Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
22BCİM1995PAZAR CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 15
t t
Uretim sürecîni desteldeyen bir festival
DI1OIEN GÜRUN LÇARER
"Aristoteles, Plato'un ölümunden son-
ra Hemias'ın üzerine \ssos"a gitti. Ora-
da ilkokulunu kurdu \e Hermias'ın kızı
Pythas ilee\ lendi. Hermias'ın Persler ta-
ranndan olduruJnıesi üzerine üç yıl > aşa-
dıgı Assos'u terkederek Lesbos'a kaçü.-."
As-os tanhı guzeilıklen ve eskı taşev-
lenyle belkı şaşılacak bırşe> ama, yag-
macı ğın alıp yurudugu bugun de el deg-
mera^lığın zarafetını yaşıyor Burada
tek g-zellık antık çağlarla. tanhle ıç ıçe
oluş jeğıl Assoslu'nun sanata gonul
verm^lıgı Behramkale halkının ınsan
tutkusj. sanat coşkusu, hoşgorusü ınanıl-
maz boyutlarda Her tur yozluğun, çır-
kınlıfın teror boyutlannda yaşandığı şu
donenlerde Behramkalelı'nın duyarlığı
ınsanm ıçını umutla dolduruyor
Hüseyin Katırcıoğlu'nun yönetmenlı-
ğını vaptığı 6-8 ekım tanhlen arasında
gerçekleştınlen I Assos Gosten Sanat-
lan Festıvalı'nın orada bulunan herkes-
te sıcakduygularuyandırmasının neden-
lennden bın de kuşkusuz köy halkının uç
gün suren bu anlamh etkınlığe katılımıy-
dı Gerek oyuncu gerekse ızley ıcı olarak
festıvalın her anını yaşadı Behramka-
le'nın kadını. erkegı. çoluğu. ç_ocuğu
Hasar Dede La Ylama'nın "Olümsüz
Yaşam Kasn"nda anlatıcıyı oynarken
çocuklar ve gençler de yaptıklan îşten
muthı> tat alıyorlardı L'Outil'ın "Vor
ve Aydın Teker'ın " Assos Volu"nda adlı
çalışmasında rol alan sadece çocuklar
mıydı'Hayır Behramkale koyunlan\e
pınl pınl. ışlemelı kepeneğı ıçınde suru
sahıbı Yahya Gurbüz de Aydm Teker'ın
çalışmasına katkıda bulunanlardandı
Tüm köy halkı etkinliğe kaüldı
La Mama'nın eskı bır Turk masalın-
dan esınlenerek oıtaya koyduğu "Ölüm-
süz Vaşam Kasn" farklı kuîturlen bır
araya getınrken bır Japon dansçıyı anım-
satan Guzel Oğlan'ın arayışını koy so-
kaklanna. bahçelere yayıyor ve keskın
ruzgâra karşın, ızle> ıcıler kâh çok basıt
malzemelerle kotanlan rengârenk bır ku-
heylanın. kâh beyaz gelınlığı ıçınde ka-
ranlığın ortasında belıren genç kızın pe-
şınde oradan oray a sey ırtıyor v e bır y an-
dan da tatlı bır ezgı eşlığınde av uçlanna
sıkılan gul suyunu surunuyorlardı L"Ou-
tıl'ı oluşturan geçler ıse St Exuper>"nın
G
erek oyuncu gerekse
izleyıci olarak
festıvalın her anını
yaşadı Behramkale'nin kadını,
erkeğı. çoluğu, çocuğu... Hasan
Dede La Mama'nın "Ölümsüz
Yaşam KasrT'nda anlatıcıyı
oynarken çocuklar ve gençler
de yaptıklan ışten müthiş tat
alıyorlardı. L'Outil'in "Yol" ve
Aydın Teker'in "Assos
Yolu"nda adlı çalışmasında rol
alan sadece çocuklar mıydı?
Hayır... Behramkale koyunlan
ve pınl pınl, işlemeli kepeneği
içinde sürü sahıbi Yahya
Gürbüz de Aydın Teker'in
çalışmasına katkıda
bulunanlardandı.
"Kuçuk Prens~ını Behramkale llkoku-
lu'nun bahçesıne bakan harabenın ıçın-
de oynuyor, kullandıklan dılın Fransız-
ca olmasına karşın ılgıyle ızlenıvorlardı
Buradangu!eçyuzlerlea>nlanlarokulun
ıçınde Işıl kasapoglu'nun kuklalarıyla
sankı daha da mutlu oluyorlardı Kasa-
poglu sadece çocuklara degıl. buyukle-
re de o tukenmey en enerj îsiy le anlatıy or-
du Keloglan'dan Nasreddın Hoca'ya ve
Fransız masallannın kahramanlarına dek
uzanan kuklalannın seruvenını Yeşıl
Uzumleruç ayn gosten ıle \ssos tavdı-
lar Tasanm ve yonetımını Deniz \ltı-
nav'ın ustlendıgı ılk gosten bır tarafı
uçurum olan boş bır alanda umudu-
umutsuzluğu. ınsanın arayışlannı ırdelı-
yordu Sessızlığın ortasında duygulann
vucut kullanımıvla aktarıldığı bu kısa
gosterıdeozellıklebıtıştesonsuzlukduy-
gusunun varatılmasi ılgınçtı Etnre Ko-
yuneuoğlu'nun karanlık basarken kum-
salda başlavarak denızde surdurduğu ça-
lışmadenızvekaranınbırles.tıgıyerdebır
sorgulamaydı Denızilekaranın ıç ıçelı-
ğının-kopukluğunun yanı sıra karanlık
kavramı da çalısmanın uzantısı olarak
bılınenı-bılınmeyenı-kayboluşu-arayışı
duşunduruyordu Oyunculann karanlık
sularda belıren ışığa doğru gıderek kay-
boluşlan suresınce Sema'nın sesınden
dınledığımız Şeyh Bedreddın Desta-
nı'ndanbırbolumKoyuncuoğlu nunan-
latım bıçımının dıkkat çeken bır ba^ka
boyutuydu (Zeynep Günsür'un tasan-
mını ne jazık kı ızleyemedım )
Yeşıl Ûzumler'ın bu çalişmalan ulke-
mız ıçın yenı sajılan hareket tıyatrosu
orneklen \eşıl Uzumler umanm kı bu
çızgıdekı üretımlennı yoneleceklerı la-
boratuvar çalışmalanyla zaman ıçınde
daha da gelıştırme olanağı bulacaklardır
Üretim siireci de önemlivdi
Levent Öget'ın sur kulesınde gerçek-
leştırdıgı gösten **lkiti Figür" ıse tıyat-
ro, dans ve fotoğraf sanatını Death Cn
Dance'ın çarpıcı muzığıvle bırbın ıçın-
de sergılerken sanatlar arasındakı sinır
lan kaldırıyordu AydınTeker"Assos\o-
lu"nda oradakı yaşamı dusunceler ıçıne
sokmayı amaçlıvordu sankı Eskı Assos
koprusu. bır yaşamı, ılışkılen anımsatır-
ken çocuklar umudu simgelıyordu Köy
halkının katılımıyla Huseyın Katırcıoğ-
lu'nun gerçekleştırdığı 'Simurg'u Istan-
bul'a zorunlu donuş nedenıvle ızle>e-
medım. ama 12 yuz\ılda yazılmış bır
ö>ku ofan 'Mantık-aİ-Ta>T'da anlatılan
kuşlar âlemının Sımurg'a enşmek ıçın
koy sokaklarından başlavarak Athena
Tapınağı'na uzanan renklı yolculugunun
vankılan kulaga hos gelıvor
Yaptığı bırsovleşıde Huseyın Katırcı-
oğlu. bu festıvalın temel amacını sozel
anlatıma dayaıımavan. kendı ozgün ya-
pıtlannı sergıle>en. kendı anlatım dılını
oturtmak çabasında olan toplulukları bır
ara>a getırmek (1) olarak belırlı>ordu
Bu bağlamda Assos Festıvalı'nın dıkkat
çekıcı ozellıklennden bın festıvale katı-
lan ekıplerın çalışmalarını amator bır
ruhla orada kaldıklan uç ıle en az bırer
haftalık surelerde gerçekleştırmı^ olma-
larıv. dı Bov le bır olanak sanatçılara me-
kânlannı seçme ozgurlüğu \enrken. bu
mekânlarm özellıklennın de one çıkma-
sını sağlı>ordu I Assos Gosterı Sanat-
ları Festıvalı'nde uretılen kadar uretim
surecı de onemlıvdı Hatta. sureç sonuç-
tan bır adım da öndeydı Kulturlerarası
dıyaloğun ülkemızde gundemde oldugu
şu g'inlerde gerek kendı bunvemızdekı
farklı kesımlerın buluşması gerekse
Amenka ve Fransa gıbı ulkelerden gelen
sanatçılarla bırlıkte v aratım voluna gıdıl-
mesı Assos Festıvalı nın onumuzdekı
yıllarda daha da açılım kazanacagının
ışaretıydı
Kuttür ServisH Şu sıralar**Plain Giri"
adlı romanıyla da gundemde olan 4rt-
hur Miller, 80 doğum gunünu kutluyor
Salı gunu 80 >aşına gıren, 20 oyun. 4 se-
naryo ve bır kaç roman ve 20 yuzyjlın
en çok sahnelenen oyunu "SatKinın CMü-
mü'*yle dünya çapında buyük un kaza-
nan yazar ıçın, 80 vaşı onuruna şu sıra-
da bulunduğu Ingıltere'de bır dızı etkın-
lık gerçekleştınlıyor Hafta boyunca.
Mıller'ın oyunlarından parçalar Royal
Natıonal Theatre'da sahnelenecek, ya-
yıncılan tarafından bır partı duzenlene-
cek. Miller East AnglıaUnıversıtesı'nde
kendı adını taşıyan kultur merkezınde
aıle uyelenv le bulus^acak v e onur odulu-
nu almak ıçın Oxford Unıv ersıtesı'ne gı-
decek UluslararasıYazarlarOrgütuPEN
de Miller ıçın dostlan Edward Albee ve
Sam Shepard'ın katılacağı bır toplantı
duzenleyecek
Yaşı konusunda hıç de karamsar ol-
mavan Miller, "Kendimi hâlâ 61 \aşım-
da gibi hissedhorum. Zaten kronolojik
>aşı hiçbir zaman ciddive almam. tlk-
gençlik v ıllanmda bu\iıyunce ne olacak
dhye merak ederdim. Ö merak bugün de
süru>or*>
dıyor
Yenı romanı "Plain Girl"de Janıce ad-
lı bır kadının vaşamını temel alan Mıl-
ler. Janıce karaktennde gelecege vone-
lık düşlen jok olmuş bıreyı sorguİuyor
Ilk kocasını beklemedığı bır anda > ıtıren
Janıce, bır sure sonra Sam Fınk adlı bır
komunıst ıle ılışkıye gırer Ateşlı bır Sta-
lin hayranı olan genç adam. Janıce'ın so-
luk almasını engelleyecek olçude tutucu-
dur Beraberlıklen kısa bır sure sonra bı-
ter ve Janıce bu defa kor bır muzısven
olan Charles ıle tanışır Charles ona. kım-
senın gudumu altında yaşamamayı v e sa-
dece kendısı olmavı oğretecektır
Tıyatro sahnelennı andıran bolumler
de ıçeren roman. yaşanmış bır olava da-
yanı>or "Insan sadece bır şey olabılır"
duşuncesıne ıtırazeden Miller, romanıy-
la, unlu olduğu tıyatro alanı dışında da
bır şe>ler yapmak ıstedıgını gostenyor
Mıller, roman yazma nedenını ıse basıt-
çe. "Çiinkii yazmaktan hoşlanıvonım"
dıyerekaçıklı>or ~Biı>ıık bir roman \az-
dığımı iddia etmiyorum. Roman bir oyu-
na benzhor. Tek farkı. odasında koltuğu-
na oturan bir okuv ucuv la konuşmak du-
rumunda olmam." Tıyatro>u ' Muzıkal
ve gurultulu" olarak nıteleyen vazarın
kıtaplarda sevdığı bır başka >on de hu-
zurvermesı "Tivatrohareketlidir\eha-
val etmenize olanak vermez. çünku yor-
gunsunuzdur. \ma kitap okurken. du-
rup bir hayal molası \erebilirsiniz."
Mıller vazma seruvenıne kısa o>un-
larlabaşlavanbıryazarolarak kısaovun
yazmayı>egledığınıbelırtıyor **Oku\l
a-
cağını kitabın fazla ver kaplamasından
hoşlanmam" dıyen yazar, cep kıtaplan
gıbı ta^ınması kolay kıtaplardan zevk alı-
vor ~Hemingwa>'inkısao)kıileri,diğer
romanlanndan kat kat iv idir. Kısa, yoğun
\e elbette daha etkili.." Tıvatronun her
zaman daha etkılı bır anlatım \olu oldu-
guna ınanan Mıller. "Tıjatronun birrit-
mi. dinamizmi vardır. scvirvi de o dina-
mizmi hissetmek için oradadır. Kitaplar
ise sessiz bir dunvava aittirler" dıvor ve
tıv atronun daha çıplak hatta kaba bır dı -
lı olduğunu ve çekıcılığının de bundan
Vaşı
konusunda
hiçde
karamsar
olmayan
\rthur
Mıller,
' Kendimi
hala 61
vaşındagibi
hissedhorum.
Zaten
kronolojik
vaşı hiçbir
aman
.ıddne
almam. İlk
«ençlik
\ ıllanmda
buvüvuncene
olacak dive
merak
ederdim. O
merak bugün
le sürüyor'"
lıvor.
Ivimserliği ve
gelecege olan
inancı 80.
yaşında da
sürüyor
MUler'ın.
kaynaklandığını savunuyor Amenka'da
artık tıyatro seyırcısı dıye bır kavram-
dan sozedıleme>ecegını du^unen Mıller.
bu konuda >anslı Çunku "uluslararası
çapta tanınan bir yazar olarak seyirciye
ulaşmak hiç de zor değil."
Mıller. "Sapıtlannızın kav nağı nedir"
sorusunu "O kaynağı bilsevdim, bugün
elimde olanlardan daha fazlasını y aratır-
dım" dıve vanıtlıvor "Artk kimse hiç-
bir şeyi anımsamadığı ıçin yazıy orum bel-
ki de.. Eskiden 50 yılda bir yaşadığımız
değişimleri, 20 ya da 10 yıl gibi kısa bir
zaman aralığına sıkıştırmak zorunday ız
ve sorun da kendimizi psikolojik ve fiz'ik-
sel açtdan bir yere konumlandırmamız-
dan kaynaklanıvor" dıven Mıller \az-
maktan vazgeçmeyecegını, çünku daha
vazması gereken oykuler olduğunu be-
İırtıyor
Nıye makale değıl de oyun yazdığını
ıse paradoks ve ıronılere bağlı>or
~O> unlar, beni gulduren olay lardan kav -
naklanıyor. Bu olay lan evdekılere anlat-
tığım zaman, onlar da çok guluyorlar.
Ben de bir iş var bunda diyerek yazıyo-
rum."
80 yaşında, Mıller ın rolu. bırçok anı-
sı bulunan bır ınsan olmak Ovunlan.
geçmışı hakkında bır şey bılmeyen ve
bılmek ıstemeyen bır toplumu anlatıyor
Geçmışın yıtıp gıtmesını engellemeye
çalışıyor Yapıtlannda hâlâ, 1900-1960
arası. aıle ve toplum yaşantısını aktan-
yor 5 yıl ev lı olduğu Marilyn Monroeda
yapıtlanndagenışyertutuyor Bırçokkı-
şının daha onun hakkında yazmasından
ıse bıraz rahatsızlık duyuyor "Digerleri
onu tanımıyordu. Onunla buiikte yaşa-
yanbenim."Son30yıldırıse Avusturya-
İı fotoğrafçı tnge Morath'la ev lı
Yaşamının en kotu zamanlanndan bı-
n olarak nıtelendırdıgı "'Mısfıts ' ten ve
Monroe'dan boşanmasından sonra kent
yaşamından gıttıkçe uzaklaşan Mıller
Connectıcut'ta genış bır arazı satın aldı
ve Nevv York'tan ve Nevv York yaşamın-
dan uzaklaştı "Saat 6.30'da kalkıyorıım.
stiıdy omda uzun sure v azıvorum. Gunde
üç kez y uruy uşe çıkıyorum ve 20 y ıldır si-
gara içmiyorumr Oncelen satmayı du-
şunduğu, fakat satmava kıyamadığı bır
orman ıçensındekı bu arazıde kuşlar ve
bıtkıler ıçensınde. çalışmadığı zamanlar
ıse yapacak pek fazla şev yok "Bisikle-
timi boyuyorum \e gereksiz sonılara ge-
reksiz yanıtlar \eriyorum."
Mıller buarada,bırçok Amenkalının
artık gıtnıedığı tıyatro ıçın oyunlaryazar-
ken çok sevdığı muzıkle ılgılenmeyı de
ıhmal etmıyor^Bir opera yazıyorum.
2000 yıundaki galasına beklerim."Mıl-
ler ın ıy ımserlıgı ve gelecege olan ınan-
cı 80 yaşında da suruyor
PENALTI
Arthur Müler'ın 80. yaşi kudamyor
MEMET BAYDUR
Üç Gazete Haberi
Bır gazete haberınden Gecenınuçu Adamuya-
nıyor, bır bardak su ıçmek ıçın mutfağa gıdıyor Dı-
şanda sağanak yağmur Mutfağın penceresınden
karş'dakı okulun avlusu gorunuyor Gecenın ka-
ranlığında, yağmurun altında, avlunun ortasındakı
barınağın da altında bır şey kımıldıyor Adam su ıç-
meyı unutup daha bır dıkkatlı bakıyor o noktaya. Bır
kadın. bırerkek Sevışıyorlar Gecenın uçunde, yağ-
mur yağarken in cın top oynuyor dışarıda, ortada
tanrının kulu yok. Mutfağın penceresındekı seyırcı
dışında Adam telefonu açıp polısı arıyor Şıkâyet
edıyor ikı dakıka sonra bır polıs ekıbı gelıp yağmur-
da sevışen çıftı tutukluyor, mahkeme, hapıs.
Gazete okurları çeşıtlı tepkıler gostermışler Bır
kısmı adamı kutluyor bu ahlaksızları ele verdığı ıçın
Bır kesım okur ıse adamı ışsız guçsuz olmakla,
rontgencılıkle, gıderek ahlaksızlıkla suçluyor. O ko-
şullarda kımsenın goremeyeceğı bır eylemı, ustü-
ne vazıfe olmadığı halde sorun halıne getırıp ikı
genç ınsanın hayatını kaydırmakla suçluyorlar Ga-
zetenın yazarı da bu ıkıncı obek okura hak verıyor
Suyunu ıçıp uykusuna donseydı daha lyı ederdı
•
Aylarca once renklı basınımızdar
1
oğrendığıme
gore bır buyuk vıyolonıstımızın sahıp olduğu Stra-
dıvarıus yapımı bır keman. parasal nedenlerden
oturu satışa çıkarılmış Dunyada eşı benzerı az olan
bır muzık aletı Bır Alman (şırketı mıydı'') satın al-
mış kemanı. Bızım buyuk zengınlerden, trost ve ış
guç sahıbı ışadamlarımızdan çıt çıkmıyor Yetkın
bır sanat ınsanının elındekı eşı benzerı bulunmaz bır
sanat eserının bır Stradıvarıus kemanın el değış-
tırmesını ılgısız gozlerle seyredıyorlar Kemanı, us-
tune tel takılmış bır odun parçası gıbı goruyorlardı
sanırım Bu buyuk sanatçımızın kemanını neden
satmak zorunda kaldığını kıme soracağız"? Konser-
lerde, resım sergılerınde, oyun açılışlarında boy
gosteren varlıklarımıza mı
9
Kultur Bakanlığı'na mı
7
Kıme
9
Burjuvazının eğıtımı ya da ulkemızdekı var-
lıklı kışılerın eğıtım sorunları ustune arada sırada ya-
zıyorum bu koşede Stradıvarıus olmayan bır ke-
manın vızıltısı gıbı gelıyordur bazı vızyon sahıbı glo-
balleşmış kulaklara bu soyledıklenm Bır kemanı ikı
uç karışla olçebılırsınız Oysa bu olçum, o Stradh
varıus'un satılmasına ılgısız kalan varlıklı kışılerın
boyuna da tekabul edıyor Odun odundur, keman
da keman Benzemezler bırbırlerıne
Ben varlıklı olsam kemanı satın alır, alır almaz da
sayın muzısyene gen verırdım Yıllardan ben yet-
kınlıkle yaptıgı olağanustu ışı, keman çalmayı sur-
dursun dıye Safdıllık olarak gorulur bu, bılıyorum
Oysa burjuva kulturu bunu gerektırır Bızım ham
burjuvazının ıse boyle 'zıpırlıklarla" uğraşacak za-
manı yoktur doğal olarak Gosterılebılır ve kâr ge-
tıren malvarlığını yeğler bızımkıler Oyle dıllerının
donmedığı bır ısım takılmış keman fılan ılgılendır-
mez onları Koylusunun sopayla, kentlısının paray-
la yoldan çıkarıldığı bır ulkedeyse keman, Stradı-
varıus tarafından yapılmış bıle olsa, bır tahta par-
çasıdır ancak
•
Keman da neymış, bız evrensel sorunlarla ıştıgal
edıyoruz dıyorsanız gozunuz aydın
1
ikı Isvıçrelı bı-
lım adamı, guneş sıstemımızın dışında bır gezege-
nın varlığını kanıtladıklarını bıldırdıler dunyamıza
geçenlerde Demek oluyor kı bızım bu guneş, tek
guneş değıl, mavı bır portakala benzeyen dunya-
mız da yalnız ve tek başına değıl belkı O kadar da
onemlı değılız belkı
"Serın Yıldızlar Yıldız Sıstemlerı ve Guneş" baş-
lıklı bır bıldırı sunmuş bu ikı bılım ınsanı Floran-
sa'da Başka gezegenlerın başka guneşler çevre-
sınde donuyor olabıleceğını soyluyorlar Haydı ad-
larını da vereyım bızım guvenlık guçlerımızle baş-
ları derde gırmez umarım Michel Mayor ıle Didi-
er Queloz. Belkı dıyorlar, bır başka sıstemde, dun-
yaya benzeyen bır gezegen var Otuz yedı ulkeden
uç yuzu aşkın bılım adamının katıldığı bu konferans-
ta dunyanın etrafında donduğu guneşten uç mıl-
yar yıl daha ıhtıyar bır guneşın (bır başka guneşın)
varlığından soz edılıyor Soğukkanlı bılım adamları
bu teorı karşısında yenı kanıtlar, yenı tanımlar ge-
rekıyor demekle yetınmışler Stradıvarıus'un elınden
çıkmış bır kemanın ne demek olduğunu anlayınca-
ya kadar bekleyeceğız
İDOB, "Requiem"i Aya İrini'de
seslendipiyor
Kültür Senisı- Ntanbul Devlet Opera ve Balesı,
"Requıem'ı bugun saat 19 00'da Aya Innı'de
seslendınyor Her zaman buyuk ılgı ve beğenı
toplamış olan Verdı'nın bu buyuk yapıtını, bu kez
Amenkalı orkestra şefı Michel Sasson yonetıyor
Koro şeflıgını Gokçen korav ustlenıvor Requıem"ın
solıstlen Zehra Yıldız (spprano). lşin Guyeı (mezzo
soprano) Erol Uras (tenor) ve Ayhan Baran (bas)
Kultur Bakanlığı'nın Turkıye nın tarıhsel ve kulturel
guzellıklennı tanıtmak amacıyla oluşturduğu Ipek
Yblu 95" proıesı bağlamında gerçekle^ecek olan
konser. TRT'nın ışbırlığıyle Avrupa televızyonlanna
ulaşacak
4000 metre derinde Tîtanic filıııiKultur Senisi-Hollyvvood'un konu sıkın-
tısını aşmak ıçın surdurduğu araştırmalar so-
nunda denızın dort bın metre altına kadar ulaş-
tı Amenkalılar 1912'de 1603 yolcusuylaKu-
zey Atlantık Okyanusu'nda batan Thank'e
ılk kez bır kamera sokmaya hazırlanıyorlar
Terminator ve Alienın yonetmenı James
Cameron. Tıtanıc'ın sırlarını keşfetmeye ça-
lışan Ruslarla uç y ıldır surdurduğu temasları-
nın olumlu sonuç verdıgmı, ikı robot denızal-
tının yakında fılm ıçın dort bın metreye ıne-
cegını açıkladı
Cameron'ın 1997 başında göstenme sok-
mayı planladığı fılmın ynzde 10'u sualtı çe-
kımlennden oluşacak
Sınema ajanslannın her hafta dunyaya geç-
tığı haberler Hollyvvood'da ışlenn ıyı gıttığı-
nı. ekonomık sikıntılann kuçük şırketlen v u-
rurken buyüklen daha da güçlendırdığını gös-
tenyor Buyuk şırketler yıne aynı yogun tem-
poyla fılm yapmaya devam edıyorlar
Bu fılmlerden en fazla ılgı gorenı Dalga-
lar Prensi'nden dort yıl sonra setlere donen
BarbraStreisand'ın The Mirror HasTVto Fa-
cesadlı çahşması Streısand bu kez yonetmen
ve oyunculukla beraber yapımcılıgı da vuklen-
dığı fılmde Kolombıya L'nıversıtesrndegorev
yapan ikı profesorun oykusunu anlatıvor Er-
kek başrolü JeffBridges'e veren Streı^and. bu
fılmı bıtınr bıtırmez Larry Kramer'ın ünlu ro-
manı The Normal Heart'u sınemava aktara-
cak tlk A1DS vakalarını anlatacak fılmde
Kenneth Branagh la başrolu paylaşacak Stre-
ısand
Geçen haftanın uzennde en fazla konuşu-
lan ıkıncı fılmı Sleepers ıse bır Barry Levin-
son yapımı olacak Fılmın bu derece ılgı gor-
mesının nedenı Robert De INiro. Dustin HofT-
man, Brad PittJason Parric, Vlttono Gassman
gıbı oyunculardan olu^an dev kadrosu ve De
Nıro'nun canlandırdığı Katolık rahıbın çeşıt-
lı yolsuzluklarvaptığınınsenaryodayeralma-
sı Lorenzo Carcaterra'nın otobıyografık ro-
manından beyaz perdeye aktarılan fılmde bır
yetıştırme yurdunda çok kotu gunler geçıren
dort gencın volları daha sonra ayrılıyor Bın
savcı. bın gazetecı oluyor. dıger ıkısı de ka-
nunsuz volları seçıyor
Lıstelerde Robert De Nıro'nun başka bır
fılmı daha var Kısa sure onceçekımlerı bıten
The Fan adlı filmde formdan duşen bır ovun-
cuyu tehdıt eden De Nıro koyu bır beyzbol
tutkununucanlandırıyor TonyScott ınyonet-
tığı fılmde tehdıt edılen beyzbol yıldızını ıse
Wesley Snipesoynuvor
Çekımlerı suren dığer fılmlere de kısaca
göz atalım Franas Ford Coppola, Kalıfomı-
va'da Robin \\illiamsla "Jack" adlı bır fılm
çekıyor Vv'ıllıams fılmde vucudu beynınden
dort kat fazla gelışen bır çocuğu canlandınvor
Bird \e Gunaydın Vletnam adlı fılmlerle
ünlenen Forrest \> hıtaker yonetmenlığe baş-
ladı Terry McMillan ın romanından alman
NVaitingTo E\haleadlı tılmde dort kadının or-
tak yanlannı anlatıvor VVhıtaker Fılmın baş-
rollerınde. ıyıden ıyıye oyunculuğa ısınan
\Vhirncv Houston ıle Angela Bassettvar
Tom Hanks de yonetmen oldu Senaryosu-
nu v e başrolunü de y uklendığı ThatThingYou
Do'da 60'lı yıllarda ünlenmış bır rock grubu-
nun çevresınde gelışen olaylan ele alıyor yo-
netmen Tom Hanks
HAYATINIZIN
OPEL FIRSATI
11. SAYFADA