28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 25 ARALIK 1995 PAZARTESİ 2 OLAYLAR VE GORUŞLER Bütçelerimiz ve îsmet Inönü RAHMİ KUMAŞ Hukukçu, Eski Parîamenter B ır de\Ietın butçesı vıllık gelır \e gıder kestınmle- nvle gelırienn toplanma- sına, gıderlenn yapılması- na >etkı veren akçalı bır belgedır Bıçım olarak "yasa" olan dev let bufçesme genel bıitçe dedenılmektedır Kımı >ıllar (1920-1928 1932-1944 ıle 1953-1960) muvazene-i umunıiye denen bu belgeye, 1961 yılın- dan bu v ana 1929-193 lve'l 945-1952 yıl- lanndakı gıbı bötçe denmektedır Butçe kavramının bugunku aşamava ulaşma surecı. Ingıltere'de kral ıle ulus arasında çıkan sa\aşımla başlamıştır De- mokrasinin. parlamentonun. si\asal par- tilerin anavurdu olma ozelbğinı taşıvan İngihere. bütçenin de anayurdudur. Yasa- ma kurumuvla butçe arasındakı kesın bağlantı dev let olmanın da temel ılkele- nnden olduğu ıçın Mustafa Kemal Pasa • 23 Nısan 1920'de açtığı TBMM de 1 Ma- yıs 1920'den başlamak uzere geçıcı but- çe yasası çıkarmıştır Dev letın gelır ve gıderlennın yasama- nın denetımınde olması. Kurtuluş Savaşı yıllannda bıle ozenle yenne getınlırken, 1983 sonr asında değışım (transformas- yon) nıtelemesıyle 200"eyakın fon oluş- turularak devletın gelır ve gıderlen TBMM nın onemlı oranda denetımı dışı- naçıkanlmı^iır Buyapılanadaekonomi- de devrim dıyecek olçude boburlenerek devletı yağmalamıştır ıkıncı cumhunye- tı kurmak ıstevenler Bugün sıkıntısı çe- kılen kamu açığının nedenlennden bın de. bu dev letı çıftlık sanma yaklaşımıdır Bütçeyle ılgılı kurallar önce anayasalar- da gorulmuştur Ama bütçe yapmanın gerçek kurallan 26 Mayıs 1927 gun ve 1050 sayılı Muhasebe-ı Ümumıye (Genel Saymanlık)yasasındagostenlmıştır An- cak butçede açüdık, birlik. denkük. genel- hk, ödenek aktarmasL, öneeden izin ilkesi, yılhk olma gıbı ılkeler her butçede goze- tılmıştır Müyonlukbfitçeler: 1920 yılında önce ıkı geçıcı butçe yasası çıkanlrruştır. "1920 senesi Muvazene-i Umumiye Kanunu" 25 Nısan 1921 gunu 103 sayıyla Ceride-i Resmiye'de yayımlanmıştır Bu butçede, 41.923. 400 lıra gıder ongorulurken, ge- lırler ıçın yasalar ve tuzuklere gore "ahz ve cibayet" olunacağı vazılmış ve bu uy- gulama 1926 yılına dek sürdurulmuştur Gelırlenn açıkça kestınmmın vapılama- >ışı TBMM'de yoğun tartışmalara neden olmuş, donemın en ı> ı malıve bılenlenn- den Hasan Saka "Bütçelervapılırken ön- ce giderler bulunur, sonra gelırier" deme gereğını duymuştur 1921 butçesı ıçın 4 avans ya&asi, 1922 ıçınse 8 avans yasası çıkanl'mıştır 1923 ve 1924 butçelen de böyle geçıcı bır yaklaşımla duzenlenmış- tır Akçalı yıl başlamadan devletin yürür- lüğe kovduğu ilk bütçe 1925 yılı bütçesi- dir. ^ayımlandığı gazetenın adı artık Res- mi Ceride olmuştur Resmi Gazete'de ya- yımlanan ılk bütçe 1928 vılı butçesıdır Bütçelerin başlangıç ajı haziran ayıdır, 1946 >ihnda bütçenin başlangıç ayı ocak ayı olmuştur. 1949 yılında ıse bütçe baş- langıç ayı martayKİır.Bu uygulama 24 yıl surdükten sonra 12 Eylul generallerınce ocak ayına donuşturulmuştur 1920'den 1946'yagelınceye dek butçe buyukluklerı hep mılyonla ölçulmu^tur BuyuklukJen mılv onla olçulen bu 27 but- çenın 1926-1943 yılları arasındakıler denkbutçeterdır Ikıncı Dunva Savaşı bıt- me>e vuz tutarken denk bütçeler donemı desonaenyorve 1944butçeM ılkaçık ve- ren butçe olarak gorulmektedır Milyarlık bütçeler: Mılyarla olçulen ılk bütçe'1947 butçesıdır 1980 butçesı de mılyarla olçulen son butçedır Mılyarlık bütçeler donemınde en açık butçe 1953 butçesı olup, açık oranı yüzde 26 3'tur Adnan Menderesl954 butçesı (1955 dı- şında) sonrası butçelerını kâgıt uzennde denk bağlamıştır <\ma "Birleşik \meri- ka'dan askeri vardım voluvla sağlanacak gelirierin'" Savunma Bakanlığı'na aktan- lacağı açıkça vazılarak dolavlı yoldan bu sonucu elde etmıştır O\ le olmasaydı eko- nomıvı 4 Ağustos 1958 kararlanyla kar- şı karşıya getırmış olmazdı 1956 dan sonra ılk açık \eren butçe 1964 butçesı- dır kı açık oranı 11 cumhunvet butçesı- nın en duşuk oranıdır Bu oran yuzde 1 I olmuştur Trüyonhık-katrilyofihık bütçeler: "Tril- Mjnlan söylemeve alışmalıv ız~ dıv en. Baş- bakan Süİeyman Demirel'dı ama ılk tnl- vonluk butçevı Bülend Llusu yaptı 1981 de TnKonluk butçelenn en duşuk açıklısı yuzde 3 6 ıle 1982 butçesıdır Bu butçelenn en açık verenı ıse 1994 butçe- sıdır Bu butçe 1953 butçesınden sonra en buyük açığı veren bütçe olup açık ora- nı yuzde 24 2'dır Böyle bırbutçeyı başın- da ıktısat profesoru olan bır bakanlar ku- rulu yapmıştır Cumhunyet tarıhının en açık veren ıkıncı butçesını yapan Tansu Çfller katnlvonla olçulen ılk butçevı de yapma başansı göstermıştır' Nasıl goster- mesın9 Uyguladığı ılk butçede kâgıt pa- ra olarak 500 000 lıralık ıle 1 000 000 lı- ralıklan basma sanını da yakalamıştır 1996 vılı ıçınse geç kalmış bır "erkense- çim"! one alıvorum gurultusuvle butçe > apmamış \ e 4 ay lık geçıcı butçeyı çıkar- mıştır (9 Kasım 1995 gun ve4130 savılı yasa) bö> lesıne uzun surelı geçıcı butçe de herhaide bır başan' Sonuç: 1920'den I995'e. çıkanlan 76 butçey ı 25 başbakandan 23'u yapmıştır (1996 butçesını bakalım kım vapacak0 ) Yalnız \aim Talu ıle Mesut Vılmaz TBMM've butçe gonderememışlerdır Cumhurıyetın 25 başbakanı arasında butçelen açık vermeven tek başbakan DP'lılenn, daha da kotusü AP'lılenn eko- nomibilmezdedıklen tsmettnonu olmuş- tur Çunku onun başbakanlığı donemın- de dev letın gelır ve gıderlen ozenle top- lanıp tuketılmıştır va da yatınma donuş- turulmuştur Onun Cumhurbaşkanı Ata- rürk, vasama >ılını TBMM'dekı heraçış konuşmasında dev letın butçesmde denk- lık ılkesıne uyduklannı açık açık anlat- mı ştır •'Cumhurivet butçeterinin taayyun eden ve daima kuvvetlenmesi gereken muşterek hususıvetleri, valnız denk oluş- lan değil: av nı zamanda. koruv ucu. kuru- cu \e verici ışlere. her defasında daha faz- la pav ayumakta olmalandır." (*) ısmet Inonu 1965 vılında butçesı red- dolununca demokrasıye 14 Ma\ıs 1950'de yaptığı katkı gıbı yenı bır katkı yaptı Butçesı reddolunan başbakanın çe- kılmesı geleneğını kurdu Ne guzel bır rastlantıdır kı Inonu'nun bütçesının red- dıne yolaçan polıtıkacı başbakanlığında kendı bütçesının reddını gordu ve Ino- nu den aldığı dersle başbakanlıktan çekıl- me gereğı duydu (1970) Ulkenın kaynaklannın tam korunduğu dev let v onetn.ılennın luks tuketımden ke- sınlıkle kaçindığı lnonu"nun başbakanlık y aptığı v ıllar ulkenın kalkınmasının da en çoksağlandığıyıllardır(tkıncıDunya Sa- vaşı yıllan bıle butçe denklığı ıçın başan sayılır) "Türkiye'yi küçük Amerika" y a- pacağını söyleyenler "nuriu ufuklan" gosterenler. "transformasvon yaptıklan- nı" ve "ekonomiyı dışa açtıklannı" soy- levenler, ^ımdı de torunlarına karşı "coğ- rafy asında son sosyalist devleti yıktıklan- n\" şışınerek soyleyeceklennı ıİerı suren- ler bu ulkeye bır denk bütçe yapamadı- lar 1965"ten 1995 e bır tek denk butçe gormedık Demek kı. once butçelen boz- dular L lkenın gelır ve gıderden oluşan ıkı yakasını bır araya getıremedıklerınden "enflasyon" sankı kaçınılmaz bır zorun- luk olarak yaşanıyor Oysa "Her vörede bir milyoneryetiştirnie" polıtıkasi) la dev - letın yağmalandıgını, tnlyonlan şımdıde katnlyolan dıllendırerek bunun bov utunu en ılen aşamava vardırdığımızı goremıyo- ruz "Bır ulkede namus erbabu en azından namussuzlar oranında cesur olmadıkça o ülke ıçin kurtuluş >oktur~ dıven Ismet Inonu ne denlı de haklı çıkmıştır Onu ölumunun 22 vılında denk bütçeJeriyle saygıv la anmak her \ urttaşın gorevıdır (•) 1 Kasım I93 7 TBMM vı açı^ konıu,ma- -ından ARADABİR SERKAN AKSUYEK Atatıirkç u Düşünce Derneğı tzmır Şubesı Kemalist Gençliğin Sorumluluğu... Ulkemızın ıçınde bulunduğu kotu durumun neden- lerı araştırıldığında ılgınç verıler günyuzune çıkmak- tadır Mustafa Kemal'ın cumhunyetı emanet ettığı ve Kemalızmı kalbınde taşıdığı kadar, kafasında da ta- şıyan gençliğin gundeme el atması gerekmektedır Kemalist gençlık bu denlı buyuk bırsorumlulukla kar- şı karşıyadır Ozelhkle yuzyılımızın ıkıncı yarısından ıtıbaren sıya- samıza egemen olan gerıcı ıdeolojı. sureklı olarak devrımden odunler vermış ve ıçıne duştuğumuz du- rumun temellerını atmıştır Ataturk'e evet, Kemaliz- me hayır soylemının en etkın uygulayıcısı olan bu mantık Turkıye yı şerıat mı, laıklık mı sorusunun sığ- lığına terk etmıştır Ancak zaman zaman ulkemız gençlığıoın yapılan yanlışlara ve ıhanetlere başkaldın donemien de <&- * muşûjr Ulkesının geleceğımtehlıkedegoren ve tam P bağımsızlığı savunan bu yurtsever gençliğin uzerıne devlet sılahla gıtmış ve ıdeolojık cepheleşmeler ya- ratmıştır Özellıkle 1980 karşı-devrımınden sonra Turk-lslam sentezı gıbı sahte bır ıdeolojı devletın ılık- lerıne