14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 ARALIK 1995 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA 13 ANKARA kulisi IŞIK KANSU Sağın ve solun adayları Ankara 1. seçım bölgesinde DYR Turgut Özal döneminın kudretlı Emnıyet Genel Müdürü, eskı vali Safet Ankan Bedük'ü; ANAP, MHP eskı yönetıcısi, Türk-lslam sentezinin ideologlarından Agâh Oktay Güner'i; MHP, eski DGM Savcısı Nusret Demiral'ı; RP, yine Türk-islam sentezcisi Şaban Karataş'ı birincı sıradan aday gösterdi. Bunların karşısında aynı bolgede, birinci sırada yer alan CHP. DSP ve İşçı Partisi'nın (İP) adaylan kimler ve önumüzdeki seçimlerın sol açısından öneminı nasıl görüyorlar? CHP'nın adayı eski Türkıye Barolar Birlığı Başkanı Önder Sav. Sav, 1973- 1980 döneminde ıki kez CHP Ankara Milletvekilliğı, 1974 yıhnda Çalışma Bakanlığı yaptı. 1984-85'te Ankara Barosu Başkanlığı. 1989'dan son günlere değın Türkıye Barolar Bırliğı Başkanlığı'nı ustlendı. Bir sosyal demokrat partınin önumüzdeki dönemde Türkıye ıçın öneminin tartışılamayacağını belırten Sav. şu görüşlerı savunuyor: "Demokratik, laik, sosyal hukuk devletinin özünün boşaltılıp teokratik devlete yol alışın hızlandırıldığı, tüm sağ partilerin çok tehlikeli biryarış başlattığı bir yozlaşma döneminde CHP; çağdaş devlete, laik toplum düzenine, insan hak ve özgürfüklerine sahip çıkacak nrtelikte görünüyor. Ulusu tekrar ümmet yapma çabalanmn yoğunlaştığı, şeriat devleti çağnşımlarının arttığı Türkiyemizde, siyaset adamlanmn tarikat şeyhleri ile el ele , kol kola topluma ve siyasete yön vermesine karşı aydınlanmız Bana ne, adam sen de diyemezler. Sessiz kalamazlar. Bu amansız gidişe, tarikat şeyhlerinden icazetii siyasete dur denilmesi; devletin, güçlülerin değil, güçsüzlerin korunduğu, gerçek sosyal devlet ilkesine çekilmesi; çağdaş, uygar, laik cumhuriyetin niteliklerine ve Atatürk ilkelerine sahip çıkan bir anlayışın egemen kılınması için kişiliklerimiz, bulunduğumuz yerler düşünülmeden insanlanmız ve toplumumuzun hizmetinde olunmalıdır." DSP'nın adayı Hikmet Uluğbay. Sus, kimseler duymasın Başbakan Tansu Çiller'in Amerika'daki malvarhğının ortaya çıktığı günlerdeydi. SHP'nin Çiller'in malvarlığına ilişkin görüşünü almak üzere o dönemde ŞHP Genel Başkan Yardımcısı Önay Alpago'yu aramıştık. Telefona çıktı. Konuyu aktardık, görüşünü sorduk. Alpago. duraladı ve "Yanım çok dolu. Ben sizi arayacağım" yanıtını verdi. Bir gün bekledik. Sayın Alpago aramadı. Ikinci gün, bir kez daha aradık. Bu kez. telefona çıkmadı. llerleyen günlerde de AJpago'dan tıs çıkmadı. Bir gün duyduk ki Önay Alpago, kadından sorumlu Devlet Bakanı olmuş... Aradan epeyce zaman geçti. Bu kez duyduk ki Alpago, DYP'den aday olmuş; gördük ki gazetelere Tansu Çiller ıle el ele çekilmiş fotoğrafları dağıtılmış. "Sus payı" buna denıyor olmalı. Bigadiç'te yanan mum Uluğbay, SBF mezunu. 1961'de Maliye Bakanlığı Hazine Genel Mudürlüğü'nde kamu hizmetine gtrdi. 1981-84 döneminde Hazine Genel Müdürü olarak görev yaptı. Aralık 1984'te OECD nezdinde Türkiye Daimi Temsilciliği Yardımcılığı'na, Eylül 1985 te VVashington Büyükelçiliği Ekonomi ve Ticaret Başmüşavırliği kadrosuna atandı. 1989'da Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığfnda müşavır kadrosuna atandı. 1992'de emekliye ayrıldı. Bilkent Üniversitesi'nde "Ekonomi Tarihi" ve "Kamu Finansmanı" dersleri verdi. Uluğbay'ın görüşlerine gelince. Uluğbay'a göre, son 15 yılda izlenen politıkalarla ülkenin ekonomik ve sosyal dengeleri bozuldu. Yurttaşlann; bu sorunlann, insanı arka plana iten ve paradan para kazanmayı ön plana çıkaran pazar ekonomisinin en vahşı biçımı oian rant ekonomisinden, kötü yönetimden, politik yozlaşmadan ve yolsuzluklardan kaynaklandığını bildiğıni savunan Uluğbay. şunları söylüyor: "Geçmiş 15 yıllık deneyim, politik yelpazenin sağında yer alan partilerin, sıradan yurttaşın sorunlanna çare aramadıklannı da açıkça sergilemiştir. Bu durum, demokratik rejıme duyulan güvenin sarsılmasına yol açmış ve köktenci siyasal akımlann güçlenmesine zemin hazırlamıştır. Sol, demokratik rejim içinde bütün bu sorunlara kendi içinde tutarlı. uygulanabilir ve kalıcı nitelikte çözüm ürettiğini sergilemek durumundadır. DSP, sola bağlanan umutların yegâne güvencesidir. DSP, insanımızın ve ülkenin içine düşürüldüğü durumdan çıkışını; ekonominin topaıianmasına ve kalkınmanın yeniden başlamasına, toplumsal ve siyasal gelişmeye, yönetimde dürüstlük ve verimlilik ile ulusal çıkarlara dayalı dış politikaya dayandırmaktadır. DSP, bu kazanımların kalıcı olabilmesini de gençliğe ve geleceğe yatırım programlan ile güvence altına almıştır." İP'nin adayı da Hasan Yalçın Yalçın, elektrik yüksek mühendisi ve gazeteci. Aydınlık dergisinin genel yayın yönetmenliğini yapıyor. 1968'lerde Istanbul Teknik Üniversitesı Talebe Birliği Başkanlığı ve Dev-Genç yöneticiliği yaptı. 12 Mart ve 12 Eylül darbelerinden sonra 7 yıl hapis yattı. İP'nin genel başkan yardımcısı. Yalçın, "Yeni Dünya Düzeni"nın, Türkiye'de, kendı polisıye rejimini ve o rejimin parlamentosunu hazırladığı görüşünde. Yalçın'ı dinleyelim: "Türkiye'ye özelleştirmenin ancak böyle bir rejimle dayatılabileceği, geçen dönemde görüldü. 24 Aralık seçimlerine 2 parti giriyor Bir IMF Partisi, iki işçi Partisi. Aday listelerinde İP, kendi programını sunuyor halka. İP adaylanndan 255 tanesi işçi. İP, aday listelerinde özelleştirmeden acı çeken yığınlann temsilcilerine yer veriyor. Biz, halkın önüne, halkı ezerek ün kazanmış medyanın masal kahramanlanyla değil, Türkiye'nin gerçek halk kahramanlanyla çıkıyoruz. İP, bu özelliğiyle halktan büyük destek görüyor. Biz, bu seçimlerde barajlan aşacağız. Şimdiden ortaya çıkan işaretler, bunu gösteriyor." Laik cumhurıyetı ve Mustafa Kemal Atatürk'ün ilkelerini yaşatmayı. laik düşunceli gençlerin yetişmesinı sağlamayı, eğitime ve kültürel faaliyetlere katkıda bulunmayı amaçlayan Bigadiç Kültür ve Eğitim Vakfı kuruldu. 100 kurucu üyeden toplanan 500 milyon lira ıle kurulan vakıf, 1996'nın ilk ay^ ında tüzelkışiliğe kavuşacak. Girişimci Kurul başkanı A. Sedat Ulus, vakfın tüzelkışiliğe kavuşması ile birlikte 50 öğrenci kapasiteli öğrenci yurdunun hizmete gireceğini açıkladı. Yurdun yapımını, vakfın kurucu uyelerinden sair, yazar Şükran Kurdakul'un eşi Selma Kurdakul, babası eski Maliye Bakanlığı Teftiş Kurulu başkanlarından Rüştü Koray'ın anısına üstlendi. PEN Yazarlar Derneği Başkanı Şükran Kurdakul, vakıf ile ilgili düşüncelerini şöyle dile getirdi: "Nüfus olanaklan kısıtlı bir ilçede yüz kişinin bir araya gelmesi, bir vakıf kurması ve imece ile aydın bilincin yaşama geçmesi çok güzel, çok anlamlı bir gelişmedir." Dansı. Türkıye'deki tüm ılçelerin başına... Özcan Çetin, 1991 Aralık ayı içensınde Kültür Bakanlığı Telif Hakları ve Sınema Genel Müdür Vekili oldu. 1992 Şubat ayında. aynı yerde Genel Müdur Yardımcılığı'na atandı. Çetin, zaman içinde, yapılmasının uygun olmadığına, duyarlı bir bürokrat olarak inanmadığı ışleme karşı çıktı. Çetın'ın çilesı, ondan sonra başladı. Genel müdür yardımcılığından alınarak, Ankara Kültür Müdurlügu'ne atandı. Bunun üzerine Genel Müdur Vekili ve Genel Müdur Yardımcısı olarak görev yaptığı dönemlere ilişkin kimı Dolaştım tüm örgütleri Iumsuzlukları Kültür kanı Fikri Sağlar'a yazılı olarak iletti. Bunun üzerine, ll Kültür Müdurlüğu gorevinden geçici olarak 17 Ekim 1993 günü alındı. Çetin, idare mahkemesinin iptal karan ile 8 Ağustos 1995 tarihınde görevine iade edıldı. Şimdı duyduk ki Çetin'in, Ankara Kültür Mudürlüğü'nden alınarak Kırşehir Kültür Müdürlüğü'ne atanmasına ilişkin bir kararname hazırlanıyormuş. Çetin, yakında Kültür Bakanlığı'nın merkez ve taşra örgütlerinın tümünü görecek gibi. Politikacılara öneri Yazar Talip Apaydın uğradı. Bir çay ıçimı söyleştik "Türkiye'de politika çürüdü, yozJaştı" dedi. Apaydın, seçımler öncesi, şu öneriyi getiriyor: "Milletvekili sayısı 550 değil, 250 olmalı. Doğru dürüst çalışanların sayısı zaten o kadar. Milletvekili maaşlan yüksek dereceli bir memur düzeyine indirilmeli. Katıldıkları her toplantı için uygun ücret verilmeli. Dokunulmaziıkları, yalnızca Meclis içindeki konuşmaları için geçerli olmalı. Yolluk, sağhk, mesken, emeklilik, haksız kredi gibi yan ödemelerden hiçbirisi kesinlikle yararlanmamalı... işte o zaman gerçekten ülkesi ve halkı için çalışacak insanlar politikaya soyunur. Çıkarcı tipler aradan çekilir. Şu yoksul ülke de sırtındaki ağır yükten biraz olsun kurtulur." Apaydın soruyor, "Nasıl, var mısınız?" dıye. KIM KIME DLM DUMA BEUIÇAK ÇİZGİLİK KÂMİLMKSARKCl H A R B İ SEMtH POROY GADDAR DAVIT .\ı «/ KIRTCEBE SABAU BU VE&L PİSLİGİ G#7£ G NEGEVE BAKSAM O0HAA/, &/TSBM yABlAj UYANOlStM/ZaA S/21 SlM/tZ BLXLT BEBEK \ı RAYÇIFTÇI •ACABA?.. MIRMIRLAR VĞUR DVRAK A(?tik: se- <ÇiME GEREk- VAR , TARİHTE BLGÜN MÜ 2 Aralık TRAFALGAR SAVASf'NA KATILMIŞ OLAN GBMİ 1949'DA BATIRILO/J. 1349''PA BUGUM, 1S2. rAŞiN&AKi İNGİLıZ SAVAŞ GEMİSı IMPLACA8LE" ,OOUAMMA T/VSAFJNDAfJ AÇIİC OBfJİZ- OE 7VP ArrŞLAKtYlA BAT7ejLC>t.. İ8O5TE İSPANYOL-F&IH&Z Oe7MXi DOMANMA&AIA Meşt /MGiLİZ.l.ee'iU APERİYLE SOHUÇlAfJAAJ T/eAF^USAH SAVA- Ş/'AJA F&İAJSIZ eEMiS/ OUl/SAK KATILMtÇTI O ilHAPft API 'PU&UAY TROUIN' OLAN S£Mİ --- İUGIÜZLBR meAF/MPAN BÜYÛK gr£ MÜCA- PELS SONUhiOA ELB GEÇİRJLMlŞTİ. UZUN YILLAR. E.ĞİTİM SBMISI BiÇ/MiNOE MZ- MET veeen IMPLACABLB , Aer/*: KJJUA- NILAMAZ HALE GELMİŞTr. DENİZ MÜZ£- SikjiM MEVDAUA GSTİRDİĞİ fi/R UZMAN- LAR KUeçlUl, SeMiy/ İHCBLEAAİŞ, AUŞAP TEKU£NİU TAMAKMYLE' CÛRÜK OUHJĞU- NU B/Lpifieee/c SAT/RILMASI IÇÎN RA- POR İ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle