25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 20 ŞUBAT 1995 PAZARTESİ HABERLER İlahiyat fakültelerinin iftar yemeği • İstanbul Haber Servisi - Tiım İlahiyat Faküijeleri ve Yüksek tslam Enstitülen Mezunlan Derneöı (Ti YEMDER) tarafından dün akşam Ma\ ı Marmara Et Lokantası"nda \erilen ıftar yemeğinde. dinı değerlenn yükselişe geçtığı vurgulanarak. bu fırsatın vyi değerlendırilmesi istendi. RP'lı Bağcılar Beledıye Başkanı Feyzullah Kıvıklık. Sultanbeylı Beledive Başkanı Ali Nabi Koçak ıle Esenler Belediye Başkanı Mehmet Öcaian'ın da katıldtğı iftar yemeğinde. Marmara Oniversitesi ilahiyat Fakültesi Turk Musikisi Korosu ilahiler okudu. Yemekten sonra yapılan konuşmalarda. İslami değerlenn hızla yükseldiğlbelırtıldı. Beş yeni yasa • ANKARA (LBA)- Meclis Genel Kurulu tarafından geçen perşembe günü peş peşe kabul edılen beş yasa. Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yürürlüğe gıren yasalarşunlar: "Emnivet Gene! Müdürlüğü emnne 33 bin yenı kadro verilmesine dair yasa. Emeklı Sandığı Yasası'nda değişıklık vapan ve MİT mensuplannın daha erken emeklıye aynlmalannı sağlayan yasa, Hazine"ye ait tanm arazilerinin satışı hakkındakı yasa. hılafetin kaldınlmasından sonra Hazine'ye kalan Osmanlı hanedanına aıt topraklann zılyecılennedevri hakkındakı yasa. Hazıne adına tescil edilen miktar fazlalıklannın ılgılılenne devrine daır yasa " tftar tartışması • ANKARA (UBA) - Ramazan avının başlamasıyla birlikte siyaset ve dinı cemaat liderleri tarafından ardı ardına \enlen iftar vemekleri. tslamcı yazarlar arasında tartışmaya yol açtı. Islamcı kesimın yazarlanndan Mehmet Sevki Eygi, Fethullah Hoca'nın iftar yemeğıni. "zengin iftan' diye tanımladı. Fethullah Hoca'yı bu konuda eleştıren Eygı. bu tür ıftar yemeklennı. İslam'a hızmet etmenın hob\sf olarak değerlendırdi. Osmanbey-Şişli hattı açılıyor • İstanbul Haber Servisi - lstanbul'da metro çalışmaları nedeniyle bir süre önce araç trafigıne kapatılan ve trafiğin sürekli sıkışmasına neden olan Osmanbev-Şışlı arasındakı Halaskârgazi Caddesi'nın bugün törenle trafığe açılacağı bıldınldi. Sözr yayın • İstanbul Haber Servisi - Haftalık haber ve yorum dergısı Söz, 18 şubatta yayımlanan ılk sayısıyla yayın hayatına başladı. Önümüzdeki sayılannda yazılanyla dergıde yer alacak yazarlar arasında Azız Nesın, Ertuğrul Kürkçü, Aslan Başer Kafaoğlu. Tomns Uyar bulunuyor. Minibüs şoförleri ı: 2ölüçatıştı: I İSTANBUL (AA)- Beykoz'da kavgalı münibüsçüler başınştınlmak istenirken kan döküldü. lş anlaşmazılığı yüzünden 6 ay önce kavga eden iki aile arasında çıkan silahlı çatışmada iki kişi öldü. bir kişi yaralandı. Dün saat 13.00 sıralannda Beykoz- Rüzgârlıbahçe Cumhunyet Caddesi"ndeki son durakta, mmibüs şoforlüğü yapan Osman Nuri Aksamaz ve Sedat Aksamaz ile Bayram Ali Kara ve Hayrettin Kara adlı kardeşler arasında silahlı çatışma çıktı. Olayda Hayrettin Kara (30) ve Bayram Ali Kara (35) yaşamını yitırirken, Osman Nuri Aksamaz (25) ağır yaralandı. Menteşe: Daş getinilecek • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - lcişleri Nahit Menteşe. uyuşrurucu ticaretinden tutuklu bulunduğu sırada fırar eden kaçakçı Nejat Daş'ın Türkiye'ye getirileceğini söyledi. Örgüte yönelik operasyonlann ardından PKK'nin inişe geçtiğini ifade eden Menteşe. "PKK zayıflamış değildir. beli kırılmıştır. Başının ezıleceği zaman da gelecektir'" dedi. Başbakan Tansu Çiller, koalisyonun CHP ile sürebileceğini açıkladı CHP fle yoladevam•"Koalisyonun yapısında temel olarak bugün için çok büyük bir farklılık yok" diyen Çiller, gazetecılerin "İstifa edecek misiniz" sorulannı yanıtsız bırakırken "Hava da bayağı güzel bugün" deme'kle yetindi. DYP kurmayları. hükümetin istifasına gerek bulunmadığını. anayasal zorunluluk bulunmamasına karşin güvenoyuna Başvurulabileceğini söylediler. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tansu Çil- ler. koalisvonun CHP ıle sürebi- leceğini açıkladı. İstifa edıp et- meyeceğı sorulannı yanıtsız bı- rakan Başbakan. "Koalisyonun yapısında temel olarak bugün için çok büyük bir farklılık yok"dedı ÇİUer. DYP Genel Idare Kurulu'nun kararına ko- şut olarak. CHP Partı Meclı- si'nin, hükümetin geleceğı ko- nusunda Hikmet Çetin"e tam yetki vermesı gerektığı beklen- tisını dile getırdi. Kabinedeki değışıklıklerin gerçekleştirilme- sinin ardından hükümetin güve- noyu istemesi gündeme geldı Kulislerde. "Önce sol kanatta değişiklik. bir süre sonra D\ P kanadından değişiklik, ardın- dan güvenoyu istenmesT formu- lüyaygınlaşırken. DevletBaka- nı Bekir Sami Daçe. "Görev de- ğişiklikleriolduktan sonra güve- noyu istenip bütün tartışmalara son \ermek u_\gun olur" dedı. De\ let Bakanı Esat Kıratlıoğlu. CHP'nın itırazı olmaması duru- munda hükümetin de\am ede- ceğını. koalısyon protokolünde öngörülecek değışıklıklcnn de görüşmelerle karara bağlanabi- leceğını kaydettı. Başbakan Çiller. dün veda zı- Başbakan Çiller koalisyonu C HP lideri Hikmet Çetin ile sürdürmekte kararlı. yaretine gelen ingılterenın An- Çiller. "Aynı zamanda her şe> Daçe. -Bakanlıklar değişebilir. kara Büyükelçısi John Goul- den"i kabulünden sonra gazete- cılerin sorulannı yanıtladı Yenı çatı ve genel başkanın hayırlı ol- masını dileven Çiller. Çetın'ı arayarak kutladığını sövledi. Çilİer. şö\le konuştu: "Koalis- vonun vapısında temel olarak bugün için çok bü> ük bir farklı- lık görmüyorum. Ancak yeni bir oluşumla karşı karşıvayız. Bu ye- ni oluşum karşısında iki tarafın da ba/ı değişik düşünceleri \e\a mülaha/alan olabilecektir. Bu- nudoğalkarşılamaklazım. D\ P olarak vetkili kurullanmızı top- ladık, vapılabiiecek şeyleri tahlil ettik. Genel Başkan'a tam vetki verildi, şimdi avnı sürecin orta- ğımız için de istemesi gerekir." Her şeym anayasa kurallan ıçınde ışleyeceğini kavdeden demokratik geleneklere bağlılık içjndeişlevecektir. Hiç kimsenin endişe etmesini gerektiren bir şey yok** diye konuştu. Çiller, gazetecilerin "İstifa edecek misiniz" sorusuna ısrar- la karşılık vermezken "Havada bavağı güzel bugün" demekle yetindi. "•Yeni hükümete gerek yok" Daçe. SHP'nin kendisıni fes- hetmesiyle birlikte ortaya çıkan durum konusunda dün Cumhu- riyet'ın sorulannı yanıtladı. CHP'nin hükümeti nasıl etkıle- veceğı sorusuna. "CHP'ninyet- kili kuruüan hükümete de\am kararı aldıklan takdirde. bir so- run yoktur" karşılığını veren Bi/im kanatta da değişiklik ola- bilir. Veni bir hükümetin kurul- masını gerektiren bir tabk) kar- şısında değiliz. 51. hükümet ihti- yacı şu anda yoktur" dı>e ko- nuştu. Kıratlıoğlu da Cumhuriyet"ın sorusunu yanıtlarken CHP'nin istemesi durumunda, kendileri- nin de koalisyonun devamından yana olduklarını belırttı. Çe- tin'ın liderlığindeki CHP'nın koalisyonun geleceğini etkile- yemeyeceğıni kaydeden Kırat- lıoğlu "Eğer.arkadaşlanmızhü- kümete devam etme arzusunu gösterirlerse, bizimle çalışmayı kabul ederlerse, biz memnuni- yetle koalisvona devam ederiz. Ama. onun dışında yeni birta- kım şartlar getirir ve bu şartlar bizim tarafımı/dan kabul edil- mez nitelikte olursa bu konular elbette ele alınır" diye konuştu. Kıratlıoğlu. koalısyon protoko- lündeki olası değişıklıkler ko- nusunda da şu açıklamada bu- lundu "Sayın Çetin'in nasıl bir değişiklik istedtğini bilmiyorum. Ama. bu koalisyon protokolü ha- zırlanırken Sayın Çetin de o he- yette vardı. Onun için protokole >eni neler ekleneceğini bilmek /or. Ben geniş bir değişiklik ya- püacağını ve böyle bir isteğin ge- leceğini sanmıyorum. Bazı rö- tuşlar olabilir." Kıratlıoğlu, bakanlıklann sa- yısal dağılımı konusunda bir de- ğişiklik istemediklerini ıfade ederken koalisyonun kurulduğu dönemdeki milletvekili sayısı ıle CHP'nin sahip olduğu mil- letvekili sayısı arasında, sosyal demokratlaraçısından olumsuz bir fark olduğuna dikkat çekti. Kıratlıoğlu, koalisyonun SHP kanadındaki isimdeğışıklığının ardından Çiller'in 'güvenoyu' istemesi gerektiği doğrultusun- daki yorumlar için de şu değer- lendırmede bulundu: "Anayasa, bu durumda yeni bir hükümetin kurulmasını ve güvenoyu istenmesini zorunlu kılmıvor. Ama. Sayın Başbakan >eni oluşumla eğer isterse, zo- runluluk > ok, güvenov laması is- te\ebilir. Kendisi isterse bu olur, bunun dışında olmazya da Mec- lis'in istemesi gerekir. 51. hükü- metin kurulması diye bir konu- nun gündemdeolması gerektiği- ni sanmıyorum.'" Kıratlıoğlu. Demirel'in Bakanlar Kuru- lu'ndaki değişikliği onaylama- yacağı konusunda endışeleri olup olmadığına ılişkin soruya şu karşılığı \erdı: "Biz yeni hü- kümet kurma çabası içinde de- ğiliz. Sadece değişen bakanlann onaylanması var. Sa\ın Cum- hur'başkam'nın CHP'nin orta- ya koyacağı bakanlar listcsini onaylamayacağını ben sanıyo- rum. Teamüle uvmaz." DSP Genel Başkanı Ecevit, CHP-SHP birleşmesini değerlendirdi: Bütünleşeceklerine inannnyorııın ANKARA (Cumhuriyet •CHP'nin yeni genel başkanı Cetin'te/'birleşrne' konusunda Bürosu) - Partisının başına geç- tiğı günden ben solda kurumsal birleşme\e karşı çıkan DSP Ge- nel Başkanı Bülent Ecevit. SHP- CHP birleşmesini. 'mecburiyet ve mahkûmiyet' olarak niteler- ken "Bu birleşmenin, iç uyum anlamında bütünleşme olabile- ceğine inanamıvorum" \ orumu- nu \ aptı Ece\ ıt. ıkı partinın se- çımlerde barajı aşamama kor- kusu NÜzünden birleştiöini öne ^ürere'k CHP ve SHP'nın bölün- mesine neden olan durumun ye- nidenortavaçıkacağını sövledi Solda. kurumbal değıl. kitle- sel bütünleşmevi sav^ınan DSP lıden Ecevit. CHP-SHP birleş- mesini Cumhuriyefe şöyle de- cerlendırdı: " - SHP-CHP bütünleşmesini görüşmeyeceğini ifade eden Ecevit. SHP'nin tarih olmasını ıse 'trajik' olarak niteledi. Ece%it. "Bu olaydan özellikle etkilenmeyeceğiz. Çünkü zaten partimize bir katılım süreci var. Bu yalnız. SHP'den CHP'den değil, DYP. ANAP"tan. bir ölçüde de RP'den katılımlar devam edecek" dedi. nasıl değeıiendiriyorsunuz? Ecevit - Birleşeceklerine ina- nı>ordum. çünkü mecbur ve mahkûmlardı bırleşmeye. Tek tek genel barajı aşmalan müm- kün değildı kı bu bırleşerek bi- le çok zor. Fakat hep söylediğım gibi, bu birleşmenin bütünleş- me olabıleceğıne inanamı\o- rum. Yani u\um. ıç uyum anla- mında. Çünkü ayrılmalara ne- den olan durum şimdı tekrar de- \am edecek. - Bir anlamda8 Eylül 1992ve mi gelindi demek istivorsunuz? Ecevit - Evet. öyle oldu, ara- da ek burukluklarla. . Ve tabıi ılginç bir şey. bunun üzennde Mümtaz Soysal da. sız de durdunuz. Sol partilenn so- runlara çözüm konusunda çok ıddıalı olmalan gerekir ama ay- lardır hıçbir ülke sorununa deği- nılmedi. \ani bu bırleşme ku- rultaylannın hazırlık sürecinde. kurultaylar sırasında tek bir so- runa değınılmedı. - Bu biraz da pavlaşıma vöne- lik bir birleşme mi oldu? Ecevit - Payiaşım >a da çare- sizlık. çünkü bitmiş bir şey, ya- nı çok acıklı bir son tabii SHP'nin sonu. Bir partınin, mılletçe açılan butün kredilere. sağlanan ola- naklara karşı çöküşü. Ve hani hemen henaen hıç oy beklentisi olmayan bir partıye katılmak zorunda kalması trajik bir olay aslında. Dığer yanıyla da Deniz Baykal'ın çekılmesı - Hikmet Çetın'in sizin için ay- n bir yeri var, göriişmeniz söz konusu olur mu? Ecevit - Birleşme konusunda İnönü, demokrasi tarihinde önemli bir adım atıldığını söyledi: Kıvanç verici bir kurııltay oldu ANIC\R,A (Cumhurivet Bürosu) - Kendısinı fesheden SHP'nın onursal genel başkanlığından kurultay öncesı avnlan İzmır \1ıllet\ekılı Erdal İnönü. bütünleşme kurultayını değeriendırırken. "SHP'yi kutluyorum. Taçlandırdılar" dedı. Cumhurı\et"ın sorulannı vanıtlayan tnönü. kurulta\ın tüm sos\al demokratlar için "kıvanç verici" sonuçlandığını belirterek şunlan söyledi: "72 yılhk bir partinin yaşamasını sağlavarak demokrasi tarihimizde önemli bir adım attılar. Bu bakımdan, SHP'vi kutluyorum. Bir taçlandırma getirdiler. Bu tavııian aynı zamanda bir yurtseverlik, vatansaverlik örneğidir. Gerek SHP gerek CHP, gerçi şimdi tümü CHP oldu ama uzlaşarak bir noktava geldiler. Bu gelişmeyi çok önemsivorum. Kurultav hepimiz için kıvanç verici oldu. Hikmet Çetın'e de başanlar dilivorum." Inonü. "Hükümetin geleceğiv le ilgili değerlendirmeniz ne olur"sorusuna. "Başka vorum yapmam" karşılığını vermekteyetındi. tnönü. kurultaya bir hafta kala 12 şubat pazar günü yaptığı bir sayfalık yazılı açıklamada. çatının CHP olması gerektiğini vurgulamış, Karayalçın'ın görevi Çetın"e devredeceğıne dikkat çekmiş. Çetın'e açık bir destek \ermiştı. Kurultav. Inönü'nün yaptığı açıklama doğrultusunda sonuçlandı. İnönü. belindeki disk kayması nedeniyle kurultaya katılamamıştı. görüşmeyiz. bu içlerinde tartış- tıklan bir konu. Sorunlara yak- laşımlan bizimle ilgisı olmayan bir olay. - Bu birleşmenin DSP'yi etki- lemesinden çekinmiyor musu- nuz? Ecevit - Bu olaydan özellikle etkilenmeyeceğiz. Çünkü zaten partimize bir katılım süreci var. Bu yalnız. SHP'den CHP'den değil. DYP. ANAP'tan. bir öl- çüde de RP'den katılımlar de- vam edecek. Bize üst düzeyde katılmalar yok aslında. Biz kimsenin peşı- ne düşmedik. toplumdan önem- li katılımlar \ar. En başanlı Karayalçın DSP Genel Başkan Yardım- cısı CevdetSelvi, SHP-CHP bır- leşmesiyle ilgili olarak "Enba- şardı Karayalçın'dır. İkridaror- tağı iken. 17 ayda parriyi sıfırla- yip kapısına kilit asmak kimse- ye nasip olmaz" değerlendi rme- sinı yaptı. Partisinin genel merkezinde bir basın toplantısı düzenleyen Selvi. CHP-SHP birleşmesi ile ilgili sorular üzerine. iki partı- nin daha önce aynldığını ancak 'birbirinden farkı olmadığının açtklandığını' belirterek birleş- menin doğal olduğunu belırtti. Selvi. birleşmenin siyasal ya- şamda fazla değişikiiğe yol aç- mayacağını kaydederekbırliğin kâğıt üzennde olacağını ve D- SP'yi etkilemeyeceğini savun- du.' BIZBIZE Konuk yazar Çanakkale ve ikinci Truva Atı YUCELGURSEL Dev let teş\ iki ıle aldıklan TlR'larla iş yapamamakta %e bunlan ıç pazara sai- mak istemektedirler. Sattıklan ınsanlann nasıl ış \apacaklan kimsenin umurunda değildir Bu TlR'lar, Türkiye-A\rupa ve Ortadoğu-A\ rupa arasında mal taşımak- tadırlar. Ancak bu TlR'lar. Av rupa \e Or- tadoğu"daki bazı ülkelerinTIR'lan ıle ay- nı yönde kullanmaktadırlar \e onlarla re- kabethalındedırler. Işte ıncelenmesi ge- reken durum budur. 1. Boğaz Köprüsü'nün açılışının (1973) hemen ardından 1974-1975 \ıl- larındaTEM (Transplant European Mo- torways) Antlaşması yapıldı ve organı- zasvonu kuruldu. Polon>a. eskı Çekoslo- vakya. A\ustur\a. Maearistan, Italya. Yugoslavya, Romanya. Yunanıstan, Bul- garistan \e Türkıye'yi bağlajan antlaş- maya göre her ülke kendı topraklarında uluslararası standartlara uygun otoyol yapmak taahhüdunde bulunuyordu. Ta- bıı kı en uzun >ol (3600 km) yapma du- rumunda olan Türkıye ıdı (toplam \ol uzunluğu 9000 km). Bövlece Avrupa- Ortadoğu ttcaretı. otovola ve TlR'a bağ- lanmış oluyordu. Tabıı kı bu yollardan 9 ülkenın TIR'ları da yararlanma hakkına sahiptir. Şimdi bu antlaşmanın ne getirip ne götürdüğüne bakalım: Bugün bir TIR'ın bedeli 4 mılyar lıra- dır. 20 bm TIR'ın bedeli 80 tnlyon lira eder. De\let teş\ıki ile bu TIR'lan alan büvük taşımacılık şirketleri. ellenndeki bu TlR'lan bir an önce elden çıkarmak ıstedıklenne göre. bu TlR'lan sattıklan vatandaşlar, daha ucuza \e yoğun çalışa- rak. TlR'lan kârlı kullanabileceklerdir. Türkıye'de karavollan. 8 ton dingil ağır- lığındaki araçlaresas ahnarak yapılmış- tır. TIR taşımacılığının kârlı olabilmesı için. 30-35 tonluk treylerin kullanılması gerekir. Bu durumun karavollannda yap- tığı tahribatı ve trafik kazalarında suçu >alnızca sürücüve yükleyen resmi ve egemen propagandadakı çarpıtmayı gör- mek gerekir Gelelım otovol vapımına: Türkıve'de bugüne kadar \aklaşık 600 km otoyol ya- pılmış durumda. 350 km otoyol da yapıl- maktadır. Standartlanna uvgun otoyolun I km'si 6 milyon dolara mal olmaktadır. Yapılan 600 km otoyolun bedeli 120 tnl- yon. yapılmakta olan 350 km otovolun bedeli 70 tnlyon TL olarak hesaplanırsa toplam otoyol bedeli 190 tnlyon hradır I. Boğaz Köprüsü. 127 milyon dolara mal olmuştur. Bu da yaklaşık 4.5 trilyon liradır.KöprülerhariçTlRfilosununve otovollann maliveti 270 tnlyon liradır OtoNOİlann bir vıllık gelınnın 1 trilyon lira olduğu açıklanmıştır. Yalnızca oto- vollar. kendılennı ancak 190 \ ılda amor- tıse edebileceklerdir. Karavollan poütikası Ne bınncı köprüde ne de ikıncı köpru- de demıryolu geçışı düşünülmuştür. Oy- saki EskışehirVagonveLokomotifFab- nkası üretimi ile demıryolunu esas alan. Av rupa TlR'lan ıle rekabetedebılecek\e Ortadoğu-Av rupa tıcaretınin taşımadan doğan gelirlerini önemiı ölçüde kontrol edebılecek bir teknolojiye sahibız. 11. Dünya Savaşı sonrası Marshall yar- dımlan ıle başlayan, Dünya Bankası ve lMFpolıtikalan ılepekiştırilen.karayol- lan polıtikası ile yüzde 85ı yerli üretim olmasına rağmen hâlâ ithalatı ihracatını aşan vedevletdesteğı ıle iç pazara hakım olan otomotıv sanayii ile bugün gele ge- le. elımizde kalmış 20 bın TI R'lık filo ile kendını ancak 120 yılda finanse edecek 600 km'lık otovol ile ve v ılda yaklaşık 7 bın kişınin ölümüvle sonuçlanan trafik cinayetleri ile köprülerın ve otoyolların propagandası hâlâ yapılabılmektedır. Böyle ahmakça ticaret anlayaşına ve lı- beral kafaya gaflet. dalalet ve hatta iha- net sıfatlan yakıştırmak bize düşmez. Ta- rihsel belgesı ıle sabittir. Bize düşen, bu ülkenin vatandaşı olarak, bu ülkenin ay- dını. sanayıcisi, tüccan. politikacısı, sa- natçısı. yönetıcısi olarak, 2500 yıl önce Pers Kralı Dareios'un İstanbul Boğa- zı'ndan geçişine neden olan güdü ile 1973 yılında İstanbul Boğazfna köprü yaptıran güdünün birbirinin aynı olduğu- nu görebilecek tarih bilıncine sahıp ol- maktır. Bu eşsız topraklardakı eşsız uygarlık tarihının ve kültür binkıminın gerektir- dıği bılincı bir yana bırakalım, yaşadığı 25-30yılöncesinıunutupönündeki5-10 yılı göremeyen kafalann elinde böylesi- ne tutsakken. Boğaz'ın iki yakasını. on- larca köprü ile birleştirsek bile iki yaka- mız bir araya gelemeyecektir. İşte bu yüzden. I. Boğaz Köprüsü ve ikincisi, o teknoloji harikaian hem bir uygarlık ve zengınlik göstergesi hem de boğazımıza geçirilmiş enayilik halkalandır. Çanakkale Boğazı'na yapılacak köp- rü ise yörenın doğası ve kültürü için ikin- cı bir 'Truva Atı'dır. BtTTİ ERDAL ATABEK The Tüpkiye... Rahmetli Adnan Menderes "Türkiye'yi küçük Ameri- ka yapacağız" demişti. Küçük Amerika olma yolunda sonradan gelenler de epeyce yol atdılar. Memleketin gerçek para birimi sessiz sedasız Amerikan Dolan olu- verdi. Artık sadece turistik oteller değil, yağmalanan devlet bankalarının kredileri üzennden verilen rüşvetler bile milyon dolarlarla ölçülmeye başladı. Çok şükür Başbakanımız da burada devlet kesesinden iftar ye- mekleri verirken orada -yani Amerika'da- emlak üzerine yatırım yaparak en hakiki ekonomi derslerini vermeyi sürdürdü. Rahmetli Turgırt Özal'ın ünlü "Çağ atladık" sözünün de oğlunun ve kızının şifreli hesaplarıyla nasıl gerçekleştiğini anlar gıbi olduk. Bu hesaplara konulan fiyakalı Amerikanca sözler de doğrusu cuk oturdu. An- laşılan Amerika olmak böyle bir değişimmiş. Rahmetli Özal da "transformasyon" der dururdu, bize de "sakın deformasyon (biçım bozukluğu) olmasın" diye bir kuşku gelırdı. Şöyle bir fıkrayı da anımsamanın zamanı galiba. Ha- remağası derisinın kara renginden sıkılmış. Sarayın he- kimbaşını çağırıp derisinın içıni dışına çıkarmasını iste- mış. Derının içi dışına çıkınca haremağası da beyaz olup sıkıntıdan kurtulmayı umut edermiş. Hekimbaşı te- laşlanmış, bu işin olur yolu yok, ama yapamayınca da derdinı anlatma çaresi yok. Düşünmüş taşınmış, "Mü- barek efendimız" demiş, "sizin dennızı tersyüz ederiz, amma bir münasebetsiz durum oluyor." Haremağası "Nedir? "deyince açtklamış: "Şimdi derinizin içini dışına çevirince haşa huzurdan edep mahalliniz tam alnınızın ortasına geliyor. Bu halle padişah efendimizin huzuruna nasıl çıkarsınız?" Bunu duyunca haremağası isteğinden vazgeçmiş, hekimbaşı da kellesıni kurtarmış. Şimdı bakıyorsunuz, fıkradakı gıbı ışbitiricıler, edep mahallen alınlarının ortasında rahatça gezıyorlar. Mem- leketin namuslu ınsanları da utanması gereken kendile- rıymış gıbı gözlerini yere indırmış dolaşıyor. 15 yılhk öğ- retmene verdığıniz aylık ücret 200 dolar. Bu memleketin memuru. ışçisi, çocuğunun ayağına en ucuzundan pa- buç alamıyor. Emekçisi gün güne açlık sınırına yaklaş- mış. Enflasyonu önlemek bahanesiyle "sıfırzam" ortaya sürülüyor. Bu nasıl enflasyondur ki fakır fukaranın boy- nuna ilmik olurken üçkâğıtçıların boynunda pırlantalı gerdanlık oluyor? Bunun nesine ekonomi deniyor? Bu- nun nesine politika deniyor? Ülkede derin bir güvensız- lik olduğunu gören kımse yok mu? Yaygın bir umutsuz- luk olduğunu anlayan kimse yok mu? Bu toplum bu gü- vensizlikle, bu umutsuzlukla nereye başvursun, kimlere sığınsın? • • • Toplumsal ahlak çöküntüsü ekonomik adaletsizliğin çocuğudur. Emeğıyle yaşayan ınsanlar sürünme sınırın- da bocalarken fırsatçının, rüşvetçinın, vurguncunun ser- vet üstüne servet eklediği bir toplumda ahlak falan kal- maz. Toplumsal ahlak çöküntüsü sosyal adaletsizliğin çocuğudur. Paranın kendisi bir sosyal statü olduğu za- man, orada para kazanamayanlar değersizleşir. Artık hangi nedenle zengin olamadığının hiçbir önemi kal- maz. Eğer "küçük Amerika" olmak buysa o noktalara kadar gelinmiştir. Ama hıç kimse kendinı aldatmasın. Ne Amerika olmak budur, ne çağdaş olmak budur, ne de çağ atlamak budur. Bu, olsa olsa devlet gelirlerini yağ- malamaktır, hısım akrahayı, eşı dostu, ortağı yandaşı bu yağmayla zengin etmektır. Ama artık her şey "anya manya kumpanya" oyunu gibi ortaya çıkmış, gözler önüne serilmiştir. • • • Toplumda sessiz ama ürkütücü bir birikim olmuştur. Her olaym dışavurulan bir şiddet tepkisine dönüşmesi- nin işaretleri çoğalmıştır. Eğer bir çıkar yol bulunamıyor- sa, ülkenin adını "The Türkiye" koymayı düşünmelerinin zamanı gelmiştir. Bizlere de Türkiye'yi yeniden Türkiye yapmanın mucadelesi kalır. istifalar bugün Cetin'e sunulacak SHP kökeııU bakanlann istifa günü •Adalet Bakanı Moğultay. "Meşruiyetçi olmak lazım. Çetin genel başkanımız. ona istifamızı sunanz" derken. Bayındırlık Bakanı Çulhaoğlu da Çetin'e istifalannı vereceklerini söyledi. ANK.AR.\ (Cumhuriyet Bü- rosu) - SHP kökenlı bakanlar. bugün CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin'e istifalannı su- nacaklar. tstıfalannı. kendilen- nı kabine>e alan Başbakan Yar- dımcısı ve Dışışleri Bakanı Mu- rat Karavalçın'a mı voksa CHP Genel Başkanı Hikmet Çetın'e mı sunmaları gerektığı konu- sunda farklı görüşler dıle getı- rilen bakanlann büyük bölümü. " İstifalanmızı > eni genel başka- nımıza veririz*" açıklamasını vaptılar. Kendısinı fesheden SHP'nin son Genel Başkanı Murat Ka- ravalçın'ın "kabinede görev al- mak istemediğjni" açıklaması- na karşın 6-7 martta yapılacak Türkıye'nin gümrük birliğine geçışı konusunun ele alınacağı AB ortaklık konse> i toplantısı- nadek Dışişl«ri Bakanlığı göre- vini sürdürmek ıstediğı bıldınl- dı. Kabinedeki SHP'li bakanla- nn bugün CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin ile bir araya gele- rek ıstifalarını sunmalan bekle- nıyor. istifa konusunda, Adalet Bakanı Mehmet Moğultay. Cumhuriyet'e şunlan söyledi. "l vgarca alınan kararlann gereği yerine getirilir. Elbette başlangıçta burukluk olur. Yeni bir dönem başlıvor. unıutluyuz. Programımızı uygulama, pazar- lık şansımız arttı. Biz istifalan- mızı Hikmet Çetin'e veririz." Moğultav. hükümetin fiilen so- na ermedığıni vurgula>arak. "Hükümet Başbakan'aendeks- ü"" dedı Bavındırlık \e Iskân Bakanı Halil Çulhaoğlu da isti- fasını bugün Hikmet Çetin'e vereceğıni açıkladı. Turızm Bakanı Şahin L'lusoy. "Bi/ şu anda partili bakan mı- yız, bağımsız mıvız, bilmivorum. Sorumluluk Hikmet Çetin'de olduğuna göre ona isrifalanmı- a veririz*" dı>e konuştu Çalışma ve Sosval Güvenlık Bakanı Nihad Matkap da "Eğer istenirse istifalanmız Hikmet Çetin'e veririz. Doğrusu bu- dur"dedi. De\ let bakanlan Bahattin Alagöz ıle Mehmet Gükegün de istifalannı vermeye hazır ol- duklannı bildirdiler. Azimet Kövlüoğlu ıse bu söylentileri valanlayarak "problem çıkar- mam" dedı. Kabine yeniieniyor Hükümetin sürmesi duru- munda. Çetin "in sol kanatta bü- yük ölçüde değişiklik vapması beklenıvor. 49. hükümette yer alan ve "İnönü ekibi" olarak anılan Onur Kumbaracıbaşı. Sevfi Oktay. Tahir Köse, Abdüi- kadir Ateş'ın yeniden kabıneye gırebılecekleri belirtılırken Içel Milletvekili AydınGüv«nGür- kan'a "yatınmcı bir bakanhk" verileceği bildinldi. Gürkan'ın adı. Bayındırlık yadaSanayive Ticaret Bakanlığı için geçiyor; Çetın'in. Dışişleri Bakanlığı'nâ Onur Kumbaracıbaşı'nı getirJ mesi beklenıvor. Kültür Bakan- lığı ıçın ise İstanbul mılletve- killen Ercan Karakaş ile Isma- U Cem'in adlan anılıyor. Kulislerde. kabıneye yeni gi- recek bakan adayları arasında Sıvas Milletvekili Ziya Halis. Kırşehir Milletvekili Sabri Ya- vnz. Denizli Milletvekili Adnan Keskin, Kırklarelı Milletvekili İrfanGürpınar ile İstanbul mil- letvekilleri Mehmet Sevigen ve Algan Hacaloğlu'nun adlan ko- nuşuluyor. Devlet Planlama Teşkılatı'nda uzmanlık geçmişi bulunan Çetın'in. ekonomik ko- ordinasyonla yakından ilgilen- mek için Devlet Bakanlığı'nı üstlenmek ısteyeceği bildinldi. Dışışleri Bakanlığı'nı tekrar üstlenmesi yönündeki DYP önensıne karşın Çetın'in, parti- nın yeniden yapılandırılması sürecinde. yükü ağır olan bir ba- kanlığı istemeyeceğine kesin gözüyle bakılıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle