Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 12ARALIK1995SALI
10 DIŞ HABERLER
Sıpplara Yunan
yardımı
• ATİNA (AA>-
Yunanıstan. Ermenıler ile
Sırplara bır yardım köpriisü
kurdu. Selanik'te.
Makedonya-Trakya
Bakanlığı'nın desteği ile
düzenlenen yardım
kampanyası çerçevesinde
toplanan gida. giyım, ılaç
ve sağlık malzemesinın
yanı sıra bır traktör, çeşıtli
elektnk malzemesi ve
aletleri ile jeneratörler,
hükümet tarafından tahsis
edilen Yunan Hava
Kuv\etleri"ne ait bir C-130
nakliye uçağı ile bugün
Ermenıstan'a gönderildi.
Bu arada, Yunanistan,
Bosnalı Sırplara dagıtılmak
üzere, 25 TIR'dan oluşan
bir yardım konvoyu ile
Belgrad'a 600 ton ılaç, gıda
ve giyecek gönderdi.
ASAU'dan yeni
tehdit
• MOSKOVA(AA)-
Ermeni terörörgütü
ASALA, terör eylemlerine
yeniden başlayacağı
tehdıdınde bulundu.
Rusya'da yayımlanan
Inostranets (Yabancılar)
adlı derginin son sayısında,
"Karen Topçuyan" imzası
ile yayımlanan haberde,
ASALA'nın. geçen hafta
Ermeni basınına gönderdıği
bir bildiride. "ASALA.
dünya toplumunun
dikkatini Ermeni sonınuna
çekmek içın gereklı
eylemlerde bulunmaya
niyetlidir" ıfadelerinın yer
aldığı belirtildi.
ASALA'nın bu yıl ıkınci
kezböyle bırbıldın
yayımladığına ışaret edilen
haberde. "Sıyasi
gözlemciler bu gelışmeleri.
ASALA'nın eylemlenne
yeniden başlayabıleceği
yönünde
değerlendiriyorlar" denildi.
Castro'nun
Japonya ziyapeti
• TOKYO(AA)-Küba
lideri Fidel Castro'nun,
devlet başkanı olduğundan
bu yana Japonya'yı ılk defa
ziyaret edeceği bildırildi.
Japon Dışişleri Bakanlığı
yetkılılen. Castro'nun 2
hafta süren Çin ve Vıetnam
gezısınden sonra.
Japonya'ya gelecegini
açıkladılar. Yetkiliier,
Castro'nun bugün
Japonva'ya gelecegini ve
bir gün kalacağını
bildirdıler.
İpan'dan Taliban'a
suçlama
|TAHRAN(AA)-Iran,
Afganıstan'da yönetime
karşı savaşan radikal
Islamcı Taliban örgürünü,
"uyuşturucu kaçakçılığına
kanşmakla" suçladı. tran
Nevvs gazetesınin dünkü
habenne göre Tahran
De\ rim Mahkemeleri
Başkan Yardımcısı
Hüccetülislam Maghisei
yaptığı açıklamada,
Afganıstan'da uyuşturucu
üretiminin artması ve bu
uyuşturucunun Iran
ûzerinden taşınmasının
nedeninin
"Afganistan'dakı mevcut
koşullar. özellikle de
Taliban"ın uyuşturucu
kaçakçılığına karışması
olduöunu" ileri sürdü.
îyüeşiyor
ATtNA (AA) - Atinada,
Onasis Kalp Cerrahi
Merkezi'nde 22 günden
beri tedavı edilmekte olan
Yunanistan Başbakanı
Andreas Papandreu, ılk
defa ailesi ve doktorlanyla
konuştu. Solunum
cihazından çıkanlan ve iki
günden beri normal
teneffüs eden
Papandreu'ya,
konuşabilmesi için ses
yükselticı bir "mini
megafon" takıldı.
Doktorlar tarafından
yayımlanan son raporda.
Yunan Başbakanf nın
kalbinin normal çalıştığı;
ancak. böbrek
fonksıyonlannın. 24 saatte
bir takılan diyaliz cıhazı ile
desteklendıği belirtildi.
Şişman polisler
işten çıkarılacak
• NEW YORK(AA)-
New York polis
teşkilatında göre\ lı "şişko
polislere" önümüzdeki 6
ay ıçınde yeterince kılo
vermediklen takdirde.
işten çıkanlacaklan
yolunda resmi uyanda
bulunuldu. Poüslen
"forma sokmak" amacıyla
uygulamaya konulan yeni
eğitim yönergesine göre
kadın polislerin
vücutlannda en fazla
yüzde 31.6, erkeklerin ise
vüzde 23.9 oranında yağ
bulunacak.
Gümrük birliği anlaşmasının onaylanmasından sonra Avrupa, PKK dahil birçok konuyu gündeme getirecek
Türkiye, GB sohrası zorlanacakANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türki-
ye'nin Avrupa Birliği (AB) ile gümrük birliği-
ne geçişine ılişkin oylamaya 1 gün kala, An-
kara'da, hükümet düzeyinde yaşanan bir skan-
dal ortaya çıktı. Başbakan Tansu Çiller. Avru-
pa Parlamentosu'ndaki (AP) sosyalıst ve Hms-
tıvan demokratlann AP Dışilişkiler Komıte-
si'ne, PKK ile masaya oturulmasına ilişkin
sunduğu karar tasansı hakkında bir bilgisi ol-
madığını: Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri
Bakanı Deniz Baykal da Avrupa başkentlerin-
deki temaslan sırasında böyle bır konunun
gündeme gelmediğini öne sürdü. Ancak Dışiş-
leri Bakanlığf ndan yapılan, "Deniz Bavkal,
söz konusu duvuımın alınması üzerine. Brük-
sel'de şahsen gerekli girişimlerde bulunmuş-
tur" içeriklı açıklama. skandalı ortaya çıkardı.
Dışişleri Bakanlığı. söz konusu taslağınoylan-
masının kabul edilemeyeceğini bildirdi.
AP'nin Türkıye'nin gümrük birliğini oyla-
masından sonra. "Kürtlerin temsUcileri" oia-
rak tanımlanan PKK ile Ankara'nın masaya
oturarak soruna banşçı yollardan çözüm bul-
ması istenen tasannın da oylanması gündeme
geldi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçı
Omer AkbeL dün düzenlediği basın toplantı-
sında. AP'deki sosyalıst ve Hıristiyan demok-
rat gruplann üzerinde anlaştığı tasan ile ilgili
ilk duyumlann alınması üzerine AP'nin ilgili
organlan nezdınde gereklı girişimlerde bulu-
AP Dış İlişkiler Komisyonu'ndan 'evet'
FATİH GÜLLAPOGLU
STRASBOURG - Avrupa Parlamentosu
(AP) Dış İlişkiler Komisyonu, 13 hayır, 4
çekimser oya karşıhk 42 evet oyuyla
Türkiye ile Avrupa arasındaki gümrük
birliği anlaşmasının 1 Ocak 1996 tarihinde
yürürlüğe sokulması konusunda olumlu
yönde görüş bildirdi.
Aralannda büyük çoğunluğunu Yunan
parlamenterlerinin oluşturduğu bir grup ise
ret oyu kullandı. Yeşiller çekimser kalırken
en büyük sürprizi. Yunan asıllı Alman
parlamenter Yannis Sakelariu'nun evet oyu
vermesi oluşturdu. Hemen ardından
yapılan ikmcı oyiamada da, 1 çekimser oya
karşıhk, 58 oyla Türkiye'ye mali
yardımlann demokrasi ve insan hakian
şartına bağlı olarak serbest bırakılması
kararlaştınldı.
Öte yandan AP'nin 217 üyesi ile en
kalabalık grubunu oluşturan sosyalıst
parlamenterler, Türk hükümetinden gelen
tepkiler üzerine yazılı bir açıklama yapmak
zorunda kalarak Türkiye'nin toprak
bütünlüğüne saygılı olduklannı belirttiler.
Buna karşıhk Türkiye. PKK ve Kürt
halkını temsil eden diğer örgütleri aynı kefe
içinde tutmaya devam eden Sosyalist Grup.
yazılı açıklamasında PKK'yi silah bırakıp
teröre son vermeye, Türk hükümeti ve
TBMM'yi de olağanüstü hal uygulamasını
kaldınp
Kürt hâlkının kültürel kimliğıni
ve ifade özgürlüğünü garanti altına almaya
çağırdı. AP Dış ilişkiler Koımisyonu
Başkanı Abel Matues, "Eğer gümrük
birliğini reddersek Türkiye ile ilişkiler
tamamen kesilebilir ve çok olumsuz
sonuçlara yol açabilir. Oysa şimdi
Türkiye üzerinde etkimtzi
kullanabiliriz" dedi.
nulduğunu belirtti. AP'nin geçmişte de "kabul
edilemez nitdikte" tasan ve tavsiyeler kabul
ettiğini anımsatan Akbel, şu görüşlen dile ge-
tirdi:
"Tasan hakkında yorum > apmak için henüz
erken. Ancak konuv la ilgili haberlerin doğru
çıkması halinde Ankara açısından kabul edile-
mez bir durum doğacaktır."
Akbel. söz konusu duyumlar üzenne. CHP
Genel Başkanı. Başbakan Yardımcısı ve Dışiş-
leri Bakanı Deniz Baykal'ın Brüksel'de, Avru-
pa Parlamentosu organları nezdınde "şahsen"
girişimlerde bulunduğunu da açıkladı
Ancak Deniz Baykal, dün Istanbul'da gaze-
tecilerin sorulan üzerine, "Cümriik birliği ko-
nulannı biraz askıya aMık" derken Avrupa 'da-
ki temaslan sırasında PKK ile masaya oturul-
masına ilişkin tasannın gündeme gelmediğini
öne sürdü. Baykal bu yöndeki sorulara. "Ha-
yır, hayır" yanıtını vermekle yetindi.
Başbakan Çiller de dün Hürnyet gazetesın-
de yayımlanan demecinde, söz konusu tasan-
>a ılışkın gırişimden haberdar olmadıgını sa-
vundu. Çiller. "Bunu ilk sizden duyuyorum.
Buşartla gümrük birltğineo> vereceklerse ver-
mesinler. Biz, bu şartı kabul etmeviz" dedi.
AP'de 217 üyesi bulunan sosyalist ve 173
üyesi bulunan Hristiyan demokrat grubun dün
APDışilişkılerKomitesi'ningündemınegetır-
dığı karar tasansında. Ankara'nın. "Kürtleriıı
temsilcüerT olarak tanımlanan PKK ile masa-
ya otururarak soruna banşçı bir yol bulması
önerildi.
Tasanda. Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu
Bölgesi'ndeki askeri operasyonlan durdurma-
sı ve PKK'nin de şiddet politikasından vaz-
geçmesı gerektiğı vurgulandı. Kıbns sorunu-
na da değinilen tasanda Türkiye" ye, bir an ön-
ce adadakı soruna çözüm getırmesı yolunda
baskı yapılması ve insan hakian konusunda
Türkıye'nin daha fazla duyarlılık göstermesi
gerektiği kaydedildi. Söz konusu gruplardaha
önce aldıklan grup kararlarında. Türkiye'nin
AB ile gümrük birligıne girmesi konusunda.
AP oylamasında olumlu oy kullanma karan al-
mışlardı.
Türkiye'nin AB ile gümrük birliğine geçişi-
ne ilişkin oylama. Dışilişkıler Komitesi ve Dış
Ekonomik ilişkiler Komisyonu'nda görüşül-
dükten sonra, yann saat 12.00'de AP'de yapı-
lacak. Türkiye'nin gümrük birliğine girmesi-
nin onaylanabılmesi içın. oylamaya katılanla-
nnın sayısının yarıdan bır fazlasının "evet" de-
mesi gerekiyor. 626 parlamenterden oluşan
AP'de alınacak karara göre Türkiye 1 Ocak
1996"dan itibaren gümrük birliğine girmiş ola-
cak.
BOSNALI
ÇOCLKLARIN
SEVİNCİ
Bosna'ya gelmeye
başlayan
uluslararası güce
bağlı öncü
askerler çocuklara
dağıttıklan
şekerler ve
çikolatalarla
onlann gönlünü
kazanıvorlar.
Dayton Anlaşması^nın içyüzü
• tsveçli iki
hukukçu ve gazeteci.
Bosna için hazırlanan
Dayton
Anlaşmasf nın
kamuoyundan gizli
tutulan yerlerini
okudular. Buna göre
savaş çıkarma ve
soykınmdan suçlu
Sırplar, anlaşma
imzalayan taraf
olarak dokunulmazlık
kazanıyorlar ve yargı
önüne çıkanlmaktan
kurtuluyorlar.
GÜRHAM UÇKAN
STOCKHOLVI - lsveçli
hukukçu Jesus Alcala ile ba-
nşaraştırmalan uzmanı Wil-
helm Agrell, Bosna sorunu-
na çözüm getirmek içın ha-
zırlanan Dayton Anlaşma-
sı'nın kamuovuna açıklan-
mayan maddelerinı okudu-
lar. Alcala ile Agrell. pazar-
tesi günü Dagens Nyheter
gazetesındeki yazılannda,
Sırplann anlaşma imzalayan
taraf statüsü edınerek doku-
nulmazlık kazandıklannı ve
bu şekilde yeni soykınmlar
içın >eşil ışık yaktıklannı if-
şa ediyorlar. Böylelikle. 2.
Dünya Savaşı'nda benzen
görülen "içtihat karan'nm
bir yenisı daha gerçekleşti-
rilmiş oluyor. Bu durumda,
Lahey Mahkemesi'nin ala-
cağı kararlar da yürürlüğe
Bosna'da görevli 2a BM askeri mayın patlaması sonucu öldü
Bosna'da kâbus:MayınlarDış Haberler Servisi - NATO icra
gücü IFOR bünyesınde Bosna'ya
sevkedilen Amerikan askerlerini en
çok korkutan şeyin, ülkenin dört bir
yanında gömülü duran kara
mayınlan olduğu bildırildi.
Amerikalı yetkiliier askerleri
özellikle mayınlar ve bubi tuzaklan
konusunda uyanyorlar. BM
verilerine göre. Bosna'da 4-8 milyon
arasında kara mayını. aynca çok
sayıda bubi tuzağı bulunuyor.
Bosna'da görev yapan BM banş
gücü (UNPROFOR) mensuplanndan
24'ü mayın patlaması sonucu
hayatını kaybetti. Yugoslavya'nın
dağılmadan önce dünyanın önde
gelen patlayıcı üreticilerinden biri
olduğu biliniyordu. Bu ülkedeki
fabrikalar ayrıca el feneri. dolma
kalem, kapı kulpu şeklinde bubi
tuzaklan üretiminde de şöhret sahibi
olmuş durumdalar. Eski Yugoslavya
topraklanndakı mayınlanmış arazi
çeşitli kereler Sırplarla
Müslümanlar arasında el
değiştırdiğinden mayınlann nerede
bulunduklan konusunda elde kesin
bilgiler ve haritalar bulunmuyor. Bu
arada, Amerikalılan tehdit edenlerin
sadece Yugoslav yapımı mayınlar
olmadığı. bölgeye çok sayıda Ingiliz.
Avusturya. Macar. G.Afrika ve
tsveç yapımı mayın doşendıgi de
verilen bilgiler arasında. Cstelik
Bosna topraklannın kış yüzünden
karla kapldnmış olması nedeniyle.
özellikle plastık mayınlann tespitinin
imkansız hale geldiği bildinliyor.
Mayınlar ve bubi tuzaklannın
bazılannın kibrit kutusu
büyüklüğünde olduğu belirtilıyor.
Amenkan askerlerinin yerleştiği
Tuzla yakınındaki hava üssü
çev resine 3 bin mayın döşendiği ve
şimdıye kadar bunlardan sadece 500
tanesinin tespit edilebildiği yetkiliier
tarafından açıklandı.
konulamayacak.
Alcala ile Agrell. şöyle
yazıyorlar:
"Bu. yalnızca bir banş an-
laşması değildir, devletler
topluluğunu ilkelernle sava-*
şın açtığı yaralann birleşti-
rüdiği bir sonuçtur. Ortaya
karmakanşık bir görüntü
çıkmakta, uluslararası vasa-
lann mgulanabilirliği birke-
nara atrimaktadır."
Dayton Anlaşmasf nın pa-
raf edılmesınden bugüne ka-
dar geçen üç hafta süresince
metin kamuoyuna olduğu gi-
bı açıklanmadı. Paris'teki
imza gününe dek açıklanma-
sı da söz konusu değıl. Imza-
landıktan sonra. katılleri ve
savaş suçlulan yargı önüne
getirmek olanaksızlaşacak.
Haklannda alınacak gıyabi
kararlar da yaşama geçirile-
meyecek. 150 sayfalık anlaş-
ma metninin yalnızca 4 say-
fası açıklandı. basına iletildi.
Memin 12 ekinden 2'si, as-
keri aynntılan ve sınır çızi-
mini içeriyor. Anayasal. hu-
kuksal ve toplumsal konula-
ra, kalan 10 ekte yer verili-
yor. Alcala ve Agrell, bu ek-
leri okuyunca gözlenne ına-
namamışlar. Vardıklan so-
nuç şu:
"Bu vüksek polirikava öz-
gü göz bt)> ama ey leminin ka-
zançlı tarafu hiç kuşkusuz
Sırplann aynlıkçı devleti.
Sırplara sonıut olarak, Sa-
ravbosna'daki vasal hükü-
metleeşit statü tanınıvor. Her
iki taraf da toprak bütünlü-
ğü ve anavasal haklar konu-
sunda eşit iki birim olarak
kabul edilivur. Sözleşme saye-
sinde Biıieşmiş Milletler ve
onun göndereceği güçler, Re-
publıka Srpka'yı da (Sırp
Cumhuriyeti) avnen yasal
Bosna-Hersek Cumhuriveri
gibi kabul etmek zorunda
kalıvor."
Anlaşmanın ımzalanma-
smdan sonra yürürlüğe gire-
cek olan anayasa. merkezi
hükümeti tümüyle etkisiz
hale getıriyor. Aynı zaman-
da. dış poiitikayla ilgili
önemli bır madde görülme-
mezlikten gelıniyor. Bu
madde. her iki tarafa. kom-
şu ülkelerle özel ve paralel
ilişkiler kurulması hakkını
tanıyor. Pratikte bu hak. Re-
pubîika Srpka'\ a, Sırbistan*
ve Karadağ'la federasyon
kurma olanağı anlamına ge-
liyor. Böylelikle, Milosevic
ve Karadziçbaşladıklan işi
anayasaya tümüyle uygun
olarak bitirme fırsatına sahip
oluyor.
Anayasa. iki kamaralı par-
lamentodaki sandalye dağılı-
mını da etnık kökene göre
yaparak resmen bır 'apart-
heid anavasası' adını hak
ediyor. Ilk kamaranm adı
Halklar Meclısi (15 sandal-
ve). ıkincinınki ise Temsil-
cıler Meclısi (42 sandalye).
Ilk meclise seçim. etnik kö-
kene göre yapılıyor. 5 parla-
menter Sırp olacak ve ayn-
lıkçı Sırp Cumhunyeti tara-
fından seçilecek. Diğer par-
lamenterlerin 5'i Hırvat, 5'i
de Boşnak. Halklar Mecli-
si'nin alacağı kararlann ge-
çerliliği olması içın. her üç
gruptan en az 3 'er parlamen-
terin oyu gerekecek. tki ka-
mara için de aynı seçim ku-
ralları uygulanacak. Böyle-
likle etnik aynmcılık. anaya-
saya uygun hale getirilmış
oluyor.
Alcala ile Agrell haklı ola-
rak soruyor:
"Dayton Anlaşmasfnın
gizli tutulmasının ve anaya-
sanın önceden açıklanma-
masının nedeni bu mu?"
Dayton Anlaşmasının
mülteci sorunlanna hiçbır
çözüm getirmediğinı. birçok
önemli gereksinme konu-
sunda taraflara birbirleriyle
ışbirlıgı yapmalarını salık
vermekten öteye girmedıgı-
ni vurgulayan Alcala ve Ag-
rell'in yazısı, şu saptamayla
bıtiyor:
"Arük.Avrupa "da etnik te-
meller üzerine devlet kurma
ilkesi 'de facto' olarak kabul
edilmiştir. Bu gerçek orta-
dayken "uluslararası en yük-
sek standartlann" etnik hoş-
görü için uygulanması gibi
parlak sözler, Prijedor ve
Omarska'dan. Srebrenica ve
Zepa'ya dek u> gulanan so>-
kınm ve etnik temizlik hak-
kında yıllardır yapılan ulus-
lararası kınamalar gibi boş
ve etkisiz laftan ibaret kala-
caktır."
Juppe'nin geri adım atarak sendikalara 'Gelin görüşelim' çağnsı yapmasına karşın grevler sürüyor
Seııdikalar tedbiri elden bırakmıyor
MİŞEL PERLMAN
PARİS-Alain Juppc hükümeti-
nin gen adım atmaya başlayarak
sendikalarla görüşmeleri başlat-
ması. ışçi sendikalannın eylemle-
n sürdürme konusundaki kararlı-
lıklarını bozamadı. thtiyatı elden
bırakmayacaklannı ifade eden
sendika başkanlan, Juppe'nin bu
tavrının eylemlerin sona ermesı
için yeterlı olmadıgını savundular.
Öte yandan bugün düzenlenme-
si beklenen iki 'devprotestoyürü-
vüşü'nün birdönüm noktası oluş-
turabileceâı ıleri sürülüvor. llailı
çevrelerde bu eylemın. hükümet
başkanının 'gerilemiş' olmasına
karşın, olası istifasına neden ola-
bileceği üzerinde duruluyor.
Juppe, geçen pazar akşamı TV
2 kanalında yaptığı söyleşide, ar-
zu eden tüm sendika konfederas-
yonlan temsilcilerini kabul edece-
ğini açıklamış. hatta bir "sosyal
zirve" düzenlenebileceğını bıldir-
mıştı. Fransız basını. başbakanın
bu karannı. FO Sendika Konfede-
rasyonu Genel Sekreteri Marc
Btondel ile CGT Sendika Konfe-
derasv onu Louis Mannet karşısın-
da bir 'gerileme' biçıminde değer-
lendirmekte gecıkmedi. Juppe ön-
ceki gün yaptığı televizyon konuş-
masında. bir kamu kuruluşu olan
SNCF'de çalışan demiryolu işçıle-
rinin ve Paris metrosu çalışanlan-
nın 50 yaşında emekli olma hak-
lannın (özel sektör çahşanlann-
dan 10yılönce)süreceğinibildir-
mişti. Maden ışçileri de hükümet-
le görüşmelenn başlaması üzerine
Fransa'nın dogusundaki Lorraine
bölgesinde 4 madenden 3'ünde
yeniden işbaşı yaptılar. Ancak öte-
kı sektörlerde grevler sürüyor.
Başbakan, sosyal bunalımı bir
hafta içinde •yumuşatma'yı ümıt
ederken TV söyleşisinde amaçla-
nnı kısaca özetledi. Bunlann ara-
sında, sendika lıderleriyle göriiş-
meler, sosyal tartışma, sigorta so-
runlarıyla görevlendirilmiş Le
Vert Komisyonu'nun askıya alını-
şı. demiryollanyla devlet arasın-
daki plan sözleşmesinin daha ile-
n bir tarihte imzalanışı var. Ayn-
ca sosyal sigorta ile ilgili sorunla-
n karamameyle uygulamak isteği-
ne solun önergelerle engelleme
yapması üzerine. güvenoyu da
gündeme geldi. Anayasanın 49-3.
maddesine göre hükümet tasansı
bır 'bütün' olarak oya sunuluyor.
Başbakanın bu girişimıne sol mu-
halefet, güvensizlik önergesi ver-
miş bulunuyor.
Öte yandan tüm grevlerin sür-
düğü ve en ıyimser görüşle hafta-
nın sonuna doğru noktalanabile-
ceği tahmin edildigi bir sırada, sol
muhalefet bambaşka bir alanda
önemli bir başanya ulaşmış bulu-
nuyor. Meclis'te toplam 7 sandal-
yeye yeni birer milletvekili bul-
mak üzere düzenlenmiş seçimde
5'ini Sosyalist Parti ile sol akım
adaylan kazandı Kimi yorumcu-
lar bu sonucu. sag iktıdara bir "ce-
za" biçiminde değerlendıriyor.
Kıbrıs ve
G. Doğu diyeti
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Türkiye. Avrupa
Birliği (AB) ile gümrük
birliğine girme ısteği karşı-
lığında. 'ulusal dava' ola-
rak adlandınlan Kıbns ve
bölücü örgüt PKK ile mü-
cadelenın yaşandığı Gü-
neydogu sorunu konulann-
da Avrupa'nın diyet ıste-
miyle karşı karşıya kaldı
Türkı>e. gümrük bırligı-
nin gerçekleşmesi duru-
munda AB Adalet Divanı
(ABAD) kararlarına göre
Kuzey Kıbns Türk Cum-
huriyeti (KKTC) ile "res-
men" ticaret yapamayacak
Avrupa Parlamentosu'nun
(AP) sayıca en kalabalık
gruplannt oluşturan Sosya-
lıst ve Hıristiyan Demok-
rat gruplan da dışilişkıler
komitesinin gündemine ge-
tirdikleri karar tasansı ile
Ankara'ya, PKK ile masa-
ya oturması imasında bu-
lundular. Avrupa. söz ko-
nusu karar taslağı ile güm-
rük birligınin gerçekleşme-
sinin ardından da Türki-
ye'ye, çeşitli yollarla baskı
yapacağı sinyali verdi.
'Ulusal dava Kıbns'
Türkiye. Çiller hüküme-
tinin, Brüksel'de 6 Mart
1995'te altına imzakoydu-
ğu metin ile Kıbns konu-
sunda en somut ödünlerden
birisini verdı. O sırada Dı-
şişlen Bakanı olan Vlurat
Karayalçın'ın ımzasını ta-
şıyan "gümrük birliği bel-
gesi" ile Türkiye'nin "ter-
cihli ticaret" yapacağı
üçüncü ülkeler arasma.
"Kıbns Cumhuriyeti"
adıyla Rum yönetimi de
gırdi. Çiller hükümeti. Tür-
kiye'nin Avrupa Birliği
(AB) ile gümrük birliğine
geçişı karşıhğında. Rum
yönetımıne. KKTC'yi de
kapsayacak şekilde "bütün
ada"adına yaptığı AB'ye
tam üyelik başvurusu için
takvim verilmesine itiraz
hakkını kullanmadı.
Türkiye'nin itiraz hakkı.
1960 yılında imzalanan
"Garantörlük Anlaşnıa-
sı"ndan doğuyor Anlaşma
uyannca. Türkiye ile Yuna-
nistan, "birükte" üyeolma-
dıklan bir uluslararası ku-
ruluşa Kıbrıs'ın alınmaiinı
vetoedebiliyorlar. Türkiye,
bu hakkını. Rum yönetimi-
nin AB'ye yaptığı tam üye-
lik başv urusu için görüşme
takvimı alması karşısında
kullanmadı. Böylece, Kıb-
ns Rum yönetimi, Türkiye
tarafından muhatap da alın-
mış oldu.
Yann yapılacak gümrük
birliği oylamasında Türki-
ye lehine oy kullanacakla-
nnı aldıklan gnıp kararlan
ile açıklayan sosyalist ve
Hnstıyan demokratlann .
Avrupa Parlamentosu Dışi-
lişkıler Komıtesi'nin gün-
demine getirdikleri ve An-
kara'ya "PKK ile masaya
oturun" imasında bulun-
duklan taslakla. Güneydo-
ğu konusunda da ödün ıste-
mı karşısında kalındı. Tas-
lakta. PKK'den "Kürtlerin
temsilcileri" olarak bahse-
dilırken. ?.orunun. banşçı
yollarla çözülmesi gerekti-
ği bel irtı İdi. Söz konusu ta-
san. AB'nin, gümrük birli-
ğini onaylasabilehiçbir ka-
rar mekanizmasına kabul
etmedığı Türkiye'nin içiş-
lenne kanşma eğilıminin
de ilk somut göstergelerin-
den oldu.
BoııııMiuı
Atina'ya ııyam
MURAT tLEM
ATİNA - Avrupa Parla-
mentosu'nda yapılacak
Türkiye-AB gümrük anlaş-
ması oylaması öncesınde
Almanya. Yunanistan'ı bır
kere daha uyardı.
Almanya'daki hükümet
yetkilileri, Yunanistan'ın
son aylardaki tutumunun. 7
Mart 1995 tarıhine kadar
AB-Türkiye ilişkileri konu-
sunda izlediği politikaya
göre daha olumlu olduğu
görüşünde birleşirken. ya-
nn yapılacak oylama önce-
sinde bir kere daha Ati-
na'nın dikkatini çektıler.
Kıbns sorununun Avru-
pa Birliği'nde görüşülmesi-
nı ısteyen. Yunanlı yetkilile-
rin bu ısteklerine sıcak bak-
tıklan mesajını da veren AJ-
man yetkiliier, ancak Tür-
kiye-AB ilışkılerinde Avru-
pa'nın çıkarlarını dikkate
alırsanız. Kıbns konusun-
daki isteğinizideğerlendiri-
riz dediler.
Yunamstan'da yayımla-
nan Kathımerini gazetesi-
nin haberine göre Bonn.
AB-Türkiye gümrük anlaş-
ması imzalanmasa bile Tür-
kiye'nin AB zirvesine da-
vet edilmesinde ısrar ediyor.
Öte yandan yarın yapıla-
cak gümrük birliği oylama-
sı öncesınde Avrupa Parla-
mentosu'nda yapılan ön oy-
iamada Yunanlı parlamen-
terler. Türkiye aleyhindeoy
kullandılar.
Avrupa Parlamento-
su'nun üç önemli sıyasi
grubu olan Sosyalist Grup,
Avrupa Halk Partisi ve Av-
rupa Birliği 'neüye 442 par-
lamenter ön oyiamada bu-
lundu.
Sosyalist Grup içinde 71
Avrupa milletvekili Türki-
ye lehinde oy kullanırken,
aralannda 10 Yunanlı ile 14
Alman sosyalıstin bulundu-
ğu 51 milletvekilı Türkiye
aleyhınde oy kullandılar.
173 üyeli Avrupa Halk
Partisi'nin hemen hepsı
Türkiye lehinde oy kullanır-
ken. 9 Yunanlı. bir Ingiliz
ve bir Hollandalı milletve-
kili Türkiye aleyhinde oy
kullandı. 52 üyeli Avrupa
Birlığı grubu ise oybirlıgı
ile AB-Türkiye gümrük bir-
liğini onayladı.
Atina'daki siyasi çevre-
ler, Av rupa Parlamento-
su'nda yapılan ön oylama-
nın bir ölçü olmadıgını. an-
cak oylamaya katılan Yu-
nanlı millervekillerinden ik-
tidar partisi PASOK'a üye
olanların esas oyiamada
partinin aldığı karar uyann-
ca AB-Türkiye gümrük an-
laşması oylamasında olum-
lu oy kullanabileceklerini
belirtiyorlar.
Yunanistan'ın Avrupa
Konulanndan Sorumlu Ba-
kan Yardımcısı Yorgos Ro-
meos ise yaptığı açıklama-
da. kendismın v e hükümeti-
nin AB-Türkiye gümrük
birlığı anlaşmasını destek-
lediklerinı ifade ederek. an-
cak "Avrupa Parlamento-
su'nda çarşamba günü oy
kullanacak olan milletveki-
li arkadaşlarımız özerktir-
ler ve kendi sağduv ulanna
göre o> kullanacaklardır"
dedi. '