kadar ışlemıştır Ataturkçuluk adına Ataturk'un kurumlan devletleştınlmış ve bu sahte ıdeolojının kol- tuk değneğı olmuştur. Hukuk devletı ayaklar altına alı- nıp Ataturk un vasıyetı çığnenmıştır Butun bu ıhanetlerı yapanlar şımdılerde sakın ha- yatlarını surdurmektedırler Bu anlayışın sıvıl temsıl- cılerı ıse gençlığı baskıyla, zulumle, işkenceyle sın- dırmeye çalışmışlar ve -uzulerek belırtelım kı- buyük oranda başarılı olmuşlardır Ancak son yıllarda bu oluşuma karşı gençlıkte de bır başkaldırı başlamış- tır Yenı bır Kemalist Gençlık gelmektedır artık Bu gençlık. uzerınde oynanan oyunların farkına varmış ve tepkısını vermeye başlamıştır Buna mecburdur Kemalist Gençlık Artık dın somurusune, mıllıyetçılık somurusune, tefecı-rantıyecı somurusune, IMF em- peryalızmıne "dur" demenın vaktı gelmıştır. Gençlığı sındırenler, soz hakkı tanımayanlar, onu ezenler, bu- tun bunları ulkenın gerçek sahıplenne karşı yaptıkla- nnı unutmamalıdırlar Mustafa Kemal'ın Bursa Nut- ku'nda soyledıklen ner Turk gencınm sındırerek oku- ması gereken tumcelerdır Dıkkat edinız! Bu devınım bır "dıp dalgası" şeklınde gelmektedır Ve en guçlu anında su yuzundekı ırılı ufaklı cısımcıklen tartışma- sız yok edecektır Y\YLAD\ĞI K\D\STRO MAHKEVIESİ'NDEN Esas\o 1992 l Karar No 1995 7 Davacı Mehmet Kaçmaz ve arkadaşlan tarafından davah Mustafa Meraklı ve arkadaşlan alevhıne mahkememıze açı- lan Kadastro tespıtıne ıtıraz davasından dolayi. Dahılı dava- cı Durmuş oğlu 1941 d lu Muhıttır. Kaçmaz ın Yavladağı ıl- çesı Aşağıpulluvazı ko>unde ıkamet etmekte ıken Alman- va'y a gıttığının v e açık adresınm tespıt edılemedığınden mah- kememızın 10 2 1995 gun 1992 1 esas 1995 7kararsa>ılıka- rann davalıva !eblı| edılemedığınden ışbu karann gazete ıle ılanına karar v erılmı^tır Işbu karann Türkıye"nın yuksek traj- lı bır gazetesıne ılan ettınlerek ışbu karann 15 gün sonra teb- lığ yapılatağının husuvu ılanen teblığolunur Basır. 61334 Ismet İnönü ve Devlet Adamlığı ERTUĞRUL KAZANCI Eğıtımcı-Hukukçu lr de>rim için olüm darbesi, her şevin kazanılmtş ve emin bulunûlduğununsanılmasıdır" zu İsmet tnönü'nundur Cumhun>etı kuran ve bırbın ardı sıra kokten degışıklıklere gıden kararlı bır kadronun temel felsefesı de bu yaklaşımda saklıdır Fılozof tmmanuel Kant "Kesintisiz üerleme, insanlığın amacında olmalı- dır"der Ankara Devnm Enstıtusu'nun kursusun- den 1934 yılında konuşan Başbakan lnonu'nün söv lev ı de bu yondedır "Halkımızın v üksek bir düzeye varmış bir toplum olması için ilerlemek ve vtırümek zorunluluğu »e bu nedenle jeni engelle- rin kaldırılıp atılnıası bizim surekli gorvv imizdir." Anadolu Ihtılalı'nın kan. ateş ve acılarla yoğ- rulmuş çılelı ve çetın gunlennden geçerek 24 Temmuz 1923 tanhınde Lozan'da bambaşka bır devletın uluslararast onayını saglayan Ismet Pa- sa. ılkç.1^ cesur ve ılencı bır halk eylşmujın onut % d^>lomatik ttmsfkısıdır CumhuriŞtt''ın ilk •aşbakanı ve Gazi Mustafa Kemal \tsturk'un de "Miayırlı hafcfî'dır Büyuk dev let adamlannda temel ongöru, 'ya- salar koyan ve degiştiren ana motifin toplum ol- duğu' duşuncesınebağlıbulunmalıdır tnonu, bu afırlıkJı dennlığı ulke duzevınde kavrayıp dıle getınr "*Bizimpoütikamızınesasögeteri,toplum- sal tarihimizin scyri. sıkıntılanvla gerekleri göz önüne ahnmadan anlaşılamaz. Bizim sorun ve ço- züm olarak gorduklerimiz. valnız okuyup veya duşunulerek bulup çıkanlmadı. Ülke, kendi so- runlannı bize otuz >ilhk didinme yollannda her gün başımıza vura vııra ortava ko\du." Dev let adamlığı, hıçbır zaman gerçeklerle ka> - naşması olanaksız bulunan bır yapıya eğılım gös- termez De\ let çarkımn başlannda yer almak on- lar ıçın gostenş, çıkarcılık. dış ulkelere halkm parasını kaçırmak, sahtecılık duygusal vedmsel anlamdaoy avcılığı yapmak demek degıldır Bu- yuk devlet adamlan, Ataturk ve tnonu gıbı, ulke ve halklanna hızmet ıçın kendılennı >ürekten adayan ozgorev (mısyon) sahıplen demektır Lozan'da onurlu ve kalıcı bır banşa ımza atan Turkıye'nın kumculan, sıyasal ve ekonomık ba- ğımsızlığı bırbırleny le eşıt değerde saymışlardır Ismet Inonu 1 Mart I928'de 'V üksek Ekonomi Meclisi'nı şu sözlerleaçar "Ekonomide>leti.dev- let de ekonomivi tamamlar. Cumhurivet'in ilke- si. ileri amacımı/ı oluşturan ekonomi devletı ide- alini suratle gerçekleştirmek için çareler ve araç- lar aravıp bulmaktır." Bu sozlerde, dev letın yenı toplumsal ışlev ler v uklenerek ekonomı> e bır bu- tun bıçımınde ka>naşması demek olan 'devletçi- lik'vaklaşımının anaoğesı >eralıvordu Bıreycı (lıberal) ekonomi sıyasetıne karşı gelıştınlen dev- letçı mudahalenın aynı zamanda. halkçılık ılke- sını de ya>ama geçırdığı bır gerçektı Bınncı Dunya ve Kurtuluş savaşlannda yan- mış. yıkılmış bır ulke gorunumunden. kendı oz- guvenınesahıp ıçvedışçıkarodaklarınınhesap- Uuınıbozmuşsaygın bu" dev let konumuna gelen ^ûrkıye, Atatörk'un deyımıyje 'Buvük işlerin «ndamjMsmet Inonu'nun bınncı derecede sörum- luluk taşıdığı hukumeter elı>le sorunları aşabıl- mıştır 'Sosjaldevlet' ılkesının saglam esaslannı kuran ve 'tam bağımsıziık' amacının turlü gerek- lennı uygulayan lnonu'nün devlet yonetme an- layışıyla şımdıienn, toplumsal kaygılardan uzak, ıç ve dış sermayey e ulkenın v arlığını tum kaynak- lanyla ve yok pahasına teslım etmek ısteyen eğı- lımlenn egemen bulunduğu bır yaklaşımı. tıtız- lıkle değerlendırmek gerekmektedır Devnmlenn aydınlattığı Atatürk donemının Başbakanı tnonu'nun, buyük devlet adamlığın- dan yansıyan hızmetlennı alt alta sıraladığımız- da ortaya halk yararına vonelık bır başan tablo- su çıkmaktadır Gerçekten de Osmanlfdan kalan hadsız-hesapsız borçlan odemek. Lozan'da res- menkaldınlmışkapıtülasyonlannkalıntılannıat- mak, banşçı ve etkın a>nı zamanda da eşıt ağır- lıkJı bır uluslararası sıyasetı ızlemek somurgen sermayeye halkın çıkarlannı çığnermemek. gen- cı v e şoven eğılımlen eylemsız duruma getırmek. Halkev len 'nı açarak ulkenın dort bır > anına dev - let desteğı venp bılım, kültur sosvalleşme çaba- sına gınşmek. 'Köv Enstitüleri' voluvla çağdaş. somut ve duzenlı bır eğıtımı ba^latarak genişlet- mek kamu ıktısadı teşekkullennı bırbın ardı sı- ra hızmete sokarak cumhunyete ekonomık \e saygın bır kışılık kazandırmak. dıktatorce vetkı- lerle bezenmışken çok partılı sıyasal rejıme utuk açmak ve sonunda da 14 Mayıs 1950 tanhınde seçımı vıtırdıkten sonra 'Benim en büviik venil- gim, en buyuk zaferimdir' dıvebılmek, grev lı \e topluışsozleşmelı sendıkacılığınışyaşamınage- çışını sağlatmak. çağın gereklenne uygun 'laik, demokrarik. sosyal hukuk devletinin'temellerıne buyuk katkılarda bulunmak asken darbelere ve sıyasal ıdamlarakarsıttavıralmak. polıtık termı- nolojıye 'ortanın solu" boyutuyla ılencı bır zemın getırmek "ozü ve sozü bir olan siyaset adamf gö- runtusunu sergılemekle ulkesınden ve halkından sorumlu bır buvuk dev let adamı sıfatıy la damga- sını Turkıye Cumhunyetı tanhıne vunnuş bır kı- şılıktır GunüıpuyTurlayesuyozlaşmalann, ret ve in- kârlanni>ılınçli fırtınasınatutulmuşgıbıdır 'Hu- rafevesafsatalarla" halkı kandınmak, cumhunye- tın getırdıklennı sarsmak, karalamak ve bozmak çabalan gorulmektedır Aymazlık ve sapkınlık- lardan yararlanarak, soz, yazı ve eylemlı saldın- larla Turkıve Cumhunyetı "nın kuruluş ve yaşam surecındekı tum ılkeler kıyasıya hedef alınmak- tadır Ama "Bir ülkede nanıuslu kişiler en az na- mussuzlar kadar cesur olmadıkça o ulke için kur- tuluşvoktur" yargısını dıle getıren tnonu'nun bu sozunun gereklen geçmışte olduğu gıbı gunu- müzde ve gelecekte de elbette yenne getınlecek- tır Turkıye Cumhunyetı, bu>uk dev let adamı tno- nu'nun ışaretındekı yoğun anlamı bılerek değer- lendıren aenış halk kıtlesını bağnnda taşımakta- dır Bundan vırmı ıkı vıl once, 25 Aralık 1973 ta- nhınde aramızdan aynlan tnonu'yu. tum omru- nu engın bır sevgıyle bağlanarak hızmet verdığı halkı ve ulkesı bugun, sevgı, saygı ve şukranlaan- maktadır PENCERE TARTIŞMA Bu Gidiş Nereye? K orkunç cınayetı gazetede okuduğumdan bu yana duyduğum urküntu ve tıksmtıyı üzenmden atamıyorum Kendısının dındar olduğunu sanan bır meczup, kızkardeşını, çocuklannın onunde kılı kıpırdamadan kesebılıyor ve boylece sevap ışledığıne ınanıyor Bu kışının kafaca sağlıklı olmadığı kesın, ama onun böyle bır şeye ınanmasını sağlayanlar kımler Hanı Islamıyette cana kıvmak yoktu, hanı Allah'ın verdığı canı ancak Allah alırdı9 Bır suredır dını zıvanadan çıkanp bırtakım safsatalarla cahıl ınsanlann kafalannı dolduran, çıkarlan uğruna y apma> acaklan kotulük olmayan, ınsanlan bırbırlennı oldurmeye vonlendıren asıl hınzırlara ne demeh Yazık, gerçekten çok yazık Boyle vahşıce bırolaya tanık olan o masum yavrulann ruhsal açıdan sağlıklı bırer ınsan olarak yetışeceklennı soyleyebılmek çok zor Bu noktaya nasıl gelındığını sanınm bılmeyen yok Ama polıtıkanın gıderek kırlendığı ortamda bırbırlennı, kendı çıkarlannı halkın çıkarlan ustunde tutmakla suçlayan polıtıkacılann. ne yazık kı kendı çıkarlan ya da partılennın çıkan uğnına hâlâ gerçeklen gormeyıp ya da gormezden gelıp tankatçılan paylaşmada yanşmalan gerçekten urkutücu ve ınanılmaz Oylannı almayı umduklan gençlerde gelecek ıçın hıçbır umut bırakmadıklannı, son gunlerde gençlerle yapılan roportajlar tum çıplaklığı ıle sergılıyor Dıleğımız. ulusu duşunmeseler bıle hıç değılse kendı çıkarlan açısındân bır an önce akıllannı başlanna toplayıp takınacaklan tutumla gençlıkte yenıden umut ışığı yakabılmelendır Yoksa ulusla bırlıkte kendılennı de uçurumun dıbıne >TJV arlayacaklannı bılmelıdırler Nezahat Baydur Noel Bahanın Ağacı... "Noel Baba" dıye anılan Aziz Nikolaos, bizim hemşerımız, Anadolu da doğmuş. "Doğmuş" dıyorum çunku dınlertanhı masallaşm "muş, mış, mış"e donuşur Azız Nikolaos un yaşadı- ğını kanıtlayan belge yok, soylence var Nikolaos olunce Demre'ye gommuşler, sonra ce- sedını Italya'ya goturmuşler Azız Nikolaos, ılk kez Almanya da Noel Baba ya donuşmuş Noel Baba uzun beyaz sakallı, kurk tak- kelı, kenarian beyazla ışlenmış genış kırmızı cuppelı bır kışıdır, ya Nasrettin Hoca gıbı bır eşeğe bıner ya da rengeyıklen koşulu bır kızağa yaya ıse sırtında ıçı dolu bır heybeyle dolaşır, evlere bacadan gırer arma- ğanlannı çocuklann ayakkabılannın ıçıne koyar, bu ışı Isa'nın sozde doğum gunu olan 25 aralık gecesı ya- par Pekı, Hazretı Isa 25 aralıkta mı doğdu"? Yaşadığı bıle kuşkulu1 • Hırıstıyanlığın ılk çağlannda ortaya çıkan Azız Ni- kolaos, Noel Baba'ya donuşunce, yanına bır de ağaç dıkmek gerekmış1 Dınler, mezhepler ust uste, ıç ıçe, katman katman değıl mı' Olumsuz yaşamın kutsal sımgesı olarak yaprak dokmeyen ağaçlara tapmak çok eskı topluluklarda yaygındı Eskı Mısırlılar, Yahu- dıler Çınlılerde gorulen bu tore, Avrupa'da da ızlenı- yor, sonra Hınstıyanlıkla bağdaşıyor, Almanya'da No- el Ağacı 16'ncı yuzyılda ılk kez goruluyor Ingıltere Kralıçesı Vıctoria, Alman Prens Albert ıle evlenınce Noel ağacı adaya geçıyor sonra 19'uncu yuzyılda butun Avrupa'ya yayılıyor Oysa 25 aralık yalnız Hazretı isa'nın değıl Iran tan- nlarından Mitra'nm da doğum gunu Hınstıyanlık oncesı ve sonrası, Avrupa'da surege- len torenın ıkı sımgesı var. Ateş ve ışık'.. • Pekı Turkıye'ye Noel ağacı ne zaman geldı, Noel Baba Istanbul evlennın bacalanndan ne zamandan ben gırmeye ve çocuklan sevındırmeye başladı9 Etnık kavgalar Allahın belası emperyalızmın ko- ruklemesıyle Anadolu yu kana boyayıp mezbahaya çevırmeden once, bu ulkede Hınstıyan nufusu hatın sayılır oranda yaygındı Buyuk bır olasılıkla NoelAğa- cı, Istanbul'a 19'uncu yuzyılda geldı 195O'lı yıllarda Beyoğlu ndakı vıtnnlerın çoğu ışıklandınlmış Noel ağaçlarıyla süslenırdı, o donemde şehrın yarısına ya- kını Hırıstıyanlığın çeşıtlı mezheplerıne baglı ınsanlar- dan oluşuyordu 6-7 Eylul olaylarından sonra dışarıya goç başladı, artık kılıseler muşterı bulmakta guçluk çekıyorlar, Anadolu'dakı çoğu kılıse de kapısına kılıdı vurdu • Ama o ne 9 Noel bayramı, kentın zengın kesımlerındekı buyuk mağazaları, eğlence yerlerını, supermarketlerı tut- muş, gelışen teknolojıyle elektnklı Noel ağaçlan ya- pılıyor, hanı utanmasak 25 aralığı Hırıstıyanların yen- ne bız kutlayacağız Nıçın"? Çunku Noel de eğlence var, alışvenş var, neşe var, keyıf var, kalıkaha var, yılbaşına dek Noel Baba ıle Noel ağacı Avrupalının Hazretı isa'dan once başlayıp Hırıstıyanlığı benımsedıkten sonra yaşam kaynağından turettığı bır tore Bırde Iran'a, Suudı Arabıstan'a, Kuveyt e, Yemen e goz atınca ne goruyoruz "Kederlı toplum 1 " Kadınlar kapkara ve ortulu, erkekler çatık kaş abus surat ve ofkelı Pekı, Turkıye'de bır yandan şenatçılık yükselırken, bır yandan hayata ve eğlenceye donukluğun anlamı ne?. TEŞEKKUR Hastalığıma tanı koyan Op. Dr. ALKAR TAŞAN, Doç. Dr. BARIŞ DERVENT amelıvatımı vapan Op. Dr. MUSTAFA YUNT'a gosterdıkleri ınsanlıktan oturû teşekkur edenm. HALİT DERİINGÖR ÇİNE ASLtYE HUKLK MAHKEMESİ'NDEN Esas So 1995 12' 1 Karar No \99} 363 Hâkım Mehmet Guner 28183 Kâtıp Rahmı Sancar Davacı Fevzı Ağırbaş Çıne Hamıtabat \fh Davalı Hûsevın \ardım Şevketıve Mah 1 Cad No ^8 Çıne Dava Ortaklıktan vıkarılma Dava tanhı 29 6 1 W Karar tarıhı 14 11 1995 KARAR 1- Davanın kabulune 2-Davalı Hûseyın \ ardını ınGıda PazarlamaSanavı veTı- caret Lımıted Şırketı nın ortaMıgmdan çıkanlmasına, llışkın mahkememız karan davahnın adresi >aptanamadı- gından teblığ yapılamamijtır Karann yayımlanJığı tanhtcn 15 gun sonra kesınleşmış sa- yılacağı davalıyla ılanen teblığ olunur Basın 614^2 Cnoer" Ç i k o l a t a c ı n ı z " MUTASLİYEHLKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo 1994 425 Davacı Mustata \ aşbak tarafından davalı Hurü > aşbak aleyhıne açılan bo- şanma davasının mahke- memızde vapılan vargıla- ması sırasında venlen ara karan uyarınca, Davacı Mustafa V aşbak tarafından davalı Hüru \aşbak alev- hıne boşanma davası açıl- mış olup duruşmanın dev a- mı sırasında davahnın teb- lıgata >arar açık adresının zabıta kanalı ıle de yapılan aras.tırmaya rağmen tespıt edılememış olup bu neden- le dava dılekçesının ve du- ruşma gunünün ılanen teb- lığıne karar verılmış oldu- ğundan davalı Huru Yaş- bak'ın mahkememızde du- ruşma gunu olan 4 2 1996 tanhı saat 09 OO'da mah- kememız duruşma salo- nunda hazır bulunması ve- va kendını bır vekıl ıle tem- sıl ettırmesı, aksı takdırde duruşmanın vokluğunda >apılacağı ve karar venle- ceğı hususu ılanen teblığ olunur Basın 36840 Romanlannız ve ansıklopedileriniz yerinızden alınır. Tel.: 554 08 04
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle