08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
YFA CUMHURİYET 19 KASIM 1995 PAZAR OIAYLAR VE GORUŞLER Atatüifk'ün Okuduğu Kitaplar.. LEMAN ŞENALP Uzman Kitaptikçı A tatürk'teki kitap se\ gısı. bır tutku durumundaki okuma merakı. onun başta gelen özeüiklerin- dendir. Her insan gibi. onun da kişiliginın oluş- masında. ailesinin. içinde yetiştiği top- lumsal ve kültürel 'jevrenin. yaşadığı dö- nemin olavlanmn eğitim ve öğretiminin yam s\ra. okuduğu kitaplann büyük et- kisi oimuştut. Ayrıca, Atatürk. doğuştan gelen. üstün bır zekâya ve dehaya ve da- ha başka özelliklere sahiptı. Atatürk. ögrencilik yıllanndan itiba- ren, yaşammın her döneminde %e her tür- lü koşullar altında. çeşitli konularda ki- taplar okuyarak, sürekli bilgisinı arttır- mıştır. Onun askeri dehası. devlet adam- lığı kişiliği yanında bir düşün adarm olu- şunun. yüzyıhmızın önde gelen kişileri arasında yer almasında, büyük payı var- dır. Atatürk'ün kitaba olan sev gi \e ilgisi- ni. yaşamı boyunca neler okuduğunu, an- cak yakınında bulunmuş olanlann \e kendisinin anılanndan. özel kitaphğının kataloğundan öğrenebıliyoruz. Daha il- kokul öğrencisiyken, kitap okumayi, so- kaktaoynamaya yeğledigini. mahalle ar- kadaşı Asaf llbay'ın amlanndan öğreni- yoruz. Askeri ortaokulda iken, sadece ders kitaplanyla yelınmediği. yerel der- gi ve gazetelen de ızledıği. o günlerde Selanik'te çıkan "ÇocuklaraRehber" ad- lı haftalık bır derginın fen ve matematik konulannda açtıâı yanşmalan kazanan- fann başında, Mustafa Kemal adının gö- rülmesinden anlaşıhyor. Atatürk. Manastır Askeri Lisesi"nde öğrenimini sürdürürken de dersleri dı- şında. yurt ve özgürlük kavramlanni iş- leyen Namık Kemal'in eserlerını. şıırle- rini. özellıkle TevfikFikret'in ve Mehmet Emin Yurdakul'un şiirlerini okumakta- dır. Çok ıyı Fransızca bilen arkada$ı Fet- hi Okyar'ın \ardımı\la. Yoltaire, Rous- seau, Montesquieu gibi Fransız De\ri- mi'ni hazırlayan düşünürlerin eserlerini okuyor ve fikirkri üzennde tarti^ıyoriar- dı. Atatürk'ün Harbokulu'ndaki öğrenim yıllan. yurtseverlik duygulartnı besleyen edebiyat ve kültür birikimini hazırlayan. tarih kitaplan başta olmak üzere, öğren- diği yabancı dıllenn de yardımıyla. ilgi alanındakibaşka yayınlan da izlediği yıl- lardır. Sofya'da ataşemiliter olarak bulundu- ğu sırada. resmi görevleri dışında kalan zamanını.çeşitlı konularda kitaplar oku- yarak değerlendirdığinı bılıyoruz. Bu gö- revde iken. 'Zabit ve Kumandan ile Has- bihal'ı yazmıştir. Anafartalar K.omutanı olarak. Çanak- kale Savaşian'nın bütün şiddetiyle sür- dügü günlerde, onun. Fransız Edebiva- tı'nın tanınmış yazarlannın yapıtlannı okuduöunu. Ruşen Eşref Ünavcûn'ın bir gazeteci olarak yaptığı görüşmesinden öörenivoruz. Atatürk'ün. 16. Kolordu K.omutanı olarak Doğu Anadolu'da bulunduğu sıra- da tuttuğu anı defteri O K.asım-25 Ara- lık 1916) onun okuduğu krtaplan \e oku- ma tutkusunu gösteren temel kayrvaklar- dan binsidır. Onun kitapla ilgisini doğ- rudan belgeleyen bir başka kavnak da saghğının bozulması nedeniyle gittigı Karlsbad'da tuttuğu anı defterleridir (30 Haz.-27 Temmuz 1918i. Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı yıHannda. daha çok Islam tarihi ıle ilgili eserler oku- duğunu. o günlerde karargâhında göre\ - li olarak buîunan HalideEdip"in (Adı\ ar) "Tiirkün Ateşle Imühanı" adlı romanın- dan \e Mareşal Fevzi Çakmak'ın tanık- lığından ögrenhoruz. Atatürk. yurdu düşmanlardan kurtar- dıktan ve f ürkive Cumhuriyeti'ni kur- duktan sonra. daha yoğun \e daha rahat bır konumda okumaya koyulmu^tur. Onun. cumhuriyetin ilanmdan sonra. hangı konularda. ne gibi eserler okudu- ğunu gösteren en güvenilirkaynak yapıt. 'Atatürk'ün ÖzelKütüphanesi'nin kata- loğudur. Bu katalog. a\ nı zamanda. onun eşsiz bır kumandan ve de\ let başkanı ki- ^ilıği yanında. bir dü$ün \e kültür yaşa- mının belgelennı gö>>termest bakımm- dan da çok önemlidir. Atatürk. kendi özel kitaplığında bulu- nan kitaplarla da yetinmeyıp. yurt gezı- lerinde gittıği yerlerdeki kitaplıklardan dayararlanır. bulamadığı kitaplann satm alınması ya da koleksıyonun zengınlev tirilmesi için kişisel gelirinden para \e- rirdı. Yaz avlarında. İstanbul'a dinlen- meye gelirken bile kendi özel kitaphğın- danbazı kitaplan yanında getirirdi. Ken- di emirlenyle. Yıldız Sarayı K-itaplı- ğı'nın koleksiyonlanyla zengınle^tirıl- miş olan Istanbul Ünıversitesi Kitaplı- ğı'ndan pek çok kitaplar aldırtıp incele- mıştir. (1) Atatürk. çahşma saatlerinin çoğunu ki- taplığında geçirirdi. Yakınlannm anıla- nnda behrttiklerine göre. bazen kıtaph- ğına kapanır. geceli gündüzlü saatlerce okurdu. Prof. Afetinan anılannda. Ata- türk'teki kitap :>e\ gısine ve okuma tutku- suna ıli^kın ^u bılgilen \enyor: "Ata- türk'ünb'üdignnegörebir entelektüel ha- \atı daima me^cut olmuştur. Z,evk için okumuş.biJgi edinmek içinokumuş>e ni- ha>etsi>asi nutuklarınave >azılanna kay- nak olması rçin okumuştur. Velhasıl, ki- tap, hangi konuda olursa olsun. Ata- türk'ün Tıkir ha\atı için değerii bir sarhk mahiyctinde idi. Onun hayatında iyi ve öğreticikitabınyeri daima bü\ ük olmuş- tur." (2) Atatürk. çok \e çabuk oku> an % e oku- duklan üzerinde düşünen bir insandı. Bu konuda. Genel Sekreteri Hasan Rua So- >ak anılannda >öyle\azı\or: "Okumavı çok severdi. Genel bûgilerini sürekli ola- rak arttırma\a çalışırdı. Zen^n bir kü- tüphanesi \ardı. Okunıası da, çahşması gibi\di, eline aldığı bir kitabı. eğer ilginç bulduvsa bitirmeden bırakmazdı. Oku- duğukitaplarda.ilerisürülentemel fikir- lerle, güdükn hedefkri açıklık \e isabet- le tespit eder ve gavet hi özetkrdi." Atatürk'ün kitap okumada dikkati çe- ken bir özelliği de. okuduğu kitabın önemh bulduğu yerlerinı. kendıne özgü işaretlerle belirlemesi, satır altlannı. ge- nellikle kırmızı \e ma\i renkli kalemler- le çizmesi \e sayfa kenarlanna notlar al- masıdır. Onun okuduğu kitaplann işaret- li olan yerkrı incelenerek hangi yazarla- nn düşüncelerini benimsediği ya da be- ğenmedıği konusundabır değerlendırme yapılabilir. Fakat, böyle bir değerlendırme yapılır- ken de onun yaşamı boyunca okudukla- nndan, gözlemknnden edindiğı bilgiler- den. büyük bir sezışyeteneğı ve eşsız de- hası ile kendine özgü bır bire^im (sentez) yapabilen bir düşün adamı olduğu gerçe- ği gözardı edılmemelidır. Kitaba çok de- ğer veren. okumays ciddi \e sürekli bir uğra^ edinen Atatürk'ün geniş bir kültü- re sahıp olduğunu söyleyebiliriz. Dün- yada bir başka benzeri bulunmayan dev - rimkrini yaparken de hiç yanılmayışın- da. kuşkusuz. bu bilgi birıkıminın payı çok büyük olmuştur. Atatürk. kendisi gibi, bilgili. kültürlü bırey lerden oluşan bir Türk toplumunun yetiştmlmesı ıçin\aşamıbo\uncaçalış- mı>tır. "Türkiye Cumhurryeti'nin teme- li kültürdür" derken de cumhunyettmi- zi, ancak kültürlü birtoplumun sonsuza kadar yaşatabileceğinı vurgulamak iste- miştir. PENCERE <}) L. Şenalp. Atatürk-Kitap \e Kütüp- hane. TKDBM.3Ü. 1981. a. 3-23 (2) Afetinan: Atatiirk Hakkmda Hatıra- lur ve Belgekr. 196H. s. 305-306 ARADABİR SACfr SOMEL Emı'kli El(,i Yabancı SozcukTutkusu Yabancı sözcükler kullanma tutkusu her geçen gün Turkçemizi daha çok bozmaktadır. Artık kol saatlerine TV reklamlarında 'watch' de- niliyor. Bir dilden öbür dile çevin yapan aygıtların adı 'translator'dur. Çamaşır makinelerimizden 'full au- tomatic' diye söz ediyoruz. Ankara'da bir tuhafiye dükkânının adı 'Tea Shirt Club'dır. Çayevlerimizde "F/Ve 0 'clock Tea' bulunduğu duyuruluyor. Birçaye- vımiz daha da ıleri gttmiş, 'günün her saatinde five o 'clock tea' bulundurduklarınt müşterilerine muştu- lamış. Bu gidişle, galiba, ülkemize gelen ingilizler; "Ya- hu Türkçe Ingilizceye çok benzjyor. Yalntz bazı söz- cüklerimizi bir harf eksik ya da fazla yazıyorlar, ku- şa çeviriyoriar. Bir de ingiiizceye yabancı sözcükler katmışlar" diyecekler. Çoğu zaman yanlış yazılan ya da yanlış kullanılan bu yabancı sözcükler, sadece bunlan kullananları gülünçdurumasokmakla kalmamakta, aynı zaman- da, aşağılık duygusu belirttsi olduğu için, saygınlığı- mtzı da zedelemektedir. Dilimize her gün yeni yabancı sözcükler sokarak Türkçeyiyozlaştırmayaveçoğunluğun anlayamaya- • Arkası 6. Sayfada TARTIŞMA Olumsuzluklan Aşmakİçin 0 Q Ikemiz 72 yü ___ -_. önce J I kurduğu laik • I cumhunyet I I sistemı, \^aS çahşkan insanlannın üretkenliği, bu topraklar üzennde bin yıllık bır geçmişı olan devlet geleneğı ve kültürü ile dünya ekonomisi ve siyasetinde hak ettiği yere ulaşma çabası içindedir. Ulkemizin sahıp olduğu jeopolitik duyarlılık çok az ülkede mevcuttur. Memleketımiz; uzun yülar Batı kapitahzmı ile doğu kolektivizminin. 3emokratik rejimler ile kapah rejimlerin. tslamlık ile Hıristiyanlığın, r.ATO ıle Varşova Paktı'nın sınır bölgesi olmasımn ağır baskısı altında çok ciddi ekonomik ve siyasal sorunlan yaşadı. Bu ağır baskılar büyük bir askeri güç ve gelişmiş bır ekonomiye sahip olmamızı zorunlu hale getirdi. On yıldır yaşanan enflasyon adeta süreğenleşmiş konumuyla tüm ekonomik yapımızın dengelenni altüst etmektedır. Bu kadar uzun süreli bir enflasyonıst olgunun olumsuz sosyo- ekonomik sonuçlan tüm toplum değerlerimizı zedeler duruma gelmiştır. îşsizltk ve bütçe açıkları geçmiş yılların rekorlannı altüst etmektedır. Dış borçlarımızın ulaştığı meblağ. egenıenliğimizi smırlandırabilecck boyutlara ula^mıştır. Ciddi ekonomik sorunlanmızın yanında çok cıddı boyutlara varan terör olayı da halkımızın yüreğınde derin yaralar açmaktadır. Bu topraklann bağımsızhğa kavuşturulmasında Lazı. Kürdü. Çerkezi. Arnavutu, Trakyahsı. Akdenızlisi demeden hepimızin u Türk Kurtuluş Savaşı" adını verdiâımiz destanının. yurdu bölmek için değil, birleştırmek için gerçekkijtirildiği unutturulmaya çahşılmaktadır. Dünyada çok az milkt. topraklan için kendi kanını feda edebilmişür. Tüm dünya, en yoksul ve umutsuz günlerde milletimizin öfkesine ve kahramanhğına tanık olmuştur. Bütün bu sorunlanmıza karsjin uyguladığımız laik. demokratik cumhunyet sayesinde 60 mılyon insanımız bu memkketin birer ferdı olmanın gurunınu yaşayabiliyor. 2000'li yılların eşiğınde. Türk mühendisi ve işçisi en büyük barajları, otoyollan, köprükri ve en modern gökdeknkrini tamamlamış olmanın gururunu yaşıyor. En ileri teknolojikr ile üretılen renkli tekvizyonlanmız. beyaz eşya ürünkrimiz, otomobilkrimiz ve savaş uçaklanmız dünyamn gelışmiş ekonomiknnde bıle pazar bulabilmektedir. Daha pek çok olumlu gelışme sayabiliriz. Ancak bu gelişmekr olumsuzluklan aşmaya yetmiyor. Bunu ancak bir ve birlik olmakla aşabiliriz. Hasaı» TOABOYLU 'Adamına fiöre Muamele!../ ABD, 2Vinci yüzyılın dünyasında yüksek tekno- lojiye dayanan silahların teksatıcısı mı olacak?.. Le Monde Diplomatique'in son sayısında şu bilgi veri- liyor: Yeryüzündeki konvansiyonel silah satışlannda Amerika'nın payı yüzde 50' yi aştı. Kaynak güvence- li: SlPRI'nin 1994yıllığı. 1990'dalngiltere'nin dünya silah pazarındaki satış payı yüzde 4.9 iken bu oran 1994'te yüzde 7.3'e yükselmiş; Almanya için yüzde 5.4 iken yüzde 14.6 olmuş. Fransa'da düşüş var: 7.2'den 3.2'ye geriliyor. 199û'da dünya silah paza- rında Sovyetler'in payı yüzde 33.9'muş: 1994'te Rusya Federasyonu'nun payı yüzde 4 bile degil: 3.9... YaABD?... 1990'da sattşların yüzde 34.5'ini elinde tutan Amerika 1994'te yüzde 55'e yükselmiş... Ortadoğu'da başta Suudi Arabistan. petrol ülke- len en önde gelen silah müşterileri... Amerika'dan söz açıldığında ülkemizdeki Ameri- kanofiller hemen karşı çıkarlar: - Her şeyde Amerikan parmağı aramayın!... Oysaher şeyde Amerika'nın parmağt değil, eli var. Okinava'da üç Amerikan askerinin 12 yaşındabir kız çocuğunun ırzına geçmesi. bütün Japonya'yı aya- ğa kaldırdı. Japon adalannaserpilmiş Amerikan üs- leri bir kez daha gündeme geldi. Okyanusya nere- si? Çekıç Güç'ün konuşlandıgı Anadolu neresi?.. Her yerde Amerikan parmağı!.. Dünya silah pazarında Rusya'ntn payı dört yılda yaklaşık on kez küçülürse, Amerika'nınkiyüzde 60'a doğru tırmanırsa, insanlık bu değişimi gerçekçi açı- dan değerlendirmek zorundadır. • Avrupabıryıl içindetek parabırimınegeçmeye ça- lışıyor; ulusal paralar 'sizlere ömür' olacak... Kolay değil!.. Çok güçlü ve dengeli ekonomiler yapısal bütün- lük içinde kaynaşacaklar; ama paranın lafı mı olur?.. AvrupaBirliği'nın amacı 'Avrupa Birleşik Devleti' 6e- ğilmi?.. Peki, Türkiye ne olacak?.. Ulusal parasını gözgöre göre 'dolahzasyon'akur- ban eden bir ülke 10 yıldan beri yüzde 60 ile yüzde 150 arasına salıncak kurup kolan vuran bir enflas- yonla Avrupa Birlıği'ne nasıl girebilir?.. Biz ancak 'gümrük biriiği'ne naz-ü niyazla alınıp onlann verdikleri siyasal içerikli ekonomik kararlan da uygulamak zorunluğu altında kalınz. Türkçemizde güzel bir deyiş var: Adamına göre muamele!.. • "Karşılıkh bağımlılık" için önce bir ülkenin bağım- stz olması gerekiyor. Özgür insanlaözgür olmayan insan arasındaki iliş- ki, eşitlik üzerine kurulamaz; bağımsız ülke ile ba- ğımsız olmayan arasında "karşılıklı bağtmhtık" nasıl olacak?.. Avrupa'yagidenyoldatıknefes kalmamız; ekono- mide, rejımde, özgürlüklerde, bağımsızlıkta, demok- • Arkası 6. Sayfada A = AISICI TOPLULUĞU İLE JAPOIMYA ARASINDA İKİ YENİ KOPRU-1K1 YENI FABR1KA Otomotiv sektöründe üretim yapacak yeni bir Türk - Japon ortaklığı YAZAKİ CO. 23 ülkedeki 110 tesisinde 78.000 kişiyi istihdam eden ve yıliık cirosu 6.5 Milyar Dolar oian, dünyanın en büyük otomotiv elektrik kablo demeti üreticisi YAZAK©© 1200 kişiye direkt istihdam yaratacak YA21AKI©O otomotiv elektrik kablo demetleri üretecek ve üretiminin önemli bir kısmını ihraç edecek Çevreci bir kuruluş olan YAZAK10© 'ntn üretimi çevre kirliliğine neden olmayacak Yatırım tutan ilk aşama için yaklaşık 1 Trilyon TL. , TAKASHIMAYA NIPPATSU KOGYO ve INOAC" firmaları ile teknik işbirliği anlaşması yaparak otomotiv iç donanımı ve plastik parçaları üretmek için yeni bir yatırım gerçekleştiriyor Proje tamamlandığında 200 değişik otomotiv parçası üretilecek PİL©O 300 kişiye direkt istihdam yaratacak Yatırım tutan ilk aşamada 2.5 Trilyon TL. P I L © O 1968 yılında kuruldu. Adana ve Adapa2arı Tesısleri'nde plastik ışleme, tekstil ve otomotiv yan sanayısine hızmet veren P İ L © O 'nın 1995 yılı cirosunun 4.5 Trilyon TL.'ye ulaşması bekleniyor TAKASHIMAYA NIPPATSU KOGYO 1960 yılında kuruldu. 9 fabrikasında Japon otomobil sanayisine koltuk, kapı içi ve parçalannı üreten tırmanın yıllık cirosu 1.2 Milyar Dolar. INOAC firması 1926 yılında kuruldu. Plastik konusunda faaliyet gösteren firmanın yıllık cirosu 1.9 Milyar Dolar. Sanayi ve Tıcaret Bakanı Sayın FUAT ÇAY'ın katılımlarıyla gerçekleşecek iki yeni Türk - Japon yatırımı "YAZAKİ©© ve PİL©ÇJ" nın, temel atma törenlerini halkımızla paylaşmaktan onur duyacağız. 19 Kasım 1995 Pazar YAZAKİSA 11:00 (Kuzuiuk Adapazarı) - PİLSA 12:30 (Organize Sanayi Bölgesi Adapazan)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle