05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10 KASIM 1995 CUMA 10 ANKARA... ANKA... MÜŞERREF HEKİMOĞLL Atatürk'e Selam Hoşgörü yılındayız. ama hoşgörünün de sının var. istan- bul'daki İSEDAK toplantısı Kuran okunarak açılıyori Sayın Demirel laik bır devletin cumhurbaşkanı değil mi? Bu göre- ve gelmeden önce "Inananlara da, inanmayanlara da öz- güıiük" diye bağırmadı mı alanlarda? Politikacılann belleği hayli unutkan, ama belli gerçekler unutulmuyor! Sayın Ev- ren'in kimi davranışlarını da unutamayız değil mi? Bir İSE- DAK toplantısına Kuran okunduktan sonra katıldı vaktiyfe. devlet başkanı olarak gittiği Pakistan'da programın namaz bölümünü uygulamadı, örneğin Lahor'da uçaktan inince doğru camiye, cuma namazına gidilmesi öngörülen bir program vardı, üniformah olduğunu öne sürerek Şalimar bahçesinin bir köşesinde oturmayı yeğledi, ama sonra?! Laiklik ilkesinden nice odünler verildi değil mi? Öğretim bir- liğinın bozulması, okullarda din eğitimi, imam-hatip liseleri- nin çoğalması, şeriat özleminin tırmanması. dinsel politika- nın örgüllenmesi o ödünler doğrultusunda gelişmedi mi? Bu 10 Kasım sabahında hayli çelişik bir ortamdayız doğ- rusu. Tesettür modası giderek geniş yer alıyor ekranlarda, kimi programlar oyun mu gerçek mi. şaşınyor Insan. O mc- dayı taşıyanlar şaşırmıyor mu acaba? Bu aldatmaca sona erince ne olacak? Şeriatı uygulayanlar kadını ekranlarda konuşturacak mı? Kapalı yaşamı mı zorlayacak yoksa? De- mokrasiye dönük sözler, davranışlar da havada kalmaya- cak mı o zaman, çağın dışına itilmeyecek mi halkım? 2000li yıllara yönelirken bu sorulara takılmak acı, ama so- rulara doğru yanıtlar bulmak da bir görev bence. Sdzler ve davranışlar arasındaki çelişkiler, terslikler, kimlikler. kişilikler de daha iyi belirir o zaman. Atatürk'ü kim seviyor. nasıl se- viyor, ne anlıyor Atatürkçülükten? Soyut bir varlık mı, somut bir gerçek mi Atatürk; sözlerle mi, eylemle, davranışlarla mı sevilir? ••• 10 Kasım'a doğru güzel olaylar yaşadık ülkemizde. Siya- sal sahnede değil, ama başka sahnelerde. Örneğin Devlet Konser Salonu'nda bir klarnet konçertosu dinledik. CSO eşliğinde bir klarnet konçertosu. Ekrem Öztan çalryor, A. Turgay Erdener'in yaprtı müzik dalında yeni bir ürün. Se- Çfm öncesi anlaşmalar yapılarak tekseslilik eğılimi tırmandı- nlırken çoksesli bir selam, bir uyan gibi. Ekrem Öztan kon- servatuvarda klarnet öğretmeni, ama klarnetiyle sarkı söy- leyerek çoksesliliğe katkısını da kanrtlıyor. Genç dinleyiciler A. Turgay Erdener'i de coşkuyla alkışladı. O alkışlar da mü- zik kadar anlamlı bence. Belli bir duyarlılığı, dahası tepkiyi de kanrtlıyor. TÜBlTAK'ın ödül törenini izüyorum sonra. Atatürk'ün "Ya- şamda en gerçek yol gösterici bilimdir" sözü doğrultusun- da yaşanan bir olay. Belli dallarda bilimin ışığına yeni boyut- lar katanlar da Atatürk'ü selamlıyor bence. Ödüllenenler arasında kadınlar da var. Kaç devrimi birden kanrtlıyor, Ata- türkçülüğün bir yaşam biçimı olduğunu sergiliyorlar. Örnek- leri çoğaltabiliriz elbet. Bugün bir sergi açılıyor Galeri Nev'de. Burhan Doğançay'ın yapıtlannı 10 Kasım'da ser- gilemek de bir rastlantı değil bence. Çağdaşlık düzeyini ka- nrtlayan bir ressamdan ve galeriden bir selam. Nedim Gür- sel de başka bir selam değil mi? Yazartardan, çizerlerden, çalgıcı, yontucu, mimarlardan güzel selamlar var da bır po- litikacı selamı yok doğrusu. Cumhuriyetimizi kuranların çağdaş çabalarını, laık devletimızin altyapısını oluşturan devrimleri korumak, uygulamak, demokrasiyi bir yaşam bi- çimine dönüştürmek yolunda hayli geride kalıyor siyasal kadrolar. Her şey yozlaşıyor, boyut yitiriyor giderek. Sıfır noktasından sonra tırmanış yeniden başlayacak kuş- kusuz. Seçim yasasının anayasaya aykırı maddeleri var, ama anayasamız çağdaş bir yasa mı acaba? Onun da de- ğişmesi gerekmiyor mu? Kuşkusuz o da değişecek. Insa- nın. toplumun doğasına, çağın gerçeklerine ters düşen ya- salann yaşama gücü olabilir mi? Yazımı, onur yazannı selamlayarak sona erdiriyorum. ll- han Selçuk'un onur yazarı seçilmesi de Atatürk'e en güzel selam bence. Basınımızda büyük serüvenler. darboğazlar yaşanıyor bugün. Tekelleşme eğilimi tehlikeli boyutlara varmış bulu- nuyor. Tabak. çanak, yorgan, çarşaf gürültüsünde sağlıklı kamuoyu oluşamıyor. Ama yoz ortama karşın yolundan şaşmayanlar da var. Ustura türü kalemleriyle yozluğu tıraşlı- yor, Pencere'lerini rüzgâra değil, gerçeğe açıyortar. Okurla- rını düşünmeye, tartışmaya, sorgulamaya çağınyortar. llhan Selçuk'un onur yazan seçilmesi bu nedenle büyük önem taşıyor bence. Çünkü okurların seçimi bu, halkımızın seçi- mi. Aydınlanma yolunda yürüyenlerin; yolunu, yöntemini şaşırmayanların; karanhğı delmek için ışığı arayanların; de- mokrasiyi, çağdaşlığı yaşam biçimi olarak amaçlayanların seçimi. Onur yazanmızı selamlamaktan onur duyuyorum ben de. Pencere'nın hıç kapanmamasını, güzel günlere açılmasını diliyorum. BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1/ Bır konuda özet olarak \enlen bılgı ya da açıklama. 2/ Bir tepkımeye neden olan ve onu hızlandıran eriyebilır orga- nik madde... Dahi. 3/ Nâzıın Hikmet'in soyadı... Cinsel gücü olmayan erkek. 4/ Kadın hapishanesi. 5/Civata ve somun- lardaki yiv... Yiyecek bulamayan. yoksul kimse. 6/ Rusçada "evet".. Asya'da bir ülke. II Bır dinin öğrenilmesi gereken inançlannın ve tapınma kurallannın tü- 6 mü... Sosyal Sigortalar Kurumu'nun simgesi. R'Türlü sesler arasında sağla- nan uyum. 9/ Bir renk... Elektnk. motor ya da dinamolannda devınimli bölütne verilen ad. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Dizlere kadar ınen dar ve kısa pantolon. 21 Hüc- re yapısında bulunan ve proteinlerin oluşturulma- sında önemli rol oynayan asit grubunun kısa yazı- lışı... Atlann alınlannda bulunan beyaz leke. 3/Bur- sa"nın bir ilçesi... Hint-tran dil grubuna verilen ad. 4/ Eski ve bilinmeyen bir tarihi anlatmakta kullanı- lan deyım sözü... Bir yerde oturan. S' Erol Tbj'un. Vehbi Koç'u konu alan romanı. 6/YılmazGüney'in bir fılmi... Japon lirik dramı. 7/Kars'ın bir ilçesi... Bileşimindeki hidrojenin yerine maden alarak tuz oluşturan hidrojenlı bileşik. 8/Billurlaşmış silisin çok yaygın bır türü. 9/ Zar yerine yedi tane küçük deniz hayvani kavkısı atılarak oynanan bir oyun... lyı bakım ve ilaç tedavisi... Yunus Nadi Armağanı Yanşması, 1946'da kunddu; hem geçmişe, hem geleceğe dönük olan anlamı, gazetemizin kuru- cusu Yunus Nadi 'ye saygı ve sevgiden kaynaklanıyor. Yalnız Cumhuriyet gazeîesinin değil, Türkiye Cumh'uriyeti'nin kıtru- hışunda büyük emeği bulunan Yunus Nadi nin anısını heryıl tazelemek bizim için bir görev. Devrimci ve demokrat Cum- huriyet 'in Ulusal Bağımsızlık Savaşımızla ve Türkiye Cıım- huriyeti 'yle zamandaş ve eşanlamlı bir kunıluş tarihçesi var. Yunus Nadi, gazetemizin temel taşlannı bu doğrultuda koydu. Yunus Nadi 'nin ölüm yıldönümünü geçmişe dönük bir acı olarak değil, geleceğe yönelik bir kültür olayına dönüştürmek amacıyla buyarışma düzenlendi. Yanşmanın ilk düzenlendiği yıllarda Türkiye de sanat alanında hiçbir özel ödül yoktu; tekparti dönemiydi ve yalnız CHP'nin koyduğu birşiir ödülü vardı. Aynı dönemde bütün dünyada sanat, bilim ve edebiyat ödülleri ün yapmışlardı. İs- veç'te Nobel, ABDde Pulitzer, Soıyetlerde Lenin, Fransada Goncourt ödülle- rinin somıçları Türkiye de de izleniyordu; ama ülkemiz bu alanda da geç kalmış- tı. Cumhuriyet gazetesi bu öncülüğü üstlendi, elli yıl önce düzenlenen Yunus Nadi Armağanı'ylasanat ve kültür vaşamımızda biryarışma coşkusu oluşturdu. Daha sonraki yıllarda Türkiye de de yarışmaların ve ödüllerin sayısı çoğaldı, yirmiyi aştı. Bugün belki ödül enflasyonundan söz açılabilir; eleştirel bir yakla- şımla sakıncaları gündeme getirilebilir, ama yine de kültür, bilim ve sanat konu- larında yapılan yatırımların çokyararlı olduğu rahatlıkla söylenebilir. Zamanla ödüller arasında ayrımlar ortaya çıkar; biryarışma kurumsallaştıkça, amacı, ni- telikleri, karakteri belirginleşir. Bu arada kimi holdinglerin kendi amaçlarına yönelikyanşmalar düzenlemeleri ÖYKÜ Ödüle 1 Nisan 1995 ile 31 Mart 1996 tarihleri arasında yayımlanmış bir kitap ya da yayına hazır bir 'kitap dosyasf yla aday olunabilir. Yayımlanmamış yapıtlann, beyaz dosya kâğıdına makine ya- zısı ile çift arahklı yazılmış olması gereklidir. Adaylar yapıtlannı altı adet olarak aönderecekler- dir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici Kurul, ödülü, kitap ve kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Mehmeî Başaran, Vedaî Günyol, Selim İleri, Tank Dıırsun K.. Sami Karaören. R 0 M A N Ödüle 1 Nisan 1995 ile 31 Mart 1996 tarihleri arasında yayımlanmış bir kitap ya da yayına hazır bir 'kitap dosyasf yla aday olunabilir. Yayımlanmamış yapıtlann, beyaz dosya kâğıdına makine ya- zısıyla çift arahklı yazılmış olması gereklidir. Adaylar yapıtlannı altı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici Kurul, ödülü, kitap ve kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Talip Apaydm, Ahmet Cemal, Konur Ertop, Muzaffer Uyguner. Prof.Dr. Tahsin Yiicel. Ş İ İ R Ödüle 1 Nisan 1995 ile 31 Mart 1996 tarihleri arasında yayımlanmış bir kitap ya da yayına hazır bir 'kitap dosyasf ile aday olunabilir. Yayımlanmamış yapıtlann beyaz dosya kâğıdına makine ya- zısı ile çift arahklı yazılmış olması gereklidir. Adaylar vapıtlarını altı adet olarak gönderecekler- dir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici Kurul ödülü kitap ve kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Necati Cumalı, Prof. Dr.Cevat Çapan, Doğan Hızlan, Şükran Kıtrdakul, Hilmi Yavuz. A F İ Ş Afişler 50 x70 cm ya da 70 x 100 cm kâğıda, ofset baskı tekniğiyle basılacaktır. Yapıtlar 50 x70 cm boyutunda hazırlanacak; ofset baskı tekniğiyle ve ekstra renk dahil, en fazla beş renk olacaktır. An- , latım tekniği ve malzeme kullanımı serbesttir. Adayların önerisi, fotoğraf ya da üç boyutlu çalışmalar gerektiriyorsa, 50 x70 cm boyutunda bit- miş bir siyah-beyaz trase verilecek; aynca 6x6'dan küçük olmamak koşuluyla bir saydam öneriye eklenecektir. Çalışmalar, aynca mukavva gibi herhangi kalın bir zemine yapıştırılmamalıdır. Afiş, açık alanda yan yana ve alt alta, kapalı yerde ise tek olarak kullanılacaktır. Seçici Kurul, seçilen yapıtlann sanatçılanndan yapıt üzerinde gerekli gördüğü değişikliği isterse, bu değişiklik için ay- nca ücret ödenmez. Ödüle en çok 3 yapıtla aday olunabilir. Adaylar ilişikteki katılma belgesini doldurup, yapıtlann ar- ka sağ üst köşesine yapıştıracaklardır. Ödüle yapıtlannı verenler yukarıda belirtilen koşulları oku- muş ve kabul etmiş sayılırlar. Bu ödül, Grafikerler Meslek Kuruluşu-Grafik Yanşmalan Yönetme- liği'ne uygun biçimde düzenlenmiştir. Seçici Kurul. YurdaerAltınîaş, Metin Deniz, Mengü Ertel, Sadık Karamustafa, Tan Oral. F O T O Ğ R A F Ödüle, en çok 5 adet dia pozitif ile aday olunabilir. Gönderilecek dialar 35 mm'lik ölçüde olup, 3 mm'lik çerçeve içine yerleştirilmelidir. Dialara doğru bakıldığında sol alt köşesinden işaretli olma- lıdır. Diaların arka yüzünde ise katıhmcının adı. soyadı, adresi ve sıra numarası bulunmalıdır. Söz konusu dialann daha önce başka yerde yayımlanmamış ve sergilenmemiş olması gerekmektedir. Seçici Kurul: Özgen Acar, îsa Çelik, Şakir Eczacıbaşı, Ara Güler, Paıd McMillen. 50. YIL YUNUS NADI ÖDÜLLERI 1996 ve ödüller dağıtmaları da bu alanda kaçınılmaz çoğulculuğu yansıtıyor. Kimi bankaların, şirketlerin, ticari tekellerin rek- lam amacıyla düzenledikleri yarışmaların ödülleri, parasal açıdan ne kadar büyük olursa olsun; özü, maddi çerçevenin dışındaki anlamında odaklaşıyor. Yunus Nadi Armağanı Yanşması, kırkyılı aşkın bir sürede düzenli olarak gerçekleştirildi, kültür ve sanat hayatımıza amaçlanan katkıları yaptı ve etkilerini duyurdu. Daha önce bir dalda yapılan yarışmamızın kapsamı 1990 yıhndan itiba- ren genişletildi ve Yunus Nadi Ödülleri adıyla sürmeye baş- ladı. Ülkemizin kültür ve sanat yaşamı bütün baltalanmalara ve olumsuz yatırımlara karşın sürekli gelişiyor ve yaygınlaşıyor. Fikir ve sanat öz- gürlükleri Türkiye de tam değil; siyasal iktidarların baskıları hâlâ sürüyor ve çağdaş demokratik ortamdan henüz yoksıın sayılıyoruz. Buna karşınfikir,sanat, bilim, kültürde çabalar sürüyor. Tarihsel gelişim sürecinde elbette 'aydınlan- ma *mn önüne hiçbir güç geçemez. Cumhuriyet, çağdaş uygarlığa giden yolun fikir, sanat, kültür, bilim yolu olduğunu kuruluşundan beri savunan bir gazete. Bu yoldaki çabaları desteklemek ve özendirmekte Yunus Nadi Ödülleri 'nin işle- vi sürecek 1996 Yunus Nadi Ödülleri nde konu sınırlaması yok ve dört ana başhkta 8 ödül verilecek. Edebiyat Ana Dalı: Öykü, Roman, Şiir. Görsel Sa- ııatlar Ana Dalı: Afiş, Fotoğraf, Karikatür Sineıııa: Uzun Metrajlı Film Senaıyosu. Bilim sol Araştırma: Sosyal Bilimler Araştırması. Adaylara başarılar diliyoruz. ı 3 K A R İ K A T Ü R Karikatürler. en az 18x24 en çok 20x30 cm boyutlannda, beyaz kâğıt ya da kartona siyah çini mü- rekkebiyle çizilecektir. Ödüle en az 3 en çok 5 karikatürle aday olunabilir. Gönderilecek karikatür- lerin daha önce başka yerde yayımlanmamış olması gereklidir. Seçici Kurul: Semih Balcıoğlu. Femıh Doğan, İsmail Giilgeç. KamilMasaracı, Turhan Selçuk, Ali Ulvi. U Z U N M E T R A J L I F İ L M S E N A R Y O S U Senaryolar, beyaz daktilo kâğıdına çift arahklı makine yazısıyla yazılmış olmalıdır. Yapıtlar özgün olmalı ve klasik senaryo tekniğine asgari düzeyde uymalıdır. Senaryonun yanı sıra konuyu özetle- yen. en çok üç sayfalık bir 'sinopsis'in de eklenmesi gerekmektedir. Ödüle sadece bir yapıtla aday olunabilir. Gönderilecek senaryolar yedi adet olarak hazırlanmahdır. Ortak çalışmalar da katılabi- lir. Seçici Kurul: Tarık Akan, Macit Koper, Zeki Ökten, Ziya Öztan, Işıl Özgentürk, Memduh Ün. S O S Y A L B İ L İ M L E R A R A Ş T I R M A S i Ödüle 1 Nisan 1995 ile 31 Mart 1996 tarihleri arasında yayımlanmış bilimsel araştırmalarla, yayı- ma hazırlanmış ve en az 25 sayfa olarak beyaz dosya kâğıdına çift arahklı makine yazısı ile yazıl- mış bilimsel araştırmalar katılabilir. Adaylar yapıtlannı sekiz adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici Kurul ödülü kitap ve kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Prof. Dr. Bedia Akarsu, Prof. Dr. Toktamış Ateş, Prof Dr. Aydın Aybay, Prof. Dr. Taner Berksoy Prof Dr. Ahmet Taner Kışlalı, Prof Dr. tzzettin Öndet; Pmf Dr. Erdoğan Teziç. H E R D A L İ Ç İ N G E Ç E R L İ G E N E L K O Ş U L L A R Ödüller, her dalda amatör-profesyonel herkese açıktır. (Cumhuriyet mensuplan hiçbir dalda ödüle aday olamazlar.) Adaylar gerçek ad ve adreslerini ve telefon numaralannı belırtmek zorundadır. An- cak adaylar ad ve adreslerinin saklı turulmasmı isteyebilirler. Yürürlükteki yasalara aykın ve sakm- calı görülen ve ödül koşullanna uymayan yapıtlan yanşma dışında tutmak zorundayız. Adaylann yapıtlanyla birlikte adlannı ve soyadlannı arkasına yazacaklan iki fotoğraflannı, açık adreslerinin de yer aldığı katılma belgesini ve yaşamöykülerini 5 Nisan 1996 Cuma günü akşamına kadar 'Cum- huriyet Gazetesi. Yunus Nadi Ödülleri, Cağaloğlu 34334 İstanbul' adresine iadeli taahhütlü olarak postayla göndermeleri, ya da elden teslim etmeleri gerekmektedir. Özel olarak paketlenmesi gere- ken (afiş, fotoğraf, karikatür) yapıtlann postadan zarar görmesinden kurumumuz sorumlu tutula- maz. Yayımlanmış yapıtlann daha önce herhangi bir ödül almamış olması gerekmektedir. Zarfın ya da paketin üzerine hangi dal ile ilgili olduğunun (şiir, fotoğraf, öykü vb) yazılması zorunludur. Ödül dallarında konu sınırlaması yoktur. Fotoğraf, afiş, karikatür dışında kalan yapıtlar hiçbir şekil- de iade edilmez. ıade edilecek yapıtlann 31 Tem- muz 1996 tarihine kadar alınması zorunludur. Aksi takdirde hiçbir hak iddia edilemez. Ödül alan ya da herhangi bir şekilde tasniften geçiri- len yapıtlar, genel yayın ilkelerimiz doğrultu- sunda gazetemizde yayımlanabilir. Ödül sonuç- ları 29 Haziran 1996 günü açıklanacaktır. Ö D Ü L Her dal için: 25.000.000 TL. K A T I L M A B E L G E S İ ADIM, SOYADIM: ADRESİM: TELEFONUM: KATILDIĞIM DAL:
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle