi. Nükle-
• Bundan önceki iki şûraya katılan ve Çevre Bakanlıgı'na teknik
bilgi bakımından birçok yaıdımda bulunan gönüllü kuruluşlar, SOS
Akdeniz Derneği ve Bodrum Gönüllüleri dışında şûrada temsil
edilmiyorlar. Şûranın gündem maddeleri arasında enerji sorunuyla
ilgili tek satıra yer verilmiyor.
er \e termik santrallarla ilgili sorunlann
şûra gündeminde hıç >er almamasının da
ilginç olduğu vurgulandı.
Çağnlı kuruluşlaragönderilen Üçüncü Şû-
ra KıTavuzu'nda konuklann nasıl rahat et-
tirileceği bir birsay ıhyor. Sabah. öğleveak-
şam \emeklerinin çok zengin çe^itler içer-
diğı. diyet mutfağı hazırlandığı. özürlüler
\e hastalarla ilgili tüm önlemlerin de alın-
dıgı \urgulanan kılavuzda Çevre Baka-
nı'nın Refah Partilı oldugunu anımsatan
birde not var:
"Ancakj emek \e ikramlarda alkollü içe-
cek yer almamaktadır."
Gündemdeki konular
Sûranın üç günlük gündeminde konuşu-
lacak konular şu ana ba^lıklar altında top-
lanıyor: Doğal ha>atın va^ama ortamları-
nın korunması: çevreticaret ilişkilerı kap-
samında çe\ re ile ilgili uygulamalar; ÇED
uygulamalarında karşılaşılan sorunlar ve
çözüm önerıleri; kıvı alanlarının rasyonel
kullanımı \e vönetimi; çevresel veri oluş-
turulması: atık yönetim sistemleri: hava
kalrtesi yönetimi ve çevre; atıksu altyapı
tesısleri vönetimi ve çevre uygulamaları:
çevre eğitimi vekatılımın sağlanması: çev-
re finansman kaynaklan durum değerlen-
dirilmesi: erozyon ve çölleşmenin önlen-
mesi: Çevre Kanunu"nda öngörülen yap-
tırımlar.
Yaklaşık J200 kişinin çağnlı olduğu şû-
ravaDünvaDostlanDernegrnindavetedil-
memesini bilinçli bir seçim olarak nitele-
ven \esrin Timur. "Programdaenerjiyle il-
gili termikve nükleersantrallarla bir tek ko-
nu başlığı >ok. Katılacaklardan bazılannın
başka komisyonlarda da olsa bu sorunu
gündeme getireceklerini umuyoruz" dedi.
Doğu Akdeniz Çevrecileri Ortak Sekre-
tarvası adına bır açıklama >apan Okta>
Demirkan. yakınmalarını şöv le dile uetir-
dı:
"Bakanlık. gönüllü kuruluşlan şûrada
görmek istememiş. Örneğin benim mensu-
bu bulunduğum Iskenderun Çev re Koru-
ma Derneği biriuci \e ikinci şûralara ka-
tıldı. Bu şûranın hazırlık çalışmalanna da
katıldı, aktif olarak çalıştı. Çevre Bakanlı-
ğı*\ la ortak projelerimiz \ar. Bizden görüş
istediler, bildirdik. Biitün bu ivi divaloga rağ-
men çağnlmadığımızı fark ettik. Bakanlı-
ğa başMirduk. fCatılmakistediğimizi belirt-
tik. Bir sonuçgelmedi. Bakanlık gösterme-
lik bir şûra\la kendi kendilerine konuş-
mak istiyorlar. Doğu Akdeniz Çevre der-
neklerinden çağnlan hiç >ok. 14derneği kap-
sıyor bu topluluk. Şûra. adı üstünde bir
danışmatoplantısı. Kamuovunuoluşturan
meslek odaları dernekler ve üniversitelerin
görüşleri alınarak sonuçta bir polirika be-
lirienir; amaç budur. Anlaşıian REFAH-
VOL, çev re konusunda politikasını belir-
lemiş, ancak göstermelik olarak şûra yap-
mak isrivor. Şûranın asıl amacı olan danış-
ma amacı ne >a/ık ki gerçekleşmivor."
Öğretmen
atamalan
24 kasım'da
Fransızlann unutulmaz solcusu hakkmda çıkarılan iddialar şaşkınlık ve düş kırıklığı yarattı
4
Arthur London mııhbirdT iddiası
• London"un, So\yet
gizli servisi hesabına
çalışarak pek çok
arkadaşını ihbar ettiği ve
ölüme gönderdiği öne
sürülüyor.
Çe\iri Senisi - Fransız solu-
nun efsanevi ismi Arthur Lon-
don'ın muhbır-ajan olduğu iddiası
Fransa'da şaşkınlık ve düi, kınklı-
ğı yarattı Marksist ideolojinın v ıl-
mazsavaşçılanndanbinolanLon-
don'ın. kapitalıst dünvav ı çöken-
mek üzere Prag ve Paris'te mev-
zılenen So\ >et gizli serv ısinin he-
sabına çalışarak pek çok arkada-
şını ihbar ettiği ve ölüme gönder-
diği iddia edilivor.
Ispanva lç Savaşı sırasında dün-
yanın dört bır yanından gelen sos-
yalistlerin saflarında Franco fa-
şizmıne kar>ı kahramanca sava-
^an London. eski Çek Komünist
Partisi 'nin yetkili organlarında da
görev almıştı. 1986 yılında Pa-
ris'te vaşama v eda eden London' un
ölümünden 16 v ıl önce "L'Aveu -
İtiraf" adlı kıtabı fılnıe çekildi.
Başrollerinı V\esMontand veeşi
SimoneSignoret"nin ovnadığı film
zamanında büyük sansasvon \arat-
mış; özellikle sol kesim tarafın-
dan "tüm zamanlann en iyi filmi"
olarak göklere çıkartılmıştı.
Ne var ki geçen giinlerde Çek kö-
1986 yılında Paris'te >aşanıa veda eden Arthur London'ın (solda) ölümünden 16 >ü önce "L'Aveu - İti-
raf" adlı kitabı filme çekilnıis. V \es Montand'ın (sağda) ovnadığı film büyük sansasvon yaratnııştı.
kenlı tarihçi KarelBartosek'in bir
açıklaması London efsanesını te-
mellerinden sarstı. Söz konusu ki-
tabı sinsi bir propaganda olarak
lanetleyen Bartosek. London'ın
kendisini türlü ışkence ve eziyete
kahramanca göğüsgeren birdire-
ni^ci olarak tanıtmasını da "şarla-
tanlık" olarak nitelivor.
1968'de yazılan "L'Aveu" bir
anlamda yazann özv aşamöv küsü.
Yazar. 1952de Çekoslovakya">ı
etkisi altına alan Yahudi alev htar-
lığı sırasında başından geçen talıh-
siz olavlan anlatır. Bartosek ise
kitabın. Fransız komünist liderle-
rinin arzusu üzerine. o vıllarda
Sovyet tankları altındakı Prag'da
yaşanan kanlı olaviar v e Fransız öğ-
rencılerinin avaklanması nedeniv-
le itibannı yitirmeye başlayan eri-
ternasvonal Marksizmi aklamak
için kaleme alındığını ilen süriiyor.
"Roman kahramanı tüm işkence
ve zoıiamalara karşın komünist
ideale sadık kalır; geleceğe olan
inancını kesinliklekorur" div erek
kitapta anlatılan kı^ınin "üstün in-
san*"özellıklenne sahip oldugunu
belirten Bartosek. London'ın ya-
şamı boyunca gerçekleri gizledi-
âini. tüm vazılannın bellı birmak-
sada hizmet ettiğini söylü>or.
Bartosek. Moskovada sıvaset
bilimi okuyan London'ın vaşamı
boyunca Sovyet gizli servisi hesa-
bına çalıştığını ve 1939da Fran-
sa'va göç eden London'ın Hitler-
Stalin antlaşmasına karşı çıkan
Çek komünistlerine ağır eleştiri-
ler vönelttiğini söylüyor.
Bartosek. London'ın 1948 yılın-
da Dışişleri Bakan Yardımcısı ola-
rak Prag'a geri çağrıldığını. an-
cak bu arada Paris'teki casus şe-
bekesinı de güçlendirmeyi ihmal
etmediğıni belirtiyor. Soğuk sa-
vaşınsonaermesi üzerine Çek Ko-
münist Partisi nin arşivlerini in-
celemesine izin verilen Bartosek.
London'ın ihanetine uğravan ve
casusluk yaptıkları gerekçesi ile
Pragda ıdam edilen bazı Batılı
ajanların listesinielegeçiriyor. Bu
isimlenn arasında Otto Katz, narn-
ı diğer Andre Simone da bulunu-
vor.
Bartosek'e destek
Fransa'nın savgın gazetelerinden
Liberation'un dış haberler nıuha-
biri Jacques Amalric de Barto-
sek 'in görüşlerine katı larak şunla-
n söylüyor: "London,L'Ateuisinı-
li kitabında profesvonel deMİmci
olduğuna ilişkin tüm belgeleri titiz-
likie \ok ettiğini >azı>or. Bu ve bu-
nun gibi pek çok irirafokuvucuyu
vanıltmak amacıvla kaleme alın-
mıştırf
Bugün bir Fransız vatandaşı olan
Bartosek, 1982 yılında Paris'te
London ile tanıştığını ve yazann
ikiyüzlülüğü ve kendini beğen-
mişliği karşısında şaşkına döndü-
ğünü şu sözlerivle dile getirivor:
"Onlarca kişi> i ipe gönderen Lon-
don'da en ufak bir pişmanlık ve
\ iedan azabı belirtisi yoktu."
Bartosek "in iddialarını "neo-
Stalinist ve revizyonist" bir heze-
yan olarak niteleven London'ın
duleşi Lise. L'Aveu'da vazılan her
satınn gerçekleri y ansıttıgını ileri
sürüvor.
Türkiye genehndekı 10
bın öğretmen adayının sa-
bırsızlıkla beklediğı atama
sonuçlannın. Milli Eğitim
Bakanı Mehmet Sağlam ta-
rafından 24 rCasım "Oğret-
menlerGünü"nde açı klan-
ması beklenivor. Öğretmen
adav ları atama sonuçlarını
sabırsızlıkla beklerken her
atamadan sonra kurulan
binlerce dolarlık "becayiş
pazannda" adaylann do-
landıncılara karşı dikkatli
olmalan istendi.
Türkiye genelinde açık
bulunan 8 bin 750'si sınıf
öğretmenı. bin 25O'si branş
öğretmenı olmak üzere top-
lam 10 bın öğretmen kad-
rosu için 23 eylül-1 ekim ta-
rihleri arasında başvuran
adav lar. sabırsızlıkla bekle-
dıkleri atama sonuçlannı.
önümüzdeki günlerde va-
pılması beklenen Bakanlık
açıklamasıyla öğrenecek-
ler. Milli Eğitim Bakanlığı
yetkılileri. bilgısayarkura-
larının çekilmeye başlan-
dığını belırterek. herhangi
birdeğişiklik olmanıası du-
rumunda atama sonuçlan-
nın. 24 Kasım " Oğretmen-
lerGünü"nde Mıllı Eğitim
Bakanı Mehmet Saglam ta-
rafından bir basın toplantı-
sıylaaçıklanacağını bıldir-
diler.
Öğretmen adaylanndan
birçoğu, "gidecekleri ilde
veni bir vaşam düzeni ku-
rup ailelerinden uzak ka-
lacakları" ya da "terörehe-
def olacakİan" kaygısıyla
atama sonuçlannı sabırsız-
lıkla bekledıklerını söylü-
yorlar.
Yeni öğretim yılının baş-
lamasının ardından iki ay
eeçmesıne karşın valnızca
Fstanburda vaklaşık 2 bın
okulda. 2 bın 300'ü branş.
bın 300'ü sınıf ögretmeni
olmak üzere toplam 3 bın
600 öğretmen açığı bulunu-
>or. 23 evlül-1 ekim tarih-
İeri arasında Istanbul'daki
okullarda açık bulunan kad-
rolara atanmak için 4 bin
500 öğretmen adavı baş-
\urmuştu.
e-posta : tan (â vol. com. tr
Sergide Kamil Fırat'a ait İstanbul fotoğrafi da yer alacak.
İstanbul'un geçmişi yeni bakışla tartışmaya sunuluyor
Inançların bııluştuğu kent
Kültür Senisi - Jstanbul'da. 2600 yıl-
lık tarihi bovunca ve günümüzde. farklı
kültür ve inançlar bir arada bulunuyor.
Kentingeçmişinden gelen vegeleceğinbı-
çimlenmesinde de etkılı olacak bu özelli-
ği. bir fotoğraf sergisi, bir kitap ve panel-
le tartışmava sunuluyor. Danışmanlıöını
Prof. Dr. Afıfe Batur'un
yaptığı proje. İstanbul Ka-
raköv Rotarv Kulübü.
Milli Reasürans. Alman
Kültür Merkezi-Goethe
Institut tarafından düzen-
lendi. İstanbuldaki kut-
sal mekânlan ve insanla-
n konu olarak alan " istan-
bul lnançlann Buluştuğu
Yer" başlıklı fotoğraf ser-
gi. Ara Güler. Ani Çelik
Amyan,Kamil Fırat Vla-
nuel Çıtak. MuratGermen.Orhan Cem Çe-
tin'in yaptıkları özgün çalışmalarla. Milli
Reasürans Sanat Galerisi'nde 22 kasım-28
aralık tarihlen arasında ver alacak.
İstanbul dergisinindekatılımıvla22 ka-
sım cuma günü saat 1 7.30'da Mıîli Reasü-
rans Odıtoryum Salonıfnda Prof. Dr. Ste-
fanos Yerasimos. Dr. Anıs N umul. Prof. Dr.
Hüsret Hatemi, A>dın Boysan ve Dr. Paul
fmhofun konuşmacı olarak katılacakları
"İstanbul'da Çok Kültüriülük"konulu bir
• Bir fotoğraf sergisi,
kitap ve panelden oluşan
etkinlik, îstanbul
Karaköy Rotary Kulübü,
Milli Reasürans, Alman
Kültür Merkezi-Goethe
Institut ve tstanbul
dergisi tarafından
düzenlendi.
panel gerçekleştirilecek.
Kudüs \ e İstanbul. ötekı tarihi \ e kutsal
savılan kentlerden 3 tektanrılı dıni. \ahu-
diîik. Hıristivanlık ve Müslümanlıgı bir
arada bulundurmasıvla avrılıvor. Doğai,
tarihi. ekonomik vesiyasal etkenlerbu iki
kentiavncalıklıbirkonumagetirmişti. Bu
a> ncalık birşans mı>dı?
Prof. Dr. Afife Batur.
geçmış açısından bu so-
ruva olumlu ya da olum-
suzcevaplarvenlebilece-
ğini: ancak "Şanstı" ce-
vabının banşı ve insan-
lar arasında karşılıklı et-
kileşimi. kültürel zengin-
lıği ve canlıhğı; "Şans
değfldTcevabının iseger-
ginliklerı. çatışmaları.
huzursuzlukları ve hatta
savaşlan anımsatacağına dikkat çekivor.
Gelecek açısından olumlu cevap aravış-
larının önemini vurguluvor ve Osmanlı
dönemınde çağdaşı A\ nıpa ülkelerine göre
değişik inançlara karşı daha hoşgörülü bir
vaklajını olmakla birlikte bugün için. "İs-
tanbul'un geçmişi, "tolerance hoşgörü" ka\-
ramının içeriğini aşan, birlikte vejan \ana
>aşama doğaüığının daha bilinçli \eçağdaş
modellerini >aratabilmelidir" dileğinde
bulunuvor.
Silifke'de
ABD'lilere
çevre dersi
VAŞARÖZTÜRK
SİLİFKE - Amerıkalı
30 öğrencive. Türk bilim
adamlan tarafından Içeî'in
Sılıfke ilçesinde çe\ re. kül-
türel antropoloji ve enerji
politıkalan ıle ilgili dersler
venliyor. ABD'de 1958 yı-
lında "kurulan International
Honors Programme. her yıl
çeşitli toplumlan karşılaş-
tırmalı olarak inceliyor. \e
bu konuda kolej mezunu 30
öğrencive değişik ülkeler-
de eğitim veriyor. Buaüne
dek Gandhi v e Makolm X
gibi birçok ünlü ismin öğ-
retmen olarak derslere ka-
tıldığı programın Türkive
koordınatörlüğünü Orhan
Esenvürütüvor.
ABD'de başlavan bu yıl-
kı program. Türkiye"de İs-
tanbul ve Sılıfke. Hindis-
tan. Malezva. Meksika ve
İngiltere'den sonra yine
ABD'de sona erecek. Silif-
ke'de Belediye Kültür
Evi'nde verilen eğitim 21
kasıma dek sürecek. Öğ-
rencilere. Ankara Lniver-
sitesi veÇukurova Üniver-
sitesi öğretim üveleri tara-
fından Kavraktepe Barajı,
Göksu Deltası. Akkuyu
Nükleer Santralı. izlenen
enerji politikalan. Silifke
Belediyesi'nin Medcities
(Akdeniz Kentlerı Birliği)
için hazırladığı Çevresel
Denetım Raporu gibi ko-
nularda dersler veriliyor.
Küitürel ekolojı konu- •
sunda eğitim gören öğren-
ciler ıçin Türkive'de Silif-
ke ılçesınin seçilmesinin te-
melinde. bölgede Kavrak-
tepe Barajı ve Göksu Del-
tası'nın bulunmasının vat-
tığı belırtılivor. Internati-
onal Honors Programme
kapsamındakı eğıtimdeeko-
loji. kültürel antropoloji. bı-
voloji. devlet pohtıkaları-
nın arazıdeki sosyolojik ve
ekolojikdengesı vebağım-
sız projelerin ıncelenmesi
ıle ılgılı akademik bırçalış-
ma ver alıvor.
SÖYLEŞİ ATTİLAİLHAN
'Nerede Yanlış Yaptık?'
Cehennem sıcağı yaz günü, güneşin basıncından
camlar yumuşamış; nedense 'imbat' çıkmadı,
'Demokrat Izmir'in Istihbarat Salonu'nda kan ter
içindeyiz: 6O'ıı yılların ikinci yansı, öğrenci eylemle-
ri almış yürümüş. gençler siyasete ısınıyor.
CHP'nin önemli ismi Turhan Feyzioğlu, 'gelişme-
lerin onuneden kaygılandırdığını', az öncegazete-
ye yaptığı ziyarette. şöyle özetlemişti: "-Fikir Kulüp-
leri Federasyonu (FKF) bizim açımızdan menfi rol
oynuyor, gençliği TİP'e kaybediyoruz." O gittikten
sonra, ensemden kuyruk sokumuna akan teri his-
sederek, düşünüyorum: bu sözlerin 'ç/plak' anlamt
nedir? 27 Mayıs'atekaddüm eden günlerde. CHP'yi
'sırtlamış olan' öğrenci gençliğin. artık sosyalizme
akması mı?
12 Mart'tan. 12 Eylül'den sonra. dudaklardan
eksik olmayan o 'Nerede yanlış yaptık?' sorusu-
na cevap aramrken, acaba şu nokta üzerinde du-
rulmamalı mıdır? FKF, Dev/Genç'e dönüşürken,
Marighella'nın 'şehirgerillası'nahevesedeceğine;
Türkiye Işçi Partisi'nin gerçekçi platformunda kal-
saydı, 'sosyalistsol' güçlü veyasal birsiyasi örgüt-
lenmeyi sürdürmüş olmaz mıydı?
Hadi gençler tecrübesizdi, kapsamlı düşünemi-
yorlardı; onlara kılavuzluğa kalkışan, TİP dışında
kalmış 'esk/ tüfekler'ın içine düştüğü gafleti neyle açık-
layalım?
'Gaflet' yerine yoksa 'ihtiras' mı demeliydim?
'Sahte ideolojiler'in amacı...
Televizyondaki Salı söyleşilerimde (TRT/2), adını
sık sık andığım, işgaldeki komünist direnişine katıl-
mış o emektar sendikacı, Camarade Paul; 6O'lı yıl-
lann ilk sırasında tekrar Paris'te buluştuğum za-
man. bana demişti ki:
"-... haklı olabilirsin, Sovyetler'de devrim yürü-
müyor; yalnız sakın unutma: 'Sistem' denetimi al-
tındaki ülkelerde, sosyalist hareketi dağıtmayı ka-
faya koymuş: Anarşist ve troçkist 'enternasyonal'le-
rin kıpırdamaya başlaması, ne yalnız SSCB'deki do-
nukluktan ileri geliyor, ne de Çin ve Latin Ameri-
ka'daki 'silahlı eylemler'in cazibesinden: ortalığı ka-
nştıran 'sistem'd/r."
Dahasonraları, Batı Avrupa'dadoğrudan komü-
nist partilere yönelen delikanlı kız ve erkekleri engel-
lemek için. 'Cinsel Devrim', 'Feminizm ve Kadın
Hakları', 'Çevrecilik' ve benzeri 'sahte ıdeolojile-
n" de 'sistem'in üretip geliştirdiğini. aynı Camara-
de Paul ortaya atacaktır. ilginç olan, bütün bu say-
dığım 'ideolojilenn' garip bir tesadüf eseri olarak. l
ma-
de in USA' oluşu: Hepsi Amerika'dan başlamadı
mı?
Türkiye'de 'Soğuk Savaş' neticede, 'Sosyalist
Sol'un inanılmaz bir 'öğrenci hareketi' çalkantısına
dönüşmesine sebep olmuştur. Hiç unutmam, zama-
nın gençleriyle tartışırken. kendi kendilerini 'devri-
min iticigücü' diye tanımladıklarına şahit olmuştum;
bir marksistin bunu anlayabilmesi, mümkün mü-
dür? Hele kabul edebilmesi. asla! Sosyalizmin 'itici
gücü', -hakiki müstahsil olan işçisınrfıdır: henüz 'tü-
ketici' konumundaki öğrencilerin taşıyamayacakla-
n böyle bir ağırlığın altına girmeleri, onları hem halk-
tan soyutlayacak. hem de amaçlarınm çok uzakla-
rına kaydıracaktı.
Öyle de olmuştur.
'El insaf!..'
Tehlike orada başlamıyor mu?
Paris'teki Nâzım Hikmet'i Kurtarma Komite-
si'nde, 1950li yıllarda, Vartan İhmalyan, Hasan
Akkuş, Tacettin Karan ve daha niceleri, tehlikeli bir
'kader birliği' içindeydiler; yani Ermeni'si, Kürt'ü,
Türk'ü, Yahudi'si, Laz'ı! KUTV neslinin yetiştirdiği o
kuşak, ne 'etnik' ayırım bilir, ne de 'mezhep' ayın-
mı! Sosyalisttirier, o kadar!
Barkev Şamikyan'ın -toprağı bol olsun- Daş-
naksutyun'dan bir Fransız Ermeni'sine. masaya
yumruğunu vura vura dediklerini unutabilir miyim:
"-... sennediyorsun, ahbarik?Hayır, Türkiye'o'e
başıma gelenler, Ermeni olduğum için gelmedi, Ko-
münistim diye geldi; aynı bela, şu yanımda gördü-
ğün hâlis Türk arkadaşımın da başına geliyordu:
bizde din farkı, dil farkı yoktur!"
Sonra aynı zamanda iyi bir 'bando şefi' olan Tor-
nacı' Ömer'in 40 karanlığının eski İzmir Mahpus-
hanesi'nde, başını sağır kulağından yana eğerek bi-
ze ögrertiği o marş: "... fabrikalarda biz / tarlalar-
da biziz / biziz hayatı yaratan / din farkı bilme-
yiz /dil farkı bilmeyiz / doğduk sanki bir anadan!"
Sosyalist bir hareket, ancak iyice 'marginalleşir',
halkının adamakıllı uzağınadüşerse, 'toplumsaldir-
sek temasını' kurabilmek için savunduğu fikirleri ka-
labalıkla somutlaştırabilmek için. 'etnik' ya da 'dini'
yanlışlara yuvarlanır: 'Soğuk Savaş'ın Türkiye'de
'sosyalist sol' aydınına yaptığı en büyük kötülük,
yaptırdığı o büyük yanlış: önce tüketici' fakülte öğ-
rencisinden, 'itici güç' üretmeye kalkışması ise;
sonra içine yuvarlandığı yalnızlıktan kurtulabil-
mek için, 'ırkçılıktan' ve 'mezhepçilikten' medet
ummasıdır.
llerici iprogressiste), hele de sosyalist geçinen-
ler, külahlarını önlerine koyup etraflıca düşünmeli:
'mezhep' ya da 'ırk' davası güden 'ilenci', hele de
'sosyalist' olurmu?
El insaf!
http:// www. vol. com. tr/ A İLHAN
http://www.ada.com.trV-bilgiyay/yazar/ailhan.html