Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 19 EKİM 1995 PERŞEMBE
OLAYLAR VE GORUŞLER
Fransa ve Türkiye Kapitalizmi
Prof. Dr. ERDOGAN SORAL
K
apitalizmi anımsamak:
Fransa \e Turkıye ge-
lı^melerını kapıtalıst
\oldan gerçekleştırme-
\e çalışan ıkı Akdenız
ulkesıdır Izlenen >ol
a>nı olmakla bırlıkte aralarında bazı
onemlı vapısal tarklar \ardır
Fransız kapitalizmi teodal uretım ılış-
kılerıyle orulmuş bır doku uzerınde yuk-
selırken boyle bır e\reden yoksun Turk
kapitalizmi tarklı sureçlerden geçerek
bugunleregelmiştır Fransa da feodal va-
pılarda gozlenen donuşumler tıcaret ka-
pıtalızmıne geçışı sağlamış ükelserma-
>e bırikimi boyle bır gelişmenın sonu-
cunda gerçekle>mıştır Sanavı kapıtalız-
mme geçış toplumsal değerler bınkımı-
nın urunu olan "Ronesans~ve "Reform**
olgulanvla su vuzune vurmuştur Bu ıkı
olgunun ızduşumu olarak tanımlanan
"Avdınlanma" Batı dunyasını "Sanayı
Devrimi"ne taşımıştır Ovsa o vıllarda
Osmanlı Imparatorlugu nda Avdınlan-
ma nın değıl karanlıga geçışın ruzgarla-
n esıvordu A«.aba neden0
Osmanlı Im-
paratorluğu'nda toprağın mulkiyetinde
v e işlenmesınde kapıtal ızm onC esı done-
mın vapılarına rastlamak olanaksızdır
Ne senyorvardır ne de zıncıre vurulmuş
köle. Toprak genelde devlete aıttır Bu
topraklar uzennde ancak tasarruf hak-
kından soz edılebılır Bu hak bellı yu-
kumlulukler karşılığında de\let yonetı-
mıne vakınguvenılırkışıleretanınmıştır
imparatorluktakı Turk kokenlılenn ge-
nellıkle tarımsal faalı\etlerde bulunduk-
lan bılınmektedır Tıcaret ve sanayının
değı>ık kokenlerden gelen Osmanlı uy-
ruklu başka vatandaşlann uğraş alanını
oluşturdugu bırgerçektır Bovle olunca
varatılan ılkel sermayebınkımının bu va-
tandaşlann elınde toplandığı soylenebı-
lır Sana\ı devrımının yaşandığı I9"un-
cu vuzyılda ımparatorluk ust uste ya$a-
nan savaşlarla çozulme surecıne gırdı-
ğınde ımparatorluktan kopan her vatan
parçası, kapıtalızmın ıtıcı gucunu oluştu-
ran sermave ve bilgi binkimini yanında
alıp goturuyordu
Ulusal »anayı kapıtalızmının başlan-
gicına bır tanh duşmek gerekırse bu ta-
nh Turkıve Cumhun>etı'tının kuruluş
yıllanolan 1920'livıllardır. Sosvalıstsıs-
temın bır ekonomık rejtm olarak uygu-
lama\a aktanldığı bu vıllarda Türkı-
>e nın geleneksel kapıtalıst gelışme mo-
delını bır çıkış noktası olarak benımse-
mesı duşunulemezdı O nedenle Musta-
fa Kemal Ataturk. ekonomıde devletçı-
lık deneyıMlne sahıp Fransal*) ıle Sov-
\etler Bırlığı ndekı gelışmelenn sente-
zınden urettığı ilketerte yola çıkmis. Turk
kapıtalızmını ulkesının koşullanna uyar-
lanabılecek bır platformda gelıştırmeye
çalismıştır O yıllarda devlet kapıtalıst
gelışmenın ıtıcı gücunü oluşturu>ordu
Bu baglamda devlet kapıtalıst gelışme-
nın vonlendırıcısı olu>ordu Kapıtahst-
leşmenın gundemı devlet tarafından be-
lırlenıyor ekonomık \e sosyal dengele-
nn korunmasında pıyasa mekantzması-
nın ışbıtıncı ellen değıl de\ letın yonlen-
dıncı gucu de\reye gınyordu Turkı>e de
ılkcıddı sanayıleşmeatılımı 1930'luyıl-
larda başlamıştır Turkıye 1929 dunva
ekonomık bunalımının olumsuz etkıle-
rınden bır olçude de olsa bu atılımla kur-
tulmuştur 1950'den sonra sana\ıleşme
modelınde yapılan bazı kut.uk değışık-
lıklerle ıkıncı sanayı atılımı baslatılmıs-
tır Bu atılım zaman zaman vaşanan ba-
zı duraksamalara karşın 1960 lı > ıllarda
ıvme kazanıyor ve planlı donemde sağ
lanan olumlu gelısmeler l^O lı \illann
ılkvarısına kadar suruvordu 1970 lıyıl-
lar dunya ekonomısının daha once rast-
lamadığı turde bır bunalımın vaşandıgı
vıllardır Nedenlen uzenndekı tartışma-
lann gunumuzde de surduğu bu buna-
lım kapıtalıst ekonomıde daha once ya-
sanan bır donuşumu omuzlannda taşi-
>ordu Bu donuşum lıberal-kapıtahzm-
dı ve ıkıncı kez bov gostenvordu
Taşeron kapitalizmi: kapıtahstduma
20 vuzMİın ılk çeyreğınde sıvah-bevaz
çekımını seyrettıgı gorkemlı bır tılmın
çok renklı kopvasını asnn son çeyreğın-
de yenıden seyretmeye hazırlanı>ordu
Ovsa geçenellı yıl ıçınde lıberal kapıta-
lızm sadece renk degistırmemış mode-
lın vapısında onemlı değişımler olmus-
tur
Neo-lıberal kapıtalıst modelde eskı-
den olduğu gıbı uretımı behrleven ve
kaynak kullanımını vonlendıncı oge tü-
ketkitalebideğıldır Tekel va da van te-
kel pıvasalannın tırmalan tuketıcıyı tah-
tından ındırmış kendı talebını kendisının
varattıgı olanaklara sahıp olmuşlardır
Tekelcı pıvasalann koşullanvla tam reka-
bet pıvasasının kosullan taban tabana zıt-
tır Fılmın sıvah-bevaz çekımınde pıya-
sada kıvasıva rekabet eden çok sayıda
orta boy tırmanın verını neo-lıberal mo-
delde kapılarını rekabete tamamen ya da
kısmen kapatmış dev fırmalar va da hol-
dıngleralmıştır Lıberal-kapıtalızmın ıle-
n surulen erdemı rekabeteaçık olması ve
fırmalar arası >anşın ortalama bırım ma-
lıyetı duşüdurucu yonde etkılemesıdır
Rekabete kapalı bır pıyasada enflas\on
içinde durgunluğun ve işsizlığin tam re-
kabet pıvasasi araçlanvlanasılaşılacagı-
nı anlamak mumkun degıldır Çunku
hastalığı doguran v ırusle tedav lyı sağla-
yacak ılaçara->ındabır buyuk çelışkıgoz-
lenmektedır Fılmın renklendınlmesının
nedenı buçelışkıyı emekçı sınıfların go-
zunden saklamak bır başka soylevışle
gozlerını bovamaktır Acaba neden' Bu
sorunun yanıtı bunalımın nedenlerınde
saklıdır Bukonudagunumuze kadar ge-
lıştınlen soylemın bıleşkesınde şu temel
gorus egemendır Bunalımın ozunde bı-
nkımle teknoloıık gelışme arasında den-
gesızlık ver alır Insan bevnındekı gelış-
mevı durduramayacağımıza gore bınkı-
mı arttınnanın otesınde bır başka çare
vokdemektır Gunumuzde ulusal havuz-
larda bınken semıave ne uluslara ne de
uluslardanoluşantopluluklaravetmekte-
dır Bovleolunta bınkımsorununudun-
va genelıne vavmak ıçın kureselleşme
senarvolarıvla neo-kapıtalızmın vumu-
şak ellerını dunva emekçılenne uzatma-
si sağlanacaktır Bu acaba nasil vapıla-
taktır Gundemdekı soru budur9
Bo>ut-
lan ulusal dev let sınırlarını aşan sorunun
(.ozumundekı aravışlar gunumuzde de
surmektedır Refah devletı denevımını
vaşamisgelişmışulkelenn işçılen hangı
gerekçe>le olursa olsun yasadıkları go-
nenç duzev ının alt basamaklanna ınmek
ıstemıvorlar dıremvorlar Ne var kı (,ır-
pınişlar boşunadır Burjuvazı bu alanda
onemlı volalmışve dunva sendıkalızmı-
nın derterını buvuk olçude durmustur
Lcret artışlannın onıı kesılmış gelışmış
ulkelerınemekçılerı ıçın bır anlamdage-
rı sayma başlamıştır Bu olgu gehsmiş
bunuvazının gozlennı. gelışmekte olan
ulkelerın emekçılenne çev ırmelerıne ne-
den olmuştur Gelismış Fransa. bu ulke-
lerden bındır ve Akdenız havuzundakı
gelışmekte olan ulkelenn emekçılenne
gulucuklcr gondermektedır
Atlantık otesının devlen ABD ve Ja-
pon>a bu guluı-uklen Gunevdogu As-
va nın çalışkan 'sanbenizlı" emekçılerı-
ne gondermışlerdır Gunevdogu Asva'va
vav ılmada uygulanan modelın amaç de-
ğışkenlerı neo-kapıtalıst fırma buvuklu-
ğunu korujarak ışletme duzevınde ure-
tımı parçalara bolerek taşeron fırmalara
ıhaleetmektır Lretını Gunevdogu As>a
ulkelerının (Gunev K.ore Tayvan \1alez-
va Çınvb ) taşeron fırmalanndagerçek-
leştınlecek, dunya pıyasalannda pazarla
nacaktır Sureç liberal kapıtalıznıin araç-
lanylavonlendınlecektır Senaryovuge-
nel ınde ben ımse> en Gunev dogu Asva ul-
kelerı uretımle ılgılı kararlan pıvasame-
kanızmasının ışbıtıncı ellenne değıl
yonlendıncı planlamanın duru mantığı-
na bırakmışlardır
Pazarlama ıle ılgılı kararlann alınma-
sında ve uygulanmasında lıberal kapıta-
lıst araçların kısmen kullanıldıgı fakat
vonlendırme>ı ve denetımı gozardı et-
me>en bır dış tıcaret polıtıkasi ızlemış-
lerdır
Hankalar yaratmışlardır Avrupa nın
ve Atlantık otesının gelışmış kapıtalıst
ulkelen duşuk buvume hızlan ve buvuk
ışsızlık oranıvla durgunluk ıçınde kıvra-
nırken Gunevdogu Asva nın sanbeniz-
lı çalışkan ve disiplınlı ınsanlan dunva
kapıtalızmıne gelecek ıçın onemlı bır
ders vermışlerdır Dunva kapitalizmi bu
derse çalışmakta nerede nasıl bır>anıl-
gıva duştuğunu araştınp >enı yaklaşım-
lar uretmeve çaba harcamaktadır Sorun
bır olçude u>gulanan lıberal para polıtı-
kalanyla ılgılıdır Para polıtıkalanna bag-
hdır
Avdınları tembel atılımcı gınşımcıle-
rı guçsuz guçlu olanlan ınançstz kadro-
lardan oluşan ve dert ustune dert ureten
bazı azgehşmış ulkelenn yanı sıra buna-
lımıaşmaktazorlanan gelışmış ulkelerde
vardır
Bunlan ıkı grupta toplamak oianaklı-
dır Bırkısmı feodal ve neo-lıberal vapı-
larda lıberal-kapıtalıst araçlarla vol al-
mavaçalışmakta oburlen ı»e neo-lıbera-
le kapıtalızmın bunalımını Iıberal kapı-
talıst araçlarla aşabıleceklerını sanmak-
tadırlar Bu ıkı gruptanbın gelışmış obu-
ru az gelışmış ıkı ulkenın seruvenını ge-
l k vazımızda sunacagız
(*) Colbertısme Fransada \ \ ll'ncı
v uz\ ılda gozlenen dev letçılık hareketının
oncusu XI\. Louis'nın bakanı Col-
bert'tır
ARADABIR
Prof. Dr. A. ALİ KÜPELÎOĞLÜ
Dokıız E-\ lıtl Unı Tıp Fak
Cumhuriyet Şenliklerine
Doğru...
Bır ıkı yıldır Cumhuriyet Bayramları genış katılımlı
halkın ıçten gelen coşkusu ıle kutlanmaya başlandı
kımı yerlerde Ardı ardına oldurulen vatanseverlerın
ardından, yenıden yeşerdığını gorduğumuz toplum-
sal uyanışın bıryansımasıydı bu Kutlamaların en bu-
yuğu 1994'te istanbul Taksım Alanı'nda gerçekleş-
tırılenı oldu
Bu yıl, ulkenın dort bır koşesınden cumhuriyet kut-
lamalarının tabana daha çok yayıldığını duyuyoruz
Yıllardır kuçumseme amacıyla resmı ıdeolo/ı ola-
rak sunuldu ve oyle gosterıldı Ataturkçuluk Bu ne-
denle Turkıye Cumhurıyetf nın kuruluşunda donum
noktaları olan gunler okullarda ve alanlarda oğrencı
ve askerlerın katılımından ılerı gıdemedı Halkın ıçın-
den çıkan ve Turkıye Cumhurıyetı'nın duşunce teme-
lını oluşturan Ataturkçuluk, umursamazlık ve ulusal
değerlere "boş verıcı tavır" yuzunden resmı ıdeolojı
durumuna sokuldu
Boylece halktan soyutlanma ve unutturulma aşa-
masına gırılıyordu kı yenıden bır kıpırdanış ve uyanı-
şın başladığını goruyoruz
Tum vatansever kışı ve kuruluşlann Ataturkçulu-
ğun genış toplum kesımlerıne anlatılmak ıçın guzel
alışkanlıklar gelıştırmesı gerekıyor Bunlardan bırı,
ulusal bayramlarımızın resmı kutlamaların yanı sıra,
ondan çok daha yaygın ve coşkulu bır bıçımde, şen-
lık goruntusunde kutlanmasıdır
Cumhuriyet şenlıklerı ulusal egemenlık şenlıklerı,
gençlık ve spor şenlıklen, zafer şenlıklerı gıbı Bu
şenlıklerde Turkıye Cumhurıyetı'nın ozunu oluşturan
ozellıklerı, salt konuşma bıçımınde olduğu kadar da-
ha yoğun olarak sevecen, kolay akılda kalacak ve be-
nımsenecek etkınhklerle anlatılmalıdır
Ulus olarak onemlı ozellıklerımızden bırı bayram-
larda bırbırımızı kutlamamızdır Mektup telefon, ga-
zete ya da yuz yuze yaptığımız bu kutlamalar yalnız-
ca dınsel bayramlara ozgudur
Tum vatanseverlere duşen gorev bu guzel alış-
kanlığın ulusal bayramlarda da uygulanmasını sağ-
lamaktır Bunun ıçın eyleme geçıp, ulusal gunlerde
bırbırımızı değışık yontemlerle kutlamalıyız Basına bu
konuda buyuk gorevler duşmektedır Boylece ço-
cuklarımızın ve gençlerımızın benlığınde belleğınde
daha guzel ve kahcı ızler oluşacaktır
29 Ekım Cumhuriyet Bayramımıza şurada pek az
zaman kaldı
Coşkuyla kutlamaya hazırlanalım Cumhurıyetın
butun erdem ve ılkelerını (kı bu Ataturkçuluktur) be-
nımseyerek1
tCTAM
OTEL \ ÖNETICILIĞI SERTIFIKA
PRCX;RA>D
(15. Dönem)
* tbtanbul Lnı\ersıte<;ı Iktısat Fakultesı, Iktısadı Coğ-
rafya ve Tunzm Araştınna Merkezı (İCTAV1), Bılgisa-
var desteklı "Otel 't onetıcılığı Sertıtıka Programı du-
zenlemiştır
* Program Otel \ onetımı nın tum konulannı kapsa-
maktadır (On Buro \ onetımı Yıjecek tçecek \ onetımı,
Kat Hızmetlerı Yonetımı, Otellerde Personel \ onetımı
veOrganızasvon Teknık Hızmetler Yonetımı Otellerde
Satıs ve Pazarlama Sevahat Acentelerı ve Otel-<\cente
lhşkılen Halkla Ihskıler Guncel Ekonomık Tunzm So-
runlan Tunzm Pazarlaması Promosyonu Genel Tunzm
Turızmde kantıtatıf Analız Konferanslar F1DELIO
OTEL OTOMOSVONL PROGRAMI )
* Turkıve de beş vıldızlı otellerın tek tercıhı durumu-
na gelen F1DELIO otel otomasvon programının egıtımı,
PROTEL Bılgısayar tarafından venlmektedır
* Program 06 kasım 1995 - 29 Aralık 1995 tanhlen
arasında ve ışgunlennde (08 30-12 35 saatlen arasında)
vapılacaktır
* Katılmak îstevenler 02 Kasım 199S gunune kadar
şahsen muracaat edebılırler
* Adav ka>dı ıçın asgan lıse mezunıvet belgesı ve
Nufus Hüvıvet Cuzdanı suretı ıle 3 fotoğraf gereklıdır
* Ek bılgı ıçın
İstanbul Lnıversıtesı, Iktısat Fakultesı, lktısadı Coğraf-
ya ve Turızm Araştırma Merkezı - İCTAM Beyazıt İs-
tanbul
TEL (212)527 51 59-526 5^42 -514 14 90
FAX (212)526 S7 42
Basın 47014
Bekata ve Ankara günleri...
Bekata, 1961 seçımlerınden sonra, Ismet Inönu Hıirvumetfnde De\let
\e Içışlen bakanlıklarında bulundu Içışlerı Bakanlığı'nda bulunduğu
sırada, dönemın Sağlık Bakanı Dr Yusuf Azızoğlu ıle yaptığı sert
duello. onu basının vıtnnıne çıkardı Bu duelloda. partısı tarafından
yeterınce desteklenmedığı ınancı ıçınde, uzgundu
ŞtNASİ ÖZDENOĞLL
B
azı kışılerın olumlerıne ınanma-
nın neden guç oldugunu zaman
zaman duşunmuş vanıtaramışız-
dır Sonunda onlann olumun eşı-
gınde bıle yaşamdan kopmavan
umutsuzluğa dusmeven bır ruh
vapısındaolduklarınedenınevarmışızdır Işteıkı
av once yıtırdıgımız sıvaset adamı Hıfzı Oğuz
Bekata bunlardan bınvdı \anı olumukendısıne
yakıştıramadıklarımızdan Çunku o da olume
çok yaklaştıgı gunlerde bıle vaşamdan kopma-
mış hasta gunlennde sorulmadıkça hastalıgından
soz ermemış hıç olmeyecekmış gıbı yaşayanlar-
dan bırı olmuştur
Olumunden kısa bır sure once telefönla saglı-
ğını sordugumuzda "gavet Ki'" oldugunu soyle-
mıştı Oysa
u
di>
l
aliz'"ebaglanmıştıbıle Besbel-
lı Bekata hemdostlanna hemdevakınlannamo-
ral vermek ıstıvordu Ve bız, dostum Mehmed
Kemal'le bırlıkte uçlu bır sofrada buluşmak ıçın
onu aramavı kararlaştırdığımızda Bekata yaşa-
mıyordu artık
Lçihtıraslıgençadam:Delıkanlılıkşıırlenmız
Bekata nın Ankara da çıkardığı "Çığır" dergı-
sinde vayımlanmıştı O gunlenn Ankara sında
mıllervekıllıgı ıçın CHP Genel Merkezı'yle sikı
ılışkı kurmuş uç ıhtıraslı ve veteneklı genç adam
vardı Behçet Kemal Çağlar, Hıfzı Oğuz Bekata
\ e Hali! Sezai F.rkut. Donem tekpartı donemıy-
dı Her uçu de Fent Celal Guven başkanlıgında-
kı Ankara Halkevı ne sık sık usruvorlardı So-
nunda Çağlar 194 l'de Bekata 1943 te Erkutda
daha sonrakı >ıllarda mılletvekılı olup muratla-
nna erdıler
Ankara Halkevi o vıllarda Ataturk De%Tİmle-
ri nınbırotagı, ınançlı ve coşkulu ınsanlann oluş-
turdugu bır duşun sanat ve eylem tapınağıydı
Bızler halkevlen komıtelennde gorev almıştık
1940 Kuşağı nın genç şaırlen olarak şıırlenmı-
zı Tanpınar, Tecer, L şaklı. Kamu. Çağlar v e Tun-
celgıbı unlulerden oluşanjun onunde okuvorduk
ve seçılen şıırler CHP'nın duşun ve sanat dergı-
sı olan '4
Ulku'"de vavımlanıvordu Llusal gunler-
de düzenlenen toplantılarda Behçet Kemal Çağ-
lar duvguveeoşkuv u Bekata isemantıgı simge-
lıvordu Her ıkısı de sevıp savdığımız ağabeyle-
nmızdı
Yıllar sonra kader bızı Bekata ıle Kurucu
Meclis te buluşturdu 1961 Anayasası'nı-halko-
vunabaşvurulmadanonce- Ankara ılıhalkınata-
nıtma gorevı ıkımıze venlmıştı Başkentın bazı
bolgelerını ılçelennı bucaklarını yetışebıldığı-
mızkovlennı dolaşarak anavasavı halkınııza ta-
nıtmava yorumlamavaçalıştık vurttaşların çok
ılgınç sorularıvla karşılaştık Ornegın bır kovlu
yurttaş
"Bu anavasa bana ış veekmek \erecek mi?" dı-
ve sormu^ bır başkası
"Istedığıını mebusseçip.derdimı anlatamadık-
tansonraanavasanınne kıymetı var.
>
"dıverek
tepkısını dıle getırmıştı
Bu ortak çalışmanın unutulmaz anılannı bu-
gun de ozenle saklıvorum
Bekata, 1961 seçımlennden sonra İsmet İno-
nu Hukumetı nde Dev let ve içışlen bakanlıkla-
nnda bulundu İçışlen Bakanlığı nda bulunduğu
sırada donemın Sağlık Bakanı Dr. Yusuf Azizoğ-
lu ıle yaptığı sert duello onu basının v ıtnnıne çı-
kardı Bu duelloda partısı tarafından yetennce
desteklenmedığı ınancı ıçınde uzgundu
1969'daMılletMeclısı neseçıldığımızzaman,
Bekata Cumhunvet Senatosu uyesıvdı Bırlıkte,
Ankara ıçın çalışmalarımız olmuştu
Duşünen ve \azan bir sivasetçi: Bekata duşu-
nen ve vazan bırsıvaset adamıydı İnandırma gu-
cu vardı Zaman zaman bır "de>let adamı" nıte-
lığıyle toplumun karşısına çıktı Ama sıyasette
bır "savaşım adamı" olamadı Sıyasette bır **be-
la"dan ve u
çamur"dan hep kaçtı Ovsa partısı
CHP'de kavga vermesı gereken donemlerde et-
kınlığı, agırlıgı vardı Bu avantaıı kullanamadı
Partısı "YenrCHP" olurken Kemalıst ılklerın
daha da soluna açılmasını ıçıne sındıremedı
l970"lı yıllarda "partiyı gençleştirme*' eylemı,
denevımlen ve yeteneklen safdışı edecek bıryon-
temle uygulanınca Bekata sıva->etteolan buyuk
hevesıne karşın kendısını bu depremden kurta-
ramadı
Kasım Gulek, nasıl Turkıye'yı koşe-bucak do-
laşıp, seçmenlennın ellerını teker teker sıkarak
unekavuşmuşsa Bekata da herbavram valızler
dolusu tebnk kartı atarak "seçmene selam" yol-
layan ınce ışlenn sıvasetçısıydı Okadarkı çok
say ıda burokrata subay a, ogretmene de kart gon-
dermeyı.yurtçapında aydınlaraboylece seslen-
mevı ıhmal etmezdı Yaşam dolu senatörün ha-
yalınde belkı detekderecelı secımın Dev let Baş-
kanlıgıvatıyordu Einstein ın dedıgı gıbı "Butun
bu uvgaıiık, havalın urunu\du" ama kisacık ın-
san omru bunca havalın gerçekleşmesıne veter
mıydı'
Parlamentova veda ettıkten sonra Ankara dan
kopup İstanbul a verleşen Bekata. eskı polıtıka-
cılarla emeklı generallerden oluşan adına "En-
cumem Daniş" dedıklen Turkıye sorunlan us-
tune duşunce ureten toplantılara uzun sure baş-
kanlık ettı Turkıye sorunlarıvla bovlesıne ılgı-
lı ve duyarlı bır kışılığı vardı Bekata nın
Herriot gibL.
Bekata olavlar karşısında her zaman soguk-
kanlıydı Kendisine ^zle yapılan en ağır saldı-
rılarda bıle soğukkanlılığını korur, sozcuklerın
uzerıne basa basa kars.ısındakını mantığıy la tes-
lım alırdı
Bır gun kendısıne şoyle takılmıştım
"Sizler. Ankara'mn yeriilen, hemen tumunuz
İstanbul'a goçtunuz. Bızler başkentten kopmadık
ve \nkara'yı bızler beklıvoruz."
Kendısıne ozgu sogukkanlılıgıyla. gayet cıd-
dı vanıtlamıştı
"Bak, sana bir şey sövleyevim: Her ne kadar
kendimiz İstanbul'da isek de. kalpkrimı/ Anka-
ra'dadır."
Vanıtının "pek romantik" buldugumu soyle-
dıkten sonra. unlu Fransız sıyasetçısı radıkal sos-
yalist Edouard Herriot'nun mılletvekılı seçılıp
Lvondan Paris e gıderken trenın luks bolumun-
de seyahat etmesıne karşı çıkan seçmenlerıne
"Her ne kadar kalbım solda ise de, cuzdanım
sağdadır" espnsını ammsatmam uzenne. yanıt
hemen hazır
"Arada onemlı bir fark >«r: Herriot'nun kal-
bi cuzdana yakın, benimki ise Ankara 'ya vakuı.-"
Olülerimizi unutmamak...
Olulennı unutmamak, kuşkusuz bır toplum
ıçın erdemdır Hele Turkhegıbı yalnız dınlenn
değıl olülerın bıle kıskanıldığı bır ulkede çev-
resıne toplumuna. hele ınsanlığa bır şeyler ka-
tabılmış kişılen unutmamak. artık bızleT ıçın de
bır yaşam bıçımı olmalıdır
Hıfzı Oğuz Bekata, Ataturk dev rımlenne 'la-
ik Cumhurivet'e ınanmış bu ılkelerı omru bo-
v unca sav unmuş ılgınç kışılığıvledıkkatlen çek-
mış bır sıvaset adamıydı Fıllennsoyluolumugı-
bı kendı koşesınde kımseyı kendısıne acındır-
madan alman fılozofu Heidegger'ın deyımıyle
"kendi>erine'
ş
'sessız-sedasızoldu Duşunen. ya-
zan ulkemızın yaşadığı trajedıler karşısında acı
duyan nıtelıklı bırsıyasetçı vefalı bırağabeydı
Kendıne ozgu renklı kışılığı ıle Bekata y ı çok oz-
leyeceğız
ÇAĞDAŞ YAYINLARI
Vavına Hazırlavan:
ÇETİN\tĞE>ÖĞLL
SAKINCAL!
KADIN POLİS
Kadın poh\ \urhan larh tırn tiiniannt ba^cn t*uterek
ba^eıt ıt^uferek ha^eıı dtfştıııtrrk, bu^en dı kı ıırak
okınaıaçıtıu \uni\oruz.
15OCX)GTL KDVıçır>de>
llhan Selçuk
YÜZBASI
SELAHATTIN'İN
ROMANI
6. BASI
İKİ CİLT ^~~-»
Bu ıkı ı titiık ronıan \ ak.111 tanhımtzin gerçeklerınt dıle getırmekte
pek (,oh \onu a\dınlanmantı$ bır de\re\e ı$ık tutmaktadtr
320 000TL (KDV ıçınde)
Erol Toy
YİTİK ÜLKÜ
2
EROL
vrrîkrr
hlKllî
Osmanhnın son \u^\ılmt konu edınen )ıfık t Iku ntın
bu ıkiitu cıldutde Tanztmat \Ie$rutt\et Hurrnet
(fkuut We$rutı\et) ın son hazırhkları lamamiantyor
3O0 00OTL KDV ıçınde)
PENCERE
Cumiıwiy
«t Kftıp Kufcbü Cog hjıoHama A.Ş. Tür^a^ı C«i. 39/41(34334) Cağaiogl«-İsta«b*»f Td:S12 05 05
Kayıkçı Kavgası
Tarıhte kımı zaman şaşırtıcı ışler olmuştur Turkler
Istanbul'u kuşattıklarında Bızans'ın papazları Roma
kılısesınden oylesıne nefret edıyorlardı kı,
- Istanbul surlannda "dedıler "papanın takkesını
gormektense sultanın sanğını gormeyı yeğlerız "
16 ncı Yuzyılda olmadık bırolay gundeme gırdı, Hı-
rıstıyanlık dunyasındakı duşmanları karşısında ye-
nılgıye uğrayan Fransa Kralı 1 'inci François, Kanu-
ni Sultan Suleyman a bır mektup yazarak yardım
ıstedı ama bunu gızlemeye çalıştı
Tarıhte ılk kez Hırıstıyan - Musluman ıkı devlet baş-
kanı arasında bır anlaşma gerçekleştı
Ikıncı Dunya Savaşı'nda faşıst Almanya ıle komu-
nıst Rusya arasındakı anlaşma da şaşırtıcıdır Yeryu-
zundekı temel çelışkı kapıtalızm ıle sosyalızm ara-
sındaydı, savaş ıkısı arasında çıkacagına kapıtalıst-
ler arasında patladı Stalin bu kavgada, once Al-
manya ıle anlaşıp Hıtler ı bır sure oyaladı, sonra de-
mokrasıler cephesıne katıldı
Temel çelışkmın gerıye ıtılerek ıkıncıl çelışkının one
çıkarıldığı sureçler vardır herbırının gerekçesı ınce-
lenerek ortaya çıkarılır
•
Son hukumet bunalımında bır kez daha goruidu kı
Turkıye de sol soldan sağ sağdan nefret edıyor
DSP ıle CHP duşman kardeşler gıbı
ANAP ıle DYP arasında kan davası var
Nıçın"?
Bılımsel bır çalışmayla bu soruya yanıt aramak mı
doğru9
Yoksa merkez sağda Tansu - Mesut mer
kez solda Bulent - Denız arasında oluşan kışısel
nedenlere takılıp kalmak mı yeterli? Kışılerın sıya-
sette ve tarıhte rollerı sınırlıdır, bu ışın ıçınde bır baş-
ka ış var
Ancak ışın ıçındekı ışı açıklayıcı bır çalışmaya ben
şımdıye değın rastlamadım yalnız yuzeysel sıyasal
yaklaşımlarla ya da solun solla, sağın sagla bırleş-
mesını ogutlemekle de bır yere varılamıyor
Nedenlerı bır yana bırakıp sonuca bakarsak Tur-
kıye yı yoneten egemen guçlerın sıyasal partılerle
kedının fareyle oynadıgı gıbı oynadığını goruyoruz
12 Eylul un mırası bu1
•
Bır erken seçım kaçımlmaz
Ancak bu erken seçımle bır adım atılabılır
ikı adım değıl
1
Demırel ıle Cındoruk'un dışlerı ve tırnaklarıyla ça-
lışıp kazıyarak yarattıkları ve 1991 seçımlerınde 180
kışıyı aşan bır grupla Meclıs'e soktukları DYP'nın ye-
nı bır seçımde aynı duzeyı tutturması olanaksız
Turgut Ozal, askerı faşızmın gozetımınde "dort
eğılımı bırleştırerek" ANAP ı kurmuştu, yasaklar kal
kınca dort egılımın uçu gıttı, Mesut Yılmaz'ın elınde
bırı kaldı o tek egılımın de karşısına DYP gıbı bır or-
tak çıktı
Yılmaz'ın 1980'lerın ANAP'ı gıbı, parlamentoda
sayısal ustunluk saglaması olanaksız
Parlamento seçımden sonra yıne yamalı bohça gı-
bı bır goruntu sergıleyecek ış koalısyonlara kala-
cak
Ancak Refah Partısf nın otekı partılerden çok da-
ha değışık bır konumu var
Refah duzene karşı çıkan tek partı
1
Bu nedenle bırıncı partı olabıtır ı . ^_
•
Turkıye dekı duzen 'tefecı - rantıye duzen/'dır, da
ha açık deyışle paradan para kazanma duzenı '
Bu duzene karşı bır sol partı yok
1
Olsa da sesını
duyuramıyor
Hepsı de duzenden yana sol ve sağ partılerın bır-
bırınden nefret etmelennın nedenını ortaya çıkarmak
zorundayız Bu soruya yanıt veremeden kayıkçı kav-
gasına katılmanm da hıçbır anlamı bulunmuyor, kı-
şıler arasındakı ıtış kakışa kendısını kaptıran şaşkın-
laşıyor
NAZLM HIKMET KULTLTR VE SANAT
VAKH YARARıNA
YILDIZ İBRAHİMOVA
CAZ FOLKKONSLRI
PİYANİST: TUNA ÖTENEL
30 EKIM 1995 S\AT 20 00
ATATURK KULTUR MERKEZÎ
B U \ T J K S A L O N
Davetneler Nâzım Hikmet Kultur ve Sanat Yaldı
ıTel 252 63 14 ı
General \azgan Sok No 10 Mehdı Bev Ap D 10
Alkazar Sıneması ndan ve \akkorama
mağazaJarından temın edılebılır
TARİŞİHALEÇAĞRISI
Tanş Pamuk Tanm Satış kooperatıflen Bırlığı nce I adet
pamuk tohumu delınte tesısı satın alınacaktır
a) Ihale 02 11 1995 gunu saat 14 00 te yapılacaktır
b) Şartname aşağıdakı adresten temm edılebılır
TARİŞ S\TI!N\LM\ MÜDURLÜĞL
İTHALATSERVİSİ
1492 Sok \o 14AlsancakİZ\IlR
Tel (212)421 01 05
c) Bırlıklenmız 2886 savılı kanuna tabı olmavıp ıhaleyı
vapıp vapmamakta kısmen vapmakta veya kısmen
dıledıgıne vermekte serbesttır
Duyurulur
AJANS
V ERKOV ASLİV E HUKUK MAHKEMESİ
DosvaNo 1993 41"?
Davacı Gulızar Ergenç tarafından davalı Adem Er-
genç alevhme açılan boşanma davasında venlen ara ka-
ran geregınce
Davacının 20 6 199^ gunlu duruşmava gelmedığı ve
dosvanın avnı gun ı^lemden kaldırılmasina karar venl-
dığı yenıleme dılekçesmın davalıva teblığ edılemedığı
ılanen teblıgıne karar verıldıgınden davalı Adem Er-
genç e 2" 6 1995 tarıhlı yenıleme dılekçesmın ve
20 12 1995 gunu saat 09 00 da hazır bulunmasının (du-
ruşma aununun) teblıeı yenne kaım olmak uzere ılanen
tebhgolunur 4 10 1995 Basin 47018