07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet fmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Ya\ ın Yönetmenı Orhan Erinç # Genel Ya\ ın Koordırutdru Hikmet Çetinka\aQ Yazıı>len Mudurlerı Ibrahim Yıldız. Dinç Tavanç ı Sorumlul # Haber Merkezı Mudunı Hakan Kara • Gorsel Yönetmen Fikret Eser Dı> Haberler Şinasi Danışoğlu # Ktıhbarat. Cengiz Vıldırıııı # EKonomı Bülent Kızanlık • Kültur. Handan Senköken # Spor: Abdüfkadir \ ücefman 9 Makakicr Sami Karaören 9 Düzcltnıe. Vbdullah Yazıcı # Foroâraf- Erdoğan Köseoğlu •Bılgi-Belge Edibe Buğra • Yurt Hjberlen Mehmet Faraç Yâ>ınKurulu İlhanSclçuk(Bjfkan). Orhan Erinç. Okta> Kurtböke. Hiknıer Çetinka} a. ŞükranSoner. ErgunBalCLDinçTa\anç, İbrahim \ ıldız. Orhan Bursalı, Muvtafa Balba\. Hakan Kara. Ankara Temsılcısr Mustafa Balba\ 0 Haber Müdüru Doğaji Akın Atatürk Buh arı No 125. Kaf4. Bakanlıklar-Ankara Tel- 4195020 (" hat), Faks" 419502"' 0 Izmır Temsılcısı Serdar Kızık. H Zı\a Bh 1352 S 2 3 Tel -4-11J22Û. Faks 44191 P 0 Adana Temsılcısı: Çetin Yiğenoğlu. fnonıı Cd. 119 S \ o 1 Kat 1. Tel 352255(1. Faks 3522570 Müessese Muduru Erol Erkut 0 Koordınatör Ahmet Korulsan 0 Muhasebe Bülent > cner 0 Idare Hüse\in Gürer 0 Işletme Önder Çelik 0 Bılgı-lşlem >ail İnal • BılgısayarSıstem. Mürii\et Çiler MEDYA C: • Vonetım Kuru Ba^kanı - Genel Mudur Gülb Erduran 0 Koordınator Rel lşırman # Oenel Mudur Yardımci' Mine Akdağ Tel 514 (T 53 Vıvıml<ı>aD \e Basan: Yen Ciıiı Haber Ajan>>. Ba-MD \e Yj\ın TurJ.Ov.il C-d > - Ulğ.iU-i-j W " J Nt PK T46 kar.bu] Tel ıhk A S ıll : 12 ı 512 U5 <<! l2U h.ıl) Fak-(O2l2ı51." 15KAS1M1996 İmsak'5.16 Güneş: 6.45 Öğie: İ1.56 Ikındi: 14.29 Aksam: 16.53 Yatsı: l«.16 Einstein: Diktatör koca, ntüşfik âşık • Çe>iri Senisi - Kudüs'teöncekı gür Albert Eınsteinın M leva Maric adlı ilk eşine vazdığ: mektuplargür ışığına çıkartıldı Mektuplardan. görecelik kuramıyla iinlenen bilim adamının hem müşfik bır âşık. hem de diktatör bır koca olduğu anlaşı.'ı>or. 19;4yılınin nisan ayında yjzıldığı sanılan mektuplarda Einstein. Manc'e ş.ö}le hîtap edivor: "Sana bir şey söylediğirn zaman bana hemen cevap vermek zorundasın... Sana odamı terk et dediğım zaman itiraz etmeden çık gi:..."" Ne \ar ki Maric. bu muameleve daha fazla tahammüİ edemediğı içın birkaç ay sonra iki oğlunu alarak Isvıçreve gider. Bu arada Einstein daboş durmamıv kuzını Elsa Lovventhal ile ilişkiye girmiştır bile. Bu ilişki Î919 yılındaevlilikle noktalanır. Orhan Taşan'm saglığı iyi • İstanbul Haber Servisi - Önceki gece kalp krizı geçirerek Florence Nightingale Hastar.esi'nde kaldmlan TRT Istanbul Bölge Müdürii Orhan Taşan'ın saglık durumu iyiye gidıyor. Halen yoğun bakımdaolan Taşan. 1.5 yıl önce de kalp rahatsızlığı geçirmiş veanjivo uygulanmıştı. Hac kuraları ertelendi • İstanbul Hab«r Senisi - Dıyanet Isleri'nin A grubu seyahat acentalan ıle haeca gidecek ada> lar ıcin daha önce 18 kasımda yapılacağı bildirilen kura çekıli^i. çalışmaların bıtınlememesi nedeniyele ıleri birtanhe ertelendi. Demirel'den kutlama • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı SüleymaTi Demirel. ulu>al sinemanın korunması için önlemleralınması gerektiğinı belinerek. '"Sinemamızı. kurumsallaş.ması ve Türk kültürünü yüz akıyla dünya üzerinde temsil etmeye devam edebilmesi için teşvik. Sinema sanatçılarına sahip çıkmalıyız" dedi. Yavımladıgı mesajda Türk Sineması Gününü kutlayan Demirel. Cumhuriyet'in kuruluşundan itibaren gelişmeye başJayan Türk sinemasının Türki\e için önemli oldugunu \ürguladı. Gazeteci Çultıa oldu • Istanbul Haber Servisi - Basın Şeref Kartı sahibi Gazeteci Şe\ket Çulha, Trabzon'da öldü. 1911 "de Trabzonda doğan Çulha. çeşıtli kamu kurum ve kuruluşlarında ve Trabzon'da yayımlanan gazetelerde çalıştı. Çulha. frabzon fskenderpaşa Camii'nde kılınacak namazın ardından Asri Mezarlık'ta toprağa verilecek. Balkanoloji Sempozyumu • ANKAR.\(Cumhurhet Bürosu) - Ankara Üniversitesi'nın 50. kuruluş yılı etkinlikleri çerçevesinde gerçekle^tirilen "Uluslararası Balkanoloji Sempozyumu"". dün çeşitli ülkelerden bilim adamlannın bildirilerini sunmalanyla sona erdi. AÜ Dil veTarihCoğrafya Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Melek Deiifbaşı tarafından düzenlenen sempozvuma Romanya. Y'unanistan. Macaristan, İngiltere, Danimarka. Hollanda. ABD ve Türki>e'den 22 tarihçi katıldı. Gebeliği önleme • İstanbul Haber Senisi - Gebeliği önlevici yöntemlerden biri olan "üç aylık enjeksiyon yöntemi"'nin uvgulanmasına istanbul'da başîanıyor. İstanbul Saglık Müdürlüğü'nden >apılan açıklamada. depo enjeksiyon yönteminin 1996 yılı içinde Ankara. Adana \e Divarbakır illerinde uygulanılmaya başlandığı. 18 kasımdan itibaren de istanbul'da ücretsiz olarak uvgulanılacağı bıldirildi. 4-6 aralık tarihleri arasmdaki şûraya gönüllü kuruluşların çoğu çağnlmadı ^Göstermelik Çevre Şûrası 9 ÜMİTOTAıN İZMİR - Antalya Belek'te 4-6 aralık ta- rihleri arasında toplanacak 3. Çe\re Şûra- sı'nagönüllü kurııluslann büvükçoğunlu- ğu çağrılmazken gündem maddelerı ara- sında enerji sorunuvla ilgili tek satıra rast- lanmı_\or. Çe\re Bakanhğı'nın Çe\re Şû- rası Kıla\ uzu'nda zengın \emek çe>itleri- nin milli geleneklere göre sunulacağı be- lirtilip küçükde bırnotekleni>or: "•\emek \ e ikramlarda alkollü içecek yer almamak- tadır." Üçüncü Çe\ re Şûrası. "Dostlaralış\eriş- tegörsün<% özde_vişine uvgun toplanma\a ha- zırlanıvor. Bundan önceki ıki şûra\a katı- lan ve Çesre Bakanlıgı'na teknik bilgi ba- kımından birçok \ ardımda bulunan gönül- lü kuruluşlar. SOS Akdeniz Derneği ve Bodrum Gönüllüleri dışında şûrada temsil edilmivorlar. Çevre sorunlannın önemli vörelerinden olan Dogu Akdeniz Bölgesı'nden hiçbir gönüllü kurulu^un ^ûravaçağnlmamasıbü- yük tepkı toplarken. Akkuyu"da kurulma- sı planlanan nükleer santralın gündeme gel- memesinin amaçlandığı belirtildi. Nükle- • Bundan önceki iki şûraya katılan ve Çevre Bakanlıgı'na teknik bilgi bakımından birçok yaıdımda bulunan gönüllü kuruluşlar, SOS Akdeniz Derneği ve Bodrum Gönüllüleri dışında şûrada temsil edilmiyorlar. Şûranın gündem maddeleri arasında enerji sorunuyla ilgili tek satıra yer verilmiyor. er \e termik santrallarla ilgili sorunlann şûra gündeminde hıç >er almamasının da ilginç olduğu vurgulandı. Çağnlı kuruluşlaragönderilen Üçüncü Şû- ra KıTavuzu'nda konuklann nasıl rahat et- tirileceği bir birsay ıhyor. Sabah. öğleveak- şam \emeklerinin çok zengin çe^itler içer- diğı. diyet mutfağı hazırlandığı. özürlüler \e hastalarla ilgili tüm önlemlerin de alın- dıgı \urgulanan kılavuzda Çevre Baka- nı'nın Refah Partilı oldugunu anımsatan birde not var: "Ancakj emek \e ikramlarda alkollü içe- cek yer almamaktadır." Gündemdeki konular Sûranın üç günlük gündeminde konuşu- lacak konular şu ana ba^lıklar altında top- lanıyor: Doğal ha>atın va^ama ortamları- nın korunması: çevreticaret ilişkilerı kap- samında çe\ re ile ilgili uygulamalar; ÇED uygulamalarında karşılaşılan sorunlar ve çözüm önerıleri; kıvı alanlarının rasyonel kullanımı \e vönetimi; çevresel veri oluş- turulması: atık yönetim sistemleri: hava kalrtesi yönetimi ve çevre; atıksu altyapı tesısleri vönetimi ve çevre uygulamaları: çevre eğitimi vekatılımın sağlanması: çev- re finansman kaynaklan durum değerlen- dirilmesi: erozyon ve çölleşmenin önlen- mesi: Çevre Kanunu"nda öngörülen yap- tırımlar. Yaklaşık J200 kişinin çağnlı olduğu şû- ravaDünvaDostlanDernegrnindavetedil- memesini bilinçli bir seçim olarak nitele- ven \esrin Timur. "Programdaenerjiyle il- gili termikve nükleersantrallarla bir tek ko- nu başlığı >ok. Katılacaklardan bazılannın başka komisyonlarda da olsa bu sorunu gündeme getireceklerini umuyoruz" dedi. Doğu Akdeniz Çevrecileri Ortak Sekre- tarvası adına bır açıklama >apan Okta> Demirkan. yakınmalarını şöv le dile uetir- dı: "Bakanlık. gönüllü kuruluşlan şûrada görmek istememiş. Örneğin benim mensu- bu bulunduğum Iskenderun Çev re Koru- ma Derneği biriuci \e ikinci şûralara ka- tıldı. Bu şûranın hazırlık çalışmalanna da katıldı, aktif olarak çalıştı. Çevre Bakanlı- ğı*\ la ortak projelerimiz \ar. Bizden görüş istediler, bildirdik. Biitün bu ivi divaloga rağ- men çağnlmadığımızı fark ettik. Bakanlı- ğa başMirduk. fCatılmakistediğimizi belirt- tik. Bir sonuçgelmedi. Bakanlık gösterme- lik bir şûra\la kendi kendilerine konuş- mak istiyorlar. Doğu Akdeniz Çevre der- neklerinden çağnlan hiç >ok. 14derneği kap- sıyor bu topluluk. Şûra. adı üstünde bir danışmatoplantısı. Kamuovunuoluşturan meslek odaları dernekler ve üniversitelerin görüşleri alınarak sonuçta bir polirika be- lirienir; amaç budur. Anlaşıian REFAH- VOL, çev re konusunda politikasını belir- lemiş, ancak göstermelik olarak şûra yap- mak isrivor. Şûranın asıl amacı olan danış- ma amacı ne >a/ık ki gerçekleşmivor." Öğretmen atamalan 24 kasım'da Fransızlann unutulmaz solcusu hakkmda çıkarılan iddialar şaşkınlık ve düş kırıklığı yarattı 4 Arthur London mııhbirdT iddiası • London"un, So\yet gizli servisi hesabına çalışarak pek çok arkadaşını ihbar ettiği ve ölüme gönderdiği öne sürülüyor. Çe\iri Senisi - Fransız solu- nun efsanevi ismi Arthur Lon- don'ın muhbır-ajan olduğu iddiası Fransa'da şaşkınlık ve düi, kınklı- ğı yarattı Marksist ideolojinın v ıl- mazsavaşçılanndanbinolanLon- don'ın. kapitalıst dünvav ı çöken- mek üzere Prag ve Paris'te mev- zılenen So\ >et gizli serv ısinin he- sabına çalışarak pek çok arkada- şını ihbar ettiği ve ölüme gönder- diği iddia edilivor. Ispanva lç Savaşı sırasında dün- yanın dört bır yanından gelen sos- yalistlerin saflarında Franco fa- şizmıne kar>ı kahramanca sava- ^an London. eski Çek Komünist Partisi 'nin yetkili organlarında da görev almıştı. 1986 yılında Pa- ris'te vaşama v eda eden London' un ölümünden 16 v ıl önce "L'Aveu - İtiraf" adlı kıtabı fılnıe çekildi. Başrollerinı V\esMontand veeşi SimoneSignoret"nin ovnadığı film zamanında büyük sansasvon \arat- mış; özellikle sol kesim tarafın- dan "tüm zamanlann en iyi filmi" olarak göklere çıkartılmıştı. Ne var ki geçen giinlerde Çek kö- 1986 yılında Paris'te >aşanıa veda eden Arthur London'ın (solda) ölümünden 16 >ü önce "L'Aveu - İti- raf" adlı kitabı filme çekilnıis. V \es Montand'ın (sağda) ovnadığı film büyük sansasvon yaratnııştı. kenlı tarihçi KarelBartosek'in bir açıklaması London efsanesını te- mellerinden sarstı. Söz konusu ki- tabı sinsi bir propaganda olarak lanetleyen Bartosek. London'ın kendisini türlü ışkence ve eziyete kahramanca göğüsgeren birdire- ni^ci olarak tanıtmasını da "şarla- tanlık" olarak nitelivor. 1968'de yazılan "L'Aveu" bir anlamda yazann özv aşamöv küsü. Yazar. 1952de Çekoslovakya">ı etkisi altına alan Yahudi alev htar- lığı sırasında başından geçen talıh- siz olavlan anlatır. Bartosek ise kitabın. Fransız komünist liderle- rinin arzusu üzerine. o vıllarda Sovyet tankları altındakı Prag'da yaşanan kanlı olaviar v e Fransız öğ- rencılerinin avaklanması nedeniv- le itibannı yitirmeye başlayan eri- ternasvonal Marksizmi aklamak için kaleme alındığını ilen süriiyor. "Roman kahramanı tüm işkence ve zoıiamalara karşın komünist ideale sadık kalır; geleceğe olan inancını kesinliklekorur" div erek kitapta anlatılan kı^ınin "üstün in- san*"özellıklenne sahip oldugunu belirten Bartosek. London'ın ya- şamı boyunca gerçekleri gizledi- âini. tüm vazılannın bellı birmak- sada hizmet ettiğini söylü>or. Bartosek. Moskovada sıvaset bilimi okuyan London'ın vaşamı boyunca Sovyet gizli servisi hesa- bına çalıştığını ve 1939da Fran- sa'va göç eden London'ın Hitler- Stalin antlaşmasına karşı çıkan Çek komünistlerine ağır eleştiri- ler vönelttiğini söylüyor. Bartosek. London'ın 1948 yılın- da Dışişleri Bakan Yardımcısı ola- rak Prag'a geri çağrıldığını. an- cak bu arada Paris'teki casus şe- bekesinı de güçlendirmeyi ihmal etmediğıni belirtiyor. Soğuk sa- vaşınsonaermesi üzerine Çek Ko- münist Partisi nin arşivlerini in- celemesine izin verilen Bartosek. London'ın ihanetine uğravan ve casusluk yaptıkları gerekçesi ile Pragda ıdam edilen bazı Batılı ajanların listesinielegeçiriyor. Bu isimlenn arasında Otto Katz, narn- ı diğer Andre Simone da bulunu- vor. Bartosek'e destek Fransa'nın savgın gazetelerinden Liberation'un dış haberler nıuha- biri Jacques Amalric de Barto- sek 'in görüşlerine katı larak şunla- n söylüyor: "London,L'Ateuisinı- li kitabında profesvonel deMİmci olduğuna ilişkin tüm belgeleri titiz- likie \ok ettiğini >azı>or. Bu ve bu- nun gibi pek çok irirafokuvucuyu vanıltmak amacıvla kaleme alın- mıştırf Bugün bir Fransız vatandaşı olan Bartosek, 1982 yılında Paris'te London ile tanıştığını ve yazann ikiyüzlülüğü ve kendini beğen- mişliği karşısında şaşkına döndü- ğünü şu sözlerivle dile getirivor: "Onlarca kişi> i ipe gönderen Lon- don'da en ufak bir pişmanlık ve \ iedan azabı belirtisi yoktu." Bartosek "in iddialarını "neo- Stalinist ve revizyonist" bir heze- yan olarak niteleven London'ın duleşi Lise. L'Aveu'da vazılan her satınn gerçekleri y ansıttıgını ileri sürüvor. Türkiye genehndekı 10 bın öğretmen adayının sa- bırsızlıkla beklediğı atama sonuçlannın. Milli Eğitim Bakanı Mehmet Sağlam ta- rafından 24 rCasım "Oğret- menlerGünü"nde açı klan- ması beklenivor. Öğretmen adav ları atama sonuçlarını sabırsızlıkla beklerken her atamadan sonra kurulan binlerce dolarlık "becayiş pazannda" adaylann do- landıncılara karşı dikkatli olmalan istendi. Türkiye genelinde açık bulunan 8 bin 750'si sınıf öğretmenı. bin 25O'si branş öğretmenı olmak üzere top- lam 10 bın öğretmen kad- rosu için 23 eylül-1 ekim ta- rihleri arasında başvuran adav lar. sabırsızlıkla bekle- dıkleri atama sonuçlannı. önümüzdeki günlerde va- pılması beklenen Bakanlık açıklamasıyla öğrenecek- ler. Milli Eğitim Bakanlığı yetkılileri. bilgısayarkura- larının çekilmeye başlan- dığını belırterek. herhangi birdeğişiklik olmanıası du- rumunda atama sonuçlan- nın. 24 Kasım " Oğretmen- lerGünü"nde Mıllı Eğitim Bakanı Mehmet Saglam ta- rafından bir basın toplantı- sıylaaçıklanacağını bıldir- diler. Öğretmen adaylanndan birçoğu, "gidecekleri ilde veni bir vaşam düzeni ku- rup ailelerinden uzak ka- lacakları" ya da "terörehe- def olacakİan" kaygısıyla atama sonuçlannı sabırsız- lıkla bekledıklerını söylü- yorlar. Yeni öğretim yılının baş- lamasının ardından iki ay eeçmesıne karşın valnızca Fstanburda vaklaşık 2 bın okulda. 2 bın 300'ü branş. bın 300'ü sınıf ögretmeni olmak üzere toplam 3 bın 600 öğretmen açığı bulunu- >or. 23 evlül-1 ekim tarih- İeri arasında Istanbul'daki okullarda açık bulunan kad- rolara atanmak için 4 bin 500 öğretmen adavı baş- \urmuştu. e-posta : tan (â vol. com. tr Sergide Kamil Fırat'a ait İstanbul fotoğrafi da yer alacak. İstanbul'un geçmişi yeni bakışla tartışmaya sunuluyor Inançların bııluştuğu kent Kültür Senisi - Jstanbul'da. 2600 yıl- lık tarihi bovunca ve günümüzde. farklı kültür ve inançlar bir arada bulunuyor. Kentingeçmişinden gelen vegeleceğinbı- çimlenmesinde de etkılı olacak bu özelli- ği. bir fotoğraf sergisi, bir kitap ve panel- le tartışmava sunuluyor. Danışmanlıöını Prof. Dr. Afıfe Batur'un yaptığı proje. İstanbul Ka- raköv Rotarv Kulübü. Milli Reasürans. Alman Kültür Merkezi-Goethe Institut tarafından düzen- lendi. İstanbuldaki kut- sal mekânlan ve insanla- n konu olarak alan " istan- bul lnançlann Buluştuğu Yer" başlıklı fotoğraf ser- gi. Ara Güler. Ani Çelik Amyan,Kamil Fırat Vla- nuel Çıtak. MuratGermen.Orhan Cem Çe- tin'in yaptıkları özgün çalışmalarla. Milli Reasürans Sanat Galerisi'nde 22 kasım-28 aralık tarihlen arasında ver alacak. İstanbul dergisinindekatılımıvla22 ka- sım cuma günü saat 1 7.30'da Mıîli Reasü- rans Odıtoryum Salonıfnda Prof. Dr. Ste- fanos Yerasimos. Dr. Anıs N umul. Prof. Dr. Hüsret Hatemi, A>dın Boysan ve Dr. Paul fmhofun konuşmacı olarak katılacakları "İstanbul'da Çok Kültüriülük"konulu bir • Bir fotoğraf sergisi, kitap ve panelden oluşan etkinlik, îstanbul Karaköy Rotary Kulübü, Milli Reasürans, Alman Kültür Merkezi-Goethe Institut ve tstanbul dergisi tarafından düzenlendi. panel gerçekleştirilecek. Kudüs \ e İstanbul. ötekı tarihi \ e kutsal savılan kentlerden 3 tektanrılı dıni. \ahu- diîik. Hıristivanlık ve Müslümanlıgı bir arada bulundurmasıvla avrılıvor. Doğai, tarihi. ekonomik vesiyasal etkenlerbu iki kentiavncalıklıbirkonumagetirmişti. Bu a> ncalık birşans mı>dı? Prof. Dr. Afife Batur. geçmış açısından bu so- ruva olumlu ya da olum- suzcevaplarvenlebilece- ğini: ancak "Şanstı" ce- vabının banşı ve insan- lar arasında karşılıklı et- kileşimi. kültürel zengin- lıği ve canlıhğı; "Şans değfldTcevabının iseger- ginliklerı. çatışmaları. huzursuzlukları ve hatta savaşlan anımsatacağına dikkat çekivor. Gelecek açısından olumlu cevap aravış- larının önemini vurguluvor ve Osmanlı dönemınde çağdaşı A\ nıpa ülkelerine göre değişik inançlara karşı daha hoşgörülü bir vaklajını olmakla birlikte bugün için. "İs- tanbul'un geçmişi, "tolerance hoşgörü" ka\- ramının içeriğini aşan, birlikte vejan \ana >aşama doğaüığının daha bilinçli \eçağdaş modellerini >aratabilmelidir" dileğinde bulunuvor. Silifke'de ABD'lilere çevre dersi VAŞARÖZTÜRK SİLİFKE - Amerıkalı 30 öğrencive. Türk bilim adamlan tarafından Içeî'in Sılıfke ilçesinde çe\ re. kül- türel antropoloji ve enerji politıkalan ıle ilgili dersler venliyor. ABD'de 1958 yı- lında "kurulan International Honors Programme. her yıl çeşitli toplumlan karşılaş- tırmalı olarak inceliyor. \e bu konuda kolej mezunu 30 öğrencive değişik ülkeler- de eğitim veriyor. Buaüne dek Gandhi v e Makolm X gibi birçok ünlü ismin öğ- retmen olarak derslere ka- tıldığı programın Türkive koordınatörlüğünü Orhan Esenvürütüvor. ABD'de başlavan bu yıl- kı program. Türkiye"de İs- tanbul ve Sılıfke. Hindis- tan. Malezva. Meksika ve İngiltere'den sonra yine ABD'de sona erecek. Silif- ke'de Belediye Kültür Evi'nde verilen eğitim 21 kasıma dek sürecek. Öğ- rencilere. Ankara Lniver- sitesi veÇukurova Üniver- sitesi öğretim üveleri tara- fından Kavraktepe Barajı, Göksu Deltası. Akkuyu Nükleer Santralı. izlenen enerji politikalan. Silifke Belediyesi'nin Medcities (Akdeniz Kentlerı Birliği) için hazırladığı Çevresel Denetım Raporu gibi ko- nularda dersler veriliyor. Küitürel ekolojı konu- • sunda eğitim gören öğren- ciler ıçin Türkive'de Silif- ke ılçesınin seçilmesinin te- melinde. bölgede Kavrak- tepe Barajı ve Göksu Del- tası'nın bulunmasının vat- tığı belırtılivor. Internati- onal Honors Programme kapsamındakı eğıtimdeeko- loji. kültürel antropoloji. bı- voloji. devlet pohtıkaları- nın arazıdeki sosyolojik ve ekolojikdengesı vebağım- sız projelerin ıncelenmesi ıle ılgılı akademik bırçalış- ma ver alıvor. SÖYLEŞİ ATTİLAİLHAN 'Nerede Yanlış Yaptık?' Cehennem sıcağı yaz günü, güneşin basıncından camlar yumuşamış; nedense 'imbat' çıkmadı, 'Demokrat Izmir'in Istihbarat Salonu'nda kan ter içindeyiz: 6O'ıı yılların ikinci yansı, öğrenci eylemle- ri almış yürümüş. gençler siyasete ısınıyor. CHP'nin önemli ismi Turhan Feyzioğlu, 'gelişme- lerin onuneden kaygılandırdığını', az öncegazete- ye yaptığı ziyarette. şöyle özetlemişti: "-Fikir Kulüp- leri Federasyonu (FKF) bizim açımızdan menfi rol oynuyor, gençliği TİP'e kaybediyoruz." O gittikten sonra, ensemden kuyruk sokumuna akan teri his- sederek, düşünüyorum: bu sözlerin 'ç/plak' anlamt nedir? 27 Mayıs'atekaddüm eden günlerde. CHP'yi 'sırtlamış olan' öğrenci gençliğin. artık sosyalizme akması mı? 12 Mart'tan. 12 Eylül'den sonra. dudaklardan eksik olmayan o 'Nerede yanlış yaptık?' sorusu- na cevap aramrken, acaba şu nokta üzerinde du- rulmamalı mıdır? FKF, Dev/Genç'e dönüşürken, Marighella'nın 'şehirgerillası'nahevesedeceğine; Türkiye Işçi Partisi'nin gerçekçi platformunda kal- saydı, 'sosyalistsol' güçlü veyasal birsiyasi örgüt- lenmeyi sürdürmüş olmaz mıydı? Hadi gençler tecrübesizdi, kapsamlı düşünemi- yorlardı; onlara kılavuzluğa kalkışan, TİP dışında kalmış 'esk/ tüfekler'ın içine düştüğü gafleti neyle açık- layalım? 'Gaflet' yerine yoksa 'ihtiras' mı demeliydim? 'Sahte ideolojiler'in amacı... Televizyondaki Salı söyleşilerimde (TRT/2), adını sık sık andığım, işgaldeki komünist direnişine katıl- mış o emektar sendikacı, Camarade Paul; 6O'lı yıl- lann ilk sırasında tekrar Paris'te buluştuğum za- man. bana demişti ki: "-... haklı olabilirsin, Sovyetler'de devrim yürü- müyor; yalnız sakın unutma: 'Sistem' denetimi al- tındaki ülkelerde, sosyalist hareketi dağıtmayı ka- faya koymuş: Anarşist ve troçkist 'enternasyonal'le- rin kıpırdamaya başlaması, ne yalnız SSCB'deki do- nukluktan ileri geliyor, ne de Çin ve Latin Ameri- ka'daki 'silahlı eylemler'in cazibesinden: ortalığı ka- nştıran 'sistem'd/r." Dahasonraları, Batı Avrupa'dadoğrudan komü- nist partilere yönelen delikanlı kız ve erkekleri engel- lemek için. 'Cinsel Devrim', 'Feminizm ve Kadın Hakları', 'Çevrecilik' ve benzeri 'sahte ıdeolojile- n" de 'sistem'in üretip geliştirdiğini. aynı Camara- de Paul ortaya atacaktır. ilginç olan, bütün bu say- dığım 'ideolojilenn' garip bir tesadüf eseri olarak. l ma- de in USA' oluşu: Hepsi Amerika'dan başlamadı mı? Türkiye'de 'Soğuk Savaş' neticede, 'Sosyalist Sol'un inanılmaz bir 'öğrenci hareketi' çalkantısına dönüşmesine sebep olmuştur. Hiç unutmam, zama- nın gençleriyle tartışırken. kendi kendilerini 'devri- min iticigücü' diye tanımladıklarına şahit olmuştum; bir marksistin bunu anlayabilmesi, mümkün mü- dür? Hele kabul edebilmesi. asla! Sosyalizmin 'itici gücü', -hakiki müstahsil olan işçisınrfıdır: henüz 'tü- ketici' konumundaki öğrencilerin taşıyamayacakla- n böyle bir ağırlığın altına girmeleri, onları hem halk- tan soyutlayacak. hem de amaçlarınm çok uzakla- rına kaydıracaktı. Öyle de olmuştur. 'El insaf!..' Tehlike orada başlamıyor mu? Paris'teki Nâzım Hikmet'i Kurtarma Komite- si'nde, 1950li yıllarda, Vartan İhmalyan, Hasan Akkuş, Tacettin Karan ve daha niceleri, tehlikeli bir 'kader birliği' içindeydiler; yani Ermeni'si, Kürt'ü, Türk'ü, Yahudi'si, Laz'ı! KUTV neslinin yetiştirdiği o kuşak, ne 'etnik' ayırım bilir, ne de 'mezhep' ayın- mı! Sosyalisttirier, o kadar! Barkev Şamikyan'ın -toprağı bol olsun- Daş- naksutyun'dan bir Fransız Ermeni'sine. masaya yumruğunu vura vura dediklerini unutabilir miyim: "-... sennediyorsun, ahbarik?Hayır, Türkiye'o'e başıma gelenler, Ermeni olduğum için gelmedi, Ko- münistim diye geldi; aynı bela, şu yanımda gördü- ğün hâlis Türk arkadaşımın da başına geliyordu: bizde din farkı, dil farkı yoktur!" Sonra aynı zamanda iyi bir 'bando şefi' olan Tor- nacı' Ömer'in 40 karanlığının eski İzmir Mahpus- hanesi'nde, başını sağır kulağından yana eğerek bi- ze ögrertiği o marş: "... fabrikalarda biz / tarlalar- da biziz / biziz hayatı yaratan / din farkı bilme- yiz /dil farkı bilmeyiz / doğduk sanki bir anadan!" Sosyalist bir hareket, ancak iyice 'marginalleşir', halkının adamakıllı uzağınadüşerse, 'toplumsaldir- sek temasını' kurabilmek için savunduğu fikirleri ka- labalıkla somutlaştırabilmek için. 'etnik' ya da 'dini' yanlışlara yuvarlanır: 'Soğuk Savaş'ın Türkiye'de 'sosyalist sol' aydınına yaptığı en büyük kötülük, yaptırdığı o büyük yanlış: önce tüketici' fakülte öğ- rencisinden, 'itici güç' üretmeye kalkışması ise; sonra içine yuvarlandığı yalnızlıktan kurtulabil- mek için, 'ırkçılıktan' ve 'mezhepçilikten' medet ummasıdır. llerici iprogressiste), hele de sosyalist geçinen- ler, külahlarını önlerine koyup etraflıca düşünmeli: 'mezhep' ya da 'ırk' davası güden 'ilenci', hele de 'sosyalist' olurmu? El insaf! http:// www. vol. com. tr/ A İLHAN http://www.ada.com.trV-bilgiyay/yazar/ailhan.html
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle